18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriye! MACARİSTAN Sahıbı Cumhurıyeı Maıbaacılık ve Gazeucılık Turk Anonım Şırkctı adına N»dlr NwJı • Genel Yayın Muduru. H ı s n Ccnul, Muessese Muduru. Ljmne Lş»khcil. Yazı Işlerı Muduru Ok«» GODMBİI. • Haber Merkezı Muduru Yaleın Bâırr. Sayfa Duzcnı Yonelmenı Ali Arar, 0 Temsıicıler ANKARA Yalçın DojJ.n. İZMİR: Hikmn Çctinkaya. ADANA Crlıl Bı$lıngı<;. Iblanbul Haberlerı Ertum AkylMu, Dış Haberler Enjun Balcı. Ekonomı Cca«u Turitln. Kullur Cetal Lsler, Spor Damşmanı Abdalkadır Yuceinu, Duzeltme Rrfik Durtnş. Araşnrma «nhio Alp«j\ USendrka Şukraa KctnKİ, Yurl Habtrkrı Nccdtl Dogan. Dızı Yazılar Kcrnn Çalışkan, • Koordınaıor Ahmrl konılsın. 0 Malı l>ler: Erol Erkul. 0 Muhasebe Buknl Y«ıtr 0 BuıçePlanlama S*vgi Anın 0 Reklam A)}* Toran, Ek Yayınlar Hulya Akvol 0 Idare Husfyın (iartr. Işlcımc OndcrÇriık, Bılgılşlem >ıil Inml. Bautn ve Yovan. Cumhurıyr Malbaacılık ve Oaretecılık T A S, Tujk fXa|ı Cad V)/*l Cagaloglu 14334 İ M PK 2«,luanbul Tcl 512 05 05 (20 hall. Tcto. 2224* Fa« (1) 52» 60 ' 2 0 Bumlar Aakara: /.ı«a Gokaip Blv Inkılap S V: 19/4, Tcl 133 II 4147. Telc* 42J44 Flx (4) 133 II 41.428 0 l ı n ı r H /ıya Blv 1352 S i ' 3 . Tcl 13 12 30. Telcx S2359 Fax ISİI 19 53 60 : Inonu ( ad ] 19 S M» I Kat 1 Tcl 114<<0lliı73I Tclex «İ21ÎS. Faı Hl) 328 056 TAKVİM: 21 ARALIK 1988 tmsak: 5.45 Guneş: 7.17 Öğle: 12.06 lkindi: 14.25 Akşam: 16.45 Yatsı: 18.12 Öncü parti kavramı terk ediliyor Iflacaristan Parlamentosu'nda görüşülmeye başlanan 15 maddelik "demokrasi paketi" yasa tasarısında yeni partilerin denetimi yeni kurulacak olan Anayasa Mahkemesi'ne bırakılıyor. "Komünist Parti'nin öncü rolü" ifadesi yeni anayasadan çıkarılıyor. Dış Haberler Servisi Macaristan Parlamentosu'nda dun görüşülmeye başlanan "demokratik paket" yasa tasarısında "partinin öncü rolü" kavramı terk ediliyor. Kilenyi'nin açıklamasına göre yeni anayasa "tek parti ya da çok parti sistemi" gibi ifadeler taşımayacak, ancak şimdiye dek sosyalist ulkelerde sistemin tanımlanmasında klasik bir kalıp olan "komünist partinin öncü rolü" tanımı da yeni anayasada yer almayacak. Öte yandan Macaristan'ın "sosyalist bir toplum" olduğu ifadesi tartışmaya yer bırakmayacak bir açıklıkla anayasa v a konacak. 4 Yeni Atina Büyükelçisi Gündüz Aktan, diyaloğun gelişmesinden umutlu Davos sonuç vermelî PORTRE GÜNDÜZ AKTAN 9 16 kişide AIDS var ANKARA (AA) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanhğı'mn "AIDS Danışma Merkezi" kuracağı bildirildi. Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürti Dr. Ender Aydıner, 1988 çalışma programını sunarken, 15 Aralık 1988 tarihine kadar bakanlığa bildirilen toplam 17 AIDS vakası bulunduğunu, bunlardan 12'sinin öldüğunü bildirdi. Yaşayan 5 AIDS hastasının tedavi gördüğunü söyleyen Aydıner, halen herhangi bir belirti göstermeyen yabancı uyruklu 10 AIDS'liden 1 'inin öldüğünu ve diğerleri yurtdışına çıktıkları için bunlann değerlendirmeye alınmadığını anlattı. Aydıner, bunlann da dahil edilmesiyle bakanlığa bugüne kadar 76 AIDS vakası bildirildiğini sözlerine ekledi. SEMtH İDİZ ANKARA Türkiye'nin yeni Atina Büyükelçisi Gündüz Aktan, Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunların hızla çözümlenmesi yolunda Türk ve Yunan kamuoylannda beliren beklentilerin, iki ülkenin yöneticileri için sağlıklı bir r baskı rolu o> nayabileceğine inanıyor, ancak aşırı beklentilerin tehlikelerini de gözardı etmiyor. Yine de Davos sürecinin bazı olumlu ve somut örneklerini hemen vermesi gerektiğine inanıyor. "Ba olmazsa Davos süreci biler" diyor. Bu arada, sonınlann üstesinden gelmenin tek yolunun diyalog olduğunu vurguJayarak, TürkYunan ilişkilerinin geleceği konusunda duyduğu umudu, "Bu süreci durdurmak o kadar kolay degil" sözleriyle dile getiriyor. Yeni görevine başlamak üzere dün Atina'ya Aüna'da yeni dıptomat. giden Aktan, Ankara'dan aynlmadan önce Cumhuriyet'in sorulandan Atina'ya giderken karışık nı yanıtladı: duygular içerisindeyim. Bu arada son derece de mutluyum. Çünkü " TürkYunan lişkilerinde ye dış politikamız açısından son deni geiişmelerin ymşandığı bir dö rece önemli bir yer. Fakat zorluknemde Atina'ya gidiyorsunuz. Da lan dolayısıyla, içimde korku yokvos öncesinde gidiyor olsaydınız sa da doğal bir ürküntü var. Baişiniz herhalde daha kolay olurdu. şarılı olmak artık yalnız şahsi bir Yunanistan'a böyle Uginç bir dö amaç değil. Bu ilişkilerin düzelmenemde giderken nasıl duygular si, sorunların çözüm yoluna giricerisinde oldugunuzu sorabilir mesi beni son derece aşan bir olaymiyim? dır. Bu bakımdan heyecanlıyım. AKTAN Söylediğiniz husus TürkYunan ilişkileriyle ne çok doğru. llişkilerimizin eski düzeyinde buyukelçilik yapmak her zaman yalundan ilgiienmeye başhalde nispeten daha kolaydı. Şinı ladımz? AKTAN Benim TürkYunan di özellikle sorunlara eğilmeye başladığjmız bir dönemde, sizin de ilişkileriyle ilgilenmem, aslında söylediğiniz gibi bunun büyük Sayın Başbakanımızın danışmanmesleki zorluklan var. Bu bakım lığını yapmaya başladığım dönem Dışişleri'nde tecrübe 7 Ağustos 1941'de Safranbolu'da doğdu. 1962'de Siyasal Bilgiler Fakültesi Idari tlimler Bölümü'nü bitirdi. Iki yıl tngiltere'de dil eğitimi gördü. Türkiye'ye dönüşünde tçişleri Bakanhğı'na girdi ve burada daire başkanlığı ile kaymakam vekilliği yaptı. 1%7 yılında Dışişleri Bakanhğı'na geçti. 1970 ile 1980 arasında OECD (Paris) Daimi Temsilcihği'nde, Nairobi (Kenya) Büyükelçiliği'nde, Dışişleri Bakanlığı Siyaset Planlama Genel Müdürlüğü'nde ve BM Daimi Temsilciliği'nde (New York) çalıştı. 1980'de Dışişleri BakanJığı'ndan ayrıldı ve bir yıl süreyle BM'de, KuzeyGüney diyaloğu ile ilgili 9 kişilik bir birimde uzman olarak çalıştı. Daha sonra Dışişleri Bakanhğı'na dönerek 1983 yılına kadar önce Körfez Dairesi'nde, sonra da GATT ve OECD'den sorumlu dairede başkanlık yaptı. 1983'te Bern Büyükelçiliği'ne atandı. 1985'te Türkiye'ye döndü ve Başbakanhk damşmanı oldu. 1986 sonunda Dışişleri Bakanlığı Çok Taraflı Ekonomik lşler Genel Mudür YardımcılığVna getirildi. de başladi. Davos'taki buluşmada ben de heyet içinde bulundum. Bir küçük grup Davos bildinsini müzakere etti. O gruba ben de girdim. Sonra Atina'daki zirveye katıldım. Burada da bildiri müzakerelerine girdim. Böylece TürkYunan sorunlanyla ilişki kurmuş oldum. Davos'tan sonra Yunaoistan'la yeni bir sürece girilmiş olmasına karşın temei sorunlara henüz değinilmediğini görüyoruz. tki ülke arasındaki buyük sorunların üstesinden gdinebilmesi için sizce ne gerekiyor? AKTAN Dediğiniz doğru. Davos sürecinde hiçbir önenüi soruna değinilmiş değil. Çünkü sorunların ele alınması aşamasına henüz başlanmadı. Belki bugüne kadar ele alınan tek şey, güven arttırıcı önlemlerin almmasıdır. Bu önlemler saptandı ve bu yolda birtakım kararlar almarak faaliyete geçildi. Ama sorunların hemen hemen tümü duruyor. Bu sorunlar nasıl ele alınabilir? AKTAN Bir kere bu soTunlann son derece karmaşık olduğunu kabul etmeliyiz. Sorunlann çözümünü sağlayacak bir uzun vadeli stratejinin tespit edilmesi belki bir entelektüel çaba olabilir. Ama bunun sorunlann çözümüne fazla bir katkısı olmaz. Sayın Başbakan, sorunlann AP'nin haberine göre görüşmeler başlamadan önce bir açıklama yapan Adalet Bakanı Yardımcısı Geza Klenyi, "demokratik paket" çerçevesinde 14 maddenin görüşuleceğini ve parlamento oturumlannın Noel sonrasına, ocak ayına da sarkabileKilenyi, parti yasasının ilk tasceğini söyledi. lağının şubat ayında tamamlanmasının beklendiğini, buna karKilenyi, aynca "çok parti"ye şın hükumet ve komünist parti izin veren yeni yasanın 1990 se yetkililerinin bu yasanın 1990 çimlerinden once yururlüğe gire Anayasası'ndan önce yürürlüğe ceğini, ancak yeni yasa çıkana giremeyeceğini açıkladıklarını kadar başka partilerin kurulma belirtti. Öte yandan her ikisinin sına izin verilmeyeceğini belirtti. de (parti yasası ve yeni anayasa) Daha önce kurulmuş olan der 1990 parlamento seçimlerinden nek, grup ve partiler ise varlık once kesinleşecekleri açıklandı. larını koruyaca* ve "yasal bir Macaristan'da yeni yasanın temele" kavuşmuş olacaklar. çıkmasına kadar yeni partilerin Devlet Bakanı reformcu İmre kurulmasına izin verilmeyecek. Pozsgay tarafından geçen a> ha 1948'de komünist partisinin yetarlanan 15 maddelik yeni anaya kiyi devralmasından once koalissa tasarısında, "Bu tür sosyal yon partisi olan "Küçük Çiftçignıplann varlıklarını, program ler Partisi" gibi partilerin ve son ve faaliyet açısından anayasaya birkaç ay içinde kurulmuş. "Deuygun oldukları sürece mokratik FonınT'un feshedilmesürdürebüecekleri" maddesı de si ise soz konusu değil. yer aJıyor. Aynca 1990'daıı önMacar Parlamentosu bu otuce partilerin tuzuk, program \e faaliyetleri ile seçime katılma ko rumda 1949 Anayasası üzerindeşulJarını belirleyen bir yasa tasa kı değişiklikleri de onaylayarak yeni Anayasa Mahkemesi'nin rısı daha hazırlanacak. 1989 yılının ortalarında kurulma11 iıyeden oluşacak yeni Ana sına olanak sağlayacak. Macaristan'da yeni partiler yayasa Mahkemesi, bir siyasal parti ya da grubun anayasaya uygun sası gerçekleşirse, 1917 Ekim olup olmadığı konusunda karar Devrimi'nden bu yana sosyalist verme yetkisıne sahip olacak. ulkeler arasında ilk kez "resmen Partilerin kapatılması ya da fa tamnan" bazı "göstermelik" aliyetini sürdürmesine de yeni partilerin dışında "muhalif kurulacak bu Anayasa Mahke gruplann" pohtik partiler kurmasına izin verilmiş olacak. mesi karar verecek. 'Karabomba' ıııilli takınıda Antalya'da horoz dövüşü elemelerinde doktor Celal Akçacıoğlu'nun Karabomba adlı horozu, Yayla Kartalı 'm fena halde dövdü. B. ECEVİT ~ ANTALYA Karabomba ve Yayla Kartalı ringe çıkıp dövuşe başladıklannda seyircileri bir heyecan kaplamıştı. Karabomba rakibine saldırdığı zaman bağınyordu Çekiç Ali: "Babayın oglu mu len, vur vur!". Saatler ilerledikçe iki dövüşçünün başından kanlar akıyordu ama dövüşten kaçan ohnuyordu. Antalya'run Kızılank Mahallesi Gazi Bulvan'nda Bektaş Akın'a ait "Özel Horoz Ringi" salonunda, 1989 yılı haziran ayında Gazipaşa ilçesinde düzenlenecek, "Horoz Olimpiyab"nın elemeleri yapılıyordu. Salonun tam ortasında bulunan 3 metre çaplı kesik huni şeklindeki ringde ise "iddialı" horozlar, rakiplerini yenmek için dövüşüyorlardı. Elemelerin son gününde Ugi ile izlenen Gazipaşalı Doktor Celal Akçacıoflu'nun "Karabomba" ve karşılaşmalann favorisi olarak kabul edilen Ispartalı Nuri Konur'un Brezilya'dan gelme "Yayla Kartalı" adlı horozlannın dövüşü oldu. İki horoz ringe bırakıldıklannda hemen kıyasıya dövuşe başladılar. Ringin etrafını saran ve heyecanla dövüşü izleyen 100 kadar horozcu "Karabomba yener", "Yayla Kartalı yener" diye iddiaya girmişlerdi bile. Boru Yılmaz lakaplı Yılmaz Gür, "Yayla Kartalı S alır" dedi. Karşı taraftan bağırdı diğeri: "Verdim, verdim!". Dr. Celal Akçacıoğlu açıklıyor konuşmalan: "Eger Yayla Kartalı yenerse bu iki kişiden 'Yayla Kartalı S alır' diyen, diğer 'verdim' diyen kişiden bin liraya karşılık 5 bin lira alır. Bin liradan fazla da büyük oynanmaz. Bu konuşmalan, bahisleri bakem beyeti bir kağıda yazar." Horozlar birbirlerini incelerken insanlar, yüzleri gergin, birer sigara yakıyor. Birkaç dakika sonra dövüş başladi. Karabomba, rakibinin kanadının altına başıuı sakladı. Tam arkasına geçip kafasına darbeyi indirecekken Yayla Kartalı ani bir hareketle dönüp havalandı ve ayaklanyla rakibinin 1989 Gazipaşa Horoz Olimpiyatı'nın seçmeleri Antalya'da yapıldı 'Peçenin Ardındaki Türkiye' ABD'de belgesel konusu F16 uçaklarının yapımcısı General Dynamics fırmasınca finanse edilen ve bugünkü modern Türkiye'yi Amerikalılara tamtmayı hedefleyen "Peçenin Ardındaki Türkiye" adlı belgesel film, önceki gece kamu yayın kurumu PBS'ye bağlı 32. ve 36. kanallardan Washington ve çevresinde gösterildi. WASHINGTON (AA) F16 uçaklanrun yapımcısı General Dynamics Şirketi'nce finanse edilen "Peçenin Ardındaki Türkiye" adlı film, önceki gece kamu yayın kurumu PBS'ye bağlı 26 ve 32'nci kanallardan Washington ve çevresinde gösterildi. Filmin, PBS kuruluşuna bağlı yaklaşık 400 yerel TV istasyonu tarafından da gösterılmesi bekleniyor. Barbara Newman tarafından yonetılen belgeseli, unJü gazeteci Jack Anderson takdım ediyor. Filmde, ülke, genel hatlarıyla eski kultürun, modern değişikliklerle çakıştığı ve Ortadoğu'dakı stratejik bir muttefik olarak tanıtıLyor ve Amerıkalılann bu önemli muttefikleri hakkında çok az şey bildiği vurgulanıyor. Filmde, Osmanlı lmparatorluğu'nun yıkılmasından sonra Atatürk'ün gerçekleştirdiği devrimlerle rnodern, laik bir devlet kurduğu, demokratik anayasayı hazırlattığı, medeni nikâh kuralı ile Latin harflerini getirip, kadınlara oy hakkı tanıdığını, hatta alkolü yasallaştırdığı anlatılıyor. Filmin akışı içtrisinde, Başbakan Turgut Özal'ın çeşitli konulardaki görüşlerine yer verilerek seçim gezilerinden kesitler yansıtılıyor. Turk halkından portreler çizilirken, emekli Koramiral Işık Biren, geleneklerine bağlı bir muhendis ve eşi, genç bir bankacı kadın, karikatürist Oğuz Aral, ışadamı Sakıp Sabancı ve genç ressam Bedri Baykam'ın gorüşleri aktarıhyor. Filmde, ana muhalefet lideri Erdal İnönn göruşlerini açıklarken hükümetin izlediği ekonomik politikayı eleştirerek, bunun uygulanması sonucu zenginin daha zengin, fakirin ise daha fakir hale geldiğini savunuyor. Inönu, aynca hükümetin aldığı önlemlere rağmen soruşturma aşamasındaki zanlılara işkencelerin devam ettiğini one süruyor. General Dynamics Şirketi'nin, F16 uçaklarının imali için imzaladığı anlaşmada yer alan dolaylı OffSet bolumünün gereği olarak Turkiye'yi tarutmak üzere finanse ettiği bir saat uzunluğundaki film, tam bir belgesel nitelik taşıyor. Praetorian Produksiyon Şirketi'nce gerçekleştirilen filmin son bolumunde, Suriye ve öteki komşu ulkelerde üslenmiş terörıstlerle PKK militanlarının Türkiye'de istikran bozmak için surekli çaba gösterdikleri, bunun için de Suriye ve Lubnan'ın Baalbek yöresinde eğitildikleri anlatılarak, yuvalanıp, eğitim gördukleri yerler gösteriliyor. Aynca IstikJal Savaşı ve Atatürk'le ilgili sahnelerde tarihi arşiv filmlerinden yararlanıldığı goruluyor. Honoz dövüşü sırasında izleyenler de bahse giriyoriar. (Foteğraf: Bulent Ecevit) suratına sağlı sollu tokatı yerleştirdi. Yayla Kartalı'nı tutan seyircilerden de aynı anda tezahürat yükseldi: "Asbuum vur vur!" Karabomba taraftarları sessiz kalıyor bu pozisyonda. Çekiç Ali, tutamadı kendini bağırdı: "Karabomba'nın parası var". "Parası var" demek karşılıklı bin lirasına iddiaya gireceği anlamını taşıyor.a İS dakika suren ilk raunt sona erdiğinde horozlann sahipleri hayvanlan temizliyor, su içiriyor. 2 dakikalık aradan sonra tekrar ringe bırakılıyor horozlar. Aynı heyecan 8 raunt boyunca tekrar yaşanıyor. Zaman ilerledikçe salon sigara dumanı ile dolarken horozlardan kan, seyircilerden de ter akmaya başladi. Gözler iki horozun dövüşunden başka şeyi görmüyordu. Son rauntta horozlann yoruldukları görülürken "kondisyonu" iyi olan ara sıra rakibinin kafasım gagasıyla dövüyor, nakavt yapmaya ya da kaçmasını sağlamaya çalışıyordu. 8. raunt sona erdiğinde iki horoz da ayakta kaldı. Durum berabereydi. Kimi üzgün kimi sevinçli seyirciler dövüş hakkında yorumlara başladüar. Görülen oydu ki, Karabomba rakibi Yayla Kartalı'nı evire çevire dövmüştu. Ama Yayla Kartalı dayanıklı çıknuş, kaçmamıştı. Nitekim hakem heyeti Karabomba'ya da bir kupa veTerek olimpiyata katılmasına karar verdı. 30 kadar horozun katıldığı karşı laşmalarda 3 kilo 200 gram sıkletinde Alanyah Yalçm Ağa'nın Taşibik ballı horozu, 3 kilo 300 gram sıkletinde AJanyalı Corç Mustafa'nın Bademçiçeği adlı horozu ve 3 kilo 100 gram sıklette ise Antalyalı Arap Sülo (Süleyman Tümben)'nun Taşibik horozu birinci oldular. 1989 haziran ayında yapılacak Horoz Olimpiyatı Organizasyon Komitesi üyesi Dr. Celal Akçacıoğlu, horoz dovuşünün yasallaşmasını istediklerini hatta bir federasyon kurulması gerektiğini söyledi. Etteki hormon paniğinden sonra sebzelerdeki hormon kullanımı tartışıhyor. Türkiye'de hormon kullanımı denetlenmediği için zararlı etkileri de saptanamıyor. Tarım Bakanlığı denetim için bir proje hazırlıyor. TÜREY KÖSE İZMİR Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı seralarda hormon kullanımını denetim altına almak için bir proje baslattı. Bu proje ile seralardaki hormon kullanımının boyutları saptanmaya çalışılacak. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Benian Eser, "Kış dönemi içinde yediğimiz patlıcanlann bepsi, domateslerin de yüzde 99'u bonnonlu. Avrupa ülkeierinde bu hormonlann kalıntı sınır Seralarda hormon denetimi lan belli, bizde konunun boyullan bilinraediğinden bir kalıntı sının da belirlenmedi" dedi. Etteki hormon paniğinden sonra, bitkilerdeki hormon kullanımına da dikkat çekildi. Özellikle Akdeniz kıyı şeridindeki seralarda yoğun olarak kullanılan hormonlann artık tarlalarda da kullanılmaya başlandığı bildirildi. Toplam 246 bin dekara yakın örtülü alanın 98 bin dekan seralardan oluşuyor ve toplam domates üretiminin yüzde 9O'ı, patlıcanın da yüzde 6570'i seralarda üretiliyor. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Doç. Dr. Benian Eser, Türkiye'de bitkisel hormonların 70'li yıllardan sonra kullanılmaya başlandığını belirterek şunları söyledi: "Türkiye'de sera yetiştiriciliğinin ideal anlamda yapıldığı soylenemez. Seralarda yoğun olarak domates ve patlıcan üretimi gerçeklestiriliyor. Kış dönemi içinde yediğimiz patlıcanlann hepsi, domateslerin de yüzde 99'u hormonlu. Bir bormonlar için çeşitli tayin yönlemleri var. Ama bizde daha önce konu gündeme gelmediği için biç ölçiim yapılmadı. Onun için olayın boyutlan hakkında bir fikir sahibi değiliz." Tanm Orman Köyişleri Bakanlığı'nın "etteki hormon" paniğin den sonra başlattığı bitkilerde ve hay\anlarda kullanılan hormonlarla ilgili projenin alt projelerinden biri Antalya Aksu Sebzecilik Araştırma Enstitüsü tarafından yürütülüyor. Benian Eser, bu tür ölçumlerle sorunun "teşhis" edilmesinin son derece önemli olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'de sorunun boyutlarının ne oldugunu bilmiyoruz. Birçok ülkede kalıntı sınıriamalar var. Örneğin Isveç hiçbir kalıntı istemiyor. Bizde olayın ne olduğu. hangi hormonun ne oranda kullanıldığı, kalınü miktan bilinmediğinden herhangi bir sınırlama da yok. Bu yıl temmuzağustos aylannda çalışmalann sonuçlanmasıyla olayı yonımlayabilecek duruma gelebiliriz." ANKARA (UBA) Türk Dil Kurumu'nun Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurulu 'na bağlanmasından sonra bu kurumdan ayrılanların kurduğu Dil Ancak sorunlann çözümü Derneği bugun düzenleyeceği zaman alacaksa bu baskımn açıkoturumda TDK'nın dil olumsuz etkileri de olmaz mı? anlayısını tanışacak. AKTAN Burada şuna değinDernek Başkanı Prof. mek lazım. Davos sürecinin işe yaCevat Geray, radığını ispat etmek için sorunlaaçıkoturumda, Türk Dil nmızın çözümüne geçmemiz ve Kurumu 'nun dil anlayısını birkaç olumlu ve somut ömeği heve Türkçe Sözlüğu men verebilmemiz lazım. Bu ol konusunu iartışacaklarını mazsa Davos süreci biter. Bir de söyledi. Sevgi Özel'in şu tespiti yapmak lazım. Davos yöneteceği açıkoturuma, süreci aslında diyalog sürecidir.. Prof. Dr. Mustafa Bundan başka nasıl çozeceksiniz? Canpolat, A.Turabi Eğer bir başka yolu yoksa o zaTutüncü, Dr. Tayyibe Üç, man bu süreci durdurmak, kapatMilli Eğitim Gençlik ve mak veya terketmek o kadar koSpor Bakanlığı Musteşan lay değil. Demek ki sürecin başthsan Sezal ve Emin lamış olmasının tabii bir sonucu özdemir konuşmacı olarak da taraflann sabırlı olmak zorunkatılacak. Açıkoturum saat da olmalandır. 18.00'de Türktş'in Baymdır Sokak'taki TürkAT ilişkileri salonunda başlayacak. Türkiye'nin, tam üyelik başvunısu konusunda 1989 yılında AT'den bekledigi nedir? AKTAN Biliyorsunuz, 1987'de 14 nisanda yaptığimız mü İPSALA (AA) " racaatımızdan kısa bir süre sonra Yunanistan, Türkiye'ye AT Konseyi müracaatımızı komis yolcu taşıyan Yunan plakalı yona iletti. Komisyon da Türkiye^ ticari otomobillehn ye ilişkin rapor çalışmalanna başTürkiye 'ye girişini ladi. Bu amaçla Türkiye'ye uz yasakladı. tpsala sınır manlannı yolladı. Bir grup geldi, kapısından giriş yaparak bizden bilgiler istedi. Bunlan verTürkiye 'ye yolcu taşıyan dik. Duyduğumuza göre bu grup ticari plakalı otomobillerin önrapor niteliğinde, Türk ekonoTürkiye'ye girişinin Evros misinin adeta bir fotoğrafı olan Valiliği'nce yasaklandığı bir rapor hazırladı. Yine duyduöğrenildi. ğumuza göre bu raporda herhangi bir yargıda bulunulmuyor. Şimdi normal olarak komisyonun, Türkiye'nin hangi şartlarda üye olabileceğini belirleyen bir görüş ANKARA (UBA) vermesi gerekiyor. Bu göruşün Yılbaşı tatilinde, tstanbul, önUmüzdeki yılın ilk yansında tamamlanacağını umuyoruz. Birinci tzmir ve Kuşadası'nın umudumuz bu. tkinci umudumuz Yunanh akınına uğrayacağı ise Konseyin ya yaz tatilinden önöğrenildi. Kültür ve Turizm ce ya da yaz tatilinden biraz sonBakanlığı 'ndan alınan ra Türkiye'ye ilişkin komisyon rabilgiye göre, yılbaşı tatili ponınu ele almasıdır. nedeniyle tstanbul ve tzmir deki otel ve Yanılmıvorsam. üyeliğimize motellehn bir haftahk ilişkin müzakerelerin de bir an önrezervasyon ücreti, Yunanh ce başlamasını istiyoruz. seyahat acentelerince çok AKTAN Tabii. Sayın Başbakanımız, özellikle son Fransa zi düşük görüldu. Yılbaşı tatilini tstanbul, tzmir, yareti sırasında Türkiye için en Kuşadası ve Çeşme'de önenüi hususun müzakerelerin bir an evxe\ başlatılması oldugunu de geçirecek olan 30 bine yakın Yunanh, otel ve faatle söyledi. Bizim için tam üyemotellerde rezervasyon liğin bir an evvel olması saruldığı yaptırdı. kadar önemli değildir. 1992'ye kadar genişleme olmayacağını biliyoruz. Zaten Türkiye de 1992'ye kadar tam üye olmayı öngörüyor değil. Bizim bakunımızdan önemli olan husus, müzakerelerin bir an evvel başlamasıdır. Çünkü ınüzaİstanbul Haber Servisi kereler çok uzun bir zaman Gazinodünyasımn "kralı" alabilir. olarak tanımlanan Fahrettin Aslan'ın geçen 25 kasım gecesi Büyük Maksim 0 Gazinosu 'nda sahneye çıkarttığı Hülya Avşar 'm assolistligi kısa sürdü. 12 kişilik saz ekibiyle anlaşamadığı vesürekli hakaretler yağdırdığı iddiasıyla gazino patronu Fahrettin Aslan tarafından önceki gece işine son verildiği belirtilen sinema sanatçısı Avşar'm yerine, gazino programmda assolist ANKARA (Cumhuriyet Büroolarak Seda Sayan sahneye su) Başbakanhk Çevre Genel çıkartıidı. Gazino Müdürlüğü'nce, Karadeniz'de kıpatronunun "işine ben son yıya vuran ve tehlikelı atıklar içeverdim " dediği Hülya ren varillerin İtalya'ya ait olduğuAvşar'm ise, "Ben çalışmak nun çeşitli belgelerle saptandığı istemedim, kovulmadım" açıklandı. diye konuştuğu öne Çevre Genel Müdürlüğü'nden sürülüyor. dun yapılan yazılı açıklamada, varillere İtalyan hükumetinin sahip ç\kması ve geri alması isıendi. Açıklamaya gore, Türkiye kıyılarını tehdit eden zehirli varillerin İtalya'ya ait olduğu çeşitli belgeVANCOUVER (AA) lerle belirlendi ve durum İıalya1 Kanadalı Mark Hebbard, nın Türkiye Büyükelçiliği'ne bir "dünyanın bir numaralı •, muhtıra ile iletildi. Konuya ilişkin horlayanı'' olarak italyan hukümetinin cevabı da geçen hafta Türkiye'ye ulaştı. Ce "Guinnes Rekorlar Kitabı"na geçmeye vapta, varillerde bulunan belgelehazırlanıyor. British rin, deniz suyu ile temas etmemiş Columbia Üniversitesi 'nde olmalanmn, varillerin karayolunuyku bozuklukları dan getirilerek kıyıya bırakıldıkbölümünde kontrole giren ları kanısını uyandırdığı bildirilHebbard'm horlarken di. çıkardığı gurultünun 90 Bunun üzerine, Türkiye Dışişleri Bakanlığfnca verilen karşı ce desibel olduğu saptandı. Kanada 'daki işyerlerinde vapta, bulunan belgelerle, olayda İtalya ilişkisinin çok açık goruldü çalışanlar için "emniyet ğu, karayolu olasılığının ise maıı sınırı" olarak 20 desibellik birim kabul ediliyor. tıken geçersiz olduğu belirtildi. çözümlenmesinin zaman alacagını söyluyor. Oysa her iki ülkenin kamuoylannın biraz sabırsız oldugunu görüyoruz. Davos'tan sonraki beklentiler aşın mıydı? Bu beklentiler ortaya çıkınca ve esas sorunlar ele alınmaynca bu sefer, 'Bakın Davos bir işe yaramıyor' gibi düşüncelere yol açılmış oldu. AKTAN Uzun zamandır bu sorunlar çozumlenmemiş. Bir gerilim ortamı yaratılmış. Tabii ilk zirveden sonra bu beklenti doğdu. Beklenti ortamına çok hızlı geçmek doğru değil. Bunlann zaman alacağını Sayın Papandreu da kendi kamuoyuna açıkladı. Fakat kamuoylan uzun bir gerilim sürecinden sonra sorunlann çözümlenmesini, en azından çözüm surecinin başlamasını istiyorlar ve buna özlemleri var. Beklentiler bundan dolayı doğmuş olabilir. Bunun tabii tehlikeleri var. Sözünü ettiğiniz gibi kısa sürede çözüm olmaması halinde, Davos surecinin işe yaramadığı, dolayısıyla terk edilmesi yönunde bazı düşünceler olabilir. Bunun sağlıklı bir baskı rolu de olabilir. Kamuoylannın istekleri iki tarafın yöneticileri üzerinde bir baskı oluşturur. Bu baskı sorunlann çözümünü hızlandırabilir. TDK'nın dili tartışıhyor Yunan taksilerine yasak 30 bin Yunanh getiyor Hülyu Avşarhn assolistligi 25 gün sürdü Çevre Mudürlüğü: Italya zehırli varilleri geri alsuı Dünya horlama rekortmeni
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle