Katalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ma becerılerıyle donanmış kışıler karmaşık ve yetennce denenmemış yenı teknolojı urunlerınden eğıtım duzenının sorunlannı çözmekte yararlanmak uzere en uygun seçımı yapabılırler Eğıtıme uygulanacak, pahalı yatınma dayanan teknolojı geçıcı olmayacaktır ve eğıtılmış ınsan kaynağının kullanımında sağlıklı bır bıçımde surdurulebıleeek, öğretım/öğrenım surecıne katkıda bulunabılecektır Iyı bır oğretıme yardımcı olabılen tepegöz, dıa, teyp, vıdeo, resım, kapalı televızyon sıstemı ve dıl laboratuvanna, teknolojı her gun bır yerusını eklemektedır, uzaktan uydu aracılığında eğıtım, telekonferans, elektronık posta ve benzerı turunde hızla ge lışen yenılıkler dızısı oğretıme destek vermek uzere hızmete sunulmaktadır Ancak teknolojimn gerçjk değen yemlığınde değıl, sağladığı olanakların belırlı bır oğretıme katkıda bulunabılecek bıçımde kullanılmasındadır Öğretımı destekleyıcı teknolojimn yararı ve katkısı öğretıcılenn teknolojiyi gereğınce anlamalanna, öğrenme amaçlannda gereğınce kullanabılme becenlenne bağhdır öğretım kadrosu öğretımı destekleyen teknolojıden yararlanmak uzere eğıtılmedıkçe eğıtım teknolojısı, ılen teknolojı ulkelerınde bıle etkılı olamamaktadır Ayrıca teknolojık olanakların öğretım sürecı ıçınde değerlendırılerek kullanıcılara yönlendırılmelen, kullanımlarının ders programlannın bır parçası olarak öğretılmesı de gerekmektedır öğrenım surecıne katkıda bulunmak uzere teknolojimn sağladığı araç gerecın bulunduğu yerlere bugun çok değışık adlar venlmektedır, kutuphane, öğrenım kaynaklan merkezi, eğıtım teknolojısı merkezı, eğıtım kultur merkezı, bılgısayar merkezı vb Bu kurumlann ortak özellıklen, bılgı saklamanın ötesınde, öğrencıye ya da kullanıcıya yönelık olmalarıdır Bılgılenmek, becerı kazanmak, herhangı bır tutum ya da tavrın gelıştırılmesınde destek almak, uretken etkınlıklerde bulunmak ıçın bu merkezlerden yararlanılmaktadır Eğıtım yerleşıklennın yanı sıra, her yerleşım bölgesınde de bulunmasına özen gösterılen bu tur mer kezlenn kıtap, dergı, belge, plak, vıdeobant, kaset, fılm sunmanın ötesınde, özellıkle yukseköğretım kurumları merkezlennde, malzeme uretılmesı, televızyon filmı yapımı, fotoğrafçılığa yönelık yaratıcı et kınlıkler ıçın de çok genış kapsamlı araç gerecı ıçeıen "çok ortamlı" merkezler durumuna ulaşmalarına çalışılmaktadır Tuketıcılıkten daha doyurucu olan yaratıcı etkınlıkler de desteklenmektedır böy lece Son yıllarda tum dunyada hem halka hem de uruversıtelere yönelık bu tür merkezlerın yapımında buyuk artış gözlenmektedır Yapılarda rahathk ve ışlevsellığın yanı sıra, göze hoş görunme ve çevreye uyum da önem kazanmış durumdadır Bu ıç açıcı ortamda en yenı teknolojık donanım ıle yazılım hızmete sunulmaktadır Bu merkezler öğrenme hızı değışık kışılenn bıreysel çalışmalanna ve araştırmaya yönelenlere çok yönlu olanaklar sağlayarak öğrenme seruvenıne gırışılecek bır ortam sunmaktadırlar Araştıncı ve bağımsız çalışmalarla kışıler, bağımsız duşunme, cözurnleme, karşılaştırma yeteneklennı gelıştırebılır ve ıçınde bulundukları ortamı yerhden bıçımlendırmeyı, duzenlemeyı paylaşabılırler Anrak gerçekte öğrenıme yardımcı araçların onları kullanmak uzere eğıtılmış ve koşullandınlmış kışılerce en etkın bıçımde kullanılabıldıklerını de unutmamak gerekır Teknolojı çağı, artık herkesin "teknolojı okuryazarı" olmasını gerektırmektedır Gıderek teknolojıkleşen çevreye uyum sağlayabilmek, gelecekteki değişikliklere hazırlanabilmek ıçın herkes teknolojimn dilinden anlamanın yanı sıra, ıyı kötü yanları, yararları zararlan, rısklerı, sınırları ve sonımluluklarıyla da teknolojiyi tanımak zorundadır Uzun deneyımler ardından teknolojıde ılen duzeye ulaşmış ulkeler artık eğıtım duzenlerınde yenı uygulamalara yönelmektedırler Ünıversıtelerde teknık dallar ıle sosyal dallarda okuyanlara çağdaş teknolojı öğretılmektedır Yönetıcı olarak kışılenn, sorumluluklanndakı teknolojimn dılını anlamaları, teknolojıde uzmanlaşacak kışılenn ıse taşıdıkları buyuk sorumluluğun bılıncıne varmalan amaçlanmaktadır 11 HAZIRAN 1988 Eğhinı Tcknolojisi Teknoloji çağı, artık herkesin "teknolojı okuryazarı" olmasını gerektirmektedir. Gıderek teknolojıkleşen çevreye uyum sağlayabilmek, gelecekteki değişikliklere hazırlanabilmek için herkes teknolojimn dilinden anlamanın yanı sıra, iyi kotu yanları, yararları zararlan, rısklerı sınırları ve sorumluluklarıyla da teknolojiyi tanımak zorundadır.. AYSELİ USLUATA Boğaziçi Üni. Öğrt. Teknolojı çağının eğıtıme sunduğu benzerı görulmemış olanaklardan öğretım/öğrenım surecınde nasıl yaraılanılabıleceğı, teknolojimn eğıtıme nasıl uygulanabıleceğı sorularına son yıllarda ılgı gıderek artmaktadır Sorulara yanıt arayışı ıçınde surdurülen kuramsal araştırmalar ve uygulamalar da bır "eğıtım teknolojısı" yaraunaktadır Ancak değışık yaklaşırrüan yansıtan "eğıtım teknolojısı" tenmı oldukça değışık anlamlarda kullanılmaktadır Eğıtım teknolojısı kımılerı ıçın teknolojık araç gerecın öğretım sureane yararL olmak üzere kullanımı, kımılen ıçın de öğrenıme yardımcı araçlara yönelık bır sunuş anlamına gelmektedır Bırıncı anlam donanıma ılışkın bır yaklaşımı yansıtmaktadır, ıkıncısı ıse daha çok sorunla ılgılenmektedır öğretun surecını vurgulayanlar eğıtım teknolojısını "ınsanöğretıcının yerıne geçebılecek değışık teknolojık aygıtlann sıstematık tasantnı" dıye tanımlamaktadırlar Öğrenım sürecı üzerınde duranlar ıse ögrenme kaynaklannın uretımıne sıstematık bır yaklaşımla, eğıtım teknolojısının tammını, "öğrenım surecını gehştırmek uzere sıstemlerın, teknolojılerın ve yardımcı araçlann gelıştırılmesı, uygulanması ve değerlendınlmesı" olarak belırlemektedırler PENCERE Demokrasi Terbiyesi Başbakan Özal, ANAP II Merkezınde yaptığı basın toplantısında gazetecılerte tartışmış Tartışma, "2000'e Doğru" dergısı Yazıışlerı Mudurü Fatma Yazıcı ve Mıllıyet muhabırı Musa Ağacık ıle Turgut Özal arasında geçıyor 20O0'e Doğru dergısı Islam kaynaklarına dayanarak "Asıl Kuran Yakıldı" başlıklı bır yazı yayımlamıştı Boyle konuları tartışma dışt bırakmak ısteyen cevrelerden tepkıler geldı, tehdıtler buyüdu Dergının Yazıışlerı Müdürü Fatma Yazıcı, bu konuyu basın toplantısında Başbakan'a bır soruyla yansıttı Sayın Başbakanım, Istanbul Müftuluğünde Fetva Kurulu uyesı olarak görev yapan Ibrahım Kuçük, verdığı fetvada 'Doğu Pennçek'ın katlı vacıpbr' demıştır Başbakan olarak bır msmı görmlmın böyle konuşmasını nasıl değeriendınyorsunuz'*" Başbakanın yanıtı Sızın başka uğraşacak şeyıniz yok mu"> Bıraz da başka şeyterfe uğraşın " Fatma Yazıcı Sayın Başbakanım, sorumu tekrarlıyorum Tutumunuz ne ola~ cak?" Başbakan' Sız hep yalan yazıyorsunuz Buraya hadıse çıkarmaya mı ge/dtnız?" Özal'ın bu sözlerı uzerıne salonda bulunan ANAP'lılar, başta bakanlar olmak üzere Başbakan'ı alkışlıyorlar Bu arada, "hükumetın tasanvf önlemlennın sürüp surmeyeceğım" Mıllıyet'ten Musa Ağacık soruyor Başbakan Sürecek ." Musa Ağacık " O halde nıçın 25 mılyara uçak aldınız?" Başbakan Meseteyı bılmıyorsun bıle. Böyle cahıl soruyu nasıl sorarsm?" • Bır Başbakan, Fatma Yazıcı'nın sorusuna eğer Başbakanlık görevının anlamını ve sorumunu bılseydı ancak şöyle yanıt verebthrdı Konuyu bılmıyorum, ama Türkıye Cumhunyetı'nde hıçbır müf1 tu, btryurttas ıçın 'kattı vaaptır dıye fetva veremez Inceletır, bakanz, eğer böyle bır şgy varsa yasalar uygulanır, gereken yapılır Bır Başbakan kendısıne soru soran gazetecı ıle nezaket koşulları ıçınde konuşmak zorunda olduğunu unutamaz 25 mılyarlık uçak alan devlet görevlisi, bu ışlemın gerekçesını kamuoyuna anlatamadığı zaman sorumludur Hele gazetecıye hakarete yettenmeye hıç hakkı yoktur Böyle bır tutum, gazetecıyı küçük düşürmez, Başbakan'ı yaralar • 1960'lerden bu yana gazetecılık rr.esleğınde tuhaf bır başkalaşma yaşanıyor Aramızda gazetecı taklıdı yapan tıpler beltrdı Adam devletın yuk sek koltuklarında oturanlara sokulmayı marıfet sanıyor ıktıdar sahıbının özel sekreten gıbı kalem oynatıyor Iktıdar sahıbı de bu tür gazetecıye "uşak" gözüyle baktığından mesleğımız yaralanıyor, yanlış sanılar uyanıyor Belkı de bu yüzden, Başbakan özal, basın toplantısında gazetecılerı, azarlayabıleceğı kapıkulları gıbı görüyor, kendısıne soru yönelten muhabırlere nezaket dışı muaşeret dışı, yakışıksız davranışlara kayabılıyor Uygar ülkelerde yalnız gazetecı değıl, sıradan yurttaş da cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, valı, kaymakam vb ıle eşıt koşullarda konuşur Bır demokrasi terbryesıdır bu. Polıs memuru, foto muhabırı arkadaşımızı hırpaladı mı tepkı gösteren meslek kuruluşlarımızın Başbakan a ayrıcalık tanıyacaklarını sanmıyoruz Basın toplantısında gazetecıye .hakarete yeltenen yanıtını almalıdır Görevlisi jı, öğretım öğrenım surecıne yararlı katkıda bulunabıldığı ölçude gırmektedır "Eğıtım teknolojısı" terımı, kısaca ınsan becerılennın ve ınsan yapımı malzeme ve makınelenn bılınçlı ve yöntemsel bır bıçımde oğrenenlerın hızmetırc sunulu^uııu ivermektedır Eğıtım ıçın teknolojı yaratmaya çalışılırken göz onunde tutulacak önemli noktalar şöyle özetlenmektedır. öğretım kadrosunun, sıstem teknolojısını anlaması, teknolojık donanımı sağlayacak, gelıştırecek, onaracak teknısyenlenn yetıştınlmesı, öğrenmeye genış olanaklar tanıyan öğrenme merkezlenmn ışlevsel bır mımarı anlayışı ıçınde tasarımı ve yapımı gerekmektedır Sıstpm teknolojısı de pılotun denetımmdekı bır helıkoptere benzetılmektedır öğretıcımn pılot olarak, yönetıcı olarak ışlevı, programı tasarlamanın, hedefi saptamanın yanı sıra, dınamık bır ortam yaratmak ve öğrenayı öğrenmeye yönlendırmektır öğrenmek ıçın de öğrenme merkezlennden destek alınmaktadır Teknısyenlenn bakımım surdürduğu, teknolojmjn yenı urünlerıyle donatılmış bu merkezlerde öğrenenlere bıreysel gereksırumlenne yönelık sonsuz olanaklar sağlanmaktadır Ancak tum bu olanaklar ıçınde öğretıcımn ınsan olarak buyuk hızmetı suregıtmektedır, çunku ınsanca yaklaşımın, sıcak ınsan ılışkılerının yerını tutabılecek bır aygıt henüz yaratılamamıştır Sonuç Geleneksel sıstemlerın değerlendınlmesı ve sorgulanması genelde pek duşunülmez, yenılıkler ıse kuşkuyla karşılandıklarından sorgulanırlar Eğıtım tek nolojısı de, nıtelığındekı yenılıkten öturü, eğıtım sıstemının tum olarak değerlendırılmesım sağlayarak, öğretım ve öğrenım sureçlenne ayrı ayrı yenı bakışlar getırebılır Ülkemızde ılk aşamada her öğrena bır araç gereçle donatılmayabılır, öğretıcüer makıneyı çalıştıramayabılırler, ancak öğretım ıle öğrenım sureçlennm yenıden değerlendırılmesıne gıdılmesı, öğrencılenn öğrenme seruvenıne yönlenmek uzere destek lenmelen bıle öğrenımın kısa dönemde gdeceğıne ışık tutmaya yetebılır Eğıtım teknolojısının uzun dönemlı hedefi ıse kuşkusuz, belırlenen hedeflere göre eğıtımde sıstemın, duzenın yenıden duzenlenmesıdır Göz öniınde tutulacak önemli noktalar Teknolojiyi yalnızca donanımla, makınelerle özdeşleştırme yanılgısının bır uzantısı olarak eğıtım teknolojısı de kımı kez görselışıtsel araçlarla eşanlam da tutulmaktadır Oysa araç gerecın çağdaş eğıtımde artık yetersız kaldığını saptayan kımı eğıtımcıler ıçın eğıtım teknolojısı, en genış anlamda, "öğretme ve öğrenmeye sıstematık bır yaklaşım" sayılmaktadır. Tanımın kapsamına, makıneye dayalı teknolo Büyük sorumluluk Eğıtım teknolojısı, geleceğe yönelık eğıtım yönetıcılen ıle eğıtıcılerıne buyuk sorumluluklar yuklemektedır Sıstem ıçındekı bıleşımlerın etkıleşımının ıncelenmesı, sorunların saptanması, teknolojık olanakların değerlendırümesı, uygun teknolojimn seçılmesı, geleceğın öğretım kadrosunun gelıştırılmesı ve teknolojimn kurumlara uyarlanması belırb becerılerı gerektırmektedır Ancak ılenye dönük kararlar al EVET/HAYIR OKTAY AKBAL OKURLARDAN KaracaovalıYahııdi okur tartışması üstüne Cumhuriyet Gazetesi'nin 2. sayfa sutunlarında yer alan Karacaovalı Yahudi okur tartışmastnı ilgiyle izledim. Gozden kaçtığıru duşunduğum bırkaç ayrıntıya değinmek istıyorum: 1. tsraıl devletimn bugunku hukumetinm Fılıstınlılerin baslattığı ayaklanmayı bastırmak için seçtığı yohı "Tevrat'ın sozcuğu sozcuğune uygulanması"na bağlamak pek ınandıncı gelmedı bana. ABD'nin, Fransa'nın ve daha pekçok ulkenin hâkimıyetini surdurmek için başvurduğu benzer yollan da Tevrat oğretısıyle mı açıklayacağız. Bana kalırsa egemen bir milletin en tutucu kesıminin hukumetı ve o devletın çıkarlarıyla açıklamak daha gerçekçi olur. \'uekım hiçbır devletın eli İsrail devletine ılk taşı atacak kadar temız değil. 2. tlk eğitımım boyunca her sabah "Turkum, doğruyum.."la başlayan ant"ı tekrarlamış bır Yahudi olarak İsrail devletinden sorumlu tutulmak ayrıca garıp geliyor. 3. Yine de israil dışında yasamayı seçmış Yahudilerın tsraıl devletiyle ozel bır iliskılen olduğunu kabul etmek gerek: Kendı guvenliklerinın israil devletimn varlığıyla guvence altına alındığını bılırler. Eğer Yahudilerin İsrail devletını kınamalan istenıyorsa, bunun için her şeyden once boyle bır guvence ihtıyacımn gereksız kılınması şart değıl mi? Bana kalırsa geleneksel Yahudi dusmanlığınm izlerı, yeni biçımlen, ayak seslerı ortadan kaldırılmalıdır kı dunya Yahudilerı (yalnızca solcu Yahudıler değıl) Filistınlilerm ısyanmı açıkça destekleyebilsmler, desteklerinı israil devletinden çekebilsınler. "Yahudıye OlumV pankartlı mitıng yapılabılen Turkiye'de bu şartlar henuz hazır değil gibime geliyor. Ben de sımddık, sokaklardakı "Oteki tsrail"e saygı duymakla yetinıyorum. 4. Bu aynntılara Karacao\alVmn okuruna verdığı ve Cumhuriyet Gazetesi'nin "Once Yahudilerı Barısseverlığe Çağırın!" baslığıyla 6 haziran tarihlı nushasında yayımladığı cevabmı katı bulduğum ıçın değindım. İsrail hukumetinm Fihstinlilere yaptıkları gerçekten yuz kızartıcı olabilır. Ama Karacaovah'nm uzuntusunu saygıyla bıldıren bır okuruna "şimdıye kadar neredeydin?" deme hakkını nereden aldığını da fierak ediyorum. Stella OVADtA "Tüm Yaşam Suç" Olur mu? "Bana emnıyette sürgün kararı bıldırıldığı gün Parmaksız Hamdı, 'Nasıl, mavı gözlerden bahseder mısın şıırlerınde, ışte sonun böyle olur' dedı Açlık, sefalet, mavı gözler' Böylece sürgünü boyladık Beş yıl oradan oraya süründüm durdum. Bır ölmedığım kaldı" A Kadır, ekım 68detoplu şıırler kıtabınayazdığı önsözde böyle dryor Acılarla dolu bır yaşam 1 Harp Okulu'ndan ayrılış, hapıste geçen aylar, ıkı yıl süren askerlık, sonra sürgünler, ışsızlıkler, ekmek parası uğruna harcanan geceler, günler A Kadır'ın butun şıırlerını bır araya getıren 'Mutlu Olmak Varken'ın genışletılmış üçüncü baskısı Can Yayınları'ndaçıktı Butün bır yaşam var bu şıırierde Özetlıkle sürgün günlerının unutulmaz anıları unce Muğla'dır Kadır'ın uğrak yen "Bu akşam ıçımde / tuhaf bır sıkıntı var / dünyada sankı bır ben kalmışım / sankı herkes / nerde keder varsa bırakmış / ben nerde bulduysam toplamış almışım" Sonra Balıkesır "Bu senın / kımseden dılenmeyıp / kendın ıçın bır fayda ummadan / kendıne verdığın haktır / Zıra, ıyı bılırım / böyle senın gıbı / dımdık ve mağrur / eskı elbıseler ıçınde / pek zor durulur" Ardından Konya'nın yolunu tutar sürgündekı şaır "Bastılar bugün odamı öğle üzerı / Ne üstüm başım kaldı aranmadık / ne yatağımın ıçı / Benı nedense götürmedıler bu sefer / Sankı sokaktan arabalar geçmıyor / Sankı etrafta ses seda kesıldı / Masam duruyor çırılçıpiak / Ama ta kulağımın dıbınde duyuyorum / Şu anda toplar dövüyor Berlın'ı" Yetmez, Muğla, Balıkesır, Korrya' Şımdı sürgün şaırımız Kırşehır'dedır "Bızım hıçbır hurnyetımız yok / hıçbır hürrıyetımız / ne çalıçmak ne konuşmak ne sevışmek / Sen orda bağrına bas dur en buyük çıleyı / ben burda en büyük çıleyl doldurayım / ekmeğe muhtaç, hürrıyete muhtaç, sana muhtaç / Sen orda dalından koparılmış bır zerdalı gıbı dur / ben burda zerdalısız bır dal gıbı durayım " 1943'ten 1947'ye kadar aralıklarla sürer bu sürgünden sürgüne gıdışler 1947 sonunda Ankara'dan Istanbul'a gelır A Kadır "Hapse düştüm, buram buram tuttün burnumda / Asker oldum, taşını toprağını kucakladım duşumde / kulaç attım denızınde / turkü yaktım gecende / Baharını, yağmurunu, ruzgârını sabahını / dağlara savurdum sürgünde / Duyuyor musun Istanbul, gene çalıyorum kapını / ta nerelerden sağ salım dondum ışte / ne yıldım ne pes dedım ne tukendım / ne yem oldum kurda kuşa / Istanbul, gene çalıyorum kapını, / bana bır yerın var mı şoyle kıyıcığına kıvrılsam " Şıırlerle bütün bır yaşam ancak bu kadar guzel anlatılır1 Neydı suçu şaır A Kadır ı n 7 Suc bıle değıldı* Yoksul aılenın oğlu, Kulelı Harbıye'de calıskan bır öğrencı Edebıyat duşkünü Hugo, Ibsen, Gorkı, Tolstoy okuyan Nâzım Hıkmeî'ı şıırlerıyle tanıyan, seven, dızelerını ezberleyen Evet, suçu buydu Kadır ın edebıyatı sevmek, ınsanları sevmek, dünyayı yasamayı sevmek Ünlu Harp Okulu olayı, Nâzım Hıkmet'ın mahkum edılışı Mahkemede karsılasıncaya kadar Nâzım ın yüzünü bıle gormemış gencecık öğrencılerın tutuklanması, okuldan atılısı Kadır'ın on ay hapse mahkum edılısı sonra da nefer olarak askerlık gorevı Ben 1940'tan sonra tanıdım A Kadır'ı Once şıırlerıyle sevdım Kimsenınkıne benzemeyen bır tat vardı dızelerınde Içtenlık, ınsan sevgısı, duyartılık Her şaır oyledır, kımseye benzemez Gerçek sanatçı yalnız kendıne benzer Kendı dunyasını yaratan bırıdıro Kadır de 'toplumcu' dıye anılan şaırler kusağı ıçınde apayrı bır yerdeydı Betkı de bu yuzden o toplumcu saırler arasında en çok beğendığım sanatçı oydu A Kadır'ın çılesı o kadarla kalrnadı' Yıllar sonra da acı gunler yaşadı 12 Eylul sabahı evınden alınıp Samandra Garnızonu'na götüruldü Gozlerı kapalı sorguya çekıldı Ona Tum yasamın suç senın' dedıler Nasıl olurdu b u ' Bır ınsanın tüm yaşamı nasıl suç sayılabılır' Ne yaptı Kadır' Şıır yazmaktan, Nâzım'ı, sanatı ınsanları sevmekten başka Suç mu bunlar, yoksa bırer erdem m ı ' Şöyle anlatıyor o gunlerı "Tum yaşamımın hesabını verdım Ikıaygozetımaltındakaldıktan sonra serbest bırakıldım Ora(Arkası 12 Sayfada) TEŞEKKUR 19.5.1988 günü elim bir kaza sonucu yitirdiğimiz, sevgili GÜNEŞ Ü SCHNEroER'imizin son yolculuğunda bizi yalnız bırakmayan, çelenk gönderen, T.E.V?na bağışta bulunan, ilan veren, telefon ve telgrafla derin acımızı paylaşan dost, akraba ve yakınlarımıza en içten teşekkürlerimizi sunarız. VEFAT Gınt eşrafından merhum Hüseyın Bey ve merhume Zehra Hanımın kızı, merhum Alı Haydar Som'un eşı, Kâmıl Denız Som'un ve Delfin Som'un annesı, Hanka Som'un kayınvalıdesı, Haydar Can Som'un ve Doğa Som'un babaannesı, Bırgıl ve Anuk aılesının yengesı, Ulukut aılesının dünurü FATMASOM dün Tann'nın rahmetıne kavuşmuştur Cenazesı Moda Camıı'nde kılınan ıkuıdı namazından sonra Kuzguncuk Nakkaştepe Mezarlığı'nda toprağa verümıştır EŞİ ve AİLESİ dınamık ve ozgun satışsunuş ılkelerı doğrultusunda yenı bır fırsat sunuyor AİLESİ TK.ELBİSELER PANTOLONLAR 99.000.15.000, 18.000.139.000.29.000.169.000.Uohm 39.000.3 ^ 8 5 249.000. Pamı* Gabardm 39.000.AltmyıMa 49.000.Sa'Vun GÖMLEKLER SalPamjk 17.000.K Kol Sal Keten CAR9 sızın ve aılenızın, yazlık gıyım ıhtıyacını mevsım başında tndtnmlt fıyatlarla CEKETLER gıdermenızı sağlayacak ERKEK Bılınçlı bır tüketıcı, iyi markalan cazip fiyattorla ve özgun itketerie sunan mağazaları tercıh eder CAR5t;BUKÜT0KEikMl 49.000. 19.000.39.000.16.000.30.000. 94.000.165.000.TSHIRTLER ERKEK Lxosıe Sal Pamuk Sailpek Sal Pamuk ü Kçi t adet KADIN AYAKKABILAR 29.500.39500.45.000.52.000. HakııuDer Hazır Taton 1İTTO0 .. 9.000.9.000.9.000. Den Kosefe Sa'Parou* TSIor' ERKEK Hauk Den Kosele Sa'Mersenre TSMt 24.000.7.000. GECE ALIŞVERIŞI Her Salı Her Perşembe 15.000.29.000.^12.000.2 20.000. KADIN PeiyeSuz SalPanı* PenyeElek SalUersenze Bta ETEKLER 14.900.39.000.3.000.5.000.^2^15.000.18.000.19.000.24.000. CEKETLER ^ c S r T 24.000.Pamuk Gaöardm BLUZLAR 7.000. Sal Pamuk ^ 9.000.39.000.12.000.20.000.Saf/pe* 26.000.39.000.49.000. TRIKO KADIN Sal Pamuk tklı Taktm Sal Pamuk Eıeker SİLZtar 2adet SalKelen Albnyi öa Sa'Vur AlunyılOz S»/ Vun Se'Ke'en Vıskon Pamuk EMCeke Carsı mağazalarında kalıtesı kanıtlanmıs markalar satılır Mağazacıl*ta marka çok önemlidir. Carşı mağazalarında ozgun satış/sunuş ılkelerı uygulanır Mağazacılita dke çok önemidir İSTANBUL BAKIRKÖY Londra Asfaltı ustu SULTANHAMAM Mısır çarşısı çıkışı CARSI Attmyttdız Sırkelıer Grubuna Ğahıl bır kurulvslur ANKARA KIZILAY Ataturk Bulvarı M A Ğ A Z A L A R I CARSI