Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/8 HABERLER 30 ARALIK 1988 Ifeni yıla grevde giriyorlar Otomobilİş'e bağlı Sace Elektrik'te çalışan 90 işçi grevde 2. yılbaşım geçirecekler. En büyük grev ise 10 bin 200 işçi ile SEKA grevi. 18 işyerinde 14.392 işçi yeni yıla grevde girecek. İşSendika Servisi 14.392 işçi 18 iş yerinde yeni yıla aylardır devartı etmekte olan ücretsiz grevlerini sürdürerek giriyor. SEKA dışında küçük işyerlerinde kamu oyunun dikkatini çekmeden çok uzun süreli devam eden grevler nedeni ile son iki yılda grevlerde kaybedilen işgünü sayısında buyük artışlar oldu. Kesin olmayan saptamaya göre 1988 yılında grevlerde kaybedilen işgunü sayısı 2 milyona yaklaştı. 1987 yılında da aynı şekilde küçük işyerlerinde ağırlıklı uzun süren ve kamuoyunun fazlaca dikkatini çekmeyen grevler nedeni ile grevlerde kaybedilen ijgunu sayısı 1 milyon 940 bine ulaşmış ve grevlerin ekonomiyi felç ettiği kabul edilen 197980 yıllannın çok üstune çıkılmıştt. (1979 yılında 1 milyon 147 bin ve 1980 yılında 1 milyon 303 bin işgünu kaybedilmişti. Yasak uç yılm ardından 1984 sonrası da grevler ve grevlerde kaybedilen işgunu sayısı düşük kalmış, en yüksek olan 1986 yılında 234 bin işgunu kaybında kalmıştı.) Kamuoyunun unuttuğu kuçuk grevlerin en eskisinde işçiler grevde ikinci yılbaşım geçirecekler. Otomobillş'in 90 işçi ile Sace Elektrik'te devam eden grevi 9 Iş'in 60 işçi ile Elsan'da sürdürduğü grev ise 1 ağustosta başladı. * Asü büyük grevler grubu ise eylul ayında gelişti. 10 bin 200 işçisi ile kâğıt sanayiini de altust eden SEKA grevi 6 eylulde gerçekleştirildi. 17 eylulde Petrolİş 106 işçi ile Doğu Galvanız'de gTeve gitti. 27 eylulde Çimseİş 350 işçi ile SaUzayan grevler sırasında 25 iş yakçı Mermer'de grev uyguladı. çi ile Ötomobillş'in Hurma ElekEkim ayında Çimselş, Betontronik iş yerinde 4 temmuzda başlayan grevi ve 60 işçi ile Öz Ağaç san'da 95 işçi ile greve çıktı. 27 tş'in Sedir Mobilya'da 8 temmuz ekimde Çeliktş 200 işçisi ile Ceda başlayan grevi geliyor. Ağaç mas grevini, 30 ekimde SelulozAralık 1987'de başlamıştı. Daha sonra sırada 9 aydır sürmekte olan iki grev var; Laspetkimtş üyesi işçiler, Egeplast'ta 263 ve Egenil'de 26 kişi olmak üzere 26 nisandan bu yana grev yapıyorlar. 30 haziranda ise Selulozİş 105 işçi ile Adana Kâğıt Torba'da greve çıktı. İş 50 işçi ile Motif Duvar Kâğıtları grevini başlattı. Kasım ayında başlayan grevleri ise sırast ile Petrolİş 562 işçi ile Koruma Tarımda 3 kastmda,Otomobilİş'in 90 işçisi Sace Elektrik'te 9 kasımda, Türk Metal 95 işçi ile Ege Yağ Keçeleri'de 22 kasımda, Selulozİş 110 işçi iie Yakasan'da 28 kasımda uyguladılar. En son 6 aralıkta Turk Metal 1475 işçi ile Emniyet Genel Müdurlüğü'nde grev uygulamasına geçti. 1988 grevleri kriz yıllannı da aştı Bu da "Noel Anne" SAMSUN (AA) Samsun'da bir spor ma%azası, "Noel Baba"ya ej buldu. Noel Baba, bu kez eşiyle birlikte dağıttığı hediyelerle çocukları mutlu etti. Samsun'un en işlek caddesi Çiftlik'te, Noel Baba'nın yamndaki beyaz saçlı, kırmızı pelerinli kadını görenler, şaşkınlıklarını gizleyemediler. Çocuklann hediye almak için adeta hücum ettiği Noel Baba ve Noel Anne, zor anlar yaşadılar. Firma sahibi Engin Bakan, geleneksel hediye dağıtımını yıllardır surdürduklerini belirterek, "Bu yıl değişiklik yaparak, Noel Baba'ya eş bulduk. Noel Anne esprisi iyi tuttu. Amaç, çocukları mutlu etmek. Bir aydır ikinci otopsi bekliyor yet Savcıl:ğı da "yaralı olarak İLKER MAGA kakhnldığı Mardin'de ölduğu ve otopsinin de Mardin CumhuriDARGEÇİT Kadriye Çe lebi, eşi Sadık'ın kuşkulu ölu yet Savcılığı'nca yapttnldığı" gemünun aydınlığa kavuşturulma rekçesiyle dilekçeyi işleme koyası için bir aydır ikinci otopsiyi mayacağını belirtmişti. Kadriye Çelebi, eşinin ölumübekliyor. Kadriye Çelebi, ikinci otopsi isteminde bulunan dilek nün uzerinden bir aydan fazla çelerini Mardin ve Gercüş Cum zaman geçmesine karşın ikinci huriyet Savalığı'na verdiğjni, an otopsinin ve hiçbir resmi açıklacak bu isteğinin kabul edilmedi marun yapılmamasından yakınığini belirterek "Kocamın çatış yor. Çocukları Semire (6), Asya mada mı yoksa işkencede mi öl (4) ve Firdevs'i (1) yanına almış, düğünu anlamak için ikinci "Bu kadardır bekliyorum, daha otopsinin yapılması gerekir" di otopsi yapmadılar. Neden?" diyorjvadriye Çelebi'nin eşi Sadık ye soruyor. Kadriye, TürkçeMardin'de arandığı haberini Kurtçe karışık diliyle, "Otopsi alınca, aranma nedenini öğren yapmıyorlarsa. o zaman Sadık mek için 16 kasım günü Maıdin gerçekten işkenceden ölmüştur. Jandarma Tugayı'na gitmiş ve Gerçekten gizlenecek bir şey orada gözaltına aknmıştı. Daha yoksa otopsi yaparlar" dıyor. sonra 26 kasım günü Dargeçit Kadriye, eşinin "kuşkulu 6Jandarma Karakol Komutanlı lünV'uyle ilgili üzerinde durduğı, Çelebi ailesine Sadık Çelebi' ğu noktaları sıralıyor ve gerçek nin Gercüş'tekı çatışmada vurul suçluları bulmak için ikinci duğunu bildirmiş, cesedin Mar otopsinin vapılmasını istiyorve din Devlet Hastanesi'nden alın konuşmasını şoyle surdünlyor. masını istemişti. Eşinin Mardin "Sadık, eğer çatjşmada ölduyJandarma Tugayı'nda gözaltın se neden üzerinde morluklar dayken, çatışmada ölemeyeceği vardı? Çatışmada sıkılan kurni bildiren Kadriye Çelebi, daha şnnlar vücuttan çıkmaz mı? sonra Mardin ve Gercüş Cum Ama Sadık'ınküer çıkmamıştı. huriyet Savcılığı'na ikinci otop Bir de Mardin Devlet Hastanesi isteminde bulunan dilekçele si'nde morg görevlisi bize, 'Ölürini vermişti. Mardin Cumhuri nüz dört gündür burada, neden yet Savcılığı, otopsi istemini. almıyorsunuz?' diye kızdı. Yani "olay yeri Mardin olraadığı" ge bu durumda onaya çatışmamn 'Eşimin cesedinde morluklar vardı1 Kadriye Çelebi. eşıne ikinci otopsi yapılması için bir aydır bekledıklermı rekçesiyle kabul etmemiş, GeT olduğu söylenen gunle, morga söyledı ve "Gizlenecek bir şey yoksa otopsi yaparlar. Sadık eğer çatışmada ölduyse neden üzennde morluklar cüş Cumhuriyet SavcılığYna göndermişti. Gercüş Cumhuri getiriliş günü arasında bir gün vardı. Bir de Mardin Devlet Hastanesi'ndeki morg görevlisi bize ölunüz dört gündür burada neden almıyorsunuz' f»rk cıkıyor." diye kızdı. Bu durumda çatışmamn olduğu söylenen günle, morga getiriliş günu arasında fark çıkıyor" dedı Sadık Çelebi'nin eşi 'kuşkulu ölüm aydınlansın' diyor Yayınalar Birliği: Sektör bitkisel hayata girdi İstanbul Haber Servisi Son yıllarda birçok yonden gerilemekte olan kitap yayın scktorunun, bu defa da ana hammaddesı olan kâğıdı sağlamakta karşılaştığı guçlüklerle tam bir darboğaza girdiği belirtildi. Yayıncılar Birliği'nin dun yaptığı yazılı açıklamada, bir ay önce tonu 850 bin üraya alınan uçuncu hamur kâğıdın, SEKA'nın greve gitmesinden sonra iki katını aşan fiyatlarla alındığı belirtilerek şoyle denildi: "Kitap yayıncılıgı. sektör olarak etkinliğini sürdürebilecek yatınm guciinü çoktan yitirmiştir. 1988 yılının aralık ayı, yillardır gerçekleşen en düşuk say ıda kitap yayınına tanık olmuştur. SEKA grevinin henuz bir anlaşma ile sonuçlanraaması da onumüzdeki aylarda yayın faaliyetini surduren pek az yayıncı kalacağını göstermektedir." , Gelişmesi beklenen Türkiye'deki kitap yayın sektörünün grevle birlikte "bitkisel hayata" girdiği kaydedilen açıklamada, "Kitap, gazete, dergi ve beraeri yayın sektörunun kullandığı kâğıdın diğer sektörlerde kullanılan kâğıttan farklı olarak bir kültür hizmeti içerdiği anımsanmalı ve SEKA grevi bir an önce sonuçlandırılmalıdır" denildi. Radyusyonlu çay davası BURSA (Cumhuriyet Bürosu) Şakır Genç isimli Bahkesirli bir vatandaş tarafından Yenişehir'de bulunan Dosan fabrikası aleyhine açılan "gıda maddeleri tüzüğüne muhalefet ve sağlığa zararlı çay üretmek" suçlanndan açılan davaya devam edildi. Bir öncekı mahkemede, 1986 urünu çaylarm "radyoaklnite" oranlarınm saptanması için hangi üniversiteye başvurulması gerektiğinin YÖK'e sorulması kararlaştınlmıştı. Duruşma YÖK'ten henuz bir yanıt geltnemesi nedeniyle ileri bir tarihe ertelendi. Mahkemenin daha önceki oturumlarında radyasyonlu olduğu öne sürülen 1986 urünu çaylar, Adli Tıp Kurumu ve Hacettepe Üniversitesi'ne gönderilmiş, ancak bu kurumlar "yetkisiz" oldukları gerekçesiyle sözkonusu çayları Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'na göndermişlerdi. Halen dava dosyasında, hepsi TAEK tarafından düzenlenmiş ve 1986 urünu çaylarla ilgili 3 ayrı tarihli ve 3 ayn radyoaktivite oranı içeren rapor bulunuyor. Kürt sorunıı için heyet ANKARA (ANKA) Federal Alman Sosyal Demokrat Partisi (SPD) milletvekillerinden Barbara Noack imzasıyla SHP milletvekilleri Ahmet Turk (Mardin), Adnan Ekmen (Mardin), Husnu Okçuoğlu (tstanbul), Mehmet Ali Eren (tstanbul), Fuat Atalay (Diyarbakır), Salih Sümer (Diyarbakır), Mehmet Kahraman (Diyarbakır), ANAP milletvekili Nurettin Yılmaz'a (Mardin) gönderilen mektupta, eyalet parlamentosunun 16 eylül tarihînde aldığı karar uyarınca Bremenli parlamenter ve yetkilı kişiterden oluşan delegasyonun 815 ocak tarıhlerinde Türkiye'ye gelerek kendileriyle göruşmek istediği ifade edildi. Beşikçi gözaltında ANKARA (ANKA) İlk sayısı DGM'ce toplatılan "Özgür Gelecek" adlı dergide yaymlanan bir soyleşi nedeniyle gözaltına alınan Dr. tsmail Beşikçi'nin bugün DGM Savcılığı'na sevk edileceği bildirildi. Ankara Emniyet Müdürlüğü yetkililennden alınan bilgiye göre, dergide yaymlanan "Dergi nasıl olmalı?" başlıkh söyleşisi nedeniyle DGM Savcılığı 'nca arandığını öğrenen ve dtin Emniyet Müdürlüğu'ne teslim olan Dr. İsmail Beşikçi'nin bugun DGM Savcı Yardımcısı Nuh Mete Yüksel tarafından ifadesi almacak. Semra Özal: Hıımeyniciliği kimse getiremez Laiklik: Atatürk ükelerine inanmış ve onu kendine ışık edinmiş bir insanım. Benim mücadelem, dini politikaya alet edenlerle. t t t i f a k ç ı l a r a : Aslında o grup denilen de birkaç kişi, fazla değil. Benimle açık ihtilaflan olmamıştır. Beni çok sayarlar, hürmet ederler, ama bazı şeyleri kabul etmiyorlar. P o l i t i k a için: Kimse yerinden korkmasın, politikaya girmeye niyetim yok. Konutta ise cumhurbaşkanlığı konusu hiç konuşulmadı. ANKARA (UBA) Başbakan lurgut Özal'ın eşi Semra Özal. "Türkiye'ye peçeyi, Humeyniciliği artık kimse getiremez. Ortak Pazar'a girmeye çalışırken, Türk kadımnı peçeli İranlı gibi düşuBürlerse çok isimiz var demektir" dedi. Semra Özal, "parlamentoda şeriat özlemcilerinin birkaç kişi olduğunu ve bunlann da tehlike arz etmedigini" soyledi. Dinin politikaya alet edilmesine öteden ben karşı olduğunu açıkladı. Semra Özal, "Cumhurbaşkanı eşi olmak ister miydiniz?" sorusuna, "Hayatta hiçbir şey olmak istemedim. Kader insanı nereye getirirse o olur" diye cevapladı. Semra Özal, Anavatan içinde "kutsal ittifakçı" olarak tanınan grubun sayısının az olduğunu, onların da kendisini saydığını, aralannda "açık bir ihtilar' bulunmadığını soyledi, Semra Özal, kadın hakları, Başbakan Turgut Özal'ın cumurbaşkanhğı adaylığı, ANAP içindeki "kutsal ittifak yanlılannın davranışlan", dınin politikaya alet edilmesi, kayınbiraderi Korkut Özalla ilişkileri konusunda sorulan cevaplandırdı. Semra Özal, soyleşi sırasında birkaç kez, "dinin politikaya alet edilmesine karşı olduğunu" soyledi, "Türkiye laik bir devlettir. Ben, Atatürk Ükelerine inanmış, onu kendisine ışık edinmiş bir insanım" dedi. Semra Özal, "dini politikaya alet edenlerle mücadelesinin süreceğini" vurgularken de "Meclisteki bazılan bunu kasıtlı olarak kullanıyorlar" şeklinde konuştu. Türk Kadırunı Tanıtma ve Güçlendirme Vakfı Başkanı Semra Özal, Başbakanlık Konutu'ndaki söyleşide, "Cumhurbaşkanı eşi olmak isterraisiniz?Evinizde buıılar hiç konuşuluyor mu?" sorusunu, "Hayatta hiçbir zaman hiçbir şey olmak istemedim. Kader insanı nereye getirirse o olur. Kader getiriyor buralara, siz istediğiniz için olamazsınız" diye cevaplandırdı ve şoyle devam etti: "Inanın Turgut Bey'in cumhurbaşkanlığı konusu, bizim evde hiç konuşulmadı. Belki erken, ama , hiç konuşulmadı. Hiç duşünmuyorum. Aklıma da gelmiyor. Yani siz şimdi soyleyince, olur mu olmaz mı, hiç duşiinmedigim için acaba nasıl olur diye. Şimdi birden çağnşım >apü." Semra Özal, Türk kadınının Avrupa'da hâlâ "peçeli, carşaflı tamndığım" vurgularken "Biz Ortak Pazar'a girmeye ugraşırken Türk kadımnı hâlâ peçeli İranlı gibi düşünurlerse çok isimiz var demektir. Onun için dış ülkelerde bu Unımı yıkmaya calışacagız" dedi. özal, "Ama ANAP içinde peçe olayını getirmek isteyenler var" şeklindeki soruya da "Artık onu rürkiye'ye hiç kimse getiremez. Peçeyi, Humeyniciliği hiç kimse getiremez. Anadolu'daki kadının da gözü açıldı. Başını tulbentle örtüyor, ama sizden kompütür kursu açmanızı istiyor" karşıhğını verdi. Semra Özal, "Parlamentoda şeriat diyen milletvekilleriniz var" sorusunu cevaplarıdınrken de şuııları soyledi: "Parlamentoda boyle bir iki kişi var. Ama onemli değil. Miktarlan da onemli değil. Benim için tehlike de arz etmiyorlar. Belli insanlar, sadece dinlerine bağlılıklanndan yapıyorlar bunu. Belki MecHstekiler, kasıtlı olabiliyorlar, politika olarak kullanıyorlar bunu. Aslında inanarak naraaz kılan, oruç tutanlara benim saygım var. Biz Miislüman bir ülkeyiz, ama laik bir devletiz. Dinimizin icaplannı yerine getirebildiğimiz kadar getireceğiz. Ama devlet laik bir devlet. Dini islismar etmemek lazım. Dini politikaya alet etmemek lazım. Ben dinin politikaya alet edilmesine karşıyım. Benim mücadelem bu." Semra Özal, "Ama çok zorlanacaksınız" sozlerini cevaplandırırken de "BUiyorum. Ama ben mücadeleden yılmam. Beni urkütüp korkutarak kimse kaçtramaz. Ben Allah'tan başka kimseden korkmam" dedi. Semra Özal, kayınbiraderi Korkut Özal'la ilişkileri konusunda da "Gayet resmi. Her zaman saygılı ve resmi" sozlerini kullandı. Türk Kadınım Tanıtma ve Guçlendirme Vakfı Başkanı Semra Özal, "Kutsal ittifakla ilişkileriniz nasıi?" sorusuna da şu cevabı verdi: "Aslında 0 grup denilen de birkaç kişi, fazla değil. Fakat, onlar da beni çok sayarlar. Hiçbir zaman benimle açık inülaFlan olmamıştır. Her zaman sayarlar, hürmet ederler. Ama bazı şeyleri kabul etmiyorlar." Bu konuda, Semra özal'ia UBA muhabiri arasında, daha sonra şu soyleşi geçti: Siz de onlan kabul elmiyorsunuz. SEMRA ÖZAL Ben olduğum gibiyim, hiçbir şeyimi saklamıyorum. Ne içkimi sakladım ne puromu ne de yaşantımı. Evvelce olduğum gibi bütün hayatıma devam ettim. Onlar bile sonunda bana alıştılar. Onlar beni kabul ettiler, yahut da etmeye mecburlar. Ben değişemem. Peki, onlan degiştirebiliyor musunuz? SEMRA ÖZAL Bir asgari müşterekte buluşacağız herhalde. Acaba bu saygı korkudan mı kaynaklanıyor? SEMRA ÖZAL lnsanlar, herkes birbirini sevmeye mecbur değil. Ama saygı göstermeye mecbur. Kısaca söyleyeyim, beni sevmeyebilirler. Ama saygıda pek kusur etmiyorlar. Semra Özal, politikaya atılıp atılmayacağı sorusunu ise "Kimse yerinden korkmasın, politikaya girmeye niyetim jok" diye cevapladı. Hasta öğretmene DtYARBAKIR (Cumhuriyet) İlk ve orta dereceli okullara bir yazı gonderen Milli Egiüm, Gençlik ve Spor ll Müduru Abdurrahman Yüdız, gerçekte hasta olmayan bazı oğretmen ve görevlilerin, Sağlık Eğitim Merkezi Baştabipliği doktorlarından rapor aldıklannı, bu raporlann devlet hastanesi sağlık kuruluna incelettirileceğüu bildirdi. Genelgenin uyarı nitelığinde olduğunu belirten bir yetkili, "Okul müdurlerinin, yeni yıl nedeniyle memleketlerine gitmek isleyen bazı öğretmenlerin bu yola başvurduklannı mudürlugumüze bildirmeleri nedeni ile boyle bir genelge yollamayı uygun gördük" dedi. Diyarbakır Valisi Cengiz Bulut'un ilk ve orta dereceli okullara gönderdiği diğer bir yazıda da, "Zaman zaman okullarda yapılan denetim, inceleme ve ziyaretlerde öğrencilerin, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakan.. Olağanustu Hal Bolge Valisi, il valisi, ilçe kaymakamı, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Müduru' nün adlan sorulduğunda bilmedikleri tespit edilmiş bulunmaktadır. Bu konuda gereken titizliğin gösterilmesini rica ederim" denildi. Çıg cdtında kcdanlar VAN (AA) Çığ düşmesi sonucu 4 kişinin ölduğü, 3 kişinin de yaralandığı Van'ın Çatak ilçesine bağlı Uzuntekne köyunun Içimli mezrasına dün ulaşıldı. Van Devlet Hastanesi 'nde tedavi altına alınan ve olayın şokunu henüz uzerinden atamayan yarahlardan Kerım Karçik, "Sanki dağ üzehmize geldi" dedi. tçimli mezrasında uç gun önce uzerine çığ diışen 5 evin enkazı aliında kalan Makbule (45), Dehan (8), Kumran (2) ve Bedirhan Karçik ölmüş, Kerim (50), Burhan (12) ve Sakine Karçik de yaralanmışlardı. Milletvekili, senatör ve bakan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Demokrat Partı döneminın bakanlarından eskı milletvekili ve senator, Türk Parlamenterler Birliği Başkanı, Sıtkı Yırcalı oldu. Yırcalı'nın cenazesı 2 ocak pazartesi günü Ankara'da toprağa vehlecek. 1908'de Batıkesir'de doğan Yırcalı, İstanbul Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra Paris'te hukuk doktorası yaptı ve Paris Siyasal Bilgiler Fakulıesı 'nde öğreniın gördıı. 9 yıl Malıye Müfettişliğı görevinde bulunan Yırcalı, eski DP'nin il başkanhğım yaptı. Daha sonra DP'den Balıkesir milletvekili seçilen Yırcalı, TBMM Başkanvekilliği, Gumrük ve Tekel Bakanlığı, tşletmeler Bakanlığı, îktısat ve Ticaret Bakanlığı, Basın Yayın ve Turizm Bakanlığı ve Sanayi Bakanlığı gorevlerinde bulundu. 19"74 yılında Balıkesir'den Cumhuriyet Senatosu uyeliğine seçildi. 1962 'den bu yana gazetecilik ve sanat yaşamını sürdüren Yırcalı, basın şeref kartı sahibi ıd'ı. Yırcalı, 2 çocuk babası idi. VEFAT Öldürülen Süryani yurttaş için kiliseden tepki: Kendî halinde bir insandı' Miidyat'ta Fehmi Yarar adlı yurttaşm öldürülmesi ve komiser yardımcısı Remzi Şişman'm tutuklanması ile sonuçlanan olaydan sonra Mertşumuni kilisesinde görevli metropolit, "İnsanlann birbirine guveni için olay aydınlatümalı. Süryani göçünün nedenleri belli, bunun çözülmesi gerekir" dedi. MİDYAT (Cumhuriyet) Süryani yurttaşı Fehmi Yarar'ın öldürülmesi ve ardından bir komiser yardımcısının tutuklanması olayına ilişkin konuşan Mertşumuni Kilisesi'ııde gorevli Metropolit Samuel Aklaş, "İnsanların birbirine guveni için olay aydınlatılmah ve bu tür olayların tekrarlanmaması gerekir" dedi. Samuel Aktaş, son vıllarda hızlanan Süryani göçunun nedeninin belli olduğunu, bunun çözülmesi gereküğini soyledi. Midyat'ta bir a> once öldurulen Süryani yurttaşı Fehmi Yarar'ın kimseye zaran dokunmayan, kendi halinde bir insan olduğunu söyleyen Metropolit Samuel Aktaş, "Böyle bir insanın, güvenlik güçlerinee öldürülmesi Samuel Aktaş: Çok üzgunuz. niye?" diye sordu. Aktaş ola>a son yıllarda hızlandığını da beilişkin olarak şunlan anlattr. lirten Metropolit Aktaş, goç nedeninin belli olduğunu, ancak bu "Fehmi Yarar'ın öldürülmesi konuda kimsenin çaba harcamabizi çok iizdü. Biz buna hâlâ an dığını soyledi. Metropolit, "Hiç lam veremedik. Böyle bir insan kimse yurdundan ayrılmak isteneden oldünılmüş olabilir? Bu mez. İnsanın vatanı gibi var mıradaki insanlann tedirgin olma dır? Ama son \ıllarda bolgeden ması için olayın aydınlatılması Süryani göçu hızlandı. Birçok ailazım. Kesimlerin birbirine guve le gitti. Biz şimdi de gençleri tuni için Bu şart. Dileğimi/ boyle tamıyoru?. Bir yandan yeni yebir olavın bir daha tekrarlanma tişenler bölgcdeki koşulları kenmasıdır." dilerine uygun bulmuyorlar, Bolgedekı Süryani göçunun okumaya gidiyorlar, bir yandan çan bir şahsı kovalıyorduk, sonra çatışma, Süryaninin bulunduğu sokakta oldu. Sıkılan bir mermi de ona değmiş" açıklamasını yapmıştı. Ancak oldürulen Süryani yurttaşırun eşi Necbah Yarar ise kocasının "rastlantı kurşunu"yla değil, komiser yardımcısı Remzi Şişman tarafından bilerek öldurülduğunu, daha sonra polis arkadaşları tarafından çevreye ateş edilerek, "çatışma süsii" verildiğini soylemişti. Bunun uzerine olayla ilgili soruşturma başlatılmışsa da komiser yardımcısı Şişman tutuklanmamış, görevini surdürmesinde sakınca • görülmemişti. Ancak bir ay sonra mahkeme önune çıkarılan komiser yardımcısı adam öldürmek suçundan tutuklanmıştı. Bu arada yörede yaşayan Süryani yurttaşlar da insanlann birbirine ve devlete güvenin sağlaııması için bu tur olayların son bulmasını istediklerini belirttıler. Aziz Kılıç (45) da Aziz Dilmeç (38) ve Civciz Çelebioğlu (50) da "İnsanlann burada kardesçe yaşaması ve bir kesimin diğer bir kesime guven duyması için cinayetler gibi olaylsnn olmaması gerekir. Guven için de bir an once Fehmi Yarar'ın olum nedeni açıklanmalı \e suçlu cezalandırılmalıdır" açıklamasını yaptılar. Adalet Bakanı'na telefon edenlere polis soruşturması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara DGM Savcılığı'nca cezaevlerindeki açlık grevi sorununun çozümlenmesi için Adalet Bakanlığı'nı telefonla arayan yurttaşlar hakkında soruşturma başlatıldı. Aralannda Tnna Şenyuva'mn da bulunduğu 36 kişinin Ankara Emniyet Müdurlüğu Siyasi Şube elemanlarınca ifadeleri alıtıdı. Gazetemiz yazarlarından Ali Sirmen, cezaevlerinde suren açlık grevleri sorununa çozurn bulunması amacıyla Adalet Bakanı Mehmet Topaç ile Musteşar Arif Yiiksel'e telefon edilmesini salık vermişti. Bu yazı uzerine Bakan Topaç ve Musteşar Yuksel'i arayan yurttaşlar, bakanlığın konuya yaklaşımını protesto ederek soruna bir çözum bulunmasını istemişlerdi. Bu telefonlardan haberdar edilen DGM Savcılığı da konuyu ele alarak hazırlık soruşturması başlattı. Bu konuda yurutulen soruşturmanın henuz sonuçlandınlmadığı oğrenildi. Bu soruşturma nedeniyle ıfadesi alınan Tuna Şenyuva, 12 Eylul oncesinde MHP militanlan tarafından öldürülen SBFDer Genel Başkanı Hakan Şenvuva'nın annesi. Hakan Şenyuva'mn katili aradan geçen süreye karşın hâlâ bulunamadı. DÜZELTME • Zafer Mutlu Dünkü 4. sayfamızda yayımlanan "Basının Sorunlan Ekranda" haberinde gazeteci Zafer Mutlu'nun ismi "Erol Mutlu" olarak çıkmışür. Düzeltiriz. • Aykut Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. İmren Aykut, gazetemize dün şu açıklamayı yaptı: "28 Aralık 1988 tarihli gazetenizin 6. sayfasında 'Aykut, Sendikal Özgürlük Fazla' başlıklı haberi okudum. Muhabinnızin bana İzmir'de sorduğu grevlerdeki artışın nedenleri konusundaki sorusuna karşılık, bunun iki nedeni olabileceğini, birincisinin enflasyon, dolayısıyla işçinin daha çok zam alma ıhtiyaç ve isteğinde bulunması. diğerinın ise sendikal özgürlüklerdeki gelişmeler olduğunu söyledim. Sendikal özgürlüklerin fazla olduğu şeklınde bir ıfadeyi ise kesinlikle kullanmadım. O düşüncede de değilim. Habenn bu şekilde düzeltilmesı ncasıyla en iyı dileklenmi sunarım." da istemedigimiz olaylar geüşiyor. Goçun nedeni orlada, herkes biliyor. Ama çözüm bulan yok. Burada insanlar kaynaşmış, kardeş olmuş, yerleşmiş, işlerde çalışmışlar. Ama bu insanlar şimdi goçmek istiyor. Dileğimiz bu tiır olayların son bulması ve insanlan burada tutabilecek şartların sağlanmasıdır" dedi. Süryani yurtta>ı Fehmi Yarar'ın, Mid>at'ın Estel Mahallesi'nde bir ay once oldurulmesı olayında, polis yetkilileri "Biz ka