23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/9 •BetülUncular •Hakkı Erdem •Canan Gedik • Faruk Bildirici Mecliste Sanayi Bakanı'na "Şekerbank zılgıtı" tartışıldı KüLİS Düz tabanlar Anavatan Partisi'nde tabansızlar olduğu haberlerinden sonra bazı milletvekilleri de kendilerinin ashnda tabana dayandıklarını anlatmak için yoğun çaba harcamayj başladılar. Tabansızlar, tabanlılar derken, politikaya bir it "düz tabanlar" kavramı giriverdi. Milletvekilleri birbirlerine düz taban ya da tabansız diye espriler yapmaya başladılar. Düz taban olarak adlandırılanlar politik yaşama Başbakan Turgut Özal'a yakınlığını kullanarak atılanlar. ANAP yöneticilerinin bugünlerde en çok korktukları, bir gazeteciyle birlikte görünmek. Parti içi demeç savaşı sürerken ertesi gün çıkacak haberlerin kendilerinden kaynaklandığının sanılmasını önlemek için gazeteciyle yan yana görünmemeye özen gösteriyorlar. 6 Yürür, gültinç duruma düştü' gündeme getirilince, ANAP'lılar tepki gösterdiler. Yürür'ün hemşerisi Ordu milletvekili Yılmaz Sanioglu, "Bunlar yalan" diye bağınrken, SHP'li Sedat Doğan, "Neresi yalan? Cumhuriyet ve Tercümsuı gazeteleri yaEyor bunlan" karşılığıru verdi. Doğan, ANAP iktidanmn arüıpetekli kooperatiflerir. yanı sıra, Tarınval Kredi Kooperatifleri ile de ilgılendiğini, Tariş ve Çukobirlik benzeri üretici birliklerine müdahale ettiğini, buraların çiftlik gibi idare edilip sol görüşlü işçilere baskı yapılıp işten çıkanldığını anlatarak şunlan söyledi: "Sanayi ve Ticaret Bakanı Şükrü Yüıür'itıı keyfi uygulamalannın en son örneğı Şekerbank Genel Müdürii'nü görevden almasında görülmüştür. Bu keyfi uygulamasından dolayı kendi Başbakan'ından bile zılgıt yiyerek kamuoyunda gülünç dunıma düşmüştiır. Bu olay bankanın kaynaklannın kredi batağı bulunan bazı şirketlere peşkeş çekilmesi planını açığa çıkarmıştır." DYP Gnıp Sözcüsü Şinasi Aitoner ise Sümerbank, demırçelik, azot sanayii gibi dev sanayi kuruluşlannın Sanayi Bakanlığı bunyesinden aynlarak Devlet Bakanlıklarına bağlanmasıru eleştirdi. Altıner, "Son olarak Halk Bankası gene bu bakanlığın bunyesinden kopanlarak Devlet Bakanhğı'na bağlanmıştır. Aynca Şekerbank'a yapılan genel müdür tayini dolayısıyla Sayın Başbakan bir parca özülmiişe benzer. Bundan dolayı yeni bir kararnameyle Şekerbank da bir Devlet Bakanhğı'na bağlanarak Sanayi Bakanlıgı'ndan koparıhrsa, biç şaşmayın" diye konuştu. ANAP iktidarının kâra geçirmekle övündüğü KİT'Ierde verimliliği ytikseltecek hiçbir yatırım yapmadığını, kârın aşırı zam politikasından kaynaklandığını kaydeden Altıner, son günlerde çok sayıda senedin protesto edildiğine dikkati çekerek, "Küçiik işletrnelerin batık kredileri yok. Bunlann senetleri protesto olur ve zincirleme birbiıierine borçlanıriar. Fakat banka bunlardan rabatsız olmaz. Çünkü işini sağlaraa bağlamıştır, olsa olsa bunlara haciz gelir, senel mafyası devreye girer, senet mafyası da işi ya çözer, ya çözer. Mutlaka çözer, cinayetle labii" dedi. Eleştirileri yanıtlamak üzere kürsüye gelen Sanayi ve Ticaret Bakanı Şükrü Yürür ise daha ön,ceden hazırlanen 13 sayfalık bir 'metni okumakla yetindi. Komisyonda yaptığı konuşmayı büyük ölçüde tekrarlayan Yürür, eleştirileri yanıtlamak yerine bakanlığının çalışmalannı anlattı. Yürür, Başbakan'dan Şekerbank zılgıtı yediği iddialarına ise biç değinmedi. Tüketiciyi korumak için alınacak önlemlerle ilgili çalışmaların sürdüğünu bildiren Yürür, altyapı yatırımlannın sanayinin daha hızlı ve yüksek artış hızlarına kavuşmasını sağlayacağını bildirdi. Yürür, "Biz sanayilesmeyi ciddi bir mesele olarak göraıekteyiz. Yoksa enerji yetersizliginden ithalat zorluklan sebebiyle hammadde veya ara madde temin edilememesinden çalışamayan bir sektör olarak görmek istememekteyiz" dedi. Yürur, konut yapı kooperatiflerinin sayısının 38 bine çıktığını ve bunun, beraberinde bazı sorunlar getirdiğini söyledi. Pancar üreticilerine borçları kalmadığım, en son ödemenin önceki gün yapıldığını anlatan Yürür, pancar üreticisine 1987 ürünü için toplam 290 milyar lira ödendiğini söyledi. Yürür, sanayi politikasında hedeflerinin modern ve gelişmiş ülkelerin sanayileşme seviyesine ulaşmak olduğunu kaydetti. Yürür ithal ıkamesi uygulamasımn, bütün külfetin tüketicinin omuzlarına bindiği bir yapı oluşturduğunu ve ulkenin 70 sente muhtaç hale geldiğini. bu sistemden kendilerinin vazgeçtiğini ifade etti. Anayasamızın tüketicileri koruma görevini devlete verdiğini hatırlatan Yürür, tüketicinin konınması için alınacak önlemlerin başında ölçü ve ayarîann doğru yapılmasının geldiğini, bu amaçla hazırlanan yasa tasansımn Başbakanhğa sevk edildiğini açıkladı. Yurür, ölçü ve ayarlarda hile yapanlara ağır para cezası öngörüldüğünü ifade etti. Yürür, bir soru üzerine yapımına geçen yıl başlanan Çorum Şeker Fabrikası'nın 41 milyara malolacağını ve fabrikanın 1989 yılı sonunda deneme üretimine başlayacağını söyledi. Daha sonra, ANAP tstanbul Milletvekili Doğancan Akyürek'in verdiği önergerün benimsenmesiyle, bakanhk bütçesiden 3 taşıt için ayrılan 30 milyon lira çıkartıldı. Ş i r k e t l e r e p e ş k e ş SHP Adana Milletvekili Sedat Doğan, "Yürür, keyfı uygulamadan dolayı zılgıt yedi. Bu olay Şekerbank kaynaklarımn kredi batağı bulunan Jyazı şirketlere peşkeş çekilmesi planını açığa çıkarmıştır" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sanayi ve Ticaret Bakanı Şükrü Yüriir'ün Şekerbank Genel Müdürü Yalçm Amanvermez'i görevden aldığı için Başbakan'dan "nlgıt yemesi" TBMM'de tartışıldı. SHP Adana milletvekili Sedat Dogan, Bakan Yürür'ün "Başbakanı'ndan bile zılgıt yiyerek kamuoyunda gülünç duruma düştügunü" söylerken, DYP'li Şinasi Altıner, Şekerbank'ın bir Devlet Bakanhğı'na bağlanabileceğinı bildirdi. TBMM Genel Kunılu'nda Sanayi ve Ticaret Bakanhğı bütçesi görüşülürken, Bakan Yürür'ün özal'dan Şekerbank zılgıtı yediği ANAP'tan bakanlar ANAP Mardin Milletvekili Nurettin Yılmazıh "Ben ANAP'ın değil, ANAPi tan milletvekiliyim" biçimindeki demeci, partililer tarafından iyice benimsendi. Ankara il örgütünün yeni seçilen yöneticileri, dün TBMM kulisinde Bakan Bülent Akarcalı ile sohbet ederken yönetim kurulu üyesi Ender Yoldar, "ANAP'h olmayan bakanlar var" dedi. Akarcalı da, Yoldar'ın söylediklerine karşı çıkmayarak şu benzetmeyi yaptı: "Asker yenilince Rumeli hemen elden gitti. Ama Anadolu'da öyle olmadı. Dervişler her yeri dolaşıp halkı inandırdılar. Politika da buna benzer, inanç ister, inandırmak ister. Politikacı kendini inandırmışsa budasan da ber taraftan filiz verir. Budarsın budarsın, yine filiz verir." ANAP'lı olmayıp da ANAP'tan bakan olanlar kimler acaba? Devlet tarafsız davranmalı YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM Yazar Demir Özlü, Türkiye'ye dönmek istediğini bildiren bir dilekçeyi Ankara'ya, tçişleri Bakanhğı'na gönderdikten sonra Stockholm'de bir basın toplantısı düzenleyerek başvurunun nedenlerini açıkladı. Demir Özlü basın toplantısında şunlan söyledi: "Bu başvunıyu iki ilkeye inandığım için yapıyonım. Biri ncisi, kişi dokunulmazhgımın güvence altına alınmasını istiyorum. Çağdaş hukukta en başta gelen ilke, kişi dokunulmazlıgı ve özgurlukleridir. Ikincisi, içinde bulundugum belirsiz durumun açıklığa kavuşmasını istiyonım. Devlet, insan haklan soz konusu olduğunda tarafsız, saygın bir organ gibi da>ranmak zorundadır. Bir devlet ve onun icra organı olan hükümet, vatandaşlannı, eski vatandaşlannı ya da başka uynıktan insanlan belirsizlik içinde bırakamaz. Onlara karşı hile yapamaz, komplo hazırlayamaz" İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi'rün 13. maddesinin özgürce seyahat hakkını öngören 2. fıkrasının uygulanmasını istediği için dilekçeyi yazdığını anlatan Özlü, "Hakkımda yeni bir kovuşturma yapılıyorsa bunu bildirmek zorundadııiar. Durumu belirsizlik içinde bırakmaya haklan yoktur. Askeri bir dikta yönetimi olduğunu söyleyen Şili hukumeti bile, hangi mülteci ve muhaliflerin ulkeye dönebileceğini listeler halinde dış temsilciliklerine göndermektedir. Yani Türkiye, Şili askeri diklatorluğünden daha geride midir?" dedi. Dilekçesıne resmi yanıt suresinin 15 gün olduğunu, idari muameleyi gerektirecek nitelikte bulunduğu takdirde bu sürenin 2 aya çıkabüeceğini söyleyen Özlü, Devlet Bakanı Adnan Kahveci'nin, basında, yurtdışında bulunan mültecilere yonelik çağnsı konusunda ise "Bu rur çağnlann resmi niteliği yoktur. Hukuka baglı rejimlerde hukuk kurallan işler. Benim sakıncasız olarak yurda dönebilmem için resmi, yazılı bir belge istemek hakkımdır" diye konuştu. Özlü, vatandaşlığım kaybeden kişilerin yurda bakanlık izniyle en çok 4 ay kalmak üzere dönebilmelerini öngören yasa önerisiyle ilgili olarak da şunlan söyledi: "Bu öneri konusunda iyimser degilim, çünkü devletin kişiliği aleyhine cüriımler, örneğin 140. maddenin öngördüğü suçlar, bu önerinin dışında tutulmaktadır. Sayın Ugur Mumcu'nun da belirttiği gibi, sadece mali suçlardan hüküm giymiş olanlar yurda izinli dönebileceklerdir. Önerinin kapsaraı çok dardır." Öz!ü basın toplantısı yaptı SAĞLIK 'Rııh hastahğı yayıhyor' sı o M « | n döaemde tra rakam yıMa 2 biae dogru çıkmıs. 19831987 arası fetaketler yılı. Sayın Ozal Başbakan. Bu sayı 5 binin itzerine çıkmış. Bu inceleme Sayın Özal'm bozuk, sosyal, siyasi ve ekonomik poliıikasuun insanlan ruh hastası ysptıfcını apkça gdsteriyor." Türkiye'de sağlık hizmetlerinin A'dan Z'ye bozuk olduğunu ve değiştirilmesi gerektiğini kaydeden Uyar, A'nın bakan, Z'nin de YÖK Başkanı Doğramacı olduğunu söyledi. Uyar, YÖK sisteminde hekimlerin yeterince bilgi ve beceriye sahip olmadan yeüştirüdiğini kaydederek, şöyle konuştu: "Nitekim Sayın Başbakan bunu fark etmiş olmalı ki basit bir göz »meliyatı için dahi Araeıika'ya gitmiş ve Turk hekirolerine gövenmedigini bu hareketiyle gostermiştir. Oysa bundan 60 yıl önce bu ülkenin kurtancısı ulu önder, 'Beni Türk hekimlerine emanet ediniz' derken, Türk bekimlerine olan güvtnini vurgulamıştır. 60 yıl öncesinin koşullanna göre yetişmiş bekime Ataturk güveniyor da çag atiadıgını iddia eden Sayın Otal, ç * | atlablan döuerade yetişen bekime giiveomiyor." Uyar, Özal'a "Bir göz ameliyatı için siz aile boyo Amerika'ya giderkea, insaolann pa • ra bolamadıklan için ölaroü beklemeleıi, tedavi İçin kapı kapı doUşıp para isteraeieri karsısıada sosyal adaletten bahsetmek gülünç otmoyar mn? Sosyal adalet, nalıncı keseri gibi hep keadi tarafınıza veya çcvrenize dogra yontmak mıdır?" diye sordu. Uyar, sağlıkla ügisi olmayan bir kişinin sağlık hizmeüerinin başına getirilmesi nedeniyle bozukluklann sürmesînin normal oiduğunu da kaydetti. SHP Tokat Milletvekili Kanm Öze» de, Başbakarun çağ atladığını iddia ettiğı ülkesinde değil de neden başka bir ülkede kendini tedavi ettirdigjni açıklaması gerektiğini bildirerek, sağlık sektöründe canhıraş feryatlann yukseldiğini söyledi. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Bülent Akarcalı, elejtırileri yanıdarken, sağlık personelınin devlet hizmeti yükumlülüğu y'asasının değistirüerek hizmetin zorlayicılık yerine gönüüü olarak yapılması yoluna gidileceğini açıkladı. Akarcalı, yeni düzenlemede kalkınmada öncelikli illerdeki boş kadrolara talip olan hekimlerin kurasız, tercihleri doğrult\ısunda atanmalan ükesınin getırileceğini, aynca kura ceken hekimlerin belirü gerekçeler çerçevesinde karşılıklı yer değiştirmeierine olanak tamnacağıru bildirdi. BAKANLIĞIBÜTÇESİ SHP'li Ali Uyar, yaptığı bir araştırma sonucunda 198387 yıüarı arasmda, bir fakültenin ruh sağlığı ve hastalıkları kliniğine yatan hasta sayısmm yılda 5 bin kişi olduğunu söyledi. ANKARA (Camhariyet Borosu) TBMM Genel Kurulu'nda Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı bütçesi görüşülürken, Başbakan Tiirgnt Özal'm uygulamalanyla insanlan " « • hastası" yaptığı öne sürüldü. SHP Hatay Milletvekili Ali Uyar, ruh hastalarımn sayısırun özal'm Başbakaniığı döneminde on kat arttığını söyledi. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Biıknt Akanadı da, doktorlara zorunlu devlet hizmeti uygulamasımn yumuşatılacağını açıkladı. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı bütçesi üzerinde SHP grubunun görüşlerini açıklayan Hatav Milietvekili Ali Uyar, Türkiye'nin bozuk siyasi. sosyal, ekonomik ve kültiirel düzeni nedeniyle hasta ureten bir fabrika durumunda olduğunu bildirdi. Uyar, bir fakültenin ruh saglığı ve hastalıkları klinığinde inceleme yaptığı m belirterek, şunlan söyledi: "Saym Ozal'ın âyaset sahnesinde ismini duyardugu 1979'dan sonra bu kliniğe yatarak tedavj gorenlerin sayısını inceledim. Sonuç örpertici. 1979'da Özal Başbakan Müsleşan iken, yılda 500 civannda hasta yatmış. 198019S2 aras» Ozal'ın Başbakan Yardımcj Çerçeve düzelticisi ANAP kulisindeki tablolar ANAP'lı milletvekillerinin ç o | u nu TBMM'de eşek ya da deve tartışmalan olunca ilgilendiriyor. Eşek, deve tartışmalan olunca gözler hemen ANAP kulisindeki tablolara dönüyor ve eğer bu hayvanlann yer aldığı tablolar varsa, hemen duvardan kaldırtıhyor. Ancak ANAP Ankara Milletvekili Göksel Kalaycıoglu'nun en titiz olduğu konu, eğri duran tablolar. Kalaycıoğlu, kuliste otururken karşı duvardaki bir tablonun eğri durduğunu görünce hemen konuşmasını yarıda kesip hızlı adımlarla tablonun yanına gidiyor ve çerçeveyi düzeltiyor. Kalaycıoglu'nun sayesinde ANAP kulisinde bütün tablolar her zaman düzgün duruyor. Demek ki kadın elinin Meclise girmesinde görülmeyen yararlar var... Serçeler ve kargalar SHP Genel Sekreteri Fikri Saglar, TBMM kulisinde partinin "agır top"lanndan Ali Topuz ile sohbet ediyordu. Bu sırada karşıdan gelen Denizli Milletvekili Adnan Keskin'i de yanlarına davet ettiler. Topuz, Baykalcı olarak bilinen Keskin'e, "Gel, sen de bir kanat oluştur" diye seslenince, karşıdan gelen yanıt ilginç oldu: "Benim serçeler ve kargalann arasında işim yok. Ben CHP'liyim. Serçelerin ve kargalann kanat çırptığı yerde durmam." Keskin, serçe ve karganın kanat çırpmasını beklemeden hızla yanlarından uzaklaştı. ~ir \ T b Yitirilen oylann 'kitlelerin umudu 'na dönüşmesi önerilerinde ayrım yok KongrelereDoğrul c SHP Tabanı G A Z İ A N T E P "° ™ ' Görüşler değil, kişıler ayrı lerinde, hem de kurultayda çıkanr" diye anlatıyor. Hoşafoğlu grubuna yakınlığı ile bilinen Şehitkâmil üçesi adayı Mustafa Kıvrakdal, partinin son durumunu "Garip bir ortam. A N A P U n kopan oylar, SHP'ye degil, DYP'ye yöneliyor" diye saptadıktan sonra tabanın birbiriyle itişmeyen, birbirine çamur atmayan güvenilir yönetici aradığını, yaşananlann "partileşme sürednin sancdan" olduğunu savunuyor. Celal Doğan ise, Gaziantep'te yitirilen oylann geri getirilmesi için "parti içi yanş olur, ama her şeyden önce SHP'nin biitünlüğüne çok önem verilmeli" goruşunde. Doğan, "Miimkun olduğu kadar gnıpsal ve hizipsel olmadan partiyi sandığa götünnek gerektiğini" dile getiriyor. başkanlık ve genel sekreterlik seçimlerine yaklaşımı ne? Merkez Şehitkâmil İlçe Başkanı Ahmet Yılmaz, genel başkanlık değil, ama genel sekreterlik sorunu olduğunu savunuyor. Yılmaz'a göre, "Baykal partiye güç katan insanlardan bir tanesi. tnönu'nün istifasını geri almasında katkısı oldu ve büyük puan lopladı." Şu andaki il yönetim kurulu üyesi Yusuf Kayhan, "Yıllann CHP'lisi. Gençlik koUanndan gelme. Hatta 10 yıl Topuz ekibi olarak Baykal'a karşı mücadele etmiş." Ancak genel sekreterlik konusunda o da Baykal'dan yana. tl Başkanı Ahmet Ekici ise, şu anda genel başkanlık sorununun olmadığına, ancak genel sekreterlik sonınu olduğuna inanıyor. Ekici, Saglar'ın "Kendi başına hareket etmesi isin tadını kaçırdı" görüşünde. Ancak "kim genel sekreter olur?" sonısuna açık bir yamt vermiyor. tlkeli Birlik gnıbundan Menmet Ali Özelmacı genel başkanlık sorununa şöyle yaklaşıyor: "Partileşme siired dolarsa, parti kendi liderini yaratır. Erdal Bey'in görevi partileşme süreci ta CELAL BAŞLANGIÇ GAZtANTEP Taşar ailesi, "Guıel Bakan" ve kentte valiyken, Diyarbakır'dan ANAP milletvekili olan AbdiUkadir Aksu siyasal yaşamda Gaziantep'in son yıllardaki ünlulerinden. Sanayileşmenin giderek yaygınlaştığı kentte, ekonomik ağırlık hâlâ tarımda. Kent aynı zamanda "antepftsögı" ile de unlü, ama fıstığın politik yanı olmadığı için, onun adını burada anmıyoruz. "Peki son dönemde kentin çıkardıgı ünlüler hep ANAP'tan mı, SHP'nin çıkardıgı hiç ünlü yok n a ? " diye sorarsanız, "evet var, ama sadece iki tane" yanıtını aJırsuıız. Çünkü son genel seçimlerde, iki bölgedeki toplam sekiz mületveküliğinden altısıru ANAP'a kaptıran SHP, sadece Mustafa Yılmaz ile AbdiUkadir Ateş'i gönderebilmiş parlamentoya. 12 Eylül öncesi kentte sosyal demokrat oylar yüzde 4O'ı aşarken, son genel seçimlerde ortalama yüzde 25'e değin inmiş. rinden hiç aynmı yok. tlkeli Birlik grubuna daha yakın görünen II Başkanı Ahmet Ekici'nin "sorunlann çözümü"ne yaklaşımı şöyle: "ANAP'ın ekonomik politikasımn iflas etmesine umut ba^lamamalı. Geçmişte bu tair halalar yap* bk. Amacımız bu hatalan onlemek. İşte iktidardakiler yine iflas etti. 'İflas edenin yerine gelmek" CHP'de de vardı, şu andaki SHP'de de var göriinüyor. Öyle bir kongre yapmahyız ki, iktidara gddiğimizde ne yapacagımız tüm çizgileri ile açığa çıksın. Bizdeki eksiklik ükesiz politika yapmak. Şu anda iktidar olunız diye inanın korkuyonım." Ağırlıklı bir grubu çevresinde toplayan Hakkı Hoşafoğlu ise, "SHP'nin kurultayla birlikte atak yapabileceği"ne inanıyor. Hoşafoğlu, "Varolan potansiyel ile yönetici kadrolar arasında uyum yok. Bu uyumsuzluk bizi sandıkta arzu ettiğimiz sonuca ulaştırmadı. Onun için biz bu kongrelere özel önem veriyortız. SHP bu şansuu iyi değeıiendirirse, varolan potansryelle uyum icinde çalışacak kadrolan hem ilçe hem il kongre mamlanıncaya kadardır. Ama bu kurultayda mücadele genel sekreterlik üzerinde olur." özelmacı'ıun tavn "sol kanat "tan yana. " B u kadro etkili küınırsa, SHP dışa dönük mücadeleye yönelir" diyor. Hakkı Hoşafoğlu ise, sorunun genel başkandan sonraki kadrolarda çözumlenmesinden yana. "İnönü, Saglar'ın genel sekreterliğinde