19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 HAZÎRAN 1988 EKONOMİ CUMHURİYET/U TÜRKİYEUen Interbank'ta işlem hacmi arttı ANKARA (AA) Bankalararası para piyasası, geçen hafıa, önceki haftaya göre kısmen hareketli geçti. Interbank olarak da adlandınlan piyasada, geçen haftaki işlem hacmi, bir önceki haftaya göre yüzde 13.6'hk genişlemeyle 2 trilyon 271 milyar liraya yükseldi. Para piyasasında bir önceki hafta işlem hacmi, 1 trilyon 989.4 milyar lira olmuştu. Piyasada, geçen hafta 648 olan işlem adedi ise, bir önceki haftanm gerisinde kaldı. 1317 haziran tarihlerini kapsayan hafta içinde 680 işlem yapumıştı. Enflasyon tehdit ediyor I | TtJSİAD TÜStAD, Ekonomi Servisi TÜSİAD raporunda ekonomide istikrarı sağlamanm temel araanın bütçe denkliği olduğu savunularak, "Bu sağlanmadan ne enflasyon kontrol edilebilir ne dış ödemeleradengesi sorunları çözülebilir ne de iç ve dış b m k u l & düzeyde tutulabilir" denildi. çe disiplininden ve tasarrufları arttırmadan geçtiği belirtildi. TÜSİAD'ın daha önce önerdiği ve bu raporuyla yeniden gündeme getirdiği "sıfır tabanlı bütçe tekniği" ile gerek konsolide bütçe açığının, gerekse mahaJli idarelerin bütçe açıklarınm önemli ölçüde azaltılmasının mümkün olabileceğine dikkat çekildi. Bütçeyle ilgili öneri bölümunde, "Enflasyonist bir ortamda maliyetine bakılmadan, iç borçlaoma hacmini arttırmaya devam etmek doğru bir politika olamaz. Bu uygulama zorunlu olarak faiz badlerinin olağanüstü vakselmesioe ve özel sektönın finansman maliyetlerinin haksız biçimde artmasına yol açmaktadır" denildi. özel sektör borçlanma maliyetinin yüzde l ^ l e r e ulaşmasının en önemli nedeninin banka kaynaklarırun giderek artan bir oranının yüksek faizli ve vergisiz devlet tahvilleri ve hazine bonolarına yatırılması sonucu özel sektöre kullandmlabilen fonların daralması olduğu savunulan raporda daha sonra şu göriişe yer verildi: "Özd sektöriin kullanabileceği fon kaynaklannın bu şekilde daralması ve raaliyetinin fon kullanınunı caydıncı ölçude yukselmesi, para piyasasında özel sektör aleyhine bir 'crowdingout' olaytnın gerçekleşmesine, başka bir deyişle özel sektöre para piyasasının kapatılmasına yol açmaktadır. Kamu seklörü borçlanma ihtiyacı halen yükseime eğilirnini sürdiirmektedir. Önümüzdeki aylarda ekonominin bu gelişmeden olumsuz btçimde etkileneceği kesindir." Raporda ayrıca, hızlı enflasyonun devam etmesi ve özel sektörün Merkez Bankası kaynaklarından yeterli ölçüde yararlanamaması sonucunda özel sektörii piyasayı ek ticari senetler yoluyla "kendi özel parası"m yaratmaya yönelttiği de belirtildi. Mayıs ayı itibariyle toptan eşya fıyatları endeksinin yıllık bazda yüzde 64.2 arttığını, bu oranla Türkiye'nin OECD ülkeleri içinde en yüksek enflasyona sahip ülke unvanını koruduğunun hatırlatıldığı raporda, "Bu şartlar piyasa ekonomisinin daha iyi işleyişini sağlayacak önemli yapısal refonnlann gerçekleştirilmesine mani olmaktadır. Mesela, antidamping, tuketicinin konınması. kamu fiyat kontrollerinin kaldınlması ve özdleştirme alanlannda 1987 yılında önemli ilerlemeler kaydedilememiştir" denildi. EKONOMİ NOTLAKI OSMANULAGAY TüSİAD ÖNERİLERİ • Vergi gelirleri, diğer OECD ülkeleriyle karşılaştınldığında hâlâ çok düşüktür.' Vergilenmeyen gelirlerin her yıl artışını sağlayacak ve yaygın vergi kayıplarını önleyecek kapsamlı bir programın uygulanmalıdır. • Krediler üzerindeki vergi ve diğer zorunlu yökleri belli ölçüde azaltmak, bankalann maliyet yapısını uluslararası standartlara uygun biçime getirmek ve özd sektörün sermaye piyasası fonlanndan daha fazla yararlanmasına imkân vermek suretiyle ticari kredi faizlerindeki aşın yükselme kontrol altına alınmalıdır. • Kalkınmada öncelikli yörelere özel sektör yatınmlarının gıdebilmesi için birtakım özel teşvik (edbirlerinin aiınması şarttır. Bunlar arasmda: Düşük faizli yatınm kredileri verecek özel bir bolgesel kalkınma enstitüsü ve yatınm bankasının kurulması, Yatınm kendi kendini finanse edene kadar gelir ve kurumlar vergilerinden muaf tutulması, Bu bölgelere yatınm yapacak sanayiciye düşük fîyatiardan fabrika arsası sağlanması, Fizibilite çalışmaian, işgücünün eğitimi ve danışmanlık hizmetleri için sanayicinin yaptığı harcamalann belli bir oranının devletçe karşılanması zikredilebilir. • ATye lam üyelik müracaatı göz önüne alınarak ekouoraide üretin yapısının envanterinin çıkanlması ve bürokratik mekanizmanın ATye adapt&syonana kolaylaştıracak programlar hazırlanması şarttır. Bunun için kamu ve özel sektorleri kapsayacak şekilde genel bir AT oyum programının hazırlanarâk yıirurtüge konmasına ibtiyaç vardır. • KİT'lerin özelleştirilmesi için uygun ortam bir süredir oluşmuş bulunmaktadır. Daha fazla gecikme, şimdiye kadar sağlanan gelişmelerden yararlanmayı güçleştirebilir. özelleştirme, sermaye piyasasımn gelişmesi açısından da büyük önem taşımaktadır. • Birçok sosyal ve ekonomik problemin temelinde yatan yüksek olan nüfus artış oranının kontrol altına aiınması zorunludur. Bizim 'Kâörttan Kaplanlar ve Yüzde 35 Enflasyon Hedefi Değerli hocam Prof. Gülten Kazgan, İstanbul Sanayi Odası'nın geçen haftaki meclis toplantısında konuşurken, enflasyonu yüzde 50'nin altına indirmenin zor olduğunu belirterek şöyle demiş: "Para iyice sıkılıp da yüzde 33'lük enflasyon hedef ine ulaşılmaya kalkışılırsa, bankalar da, işletmeler de kâğıttan kaplanlar gibi ardı ardına yere serilirler." (1) İstanbul Sanayi Odası Meclis toplantısında, piyasadaki durgunluk belirtileri ve finansman sorunları da gündeme getirilmiş, bu durumun sürmesi ve hükümetin buna çare bulamaması halinde bu gidişatın hükümetin başını yiyebileceği belirtilmiş. (2) Prof. Dr. Nuri Uman'ın haftalık Ekonomik Bülten Gazetesi'ndeki bir yorumunda da durum şöyle değerlendiriliyor: "Öyle gözükuyor ki, önümüzdeki gunlerde uygulanan ekonomik politikaların değıştirilmesi için çeşitli kesımlerden talepler artacaktır. Büyük ölçüde borçla kurulmuş, kısa vadeli kredilerle işlerini yürüten, harîa yatınm yapan firmaların yasayabilmesi, satışlarının süratle artmasına, enflasyonun düşmemesine, ihracatta tıkanma olmamasına ve alacaklarını tahsilde herhangi bir güçlükle karşılaşmamasına bağlıdır..." Prof. Kazgan ve Prof. Uman, çok önemli noktalara parmak basmışlar. Bizim de görebildiğimiz kadarıyfa Türkiye'de pek çok firmanın bugün gelınen noktada ayakta kalabilmesi şu koşullara bağlı görünüyor: • Satışlann aksamadan artması. Pek çok firma için bu hâlâ iç pazann canlı olmasına bağlı. İhracat yapabilenlerin dış pazan istikrarlıysa büyük bir avantajları var. Ancak bu alanda öne çıkan sanayi kuruluşlannın çoğunun cirosu içindeki ihracat payı bile yüzde 2O'leri geçmiyor. Ayrıca ihracattaki kar marjları düşük olduğu için çoğu örnekte canlı bir iç pazann kârlılığı bir anlamda ihracatı finanse ediyor. Yani sürekli satış artışı için anahtar çoğu sanayi firması için iç pazar. • Yapılan satışlann bedellerinin zamanında tahsil edilmesi de pek çok firma için hayati önem taşıyor, nakit akımı tablosuna beklenen katkryı yapmayan satış, fazla bir şey ifade etmiyor. • Pek çok firma yüksek enflasyon ve canlı iç talep ortamında, çeşitli maliyet unsurlarında meydana gelen artışları derhal fiyatlarına yansrtarak, sektörün ve piyasanın rekabet koşullan elveriyorsa fiyat artışlarını maliyet artışlarının da üzerine çıkartarak durumunu kurtarabiliyor. Yanı pek çok firmanın ayakta durabilmesi, enflasyonun sürmesine ve maliyet artışlannın fiyatlara rahatça yansıtılabılmesine bağlı görünüyor. • Prof. Uman'ın sözünü ettiğimiz yorumunda belirtildiği gibi, "Ekonominin hızla büyüduğü ve canlı olduğu donemlerde, gerekli önlemleri alarak öz kaynaklanm reel olarak arttırma yoluna giden ve ekonominin daraldığı, kredi maliyetlerinin arttığı donemlerde kredi kullanımını azattabilen firmalar, mali krize girme riskinden uzaklaşırlar." Ne yazık ki Türkiye'de bu tür firmalann sayısı pek fazla değil galiba. Türkiye'deki çoğu firmanın, özellikle de sanayi kuruluşlannın ayakta kalabilmesi için gerekli görünen başlıca şartlar bunlar. Şimdi bir de Türkiye'de halen izlenmeye çalışılan ekonomi politikalarını ve başta Sayın Başbakan olmak üzere yetkililerin beyanlannı hatırlayalım. Birkaç yıldan beri enflasyonu hafıfe alan, 'önemli olan hızlı büyümedir" diyen yetkililer ve Sayın Başbakan, şimdi başlıca sorunun enflasyon olduğunu ve 1988 nisanında yüzde 70'lerde seyreden enflasyonun 1989 nisanında yarı yarıya düşeceğini, yani yüzde 35'lere ineceğini belirtiyorlar. Sayın Özal ve ekibinin enflasyonu aşağı çekme yöntemleri de belli. Önce şok zamlar; arkasından mümkün mertebe sıkı parakredi politikası; ücret ve taban fiyatlarının enflasyonun aftında tutulması, tüm bu yöntemlerle iç pazardaki canlılığın öldürülmesi; kamu yatınmlarının da frenlenmesiyle ekonomideki genişlemenin, yerini bir daralmaya bırakması. Bu ortamda firmalann mal satamaz hale gelmesi ve zorunlu olarak fiyat artışlarını yavaşlatmalan. Bu paketin şu anda ne kadar cıddiyetle uygulandığı ciddi tartışma konusu amaöngörülen çözümün temel mantığı sanırım bu. Şimdi bu senaryo gerçekten cıddiyetle ve taviz vermeden uygulanırsa ne olur? iç pazar ciddi şekilde daralır. Firmalann satış ciroları umulan şekitde artamaz. Zaten ayyuka çıkan ve silahla çozümlenmeye başlayan tahsılat sorunları daha da büyür. Firmalar, döviz kurlanndaki artışlar ve temel girdilere yapılan zamlar başta olmak üzere çeşitli nedenlerle süren maliyet artışlarını rahatlıkla fiyatJarına yansıtma olanağını kaybederler. Bıriken stoklar ve aksayan nakit akışı daha fazla pahalı kredi kullanmayı gerektirebilir. Kar marjlarının düştüğü ve sermayenin dönüş hızının yavaşladığı bir ortamda bir kaz aşın yüksek faizle borçlanan, kolay kolay "faiz kapanı"ndan kurtulamaz. Borcunu geri ödeyemeyecek duruma düşer. Sonuçta da Prof. Kazgan'ın dediği gibi, "işletmeler de, bankalar da kâğıttan kaplanlar gibi yere serilir." "Kâğıttan" rakipierinin sapır sapır dökuldüğü bu süreci bir noktaya kadar biraz da memnuniyetle izleyecek olan "erten, kemikten kaplanlar" da var tabii Türkiye'de. Ancak iç pazar ve ekonominin genel canlılığı ya da durgunluğu onlar için de önemli. Bu nedenle bir noktadan sonra en sağlam ve büyük firmalann da bu gidişe karşı isyan bayrağını açmaları beklenebilir. özel sektörün neredeyse tümünü kapsayacak bir "ret cephesi" karşısında acaba Özal hükümetı enflasyonu hızla aşağı çekme programında ne kadar ısrar edebilir? Bu programı uygulamakta ne kadar ciddi olabilır? Pek çok gösterge ve belirti, hükümetin daralma ve enflasyonu hızla aşağı çekme programında fazla ciddi ve katı olamayacağını, firmalann ve bankaların adaptasyonuna ımkân verecek şekilde bir "yumuşak iniş"i tercih etmek zorunda kalacağını gosteriyor. Bu toşullar attında enflasyonun bir yıl içinde yarı yarıya azalarak yüzde 35'lere inmesini beklemek ise tabii bir hayal oluyor. (1) Cumhuriyet, 24 Haziran 198a (2) Hürriyet ve Milliyet, 24 Haziran 1988. 1 Fransız firmaları Türkiye'de ANKARA (ANKA) Türk pazanna büyuk bir ilgi duyan Fransız şehir ve demiryolu taşımacılığı firmalan bugün Ankara'da başlayacak bir sempozyumda ürünlerini tamtacaklar. 22 büytik Fransız fırmasının yöneticilerinin yer aldığı kalabalık bir heyet, 2729 haziranda Ankara'da ve 30 haziranda da Istanbul'da düzenlenecek iki ayrı sempozyuma katılacaklar. Sempozyumlar, Ankara'da Etap Altınel Oteli'nde, tstanbul'da ise, Belediye Sarayı'nda yapılacak. ekonomik sorunların çözümü yolunda ilk önceliğin halen en önemli sorun olmaya devam eden enflasyonla mücadeleye verilmesi, bunun için de ayrıntıİı bir bütçe disiplini uygulanması gerektiğini savundu. TÜSİAD, ekonomide istikrarı sağlamanm temel aracının butçe denkliği olduğunu vurgulayarak "Bu sağlanmadan ne enflasyon kontrol edilebilir ne dış ödemeler dengesindeki uzun vadeli sonınlar giderilebilir ne de iç ve dış borçlar tnakul düzeyde tutulabilir" görüşünü savundu. TÜSİAD, bütçe disiplini için "»fır tabanlı bütçe teknigi" uygulanmasını, yaygın vergi kayıplarını önleyecek kapsamlı bir programın yürürlüğe konulmasını, özel seklörün kalkınmada öncelikli yörelere gıdebilmesi için de bolgesel bir yatınm bankasının kurulmasını önerdi. TÜSİAD, Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri ve sorunJan kapsayan "The Turldsb Economy 1988" adlı lngilizce raporunu yayımladı. TÜSİAD'ın 1988'e ilişkin önerüerinin de yer aldığı raporda ekonomik sorunlann çözümünde ilk önceliğin enflasyona verilmesi gerektiği, bunun yolunun da büt Hazinenin borçları arttı ANKARA (AA) Hazine, iç borç yükünü bütçe finansmam için beş ayda 1 rityon 689.6 milyar lira arttırdı. AA muhabirinin edindiği bilgiye göre ocakmayıs döneminde hazine, 2 trilyon 6.4 milyar lira borçlanmaya gitti. Aynı dönemde 316.8 milyar liralık net iç borç ödemesi yapıldı. tç borçlanmanm 805.7 milyar liralık bölümü devlet tahvili, 465.6 milyar liralık bölümü hazine bonosu satışlarıyla gerçekleştirildi. Hazine, 735.1 milyar liralık da avans ve kredi kullandı. Hazine, geçen yılın aynı döneminde 1 trilyon 280.9 milyar lira borç almış, 319.8 milyar liralık borç ödemesinde bulunmuştu. Tekel nîkâh masasında Marlboro, Parliament, Camel Rothmans, Dunhill Türkiye'de Genel Mudür özden, yabancılarla ortakhğın Türkiye'yi sigara ithalatçısı ülke konumundan çıkararak ihracatçı ülke haline getireceğini söyledi. ABDURRAHMAN YILDIRIM Tekel'iri yabancılarla ortak yatırımlara girmesinde görüsmelerin nihayet tamamlandığı ve karar asamasına gelindıği bildirildi. Tekel Genel Müdürü Süreyya Yücel Özden, 9 yabancı sigara üreticisiyle iki yıldan beri sürdürülen görüsmelerin tamamlandığını, hazırlanan "sonuç raporunun" karar verilmek üzere Maliye ve Gümrük Bakanlığı'na gönderildiğini açıkladı. Konuyla ilgili sorulanmızı yanıtlayan Tekel Genel Müdürü Süreyya Yücel Ozden, Türk özel sektörünün de katılacağı yabancılarla gerçekleştirilecek ortaklıklarla SamsunBallıca, Manisa Akhisar ve IzmirÇigli tesislerinde üretime geçileceğini ve bu fabrikalarda öncelikle ithal edilen Batı tipi sigaralann imal edileceğini söyledi. Yabancılarla gidilecek ortaklıklarla ayrıca Adana ve İstanbul'daki Maltepe sigara fabrikalanmn da yeni teknolojiler getirilerek modernize edileceğini ve daha kaliteli sigara üretiminin sağlanacağım bildiren Yücel özden, ağustos 1986'da çıkarılan kararname gereğince, 9 yabancı sigara üreticisiyle uzun görüşmeier yapıidığını ve sonucun bir raporla Maliye ve Gümrük Bakanlığı'na iletildigini bildirdi. özden, Tekel'le ortaklığa gidecek yabancı firmalan bakanlığın beUrleyeceğini kaydetti. Ozden, yabancı üreticilerle ortak yatınmlann en kısa zamanda gerçekleştirileceğini bildirdi. Çimentoda fiyat üreulecek düşurtüdu «« *• ••1 1** İZMİR (ANKA) Inşaat sektöründeki kriz nederüyle tuğla, tel ve çivi fîyatlanndan sonra çimento fîyatları da aşağı çekildi. Batı Anadolu ve Çimentaş Çimento Fabrikaları pazarlama müdürlükierinden edinile/ı bilgiye göre, geçen hafta içinde son iki yıldan beri ilk kez çimento fıyatlan yüzde 2 düşürüldü. Yübaşından nisan ayına kadar Urünlerine toplam yüzde 20'nin üzerinde iki kez zam yapan kamu ve özel sektör çimento fabrikaları, inşaat sektöründeki krizin yanı sıra, devlet desteğiyle Irak'tan çimento ithaline gidilmesi karşısında ilk kez fiyatlan düşürmek zorunda kaldılar. Ton başına 10 bin lirayı bulan fiyat kırmalan sonucu, katkılı Portland çimentonun tonu 43 bin, katkısız Portland çimentonun tonu da 53 bin 800 liraya düştü. Katkılı Portland dökmenin fiyatı da 53 binden 48 bin liraya indi. Katkısız Portland çimentonun ton fiyan daha önce 63 bin lira idi. Batı Çimento Fabrikası murahhas üyesi ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Sanayi Odaları Konsey Başkanı Şinasi Ertan, inşaat sektöründe yaşanan durgunluğun yanı sıra, Irak'tan yapılan ithalatın, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki çimento fabrikalanru zor durumda bıraktığını açıkladı. Ertan, ithalaun sürmesi durumunda bazı çimento fabrikalannm kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağuu savunarak, "Fonsuz ve gümrüksüz yapılan, hangi akla ve mantığa hizmet ettiği belli olmayan, üstelik Türk muteahhitlerince Irak'ta kurdurulan fabrikalardan yapılan ithalat durdurulmazsa çimento sektöründe krizin yaşanması kaçınılmaz olacaktır" dedi. Marktan destek, dolardan köstek ANKARA (ANKA) Türkiye'nin dış finansman işlemlerinde, yabancı para birimlerinden markm olumlu, dolarm ise olumsuz etki yaptığı belirlendi. Markın en önemli olumlu etkisi, geçen yıl Türkiye'nin rezervlerinde meydana gelen artışta gözlendi. Birçok para cinsi geçen yıl Türkiye'nin finansman dengesini olumsuz etkilerken, mark cinsinden 2.1 milyar dolarlık tet döviz girişi sağlanması, bu paranın uluslararası piyasalardaki gtiçlü konumunun da etkisiyle Türkiye'nin rezervlerinin azalma yerine artış kaydetmesini sağladt. Bunun yanı sıra, mark cinsinden döviz rezervlerinin yüksek olması da, doların hızlı değer kaybtnın Türkiye'nin dış borç yükü üzerinde yarattığı olumsuz etkiyi giderici bir rol oynadı. B V M M KRALLAm GEÜYOft Tekel'in, dünyanın en büyuk sigara üreticileriyle 2 yıldan ben sürâürauğu ortaldık göruşmeleri sonuçlandı. Hazırtanan sonuç raporu Maliye ve Gümnik Bakanlığı'na itetildi Türkiye'de yabancı sigara üretimi konusunda son sözü bakanlık söyieyecek. Genel Müdür Süreyya Yücel Özden, yabancılarla ortaklığın Türkiye'yi sigara ithalatçısı bir ülke durumundan çıkartarak, sigara ihracatçı sı bir ülke haline getireceğini, dünyada tütünüyle ünlü olan Türkiye'nin sigarasıyla da meşhur Sigara ıthalatı olacağını söyledi. Tekel'in Türkiye'de yabana sigara üretmek ve fabrikalannı modernize etmek amacıyla ortaklık görüşmelerini tamamladığı 9 yabancı sigara üreticisi, yerli ortaklan ile talip olduklan projeler ve üretecekİTHAIAT % M 1 UTTI Stgara it 2.726 5359 10329 15.990 26.380 55.742 115.227 182326 36.604 379.585 hatetson4yiktayuzde59iarttı. 1984 yıimda Tekei tarafından resmen ıthal edümeye başfanan yabancı sigara için 26 nratyon 380 bin öoiar ööenrrnsti. Daha sonraki ytflarda stgara rthatatı tcaîtanarak büyüöiı ve 4 yâık topiam/ 379 mtryon 585 bin doiara ulaşt 'Babalar' turizme el attı ANKARA (ANKA) Seçimlerde Urfa'dan milletvekili adayı olan Mehmet Nabi tnciler ile Muazzez Abacı'nın eski eşi Hasan Heybetli, müteahhitlik ve turizm alanında faaliyet gasterecek 600 milyon lira sermayeli bir şirket kurdular. Viski, tahtmı votkaya bırakıyor Dünyanın en büyük alkollü içki pazan olan ABD'de viski tüketiminin önemli ölçüde azalacağı, buna karşın votka ve benzeri "beyaz alkollü" içki tüketiminin ise artacağı belirtildi. Ekonomi Servisi ABD'de içki tüketimi azalırken, içki üreticisi sirketler gulümsuyorlar. ABD'de 1977'de 432.6 milyon galon, 1986'da 394.2 milyon galon olan içki tüketimi geçen yıl 387.7 milyon galona düştü. Dünyanın en büyük alkollü içki pazan olan ABD'de 'kahverengi alkol' olarak tanımlanan viski tüketiminin 2000 yılında önemli olçude azalacağı, votka ve benzerleri gibi 'beyaz alkollü' içkilerin tüketiminin ise artacağı belirtiliyor. Uzmanlar, sağlık kampanyalannın ABD'lilerin içki alışkanlıklarındaki değişikliğin içki tüketiminin azaimasına neden olduğunu söylüyorlar. Uzmanlar "insanlar az fakat daha iyi içiyorlar' diye konuşurken, şarap tüketiminin artmasına dikkat çekiyorlar. Uzmanlar, daraJan pazarda üretici şirketlerin hallerinden memnun olduğunu belirtiyorlar. Businessvveek dergisi de Guinness şirketine dikkat çekiyor. 1985 ve 1986'da toplam 5.2 milyar dolar harcayarak Distillers ve Arthur Bell and Sons'ı satın alan Guinness halen dünya skoç viski piyasasımn yüzde 40'ını elinde bulunduruyor. Skoç viski tüketimindeki azalmaya rağmen Guinness'in kârlarınm bu yıl yüzde 17, 1989'da da yüzde 14 artması bekleniyor. Uzmanlar bunun nedenini ise ABD pazan daralırken, Guinness'in çekici reklam kampanyaları ile yeni pazarlara girerek payını korumaya çalışmasına bağlıyorlar. ABD'li ickicilerın degisen damak tadı (°o) 1977 Viski (%) 1987 1986 12.6 12.1 Kanada 12.9 15.3 Burbon 11.0 11.2 13.4 Skoç 9.3 9.8 10.9 Harmanlar 6.7 7.0 0.2 Oiğerteri 0.2 0.2 51.1 Toplam viski 40.1 40.8 Votka Likör Cin Rom Konyak Kokteyi Top.viskı olmayan Toplam tüketim (milyon galon) 20.3 11.9 8.7 8.1 5.0 3.3 59.9 387.7 20.6 12.0 8.7 7.7 4.8 3.0 59.2 394.2 18 ( 7.4 9İ 5.1 3.J 1.5 48.1 432.6 leri sigaralar muhtemelen şöyle: Philip Morris (ABD) Sabancı Holding: Izmir Çiğli fabrikası. Marlboro ve Parliament. British American Tobacco (ABD) Enka: ManisaAkhisar fabrikası. Kent. Reynolds Tobacco (ABD) Tekfen: SamsunBallıca. Camel, VVinston, Salem. Rotbmans (tngiltere) Koç Holding: Dunhill, Rothmans. Austria Tabac (Avusturya) Teta Handel (F.AJmanya'da yerleşik bir Türk fırması) Rinsoz Ormond (Isviçre) GaUaher (ABD) Japon Tobacco (Japon) ATde standart Best, sermaye arttırdı ANKARA (ANKA) Best Bitlis Entegre Sigara ve Tütün Sanayii A.Ş. sermayesini 2 milyar 100 milyon lira arttırarak, 3 milyar 413 milyon liraya yükseltti. ANKA 'nın edindiği bilgiye göre, Best'in yüzde 51 hissesi yerli, yüzde 49 hissesi de yabancı ortaklara ait bulunuyor. Yabancı ortaklar sermaye arttınmına ilişkin yükümlulüklerini dövizle yerine getirdiler. Sermaye arttınmı DPT Yabancı Sermaye Başkanlığı 'nın izniyte gerçekleştirildi. ANKARA (ANKA) Avrupa Toplulukları Komisyonu, "Avrupa hukukuna göre bir şirket" modeli oluşturma çalışmalarına hız verdi. Komisyon Avrupa Parlamentosu, ekonomik ve sosyal komite gibi kurumlarla konuya ilişkin göruşmelerde temel olmak üzere bir memorandum kabul etti. Avrupa Toplulukları Koraisyonu Türkiye Temsilciliği yayın orgarundaki habere göre, gelecek altı ay içinde "Avrupa şirketi" statüsune ilişkin kesin bir yasa önerisi yapılması amaçlaruyor. Memorandum, topluluğun birden fazla ülkesinde yer alan insan kaynaklannı ve sermayeleri bir araya getirebilecek işletmelerin oluşmasım sağlamayı amaçlayan, "Avrupa şirketi" statüsünün temel ilkelerini açıklıyor. Istanbu' 133 03 49 133 03 95 Aatan: 117 21 15 5 lui Umır 22 31 53 U a ı 353» 1 Banka garantili 1 yıl vadeli net faizli Taşuıı Alım \fergisi aıttırıldı ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Dün yapılan akaryakıt zammından sonra hükümet, yeni vergiler getirdi. Tasım Alım Vergisi yüzde 50 arttınlırken, Motorlu Taşıtlar Vergisi de bir kat yükseltildi. En düşük yıllık Motorlu Taşıtlar Vergisi 20 bin lira olurken, lüks otolar için yıllık verginin üst sının 1 milyon 600 bin lira olarak saptandı. Bakanlar Kurulu Tasıt Alım Taşıt alım vergisi (TL) Renault (tüm modeller), Şahin, Serçe Dojan, Kartal, Ford 9 ve daha yukarı yaşta 950 kilonun alönda Lüks binek oto (üst sınır) Eski 300.000 500.000 75.000 2.400.000 Yeni ...450.000 ....750.000 . 1 1 2 500 .3.600.000 Fotokopi makineleri TAHVİLLER ESBANK MENKUL KIYMETLER MERKEZI Meşruü>et Caddesı J4I Tepebaşı. istanbul Santral 151 Tl 70 119 Hatl Dırekt 149 11 76 Teleks 24 535 erbı Ir Vergisi'yle, Motorlu Taşıtlar Vergisî'nde arttırım yapılmasını kararlaştırdı. Elyaf parnuk ile traktör teslimlerinde uygulanan KDV oranını da değıştiren Bakanlar Kurulu kararı, Resmi Gazete'nin önceki günkü mukerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe konuldu. Yapılan son düzenlemeye göre, yeni yerli otomobillerin alım vergisi 450 bin lira ile 750 bin lira arasında belirlendi. Yerli Ford binek BüGÜN • SingapurheyetiS/rtgapMr Tkaretı Gelışıirme Kurulu saat 10.00'da htanbul Ticamt Odası'nı ziyaret edecek. Heyet uyeleri bugün İTO üyeleriyle ortakyatmm ve finansman konularında göruşmelerde tnılunacak. otolannın alım vergisi de 250 bin lira artarak 750 bin liraya çıkarıldı. 75 bin lira olan en düşük Taşıt Ahm Vergisi 112 bin 500 liraya yükseltildi. Halen 2 milyon 400 bin lira olan lüks otomobillerin Tasım Alım Vergisi'nin üst sınırı 3 milyon 600 bin liraya çıkarıldı. Yeni düzenlemeyle kamyon, kamyonet, midibüs, minibüs, otobüs, traktör, motosiklet, çekiciler, yat. kotra, özel tekneler, uçak ve helikopterlerin de Taşım Alım Vergisi yükseltildi. Yerli otolarda en az 10 bin lira olan yıllık Taşıt Vergisi 20 bin liraya çıkarıldı. 16 yaş arasındaki Renault, Şahin ve Serçe otolar yılda 80 bin lira, Doğan ve Kartal'lar ise 120 bin lira vergi ödeyecek DOVIZ KURLARI Dovizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilini 1 Bat< Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danımarka Kronu 1 Fîn Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Flonni 1 İsveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 İtaryan Lireti 1 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınarı 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyali 27 HAZİRAN 1SM Döviz Alış 1373.45 1133.10 108.75 764.95 36.55 201.21 322.78 227.32 67875 221.35 923.02 103.19 10.59 4921.00 2397.36 366.30 Döviz Satış 1380.32 1138.77 109.29 768.77 36.73 202.22 324.39 228.46 682.14 222.46 927.64 103.71 10.64 4945.61 2409.35 368.13 Efektif Alış 1373.45 1110.44 108.75 764.95 35.82 201.21 316.32 227.32 678.75 221.35 923.02 101.13 10.38 4822.58 2397.36 358.97 Efektif Satış 1394.05 1150.10 110.38 776.42 37.10 204.23 327.62 230.73 688.93 224.67 936.87 104.74 10.75 4994.82 2433.32 371.79 BEYKOZ SULH HUKUK HÂKİMLİCt'NDEN Dosya No: 987/803 Davacı Ibrahim Yüksel tarafından davalılar Yılmaz Kızılşimşek ve Şevket Kalaylı aleyhlerine açüan 191.775 Türk Lirası'run takas suretiyle ortadan kaJdırılmasına ilişkin davanın duruşması sebebiyle. Duruşmanın bırakıldığı 19.7.1988 günü saat 9.30'da yukandaadı geçen davaülann duruşmada bizzat hazır bulunrnaları veya kendilerini bir vekil ile temsil ettirmeleri, aksi takdirde davanın gıyaplarında biteceği hususu ilanen tebliğ olunur. 13.5.1988
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle