23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 HAZİRAN 1988 HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/13 Erbil TiLsalp hâlâ gözaltında (Baftarafı 1. Sayfada) DGM Savcısı Nusret Demiral, ANKA muhabirinin "Soruşturma, TCK'nın 132/3. maddesindeki Selahiyetli makamlann neşir veya ifşaasını menettigi malumatı istihsal etnıek' nedeniyle başlabldı. Sontşturmamız basın suçuyla ilgili degil derkea, bu sözleriniz TCK'nın 132/3. maddesinin kapsamı dışına da çıkıyor mu?" sorusuna da, "Arkâdaşlanmız sornştunnayı sıirdüriıyor. Onlarla başladı, ama neyle biter belli olmaz" ^yanıtını verdi. 1 Ankara Siyasi Şube Müdurlüğü yetkilileri, DGM Savcıhğı tarafından kendilerine Erbil TUşalp'in gözaltı süresinin uzatıldığına ilişkin bir yazı gelraediğini belirterek şunları söylediler: "Ibşalp'in gözalü süresiııin nzamasını biz talep etmedik. Dolayısıyla savcıhğı n bize böyle bir yazı göndermesi gerekmiyor. Eğer DGM'nin nezarethanesi olsaydı, Tuşalp orada kalacakb. Biz TuşaJp'i savcılık adına misafır ediyoruz." Söz konusu baberin yayımlandığı 21 haziran günü Ankara Bürosu'ndan saat 11.45'te DGM Savcısı Nusret Demiral imzalı gözaltına alma yazısına dayanarak götüruleıı TUşalp'in gözaltında tutulma süresi dün öğle üzeri sona erdi. Dun saat 11.45'te Ankara Emniyet Müdürlüğü'nden sivil polisler arasında DGM*ye getirilen Tuşalp. burada "Savcılann Ozal'a suikasl sornştunnası nedeniyle işleri çok olduğu gerekçesiyle" bir süre bekletildi, sonra savcıhğın "Geri götürün, biz yeniden çagınnz" talimatıyla getirildiği minibüsle saat 12.03'te yeniden Ankara Emniyeti'ne göturuldu. Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu'na göre 24 saat ve anayasaya göre 48 saat olan gözaltı süresi arkadaşımız Erbil Tuşalp için dün öğle saatlennde doldu. 21 haziran 1988 tarihli ve DGM Savcısı Nusret Demiral imzalı, gizli damgasını taşıyan Ankara Emniyet Mudurlüğü'ne hitaben yazılmış yazıda 305 sayüı Meşhut Suçlar Muhakemesi Yasası uyannca gecikmesinde sakınca bulunan hal göz önüne alınarak Tuşalp'in gözaltına alınması ve suç unsuru oluşturan "tşte Suikastçının lfadesT başhklı habere kaynak teşkil eden bilgi ve belgelerin bulunmasına kadar Tuşalp'in gözaltında tutulması talimatı yer alıyordu. "Bulunmasına kadar" deyiminin süresel anlamda bir kesinliği bulunmaması hukuki bir boşluk oluşturuyor. Hukukçular 1\ışalp'in 48 saat geçmesine karşın savcüıkça ifadesınin alınmaması, yargıç karşısma çıkanlmamasının DGM Savalığı eliyle anayasanın açıkça çiğnenmesi anlamına geldiğini söylediler. Anayasanın kişi hürriyeti ve güvenliğini düzenleyen 19. maddesinin 5. fıkrası gözaltı sürelerini düzenliyor. Bu fıkraya göre, "Yakalanan veya tutaklanan kişi, tutulma yerine en yakın mahkemeye gönderilmesi için gerekli süre hariç en geç 48 saat ve toplo olarak işlenen suçlarda en çok 15 gıin içinde hâkim onune çıkarüır. Kirnse bu süreler geçtikten sonra hâkim karan olmaksızın hurriyetinden yoksDn bıraküamaz. Bu süreler olağanüstü hal, sıkıyonetim ve savaş hallerinde uzatılabilir." Tuşalp'in, Ankara Emniyet Miidürlüğü'nde alınan ifadesinde "Kendisinin yalnızca Basın Savcısı'na ifade vermek durumunda oldagunu. bunun dışuıda soyleyecek bir şeyinin bulunmadıgını" söylediği öğrenildi. Bakan Yazar'dan degerlendirme Devlet Bakanı ve Hukümet Sözcüsü Mehmet Yazar, DGM Savcıhğı'nın emri ile gazetemiz Ankara Bürosu'nda yapılan aramanın "mevcut yasalara gore, savcının yetkisinde olduğunu" söyledi. Yazar, dun geceki Bakanlar Kurulu toplantısından sonra konuya ilişkin gazetecilerin sorulannı şöyle yanıtladı: Cumburiyel tarihinde ilk defa bir gazete arandı. Bir gazeteci gozaltına alındı. Bu konuda bir değerlendirmeniz olacak mı? V AZAR Bu olayı da takip ettim. Yalnız şöyle ifade edeyim, mevcut yasalara göre biliyorsunuz savanın yetkisi vardır. Çok net olarak yasalar bunu böyle ifade ediyor. Yetkisi vardır, bunun dışında başka bir şey söylemek istemiyorum. Basın Yasası'na göre gazeleci nin gözaltında tutulmaması gerekiyor? YAZAR Burada Basın Yasası'nın 30. maddesi bahis konusu. TCK'nın 132. maddesi söz konusu. Bu açıdan tekrar ifade edeyim, adalete intikal etmiş olan, adli mercilerce hukuki çerçevede yürutulen bir konuda hukümet sözcusü olarak herhangi bir kanaat bildirmeyi, herhangi bir yorum yapmayı doğru bulmuyorum. Dun gece (önceki gece) yapılan tatbikatta gazeteciler arasında aynm yapıldı. Bu konnda sorumlu bakan olarak söyleyeceginiz şeyler var mı? YAZAR Böyle bir konuyu bu noktada tartışmak istemiyorum. Yalnız ben olayı takip ettim. Alınan arkadaşlanmızın şahit sıfatıyla, şahadet yapmalan maksadıyla içeriye alındığını ifade ettiler. Yalnız bu gazeteci şahitler olayı fotograflamışlardı? YAZAR Akşam üzeri çıkan bir gazetede ben de gördüm. Sayın savcımn "bu gazetecileri ödüllendirdim" diye bir açıklaması var. Sayın savcının şahitlik konusunda ödüllendirme gibi bir yetkisi var mı? YAZAR Sayın savcımızın şimdi böyle bir değerlendirmeyi böyle yorumlamayı doğru bulmuyorum. ÖzaPa veni koruma ANKARA (Cnmhuriyet burosu) Başbakan Tnrgnt Özal'a silahlı saldırı girişimi sırasında korumada başarısız oldukları gerekçesiyle özal'ın 50 koruma polisi değiştirildi. Korumaların yerini Elazığ'dan getirilen 50 kişilik özel bir ekip alacak. Başbakan Turgut Ozal'a yapılan silahlı saldın sırasında koruma görevini yerine getiremeyen 50 polisin başka görevlere atandıSı öirenildi. Görevleri değiştirilen korumalardan 20 tanesinin Başbakanın olay günu yakın korumasında görev alanlar olduklan beürtildi. Eski korumaların yerine Elazığ'dan 50 kişilik bir özel ekip getirildi. Yeni ekibin, "Emniyet Terörle Mücadek ve Harekât Dairesi"nce Gölbaşı Polis Eğitim Merkezi'nde eğitime alındığı ve eğitimden sonra giden korumalann yerini alacaklan bildirildi. Başbakan Turgut özal'ın korumasında toplam 253 polis görevj alıyor. Polisler özel olarak seçildik* ten sonra Guvenlik Şubesi'ne bağlı olarak çalışıyorlar. Korumalann eğitimi Gölbaşı Polis Eğitim Merkezi'nde yapılıyor. Başbakanın yakın korumasında 50'ye yakın po^ lis bulunuyor. Diğer korumalar ise* Başbakanlık, Konut ve geniş çem, ber korumasında görev yapıyor. özal'ın korumalarının ANAP kongresi sırasında Başbakana ya' pılan silahlı saldında, koruma gö=' revlerini yerine getiremedikleri vesaldırganı etkisiz hale getirraek için çok acemice davrandıkları iddia ediliyor. Korumalann olay sırasında rastgele ateş açmaları da eleştiriliyor. Değiştirilen korumalardan 30'unun Doğu görevine gönderildiği, 25'inin çeşitli illere dağıtıldığı, 5'inin de Ankara'da başka şubelere verildiği öğrenildi. BA2ETEGİYE EIGB. Suikastçı Kartal Demırağ'a öncski gece Ankara DGM savcnarı ve poiısçe Ataturk Kapalı Spor Sak> nu'nda tatbikat yaptnlırken, gazeteciler Spor Yazarlan Demeöi'nin lokaline zorla sokuldular ve görev yapmaları engellendi. Bu arada bir polis memuru muhabihere silahmı doğrulturken, Çevik Kuvvet Müdürü de "Bana küfrettırmeyin"diye konuştu. Sabah muhabirteri tanık olarak salona alınırken, Gunaydın muhabiri de yaka paça polisce nezarete gotürüldü. (Fotoğrat AA) Polis, gazeteciye nasıl davranır? (Baftarafı 1. Sayfada) Ben anlamam. Emir aldık. Hicbiriniz fotograf çekmeyeceksiniz. Biz burada görev yapıyoruz. Savcı önceki gün her gazeteden bir foto muhabiriyle bir muhabire olayı izlettıreceğini söyledi. Konuşmayın. Hepiniz içeri. Çabuk, çabok. Savcı bey gelmedi daha. Bana küfrettirmeyin. Siz emir talimat nedir bilir misiniz? Lütfen nazik olun. Biz de görev yapıyoruz, siz de. Bu arada gazetecileri iteklemeye başlayan Mehmet Bilir fotoğrafını çekmek isteyen gazeteciye: Çekin çekin, bana da lazım olur. Bugün degil yann da lazım olnr. Hatıra olarak knllanınm. Gazeteleri saklanm. Foto muhabirlerinin flaşları patlamaya başlayınca, Bilir, objektifleri eliyle kapatmaya çalıştı. Bana fotograf makinelerinizi kırdınnayın. Hepinizi gozaltına alınm. Atatürk Spor Salonu'nun altındaki Foto Muhabirleri Derneği'ne zorla sokulan gazetecilerin saat 20.22'de keşif için getirilen Kartal Demirağ'ı görüntülememesi için FMD'nin pencerelerine yaklaşık 30 polis memuru dikildi. Bir süre sonra polislerin boyu kısa olanlannın üzerinden fotograf çekildiğini gören Çevik Kuvvet Amiri Bilir, kısa boylulann yerine uzunlan yerleştirdi. Mehmet Bilir'in polis memurlarına dışarıya çıkacak gazetecileıe ateş açmalarını söylediği de duyuldu. Kartal Demirağ getirilip salona alındıktan sonra da FMD'de gözetim altına alınan 20 gazeteci dışarıya çıkartılmadı. Dışarıya çıkmayı deneyen gazeteciler polisin oluşturduğu etten duvan aşamadılar. Olay yerine gelen Ankara Emniyet Muduru Mehmet Ağar'a durum gazeteciler tarafından anlatıldı. Sayın Ağar, fotograf çektirecektiniz ne oldn? Bizim elimizden bir şey gelmez. Savcılık emri var. Çevik Kuvvet Müdnrii Mehmet Bilir bize hakaret etti. Yapmaz öyle şey. Ağar'dan sonra dışanya çıkmayı bir kez daha deneyen gazetecilere Mehmet Bilir'in yanıtı daha farklı oldu bu kez: Siz benim elirae düşerseniz göriirsiinüz. Bu sözler üzerine 20 gazeteci olayı protesto etti. Gazeteci polisin eline düşerse ne olurdu? Emniyette "Işkence yoklu, kötü muamele yoktu". Mehmet Bilir gazetecilere ne yapacaktı? Gece 00.30 sulannda biten tatbikatın arkasından Kartal Demirağ'ın bulunduğu nrhlı aracı izleyen gazetecileri Numune Hastanesi'nin Ruh ve Sinir Hastalıkları Kliniği giriş kapısında, eli silahlı, Çevik Kuvvet'e mensup biı polis karşıladı. Silahının ağzına mermisini sürdü, nişan aldı: Derhal geri çekilin. Emir aldım, vururum. Gazetecipolis diyaloğunda tehditle başlayan ve gazetecilere şiddet uygulamasına dönuşen hareketler, gazetecilerin zihninde polisin sözlerını çağrıştırdı: "Elime düşerseniz görörsünöz ' Suikastçı sır vermiyor (Baftarafı 1. Sayfada) rulmemiş guvenlik önlemleri altında başlayıp dört saat süren Atatürk Spor Salonu'ndaki tatbikat sırasında, Başbakan'a özal'a ateş ettiği sırada bir kişi tarafından eline dokunulduğu yolunda ifade verdıği ve eylemi sırasında yalnız olduğu yolundaki ifadesinde ısrar ettiği ö&renildi. Emniyet Müdüru Mehmet Ağar ve DGM Savcısı Nusret Demiral ile yardımalannın katıldığı tatbikata, gazetecilerin aknmayarak bir odada muhafaza altında tutulmaları büyük tepki yarattı. Tatbikatı Sabah gazetesinden Bülent Eşkinat ve Torgay Esmer ile Ulus ve Günaydın gazetelerinden Osman Aydoğan (saldırgamn elinde silahıyla fotoğrafıru çeken gazeteci) ve Evin Göktaş da, tanık olarak izlediler. Gunaydın muhabirlerinin önceki akşamki tatbikat sırasında çektikleri fotoğranar dünkü Gunaydın gazetesinde yer aldı. Gazeteciler, ayrıca tatbikatta Demirağ'ın, silahını çanta içinde bir gazeteye sanlı olarak soktuğunu söylediğini belirttüer. Gazeteye göre Demirağ, salona girip basın platformunun sağ yanındaki boşluğa geçtikten sonraki gelişmeleri şöyle anlattı: "Ben platformun tam yanında duruyordum. 1516 yaşlannda biı çocuk yanıma geldi, silahı gördü, beni polis zannerti. Ben de polis gibi davranıyordum. Bana sigara tuttu, ben de alıp içtim. Ondan sonra elimde gazete kâğıdına sanlı olan kahverengi çantanın içindeki silahı çıkardım, emniyeti açtım. önömdeki birinin omzuna vunıp onun önune gectim. (Muhtar olduğu anlaşıldı) Onümdeki başka bir adamıa omzuna dayayarak, omznndan destek alarak iki d ateş ettim. Geri donup Allah' diye badım. O sırada muhtar (Mamak Ortaköy Muhtan Ah Ünal) eUme vurdu. Ben onu itekledim. Platformun arkasına geçüm. EUmdeki sibüun kabzası ile muhtann yuziine vurdom. Ba arada fotofrafımın çeküdijini hissettim, gördüm. Ayagım kaydı (Ancak burada savcı yardımcısı mtldahale edip, 'yalan söyleme1 diye konuşunca Kartal Demirağ ifadesini düzelterek şöyle devam etti) "Yere atlayıp bedef kücnitmek için askeri eğitinı yapar gibi yuvarlanarak kaçtım. Bu arada sag elifflden vuruldum. Elimdeki tabancayı fıriarbm. O arada eümdeki tabanca da benden uzaklaştı ve gorevli polisler tarafından yaralı olarak yakalandım. Zaten iki elden fazla ateş etmeyecektim." FTJTden gözaltma protesto Haber Merkezi Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (FIJ) arkadaşunız Erbil Tttfâip'in 21 haziran günkü gazetemizde "tşte saikastçinin ifadesT başhklı haberi nedeniyle gözaltma alınması ve Curnhuriyet Ankara Bürosu'nun aranmak istenmesini protesto etti. Açıklamada Milliyet Gazetesi'nin toptaalması da kınandı. FIJ adına Başkan Mbı Doonıaert ve Gend Sekreter Aidan WUte imzasıyla yapılan açıklamada şöyle denildi: "Uluslararası Gazetecfler Federasyonu. 21 haziruda yByınslmaan haberi aedeaiyle gazeleri Erbil Tosalp'ia gözalbna aünması. Cumbariyet Gazetesi Ankara Barosa'a^n •renmak isteumesi, aynca MilHyel GazetesfBin topUbimasını sert biçimde protesto etmektedir. FU, Turldyedeki baglanülı karataş Türkiye Ga2«tecüer Seadikaa'ııı dcstekkrkea g«rili Ib l İ d DI saklama baklanna da saygi gösterilmejiai Uteaektedir." Savcılıga dilekçe Erbil TUşalp'in avukatı İsmail Sami Çakmak, Tuşalp'in dün öğleden sonra yargıç karşısma çıkanlmadan tekrar emniyete geri gönderilmesi üzerine DGM Savcılıgına bir dilekçe verdi. Avukat Çakmak dilekçesinde Tuşalp'in eyleminin "bir haberi kamuoyunun bilgisine sunmaktan ibaret" olduğunu bıldırdi. Daha başlangıçta anayasa ve yasalara aykınlığı ortada olan gözaltı süresinin TUşalp'in dün getirildiği DGM'den yeniden emniyete götürülmesi ile "katmerli bale geldiğini" belirten Avukat İsmail Sami Çakmak, Erbil Tuşalr/ in "derhal yargıç karşısına çıkanlmasının saglanmasını, yargıç karşısma çıkannak gece mümkiin olmadıgı takdirde, savcılıkça resen serbest bırakılmasını" istedi. Suikastçı emniyette Yaz güneşi sarartmadan... Suikastçı Kartal Demirağ dün gece saat 23.30 civarında Numune Hastanesi'nde tedavi gördüğü dahiliye servisinden, emniyet görevlileri tarafından alınarak Emniyet Müdurluğü'ne gotürüldü. Demirağ'ın hastaneden başhekimin "übbi açıdan taburcu edilmesinde bir sakınca yoktur" raporu vermesi uzerıne alındığı öğrenildi. Emniyet yetkilileri Kartal Demirağ'ın sorgulamasına Emniyet MüdürlUğü'nde devam edileceğini belirttüer. Bu arada saidınyla ilgili soruşT turmayı yürüten DGM savcıları: nın, TRT ve AVA Ajansı'nın elinde bulunan kongre filmlerini izleyerek, ikinci bir "saldırgan" aradıklan belirtiliyor. DEMİZÜ'den HİKMET ÇETİNKAYA (Baftaraft I. Sayfada) lannda bu isimler tanık olarak yer alıyor. 10 yıl öncesinin yaşanmış olayarkası kesilmiyor. 24.4.1978 tarihinde Denizli Eğitim Enstitusü'n jarını anımsamak istemiyor hiç kimse. Ülkücü komandolann eğide ülkücü komandolar dersleri engelleme girişiminde bulunu tim enstitüsünde estirdikleri terör yortar. Okul yönetimi polisten yar eylemleri şimdilerde bir öykü gıdım istiyor. Polis Eğitim Enstitü bi geliyor insana. Çardak Lisesi eski müdürlerinsü'nün girişini kuşatıyor. Her sabah okuia gelen öğrencilerin üs den Avukat Erol Mersin komando Kartal Demirağ'ın geçmişteki tü başı aranıyor. Aynı gün Eğitim Enstitüsü Mü eytemlerini anlatırken şöyle diyor: Kartal Demirağ Çardak Lidür Başyardımcısı Ayhan Karayasesi'nde okurken eylemlerini 45 zıcı'nın odasında ıki öğrenci var Başyardımcı Karayazıcı odasına kişiyle birtikte gerçekleştirirdi. Eylem sırasında bıçak ve muştayı polis çağırıyor. Oğrencı Kartal Ahmet Demirağ ile Selahattın tercih ederlerdi. Vurduklan kişiAcar'ın üstünün aranmasını isti nin üzerinde suç unsuru bıçak ve yor. Polis memuru, Müdür Baş muştayı bırakıp kaçarlar, sonra yardımcısının odasında ıki öğren polise şikâyetçi olurlardı. 0 45 kişiden birisı mağdur, diğerleri tacinın üzerinı arıyor. Kartal Ahmet nık konumuna gırerlerdi. BöyleDemirağ'ın üzerinde mavı saplı açılır kapanır cinsinden 10 san ce olaydan sıyrılmasını başarırlartim uzunluğunda bir bıçak bulu dı. Komando Kartal Demirağ'ın, yor. Diğer öğrenci Selahattin Acar'ın üzerinde bir sey çıkmıyor. Abdullah Şengün'ü yaralama Komando Kartal'ın "Öğrenci olayından sonra avukatlığını yakütük defterınde" adı Ahmet, so pan Dinarlı Abdullah Gedik bakın yadı Demirağ olarak geçiyor. neler söylüyor: Kartal'ın, tutuklandığı 20.8. 1977yılındaÇardak Lisesi'nden 1985 tarihine dek hiçbir sabıkası mezunoluyor. 1977yılının aralık ayında Denizli Eğitim Enstitüsu1 yok. Sabıka kaydı tertemiz. Ama ne kaydını yaptırıyor. Yani okul duyduğum kadarıyla pekçok olalar açıldıktan 2.5 ay sonra. Bu ya kanşmış. Gerçekten pek çok yaralama yöntem de kafalarda çeşitli soruolayına karışan komando Kartal lar yaratıyor. 197778 yılında birinci ve ikin Demirağ bunlardan sıyrılmasını ci dönern derslere hiç girmiyor başarmıştı. Ancak Denizli Eğitim ama her olayın baş sorumlusu Enstitüsü'nde başaramadığı tek olarak görülüyor komando Kartal. şey dersleriydi. Kartal Ahmet Demirağ'ın Her seferınde şikâyetçi olarak savcılıga başvuruyor. Üzeri aran 197778 öğretim yılında okuduğu dığında ise suç unsuru bir şeyler Denizli Eğitim Enstitüsü'ndekı bulunuyor. Ömeğin en fazla bı "öğrenci fışi" elimizde bulunuçak ve muşta. Silahla o tarihler yor. "Öğrenci fişi"nin birinci kade pek ilgitenmiyor: Saldırı aleti naat döneminde tüm derslere devamsızlık işareti konmuş. Yani bıçak ve muşta. Kartal Ahmet Demirağ'ın okul hiç derslere girmemiş. Bu yüzda en samimi arkadaşiarı Recep den de 1978 yılında Sınıf Geçme Alp, Mehmet Ali Özgün, Adem ve Sınav Yönetmelıği'nin 16. Kurt ve Mehmet Ulutaş. 24.4. maddesine göre kaydı silınmiş, 1978 günü Kartal Ahmet Demi daha sonra çıkan af ile yeniden rağ'ın üzerinde bıçak bulunma kayıt yaptırmış: Tarih 1.9.1978. sından sonra diğer arkadaşiarı Tekrar okuldan atılıyor. Bu kez müdür yardımcılarından birısinin 6.2.1979'da bakanlığın genelgeodasına gidıp kapıyı içerden kilit siyle yeniden Denizli Eğitim Ensliyorlar. Daha sonra polis kapıyı titüsü'ne dönüyor. 28.2.1979 yıkırarak içeri giriyor. Öğrencilerin lında devamsıziıktan üçüncü kez üzerini arıyor ama hiçbir şey çık okuldan uzaklaştınlıyor. Kartal Demirağ daha sonra iki mıyor. Polisler gittikten sonra öğretrnenter odada kahverengı sap yıllık Ankara Eğitim Enstitüsü'ne giriyor. Oradan da hızlandırılmış lı bir bıçak buluyorlar. Kartal Ahmet Demirağ ve Re eğitim yapan Kütahya Eğitim cep Alp senaryoyu hazırlayan öğ Enstitüsü'ne. 1980 yılında 19 gun Eğitim renciler. Yardımcı ülkücü koman okuduğu Kütahya dolar ise Mehmet Ulutaş, M.AIi Enstitüsü'nden mezun oluyor. özgün, Selahattın Acar, Adem Atatürk İlkokulu'nda stajını yapıKurt, Raziye Sultanaslan, Şükran yor. işte, komando Kartal'ın öğrenSezer, Güiser Değnek, Birgül Türkân, Hüseyin Sorun, Süley cilik yıllarının öyküsü. Elinde bıman özcan ve Salih Kurnaz. Ço çak ve muşta. Ama mağdur olan ğu olayın altında bu kişiler görü hep o. Bu nedenle de sabıka kaylüyor. Polis ve mahkeme tutanak dı tertemiz. Ereğli'de dekalmış Kartal Demirağ'ın kuüandığı sahte künlikle 27 Ocak 1988 günü Karadeniz Ereğli'de de bir otelde bir gece kaldığı ortaya çıktı. Muhabirimiz Nihal Caa'ın haberine göre, Demirağ'ın verdiği ilk ifadede, Dalaman Cezaevi'nden kaçtıktan sonra gittiği yerleri sayarken adı geçmeyen Ereğh'de yapılan araştırmalarda, Kartal Demirağ'uı Yüdınm Palas Otdi'nde Hayati tpck hüviyeti ile bir gece kaldığı belirlendi. Eınniyet Amirliği yetkilileri otel katibi Selami Terzi ile Ereğli'de bazı kişilerin ifadelerini aldı. Başkanlığa (Baştarafı Sporda) uıyor. Bu arada futbol çevrelerinde Oflas'ın bürokrat eğilimlerini törpülemesinin güç olacağ) yapılan değerlendirmeler arasında bulunuyor. Özan: Antrenör ve futbolcular destekliyor Diğer bir aday Coşkun özarı, kurduğu seçim merkezinde çalışmalannı yürütuyor. APED'te Yüceturk'le birlikte görev alan Tamer Güney'in Özan'yı desteklediği de kulislerde yer alıyor. Coşkun Özarı, kitapçığında yer alan çalışmalann bir zamanlar APED programmdan alınmadığmı belirtiyor. Çobanlı: Son dakika Bir dünya geleneği \Beymen tarafından Türkiye'yefpunulııyor: Hazırgiyimde 4 mevsim... İndirimde 4 mevsim. Ve işte ilki: İLKBAHAR İNDİRİMİ. Bugün tüm Beymen ve BM Club mağazalarında başlıyor. Gelin... Yaz güneşi yeşil bahart sarartmadan. Iskender önal ise, özellikle Karadeniz çevresinde seçim çalışmalarım yurütüyor. Genellikle sessiz bir çalışma yüruten Önal'a genel kurulda büyük oranda şans tanınmıyor. Bu arada pazar günü Türkiye'ye gelmesi beklenen FtFA lcra Komitesi üyesi Necdet Çobanlı da başkanlığa aday olduğunu açıkladı. Bazı çevrelere aday olacağını önceden duyuran Çobanlı'nın, özel federasyon duşüncesinin gundeme geldiği sırada "başkanlığa aday degilim" sözleri yine kulislerin gözde konularından birisi oluyor. Tokatlı: Casus korkusu Genel kurulda diğer bir başkan adayı Yılmaz Tokatlı da önceki gün düzenlediği basın toplantısında detaya girmeden programını açıkladı. Diğer adaylar gibi olanaklara sahip olmadıgından seçim kitapçığı hazırlatamadığını, kokteyller veremediğini vurgulayan Tokatlı, eski federasyon başkanlığı görevi sırasında yaptıklarım göstererek görevin üstesinden geleceğinı belirtiyor. BEYMEN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle