Katalog

27 HAZİRAN 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Mücahitler uçak vurdu: 30 ölü İSLAMABAD (AA) Afgan mücahitlerinin, 16 haziranda Paktia eyaletindeki Host kenti üzerinde bir nakliye uçağını düsürdükleri ve olayda en az 30 kişinin öldüğü açıklandı. hlamabad'daki diplomatik kaynaklarm bildirdiğine göre, Host Havaalanı yakınlarında düşürülen uçakta asker ya da sivil 3040 yolcu bulunuyordu. Bu arada diplomatik kaynaklar, perşembe ve cuma "ünlerı, Kâbil Havaalanı 'nda •deni belirlenemeyen büyük bir yangm çtktığını, olayda SU25 tipi son derece gelişmiş 8 Sovyet bombardıman uçağının tahribata uğradığını bildirdiler. Aym kaynaklar, olayı, Sovyet Hava Kuvvetleri'nin Afganistan'ın işgal edilmesinden bu yana uğradığı en ağır kayıp olarak nitelendirdiler. Sovyet Genelkurmay Başkanı ve Dışişleri Bakan Yardımcısı, eski lideri eleştirdi Brejnev'e cepheden hücum KİM KİMDİR? POLİTİKADA SORUNLAR ERGUNBALa Genel Sekreter Mihail Gorbaçov iktidara geldiğinden bu yana dünyamızda kendisinden en çok söz edilen lider durumunda. Batıda kimi çevreler Gorbaçov'u destekliyor. Kimi çevreler ise Sovyet liderlnin karlzması karşısında dikkatli davranılmasını salık veriyor. Kimine göre Gorbaçov, gerçek bir yumuşama yanlısı. Kim'h ne göre asıl ar ıcı Sovyetler Birliği'ni üstün bir süper güç haline getirmeyi amaçlayan son derece kurnaz bir lider, kimine göre icraatı sosyalizmi tehlikeye sokuyor; kimine göre ise gerçek sosyalizmi kurmaya çalışıyor. Gorbaçov ne yapmak istiyor? Sovyet lideri ülkesini modernleştirmek, sert bir burokrasinin ve katı merkezi planlamanın yönetiminde hantallaşan ekonomideki tıkanıklıkları açmak istiyor. Bu yeni bir şey değil. Stalin'in ölümünden sonra iktidara gelen hemen tüm Sovyet liderleri, ekonomide bazı reformların zorunlu olduğunun bilincinde idiler. Stalin'in 1953 yılında ölmesinden sonra kısa bir süre başbakan olan Malenkov'la başlayan reform gırışimleri, Nikita Kruşçev döneminde doruğa ulaşmıştı. Savaş sonrasmın en tutucu lideri olarak kabul edilen Leonid Brejnev döneminde bıle Başbakan Alexi Kosigin bazı ekonomik reform denemelerine girişmişti. Ancak bu lideıierin hiçbiri, Sovyetler Birliğı'nde Lenin'in hayatının sonlarına doğru farkına vardığı, ama ağır hasta olduğu için üzerine gidemediği temel soruna değinmediler. Bu sorun da yöneticiteıie yönetilenler ya da kitleler arasındaki ilişki idi. Lenin, 30 Aralık 1922'de doktorlarından ve kendine bakan hemşireterden gizli olarak yazdırdığı notlarda "Rus işçileri karşısında kendımi suçlu hissediyorum" derken, yöneticilerle kitleler arasındaki ilişkilerin çarpıktığını dile getiriyordu. Bolsevik lider 1922 nısanında katıldığı son parti kongresinde de "Sovyet devleti doğru yolundan ayrıldı" diyordu. Sovyetter Birligi'nin kurucusu, vasiyetinde ise Stalin'in partinin başından uzaklaştırılmastnı istemişti. Lenin'in çarlık Rusyası'nın yoğun baskı yöntemlerine karşı dayanabilmek için kurduğu disiplinli profesyonel devrimcilerden oluşan öncü parti, kitlelerden uzaklaşarak kendi başına buyruk bir güç merkezıne dönuşmüştü. Lenin, bu gerçeğı 1922 yılında görup kabul etmişti Ne ilginçtir kı, Bolsevik liderın ölümünden yıllar sonra bu noktaya değinenler, "revizyonist", "sosyalizm düşmanı", "Batı ajanı" olmaklasuçlanmışlardır. Oysa sosyalizm, ancak ekonomiyı denetleyen devletin, toplum tarafından denetlendiği zaman işlemeye başlar. İşte Gorbaçov'u, kendınden önce reform denemelerine gırişen liderlerden ayıran en büyük fark, bu temel soruna, yani yönetenlerle yönetilenler, bir başka deyişle parti ile kitleler arasındaki ilişkilere parmak basmış olmasıdır. Gorbaçov'dan önce, en radikal reformcu olarak tanınan Kruşçev, bürokrasiyi korkutmuş, ama burokrasinin kitleleri korkutmasını engelleyememışti. Çünkü Kruşçev, Moskova bürokrasisine karşı açtığı savaşta, bu grubun başka bir kesımine yerel bürokrasiye dayanmıştı. Gorbaçov ise bürokrasiye karşı verdiği mücadelede dayanağını doğrudan krtlelerde bulmaya çalışmaktadır. Sovyet lideri, 1987 şubatında toplanan SSCB Işçi Sendikalan'nın 18. Kongresi'nde "Sosyalist sistem, ancak halk kendi işlerini gerçekten kendisi yürütür, yığınlar siyasal sisteme katılırsa gelişebilir" derken, kitlelere ulaşma çabasını açıkça belirtiyordu. Aynı mesajı, ocak 1987'de yapılan Komunist Partisi Merkez Komitesi toplantısmda, "Bir evi, ancak onun gerçek sahibi olduğuna inanan insan düzene sokabilir" diyerek veriyordu. Genel Sekreter 1986 şubatında toplanan Komunist Partisi'nin 27. kongresinde ise "ekonomik faaliyetin başarısı, yığınların ona ne denlı faal olarak katıldıklarına bağhdır" diyordu. Gorbaçov'un, Komunist Partısı konusundaki görüşü de ilginçtir. Lenin'in doktrininde partinin öncü rolü vardır, ama yanılmazlığı ilkesi yoktur. Stalin, Lenin'in çizgisinı değiştirerek, önce "partinin yanılmazlığı", sonra da "tek liderin yanılmazlıgı" ilkelerini benimsedi. Kruşçev, tek liderin yanılmazlığı ilkesini yıktı, ancak partinin yanılmazlığı ilkesini surdürdü. Gorbaçov ise, Komunist Partisi'nin 27. kongresinde "Parti, kendisini yanılmaz olduğu saplantısından kurtarmalıdır" derken, en duyarlı konuya parmak basıyordu. Böyiece ortaya ilginç bir tablo çıkmaktadır. Aslında Gorbaçov'un reformları da, kendisinden önceki Sovyet liderlerininki gibi, yukarıdan gelen girişimlerdir. Ama diğer Sovyet liderlerinin sadece ekonomik yönetimde bazı değişiklikler yapmayı amaçlamalanna karşılık Gorbaçov, yukarıdan gelen reformlarla bir anlamda tabanın devrimini gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Zira bu devrim olmadan ekonomideki tıkanıklıkların açılamayacağının bilincindedir. Sovyet lideri "bir devrim yaptıklarını" birçok kez söyiemiştir. Ancak bu kendine özgü devrimin yol açabileceği geiişmeler, bir noktadan sonra Gorbaçov'un iktidarını da tehlikeye sokabilir. Gerek muhafazakârlardan gelen tepkiler gerekse ülkede bırbirini izleyen gösterıler Gorbaçov'un yolu üzerindeki tehlikelerin kanıtlandır. Bu arada Gorbaçov'un ekonomik reformlarının ışsizlik, piyasa ekonomisine kayma gibı sosyalizme ters gelen olgulara yol açabileceğını de unutmamalı. Sovyet liderinin, bu mayın taıiasına cesaretle dalması ise herhalde halkını kendi iktidanndan daha fazla sevdiğinin göstergesi olarak kabul edilmelıdir Leonid Brejnev Gorbaçov yönetimi, 19641982 yılları i arasındaki Brejnev dönemini "durgunluk idönemi" olarak |niteliyor. Nikita Kruşçev, 1964 yılında bir saıay darbesi ile işbaşından uzaklaştınldıktan sonra iktidar Leonid Brejnev, Alexei Kosigin ve Podgorni'den oluşan "triumviraya" geçti. Parti Genel Sekreteri Brejnev, bir süre sonra bu triumvira çinde birinci adam durumuna geldi. 1906 yılında bir çiftçinin oğlu olarak dünyaya gelen Brejnev, Kremlin'de bulunduğu yıllarda muhafazakârlığın ve dengenin sözcusu oldu. Knışçev'in çalkantıh yıllanndan sonra Brejnev, sistem içinde çeşıtlı çıkarlar ve eğilimler arasında uzlaşmalarla istikrarı sağlamaya çahştı. Dış politikada ise 1968'de Çekoslovakya'ya müdahale ve 1979 aralığında Afganistan'ın işgali gerçekleşti. frloskova'da düzenlenen basın toplantısmda, Dışişleri Bakanı Birinci Yardımcısı Yuli Vorontsov Brejnev döneminde SSCB'nin Batının kışkırtmasına geldiğini ve kuvvete başvurmadan önce siyasal seçenekler üzerinde durulmadığını söyledi. MOSKOVA (Ajanslar) Sovyetler Birliği Komunist Partisi'nin 19. konferansının yann başlayacak olan toplantısı için son hazırhklar tamamlanırken, ülkede Josef Stalin'e karşı açılan kampanyanın, 19641982 yıllan arasmda iktidarda bulunan eski Devlet Başkanı ve Genel Sekreter Leonid Brejnev'i de kapsamına almaya başladığı gozleniyor. önceki gun Moskova'da düzenlenen ve Genelkurmay Başkanı Sergei Ahromeyev'le Dışişleri Bakanı Birinci Yardımcısı Yuli Vorontsov'un katıldığı basın toplantısmda, ilk kez eski Devlet Başkanı ve Genel Sekrete' Leonid Brejnev'in dış politikası açıkça eleştirildi. AA ve AP ajanslarının haberlerine göre toplantıda, son 20 yıl içinde savunma ve dış politika alanlarında yapılan hatalann Batı ile SSCB arasında gereksiz sürtüşmelere yol açtığı belirtildi. BNENİURİN CÖSTERtSİ Fransa'nın başkenti Paris'te önceki gün Sovyet Elçiliği önunde düzenlenen gusteride Ermeniler, Karabağ bölgesının Ermenistan Cumhuriyeb'ne bağlanmasını istediler (Fotoğraf: Reuter) Dışişleri Bakan Yardımcısı Yuli Vorontsov, Sovyetler Birligi'nin Batının kışkırtmasına geldiğini, kuvvete başvurmadan önce siyasal seçenekler üzerinde durmadığını ve uluslararası ilişkileri başarıh biçimde yürütemediğini soyledi. Vorontsov, "Diplomaside, polemiklere fazla onem verdik. Polemik ve propaganda alamnda başan sağlamaya çok değer verdik vc çogunlukla, propaganda gerçek işlerin yapılmasını engelledi" dedi. Dış politikada yapılan hatalardan eski Dışişleri Bakanı ve şim diki Devlet Başkanı Andrei Gro* mlko'nun sorumlu olup olmadıgının sorulması üzerine, Vorontsov, "O zaman dışişlerinde çalışan hepimiz sorumluyuz, hatalar yaptık ve bunu kabul ediyorız" dedi. Ahromeyev ise, "1970'lerde ve 1980'lerin ilk yansında, Baünın başlattığı silahlanma yanşına bemen karşdık verdiklerini" söyledi. Genelkurmay Başkanı, ABD'nin askeri bütçesindeki artışlara karşdık vermek için, siyasi bir yol bulmaya çalışmalannın daha iyi olabileceğini kaydetti. Komunist Parti Merkez Komitesi Uluslararası Dairesi Başkan Yardımcısı Vadim Zagladin de, Mihail Gorbaçov'dan önceki liderler döneminde, dış politikanın mantıktan yoksun olduğunu söyledi. Zagladin, "Bir yandan nükleer savaşı önlenıeye çahşırken, bir yandan da politikamızı, bir nükleer savaşı kazanma olasılığı üzerine korduk" dedi. Sovyet Banş Komitesi Başkanı ve gazeteci Genrih Borovik ise, gecmişte yapılan en büyük hatalardan birinin, dış politikaya ilişkin kararlar alınırken açık davTanılması olduğunu belirtti. Borovik, çoğu zaman dünya kamuoyunun görüşlerini dikkate almadıklarını ve "dogruyu tekellerinde bulundurduklannı sandıklan m " söyledi. Borovik, Gorbaçov döneminde başlatılan dış politika konusundaki yeniliklerle, ülkenin "monologdan diyaloga" doğru ilerlediğini kaydetti. Bu arada yaklaşık 20 bin Kırım Türkünün, Sovyetler Birligi'nin özbekistan Cumhuriyeti'nin başkenti Taşkent'te dün bir gösteri yaparak Kırım'a özerklik verilmemesini protesto ettiği bildirildi. Moskova'da gazetecilere bilgi veren Valery Senderov adlı bir rejim aleyhtarı, Taşkent'ten gelen haberlere göre, yaklaşık 20 bin kişinin Komunist Parti binası önünde öğle saatlerinde toplandıklarını söyledi. Senderov, polisin göstericileri coplarla tehdit ederek ve bazılarını döverek gösteriyi dağıttığıru kaydetti. Senderov, Taşkent'ten gelen haberlere göre yüzlerce kişinin yaralanmış olabileceğiru belirtti. Avnıpa'da, Ermenilerin en etkin olduğu merkez Paris'te toplanan 3.000 dolayında Ermeni, So\yet Büyukelçiliği önünde toplanarak, Karabağ'ın Ermenistan'a bağlanması lehinde gösteri yaptı. Mihail Gorbaçov İzlanda: 3. kez cumhurbaşkanı REYKJA VİK (AA) tzlanda'da önceki gün yapılaA seçimlerde, 58 yaşmdaki Bayart Vigdis Finnbogadottir, cumhurbaşkanlığma 4 yıllık bir dönem için uçuncu kez seçıldi. Bayan Finnbogadottir, 170 bin seçmenin yüzde 70'inin oy kullandığı seçimde oylann yaklaşık yüzde 95 'ini loplamayı başardı. 1980 yılında, dünyada ilk kez seçimle iş başına gelen Bayan Devlet Başkanı unvanmı kazanan Finnbogadottir, 1984 yılında da, karşısına rakip çıkmadığı için seçim yapılmaksmız bu görevi yeniden üstlenmişti. Mecnun Adası'nın kaybı, Iran için yeni bir yenilgi oldu Papandreu boşanıyor mu? TİNA (A A) J Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu 'nun Amerikan asıllı eşı Margaret'ten boşanacağı öne | surülüyor. Hüktimet yanlısı Etnos Gazetesi manşetten yayımladığı haberinde, Bay ve Bayan Papandreu arasındaki ilişkilerin artık kesin biçimde koptuğunu iddia etti. Entos Gazetesi, Papandreu'nun bir buçuk yıldır evinde oturmadığım, villasının bahçesinde inşa ettirdiği ayn bir bölümde kaldığtm da yazdı. Haberde, bardağı taşıran son damlanın, 'Bayan Papandreu'nun önümüzdeki seçimlerde bazı hanım arkadaşlanm PASOK Partisi'nden miUetvekili adayı göstermek istemesi" olduğu öne sürüldü. Irak, peş peşe darbe vuruyor Irak birliklerinin Mecnun Adası'nı geri aldığını tran yetkilileri de resmen açıklarken, Irak'ı yine kimyasal silah kullanmakla suçladılar. çerek bataklık arazide yaklaşık 8 saat suren çarpışmalardan sonra adalara yeniden hâkim oldular. Iran kayıplannın ağır olduğu bildirildi. AP'nin haberine göTe, çarpışmaların ilk saatlerinde tran yetkilileri Irak saldırısıru savuşturduklannı ileri sürerlerken sonradan adalann ellennden çıktığını kabul ettiler. Ancak bu kez de Irak'ın ağır kayıp verdiğini ve kimyasal silah kullandığını iddia ettiler. Mecnun Adalannın kaptınlması Îran'ın son üç ay içinde uğradığı yeni bir büyük yenilgi oluyor. Anımsanacağı uzere, geçen 17 nisanda Irak birlikleri yine beklenmedik bir saldırı yaparak 1986 şubatında tran Devrim Muhafızlannın eline geçmiş olan Fao Yanmadasını geri almışlardı. Aynı tarihlerde ABD savaş gemileri de bir Amerikan firkateyninin tran'ın Körfez sularına bıraktığı mayına çarparak hasara uğraması üzerine tran'ın Sırrı ve Sasan petrol platformlannı bombalayarak yıkmışlardı. tran Deniz Kuvvetlerine ait gemilerin misillemeye kalkışması üzerine de ABD'nin Körfez'e gönderdiği donanmaya bağlı savaş gemileri ağır bir darbe indirmişler, biri füzeatar hücumbot ve ikisi firkateyn olan 6 tran savaş gemisini batırmışlardı. Irak ordusu 25 mayısta da 1987 Ocağından beri tran işgali altında bulunan Salamşeh'i geri almıştı. Bu yenilgiler tran'da ordu ust kademelerinde komuta değişikliğine yol açmıştı. Dış Haberler Servisi Körfez Savaşını sona erdirmek için siyasal çözüme yanaşmayan ve savaş alamnda sonuç alacağı iddiasında bulunan îran'ın birkaç aydır uğradığı askeri yenilgilere Mecnun Adalannı Irak'a kaptırmasıyla birlikte yeni bir halka eklendi. Tahran Radyosu, tranlı yetküilere dayanarak verdiği haberde Irak ordusunun Basra bölgesindeki Mecnun Adalannı geri aldığını kabul ederken savaşta Irak tarafının kimyasal silah kullandığını da ileri sürdü. Bağdat'ın 435 km güney doğusunda Iran sınınna yakın bir konumda bulunan söz konusu iki adanın dört yıl sonra geri alınmasını sağlayan ani Irak saldırısı karadan ve havadan yürütüldü. Savaş uçaklarının yoğun bombardımanından sonra helikopterlerin desteğinde tran mevzilerine saldıran Irak piyadesi ve tank birlikleri yapay ve seyyar köprulerden ge Papulyu&> Güney Kıbrıs'a geliyor LEFKOŞA (AA) " Yunanistan Dışişleri Bakanı Karolos Papulyas'ın Güney "ıbrıs'a resmi bir ziyaret pacagı ve ziyaretin DenktaşVasiliu görüşmesinden önce gerçekleşeceği öne surüldü. Kirigas adındaki Rum gazetesinin iddiasına göre Papulyas, Güney Kıbns'a yapacağı ziyareti, Dışisleri Bakanı Mesut Yümaz'ın KKTC'ye yaptığı ziyarete karşı "bir dengeleyici unsur" olarak gerçekleştirecek. Maocu komünler sosyalizm' diyor Çin'de Deng'in reformlarına rağmen Maocu görüşe sıkı sıkıya bağlı bazı komünler, ekonomik bakımdan başarıh bir çizgi izliyor. Deng'in reformlanna dırenen Yuan Şia komününün Partj Genel Sekreter Yardımcısı Zhang Wenxi, "Burada hiç kimse yoksul ya da zengin değıl. Insanların söyiedıklen bizi ılgılendırmiyor. Biz siyasal ve sosyal eşıtiığe inanıyoruz" diyor. 4 Dış Haberler Servisi Son yıllarda ekonornide liberalleşmenin moda olduğu Çin'de bazı komunlerde Mao'cu göruşe sıkı sıkıya bağlı kalındığı üstelik bu komunlerin ekonomik bakımdan başarılı bir çizgi izledikleri bildiriliyor. Newsweek Dergisi'nin son sayısında konuyla ilgili çıkan bir yazıda, kapısında ''Birlikte zengin olalırr" yazısı bulunan bir komun ele aünıyor. Dergi, Deng'in Çini'nde bu tur sloganlann uzun süre dir demode olduğunu ammsataKAHİRE (AA) Mısır'ın edemi>or" diyor. rak, buna rağmen kırsal bolgede lar, bizi anlayamıvorlar biz ihtijayarı resmi El Ahram gazetesi, Çin'deki 800 milyonluk köylü bazı komunlerin direndiğini belir cınuz kadar ureti>omz" diyor. ABD'de ortaya çıkarılan ve Yuan Şia'nın zenginliği, komün sınıfının büyük çoğunluğu Pekin'tiyor. ıki ust rütbeli Mısırlı subay ile in Kolektif çiftlik sistemine geri doKapitalizme çağrışım yapan yaşamına geri dönmek ısteyen tubr Mısır asıllı Amerikalımn nülmemesi tutumunu destekliyor. Deng Şiao Ping'ın reformları tucuları yureklendiriyor. Bazı parkarıstığı belirlenen casusluk Yuan Şia yakınında oturan bir "Önce zengin ol" sloganına daya ti görevlileri de komün sistemini skandalıyla ilgili olarak, bazı çiftçi "Yaşamınuz çok istikrarsız, nıyor. Ama Newsweek muhabıri destekliyorlar. Pragmatık Deng, Amerikalı çevreleri, "gerek^z ama zengin köylülerin topraklannı nin gezdiği Şian kenti yakınların sosyalizmin Çin'in uzun dönemh yaygara koparmakla ve ABDyeniden kolektif çiftliklere vermedaki Yuan Şia komünü bu sloga bir amacı olduğunu iddia etmesiMısır ilişkilerini bozmaya ye yanaşacaklannı hiç sanmıyona aldırış etmiyor. Yuan Şia ken ne karşın, kendisıne muhalefet çalışmakla" suçladı. Önceki rum" diyor. tinde Mao'nun ideolojisine sıkı sı edenlerin sayısı hiç de az değıl. Köyün parti sekreter yardımcısı gün açıklanan casusluk Deng, reformlarının 21. yüzyıkıya bağlı kalınıyor. Zhang, "Hiçbir Çin gazetesi skandalımn konusu olan la kadar süreceğini taahhüt ediyor. Koyün parti sekreter yardımcı Deng'e karşı çıkmaktan korktuğuaskeri malzeme, ABD'nin Guo "İnsanlar bizim reformlara sı Zhang Wenxi, "Burada hic kim muza ilişkin >azma\a cesarel Sovyetler Birliği'ne karşı karşı çıküğımızı soylüyor, oysa biz se yoksul da zengin de değil. İngetiştirmeye çalıştığı "Stealth" sanlann soyfedikleri bizi Ugilendirteknolojisinin temel maddesini miyor. Biz siyasal >e sos>al eşitlioluşturuyor. "Composite ge inanıyoruz" diyor. carbon" olarak bilinen Siyasal ve sosyal eşitliğin savumadde, füze, gemi ya da nulması Deng'in politikasım eleşuçaklarm ısı yaymasım tirmek anlamıru taşıyor. NewsweOnleyerek bu savaş araçlannm ek'e gore bölge yetkilileri Yuan Şiradar taramalarından a'nın önderlerinin Maoist inançlaetkilenmeden hedeflehne nnı değiştirmek için baskı uyguluyorlar. Ancak kolektif yaşamı enulaşabilmelerini sağlıyor. gelleyici herhangi bir yasa da yok Mısır Ordusu'na bağlı C130 ve burada 220 köylü hâlâ bir aratipi askeri nakliye uçağına da yaşıyor. Komun yaşamının baBD'nin Baltimore şansız olduğunu söylemek de pek Havaalanı'nda el güç. Her Yuan Şia ailesinin ithal konulduğunda, uçakta Pesınat Urunler Taksil Ay malı renkli televizyonu, yansından yaklaşık 250 kılo "Composite National RXC 36 L 41 500x 6 50 000çoğunun çarnaşır makinesi, buzcarbon" bulunduğu dolabı ve telefonu var. Aileler ıki 49 500x 6 60 000National RX CVV26L bildirilmişti. katlı evlerde yaşıyorlar ve her bi32 500x 6 Saba P25L 40 000rey ayda 89 dolar (125.000 TL.) kazanıyor aynca fazladan ödeme6000051 000 x 6 Saba PD56L ler ve kârdan alınan paylar bu kaSaba 0P15L 20 00019 000 x 6 zancaekleniyor. Hububat uretimi Saba VİP360 55 000x 12 ülke çapmda gerilerken Yuan Şi120000BEYRÜT (AA) a'da aynı duzeyde kalmış. Ancak Lubnan 'daki İngiliz zirai hesaplar komün kârını °7o2 rehinelerin, kasım aytnda olarak gösteriyor, kalan kısmı yapılacak ABD Başkanlık banka kredi odemelerine gidiyor. seçimlerinden önce serbest bırakılacağı öne suruldu. Yuan Şia yakınında oturan kaLübnan'da yayımlanan "Asdınlar için bu komüne dahil erkekŞiraa" Dergisi, geçen hafta Hannover/West Germany Osaka/Japan lerle evlenmek çok cazip. Yuan ŞiTahran 'ı ziyaret eden dört a'lı erkekler de müstakbel gelin ingiliz parlamenterin, tranlı adaylarının lise mezunu olınasını liderlerle bu konuda anlaşma istiyorlar. Komun parti sekreteri sağladığını yazdı. Guo Yulu, "Bizi eleştiren insan ISRAİL ABD'de casusluk skandalı gerçeklerle ilgileniyoruz. Reformları destekliyoruz, çıinku bu, bizim kendi yolumuzda y urumemize olanak tanıyor" diyor. Yuan Şia'nın Maoist inançlar taşıyan insanlan, doğru yoldan sapmayı tek başına kalmak pahasına duşunmüyorlar. Zang'ın yatak odasında asılı bir şiirde: "Kış geldiği zaman yiizlerce çiçek solacak boyun eğmeyen kırmızı erik çiçekleri hariç" deniliyor. FKO'yle gizti pazarhk hhliası Dış Haberler Servisi Londrada yayımlanan "The Sunday Times" gazetesi, İsrail Başbakanı tzak Şamir'in Lübnan'da bir ope rasyon sırasında kaybolan uç İsraillinin başına ne geldiğini öğrenmek üzere Filistin Kurtuluş Örgiıtii yetkilileriyle Tunus'taki karargâhlarında goruşme yapılmasına izin verdiğini ileri sürdü. İsrail Başbakanı, şimdıye değin kamuoyu önünde yaptığı tüm konuşmalarda FKÖ'yü "israil'in yıkılmasını amaçla>'an" bir terorist orgut olduğu şeklinde tanımlayarak ilişki kurmaktan kaçınacağını belirttiğı için gazetenin haberi yankı uyandırdı. AP'nin bildirdiğine gore, adları açıklanmayan çeşitli tsrail ve FKÖ kaynaklarına dayamlarak kaleme alınan yazıda, iki taraf yetkilileri arasında geçen kasımda başlayan temasların surduğu vurgulandı. Sunday Times gazetesi, bu haberin yayımlanmasının İsrail Başbakanını güç durumda bırakacağını, çunkü kendisinin Ortadoğu sorunu için uluslararası barış konferansı toplanmasını FKÖ'yle görüşmeyi reddederek tıkadığını belirtti. Gazeteye göre, Şamir'in perde arkasından FKÖ'yle temasta bulunduğunun duyulması uluslararası konferansla ilgili olarak ABD Dışişleri Bakanı George Stıultz'un hazırladığı pbııı geri çevirmekteki esrarını kırabilecek. KULAKUK:Bedava! TAKSİT:612Ay! TESLİM :Hemen! Diğer çeşNerimizi kampanyamızdan izleyiniz. BATI TRAKYA Lübnan'daki Ingiliz rehineler SABA National Hemen bir Profilo Yetkili Satıcısı na uğrayın. Kampanyamızı değerlendirin. SABA VIP380 Pikap/Çift Kasetçalar/Radyo. 5 band grafik ekolayzer. İki yollu "HiFi" hoparlör kabinleri. Otomatik kayıt seviyesi kontrolü. ATtNA (AA) Gumülcine'deki Yunanlıların dini lideri Metropolit Damaskinos, Türk azınhğına karşı sert tedbirler alınmasını ve bu tedbirlere uymayanlann derhal Yunan vatandaşlığından çıkarılmasını istedi. Batı Trakya'daki Turk azınlığının küstahlaştığım, propagandanın müsamaha sınırlarıru aştığını, adeta antihelen seferberliği havasına donuştüğunu öne suren Damaskinos, "Batı Trakya kajnayan bir kazandır. Azınlık içinde silalılı mucadeleden sozediliyor" iddiasında bulundu. Damaskinos, Klefterolipiva gazetesine verdiği demeçte, Batı Trakya'da haksız muameleye ma Gümülcine Metropoliti: Türklerden dost olmaz ruz kalan taratın Hınstiyan Yunanhlar olduğunu da öne surerek, şu goruşleri savundu: "Diplomatik kurye çantası ile gelen paralaria piyasayı ele geçirdiler. Hayvancılık, lutun uretimi de Türklerin kontroliınde. Devlet arazisi üzerine oturuyor, bedava ev inşa ediyoriar. Üstelik ikide bir Tiirkiye'ye seyahal ederek, burada kazandıklannı kaçınyorlar." Demecinın hemen hemen tumunde Turkler aleyhinde ağır kelimeler kullanan din adamı Metropolıt, Davos mutabakatının geleceği konusundaki endişelerini belirtirken, önyargılı tutumunu sürdurerek, "TürVlmien dost oimaz" dedi.