19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 4 Sahibı Cumhumet Matbaacılık ve Ga2eıeulık Turk Anonıın Şırkeıı adına Nadir Nadi • Genel Yayın Muduru Hasan Cemal. Muevs. e Muduru Emi*r Uşakhgil, Yazı Işlerı Muduru Ok»> Gonrosın, # Haber Mcrkczı Muduru. Yalç» Btjtt, Sayfa Duzem Yönetmenr Ali Acar. • Temsılater ANKARA Yalçın Dofcan, IZMİR Hiknel Çetınkaya. ADANA Cttal Istanbul Haberlcn: Erhın Akyıldu, Diş Habcrler Ergan Bıkı. Ekonomı: Osman ( Ugay, Kulıur Cdal L'slrr. Spor Danışmanı. Abdulkıdir Yuceimaa. Duzeltme Refik Durbaş, BılımEğıtım Şahın Alpay, tşSendıka Şukran Kclcnct. Yurt Haberlerı Ntcdel Dogan. Dızı Yazılar Kertm Çalışkan, Bursa Lcveal Gtnçelli. 0 KoordınaIÖT Akmrt Korubaa, % Maiı IŞICT Erol Effcut, # VIuhasebe Bulrat VOKT # Butçe Planlama Se*gi Anıa # Rdtlam Ayşt Tonın. Ek Yayınlar Hulyı Akyol • Idare: Hustyia Gvrer. Işktıtıc Oader Çriik, Bılgılşlem Nail tnal. Sason w Yaym Cumhunyn Mnbnalık ve Gucteabk T A Ş TOrk Ocafc Cad 39/41 Ca*»iatlu 34334 lu PK 244Iaanbul Td 512 03 05 (20 tal). Tefcj 22246 F u (I) 526 60 72 # Burolcr Aıfcuı: Zıya OOkıip Blv lnkılap S No 19/4. Tcl 133 II 4147. Tria 42344 F u (4)133 II 41/428 # t a a 1 r H Zıyı Bh 1352 S 2/3. Td 13 12 30. Tdcı. 52359 F u (51) 13 12 30 9 A*M«:ln6nuCad II9S No IKlıl.Tcl 114550119731. TMex 62155.Fu (7l)32t(H6 TAKVİM 14 HAZİRAN 1988 Imsak: 3.25 Güneş: 5.24 öğle: 13.09 Ikindi: 17.08 Akşam: 20.43 Yatsı: 22.34 STOCKHOLM (AA) Dünya Sağlık örgütü (DSÖ) tarafmdan, lsveç'in başkenti Stockholra'de düzenlenen AIDS konferansında, yüz milyonlarca insanın, AIDS hastalığına yakalanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtildı. DSÖ'nün AIDS Programı Başkanı Jonathan Mann, "Hiçbir ülke hastahga karşı bağışık degil" düyerek, kesin rakamlarla verilemeyeceğini, ancak dünyanın birçok ülkesinde birkaç yüz milyon kişinin, AIDS virtlsünü kapmalanna yol açacak davranışlan bulunduğunu söyledi. Mann, 1988 yılında 150 bin kişinin AIDS hastalıgına yakalanacağmın tahmin edildiğini de bildirdi. Haziran ayının başı itibanyla DSÖ'ye dünya genelinde bildirilen AIDS vakası sayısının % bin 433 olduğunu söyleyen Mann, gerçek sayının 200 büıe yaklaştığının samldığını belirtti. Yaklaşık 7 bin bilim adamının katıldığı konferansta ayrıca yetişkinlerde AIDS'e karşı kullanılan bir ilacın, AIDS'e yakalanan çocuklarda görülen beyin tahribatını giderdiği bildirildi. AZT adh ilacın, AIDS yüzunden konuşma ve yürürae yeteneklerini kaybeden ve zekâsı gerileyen çocuklara, konuşma yeteneğini yeniden kazandırdığı kaydedildi. AZT, yetişkinlerde kullanıldığında AIDS hastalığının seyrini yavaşlatıyor, ancak hastalığı iyileştinniyor. virüsti gümrük tanımaz9 AIDŞ Kamuoyu yoklamaları, ABD Başkanlık seçimlerinde Dukakis'e daha çok şans tanıyor Biısh, pot kırma makinesi ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK ABD Başkanlık seçimleri için Demokrat Parti adaylığmı garantileyen Michael Dokakis, k a m u o ^ yoklamalanna göre George Bush'Ian daha şanslı. Bush her gittiği yerde pot üstüne pot kırmaya devam ediyor. trangate skandalı ve Noriega bağlantısını sorgulayan basınla çatısan Bush böylece oy toplayacağına kaybetti. Turizmde Yugo patlaması ANKARA (AA) Yılın ilk dört ayında Türkiye 'ye gelen turist sayısının, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 36.68 oranmda artarak 687 bin 388'e ulaştığı bildirildi. Küitür ve Turizm Bakanlığı 'ndan yapılan açıklamaya göre, yılbaşında itibaren Türkiye'yi ziyaret eden turistlerin büyük bölümünü Yugoslavlar oluşturuyor. Açıklamada, ocaknisan aylan arasında ülkeye, 114 bin 670 Yugoslavın geldiği belirtilerek tatil için Türkiye'yi seçen Yugoslav sayısmda, geçen yıla göre yüzde 11 oranmda bir artıs görülduğü kaydedildi. Yugoslavları, 97 bin 984 turistle Yunanlı turistler takip ediyor. Cuma gecesi ABC Televizyonu spikeri Ted Koppel'in ünlü programı "Nightline"a çıkan Bush, spıkere, " T e d " yerine sürekli " D a n " diye hitap etti. Bush bundan önce CBS'in spikeri Dan Ratbcr ile tartışmah bir röportaj yapmış ve sonunda Dan Rather, Bush'un sözünti keserek programı bitirmişti. Bush, Rather'ın ısrarlı biçimde trangate baglantısına ilışkin sorulannı yanıtlamaktan kaçınmış, sonunda spiker ve başkanyarduncısı açıkça bir ağız dalaşına girişmişlerdi. Bush cuma akşamı Ted Koppel'a bu nedenle sürekli " D a n " diye hitap etti. Sonunda siyasi danışmanı stüdyoya girip kameranın önüne büyük kırmızı harflerle " T e d " yazılmış bir karton iliştirdi. Ancak iş işten geçmişti. Ertesi gün bütün basın ve haber programlan olayla alay ediyorlardı. Bush'un Colorado kampanyası için havaalanında basın toplantısına giden gazetecilerin hepsi isim rozetlerine, " D a n " yazdılar. Bush ise işi sakaya vurmaya çalıştı. M u U s Demokrat adayın şansı daha (azla. ABD Başkan Yardımcısı, bu olayı örtbas etmeye çalışırken bir pot daha kırdı. Ve Dukakis'i Harvard Üniversitesi'nin, "sosyete butiğine dahil bir çıtkınkhm" olarak niteledi. Bush'un kendisi Yale Universitesi mezunu, Yale de Harvard gibi Ivy League olarak bilinen Amerika'nın ilk altı üniversitesinden biri. Bush'un iddiasına göre iki Ivy League arasındaki en önemli fark, Harvard'ın "aşın IIberal felscfenin yovası" olmasıydı. Bush, "Ben dünyayı anlamak btedigim zaman kalkıp Kennedy Scholl'a gitmedim, Teksas'a gekttm" diyerek feleğin çemberin Bnfc Kampanyası çok sönük geçıyor. Ted Koppel'in sunduğu televizyon programı 'Nightline'a çıkan Bush, spikere 'Ted' yerine sürekli 'Dan' diye hitap etti. Bush daha önce spiker Dan Rather ile tartışmah bir röportaj yapmıştı. Dukakis, kamuoyu yoklamalannda Bush 'un 10 puan önünde gidiyor. ABD Başkan Yardımcısı, trangate skandalı, Panama fiyaskosu gibi olaylardan kendini sıyıramadı. Ayrıca Amerikan halkı uyuşturucu konusunda Dukakis'in daha etkin önlemler alacağına inanıyor. ülkede çok önemli bir sorun haline gelen uyuşturucu konusunda Dukakis'in daha etkin önlemler alacağına inanıyor. Kamuoyu yoklamaları şu anda Demokrat Parti adaylığı kesinleşmiş olan Dukakis'in siyah rahip Jesse Jackson'u başkan yardımcısı olarak seçmesi durumunda yıpranacağını da gösteriyor. Jackson, Dukakis'ten sonra partinin üçte bir delegesine sahip en güçlü adayı. Kurallar, başkan adayına, sahip olduğu delege gücüne bakmaksızın istediği birini yardımcısı olarak seçme hakkını vermekte. Jackson, hiçbir zaman Bush'a oy ver den geçmiş "sert adam" izlenimi yaratmak istedi. Ancak Cumhuriyetçi Parti'den bile sert tepkilerle karşılaştı. Bilindiği gibi Bush'un Cumhuriyetçi Parti içinde eleştirilen bir diğer açıklaması da California seçim gezisinde sözde Eımeni soylunmı ile ilgili olarak hükümet politikasına ters düşen açıklamaları olmuştu. Bush, Dukakis'i, başta vergi politikası olmak üzere antinükleer politikası ve aşın liberal gorüşleri nedeniyle eleştiriyor. Ancak kamuoyu yoklamaları bütün bu saldırıların sonuçlarının olumsuz ol duğunu göstermekte. Dukakis, halen kamuoyu yoklamalannda Bush'un 10 puan önünde gidiyor. Asunda Başkan Reagan'ın ekonomik politikası olumlu sonuçlar verdi. tşsizlik oranı % 5.5 dolayına düştü. Ekonomik büyüme devam ediyor. Dış politikada da SSCB ile INF Antlaşması imzalandı. Ancak bunlara rağmen, Bush'un Dukakis'in gerisinde kalması önce başkan yardımcısının çok sönük bir kampanya yürütmesine bağlanıyor. Ayrıca Bush, lrangate skandalı, Panama fiyaskosu gibi olaylardan kendisini sıyıramadı ve son olarak Amerikan halkı me ihtimali olraayan ve Demokrat Partinin en radikal kesiminin oyuyla geliyor. Buna karşın DukaIkis'i destekleyen çoğunluk Jack! son başkan yardımcısı olarak seçildiğinde Dukakis'ten desteğini çekebilecek bir kesimi içinde banndırıyor. Demokrat Parti'nin başkan yardımcıhğı sorunu da bu noktada düğumlenmekte. Jackson şimdiye değin açıkça ifade etmemesine rağmen başkan yardımcüığını partide tek hak edenin kendisi olduğunu ima ediyor. Jackson ve Dukakis açısından sorun devam ederken parti programı hazırlık çalışmaları geçen hafta sonunda başladı. Jackson Dukakis sorunu, program hazırlıklannda da önemli bir sorun olarak nitelendiriliyor. Program taslağı için kurulan komite hafta sonunda Jackson'dan üçte bir oylarına mukabil partiden nasıl bir program beklediğini bildirmesinı istedi. Jackson program taslağı için taleplerinin arasında Güney Afrika'nın terörist devtet ilan edilmesı, bütçe için vergi sistemi düzenlenmesi, nükleer silahsızlanma, Ortadoğu'da Filistin haklarırun korunmasına yönelik politika yer almakta. Dukakis kunusunda en son ilginç tartışmalardan biri de muhafazakâr Hıristiyan çevrelerin başlattıgı yeni kampanya. Bu çevreler Dukakis'in gerçek bir Yunan Ortodoks Kilisesi üyesi olamayacağını, kansının Musevi olduğunu söylüyorlar. Bunların başında YunanAmerıkan toplumunun muhafazakâr kanadı geliyor. Sarp Kapısı ağustosta açıkyor ANKARA (AA) Türkiye ile Sovyetler Birliği arasındaki ilk karayolu bağlantısının ağustos ayında, Sarp Kapısı üzerinde kurulma hazırlıkları sürerken, Türk TIR'alan, bu bağlantımn sektörlerine neler getireceği konusunda kararsız. Ulusiararası Nakliyeciler Derneği Başkanı Saffet Ulusoy, Sarp bağlantısının olası etkilerini değer/endirirken, Sovyetler'in, taşıma maliyeti ucuz olduğu için malları daha çok kendi araçlanyla tasıyacağını ileri sürdü. Tüp bebek bürokratik işlemi 'solladı' tZMtR (Cumhuriycl Ege Bürosu) Ege Universitesi Tıp Fakültesi'nde tüp bebek uygulamasına bu hafta içinde geçileceği bildirildi. llk tüp bebek uygulamasının gerçekleştirileceği beş aile için bakanlığın olurunu beklemeden uygulamaya geçileceği, formlann ise sonradan gönderileceği belirtildi. Ege Universitesi Tüp Bebek Merkezi Başkanı Prof. Dr. Reflk Çapanoğhı, tüp bebek uygulamasına bu hafta içinde başlanacağını belirterek, bazı bürokratik işlemlerin yürümesi için beklenmeyeceğini söyledi. Prof. Çapanoğlu, "Invitro Fertilizasyon ve Embriyon Transferi" Yönetmeliği'ne göre, tup bebek için başvuran ailelerin forra dolduracaklarım ve bu formlann bakanlığa gönderilerek oradan gelecek yanıta göre hareket edeceklerini anımsattı. tlk tüp bebek uygulamasına aday beş ailenin ikisi tstanbul, üçü de Ege Bölgesi'nden başvurdu. Pıof. Çapanoglu, tüp bebek ünitesinin oluşturulmasma birçok kuruluş ve işadamının 30 milyon lira dolayında bağışta bulunduklannı, kendilerinin de bazı ithal cihazlar için 200 milyon lira harcadıklannı söyledi. Glasnost kraliçesi Sovyet liden Gorbaçov'un glasnost politıkası, "kraliçeliği" Moskova'ya gen döndurdü Geçen hafta sonu Moskova'da yapılan guzellık yanşmasında, 16 yaşındakı Maria Kalınına adlı bir Sovyet kızı Moskova'nın ilk guzellık kraliçesi o\du 8u tur yarışmalar SSCB'nin diğer bölgelennde yapılıyordu. ancak başkent Moskova'da ilk kez düzenlendi. Yanşmadan sonra gül yağmuruna tutulan Kalinina. kralıçelik tacı ve unvanı dışında yurtdışına ıki gezı, bir televizyon ve bir bavul dolusu kozmetik ürunlen de kazandı. (Fotoğraf: AP) lfok edîlen kardelen çocıık felcîne ilaç Prof. Necmettin Zeybek, Türkiye'de bilinçsiz söküm nedeniyle soyu hızla kurutulan kardelen çiçeğinden Sovyetler Birliği ve Bulgaristan 'da çocuk felci ilacı üretildiğini söyledi. İZMİR (Cumhnriyet Ege Bürosu) Otuz yıl önce "hüdainabit" adı altında çiçek ve soğan olarak ihraç edilen "kardelen" (galanthus), Akdeniz bolgesinde yıllardır suren bilinçsiz söküm nedeniyle giderek yokolurken, Sovyetler Birliği ve Bulgaristan'da kardelen soğanından elde edilen ve çocuk felci tedavisinde kullanılan bir ilacın geliştirilmesi için sanayi oluşturuldu. Beş yıl boyunca Türkiye"nin her yerinde "kardelen" (galanthus) konusunda araştırma yapan ve bu konuda bir kitap hazırlayan Ege Universitesi Eczacılık Fakültesi öğretim Uyesi Prof. Dr. Necmettin Zeybek, galanthuslann özellikle Anadolu, Kafkasya ve Karadeniz kıyılarında 22 tür olarak çeşitlilik gösterdiklerini söylüyor. Prof. Zeybek galanthuslann Türkiye'de bulunan 9 türünün, 24 alt tür (takson) altında toplandığını, 14'ünün ise kendisi tarâfından "tayin edildiğini" belirtiyor. Doğu Akdeniz elementi olarak bilinen galanthuslann, Orta Avnıpa'da tek tür, Italya'nın güneyinde 3 tür, Balkanlar, Yunanistan ve adalarda 5 tür, Anadolu'da ise 9 tür olarak yayıldığını kaydeden Prof. Zeybek, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Daha önce Anadolu'da deniz kıyılanna yakın dağlarda vayılış gösterdiği sanılan bu bitkilerin tc Anadolu'nun uygun yerlerinde de yetiştikkri saptanmışbr. Türkiye'de Ege ve Akdeniz bölgelerimizden galanthus elwesii adıjla, Karadeniz bolgesinde de galanthus lalifolius adı>la galanthus soganlan ihracatı uzun yıllar önce başlanuştır. Eskiden çeşitli bitkilerin soğan ve tohumlan (hüdainabit) adı allında ihraç ediliyordu. Bunların arasında galanthus, siklamen. çiğdem, safran gibi bir suru bitki çiçek ve soganı bulunuyordu. Galanthuslann asıl tahribaıı yıllar önce vapıldı. Şu anda giderek artan ihracat nedeniyle özellikle Akdeniz bolgesinde galanthuslann yok olduğunu soyleyebiliriz." Orman tali ürünü olarak her yıl ihraç edilen kardelen soğanlannın ekonomik değerinin yanı sıra çocuk felci hastalığının tedavisinde de kullanıldığını bildiren Prof. Zeybek, bu konuda şu bilgileri verdi: "Sovyetler Birligi'nde Prof. Woronow, Kafkasya'daki adıyla galanthus woronowii soganlanndan izole ederek ilk defa galanthamin alkoloidini buldu. Bu alkoloit farmakolojik denemjlerden sonra dıiz kasları çalıştıncı etki\e sahip olduğu saptanarak çocuk felci hastalığının fiziki tedavisinde kullanılmakUdır. Adalelere konstraksiyon kazandırdığı için hastalann daha çok hareket edebilmesini saglayan bu alkoloidin bazı beyin damar bastalıklannda kullanıldıgına dair kayıt var. Bulgaristan'da çocuk felci tedavisinde ampul preperatı olarak kullanılan ilacın ismi nivalindir. Bu alkoloidi elde etmek için bir sanayi kurulan Sovyetler Birliği ve Bulgaristan'da 20 yıla yakın suredir bu ilaç tedavide kullanılmaktadır." Son yıllarda Avrupa ülkelerinde bitkisel ilaçlara bir yöneliş bulunduğunu belirten Prof. Zeybek, Türkiye'mn de bitkisel hammadde bakımından çok zengin olduğunu, 10 bin kadar bitki türü bulunduğunu vurguladı. 12. Milli Eğitim Şumsı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 12. Milli Eğitim Şurası, 6 yıllık bir aradan sonra 1822 temmuz tarihlerinde toplanacak. Şurada, Türk Eğitim Sistemi, Yüksek öğretim, öğretmen Yetiştirme, Eğitimde Yeni Teknolojiler, Türkçe ve Yabancı Dil Eğitim ve öğretimi, Eğitim Finansmanı ve öğretim Programlan ele alınacak. İnciraltı çöplüğe döndü' ÜNYE (AA) Ordu'nun Ünye ilçesinin doğal p/ajlarından birisi olan Inciraltı'na, bazı tavuk çiftliklerinin artıklarmm dökülmesi tepkiyle karşılanıyor. Ünye'ye 7 kilometre uzaklıkta bulunan tnciraltı yöresinin, turistlerin eskiden büyük ilgisini çektiğini hattrlatan vatandaşlar, "İnciraltı yöresi artık eski güzelliğini yitiriyor. Buraya dökülen tavuk gübresi ve leşler, güzel sahili mikrop yuvası haline dönüştürdü." dediler. Kişi başına 8 m" yeşil alan İZMİR (AA) Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan özfatura, 1983 yılında kişi başına 1.8 metre kare olan yeşil alan miktarmı, 1987'de 6 metre kareye çıkardıklarını belirterek, "1988 hedefimiz. kişi başına 8 metre kare yeşil alan" dedi. özfatura, şehrin yeni kurulan bölgeleri ile gecekondu semtleri ve ana caddelerdeki ağaçlandırma çalışmaları sırasında, akasya, ıhlamur ve turunç gibi koku veren ağaç dikimine özen gösterildiğini söyledi. Ege kıyısında kumyuğması Aclalaı; 15 milyon turist çekiyor TURIZM'88 INGILTERE ÖZCAN ÖZGÜR İngiltere, turizme önem veren bir ülke. 1987'deki turizm geliri 6 milyar 300 milyon Marmaris, Bodrum, Fethiye ve Datça'da sterlin (Yaklaşık 16 trilyon TL.) Manş koylarda başlayan turistik tesis inşaatları için civar plajlar ve Dalyan 'dan kum yağmalanıyor. Tüneli'nin açılması İngiltere'de turizmi nükleer bomba gibi patlatabilir. liği bir genelge yayımlamak zorunda kaldı. Ne var ki vali Ero> Çakır imzasıyla kaymakamlıklara gönderilen genelge soruna köklü bir çözüm getirmedi. ve turizmden de "hatın sayıhr" bir kazanç elde ettiğini gösteriyor. Ancak turizm bütçesinde yine de açık var: Ingilizler dışanya daha çok seyahat ediyorlar. MUĞLA Marmaris, Bodrum, Fethiye ve Datça'da 49 yıllığına kiralanan köy ve kıyılarla başlayan yağmaya bir yenisi daha eklendi. Sahillerden kum, çakıl yağması... Turistik tesis yaünmcılan kum ve çakıl gereksinimlerini kendilerine en yakın plajdan karşılamayı yeğliyorlar. Dalyan'da kaplumbagaların yumurtladığı tztuzu sahilinden de geceleri deniz yoluyla kum göturüldüğü öne sürülüyor. lnşaatlara paralel olarak sahillerden kum, çakıl yağmasının crtış gösteımesi üzerine Muğla vali 4 EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA ABD'nin Libyai yı bombardımanı ve Sovyetler Birligi'nde Çernobil kazası nedeniyle 1986'da Avrupa'yı ziyaret eden turist sayısındaki azalmaya rağmen ingiltere 1986'da turizmden yakla Valilik genelgesinde de belirtildiği gibi sahilden kaçak kum ve çakıl alırken yakalananlara TCK'nın 526. maddesi uygulanıyor. Bu maddeden yargılanan kişi üç aydan altı aya kadar hapis cezasına çarptınlıyor ve genellikle de bu ceza tecil oluyor. Yagmanın büyük boyutlara ulaşnğı kıyı yerleşim yerlerinden biri olan Datça'da kendileriyle goruştüğümüz yetkililer, "Valiliğin genelgesi dogrultusunda denetimleri sıklaşbrdık. Nitekim son bir ay içinde 20 kişiyi yakalayarak tatuklattık" derken aynı zamanda turizmci olan Datça SHP tlçe Başkanı Raif Dinçeriş ise uygulamada haksızlık yapıldığı görüşünde. Dinçeriş şöyle diyor: "Sahillerden knm, çakıl alınmasının yanlışlığının bilincindryiz. Konuyu ilk göndeme biz getirdik. Ancak nygulamada haksızlık yapıhyor. Yetkililer inşaat sahiplerinin özendirdiği ekmek parası peşindeId kişileri yakalarken, inşaatlann önünde daglar gibi yığılan kum ve cakıllann nereden alındıgım sormuyorlar. Bir kaç garibanı yakalayarak valiliğin gdzünü boyuyorlar." Bu arada kaplumbağalarla bir anda une kavuşan Dalyan'da kaplumbağalann yumurtlama alanı olan Iztuzu kumsalından da özellikle Marmaris'teki otel, motel sahiplerinin geceleri kum çaldıkları ileri sürüldu. şık 5.5 milyar sterlin (14 trilyon lira) kazanmıştı. 1987'de ise kazanç 6 milyar 300 milyon sterline (16 trilyon lira) çıktı. Sadece geçen yıl Ingiltere'ye 15 milyonu aşkm turist geldi. Gelmek için de Ingiliz taşıma şirketlerine 1.5 milyar sterlin (3 trilyon lira) ödediler. Bütün bu rakamlar Ingiltere'nin "epey" turistik bir ülke olduğunu Ne olursa olsun, ingiltere özellikle Kuzey Amerikalı turistlerin çok rağbet ettikleri bir ülke. Hem ABD'nin "eski efendisi" olması bakımından hem de dil kolaylığı nedeniyle 1986'da sadece ABD"den gelen turist sayısı 2.5 milyona yakındı. Üstelik bu sayı, Libya ve Çernobil nedeniyle bir yıl önceye bakışla düşüktu. Amerikalılan Avrupalılar izliyor. Özellikle de "karşı kıyıdaki" Fransız ve "kıyının berisindeki" Almanlar. lngiltere'nin bir ada olması, ulaşımım olumsuz etkiliyor. özellikle Avrupa'dan otomobille gelmek isteyenler için Manş Denizi hâlâ "aşılması gereken bir engel". Denizi n dalgalı olduğu günlerde hızIı howercraft seferi iptal ediliyor. Feribotla geçiş ise 35 saat alıyor. AvTupa'nın ortalık bir yerinden, 200 kilometre yançaplı bir daire içinde arzu edilen yere otobanlardan hızla ve kolaylıkla ulaşım mümkünken, Ingiltere'ye gitmek hâlâ bir sorun. Buna bir de trafiğin soldan gidişini eklemek gerek. tngiltere'yi asırlarca istiladan koru>an Manş Denizi ise üçdört yıl içinde altından geçecek tünel vasıtasıyla "aşılmazlıktan" kurtulacak. tngiltere'yi Fransa'ya bağlayacak olan tünelin yapımı tamamen bir özel sektör girişimi olarak sürüyor. Deniz dibinin jeolojik yapısı nedeniyle Ingiltere kıyısındaki inşaat sorunsuz giderken, Fransa tarafında kıyının daha derih olması ve dibinin kayalık oluşu nedeniyle inşaat daha yavaş. Ancak Londra Brüksel arasının hızlı trenle 100 dakikaya ineceği zaman o kadar uzak dejil. Zihinsel gerilikte beslenme ANKARA (ANKA) Türkiye'deki 717 yaş grubuna giren çocuk ve gençlerde önemli beslenme yetersizliği sorunlarmın bulunduğu saptandı. Beslenme yetersizliğinin ise bedensel ve "onarılmaz" zihinsel gelişme geriliklerine yol açtığı bildirildi. TÜBİTAK Marmara Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Enstitüsü'nce Marmara, tç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinin il, ilçe ve köyierinde yaşayan 717 yaş grubundaki 960 çocuk üzerinde yapılan araştırmada çocukların yüzde 56'sının kilosunun yaşlarına göre düşük olduğu gözlendi. Araştırma, ayrıca çocukların yüzde 61'inin de yaşlarına göre daha kısa boylu olduğunu ortaya koydu. 1. ULUSLARARASI SÜNE SEMPOZYUMU Zirai mücadeleye 19.2 mîlyar Sempozyumu izledikten sonra basın toplantısı düzenleyen SHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütüncü, "Hükümet süne ile mücadelede sınıfta kaldı" dedi. TEKİRDAĞ (Cumhuriyet) Tanm Orman ve Köyişleri Bakanlığı Koruma ve Kontrol Genel Müdurluğu ile Toprak Mahsulleri Ofısi Genel Mudüriüğü'nün ortaklaşa duzenledikleri, " 1 . Ulusiararası Süne Sempoz>umu" dun Tekirdağ'da başladı. Bakanlık Musteşarı Mustafa Keten, zirai mücadele için bu yıl bütçeden 19.2 milyar lira aynldığını söyledi. SHP Tekirdağ MilletveKİlı Enis Tütuncü ise "Hükümet süne mücadelesinde sınıfta kaldı" dedi. Belediye Konferans Salonu'nda yapılan sempozyumda konuşan Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Özbek, dünyada açlık karşısında gıda ihtiyacı ve bitki koruma sorunu uzerinde durdu. Özbek konuşmasında, öncelikle araştırma ve yayın kuruluşlan ile üniversitelerin çalışmalarının desteklenmesini, mücadelede en etkin yöntemlerin saptanmasım, yetişmiş uzman sayısının arttırılmasını çiftçinin de zirai mücadeleye etkin bir şekilde katılmasının sağlanmasını istedi. Tanm Orman ve Köyişleri Bakanlığı Musteşarı Mustafa Keten, son yıllarda sanayi ve hizmetler sektörundeki gelişmeye karşın, kent ekonomisinde tarımın önemini ve yerini koruduğunu, 1984 ile 1987 yılları arasında tarımda ortalama gelişme hızının yuzde 4'e ulaştığını söyledi. Zirai mucadelenin ürunun sigortası olduğunu kaydeden Keten, bakanlığının 1985 yılında zirai mücadele için 3.2 milyar lira harcadığını, bu yıl için bütçeden 19.2 milyar lira aynldığını bildirdi. Sempozyumda süne zararlısının türleri, yayılışlan, mücadele yöntemleri, özellikle uçakla ULV ılaçlaması ve biyolojik mücadeleye ilişkin konular ele alınarak tartışılıyor. Ev sahibi Türkiye dahil 10 ulkeden bilim adamları ile uzmanlann yanı sıra Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile ulusiararası kuruluşlann temsilcilerinin katıldıkları sempozyum, 4 gün sürecek ve 13 teblig sunulacak . Sempozyumu izleyen SHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütüncü, düzenlediği basın toplantısında. hukümetin sune mücadelesinde sınıfta kaldığını söyledi. tlgililerin, "Geçen yıl hazırlıksız yakalandık" şeklindeki konuşmasını eleştiren Enis Tütüncü, "Bu >ıl ne yapülar ki yalnız kimyasal mücadeleye ağırlık verdiler" dedi. Tutuncü süne mücadelesinde seçilen ilaçların cinsinde de yanlışlıklann olduğunu one surdu ve "Bu ilaçlann yüzde 60'ının anlan ölduren cinsien oiduğu biliniyor" dedi. Hattuşaş nıillipark olacak ANKARA (AA) Milattan önce 5 bin yıllannda yaşayan Hititlerin başkenti Hattuşaş, milli park haline getiriliyor. Çorum'un Boğazköy ve Alacahöyuk ilçeleri civanndaki harabeler yeniden düzenlenerek ziyarete açılacak. Tanm Orman ve Köyişleri Bakanlığı Milli Parklar Dairesi Başkanı Muhlis Pamuk, 1971 yüından beri Hattuşaş'ın milli park haline getirilmesi için çalışmalar yapıld:ğını, ancak hukuksal nedenlerle çalışmalann sonuçsuz kaldığını söyledi. Pamuk, 1983 yılında "Milli Parklar Kanunu"nun yürürlüğe girmesiyle çalışmalann tekrar başlatılarak, projenin gerekli onay için Bakanlar Kurulu'na sunulduğunu ifade etti. BHinçlenme kürtajı azalttı ANKARA (ANKA) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, Anaçocuk Sağlığı ve Aile Planlamast Genel Müdurü Dr. Gülen Bezirci, istenmeyen gebeliklerin önlenmesinde 'son çare' olarak nitelendirilen kürtajm, Turk kadınlan tarafmdan artık daha az tercih edilmeye başlandığını bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle