Katalog

3 MART 1988 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 YflYIN DÜN^ASINDA İNCELEME ARAgTIRMA YÖNETEN ŞAHİN ALPAY P İ K N İ K PtYALE MADRA Palme'nin sosyal demokrasisi Blz DeMokrasiyi Zimcirlerinden KmrtmrÛMkJOlof Palme, Çev. Dilek Zaptçıoğlu, AFA Yayınları, Aralık 1987, 212 s. Uzun yülar lsveç Sosyal Demokrat tşçi Partisi'nin liderliğini ve lsveç Başbakanlığı'nı üstlenen CMof PBIme'nin (19271986) konuşmalanndan ve yazdanndan seçmeleri bir araya getircn bir derleme, Almanca baskısından dilimize çevrildi. Tarihin en karanlık siyasal cinayetlerinden birine kurban giden Palme, Batı Almanyalı sosyal demokrat lider Wüly Brsndt ile birlikte çağdaş sosyal demokrasiıun en önde gelen sözcülerindendi. Sosyalist Enternasyonal ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası örgütlerde üstlendiği görevler aracılıgryla ve tarafsızlık politikası izleyen küçük, fakat güçlü bir ülkenın başbakanı olarak 1970'lerde ve 80'lerde dünva politikasmda hayli eckili bir rol oynadı. Denebılır ki dün>ada banş, demokrasi ve özgürlük ideallerinin bir simgesi oldu. Ülkesi lsveç'te üst üste iki seçim yenilgisinden sonra iktidara dönmeyi ve bunalımlı bir dönemi sosyal reformlardan ödtin vermeksizin asmayı başaran, zeki ve parlak bir politikacı olarak tarihe geçti. Genellikle "renksiz" ülkesinde, olaganüstü "rcnkli" bir kişilik olarak derin izler bıraktı. bir formülün varlığına inanmıyonız. Bizde mutlak tezlerin yerini taruşma aldı. Bizim kaderimiz yorulmak bilmeden soru sormak, nesne! deneylere girismek, otoritderden kuşkulanmak ve hiçbir otoriteye güvenmemekten geçiyor. Bilgi dağarağımızı zenginleştinnek, bağımsız düşünebilmek, fikirlerimizi kisisel bir inanç temelinde sağlamlastırmak görevimizdir" (s. 62). kenin, sosyalizmin taribinde vazgeçUmez bir yeri vardır... Geleceğimizi bir despotun veya kerameti kendinden tnenkul, aydınlanmış bir elit zümrenin ellerine teslim etmek, anonim güçlerce yonlendirilmekten daha iyi değildir" (s. 83). Sosyal demokrasinin, tek tek bireylerin hiçbir iktidar tarafından çiğnenemeyecek temel siyasal haklanna dayalı özgürlükçü demokratik düzene bağlılığıru açıklarken de Palme, lsveç sosyal demokrasinin belki gelmiş geçmiş en önemli düşünürü Ernst VVigforss'a atıfta bulunuyor: "Sosyal demokrasiyi komünizmden ayırt eden başlıca özellik, vatandaslık haklanna verdiğı önemdir. Tek tek bireylerin iktidar tarafından yöneltilen saldırılara karşı komnma hakkı, fikir no Kreisky'ye gönderdiği mektupta, sosyal demokrasinin benimsediği reformcu anlayısm nedenleri üzerinde durduktan sonra şoyle diyor: "Geniş çaplı halk hareketleri, demokrasi ve reformizm birbiriyle bağlantüıdır ve karşüıklı etkileşim içindedir. Biz bu düşünceyi bütün diğer siyasi görüşlere karsı savunduk.» Toplumumuzda devrimi savunanlar, geçen yülarda gıtgide daha küçük fraksiyonlara bölündüler, 'en doğru'nun ne olduğu konusunda bir kan davasını sürdürüyorlar. Bizim devriraci hayaller peşinde >itirilecek zamanımız yoktur" (s. 8485). Dünya hegemonyası için yansan süper devletlerin emperyalist politikalannı sosyal demokrat açıdan ele alan yazı ve konuşmalann bulunduğu kiıabın ikinci bölümünün okurların ozellikle ilgisini çekecegini santyorum. ABD'nin Vietnam'ı, Sovyetler'üı Çekoslovakya'yı işgaline şiddetle karsı çıkan; ABD'ye karşı Nikaragua, Sovyetler'e karşı Afgan halkının yanında yer alan Palme'nin bu bağlamda söyledikleri şunlar. "lsveç, kararlı ve ilkeli bir yansızlık politikası izleyen küçük bir devlettir. Fakat güttüğumüz yansızlık politikası bizi suskunluğa mahkum etmez; banş ve adalet uğruna mücadele etme, demokratik inançlanmıza davanarak her türlü zulme ve kaba kuvvete karsı gelme, halkımızın çoğunluğunun duygulanna tercüman olma haklanmızı elimizden aJmaz. Süper guçlerin oluşturduğu iki bloktan bagımsız, taraf tutmayan küçuk bir ülke olduğumuz içindir ki, küçük ulusların bağımsızlığını, yabancı devletlerin müdahalelerine hedef olmaksızın kendi siyasi yollarını ve geleceklerini belirleme haklannı sonuna kadar savunmak zorundayız" (s. 3132). Palme'nin yazı ve konuşmalanndan seçmeler, çağdaş sosyal demokrasinin temel görüşleriyle ve Türkiye'de bu anlamda sosyal demokrat bir akımın güçlenmesi sorunlanyla ilgilenenler için ozellikle okunmaya değer bir kitap. Dilek Zaptçıoğlu'nu da güvenüir bir çeviri sunduğu için kutlamak gerek. ŞA. HIZLI (GAZETECİ NECDET ŞEN Seçkincilige karşı Palme, sosyal demokrasinin bir halk hareketi olduğunu; halkın "ke Bir politika adamı Palroe'nin sosyal demokrasinin kuramsa] tartışmalanna yaptığı katkılar, panisıni birleştiren bir lider ve secmenleri peşinden sürükleyen bir politikaa olarak katlolanna nazaran geri planda kalır. Ancak Palme'nin karşı karşıya geidiği, tsveç'e özgü ve uluslararası sorunlar dolayısıyla dile getirdiği görilşler, Batırun en güçlü sosyal demokrat hareketinin bağlı olduğu terael ilke ve anlayışlar konusunda Türk okurlara çok iyi bir fikir verecektir. Bu temel ilkelerden belki de en önemli olanıru, yani dogmatizmi tümüyle reddeden yaklaşımı, Palme şu sozlerle açıklıyor: "Biz her şeyi açıklamaya muktedir "Palme'nin karşı karşıya geidiği, tsveç'e özgü ve uluslararası sorunlar dolayısıyla dile getirdiği görüşler, Batı'nm en güçlü sosyal demokrat hareketinin bağlı olduğu temel ilke ve anlayıslar konusunda Türk okurlara çok iyi bir fikir verecektir. Türkiye'de çağdaş anlamda sosyal demokrat bir akımın güçlenmesi sorunlanyla ilgilenenlerin Ozellikle okumaları gereken bir kitap." Sİ 1ERİHE KoYPU l BuTdM MURETTEBST ^> G C 3 0AH& ] V OLOF> PALME ÇtZGÜİK KlMİL MASARACI rameti kendinden menkul" bir lider veya bir seçkinler zümresi tarafından "kurtanlması" eylemi olmadığını da şöyle anlatıyor: "Sosyal demokrasi hiçbir zaman seçkinci bir parti anlamına gelmemiştir, gelmeyecektir. Biz bir halk hareketiyiz, bir halk hareketi olarak kalacağız. Toplumu ancak insanlann büyük çoğunluğunun onayını alarak dönüştürebilirsiniz. Bu il özgürlüğü ve eleştiri hakkı, çevresine yandaşlarını toplama, onlarla bir çoğunluk oluşturma, toplumda kaba kuvvete başvurmaksızın dönüşümler yaratma haklan bizce insanın en temel hak ve özgürlükleridir" (s. 28). AĞAÇ YAŞKEN EĞÎLİR KEMAL GÖKHA\ Reformcu yol Palme, 1972 yılında Brandt ve Brv ŞirkeÜeri nasıl yönetmeli? Yönetme Yökselme Sanatı: MtikeBuneli Arayışfflıomas J.Peters ve Robert H.Waterman, Çev. Selami Sargut, Altın Kitaplar, 1987, 441 s. ren ve gözeten şirkeüerin başındaki "liderler". örgüte yayılmasını ve canlı tutulmasım saglayan da nesilBundan bir yıl kadar önce bu sayden nesile aktanlan hikâyeler ve effada başka bir kiıabın (C. Kozlu, Kurnmsal KiUtür, BUkom, 1986) saneler. Son ve özetleyici özellik ise, mükemmel şirketlerin ayıu anda hem eleştirisini yaparken, en önemli yakatı hem de esnek olabilmeleri. Mürarlanndan birinin okurlara Peters kemmel sirketier az sayidaki terael ve Waterman ile taruşma olanağı değerlere uygun davTiaılması konusağlamas olduğunu vazmıstım. Şimsunda çok katılar. Ancak bu katılık, di bu yazarlann kitabı beş yıllık bir çahşanlarda yaratıcıhk ve girişimcigecikmeyle Türkçeye kazandınldı. liğin harekete geçirilmesine ortam saglayacak serbestligin tanınmasmı MikemmeU Arayrç Peters ve Waengellemiyor. terman'ı kısa zamanda büyük üne kavusturan bir kitap. Bugüne kadar Çok iyi yazümış bir kitap Miikembcs milyonun üstünde sattığı söylemeli Arayış. Ancak bir bilimsel çaniyor. lş dünyası ile ilgılı olup da lışma degil. Yazarlar, incelemeleri sıAmerika'da edebiyatdışı kitaplar saüs hstesinde bir numaraya çıkabürmş iki kitaptan biri. tşin ılginci, ikinci kitap da birinanin devanu nitetiginde olan ve Peters'ın (bu kez Nanc>' Austin ile birlikte yazdıgı) A Ptssion f or E u t l c a c t (Mökemıneilik Tutknsu). Butun bunlardan sonra, Tom Peters «rtık bir "holdjng". Danışmanlık ve egitim hizmeti veren beş şirketten ohısan "Tom Peters Group"u yönetiyor; yüda 250'den fazla kunıluşun yöneticüerine konuşma yapıyor. Uçüncu kitabı da yolda. YURTD1ŞINDAN BEHLÜL ÜSDtKEN yatıyor. Sanki bir efsane anlatıyorlar. Kitabm bazı yerlerinde, okurken neredeyse duygulanıyor insan. Bir misyoner edası var Peters ve Waterman'm. Amerikan iş dünyasına "J«ponlar bid zorinyor, ı m ı bizim de mükemmei oUbilmenin yoOanıu bulmuş şirketlerimiz var" mesajtnı vermeye çalışıyorlar. Amerika'run kaybolmaya yüz tutan öncülügünü kazanabilmesi için de bir "yönetim devrimine" gereksinme duyduğunu, derslerin bu mükemmel şirkeclerde bulunabilecegini soylüyorlar. Büyük örgütlerin başındakilerin esas işlevinin deferleri şekillendirmeV olduğunu söylerken bile, bunun karizmatik kijilikleri gerektirmediğini; değerlere baglılık ve kararlılık olduğu sürece herkes tarafından uygulanabileceğini vurguluyorlar. Yakın zamanlarda yapılan bazı incelemeler Peters ve Waterman'ın TARÎHTE BUGÜN MÜMTAZARIK^, PUEFtTO RICO ÛA İLK İSPANYOUAR Yerel Yönetimler ve Demokrasi Türkiye'de yerel yönetim üzerine yurtdışında iki inceleme yayımlandı. Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Metin Heper'in editörlüğünü yaptığı kitaplardan Demoknsi ve Yml Yönetim: 1980'lenle isUnbul (Democracy and Local Government İstanbul in the 1980 s, Eothen Press, 1987), Metin Heper ve Ruşen Keleş'in İstanbul Belediyesi üzerine makaleleriyle Ustün Ergüder'in yerel yönetimler ve siyasal kültür konulu incelemesirü kapsıyor. FriedrichEbertStiftung AraştuTna Enstitüsü tarafından yayımlanan diğer kitap Desentralizasyonun Açmazlan: Türkiye'de Bdediye V önetimi (DUemmas of Decentralization: Municipal Govemment in Turkey, 1986), Heper ve Keleş'in yanı sıra Ayşe Öncü'nün katkılanndan olujuyor. 1S13'TE BUGÜN, ÎSPANrOL ZtÂŞtF,r jllAU t>e LION (HUAN POHTE PB UON~) tftA t&Nizi'HPSKi Pue&rv etcoCp Mtşn• KOLjoMBıij Kf &4rfLMff OLAPJ POAJCE Oe LfOAJ, BAZI taziL&efSiu eFSANBjERiNoe yee. ALAN "YAŞAM Ç£ŞM£Sf* Nİ AKLlHA rAKMrŞTlf. ötoRüuüM SOM YiLLAeiNi HEP su çeş/ueYi AEAMAKLA eeçieece<, o AGADA 1433'TE K&STOF KOLOM8 7XRAF(AI&AN SULUMAKt A&ANIM İÇ YONETME YÜKSELME SANATI Şirketlerin en iyileri Peters ve Waterman daıuşmanlıktan gelme insanlar. Uzun yıllar ünlü danışmanlık şirketi McKinsey'de çalışmışlar. Mnkemmeli Arayış da McKinsey'de başlattıkları bir projenin ürünü. Kitap, en iyi olarak bilinen kırk üç şirkette (söylediklerine göre yansında derinlemesine, yansında da daha dar kapsamlı olarak) yapüklan incelemelerden çıkardıklan sonuçlara dayanıyor. Soz konusu sirketier arasmda Boeing, Caterpill«r, HewlettPackard, IBM gibi firmalar var. Yazarlara göre bu "mükemmel" şirketlerin sekiz ortak özelüği \ar. Bu özelliklerden biri, şirketlerin örgütsel yapılan; bir dijeri de büyümeye ilişkin stratejik tercihleriyle ilgili. Bu sirketier büyukKiklerine karşın örgüt yaptlannı basit tutmayı becerebilmisler. lzledikleri büyüme stratejileri acısmdan da çok sayıda degişik sahaya girmek yerine iyi büdikleri işe yakın faaliyet alanlarıyla sınırlı kalma>ı tercih etmiş görünüyorlar. Geri kalan özelliklerden dordü ise egemen olan düşünceler, inançlar ve değerlerle UgÛi. Bunlardan biri, "eylemden yana olmak" uzun boylu in^leme ve tartışma yerine "bulmak, yapmak ve denemek". tkincia, müşteriye yakın olmak. Bu, müşteriyi gerçekten dinlemeyi, derdine çare bulmayı, hizmete ve kaliteye (en az maliyet kadar, hatta belki maliyetten de fazla) önem vermeyi ifade ediyor. Üçüncüsü, yenilikçi olmak ve bunun için ürettikleri bir fikrin peşinde kosacak, didinecek çok sayıda örgütiçi "gırişimcinin" yesermesine olanak veren bir ortarnı yaratmak. Bu da Peters ve Waterman'a göre insanlara daha fazla serbestlik verilmesi, örgütiçi rekabetin körüklenmei, basansızlıklann ve kargaşarun oastan kabuüenilmesi anlamına gefiyor. Mükemmel şirketlerin başka bir özelliği de çalısanların, verimliliğin ve kalitenin kaynağı olarak görfllmesi. Thomas J . Peters Robert H. Waterman, JT. "Peters ve Waterman'ı kısa zamanda büyük üne kavusturan bu kitap, iş dünyası ile ilgili olup da ABD'de edebiyat dışı kitaplar satış listesinde bir numaraya çıkabilmiş iki kitaptan biri. Kitap, en iyi olarak bilinen kırk üç şirkette yapukları incelemelerden çıkardıkları sonuçlara dayanıyor. Yazarlara göre 'mükemmel' şirketlerin sekiz ortak özelliği var." FLOK./PA'W OA tzeŞPEPECEKTİ. ANCAK, AMER.itCA'MIN GÜMEYPOĞUSUAJCAfCİ FLo&PA DA,BıR KlZILP£R.İLt İ 50 YIL ÖNCE CumhuriYet 3 Mart 1938 Vekâletine müracaate karar verilmistir. O zamanki karar, memlekete yeniden dokuma makinesi getirmemek üzerinde toplandığı için, bunun Vekâletçe yapüacak tesebbüs neticesinde hukümetçe bir karara bağlanması isteniyordu. Sanayi Birliği son toplantısında hukümetçe yapılan müracaatm muvaftk olduğu neticesine varmış ve idare heyetinin hareketini ekseriyetle tasvib etmiştir. 19381988 Diğer bazı isler daha görüşüldükten sonra birlik reisi vazifeden affım istemiş ve idare heyeti de reisle birlikte çekilmek arzusunda bulunmustur. Bursa Sanayi Birliğinde hararetli bir içtima Bursa (Hususi) Şehrimizdeki sanayi birliğinde bir toplantı yapılmış; bu toplantıda, memlekete yeniden dokuma makinası girip girmemesi etrafında hararetli SÜREIİ YAYINLARDAN rasuıda nasıl bilgi topladıklan, bunlan nasıl analiz ettikleri konusunda hiçbir bilgi vermiyorlar. Verdikleri ömeklerden bazılan incelemenin kapsamında yer almayan şirketlerden. Barda yan masada duyduklan bir konuşma bOe (s. 274) görüşlerini desteklemek için kuUanüıyor. Görüşlerinin ana çerçevesini oluşturan sekiz özelligin nasıl saptandığı da hiç açık degil. Peters ve VVaterman yönetim konusunda yeni bir kuram sunduklarını soylüyorlar (s. 141). Aslında sundukları sadece birtakım inançlann savunması. mükemmel şirketlerinden bazılannın sıkıntılı dönemler yaşaraakta olduğunu, bazılannın bu dunımlar karşısında geleneksel bürokratik yapılara dönme eğiliminde otduklannı gösteriyor. Efsane zorlanıyor. Ama gene de mükemmellik yazını, Japon kaynaklılann da desteğiyle devam ediyor. Bir müddet daha da süreceğe benzer. Son bir nokta da çeviriyle ilgili. Peters ve Waterman'ın yollama yaptıklan kaynaklan içeren notlar bölümU Türkçe kıtapta yok. Bunu görseler Peters ve Waterman kızarlardı herhalde. • Doç. Dr. Behliil Üsdiken. Bo&aziçi Üniversitesi öğretim üyesıdir. Toplum ve Buim'inyeni sayısı llk sayısı 1977'de basılan ve o tarihten bu yana uzun süren araüklan rağmen yayınını sürdüren Toptnm ve Bilim'in son sayısı (Sayı 31/39, Güz 19851987) iki yıüık bir gecikmeden sonra geçen günlerde çıktı. Ülkemizde sosyal bilimciler tarafından cıkarılan, fakühe dergileri dışmdaki tek yayın orgaru niteliğini taşıyan derginin bu sayısındaki baslıca katkılar arasmda Sencer Divitçioğlu'nun "Mancgil ve Keynesgil Teorilerle Yeniden Üretim"; A. InsalC.Aktar'ın "Çağdaşlaşma Sürecinin Toplumsal Sorunlan" ve Ruhdan Yumer'in "Devlet Kuramında Liberal Temalar" başlıkh incelemeleri bulunuyor. GRAFIKER 1585010 1582802ATT GAZtANTEP TEKEL İÇKİ FABRÎKASI MÜDÜRLÜCÜ'NDEN Fabrikamızdan Ankara Tekel Bira Fabrikası'na tanklan idaremize ait olmak üzere kamyonlarla bir yıl süreyle dökme rakı sevk ettirilecektir. 1 Sevk ettirilecek dökme rakı miktarı ^»25 azalır, çoğalır 1.573.200 kg.'dır. 2 lşin muhammen bedeli 47.196.000. TL. ohıp, geçici teminatı ise 2.359.800. TL.'dır. 3 lhale açık eksiltme suretiyle 28.3.1988 pazartesi günü saat 14.00'te fabrika lhale Komisyonu'nca yapılacaktır. Şartnamesi fabrikamız ve Ankara Bira Fabrikası'ndan 5000. TL karşılığında temin edilebilir. 4 Isteklilerin geçici teminatlannı ve şartnamesinde istenilen diğer belgeleri ihale saatinden önce Komisyona vermiş olmalan sartür. 5 İdaremiz 2886 sayıh yasaya tabi değildir. tlan olunur. Basın: 13622 müzakere ve münakasalar cereyan etmiştir. Hükümetin serbest bıraktığı bu mesele üzerinde öteden beri sanayicilerimiz arasmda bir fikir ihtüafı vardı. Bu toplantıda her iki taraf fıkirlerini müdafaa etmişlerdir. Mesele daha evvel bir takrirle ortaya atılmıs, fikir ve göriiş aynlığı ve o vakitte mevcud olduğu için takrir Sanayi Birliğinde konusulmus ve tktisad Şarub ihracatı Izmir (Hususi) Hollanda yaptığı ithalata aid blokesine mukabil, memleketimizden mühim miktarda şarab mübayaa edecektir. SANAYİ VE TİCARET BAKANLlCl tÇ TİCARET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ T.C. MÜZEYYEL BEYANNAME Sayı: 10(04.0130.3/89) Konu: Şirketler Şb. 30 Kasım 1330 tarihli Ecnebi Anonim ve Sermayesi Eshama Münkasem Şirketler Hakkında Kanun hükumlerine göre Türkiye'de (Meclisi Mebusan Caddesi No: 327, Dursun Han, Kat: 8 Salıpazan İSTANBUL) adresinde şube açarak faaliyet göstermesine izin verilen ve ticari merkezi Rotterdatrl Hollanda'da bulunan " W . F . HENRY VAN DER ZEE AND CO. B.V." şirketi İstanbul Merkez Şubesi, Bakanlığımıza müracaaüa, aslı 29.9.1987 tarihinde RiesbachZurich Noterliği'nce, Türkçe tercümesi ise 9.11.1987 tarih, 38584 sayı ile Beyoğlu 4. Noterliği'nce tasdik edilmiş vekâletname ve aslı 18.1.1988 tarihinde RiesbachZurich Noterliği'nce, Türkçe tercümesi ise 1.2.1988 tarih, 5554 sayı ile Beyoğlu 4. Noterliği'nce tasdik edilmiş ek vekâletnamede yazılı yetkilerle; şirket adına yapılacak islerden doğacak davalarda; dava eden, dava edilen ve acüncü şahıs sıfatıyla hazır bulunmak üzere mevcut temsilciler GÖKALP CANER ve METİN TÖRÜNER ile birlikte şirketın Türkiye'deki şubelerini hep beraber temsil etmek ve islerini yürütmek için AYD1N KUTLUG'un ticari mümessil olarak atandığını bildirmiş ve gereken belgeleri vermiştir. Bu işe ait belgeler incelenerek mevzuat hükumlerine uygun görüldüğünden işbu beyanname verilmistir. tLAN SANAYİ VE TİCARET BAKANLlCl İÇ TİCARET GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN 30 Kasım 1330 tarihli Ecnebi Anonim ve Sermayesi Eshama Münkasem Ş>k«ler Hakkında Kanun hükumlerine göre Türkiye'de (Meclisi Mebusan Caddesi No: 327, Dursun Han, Kat: 8 Salıpazan İSTANBUL) adresinde şube açarak faaliyet göstermesine izin verilen ve ticari merkezi Rotterdam Hollanda'da bulunan " W . F . HENRY VAN DER ZEE AND CO. B.V." şirketi İstanbul Merkez Şubesi. Bakanlığımıza müracaatla, aslı 29.9.1987 tarihinde RiesbachZurich Noterliği'nce, Türkçe tercümesi ise 9.11.1987 tarih, 38584 sayı ile Beyoğlu 4. Noterliği'nce tasdik edilmiş vekâletname ve aslı 18.1.1988 tarihinde RiesbachZurich Noterliği'nce, Türkçe tercümesi ise 1.2.1988 tarih, 5554 sayı ile Beyoğlu 4. Noterliği'nce tasdik edilmiş ek vekâletnamede yazılı yetkilerle; şirket adına yapılacak islerden doğacak davalarda; dava eden, dava edilen ve üçüncü şahıs sıfatıyla haar bulunmak üzere mevcut temsilciler GÖKALP CANER ve METİN TÖRÜNER ile birlikte şirketih Türkiye'deki şubelerini hep beraber temsil etmek ve islerini yürütmek için AYD1N KUTLUG'un ticari mümessil olarak atandığını bildirmiş ve gereken belgeleri vermiştir. Bu işe ait belgeler incelenerek mevzuat hükumlerine uygun görütdüğünden keyfiyet ilan olunur. Japonlar zorluyor Belki de Mükemmeli Arayts'm olaganüstü satış başansı burada KISA KISA DÜNYA KAPlTALlZMlNtN BUNALIMI / De Brunhoff ve diğerleri, Alan Yayıncıhk, Şubat 1988, 524 s. Nail Sathgan ve Sungur Savran'ın derledikleri bu kitap, "son onon bes yılda dün>anın önde gelen Mandst kuramcüannın kapitalizmin genel hareket yasalan ile ikinci Dünya Savaşı sonrasında kapitalizmin gecirdiği evrimi bütünleştirmeye çalısan" yazılannı bir araya getiriyor. DeTİeme Savran'ın "Bunahm, Sermayenin Yeniden Yapılanması, Yeni Liberalizm" başlıkh önsözü ile Sathgan'ın "Günümüz Kapitalizminin Pamuk tpliği: Hayali Sermaye Spekülasyonu" adlı son sözünü de kapsıyor. SOR BAKALIM / Emin Çölaşan, Tekin Yayınevi, Şubat 1988, 408 s. Emin ÇöUsan Hürriyet gazetesinde yayımlanan "Pazar Sohbetleri"nden seçmeleri bir kitapta topladı. Uğur Mumcu, Aziz Nesin, Cevher özden, Hüsamettin Cindoruk ve Cengiz tsrafil ile yapılan soyleşileri de kapsayan bu son kitap, Çölaşanın Önce İnsanım Sonra Gueteci'yi izleyen dokuzuncu kitabı. TÜRKİYE'NİN ÇEVRE POLİTİKASI / Aykut Kence ve diğerleri, TÇSV Yayını, Aralık 1987, 144 s. Türkiye Çevre Sorunlan Vakfı'nın bir araştırmaalar grubuna haarlatmış olduğu çalışma, "Türkiye'nin çevre politikası nedir? Ne olmaudır?" sorulannı tartışıyor. Vakfın son bir yıl içinde yayımladıği diğer kitaplar şunlar: Mine Kışlakoğlu Fikret Berkes / Biyolojik ÇeşttlOfk (Temmuz 1987); Türkrye'nin Biyolojik ZenginBkleri (Temmuz 1987); lbrahim Tanyeri Sunday Üner / Nüfus ve Ekonoml (Ekim 1987); Şebiriesme ve Çevre Konferansı (Kasım 1987). S o nuncu kitap, vakfın 34 Haziran 198Tde düzenlediği konferansa sunulan bildirileri ve yapılan yorumları kapsıyor. CUMHURtYET KtTAP KULÜBİPNDEN HABERLER AYIN EN ÇOK SATAN KtTAPLARI 4.2.19881.3.1988 Sıra 1 3 4 5 6 7 8 9 10 ÜSKÜDAR 2. SULH HUKU HÂKİMLİĞİ'NE Sayı: 1986/1864 Faruk Tunay vekili tarafından davalılar Hikmet Üçyıldız, Muzaffer Ahmet Nurettin Sokmen, Orhan Sözginer, Salim Turan aleyhine mahkememizde açılan izalei şuyu davasında, Davalılardan M. Ahmet Muzaffer Gökmen Özsözginer adtna çıkartılan tebligata ve yaptınlan zabıta tahkikatına nazaran Ankara Harita Genel Müdürlüğü adresinde bulunamayan ve başkaca adresi tespit edilemeyen davalı Orhan özsözginer'in M.Ahmet Nurettin Gökmen, ilan tarihinden itibaren bir ay içinde dava ile ilgili bütü belgekrini ibraz ile 26.4.1988 saat 11.15'te mahkememizde duruşmada hazır bulunması veya avukat vekille kendisini temsil ettirmesi, aksi takdirde HUMK'un 509 ve 511. maddeleri delaleti ile 213 ve 377. maddeleri hükmü uyarınca gıyabında karar verileceği hususu, dava dilekçesi yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 18.6.1987 Duruşma günü 26.4.1988 saat 11.15. Güçlü değerler Peters ve Waterman'ın sekiz özelligindcn geri kalan ikisi, belki de en önemlileri. "Degerlerle yönlenmek" olarak adlandırdıklan özelük, birtakım güçlü değerleri yaşatan ve koruyan bir "kttltür"e sahip olmalan. Az sayıda ve basit olarak ifade edilmiş; ama insanları calışmaya isteklendiren değerler. Bu değerleri şekillendi 2 Kod 156.006 087.055 079.042 011.031 097.495 027.072 193.003 281 012 066 060 152 415 Kttabın Adı/Yazan GlasnostAsıl Neyı istiyorum/ Mıhail Gorbaçov Idam Gecesi Anılan/ Halit Çelenk Biz Duvar Yazısıyız/Firuz Kutal Kadımn Adı YoWDuyflu Asena Hayır/Adalet Agaofilu Zıverbey Köşkü 1 llhan Selçuk Yannlar Biamdır Yoldaşlar / Manuel Tıago 12 EyiulcOlere Bın Soru / Bulent Habora Yaşam Başka Yerde / Mılan Kundera Herkes Kendi Payına ölür / Nazım Hikmet