ısrar ederse, partinin yapısıyla çelişir" dedikten sonra, Baykâl'ı genel sekreterlik için "kitlelerde imajı olan güzd bir vitrin" diye savunuyor. Aynı grupta yer alan merkez ilçe başkan adaylarından Lütfü Demir'e göre ise, "çıkacak adayiar önemli" olsa da en şanshsı Deniz Baykal. " E n az iki kurultay sonra SHP'nin tam bir parti" olacağına inanan Celal Doğan, "Fikri Saglar'ın kişiliğinden degil, ama bir aşınma sonucu gündeme gelen" genel sekreter sorunu olduğu görüşunde. Doğan, Baykal'ın da Anadol'un da genel sekreter adayhklarına sıcak bakıyor, ama sorunun genel başkanda bittiğine, genel başkanın birlikte çalışacak genel sekreteri kendi seçeceğine değiniyor. Meclis, bütçeden sonra 3 mayısa kadar tatilde J 9 8 8 maüyıiı bütçe kanun tasarısı 20 nisan çarşamba günü oylanacak. Gruplar adına son konuşmaları Deniz Baykal, Süleyman Demirel, Abdülkadir Aksu veErolZeytinoğlu yapacak. ANKARA (AA) TBMM Genel Kurulu, 1988 mali yılı bütçe kanunu tasarısı üzerindeki görüşmelerini 20 nisan çarşamba günu tamamlayacak. Bütçenin tümu çarşamba günü açık oya sunulacak. Bütçenin tümü üzerinde çarşamba günü siyasi parti gruplanna 90'ar dakika söz verilecek. Saat 10.00'da başlayacak birleşimde ilk olarak SHP grubu adına Deniz Baykal konuşacak. Daha sonra DYP grubu adına Genel Başkan Süleyman Demirel görüşlerini açıklayacak. ANAP adına da gnıp başkanvekili Abdülkadir Aksu ile Eskişehir Millenekıii Erol Zeytinoğlu konuşacak. Daha sonra hükümet adına muhtemelen Maliye ve Gümrük Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin eleştirileri cevaplandıracak. Görüşmelerin tamamlanmasından sonra 1988 mali yılı bütçe kanun tasansı ad okunarak açık oya sunulacak. Bütçenin 1 mayısta yürürlüğe girmesi gerekiyor. Siyasi parti gruplarının, bütçe görüşmelerinden sonra genel kurul'un 4 birleşim toplanmaması yolunda anlaşmaya vardıklan bildirildi. Buna göre genel kurul 20 nisan 3 mayıs tarihleri arasında çalışmayacak. Kurultayda neler olur? Gruplar ilçe kongreleri için adaylarını ve listelerini belirliyor, alınacak sonuçlara göre il kongresi hesaplannı yapıyorlar. Ancak, bir de kurultay var. Sosyal demokratlann oy yitirdiği bu kentte üç ana gnıplaşmarun kurultaya, genel GUNLERIN KOPUGU AHMET TAN Arkadaşımız Ahmet Tan yıllık iznini kullandığından yazılarına bir süre ara verecektir. Yenilgi ve çöztim 12 Eylül'e değin CHP'den milletvekillıği yapmış, 12 Eylül sonrası Zincirbozan'ı görmüş, deneyimli bir politikacı olarak, avukat Celal Doğan son secim yenilgisini, gösterilen kontenjanın çok iyi bir aday olmasına karşın Gaziantepli otmamasına, örgütteki bazı yapılanmalann kitlelere yeterince güven vermemesine, iktidar partisinin bütün olumsuzluklarına karşın sosyal demokratların mesajlannı kitlelere yeterince ulaştıramamasına bağlıyor. Kongrelere etkin bir şekilde hazırlanan ve il başkanı adaylığı söz konusu olan avukat Hakkı Hoşafoglu ise yoğun sosyal demokrat potansiyele karşın, bu potansiyelin sandığa yansımasındaki organizasyon eksikliğine değinerek gerek ara seçimlerde, gerekse genel seçimlerde potansiyele denk bir başannın elde edilemediğıni savunuyor. Hoşafoğlu'na göre, partinin sosyal demokrat siyasetle bütünlesen organik yapıyı sağlayamaması, Gaziantep'te sosyal demokrat oylann azalmasındaki en büyük etken. Kongrelere doğru SHP Gaziantep örgütünde, üç büyük kümelenme dikkati çekiyor. Bunlardan biri eski milletvekili Celal Doğan'ın başıru çektiği gnıp. Ikincisi de, yülardır CHP'de politika yapan Hakkı Hoşafoğlu'nun grubu. Bunlar dışında bir üçüncü gnıp da oluşmuş son anda: tlkeli Birlik. Tüm "gnıplaşma"ya karşın, sosyal demokratlann Gaziantep'te yitirdikleri oylan geri almasına, partinin "kitkterin urnudu"na dönüşmeşine ılişkin onerilerin birbi BU KUPONU KESEN ISINIYOR! Türkiye'nin <^>garantili tek sobası Demirdöküm'ü şimdi, bugünün fıyatlanyla alın... 20 bin peşin, 20 bin taksitle kolayca ödeyin. Gelecek kış, nice kışlar sıcak yaşayın. Kısa süreli bu özel imkanı mutlaka değerlendirin! Katı Yakıtlı Çift Kapılı SL5 Döküm Soba • İçi tuğlalı tamamı döküm gövde. • Yüzeyleri çift kat emaye. • Önden ve üstten doldurmalı. • Kolayca tutuşturulur, kolayca temizlenir. • Yüksek verimlidir, az yakar çok ısıtır, yakıttan tasarruf saglar. • Bütün kış sönmeden yanar. Bu kampanya BekoAlpaAygaz taraf ından yürutütmektedır Demirdöküm soba simdiayda20bin lira Nasıl Katılacaksınız? Katılma kuponu Adınc/S(j/adıntz Adresıniz Semt veya ilçe Tetefon SL5 DBküm Soba Peşınat 20 000 Jmza. Taksn(12ay) 20000 GTemmuz PostaKodu 71 Toplam fıyat 260000 DAğustos I • Yandaki kuponu eksıksc olarak doldurun. •Sobanıa dilerseniz hemen, dilerseniz Eylu! ayına kadar seçeceğınız bir tanhte teslım alabılirsmır Lutfen seçtiğiniz ayı işaretleyın • Herhangı bir iş Bankası şubesıne uğraym ve peşinatı masraf ödemeden aşağıdaki hesap numarasına havalfcedın: BekoTıcaret AS. Turkıvels Bankası Bevoğlu Şubesı Hesap No. 23433 • Banka makbuzunun kaşelı aslını ve doldurduğunuz kuponu en geç 20 Nisan Çarşamba akşamına kadar aşağıdaki adrese taahuîlü olarak postalayın Beko Ticaret A.Ş. Istıklal Cad No 349.80050 Bevoğlulstanbul • Mektubunuz bıze ulaşınca bılgjsayarta değerlendırılecek ve Satış Sözteşmesı adresınıze gondenlecektır Her ay ıçm behrienen kontenjanın dolması halinde talebınız muracaal sırasına gore daha sonraki ayda değedendınlecektjr Sobanıa teslım almak ıstedıçınız ay P Nisan D Mayıs D Hazran I SJ kuponla tsrtıkte Mrsıa r<*ouzunun «aşelı asln da yfftamayı unutmaym Hesao No Beko toeı A S Turkıye tş Bankası Beyojiu Şjbes Hesao Nc 23433 Mjracaatlar peşınatın yatırılma tarıhıne gore rJeğertenrjınlecek, talebın belırlenen mıktan aşması halinde peşınat ıade edılecektır Bu kampanya Resmi Gazete'de yaymlanar. ılgılı teblığe uygun olarak yvuulmektedK Ryata KDV (Jahıkir Tesiıme kadar vergı ton gıbı konularda oiaMecek (ieğışıklıkler öu fıyata aynca yanatılacaktır PESIN FIYATINA TAKSİTLE! Demirdöküm Alın, yıllarca kullanın
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle