27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 HAZİRAN 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 SSCBi Diniayinde binlerce kişi MOSKOVA (A A) Sovyetler Birliği'nde, Hıristiyanlığın 1000. yıldönümü dolayısıyla Moskova'daki Danilov Manastırı 'nda düzenlenen açıkhava ayinine, yağmura rağmen 15.000 kişi katıldı. Ayinde, Bininci Yıl törenlerine katılmak amacıyla çeşitli ülkelerden gelen din adamlanmn da bulundukları bildirildi. Ayine, Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Pimen de katıldı. Bu kez Erivarîda genel grev Ermenistan Cumhuriyeti KP lideri Suren Arutunyan, gösteriler yapan grevcilere Karabağ sorununa çözüm bulunacağını vaat etti. MOSKOVA (Ajanslar) Sovyetler Birliği'nde gösteri \e grevlerin son günlerde yoğunlaştığı gözleniyor. Geçen hafta sonunda Moskova'da muhaliflerin, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin başkenti Bâkü'de ise Azerilerin yapüklan gösterilerden sonra bu kez de Ermenistan Cumhuriyeti'nin başkenti Erivan'da 2 günlük genel greve gidildi. Ermenistan Cumhuriyeti KP lideri Suren Anıt •ınvan, göstericilere soruna çözüm bulunacağını vaat etti. AA'run haberıne göre Ermenistan Komünist Partisi Gazetesi "Kommunist"in sözcüsü, Erivan'dan telefonla bilgi vererek, grevin başladığını ve kentteki işyerlerinin çoğunun kapalı olduğunu söyledi. Sözcü, 2 gün süreli genel grevin, Ermenistan Yüksek Sovyeti'ni, Azerbaycan'ın özerk Karabağ bölgesinin Ermenistan'a bağlanması konusunda karar almaya zorlamak için gidildiğini kaydetti. Sözcü, çarşamba günü toplanacak Yüksek Sovyet'in bu konuda "çoğunluğun isteği" doğrultusunda karar almaması halinde, greve devam edileceğini bildirdi. öte yandan SSCB'nin Ermenistan Cumhuriyeti'nde kısa bir süre önce Komünist Parti liderliğine getirilen Suren Arutunyan başkent Erivan'da, Karabağ bolgesinin Ermenistan'a bağlanması için gösteri yapaıı 100 bin kişiye, soruna çözüm bulunacağını vaat etti. Arutıtnyan, Azerbaycan'ın yönetimindeki Karabağ'ın, Ermenistan'a bağlanması için başlatüan genel grevin ilk gününde, sokağa çıkarak halkın arasına kanştı. Arutunyan, Ermenistan Yüksek Sovyetinin gelecek oturumunda "Karabağ'ın Ermenistan'a bağlanması sorununu göriışeceğini ve olmmln bir sonuca bağlayacagnu" söyledi. Konuyla ilgili haberi veren Ermenistan1 ın resmi haber ajansı Armanpress'in sözcüsü de "Göstericilere, milletvekillerinin, Karabağ'ın Ermenistania birieşmesi yolunda oy kullanacaklannın soylendiğini" bildirdi. Ermenistan'ın başkenti Erivan'da önceki gün yaklaşık 500 bin kişi Merkez Komitesi'nin karannı protesto amacıyla bir gösteri yapmıştı. Pazar günü Erivan'daki Opera Meydam'nda toplanan göstericilerin Ermenistan Parlamentosu'ndan istekleri şunlar: • Ermenistan milletvekilleri, 1923'te Karabağ'ın Azerbaycan'a bağlanması yolunda alınan kararı "yasa dışı" ilan etsinler. • Azerbaycan Parlamentosu'na, Karabağ halkının kendi geleceğini belirleme hakkı olduğunu kabul etmesi için çağrıda bulunulsun. • Sovyet Parlamentosu da, Ermenistan ve Azerbaycan parlamento'arının bu yolda aİLcağı kararlan onaylamaya çağrılsın. SSCB'de Azerbaycan'dan sonra Ermenistan da karıştı POUTIKADA SORUNLAR ERGUN BALa Pragmatizm Pragmatizm 19. yüzyılın sonlarına doğru ABD'de çıkmış ve 20. yüzyılın ilk çeyreğinde bu ülkede büyük revaç bulmuş bir duşurtce akımıdır. 1870'lerde tanınmış Amerika'lı mantıkçı Charles Peirce tarafından kurulan pragmatizm, 20. yüzyılın başlarında Amerika'lı psikolog VVillıam James'in çabalan ile ABD'de egemen dünya görüşü niteliğine büründü. Pragmatizme göre, fikirlerin, politikaların ve önerilerin değeri, onların yararlılığı, pratikte uygulanabilir olmalan ve işlerliği ile ölçülür. Bu görüş, doktrine kıyasla eyleme, katı ilkelere kıyasla da deneye öncelik tanır. Belirli durumlarda deneme yöntemine göre en elverişli ve yarariı davranış turunü arayan pragmatisler, tikirlerin ve teorilerin hiç de objektif gerçeğin yansıması olmayıp, temelde hedefe ulaşmaya yarayan "eylem pianiarı ve araçlan" olduğunu ileri sürerler. pragmatizm, marksizm tarafından mahkum edilmiş bir düşünce akımıdır. insanda? b^ğımsız bir şekilde var olan objektif gerçeği yadsıyan pragmatizmi, marksist düşünürler, insan iradesini ölçüsüzce abartmakla suçlarlar. Daha da ötede, objektif gerçeği küçümseyen ve insan iradesinin, objektif koşullar ne olursa olsun, amaca ulaşabıleceğini öne süren bu görüşü poütikada maceracılık ve saldırganlığı beslemekle itham ederler. Gerçek ile yararlılığı özdeşleştiren, teorik ve pratik faaliyetleri, yararlılık ve o anlık çıkar kavramlarına tabi kılan pragmatizm, marksist düşünürlere göre egemen sınıfın ideologlarına, bu sınıfın çıkarına uygun yalanlan ve suçları, meşru gostermek olanağını verir. Pragmatizmin Amerikan kapitalizminin doğurduğu bir düşünce akımı olması, temel görevinin burjuvazinin çıkarlarını savunmak olduğu yolundaki kanıyı güçlendirmektedir. Belirli durumlarda en elverişli ve yarariı davranış biçimini arayan bir düşünce akımı, söz gelişi, işçi smıfının uzun vadeli çıkar ve mücadelesi ya da toplumun gelişme yasalan ile ilgilenmez. Bu niteliği ile de marksizrne ters düşer. Ama marksistler tarafından kınanan pragmatizm, ilginç bir rastlantı sonucu, günümuzde pol'tika sahnesinde adını giderek daha sık duyuran bir kavram olmuştur. Deng Şiao Ping'den, Mihail Gorbaçov'a, Macaristan Komünist Partisi'nin eski Birinci Sekreteri Janos Kadar'a kadar bir dizi sosyalist ülke lideri, pragmatık olarak tanımlanmaktadır. Pragmatizmin, sadece marksist rejimlerin liderleri arasında değil, Avrupa sosyalistleri arasında da revaçta olduğu görülüyor. Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand, İspanya Başbakanı Felipe Gonzalez ve Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu, pragmatik olarak tanımlanan Batı Avrupa'lı sosyalist liderler arasındadır. Günümuzde ideolojilerin katı ilkelerine bağlı kalmanın, gelişmeyi geciktirdiğini ya da önlediğini gören bir dizi lider, bu kuralları yumuşatma, bazılannı da terk etme yoluna yönelmektedirler. Böylece pratikteki yarar ilkesi zaman zaman teorinin önüne geçmektedir. Ancak günümuzde sosyalist ülke liderterinin giderek daha belirgin biçimde yöneldikleri gözlenen pragmatizm, bu yüzyılın başındakı felsefi akımın aynısı değildir. Mihail Gorbaçov'un, sınırlı özel girişime, yabancı şirketlerle ortaklığa izin verip piyasa ekonomisine göz kırparken, objektif gerçeği inkâr ettiği, tüm fikir ve teorileri o anlık yararlılığı açısından değerlendirdiği herhalde ileri sürülemez. Günümuzde pragmatizm, ideoloji ve doktrinlerin katı kurallarını yumuşatan, kimi zaman da onların terk edilmesi ya da değistirilmesi için ortamı hazırlayan bir davranış biçimi olarak ortaya çıkmaktadır. Bu özelliği ile de cağımızın modası olma yolunda görünmektedir. SharpviUe Âltıhsı davası PRETORÎA (AA) Güney Afrika'da Yüksek Mahkeme'den bir yargıç, savunma avukatlannın, idam kararı verilen "SharpviUe Altılısı" davasımn yeniden açılması yolundaki taleplerini reddetti. "SharpviUe Altılısı" diye bilinen biri kadm 6 kişi, 1984 yılında siyah bir memurun öldürülmesi olayına karışmaktan yargılanarak idama mahkum edilmişti. Savunma avukatları, mahkemede tanık olarak dinlenilenlerden birinin yalan söylediği gerekçesiyle yüksek mahkemeye başvurmuş ve davanın yeniden açılmasmı istemişlerdi Polis öldüriildti Sovyet Dışişleri Bakanhğı sözcüstlGeBtıly Gerasimov dün düzenlediği basın toplantısında geçen hafta sonu Bâkü'de yapılan gösteriler sırasında, tsmailov adlı bir polisın, bir Ermeni tarafmdan açılan ateş sonucu öldüğünü açıkladı. THE INDEPENDENT 'e göre ders kitapları değişecek, tarih zorunlu sınav olmayacak Sovyet tarihi yeniden yazılıyor Stalin döneminde "halk düşmanı" ilan edilerek idam edilen Bolşeviklerden, Kamanev, Zinoviev, Pyatakov ve Radek'in itibarları iade edildi. Stalin se "sözlii bir tartışma"ya alınabilecekler. Son aylarda, sayfaları bclirgin bir şekilde daha fazla eleştirel yanlarla dolan Sovyet gazete ve dergilerinde, ülkenin gerçek tarihine ilişkin yer alan bilgilerin, şimdiye dek kitaplarda okutulandan çok farklı olduğunu hatırlatan The Independent Gazetesi, eğitim alanınd'a alman son kararı bu çabalarm tamamlayıcısı olarak nitelendirdi. Sovyetler Birliği'nin resmi yayın organı İzvestiya'da konuya ilişkin bir yazıda, "Sonunda tarih sınavlannı kaldıracak cesareli gösteren kişiye mıiteşekkir olmalıyız" denirken, bugtine kadar yapılan uygulama da sert bir şekilde eleştirildi. Izvestiya Gazetesi aynca, yeniden yazılacak tarih kitapları yetişene kadar tarihçi ve ekonomistlerin yazacakları makalelerin bir broşür halinde toplanarak okullarda okutulmasın» önerdi. Gazete'nin yazısında "En önemli şey, yalan soyiemeden öğrenilebilecek ve ögretilebilecek okul kitaplanna sahip olabilmektir" denildi. SSCB'de ülke tarihinin yeniden ele alınıp yazılmasının, 193941 yıllarında Stalin'in Hitler ile Polonya konusunda imzaladığı pakt ve Katyn kentinde 15.000 Polonyalı subayın ölümü olaylarırun da Bangladeş'te genel grev DAKKA (AA) Bangladeş'te, tslamiyet'in devletin resmi dini olarak kabul edilmesini protesto amacıyla, muhalefetin çağrısı üzerine bugün genel greve gidildi Başkent Dakka'da ise, göstericiler polisle çatıştı. Dakka ve öteki büyük entlerden gelen haberlere göre, 8 saatlik genel greve katılım oranı yüksek oldu. Genel grev sonucu dün ülkedeki şehirlerarası kara ve hava ulaşımı yapılamadı. Bu arada, Dakka Ûniversitesi çevresinde göstericiler ile polis arasında çıkan çatışmalarda, 30 kişinin tutuklandtğı kaydedildi. Dış Haberler Servisi SSCB'de glasnost politikasının etkisiyle, gecmişin yeniden değerlendirilmesi yolundaki girişimlere önemli bir halka daha eklendi. İlk ve orta öğrenimde ders yılı sonundaki zorunlu sınavlar arasından tarih dersi çıkanhrken, ders kitaplarının "tahrif edilmiş ve tanınamaz hale getirilmiş tarihi bOgüerdcn" anndırılması yolunda çalışmalar başlatılacağı bildirildi. The îndependent Gazetesi'nin curnartesi günkü sayısında yayımlanan bir habere göre SSCB'de, zorunlu öğretimin son yıllarında bulunan ve yaşları 1416 arasında bulunan öğrenciler bundan böyle tarih dersinden bitirme sınavına girmeyecekler. 9 yaşın üzerindeki öğrencilerin matematik ve Rus dilinin yanı sıra üçüncü zorunlu dersi olan tarihten, öğrenciler isterler tekrar gündeme gelerek tartışılabileceği kaydediliyor. Aklanan "halk düşmanlan" öte yandan SSCB'de Stalin döneminde, 1936 1937 yıllannda "balk düşmanı" ilan edilerek idam edilen Bolşeviklerden bir kısmı daha aklandı. Hükümetin yayın organı lzvestia Gazetesi'nde yer alan habere göre, Yüksek Mahkeme, Lev Kamanev, Grigory Zinoviev, Yuri Pyatakov ve Kaıi Rabek adlarındaki Bolşevik devrimcilerin, "Artık, yasalar, devlet ve halk karşısında suçlu olmadıklanm" bildirdi. SSCB'de, 1920'lerin sonunda Stalin'in en çetin muhalifı olan ve 1938'de idam edılenNikolai Bukbarin'in itiban daha önce iade edilmişti. KöRFEZSÂmSÎ Mısırh avukatlar KAHİRE (AA) Kahire Barosu'na bağlı yüzden fazla avukat, Islamcı militanlardan olan müvekkillerine işkence yapmak suçundan yargılanan polislerin davasına bakan mahkeme heyetini "taraflılıkla" suçlayarak, mahkeme heyetini protesto etmek amacıyla bir haftalık , "oturma grevine" başladt. 1981 yılında, Devlet eski Başkanı Enver Sedat'ın suikastini gerçekleştiren "Cihad" adlı örgütün bazı üyelerine tutuklandıktan sonra işkence yaptıklan beliflenen polisler, geçen mayıs ayında, davanın bir duruşmasından önce, mahkeme salonunun önünde, Islamcı militanlan savunan dört avukata saldırarak yaralamışlardı. Lran yeni saklırı başlattı Tahran, "Beytülmukaddes7" harekâtıyla Salamşeh bölgesinde 4 bin îrak askerini saf dışı bıraküğını ileri sürdü. TAHRAN/BAĞDAT (AA) lran, Irak'ın güneydoğusunda, daha önce kaybettiği toprakları geri alrnak amacıyla iki koldan başlattığı saldında, 11.000 Irak askerinin öldüğünü ya da yaralandığım bildirdi. Tahran Radyosu'nun haberine göre, savaş uçaklan ve helikopterlerin de desteklediği lran Devrim Muhafızları, 4 Irak tugaymı "bozguna uğratıp", 7 tugaya da ağır kayıplar verdirdiler. Radyo, lran güçlerinin, 2100 Irak askerini de tutsak aldığını bildirdi. Cephenin güneyinde, lran'ın Hürremşehr kentine 15 km., Irakın Basra kentine 40 km. uzaklıktaki Sattülarap su yolunun kuzeyinde bulunan Salamşeh'de, 24 ve 25 mayısta meydana gelen çarpışmalarda lran birlikleri geri çekilmek zorunda kalmış, Irak birlikleri, uzunca bir aradan sonra lran topraklanna yeniden girmişlerdi. lran'ın dün başlattığı yeni saldırı, Meclis Başkanı Haşemi Rafsancani'nin dini lider Hümeyni tarafından silahlı kuvvetler başkomutan vekilliğine atanmasından 11 gün sonraya rasthyor. Irak, lran'ın cephenin güney kesimlerinde başlattığı Beytül Mukaddes 7 adlı saldırıyı püskürttüğünü bildirdi. Bağdat Radyosu'ndan dün akşam yayımlanan askeri bildiride, Salamşeh bölgesinde başlatüan saldında, lran'ın ele gecirdiği mevzilerin hepsinin geri alındığı kaydedildi. FlLİPlNLER^ Aquino?, Marcos'un paralarının peşinde Avrupa gezisine dün başlayan Filipinler Devlet Başkanı, îsviçre'de devrik diktatör Marcos'un banka hesaplarım görüşecek. MANtLA (AP) Filipinler Devlet Başkanı Corazon Aquino, 6 günlük Avrupa gezisine dün başladı. tsviçTe ve ttalya'yı ziyaret edecek olan Aquino, tsviçreli yetkililer ile devrik diktatör Marcos'un banka hesaplarım görüşecek. Daha önceki yurtdışı gezüerine çıkışında olduğu gibi bu kez de darbe söylentileri arasında dün sabah Manila'dan yola çıkan Corazon Aquino, yoğun güvenlik önlemleriyle uğurlandı. Filipinler Genelkurmay Başkanı General Renato de Villa, Aquino'nun yokluğunda ülke çapında tüm ordu birliklerinin aiarmda bulunacağını ve darbe heveslilerine fırsat verilmeyeceğini açıkladı. Devlet Başkanı Aquino, gezisinin ilk durağı olan tsviçre'de önce Cenevre'ye gidecek. Burada devam etmekte olan Uluslararası Çalışma örgütü (ILO) toplantısında bir konuşma yapacak olan Aquino daha sonra başkent Bern'e geçecek. Aquino'nun Bern'de lsviçre'li yetkililer ile devrik diktatör Ferdinand Marcos'un banka hesaplanyla ilgili göriişmeler yapacağı bildiriliyor. Bilindiği gibi Isviçre bankalannda milyarlarca dolan bulduğu belirtilen Marcos'a ait gizli paraların bir kısmının iacjesi için geçen hafta bir Isviçre mahkemesi karar almıştı. AFGANÎSTAN Sovyet birlikleri geri mi dönüyor? Pakistanlı uzman îcaz Gilani, mücahitlerin bir dizi mevziyi peşpeşe ele geçirmesi üzerine Sovyet birliklerinin Celalabad ve Host'a geri döndüklerini öne sürdü. Dış Haberier Servisi Cenevre Antlaşması uyarınca 15 mayısta Afganistan'dan çekilmeye başlayan Sovyet bırliklerinden bir kısmının, mücahitlerin ülkenin doğusunda Sovyetler'in boşalttığı bir dizi mevziyi, Afgan birliklerinden alması üzerine geri dönerek Celalabad ve Host kentlerine yeniden yerleştikleri öne sürüldü. Pakistan Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Kriz ve Çatışma Analizi Bölümü Başkanı Dr. lcaz Gilani, Kâbil hükümetine bağlı askeri birliklerin Sovyetler'in çekilmeye başladığı 15 mayıstan bu yana savunmada kaldıklanm ancak elde edilen bazı bilgilere göre Sovyet birliklerinin bazı bölgelere geri döndüğünü söyledi. tcaz Gilani, Pakistan'ın Peşaver kentinden Kâbil'e giden karayolu üzerindeki Celalabad kentinin, Sovyetler'in geri döndüğü kentler arasında bulunduğunu da kaydederek, Host kentine de bir kısım askeri birliğin geri geldiğini öne sürdü. Bilindiği gibi 14 temmuzda imzalanan Cenevre Antlaşması uyarınca Sovyet birliklerinin ilk kafilesi Celalabad'dan yola çıkarak ülkelerine geri dönmüşlerdi. Öte yandan Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, Küba'dan ülkesine dönerken Moskova'ya uğrayan Afganistan Devlet Başkanı Necibullah ile dün bir görüşme yaptı. Sovyet yetkililerin verdiği bilgiye göre Gorbaçov, Necibullah'ı dün sabah kabul etti. tki liderin hangi konulan görüştükleri açıklanmadı. Daha sonra Kabü'e hareket eden Necibullah'ı, Dışişleri Bakanı Edaard Şevardnadze uğurladı, lran'ın başlattığı saldırıyta ilgili oiarak Irak yetdlilennce yapılan açıkJamada İran'ın ilerleyişinindurdurulduğu belirtüdî. Bildiride, "19 saat suren şiddetli çarpışmalar sonunda, lran saldınsırun hedefı olan bütün mevzilere Irak bayrağı yeniden dikildi" ifadesi kullanıldı. Ancak daha sonra yapılan ırak açıklamasında saldınnın sürdüğü kabul edildi. Bu arada Körfez Savaşı'nın sona erdirilmesi konusunda Iran'da iktidarın çeşitli kanatlan arasındaki çekişmede nispeten ılımldarın ağır bastığı bildirüiyor. AA'nm Tahran kaynaklı haberinde, radikal kanattan Içişleri Bakanı AIi Ekber Muhteşemi'nin de tutumunu yumuşattığı belirtildi. Muhteşemi, geçen hafta verdiği demeçte, IranIrak savaşının sadece cephelerde çözülebileceğini söyleyerek lran'ın izlediği resmi poliükaya ters düşmüştü. sız bir komisyon kurulmasına da ihtiyaçlan olmadığmı, îran'ın haklarını sadece cephelerde elde edebileceğini savunmuştu. Muhteşemi'nin bu açıklamasından birkaç gün sonra lran Cumhurbaşkanı Seyyid Ali Hamaney, curna namazı hutbesinde, diplomatik çabalann gerekliliğine ve bu çabalann dini lider Ayetullah Humeyni'nin bilgisi içinde gerçekleştirildiğine işaret ederek, "Papadan daha Katolik, tmam'dan (Hnmeyni) daba radikal devrimci olarak ortaya cıkanlar var ki bunlar anlarnadan, değerlendirmeden, bilmeden diplomatik çalışmaları ve çabalan imha elmeye başladılar" demişti. Olayın gelişmesi Muhteşemi, Tehran Times Gazetesi'nin dünkü sayısında yer alan bir mülakatta, "MJUedmizin dogal haklannın verilmesi olan hedefîmUE nlaşmamıza yardım edecekse, siyasi çözüme karşı degilim" dedi. Muhteşemi geçen haftaki demecinde, 598 No'lu güvenlik konseyi kararının özünde Irak Devlet Ba,kanı Saddam Hüseyin'in pozisyonunu sağlamlaştırdığım ve tamamen reddedilmesi gerektiğini söylemiş, savaşın başlatıhnasından sorumlu tarafı belirleyecek bağım Avad sınırdışı edildi KAHİRE (AA) tsrail hükümeti, ABD'nin karşı çıkmasına rağmen, Arap kökenli Amerikalı Mübarek Avad'ı dün öğleden sonra sınırdışı etti. Israil Radyosu, Mübarek Avad'ın, Amerikan TWA Havayollan'na ait bir uçakla ülke dışına çıkarıldığını duyurdu, ancak Avad'ın nereye gönderildiğini açıklamadı. Mübarek Avad'ın, Amerikan pasaportu taşıdığı için ABD'ye gönderilmiş olabileceği belirtiliyor. tsrail hükümetmin Mübarek Avad'ı sınırdışı etme karannı 5 haziran günü onaylayan tsrail Yüksek Mahkemesi, Avad'ın ülke dışına çıkanlması için bir hafta süre tanımış, bu süre de önceki gün dolmuştu. tşgal altındaki topraklarda, altı aydan uzun bir süredir devam eden Filistin direnişinin mimarlarından biri olarak bilinen Mübarek Avad, Filistin'in "Gandi"si olarak tanınıyordu. Albay Kaddafi öltim cezasına karşı çıktı TRABLUS (AA) Libya lideri Mnammer Kaddafi ölüm cezasına karşı olduğunu ve bu cezanm kaldırılması için çaba göstereceğini söyledi. Kaddafi, Genel Halk Kongresi'nde yaptığı ve televizyondan da yayımlanan konuşmada, kongreyi kürek mahkumiyetini kaldırdığı ve hapis cezalarının sürelerini indirdiği için kutladı. Albay Kaddafi, konuşmasında "Libya halkını. ölüm cezasını kaldırmak konusunda ikna etmeyi ikinci kez başaramadığım" söyledi. Kaddafi, hapis cezasımn, yalruzca serbest kalmasında toplum açısından sakınca olan kişiler için gerekü olduğunu söyledi. Libya Genel Halk Kongresi, insan haklannın daha fazla gözetilmesi yönünde Kaddafi'nin ortaya attığı yasa değişikliği tasarılarını görüşmek üzere, Kaddafi'nin isteğiyle önceki gün toplanmıştı. Halk kongresinin, ölüm cezasımn kaldırılması yönündeki öneriyi neden reddettiSi açıklık kazanmadı. Öte yandan Libya, ABD'yi, "Gangster tüıü terör eylemleri dözenleme " veterorizmin merkezi olmakla suçladı. Libya resmi haber ajansı JANA, Amerikalı Yarbay Oliver North'un, Kaddafı'yi öldürtmek için, Ingiliz Kilisesi temsilcisi Terry VVaite'i kullanmaya çalış tığı yolundaki haberler hakkında yayımladığı yorumda, bu planın, ABD yönetiminin "gerçek çirkin yüziinü gösterdiğini" kaydetti. Moskova Zirvesi soğuk savaşı sona erdirmedi ZBİGNtEW BRZEZtNSKt • "Soğuk savaş sona erdi." Moskova zirvesinden sonra bu deyiş birçok yorumda kullanıldı. Katı gerçekler ise daha az sansasyonel, ama ne yazık ki daha uzun ömürlüdür. Soğuk savaş sona ermedi ve Sovyet imparatorluğu hâlâ Kötüdür. Amerikalı gazeteciler Moskova'da Başkan Reagan'a "SSCB'nin hâlâ kötıilükler iraparatorluğu olduguna inanıyor musunuz? diye sorduklarında, Reagan, Sovyet halkının kötü olmadığmı, fakat imparatorluk gücünün kötü olduğunu söyleyebilirdi. Böyle yanıt verseydi, Sovyetler Birliği'nde bile onu birçok kişi anlardı. Ama ev sahiplerini gücendirmek istemeyen Reagan, gecmişin artık geçmişte kaldığı izlemini verdi. Ancak öyle değil. Tarihsel öneme sahip rekabetin savaş olmadan sürmesi anlamına gelen soğuk savaş devam ediyor. Felsefelerin ve jeopolitiklerin çatışması sona ermedi; 2. Dünya Savaşı sonrasında sürtüşmelere yol açan sorunlar çözümlenmedi. Doğu ve Orta Avrupa'da Stalin tarafından empoze edilen rejimlere karşı giderek büyiıyen tepki, geçmişteki sorunlann çözümlenmediğinin kanıllanndan biridir. Bu arada Ortadofu'da, Körfez'de ve Orta Amerika'da yeni sürtüsme alanları oluştu. Ama Moskova zirvesi, devam eden soğuk savaşın niteliğindeki iki önemli değişikliği vurguladı. Birincisi, Batı artık ideolojik hatta siyasal açıdan saldırıdadır. İlk kez Başkan Jimmy Carter tarafından ortaya atılan insan haklan sorunu Sovyet liderlerini savunmaya çekilmek zorunda bırakmış ve istemeyerek taviz vermeye başlamışlardır. Başkan Reagan ise sözleri ve eylemleri ile çağımızda özgürlüğün anlamım dramatize etmeyi başarmıştır. Reagan'ın Moskova'da muhalefet liderleri ile göruşmesi çok anlamlı idi. Bu buluşma diğerlerine artık yalnız olmadıkları ve Sovyet rejiminin bile artık onları ezemeyeceği mesajını verdi. Son 40 yıl içinde komünizm tarihsel saldında görünüyordu. Bugün ise kendi nüfuz bölgesinde bile gerilemektedir. Halen tartışılan ve bazen uygulanan tüm reform ve değişiklikler, komünizmin başarısızlığının ve yetersizliğinin kanıtlarıdır. Sonuç olarak, tarihsel ivimserlik kaybolmuştur. Moskova zırvesinin soğuk savaşın niteliğine ilişkin vurguladığı ikinci değişiklik ise askeri alandadır. Çok memnunuz ki, Başkan Reagan, danışmanlarının tavsiyelerine uyarak Mihail Gorbaçov'la stratejik silahların indirimine ilişkin bir anlaşma imzalamamıştır. Ama yine de Reagan'ın nükleer silahlar konusunda söyledikleri (ki Gorbaçov bu sözlere büyuk bir hevesle sanlmıştır), soğuk savaşta askeri istikrar aracı olarak nükleer caydıncıhğın daha da gözden düşmesine katkıda bulunmuştur. Oysa soğuk savaş, büyük ölçüde, nükleer caydırıcılık sayesinde soğuk kalmıştır. Şimdi bu engeli kaldırıp doğrudan çatışma yolunu açmanın zamanı mıdır? Nükleer silahları kınamak popüler bir hobi olabilir. Ancak geniş çerçeveli bir siyasal çözümün yokluğunda, nükleer silahların kaldırılması, konvansiyonei savaş tehlikesini arttırmak anlamına gelir. Başkan Reagan, konuşmalannda Sovyetler'in askeri bütçelerine doğrudan temas etse>di daha iyi olurdu. Çünkü Sovyet yetkililerinin, içeride önceliklerin değiştiğine ilişkin tum açıklamalarına rağmen Sovyetler'in savunma harcamaları hâlâ olağanüstü yüksektir. Savunma harcamaları, gayri safi milli hasılanın en az % 20'sine eşittir. Sovyet basınında son zamanlarda benimle yapılan bir mülakât çıktı. Sovyet tarafının benim bu tahminimi inkâr etmemesine doğrusu şaşırmıştım. Bu oranın yarı yarıya azaltılması, Mihail Gorbaçov'un nükleer silahsizlanma tezi ile bağdaşan bir durum yaratacaktır. Arkadaşlık gosterileri bizim iki temel gerçeği gözden kaybetmemize yol açmamalıdır. İdeolojik açıdan, demokrasi ve geleneksel olarak Batı ile bağlantılı olan değerler üstün gelmektedir. Tarihsel momentum kesin biçimde komünizmin aleyhine dönmüştür. Ama Sovyetler Birliği askeri bakımdan güçlü bir devlettir; aslında sadece askeri anlamda bir dünya devletidir. Bu nedenle dünyanın dikkati, Sovyetler'in tehlikeli bir nitelik arz eden askeri çabalan üzerinde yoğunlaşmalıdır. Sovyet ideolojisinin prestijini yitirdiği ve Sovyet sisteminin başansızlığa uğradığı ortamda, uluslararası istikrara en büyük tehlike, Sovyetler'in askeri çabalanndan gelmektedir. Bu nedenle Batı'nın Sovyetler'e vereceği büyük krediler ya da perestroykaya yapacağı yatınmlardan önce Sovyetler'in askeri harcamalannda gerçekten anlamlı indirim yapmaları beklenmelidir. Batının silahların kontrolü önerileri, bu doğrultuda şekillendirilmeli ve Sovyetler'in konvansiyonei güçlerinde, özellikle tanklarında önemli indirimlerin yapılması hedef alınmalıdır. Sadece Sovyet askeri tehdidinin ortadan kalkması ve Sovyet imparatorluğunun dağılması, günümuzde yapılan bazı r lyimser yo urrılan haklı kılabilirdi (7 Haziran) •* Zbigniew Brzezinski 19771981 arasında Başkan Jimmy 1 Carter'ın ulusal güvenli «lanışmanı idi. DlS BASIN Silahsızlanma gösterisi Cezayir, Batı Sahra konusunda yumuşadı CEZAYtR (AP) Cezayir'de düzenlenen Arap zirvesinin ardından bir değerlendirme toplantısı yapan iktidardaki L'lusal Kurtuluş Cepbesi politbürosu 12 yüdan bu yana ilk kez Batı Sahra konusunda tarafsız bir tavır aldı. Toplantı sonunda yayımlanan bildiride, Fas'la aynhkcı Polisario örgütü arasmdaki bu sorunun hâlâ çözülmemiş olmasından ötürü üzüntü duyulduğu belirtilirken, alışılmışın tersine Fas yönetimi suçlanmadı ve Batı NEW YORK (AA) ABD'de New York kentinde nükleer silahsızlanmaya destek verdiklerini belirtmek isteyen 60.000 kişinin katıldığı bir gösteri düzenlendi. Central Park'ta, yaklaşık 200 insan hakları barış ve işçi örgütünün ortaklaşa düzenlediği gösteri ve yürüyüşün, 1982 yıhndan bu yana New York 'ta yapılan en geniş çaplı siyasi gösteri olduğu belirtiliyor. Sahra'ya bağımsızlık verihııesi çağnsında bulunulmadı. Cezayir başkentinde görevli diplomatlar, son sıralarda Polisario örgütü ile Fas yönetimi arasmdaki temaslarda ilerleme kaydedildiğini ileri sürüyorlar. Bilindiği gibi, 1975 yılında ispanya'rt)n Batı Sahra üzerindeki egffnlenliğini kaldırmasından sonra, Fas "tarihsel hak" gerekçesiyle sınırlanna bitişik bu toprakları kendi çatısı altına almıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle