18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 ARALIK 1988 ** CUMHURİYET/15 Ttirk kahvesinde cinayet "Bikini"nin modası geçiyor mu? PARİS (AA) Dunya plajlarının gozdesı "bikini" mayoların yaratıcısı firma kapanıyor. 42 vıl once 1946 yazında ilk defa tamtıldığı Pasıfik'tekı bir mercanadanın adını alan bikınivi yaratan Fransız Reard rırması, son iki >ılda satışlaiının hızla duşmesi ve borçlarını ödeyemez haJe gelmesi uzerine uretimine son vereceğıni açıkladı. Fransız firmanın kurucusu Louis Reard tarafından yaratılan iki parçalı mayolar, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra, ilk nukleer denemenin yapıldığı Bikini Adası'nda tanıtıldığında "bomba" etkisı yapnııştı. Dunya ahlak anlayışını ve normlarını kökunden sarsan bikini modasının yaygınlaşması ise uzun yıllar almıştı. Noel ışıkları Ünlü Christian Dıor mağazalannın Paris'teki merkez binası Noel alış'enşını canlandırmök amacıyla ışıklandınldı. Champs Elysee bulvarı yakınlanndakı mağazanın önünden geçen taksınin ustünde yansıyan dev avıze goz kamaştmyor (Fotoğraf: Reuter) BRÜKSEL (AA) Belçika'mn başkenti Bruksel'de, bir kahvede kumar borcu vüzunden iki Turk arasmda çıkan kavga olümle sonuçlandı. Olavda, Mikail Giiçlü adında ışsiz bir Turk hayatını kaybetti. Polis yetkililerinden alınan bilgiye göre, olay onceki gece "Humanite' adlı kahvede cere>an etti. Tanıkların verdiği bilgiye gore. Mikail Guçlu ıle Felhi Y. (54) arasında kumar borcu yüzunden başlayan tartışma kavgaya donuştü. Felhi Y., kavga sırasında tabancasını çekerek Mikaıl'e ateşettı. Mikail olay yerinde oldu. Daha sonra kaçan Fethı, 25 dakika sonra polis tarafından yakalanarak gozaltına alındı. gözde konuğu 6 haftalık şempanze yavrusu Sokakta terk edılmiş bulunan yavru şempanzeye, ünlü E.T. filminın kahramanına benzediği için E.T adı verilmiş. Hayvanat bahçesi yetkilıleri, E.T'yı evlat edinecek bır hayvansever arıyorlar. (Fotoğraf:Reuter) c.ı. ıvdiıımı uuyuruyuı çesınin bugun er[ ı je en ta, muson yağmurlan mevsiminin başlamasıyla bırtikte sel baskınına uğradı. 50 kişinin yaşamına mal olan seller onbinlerce insanın evsız kalmasına yol açtı. Jakarta'nın iş merkezinde sular altında kalan caddelerde çocuklar güç durumda kalanların yardımına yetiştı, yüzlerinden gülümsemelerini eksik etmeden. (Fotoğraf Reuter) Endonezya'da sel baskını b 2 e o ;ffi n (Baştarafı 1. Sayfada) için sahne gerisinde durmayı yeğledikleri açıktır. Bu arada ANAP Meclis Grubu'nda yakın geçmişe göre biraz daha kıpırdanma olduğu dikkati çekiyor. Muhalefetten gelen ve "Siz liderin parmak makinesisiniz" diye özetlenebilecek suçlamalardan iktidar milletvekillerınin etkilendikleri anlaşılıyor. Nrtekim lidere karşı bazı kişilik gösterilerine seyrek de olsa tanık olunmaya başlanmıştır. Ama bunların, lideri bildiğini okumaktan alıkoyacağı da sanılmıyor. Başbakan Özal, partisi içinde kızışan kavgaya hayii tepeden bir bakışla yaklaşmaktadır. Amerika gezisinin son durağı olan Houston'da şöyle demiş: "Çok önem vermiyorum böyle şeytere. Her demokratik sistemde görüşleri farklı olan insanlar olacaktır. Bunu biraz tabii görmek lazım. Bir partinın içerisinde kendine has bir demokrasi vardır. Fikirler söylenir, tartışılır." Öyle gözüküyor ki ANAP lideri, parti içindeki savaşımı bir seçim öncesinde mümkün olabildiğınce yumuşak bir biçimde ele almak eğilimindedir. Yerindedir bu tutumu. Ancak soruna nasıi yaklaşırsa yaklaşsın, kanatlar arası kavganın durulması söz konusu olmayacaktır; zira olayın ideolojik boyutu ağır basmaktadır. Liberallerle kutsal ittifakçıların çatışmasının nasıl bir yörüngeye oturacağını kestirebilmek için, önce yerel seçimlerin sonucunu, sonra da Başbakan Özal'ın cumhurbaşkanlığına ilişkin kesin kararını beklemek gerekir. Bu iki gelişme açıklığa kavuşmadan, ANAP'ta neyin ne olacağı konusunda konuşmak zamansızdır. Şimdilik taraflar, kendilerini formda tutabilecek çıkışlarla yetiniyorlar. Sahnede yalnızca figüranlar var. Baş oyuncular ise arka planda, yerel seçimlerden çıkacak sonucun beklentisi içindedirler. Titiz: Kötü söz sahibine aittir ANKARA (Cumhuriyel Burosu) Kultüı ve Turizm Bakanı Tınaz Titiz, ANAP'ta ittifakçıların ödenek tartışmasında kendisini yalan söylemekle suçlamalarını, "işi laf kalabalığına boğmak" olarak niteledi. Titiz, "İstifa etmeyi düşünüyor musunuz?" sorusunu, "İstifa sözünün bu kadar orta malı yapılmasını doğru bulmuyorum" diye yanıtladı. Bakanlığının bütçesinin TBMM'de goruşulmesi sırasında Turk buyükleri için aynlan ödeneğin arttırılması konusunda ittifakçılar tarafından verilen önergeden önceden haberi olmadığını vineleyen Titiz, "Bu konuda gerekli açıklamaları yaptım. Ama yazılmıyor. Artık bunun üzerindekileri spekülasyon ve işi tırmandırmak ve başka amaçlara hizmet etmek olarak görüvorum" biçiminde konuştu. "ANAP gnıbu içinde biriki tane farklı düşünen insan olabilir. Ama çoğunluk bütçeyi kabul etmiş ve desteklemiştir" diyen Titiz, ittifakçıların kendisini "yalancılıkla" suçlamasını da ozetle şöyle yanıtladı: "Siz sonıyorsunuz, ama yine bildiklerinizi yazıyorsunuz. Onun için söylediklerim yine sizin yapacağınız spekülasyona malzeıne olmaktan öteye gidemez, gitmiyor. Ittifakçılarayanıt HABERLERIN DEVAMI Kültür ve Turizm Bakanı, ittifakçı kanadın kendisini anlaşmaya uymamakla eleştirmesini 'işi laf kalabalığına boğmak' olarak niteledi ve 'İstifayı aklıma bile getirmem' dedi. Orada verilen onerge ilk defa elimize memur eliyle getirildi. Daha onceki isteklerin cinsleri farklıydı. İ'stelik bu aktanlmak islenen bölumdeki 970 milyonun 470 milyonu Bütçe Komisyonu'nda aynı arkadaşlar larafından oneri olarak getirilmiş ve kabul edilmişti. Şimdi ikinci defa aynı yönde bir önerge getirilerek kesilmesinin mantığı yok. Ama burada iki önemli yerden keserek buraya aktarmak kabul edilemezdi. Önerge zaten, adı üzerinde, onermekten geliyor. Önerge olmasa talimat olurdu. Önergeden iki dakika önce haberim oldu. Haberi vardı diye işi laf kalabalığına boğmak doğru degil. Kelimeler haberleşmek amacıyla kullanılır. İnsanlar birbirlerini suçlamak istedikleri zaman kelimelere lüzum yok. Yalancı demek istedikten sonra durup dururken de •yalancı' diyebilirsiniz. Kötu söz sahibine aittir." Titiz, istifa etmeyi düşunüp düşünmediği yolundaki bir soruya, "İstifa ve atanma bence ciddiye alınması gereken bir şeydir. İstifayı aklıma getirmiyorum. Bunun da bu kadar orta malı yapılmasını doğru görmüyorum" yanıtını verdi. Milli takım (Baştarafı Sporda) Antrenörlenn uzun süre gorevde kalmasının başan getireceğine inanıyorum. Statların ışıklandınlmasıyla çarşamba gece maçları oynanacak ve ligin suresi daha da kısalacak. 1989'da biri Istanbulda bıri de Gaziantep'te olmak uzere 2 stat onumuzdeki aylarda ışıklandırılacak. Ek kaynak gelirse tstanbul'da bir stat daha ışıklandınlacak. Ligde birden fazla takımı olan ıller on planda tutulacak. Nisan piyangosu hangi (Baparafı I. Sayfada) daha fazla olacağı düşunulmüş. Normaldir, yapılsaydı, seçim öncesinde canlılık olurdu" değerlendirmesinı vaptı. ANAP'ta kabine değişikliğinin ANAP Genel Merkez değişikliğini de beraberinde getireceğini ve bunun parti içi dengeleri bozacağı belirtiliyor. Parti içi dengelerin bozulmasımn yaratacağı kargaşanın yerel seçim hazırlıklarım olumsuz yönde etkileyeceği kaydediliyor. Değişikliğin seçim sonrasına ertelenmesinin de sakıncaları olduÇorbalı: Avrupa ğuna dikkat çekiliyor. ANAP'ta turnesine katılacağız bazı milletvekilleri, "ANAP Genel Milli takımın politikası çizılmiş Merkezi'nin politika üretemediğitir. Bu dönem başarılı bitirilmiş ni, genel merkeze hareket getiriltir. Ancak 2 mevzuat engeli var: mezse secim kampamasının başaFederasyonlar fonunun ayrılması rılı şekilde yurütuleme\eceğini" olumsuz oldu. Ikincisi ise perso savunuyorlar. lsminin yayımlannel atamada bize yetki verilmesi masını istemeyen bir milletvekili ni istıyoruz. Yabancı dil bilen per "Başbakan renk vermemek için sonele ihtiyacımız var. ODTU boyle soyluyor olabilir. Belki de spor bölumü mezunlarını sözleş bakanlık bekieyenleri çalışma>ia meli olarak almak isteriz. zorlamak istiyor. Ama bu genel Milli takımın Güney Amerika merkezle secimde başanlı olmaturnesine gitmesi yerine Avrupa mız mümkün değil" dedi. turnesi olduğu zaman Arjantin, TBMM'de 23 aralıkta sona ereMeksika, Brezilya ve Şili gibi ta cek olan butçe görüşmelerinin arkımlann Türkiye^ye de uğramaları dından TBMM tatile girecek. için yazılar gönderildi. Genel Mu TBMM'nin tatilde olduğu sırada dürluk bizden bir master planı is milletvekilleri seçim bölgelerine tedi. Bu plan, Dunya Kupası, Av giderek seçim hazırhklarına başrupa kupaları, Akdeniz Oyunları layacaklar. Bu dönemde adaylann ve gençler turnuvalarının organi belirlenme yöntemlerine ilişkin zasyonunu ıçeriyor. Federasyon tartışmaların ağırlık kazanması karması adı altında milli takımı bekleniyor. mız burada ve>a Almanya'da turANAP'ta hareketçi muhatanuvalara kaulır. zakâr ittifak kanadı, her yerde cnseçim yapılması gerektiğini savuOflaz: Teşkilat nuyordu. Ancak Başbakan Özal1 ın, milletvekillerinin isteklerine olarak hazırız onem verileceği ve belediye başLig fikstürunun SporToto ile kanlanndan başarılı olanlarm debirlıkte hazırlanması gerekiyor. ğiştirilmeyeceği yolundaki sozleri Kimsenin zor durumda kalmama ittifakçıların tavnnın değışmesine sı için boyle durumlarda tabii ki neden oldu. İttifakçılar, bir sürezarara giriyoruz. Federasyon ile dir onseçim yapılması konusunda aramızda kopukluk var. ısrarlı görünmüyorlar. SporToto, 30 senelik kanun ile Önseçim yerine "pazarlık işliyor. 21. yuzyıla uygun hale ge yöntemi" ile aday belirlenmesi götirilmesi lazım. Değişıklik olursa rüşü ağırlık kazamyor. Milletvemilli takımın buıun ihtiyaçlarını killerinin ve parti teşkilatının aday sağlarız. Turnuva masraflarını belirleme yonteminde kendi aramevzuattan dolayı üstümuze ala larında anlaşmaları durumunda mıyoruz. Her şeyden önce 1992'de ANAP Genel Merkezi bu oneriyi bır yere gidilmek isteniyorsa şim kabul edecek. Milletvekillerinin diden planları yapılmah. yöntemi belirleme fırsatını elde etmeleri uzerine milletvekilleri araTırpan: Hazırlık sında goruşmeler başladı. Milletvekillerinin aralarında anlasamamaçları şart dıkları yerlerde genel merkez devFutbolcularımızın kulüp hava reye girecek ve buralarda "pazarsını aynen milli takımda da tenef lık yöntemi"ne başvurulacak. fus etmelerini istiyoruz. Herkes Başbakan Özal'ın büyukşehirtarafından (sokaktaki simitci bile) sayılabılecek bir kadro oluştur lerde belediye başkan adaylannı mak gerekiyor. Milli takımımızın kendisinin belirleyeceğini açıklarakipleriyle ilgili her türlu istatis masından sonra, tartışma buyükşehirlerde ilçe belediye başkan tik hazır. adaylarının belirlenmesine yonelHazırlık maçı yapmadığımız di. İlçe başkan adaylarının beliriçin lige sıkıntılı girdik. Ocakta ya lenmesinde milletvekillerinin gö3 maç arka arkaya ya da bir tur ruşünün ağırlık taşıması bekleninuva duşunuyoruz. Lig takvimi ile yor. Ayrıca belediye meclis uyelikFederasyon Kupası maçları sorun İerinin saptanmasında önseçim oluyor. Galatasaray'ın finale ka yönteminin uygulanacağı belirdar gideceğıni duşunerek plan tiliyor. yaptık. Bu arada ANAP Seçim İşlerı Başkanlığı tarafından hazırlanan anket formlan dun ANAP milletvekillerine dağıtıldı. Bu anketler(Baştarafı Sporda) dikkat çekerek maç ertelenmesi de önseçimin seçilmiş delegeler yeolmaması için Beden Terbiyesi' rine kayıtlı tum uyelerin katılımıyla yapılacağının belirtilmesi dikne başvurduklarını da söyledi. Erdenay Oflas, büyuk bir ola kati çekti. sılıkla ikinci devrenın başlangıMilletvekillerine, anketlerle birçından Hibaren kulüplerin isim likte illerde görevlendirilen millethaklannın Toto'dayuzde 10'dan vekillerinin adlannın yer aldığı bir yüzde 15'e, Loto'da ise yüzde liste de dağıtıldı. Görevli milletve7'den yüzde 10'a yukseltildiğini killeri bütçe görüşmelerinin taka>dederek Resmi Gazete'de ya mamlanmasından sonra yurda dayımlandıktan sonra bunlann iş ğılarak çalışmalara başlayacaklar. leme konulacağını açıkladı. Başbakan Özal da seçim hazırSporToto sonuçlan ise şöyle: hklarına ilişkin penelgesinde "dn13 artı 1 bilen 17 kişi 20 mil nist, namuslu, çalışkan, halka inyon 745'er lira, 13 bilen 4 kişi 16 mesini bilen" belediye başkanlamilyon 277 bın, 12 bilen 1619 kişi rının seçilmesinin öneminı vurgude 211 biner lira kazandılar. ladı. Özal, "Bu vasıfla adaylann tespitinde siz değerli arkadaşlarımın buyiık rolii olacaktır. Mahallinde yapacağınız titiz. dikkatli ve gercekçi bir araştırma ve incdeme sonunda göre>li olduğunuz yörede en isabetli aday tespit yöntemi bulacağınıza inanıyorum" gcnısüne yer verdi. ANAP Seçim Işleri Başkanı IIker Tuncay da milletvekillerine gonderdiği yazıda, "Adaylann yörelere uygun yonlemlerle belirlenmesinin önemli olduğunu" ifade etti. Tuncay, anket formlarının milletvekillerinin yanı sıra ANAP il ve ilçe yoneticilerine ve belediye baskanlarına da dağıtılacağını belinerek, formlann 28 aralık çarşamba günü saat 17.00'ye değin seçim işleri başkanlığına iletilmesi gerektiğini kaydetti. (Başlarafı 1. Sayfada) Başbakan dun Houston'da duzenlediği basın toplantısında gazetecilerin çeşitli konulardaki sorulannı cevapladı. Ozal, sözde Ermeni soykırımına ilişkin karar tasarısıyla ilgili olarak şöyle konuştu: "Bizim bu konuda vermek istediğimiz mesaj daha uzun vadeli bir mesajdır. Hep kaptırmışız kendimizi bu konuya, gidiyoruz. Dışişlerinin bütün günü bununla geçecek. Başbakan bundan başka bir şey düşunemeyecek. Bana öyle geliyor ki onumuze bir oyuncak koymuşlar, onunla oynuyoruz. Türkiye'nin böyle şeylerle vakit kaybctmemesi lazım. Bazı meselelerie uğraşmayalım. Sonunda bu çözülecek, ama nasıl çözülecek bilmiyorum." Başbakan Özal, ekonomiyle ilgili değerlendirmeler yaparken "Enflasyonun duşuıiilmesi genel arzu, ama kolay olmadığı bize belirtilmiştir. Enfiasyon şöyle inecek, böyle inecek demek mümkün değildir. Fakat yılbaşından sonra düşme eğilimine girecektir" diye konuştu. Özal. aynca iıtracatın. ithalatı karşılama oranının yuzde 91 olduğunu kaydetti. Hayali ihracatın "söylenildigı gibi büyük olmadığını" ileri suren Başbakan Özal, borç erteleme iddiaları konusunda da "Böyle bir şeye şu anda ihtiyacımız yok" dedi. Ozal, özel televizyon konusunda, "İlerde anayasa değişikliği ile olur. 01ması lazım. Ama vuksek kaliteli eleman bulmaya dikkat etmek lazım" dive konuştu. Başbakan Özal, "Siz ne zaman yurtdışına çıksanız içeride guriıltu kopuyor. Bütçeler reddediliyor. parti karışıyor" şeklınde bır hatırlatma yapılması uzerine aynen şunları söyledi: Özal: ANAP bensiz de "Çok onem vermiyorum böyle şeylere. Her demokratik sistemde göriışleri farklı olan insanlar olacaktır. Bunu biraz tabii görmek lazım. Bir partinin içerisinde kendine has bir demokrasi vardır. Fikirler söylenir, tartışılır. Bu hadise olmasa bize konuşma imkânı gelmez." Ozal. "disiplin mekanizması"nı çalıştırıp çclıştırmayacağının sorulması uzerine de "Şu anda böyle bir şeye ihtiyaç yok. Ama hiçbir zaman da kullanılmaz demek değil" karşılığını verdi. Başbakan Ozal gazetelerde "Özalsız ANAP yurümüyor" başlığının bulunduğunun belirtılıp göruşlerinın sorulması uzerine şunları sovledi: "Niye yurumesin? Başka partilerin, SHP'nin içinde kazan kaynıyor. kimse bir şey demiyor. Bizde iki arkadaş çıkmış 'butçede 500 milyon bir yerden dığerine nakledılsin demiş' kıyamet kopııyor." Başbakan Ozal bu tartışmaların nedenının "bir başka meseleyi açmak olduğunu" kaydetti ve "O konuda hiç konuşmuyorum" dedi. Bu konuda konuşacağı bır tarıh olup olmadığının sorulması uzerine de "Seçim (cumhurbaşkanlığı) yaklaştığı zaman konuşuruz" yanıtını verdi. Özal muhalefecın "son raundu bekiediğinin" hatırlatılması uzerine, "Belki son raunda çıkmayız" diye konuştu. Ozal, "ANAP grubunun kabinede değişıklik beklentisi içinde olduğunun" hatırlatılıp ne duşünduğunun sorulması uzerine ise "Şu anda öyle bir şey yok. Hele yerel seçimleri bir geçeiim" dedi. Başbakan Ozal Türkiye'nin dış borçları konusunda şoyle konuştu: "Türkiye'nin bugün 37 milyar dolar borcu var. Gelişen bir ekonomide bu borcu azaltmaya gitmek yanlıştır. Bu borcu ya olduğu seviyede tutmak, ya da az az arttırmak lazımdır. Çünkü borcu azaltmanın manası. sizin ekonomiden bir şeyler çıkıyor demektir. Halbuki sizin kalkınmaya muhtaç bir ekonominiz var. Onun için mecbursunuz borcu belli bir seviyede tutmaya ya da bir miktar arttırmaya. Türkiye'nin bugün taşıyabilecegi borç yüku bundan daha fazladır. Ama biz gitmiyoruz o yola." Başbakan Ozal Bülent Şemiler'in "ne olacağı" sorusunu da şoyle yanıtladı: "Açık söyleyeyim. belki bir yanlışlık var bu işte. Gazetede ilk çıktığı zaman Kaya Bey bana telefon etti. Bulent Bey'in yapıp yapmadığı konusunu sordu. Ben de "Senin yerinde olsam böyle bir şe> olmadığına gore mahkemeye gıderim' dedim. Öyle anlaşıldı ki Bulent'ten değil." CUNEYT ARCAYUREK yazıyor (Baftarafı 1. Sayfada) dan başlayıp turizmden çıkan. ama gerçek hedefi saptıracak nitelıkte suçlamalar başgösterdi Hangısı doğru, hangısinde gerçek payı var veya yok, arayan soran hak getıre. Titiz olayırnn siyasal manevra yanı bır tarafa, kafada bır değil, bır kaç soru kıvrıhyor. Turizm sektöründe kimı kişilerin büyük yararlan söz konusu. Arsa ve arazi tahsıslerınden tutun da, yatırımlarda faizı duşuk kredıler bakanlığın ve bakanın ıkı dudağı arasında. Acaba bakanlık kaç kişinin kuyruğuna bastı? Öç aima duygusuyla başlayıp kısa ve ucuz yoldan "refah içındekı Türkiye'de müreffeh kişiler yaratmaya" devam etmenın yolu yordamı aranmaya mı başlandı? Sorunun içeriğındeki kuşKular yanlıs mı, tutarsız mı? Ya kumarhanelenn yasaklanması? Kol makıneleri ıle kolay yoldan ceplerıni dolduranların geiecek planları? Kumarhane yasağı gelırken mıllıyetçimukaddesatçı gruptan Titız'e alkış yok. Ama balerınlere geldi mı bir bardak suda fırtına. Gizlı eller bir yığın örnek olayda görüldüğü gibi yeni becerıler sahneye koymuş olmasın? Mevlana'ya daha az, balerınlere daha çok ödenek verildiğı savıyla Meclis kulısinde başlatılan hareketın altında, ardında neler yattığını bılmek olanaksız. Ne var ki, tatsız bir koku yayılıyor Asıl amacın daha özel nedenlere dayandığı gibi bir ızlenim alınıyor. Titiz'ın bakanlık görevınde başarılı olup olmadığı tartışılabılir. Kültürümüze katkısı, turizmdekı becerisı araştırılabilır. Olumlu ya da olumsuz sonuçlar çıkabilır ortaya. Şimdi Bakan Titiz'in yapacağı akılcı iş, "kimin kuyruğuna bastığını ve bu kışılerın bağlantılarım" araştırıp buimak. Bakın o zaman ortaya neler çıkar. Balenn kampanyası kuiıste. bakanın Işçı Partısı üyesı olduğunu öne süren btlgıler sutunlarda. Doğru mu değil mi? Bakana sorup aslını esasını öğrenmeye girışen yok Ve irı ırı laflar ANAPtan, lıderınden, liderin eteklerındeki söz sahıplerinden. Nevmis efendım, ANAP dört eğilimi bır araya getiren mucize çağdaş kurumlardan bırıymiş. insanların geçmişinı kanştırarak hırpalamak yerine, günümüzde kişilerin değerinden yararlanmanın erdemlı yolunu ANAP açmışmış. İşıne geldı mi, Işçi Partili, Yön dergısi yazan diye karalayacaksın. Başından atmaya karar verdığin zaman adamın solculuğundan başlayarak ıler tutar yanını bırakmayacaksın! Içtenlik adına pes doğrusu. Mantık damariarı daralanların ağzında bır de Bursa'daki genelev olayı sakız. Sorduk yetkililere, ilgililere, verilen bılgiler yanıltmıyorsa, bu konu da bir başka âlem. Atatürk'ten Bursa'ya "faydalı işlerde kullanılsın" diye verilen arazıye modern genelevi belediye yaptırmış. Belediye ANAP'ın elınde. ANAP'lı mılliyetçımukaddesatçı milletvekillerinden, hele Bursa'dan seçilenlerden kesin tepki koyan çıkmamış. Bır gün bakan demiş kı Bursa Belediye Başkanfnın yanında, "Hayırlı işlerde kullanılsın diye vakfedildi", manşetlerde ortadan sola, oradan sağa kadar genış yelpazede vur abalıya. Proje yapılana, uygulama aşamasına kadar siyasetçinin erdemli dili ağzında hapis. Varsa asıl sorumlu, üzerine giden yok ANAP'ta. Devirmek istediğin bir bakanın cümlesini al, vur sırtına. Adı da iktidar politikası, ANAPta eleştiriye açılan yol. Maşallah! Renklerı bu denli uyumsuz, ölçüsüz kanştırarak bir çirkinlik tablosunu ancak ve ancak ANAP'lı üstatlar yaratabilirdi. Aslında iyı oluyor, iyi. ANAPlılar birbirine düşerken, dört eğilımlı felsefenın ne mal olduğu ve ANAP'lıların partiye pamuk ıpliğı ıle bağlılıkları örnekleri ile ortaya çıkıyor. Zaten fazla telaşlanacak durum da yok ortada. Houston'da dün gece toplandığı bıldirilen ' Aıle Meclisi", Mevlana ve balerin ayakkabıları ıle kültürel sorunlara, genelev gibi sosyal konulara elbet çözüm yolları bulabilir. Çok gormeyelim. Özal gelinceye dek ANAP'lılar da kendi aralarında biraz eğlenmiş oiurlar. Fena mı? BARCLAY Takımların Zevkte Seçkinlik Çizgisi \ I \ D I 1 N L S V İSMAİL CÜNEYT METİN AYDIN 21 Arahk 1983 11 Aralık 1980 Onlar ki, Bir ayrık otu tarlasında Bir tutam çıçcktiler Binlerce ihaneı çırkınlığınde Bır a\uc direncı guzellcjıler SELİM AÇAN VE ARKADAŞLARI 1979 YILI ICRA PL t61 TEDBIR UYftRINCA SlGARA SAÛLIĞA ZARARLIDIR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle