Katalog

Cumhuriyet Köprü yapımı nedeniyle denizle bağlantısı ve su değişimi kesilme noktasına geldi. Her gün birçok sanayi kuruluşu kirliliğini bir zamanlar İstanbul'un tatil yerlerinden sayılan K.Çekmece gölüne akıtıyor. NtHAT HALICI tstanbullulann aklına "göl" denince önce Terkos sonra Büyük ve Küçük Çekmece gölleri gelir. lki Çekmece gölttnden Büyük Çeknıece gölü yaklaşık 1 yıl önce baraja dönüşürken Çekmece göllerinden "küçüti" uzun bir süredir "can çeMfiyor". Bir zamanlar kıyısındaki plajlara kcntten serinlemek için gelioen Küçük Çekmece gölü ya da eski adıyla 'Ç«kmecei Saglr", bilinçsizce kullanarak yok ettiğınuz doğal guzelliklerimıze bir ornek oluşturuyor. Küçük Çekmece gölü, Anakent Bdediye BaşkanhğVnın yaklaşık 1 yıl önce gölü baraja dönüştürrne tasanlarının gerçekleştirilmeyeceğini acıklamasının hemen ardından sanki "ÖİÜBC aahkum" edildi. Gölün çevresinde kümelenmiş olan irili ufakh birçok sanayi kuruluşu, atık sulannı her gün derecikler kanalcıklar aracüıgıyla göle boşaltıyorlar. Bu sanayi kurulu$ları arasında özellikle Finızköy'deki Plastel fabrikası atıklan yakınma konusu oturken Türkiye'nin en büyük nükleer arastınna merkezınin Küçük Çekmece'nin hemen kuzeyinde yer alması da kirülik bakımından tedırginlik yaratıyor. Sahıbr Cumhunyeı Matbaacılık ve Gazetecılik Turk Anonım Şırketı adına Nadir Nıdi 9 Genel Yayın Muduru: Hasan Cemal, Müessese Muduru: Emine Lşakllgil. Yazı tşleri Muduru Okay Gönensin, % Haber Merkezı Muduru YIIÇID Bayer, Sayfa Düzeni Yönem enı Ali Ac»r, # Temsılcıler. ANKARA Yalçın Dojan. IZMİR: Hikmel Çeunkaya, ADANA Cdal Başlangıc. Istanbul Habcrlen: Erhan Akyıldız, Dış Haberler: Ergun Bakn, Ekonomr Osman Ultga>, Kuhur Cdal L'sler, Spor Danışmam AMulkadir Yucelmsn, Duzeltme Refik Durbmş, BılimEğıiım Şahin Alpay, IşSendika: Şukran Kelenci. Yurt Habcrlen N'ecdet Dogan, Dızı Yazılar: Ktrtm Çalışkan, Bursa: L*vent Gençelli, % Koordınatör. Ahmel Korulsan, 0 Malı tşler: Erol Erkut. # Reklam Ayşe Torun, Ek Va>ınlar Hulya Akyol % ldare. Huscyvn Giınr, tşletme Önder Çelik. Bılgıişlem Nail tnal. Basan ve Yayan Cumhunyct Matbaacılık ve Gaztfecüık T A Ş Turk Ocagı Cad 3 9 ' 4 I C a j a l o i l u 34334 Kı PK 246Ulanbu! T t l 512 0 5 0 5 ( 2 0 haı) T c l t x 2 2 2 4 6 F a x ( 1 ) 5 2 6 6 0 7 2 0 Burotar • A n k m : Zıya G « k ı l p Blv tnkılap S N o 1 9 ' 4 , Tel 133 II 4147, TeİM 423*4 F a ı (51) 13 12 3 0 (4) 133 82 64 % l ı n ü r : H Zı>a BN 1352 S 2 / 3 , Ttl 13 12 30, Teien 52359 fıx ActaMİnOntlCad 1 1 9 S N O I K a t l . T e ! 114550119731. T e k x 362155, F M (71) 3 M O 5 6 TAKVIM 22 ŞUBAT 1988 tmsak: 5.18 Güneş: 6.43 öğle: 12.22 Ikindi: 15.22 Akşam: 17.53 Yatsı: 19.12 Ölüme terk edîlen gtizellik: K.Çekmece EVLİYA ÇELEBİ^DEN Kaddumi Türkiye'ye geliyor ANKARA (AA) Filistin Kurtuluş örgiitü Siyasi Büro Şefî Faruk Kaddumi'nin, mart ayı başında Türkiye'ye geleceği biidirildi. Kaddumi'nin, FKÖ lideri Yaser Arafat'ın, Filistin sorunu ve Ortadoğu'daki gelismelere ilişkin bir mesajım Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve Başbakan Turgut özal'a iletmesi bekleniyor, FKÖ Siyasi Büro Şefi Faruk Kaddumi'nin Türkiye ziyaretini geçen yıl yapması planlanmış, ancak genel seçimler dolayısıyla ertelenmişti. KÇekmece'de morina avı Küçük Çekmece gölü balıkçüannın kuşaktan kuşağa aktardıkları söylenceye göre, çok eski bir çağda, o zamanlar yeşilükleT içinde yüzen bereketli bir vadi olan gölün orta yerinde bir kasaba uzanırmış. Kasabada yaşayanlar rauılu ve zengin insanlarmış. Bu insanlann tek kusuru ise bencil ve yardımseverlik duygularından yoksun olmalanymış. Halkının yardımseverlikten yoksun olduğu bu kasabaya bir gün bir yabancı ginnış. Kasaba halkı bu yabancıyla ilgilenmemiş, ona konukseverlik göstermemış... bir tek aile dışında. Bu aile yabanaya yatacak yer ve yiyecek yemek vermiş. Karnı doyan ve yorgunluğunu gideren yabancının buna rağmen kasaba halkına karşı olan kızgınhğı dinmenuş. Yabana bir sabah birdenbire, kendisine ilgi gösteren aileyi de yaruna alarak kasabayı terk etmiş. Onlann kasabadan çıkmalanmn hemen ardından göl sulan beklenmedik biçimde birden kabarmış. Bir zamanlar zengin ve mutlu insanlann yasadığı o bereketli vadi ve kasaba göl sulan altında kalmış. Adı sonradan "Garip Dede" olarak kalan bu yabanaya ölürpünden sonra Küçük Çekmece gölü ile Marmara Denizi'ni ayıran toprak parçası üzerinde bir yatır yapılmış. "Garip Dedc"nin yatın, Küçük Çekmecelilerin birbirlerine anlattıklan söylenceyi dogrulamak istercesinedimdik ayakta. Marmara denızi kıyısmda küçük bir cep oluşturan K Çekmece gölü. plansız sanayfte? menıtı kurbam tfarak Hahçten betet bir batakltğa dönüşme yolunda hızta iteriıyor Evliya Çelebi'nin balıklarından övgüyle söz ettiği Küçük Çekmece gölü, Belediye'nin yaptığı dolgıı ve yeni köprünün yapım çalışmalan sırasında balıktan yoksun kaJdı. Küçük Çekmece gölü ile Marmara Denizj bağlantısıru sağlayan ve Marmara Denizi'nden balık akımının gerçekleştiği kanal üzerine bir köprü yapıldı. Büyük Çekmece Gölu barajından geürilen suyu ileten dev boruları taşıyacak olan bu köprünün yapımında ve sonrasında, göl ile deniz arasındaki baglantı neredeyse tamamen kesildi. Köprü yapımının üstünden aylar gectiği halde göl ile Marmara Denizi arasındaki bağlantıyı engelleyen taş ve kaya parçaları temizlenmiyor. Balıkçıiar tarafından bir günlük iş olduğu öne sürülen tenuzleme çahşmalarına tüm başvunı ve şikâyetlere rağmen yine de başlanmadı. Bunun yanı s\ra 16. yüzyılda Miraar Acem Alisi tarafından yapılan köprünün hemen yanında uzanacak olan yeni bir köprünün yapım çalışmaları sürüyor. 400 yülık Mimar Acem Köprüsünün kemerlerinin yeni köprünün yapım çalışmalan sırasında kapatüması, yurttaşlann büyük çoğunluğu tarafından tarihe set çekilmesi olarak görillüyor. Kendisiyle Küçük Çekmeceli balıkçılann sonınlanm görüştüğümüz Küçük Çekmece Bahkcılık İstihsal ve Satış Kooperatifı Başkanı Şeref Kandz şunlan söylüyor: "Gölü kirieten fabrikalan Dcvlet Sa Ürönteri'iM şiklyH ettik. Zabıt tuttular, sn ömekleri alındı. incdendi.Kirülik meydana gelirduJeri tespit edildi. An» sonond» gküp fabrikaUrU gonışuyortar. iş kapaühyor. Banıuı yuunda bir sıire once bctedi>e tarafından >ıktınlan bahkçi bannaklannın yerine yaptlacağı vaat edilen yeni bahkçı bannaklan hâlâ yapılmadı. Eski balıkçı bannaklannıan yerinde bugün bir park var. OyM bize ne yer gösterUdi, ne de p»ra verihU." Unlü Turk gezginlerinden Evliya Çelebi de eski adıyla Çekmecei Sagir olan Küçük Çekmece'den Seyahatname adlı yapıtında söz ediyor. Evliya Çelebi, Tuna nehri ile Küçük Çekmece gölünün arasında su bağlantısı olduğunu öne sürüyor. Gezgine göre yalnızca Tuna nehrinde rastlanan morina balığına Büyük ve Küçük Çekmece göUerinde de rastlanabiliniyor. Çelebi bu balığın yalnızca Tuna'dan Kırklareli'ne oradan da tstanbul'a dek uzanan bir kanal yoluyla gelmıj olabilecegini belirterek Çekmece ile ilgili ilginç savlarını söyle sürdürüyor: "Yanko bin Madyan, Tan» nehrini tstanbul'a •him«{ı dcnıhte edip 5 kert 100 bin •dan %t hâM Tnna'BU Dakfak nam BUÜuHerindeD aşıp 7 seaede Tuna iagımlannı tstanbul kmrbiinde (Azalh) •»•IMM» gctirip kovnveniiier. Bi k c m Çekmec« buhayresinin (gol) sahBimte, Topkapulu Mahmut Afca yalıanda otumrken seyyatlar (avcılar) bir kuçuk morina baagı sevmlip Soltan tbrahim Han'a hediye gönderdiler. Malnnı oldu ki burada da Tnna nenfezi (kaynagı) vardır. Onun için suyu pek acı degildir. Asıl deniz ile buhayrenin arası bir ok menziltdir. tstanbul'da bikayd olan (işi gucu ol•nayan) yaranlar kayık ile bu Çekmece göllerine gdip pisi balıgı şikar ederier. Bu buhavrenin çevresi mamur ve abadandır. Bagh bahçeli çiftliklerdir." Türk mahkum firar etti HAMBURG (AA) Federal Almanya'nın Hamburg kentindeki unlü "Santa Fu" cezaevinden Onceki akşam Coşkun Fırat (27) adlı Türk mahkumun kaçtığı biidirildi. Hamburg polisinden alman bilgiye göre, geçen yılın haziran ayında silahlı soygun suçundan 28 ay hapis cezasma mahkum edilen Coşkun Fırat, önceki akşam ziyaret saatinin bitimi sırasında kendisine çok benzediği bildirilen kardeşi Hasan Fırat'm pasaportunu kullanarak kaçtı. Polis, pasaportun Coşkun Fırat'a ne şekilde ulaştınldığının araştınldığını bildirdi. Eşlerini aldatan kadınlar ROMA (AA) ltalya'da yapılan bir anket, her üç evli halyan kadınından ikisinin, eşlerini en az bir defa aldattığım ortaya koyuyor. ttalya Nüfus Araştırmalan Enstitüsü tarafından yapılan ve 20 bin kişinin katıldığı ankette, kadınlann yüzde 66'sı eşlerini aldattıklannı belirtirken, bu oran, erkeklerde sadece yüzde 32 olarak gerçekleşti. Kocalannı aldattıklannı açıklayan kadınlann yaklaşık yarısı, cinsel tatminsizlik yüzünden bu yola başvurduklannı kaydettiler. Habere büyük ilgi gösteren Italyan gazeteleri, ciddi bir kuruluş olan enstitü tarafından hazırlanan bu anketin sonucunun, çapkınlıklarıyla övünen ttalyan erkeklerinin ünlerine bir darbe vurduğu üzerinde birleşiyorlar. Avrupalı Sosvalistler Fransız Sosyalist Partisi Yeniden iktidar çok usakta mı? Yaklaşan başkanhk seçimleri, sosyalist parti için önemli bir sınav. Onceki iktidar döneminde partinin popülaritesi azahrken Mitterrand'ınki yükselmişti. Şimdi Michel Rocard partinin popülaritesini de yükseltiyor. Ama parti Mitterrand'dan vazgeçmeye niyetli değil. Mitterrand yeniden başkan seçilirse, partiye de yeniden iktidar yolu açılabilir. Haber Merkezi Bugunden başlayarak Batı Avrupalı sosyalist partilerin durumu, geleceğe yönelik planları ve yoneticileriyle ilgılı son gelişmeleri aktaracağız. Bugün, Fransız Sosyalisı Partisi ile ilgili yazımızı aşağıda bulacaksınız. lzleyen günlerde, Alman Sosyal Demokrat Partisi, halyan Sosyalisı Partisi, lspanyol Sosyalist tşçi Partisi, Portekiz Sosyalist Partiii, İsveç Sosyal Demokrat tşçi Partisi, Belçika Sosyalist Panisi, Danimarka'daki sol ve sosyal demokrat partiler ve son olarak da bir karşılaştırma için ABD'deki sosyal demokrat içerikli hareketler sayfalarımızda yer alacak. Balkaıı Koııferansı'na aktif katılun ATİNA (AA) Dışişleri Bakam Mes«t Ydmaz, Türkiye'nin 2426 şubat tarihleri arasında Belgrad'da yapılacak Balkan Dışişleri Bakanlan Konferansına yapıcı ve olumlu bir tutum içinde, aktif şekilde katılacağını söyledi. Yılmaz, haftalık To Vima gazetesine verdiği demeçte, Türkiye'nin, Balkan Dışişleri Bakanlan Konferansının bölgedeki banşaı korunmasına, aynca, istikrar ve işbirliginin artmasına katkıda bulunacağına inandığını belirtti. Türkiye'nin Balkan ülkeleri arasındaki çok yönlü işbirliginin güçlenmesini yıUardan beri desteklediğini ifade eden Dışişleri Bakanı Yılmaz, 1934 ve 1954 yülarındaki Balkan ülkeleri anlaşmalarında Türkiye'nin de yer akhğıru, ancak bu gayretlerin bazı dış gelişmeler nedeniyle uzun ömurlü olmadığını kaydetü. Dışişleri Bakanı Yılmaz, DoğuBaü ilişkilerinde esen yumuşak havanın, Balkan ülkeleri arasmda işbirliği sağlanması için elverişli bir ortam yarattığım belirterek, gerek Türkiye'nin gerekse Yunanistan ve diğer Balkan devletlerinin çok yönlü ekonomik ve ticari işbirliğinde hayli tecrübeli olduklannı, dolayısıyla Balkanlararası işbirliginin de olumlu neticeler verebileceğini söyledi. Balkan Mesut YılmaZy Balkan Dışişleri Bakanlan Konferansı'nda Türkiye'nin yapıcı olacağını söyledi Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, Yunanistan 'da yayımlanan haftalık To Vima gazetesine verdiği demeçte, Türkiye'nin Balkan ülkeleri arasında çok yönlü işbirliginin güçlenmesini yıUardan beri desteklediğini belirtti. Yılmaz, DoğuBatı ilişkilerinde esen yumuşak havanın, Balkan ülkeleri arasında işbirliği sağlanması için elverişli bir ortam yarattığım söyledi. Azınlıklan "tarihi miras" olarak tanımlayan Yılmaz, "Bu tarihi miras milletlerimiz arasında dostluk köprüsü olarak çalışabilir" dedi. ülkeleri arasındaki işbirliginin, bu ulkelerin ihtiyaçlan ve ekonomik şartlanna uygun şekilde sağlanması gerektiğini vurgulayan Dışişleri Bakanı Yılmaz, He'.ankı Nihai Sözleşmesinin de biri hariç bütün Balkan ülkeleri tarafından imzalanmış olması nedeniyle, böyle bir işbirliği için fevkalade faydalı bir öge olduğunu ifade ettı. Mesut Yılmaz, To Vima gazetesindeki demecinde, Hekinkı Nihai Sözleşmesi'nin, bir yandan bu sözleşmeyi imzalayan ülkelerin hangi ilkelere uymalan gerektiğini içerdiğini, diğer yandan da ekonomi, tkaret, kültür gibi çok yönlü işbirliginin yapılabileceği alanları belirlediğini kaydederek, ayru ilkderin Balkanlarda da geçerli olup uygulanabileceğini belirtti. Helsinki Nihai Sözleşmesi'nin bir diğer önemli maddesinin de insan haklanyla ilgili olduğunu hatırlatan Yılmaz, Balkanlararası işbirliginin in&ancıl yarunın da özel bir önem taşıdığını vurguladı. Yılmaz, "lster ekonomik. ister ticari, ister kültürel olsun, Balkan ülkeleri arasındaki isbiriigi. genellikle butun çagdaş tophımlarda olduğu gibi, halklann mutlulagu ve gdtşmesini bedef secmelidir. Eger, Helsinki Nihai Sözleşmesi ve difer aniaşmalardan kaynaklan»n. kişilerin sosyal, dini ve kiiltürd baklan tam olarak gü\ence altına alınmazsa, Balkanlararası işbirliği hedcfleriııe varamayacaktır" dedi. Yılmaz, bu durumun idrak edilip, insan unsuruna gerekli önceliğin verileceği düşüncesiyle, Türkiye'nin Balkan ülkeleri arasında bütün alanlarda çok yönlü işbirliginin hızla gelişmesi için gerekli adımlan atmaya isıekli olduğunu kaydetti. Dışişleri Bakanı Yılmaz aynca Balkan ülkelerindeki azınlıklann da Balkanlararası ilişkilerin düzelmesine önemli katkıda bulunabileceğine inandığını kaydederek, azmlıkları "tarihi miras" olarak tanımladı. Yılmaz, "Bu tarihi miras, milleüerinüz arasında bir dostluk ve işbirliği köprusu olarak çaltjabilir. Balkan ülkeleri arasında boylesine ozlu ilişkilerin okluğu bazı canlı örnekler vardır. Dolayısıyla, anlaşmalar ve Helsinki Nihai Sozkşmesi tarafından tanındıgı şekilde insan haklanna saygı göslerilmesi, olumlu ve yapta bir yakınlaşma sağlayıp, Barfcan ülkeleri arasındaki işbirliginin şeliştirilmesine yeni bir hız verecektır " dedi. Yunanistan Dışişleri Bakanı Karolos Papulyas da aynı konuda To Vima gazetesine verdiği demeçte, Balkan Dışişleri Bakanlan Konferansfrun başansızlıkla sonuçlanması halinde, Balkan ülkeleri arasındaki ilişkilerin gerileyeceğini belirtti. Papulyas, Balkan ülkelerinin ne denli "Balkan zihniyeti" içinde olduklannın da bu konferans sırasında belli olacağını scyledi. Bulgaristan Dışişleri Bakanı Petar Mladenov ise, Belgrad'dakı konferansın amacının anlaşmazlıklan değil, Balkan ülkelerinin onak çıkarlanna hizmet eden konuların görüşülmesine yönelik olması gerektiğini ifade etti. Lokal olan kütüphane SABETAY VAROL PARİS Birinci ve ikinci turları 24 nisanla 8 mayısta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi, Fransız Sosyalist Partisi'nin iki yıllık aradan sonra tekrar iktidara mı geleceği, yoksa bu partinin uzun süreli bir muhalefet dönemine mi gjreceği bilmecesine yanıt verecek. 1981'de secilen Cumhurbaşkanı Mitterrand, yeniden aday olursa iktidar sansı hayü fazla. Ancak 71 yaşma giren ve Francoıs Mitterrand mento seçimlerinde yüzde 31 oy aldılar ve meclis çoğunluğunu da bakanlar kurulunu da sağ koalisyona kaptırdılar. Sosyalist Parti gerçi Man 86'dan sanüdığından ;ok daha az yıpranarak çıktı, ama bu parti için başlıca sorun, tekrar iktidara gelmek amacıyla mücadele etmeyi gerektirecek manevi gücün ortalıkta gözükmemesiydi. Yoksa Fransız sosyalistleri de tngjliz ve Batı Alman eşdeğerleri gibi uzun süreli ve ne zaman biteceği belirsiz bir muhalefet e mi mahkum olacaktı. Sosyalist iktidann son başbakanı Laurent Fabius. başbakanlığın bulunduğu Matignon Köşkü'nde koltuğunu Jacques Chirac'a teslim ederken "Bunıya çok kısa zamanda döoecegiz" demişti. Ancak yeniden iktidara gelmek için saflan "saldın dıizeni"ne sokmanın günumüz dünya koşullarında kolay bir şey olmadığını herkes biliyordu. Fransız sosyalist hareketinin tarihi \e yaşh lideri "şimdilik" bu işi başarmış gozuküyor. Sondajlardaki favori pozisyonu bu partiyi yeniden iktidar yapma olasılığını ayakta tutuyor. Başka bir deyişle seçime iki buçuk ay kala, "Sosyalist Parti, Mitterrand'a muhtaç, ama Mitterrand Sosyalist Parti'ye değil." "Generation Mitterrand" (Mitterrand kuşağı) sözü şu anda bütün Fransa duvarlanru susluyor. Gazetelerde tanmmış imzalar Mitterrand'm yeniden aday olması için kurt politıkacıya adeta yalvanyor. Bu olgunun "kişiye taptnma" boyutlarına ulaştığını da hem karşıt partiler hem de Sosyalist Parti'ye yakın bazı cevreler öne sürebiliyor. "Mitterrand kuşağV'ndan kastedilenin ne olduğu ise oldukça beürsiz. Belirsizlik adeta kasıtlı olarak ayakta tutuluyor. Çünkü seçimin favorisi karar vermiş değil. Verdiyse bile ne olduğunu bilen ikinci bir kişi yok. Aday ve seçim sonucu ne olursa olsun Sosyalist Parti'nin beş yıllık iktidar dönemınden olgunlaşarak çıktığını soylemek yanlış olmasa gereK. 1920 yılında unlü "Tonrs Kongresi"nde Sosyalist Enternasyonal'in Fransa Şubesı (SFIO) ikiye bölünur ve bu bölünmeden Komünist parti doğar. Dünya sosyalist hareketinin ünlü ismi Jean Jaures 1914'te savaşa karşı ç\ktığj için öldürülmuştur. Leon Blum bu partiyi destek(Arkası 8. Sayfada) TRTden PTTye verici naklinde lıııkuki tarüşma Radyo ve TV Yüksek Kurulu eski hukuk müşaviri Akın Beşiroğlu, verici istasyonlan yetkisinin PTTye devrinin anayasaya aykırı olduğunu öne sürdü. GÜNSELİ ÖNAL ANKARA TRT'nin, radyo ve televizyon verici istasyonlannın kurulması ve işletilmesi görevi ve yetkisim PTT'ye devreden yasa tasarısı anayasaya aykırı bulundu. Tasan>i inceleyen anayasa hukukçulan, anayasaya göre yansu bir TV yönetiminin, radyo ve TV istasyonlan da kuracağını belirterek, "Radyo ve TV istasyonlannı bu organ dışında birisine kurdurmak, anayasaya göre olauak dışıdır" dediler. Radyo ve TV verici istasyonlannın kurulması ve işletilmesi yetkisinin PTT'ye devredilmesini öngören yasa tasansının birinci maddesinde, bu yetkinin devletin tekelinde olduğu beürtiliyor. Tasanda, "Bu tekel, Törkiye Cumhuriyeti Posta Telgraf ve Teîefon tşletmesi Genel Miidürlüğu tarafından kullandır. Kısa dalga yurtdışı yaymlan ve uydu yayınlan dahil, radyo ve teievizyon verici istasyonlannın, program linklerinin planlanması, projelendirilmesi, kunılmsısı, yenüenmesi ve işletilmesi görev ve yetkisi PTT'ye aittir" deniliyor. Tasanda, PTT'nin bu konuda yapacağı çalışmalar için TRT Genel Müdurluğü'nden herhangi bir ad altında bir ücret veya karşıhk isteyemeyecegi belirtiliyor. Tasanda, aynca PTT'nin, TRT'nin program sayısı kadar radyo ve TV yayın şebekesini kuruma tahsis edeceği de bildiriliyor. Anayasanın 133. maddesinde ise, "Radyo ve televizyon istasyonlan, ancak dcvlet eli ile kuralur ve idareleri tarafsu bir kamu tüzel kisiliği halinde duzenlenir" deniliyor. Tasarıyla ilgili göruşlerini açıklayan anayasa hukukçulan, anayasanın bu maddesine dikkat çekerek, buna göre, devlet dışında radyo ve TV yönetimi kurmanın olanağı bulunmadığını vurguladılar. Devletin kuracağı radyo ve TV yönetimlerinin yansız kamu tüzel kisiliği durumunda çalışacağını kaydeden hukukçular, "Yani, devlet daireleri dışında, yansız ve kamu tuzel kişiligi olan bir radyo ve TV yönetimi amacianmıştır" diye konuştular. ' Radyo ve TV Yuksek Kurulu eski hukuk rnuşavirlerinden Beşiroğlu ise, PTT'nin tarafsız bir kamu kuruluşu statüsunde olmadığını belirterek, "Tarafsu kamu tüzd kişiligini. anayasa aynca tanımlamıştır. 133. madde, yönetiminde, denetim organlannda, jşleyişinde, haber ve programlann duzenlenmesinde tarafsızlıgın nasıl sağlanacağını aynntılı biçimde yazmış. Bu madde borakıhp, kanunla PTT Genel Müdürlüğune devrediliyor. Mumkün degil." diye ko nuştu. ErganVye APden çağrı YALOVA (Cumhuriyet) 1969 yılında ilçe merkezinde bulunan Atatürk tlkokulu bünyesinde hizmete açılan kütüphane boşaltıldı. 1987 yılında 14 bin 400 öğrencinin yararlandığı kütüphane, Gaziosmanpaşa tlkokulu'na taşmdı. Yalova tlçe Milli Egitim, Gençlik ve Spor Müdürü Sinan Bozoğlu, kütüphanenin hizmeti yaygınlaştırmak amacıyla taşındığını söyledi. Boşaltılan kütüphane bölümünün lokal olarak kullamlacağı biidirildi. n r i î l l tstanbul Şetıir Tiyatrosu sanatçılanna Harbiye Muhsin Ertujrut Tıyatrosu'nda y U U U I duzenlenen kokteyide ödullen veriMı. Şehir Tiyatrolan'nda sergilenen "Katherina Blumun Çiğnenen Onuru", "Tazıye", "Vişne Bahçesi" oyunlarırtda rol alan Arsen Gürzap, Funda Postacı, Alıye Lteunatağan, Ismet Ay ve Savaş Oınçel (afış dalında) ödüllerinı Buyükşehir Belediye Başkanı Bedretön Dalan, Gulnz Sunıri, "foron Karacaoğlu, Mengu Ertel ve Gencay Gurun'nden aldılar Onur ödulüne değer görulen Macide Tanır ise ödülünü Kültür ve Tunzm Bakanı Tınaz Tıtiz'den aldı Yücel Erten. Nurtıan Karadağ ve Oben Guney, törene katılamadıklanndan ödüllerinı daha sonra alacaklar Ödül töreninde sunuculuk yapan Haldun Dormen, törenin adını "Bız bize tnzimkılen kutluyoruz" koyduklarım söyledi Çok sayıda sanatçt ve davetlinm katıldığı kokteylde bir grup Şehir Tiyatrosu sanatçısı, Shakespeare'ın "Antonıus ve Kleopatra" adlı oyunundan uyariadıkları tomedıyi sergiledı. (Fotoğraf. Betızat $ahın) ERGANİ (Cumhuriyet) , Merkezi Hollanda'nın Amsterdam kentinde bulunan AT'ye bağlı Kalkınma ve tşbirliği İçin Gençlik örgütü, 1622 nisan tarihleri arasında düzenlenecek seri konferans için Ergani'de yayımlanan "Arkadaş" gazetesinin başyazarı Ümit öztürk ile yazı işleri müdürü Yaşar öztürk 'ü konuşmacı olarak davet etti. Fransa 'nın Strasbourg kentinde düzenlenecek seminer için her ülkeden konuşmacılar ve izleyicilerin çağnlı olduğu belirtilen mektupta, seminerde tarım, nüfus sorunu, çevre kirlenmesi, az gelişmiş ülkelerde yabancı sermaye, endüstriyel geiişim gibi konuların tartışılacağı bildiriliyor. 'Bize az yıldız lazıırf HANDAN ŞENKÖKEN tZMİR Ege ve Akdenız kıyılarındaki turistik yörelerde yaz hazırlığı yoğun biçimde suruyor. Biı yandan turizm yatırım belgeıi otd, motel ve pansiyonlarda belirgin artış gözlenirken öte yandan, ev pansiyonculuğu desteklenerek yaygınlaştırılıyor. Bu arada altyapı sorunlan da çözümlenmeye çalışılıyor. Turizm yatırım belgeli tesislerin en fazla olduğu tatil beldelerınden birisi Çeşme. Bu yıl Çeşme'de biri Almanlarla ortak yapım 1. sınıf tatil köyu olmak üzere 4 yıldızlı Boyalık ve Ortel otellerinin yanı sıra 2 ve 3 yıldızlı otellerle birlikte pansiyonların inşaatı da hızla sürüyor Pırlanta sahilinde yapılmakta olan ve bu yıl »cinde bitirilmesi planlanan Club Cıtadel tatil köyu, 4 odalı 31 bunga!ow ve 2 odalı 124 bungalowdan oluşuyor. Toplam 303 yataklı olacak tatil köyünde yuzme havuzu, tenis kortuyla birlikte su sporları yapma olanağı da bulunacak Onun üzerinde yeni tesisin yapımından başka 10 otele de toplam 2315 yalak eklenecek. 1989'da bitirilmesi duşunülen Yediiğdeler'deki 4 yıldızlı otel 400 yataklı, Uıca'da yapımı ilerleyen 3 otel de 120150 yataklı olacak. Çeşme'de turizmin hareketlenmesi için yeni umut, liman. Yaklaşık 2 milyar lira yatırım yapılacak olan limanın mart aymda ihalesi olacak. Buyuk olasılıkla eylul ayında tamamlanması bekleniyor. Çeşme Belediye Başkanı Nuri Ertan, liman olayıyia birlikte Çeşme'de "yatak sorununun korkunç boyutlara ulaşacağını" vurguladı. Limanla birlikte Çeşme'ye gelecek turist sayısının 45 kat artacağını savunan Ertan, konuşmasını şoyle sürdürdü: "Türiciye'de S yıldızlı oteller degil, küçük >ıldızlı oleller gfçerli. Tezimiz haklı çıkıyor. Avrupalı zengin lurisl gelip beş yıldızlı otellerimizde degil, leknesinde kalır. Avrupa'nın ortadiregi geliyor bize. Bin dolarlı değil, hesap defterli turist geliyor. Bu, 199095'e kadar böyle dtvam edecek. Gerçekçi olmak laznn, biz henüz 8 aylık turizm sezonuna hazırlıklı degiliz. Yunanistan'a en yakın Tiırk limanı Çeşme. Umanla birlikte Çeşme, feribotlar \e yolcu gemiİerinin getirdiği turisllerie dolacak." Çeşme Belediye Başkanı Ertan'dan 5 yıldıza tepki: Michel Rocard popülaritesinin doıuğunda olan Cumhurbaşkanı, aday olup olmama konusunda kararsız. Mitterrand aday olmazsa eski Tar\m Bakanı Michel Rocard'dan başka, sağın adaylarına kafa tutabilecek çapta adam yok. Bu yuzden henüz adayını açıklamamış Sosyalist Parti'nın denklemi basit: Kendi kabul ederse Mitterrand, Miterrand olmazsa Rocard. 7 yıllık Baskanlık döneminin ilk beş yılında Fransız Sosyalistleri Parlamento coğunluğuna sahip olduklan için hükümete de sahip oldular. Mart 1986 parla Yarın: Alman Sosyal Demokrat Parlisi