Katalog

7 KASIM 1988 EKONOMİ TÜRKlYE'den Özel seklörden yatırım uyarısı ANKARA (AA) Özel sektör, yatırım teşvikteri konusunda karamsar. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından DPT'ye sunulan yatınm teşviklerinin değerlendirildiği metinde, dış kredili yatınmlarm üretim kaybına neden olduğu ifade edildi. Son yıllarda büyük projelerin çoğunun dış kredili olarak gerçekleştirildiği belirtilen TOBB raporunda, yatırıma kuruluşlann bu nedenle yerli üretilen mallar yerine yabancı kaynaklı mallan tercih ettiği vurgulandı. Bu nedenle, "belli alanlarda üretim kaybı" meydana geldiği bildirilerek, "Söz konusu durum uygulamada mevcut tevsi imkânına mani olmuş ve yeni bir yatırım hevesini de yok etmiştir" denildi. CUMHURİYET/11 Sarp zor geçit veriyor %Â Türkiye ile Sovyetler Birliği'ni karayoluyla birbirine bağlayan ve 51 yıllık aradan sonra 31 ağustosta büyük umutlarla açılan Sarp Kapısı'ndan şimdiye kadar sadece 10 araç ve 319 kişi giriş çıkış yapîı. Tkat 51 yıllık aradan sonra görkemli bir şekilde açılan ' kapının yeterli bir canlılığa kavuşamaması, Sarp 'ın ve gümrüklü sahanın halen askeri yasak bölge 'olmasına ve Sovyetler'in vize uygulamasına bağlanıyor. ve konfeksiyon üzerinde buyuk potansiyelimiz var. Onlar da keresle ve çimento satabilirler" dedi. Sınır ticaretinin başlaması için Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın kararı beklenirken, Sovyetler Birliği ile böyle bir ticaretin önemli bir potansiyel oluşturacağı kaydediliyor. Bu ülkenin halen Çin, Pakistan ve Finlandiya ile "sınır ticareti" yaptığı ve sadece Finlandiya ile olan sınır ticareti hacminin 4 milyar doları bulduğuna dikkat çekiliyor. Hem sınır ticareti için hem de karayolu taşımacılıgj için umutlar, 1320 kasımda Moskova'da, 2330 kasımda da Ankara'da yapılacak Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantılanna bağlanmış durumda. Sovyetler Birliği ile Karayolu Taşımacılık Antlaşması imzalayan Zibnak Nakliyat Şirketi yetkilileri, bugüne kadarki taşımalann özel izinle gerçekleştirildiğini söyledi. Lluslararası Nakliyeciler Dcrnegi Başkam Saffet Ulusoy da Sovyetler Birliği'nde, Türkiye'ye yakm cumhuriyetlerin yoğun olarak ihtiyaç duyduklan meyvesebze ve narenciye ürünlerinin Sarp üzerinden taşınması için kapının normal uluslararası geçiş trafiğine açılması gerektiğini söyledi. Sovyetler Birliği'ne taşımalar halen Kars üzerinden trenlerden aktarmalarla gerçekleştiriliyor. ABDURRAHMAN YILDIRIM Resmi açılışı 31 ağustosta görkemli bir şekilde yapılan Sarp Sınır Kapısı umutları kırdı. Sovyetler Birliği'nin vize uygulaması, Türkiye tarafında Sarp yolunun ve gümrüklü sahanın hâlâ birinci derecede askeri yasak bölge kapsamında bulunması, karayolu anlaşmasının Türkiye tarafından henüz onaylanmaması, Sarp Kapası'nı "zor geçit veren" ve "fiilen kapalı tutulan" bir sırur kapısı haline getirdi. 35 personelin görev yaptığı kapıda, resmi açılıştan bu yana sadece 10 araç ile 319 kişi giriş çıkış yaptı. Kapıda giriş çıkış yapanlann büyük çoğunluğunu da ilişkilerin geliştirilmesi için Batum ve Rizespor kulüplerinin karşılıklı maçları dolayısıyla futbolcular, Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına katılan özerk Acaristan folklor ekibi elemanlan ve Sovyetler Birliği'nde çalışan Türk işçileri oluşturdu. Açılış dolayısıyla karşılıklı geçen 7 TIR'dan sonra resmi heyetlerin dışında parmakla sayılacak kadar az insanın sınırdan geçiş yaptığı bildirildi. Sovyetler'in vize uygulaması nedeniyle Sarp Kapısı'na yakın bir konsolosluğun bulunmayışı da geçişler için ayn bir zorluk yaratıyor. Bu ulkeye giriş yapmak isteyenler halen Ankara'daki büyü OSMAN ULAGAY EKONOMİ NOTLABI Enflasyonla Nasıl Bir İktidar? İçin Menkul kıymet pazarı genişledi ANKARA (AA) Bankalar ve sermaye piyasasında çalışan aracı kurumların, bu yıl ocakeylül döneminde gerçekleştirdikleri menkul kıymet satışı geçen yılın aynı dönemine göre 3 kat arttı. Bu yılın ilk dokuz ayında 8 trilyon 459 milyar liralık bölümü bankalar, 563 milyar liralık bölümü de aracı kurumlar tarafından olmak üzere toplam 9 trilyon 22 milyar lira tutarında menkul kıymet pazarlandı. Sarp Kapısı büyük umutlarla açılmıştı. Ancak umutar şimdilik suya düşmtış görünüyor. kelçilikten ve Istanbul'daki ba$konsolosluktan vize alıyorlar. Vize aümını kolaylaştırmak için kapıya yakın Hopa ılçesinde veya Trabzon'da Sovyetler Birliği'nin bir konsolosluk açacağı belirtiliyor. Kapının canlandınlması için konsolosluk hizmetlerinın yakııılaştırılması yanında, Sarp yolunun ve gümrüklü sahasının birinci derecede askeri yasak bölge dışına çıkanlması, bazı özel günlerde "pasavan geçişlerle" yakın ak parkın ınşasının da 1 milyar lirarabalara sınırda görüşme olana ya ihale edildiğini bildirdi. ğmın tanınması ve sınır ticaretiVali Recai Gümüşdiş, Sarp Kanin başlatılması öngörüluyor. pısı'nın her iki taraf için de bir "avantaj kapısına" dönüşebilmeArtvin Valisi Recai Gümiişdiş, si için "sınıf ticareti"nin başlatılher iki tarafta da yakınlan olan ması çalışmalarının son aşamaya lar için pasavan geçiş imkânı ta geldiğini açıkladı. Sovyetler ve nıyacaklannı, bu geçişlerde fon Türk tarafının sınır ticaretine koalınmayacağıru ve pasaport gerek nu olacak mallan belirlemeye başmeyeceğini anlattı. Gümüşdiş, pa ladıklarını belirten Gümüşdiş, savan geçişlerle yakın akrabalann "Batum'daki dükkânlarda m*ı görüşebileceği sınır kapısındaki yol. thtiyaçlan çok. Bizim tekstil tSTANBVL (AA) Toplu Konut Yapımcıları Derneği (TOKYAD) tarafından bugün tstanbut'da düzenlenecek toplantıda, "toplu konut" konusu tartışılacak. TOKYAD'dan yapılan açıklamaya göre, seminerpanel şeklinde gerçekleştirilecek toplantılara, Devlet Bakanı Adnan Kahveci ile Bayındırlık ve Iskan Bakanı Safa Giray katılacaklar. TOKYAD Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini Mustafa Süzer, başkan yardımcılığı görevini de Üzeyir Garih yürütüyor. TOKYAD toplantısı ÂT ile 'hesaplaşma toplantısı' "Ekonomi DPT Müsteşarı Ati Tigrel başkanlığındaki Türk heyeti bugün Brüksel'de AT komisyonu yöneticileriyle karşı karşıya gelecek. A T tarafının "himayecilik" suçlamalanna Ankara "karşı saldırı" ile cevap verecek. HADİ ULUENGİN BRÜKSEL Türkiye ile AT arasında uzun yıllardır birikmiş ticari sorunlara ilişkin ilk "hesaplaşma toplantısı" bugün Brükselde yapılacak ve her iki taraf da bu oturumda birbirlerini "siteın yağmuruna" tutacak. Diğer bir deyişle, topluluk tarafı Ankara'yı gümrük himayeciliği yapmak; kendi ihracatçüannı destekleyerek haksız rekabet gerçekleştirmek; AT piyasalarında damping uygutokolün işlerlik kazanmasını istemek ve işgücünde serbest dolaşımın gerçekleşmesi için müzakerelerin başlatılmasını talep etmek biçiminde şekillenecek. Ancak her halukârda, bir "karşılıklı tartma" niteliği taşıyacak olan bugünkü lamak; tekstilde "kontrfason toplantıdan herhangi somut bir mal" üretimine goz yummak; li karar çıkmayacak. sanssız ilaç imaline izin vennek ve Brüksel ile imzalannuş olan anlaşTürk tarafına DPT Başmüstemalara uymamakla suçlarken, şarı Ali Tigrel'in, AT tarafına ise, Türk tarafının "misilleme Brüksel Komisyonu Dış tlişkiler saldınsı" ise, AT'yi demirçelik, genel müdurlerinden Pierre Duritekstil ve pamuk ipliğinde hima eux'nun başkanlık edeceği bugunyecilik yapmakla eleştirmek; top kü oturum, Avrupa Topluluğululuğun Türkiye çıkışlı tarım nun iste|i üzerine gerçekleşecek. ürünlerine uygulaması gereken Uzun süredir, Ankara'nın AT ülgümrük indirimlerine uymadığını keleriyle yaptığı tkareti eleştiren bildırmek; sekiz yıldır askıda olan BrUksel tarafı, bu birleşimde esas 600 milyon ECU'luk 4. mali prc olarak Türkiye'nin ithalat ve ihracat politikalarını eleştırecek. lthalatta, Türk tarafının Konut Fonu aracıhğıyla gizli gümrük duvarları oluşturduğunu, gümrük damga resmini arttırarak himayeciliği daha da pekiştirdiğini ve AT'den hiç tanm ürünu satın almadığım söyleyecek olan komisyon yetkilileri, ihracatta ise şu üç ana temayı işleyecekler: (1) Türkiye, demirçelik, konfeksiyon ve tekstilde ucuz ihracat yaparak AT piyasasmı altüst ediyor. (2) Bunun temel nedenlerinden birini, Türk hükıimetinin vergi iadesi ve primlerle kendi ihracatçılarını teşvik etmesi oluşturuyor. (3) GATT ilkelerine de uymayan bu haksız rekabe.in ortadan kalkması için Ankara, gerek önlemleri alsın. Prof. Dr. Demirgil: düzelmezse 1990'da darbe olur" Toplu konut kredi limitleri ÎZMİR (AA) tzmir Ticaret Odası Başkan Vekili Ekrem Demirtas, toplu konut kredi yönetmeliğinde yapılması tasarlanan değişiklikleri, bazı yönleri ile olumlu bulduklarmı belirtti. Demirtaş, "Ancak yaşanan enflasyonist ortamda yetersiz kalan kredi limitleri yükseltilirken faiz oranlarının düşürülmesi daha yararlı olacaktır" dedi. Tüketiciyi koruma vakfı tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Türkiye'de piyasa ekonomisinin başlamasından bu yana "sahipsiz kalan tüketiciyi korumak" amacıyla tüketiciyi koruma birliği vakfı kurulacak. Vakfın kurucularından tzmir Ticaret Odası eski Başkan ı Dündar Soyer, ürünlerinin kalitelerinin laboratuvar incelemelerinin yapılacağını ve fıyatlarıyla birlikte aylık çıkacak bir yayın organıyla kamuoyuna duyuracaklarını, ancak "Şu malı almayın, şu malı alın" diye bir öneride bulunmayacaklarım söyledi. ABD SSCB Siv. araş. (GSMH'ye %'si) 1.7 2.0 Bilımadamı sayısı 790.0001.500.000 Bilimde Nobel Odutu 142 7 Uzayda insanlı kalma (saat).... 42.938.. 133.449 Bılgtsayar uretimi (adet) 4.600.000.. .40.000 Sovyet bilim adamlannın, eski cihazlanna ve sayıca çok az olan biigisayarlarına rağmen, önemli buluşlar yaptığını kaydeden Business Week, ABD'verilen araştırmalarla birlikte yeniden canlandığı vurgulanıyor. Business Week nin beceremediğinı Sovyetler'in yaptığını, 1986'dan bu yana uzayda MIR dergisi bazı alanlarda Sovyet teknolojisınin Batıdan güçlü olduğunu ve Gor Uzay Istasyonunu bulundurduğunu ve pek yakında uzay mekiğini de fırlatabaçov'un Batının da yardımıyla eksiklikleri gıdermeyi planladığını yazıyor. cağını belirüyor. 1960'larda inşasına başlanan Sibirya'daki bilim kenti, AkaSorunun, "Batının Sovyetler'e ne kadar teknoloji satabileceği" olduğunu demgorodok'un Gorbaçov'la birlikte butçesinin de arttığını ve ulkede özelsavunan dergi, Sovyetterin uzay teknolojisinde Batı ile boy ölçüştuğünü, likle bıyoteknoloji alanına yatınmlann arttğını bildiren Business Week, "Ancak ancak biyoteknotoji ve bilgisayar alanında epey geri olduğunu ifade ediyor. Moskovalılar telefon ederken, hâlâ sorunlaria karşılaşıyorlar" diyor. 50 yıldan bu yana düşüş eğiliminde Sovyet teknolojisi,olduğu belirtilen Sovyet biliminin, hız Bilimde ABD ve SSCB Ekonomi Servisi Boğaziçı Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Demir Demirgil, "Ekononıimiz düzelmezse sonuç 1990'da darbedir" dedi. Türk ekonomisinin çökme aşamasına geldiğini söyleyen Prof. Dr. Demirgil, "Bu zamana kadarki gözlemlerimiz, 8'li yıllarda çöküntüye ugrayan ekonominin 60, 71 ve 80'de darbeyle sonuçlandıginı göstermektedir. 1988'de de bu durum yaşanıyor. Ekonomimiz düzelmezse sonuç 1990'da darbedir" diye konuştu. Türkiye ekonomisinin son yıllardaki durumu hakkında önceki gün NASAŞ elemanlarına bir konferans veren BÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Demir Demirgil, Özal hükümetinin şimdiye değin aldığı ekonomik kaıarlan eleştirdi. "Öıal1 faktörii" olarak nitelendirdiği bu kararlan, ekonomimizi uçuruma süruklediğini vurgulayan Prof. Demirgil, çıkış yolunun, "Özal2 faktörii"nde olduğunu söyledi. Prof. Demirgil şöyle konuştu: "Ne zaman ki Özal2 dediğimiz alternatif faktor ortaya çıkar, yani bilimsel bir iktisatçı komisyon oluşlurulur ve komisyon gerçekçi bir enflasyon ve makro ekonomik bir model sunarak enflasyonun nasıl ayarlanması gerektiğini gösterir ve hiikümet de bunu uvgularsa, o zaman soruna çozfim bulunabilir. Bu arada da hiikuıtıet, KİT'lere ve özel sektöre gerekli ültimatomlar vererek hüküroetin ekonomi politikasına paralel. fi>at arüşlan yapmalan sağlanmalı, ujmayanlar afışe edilrnelidir." "Ekonomik alanda Özal'ın allernatifi yine Özal'dır" diyen Prof. Demirgil, sözlerini şöyle sürdürdu: "1988 yılında ekonomi kontrolden çıkmıştır. Hiikümet, ekonomi üzerindeki etkisini tamamen yiürmiştir. Türkiye için bu aşamada en trygun iktisat politikası ABD'de uvguianan Reagan'cı politika, yani arza ağırlık veren iktisat politikasıdır." lOfamı masadaki kâğıttan kaldırıp sonbaharın o tılsımlı hüznünu taşıyan, sararmış yapraklara bakıyorum. Güzel, müjdeli bir şeyler yazmak, söylemek özlemi nasıl birikmiş içimde. Sararan yapraklardan bir uçurtmaya takılıp istanbul'un sonbaharında gezinmek, Bebek'ten Kuruçeşme'ye bir kez daha yürümek, umut dolu insanlarla güzel bir şeyleri paylaşmak istiyorum. Hayat pahalılığından değil hayattan söz etmek istiyorum. Ama o kâğıt hâlâ duruyor masamın üzerinde. Kâğıtta ekim ayının enflasyon rakamları. DİE'nin ekim sonu verilerine göre son 12 ayda tüketicı fiyatları yüzde 86.4'lük bir artış göstermiş. Yani vatandaş için geçinmenin faturası yüzde 86 ağırlaşmış son bir yıl içinde. Yalnızca ekim ayında yüzde 75 artmış tüketici fiyatları. Rakamlara, önceki yılların verileriyle karşılaştırarak yeniden bakıyorum. 1987 ekiminde yüzde 36.4 olan 12 aylık enflasyon oranı bir yıl içinde tam 50 puan birden yükselerek yüzde 86.4'e tırmanmış. Bir yıl içinde 50 puanlık artış, yeni bir Türkiye rekoru. 1987 kasımındaki genel seçimlerden sonra ekonomiyi disipline alacağını ve enflasyonu kısa sürede "makul seviyelere" indireceğini beyan eden bir iktidar için ne ilginç bir rekor, ne ilginç bir başarı göstergesi değil mi? Şimdi bu iktidar kalkmış, "enflasyonu ancak ben indirebilirim" diyerek hiper enflasyona sürüklenen ekonominin ayar tutmayan vidalarıyta oynamaya devarn ediyor. Faizleri yükseltip borç batağındaki bütçede göstermelik kısıntılara giderek, kıymeti harbiyesi olmayan bazı vergi düzenlemeleri yaparak enflasyonu bir yıl içinde yüzde 40'ın attına indireceğini iddia ediyor. Üstelik büyüme hızını yüzde 5'te tutarak bunu yapacağını söylüyor. Bunları çiçeği burnunda, denenmemiş bir iktidar söylese inanmak gene zor olurdu, ama bozuk plak gibi aynı vaatleri yıllardır tekrarlayan bir Özal iktidan söyleyince inanmak hiç mümkün olmuyor. Türkiye'nin bugün geldiği noktada artık radikal bazı adımlar atmadan ve kamuoyunun enflasyon konusundaki beklentilerini değiştirmeden enflasyonu hızla aşağı çekmek olanaksız görünüyor. Radikal adımlar derken neleri göze almanız lazım? Öncelikle iç borç yükünü hafifletecek ve zamana yayacak bir operasyonu göze almanız lazım. Özellikle enflasyondan kâriı çıkan kesimlere dokunacak bir vergi atılımını göze almanız lazım. Kamu yatırımlarında ciddi bir daralmayı göze almanız lazım. Sıkı para politikası ve daralan iç talep nedeniyle özel sektörün bir miktar zayiat vermesini göze almanız lazım. Çiftçiye yapılacak ödemelerde hasis olmayı göze almanız lazım. Ekonomide ciddi bir yavaşlamayı ve yuzde 3'ler dolayında bir buyüme hızıyla yetinmeyi göze almanız lazım. Dolayısıyla bir miktar işsizlik artışını göze almanız lazım. Bunların hiçbiri fazla sempatik önlemler değil. Her birinin ucu çeşitli toplum kesimlerine dokunuyor. O halde böyle bir paketi uygulayabilmek için sağlam bir oy desteğine sahip, kendi içinde tutarlı ve inandırıcı bir iktidara ihtiyaç var. Pekiyi nerede bu iktidar? Sınırlı bir seçmen desteğine sahip, kendi içinde çekişmelere gebe, inandırıcılığını büyük ölçüde yitirmiş ANAP iktidan mı verecek bu ciddi mücadeleyi? Bunun olabileceğine artık Özal'ın en sadık bazı destekleyicileri bile inanmıyor. ANAP'a alternatif olabilecek diğer partilerin tek başlarına bu işin üstesinden gelebileceğine ikna olanlar da sanıyorum pek fazla değil. O halde geriye ne kalıyor? Enflasyona karşı ciddi mücadeleyi bir "milli mutabakat" anlayışı içinde yürutmek. Bu öneriyi ortaya atan Ali Koçman gibi işadamları, İsrail'in böyle bir anlayış içinde enflasyonla mücadeleyi başarıya ulaştırdığını da hatırlatıyorlar. Türkiye'nin siyasi gelenekleri, partiler arasında böyle bir mutabakat sağlamanın kolay olmayacağını düşündürüyor. Partiler dışındaki sivil kuruluşların böyle bir mutabakata varıp, bunu partilere empoze etmeleri de Türkiye'nin koşullarında çok zor görünüyor. Herkesin ateşten topu birbirine atarak kendini korumaya çalıştığı; sonunda işçiyi, memuru, dar gelirliyi yakan bu tehlikerii oyunu galiba bir süre daha oynanacak Türkiye'de. Bari karakolda bitmese. DÖVİZ KURLARI Dövizın Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilıni 1 Batı Alman Markı 1 Belçıka Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 jsveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 İtalyan Lireti 1 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyali Döviz Alış 1698.41 1410.86 135.22 950.43 45.36 246.51 403.23 278.43 842.25 274.47 1133.94 127.89 13.60 6065.73 3008.73 452.87 Döviz Satış 1701.81 1413.69 135.49 952.33 45.45 247.00 404.04 278.99 843.94 275.02 1136.21 128.15 13.63 6077.89 3014.76 453.78 Efektrf Alış 1698.41 1386.88 135.22 950.43 44.59 246.51 396.38 278.43 842.25 274.47 1133.94 125.72 13.37 5962.61 3008.73 445.17 7KASIİI Efektrf Satış 1719.00 1427.97 136.86 961.95 45.91 249.49 408.12 281.81 852.46 277.80 1147.69 129.44 13.77 6139.28 3045.21 458.36 Vadesiz tasarruf lana ESBANK FON Nakliyecilerden peşin vergi MERSİN (Cumhuriyet Cüney llleri Bürosu) Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkam Ahmet Uyar, ihracatçılarda uygulanmayan peşin verginin uluslararası taşımacılık yapanlardan da alınmaması gerektiğini belirtti. Her iki sektörün de ülkeye döviz getirdiğini söyleyen Ticaret ve Sanayi Odası Başkam Ahmet Uyar, "Gelir ve Kurumlar Vergisi'yle ilgili yasaların TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu 'nda göruşülduğünu bugünlerde ihracatçılanmızdan alınmayan peşin verginin uluslararası taşımacılık yapanlardan da alınmadığı takdirde taşımacılık sektörü az da olsa ekonomik yönden rahatlayacaktır" dedi. KISAKISA KLİNGER YAKACIK Makine AS'nin Bayikr Eğilirn Senıineri 2.328 Kasım 1988 tarihieri arasında KıbnsSalamis Bay OteK'nde yapılacak. i tasarısuıa büyük tepki kümlülüğü karşısında beklenilen tahsilatın olamayacağını ve bunun da fiilen ödeme yapamama durumunu doğurup kitlesel boyutlara ulaşacağını söyledi. Ankara Barosu Başkam Erzurumluoğlu, kamuoyuna, yetkililere, siyasi parti sorumlularına ve TBMM üyelerine iletmek istedikleri 7 maddelik önerilerini şöyle sıraladr. " 1 . Beyana dayalı 'gerçek usulğişiklikle, 1988 yılının ilk gününden itibaren gecerli sayarak uygulamak, 'yasaların geriye yürütülmesi' temel hnkuk kuralına aykırıdır. 3. Gelir Vergisi, gerçek ve elde edilmiş kazançtan alınır. 'Geçici vergi' adı altında getirilen peşin vergi yöntemi. oluşmamış, kazanılmamış bir geliri vergilendirmektir. Daha önceki yıllarda denenen ve uygulamada yanlışlıgı 5. Hayat standardı göstergelerini uygulama de>ara ettirilecekse, degişiklik taslağındaki eski göstergelerin 4 kat arttınlması ifadesi rakamsal netliğe kavuştunılmalıdır. Gelir Vergisi Yasası'nın mükerrer 116. maddesinde hayat standardı göstergesi, matrah olarak 800.000 TL idi. Daha sonra Bakanlar Kurulu iki kez bu rakamı artürnuş ve geçen yıl 2^00.000 TL. olarak belirlemişti. Şimdi 4 kat arttırılmak istenen rakamın hangisi olduğu acıklanmalıdır. 6. Anayasamn 73. maddesi vergi oranlannı arttırma ve azaltma konulannda Bakanlar Kurulu'na yasayla yetki verilebileceği hukmünü getirmiştir. Bu yetki ile oranlann anlaşılabilir ve makul ölçülere göre değişmesi olasıdır. Ancak değişiklikle 10 katı arttırma yetkisinin Bakanlar Kuruluna verilmesi, açıkça 'yetki saptırması' anlamına gelecektir. 7. Ülkemi/de, örneğin banka faizleri, tahvil gelirleri yüzde 10 vergiye tabi iken, hizmet gelirlerinin yani emek gelirinin yüzde 25'ten baslavarak artan nispetlerde vergilendirilmesi, vergi politikalannın sosyal amaçlan ile uygunluk taşımamaktadır." UGUN • TOBB'unziyaretJ/l// Coşkun başkanlığındaki TOBB Yönetim Kurulu uyeleri, saal 1030'da Başbakan Özal'ı ziyaret edecekler. A1NKAKA (Cumhuriyet Burosu) Altı meslek kuruluşu, dun ortaklaşa düzenledikleri basın DÜNYA Disko Dans Yanşması toplantısında, vergi yasalarında Türkiye Elemeleri'nde yapümak istenilen değişiklikleri birinciliği ve Ulkemizi temsil eleştirerek "Getirüen agır vergi >ıietme hakkını kazanan Didem kü, serbest meslek sahibi miikelErdener, bu başansından dolayı leflerin kitle halinde işlerini bırakPhilips tarafından da ma sonucunu yaratacaktır" ödüüendirildi. dediler. EjMC Sanayi ve Ticaret AŞ ile Değişikliklerin anayasa hukümdizel motor üretimindedünya lerine, Vergi Kanunu'nun temel illideri Cummins işbirliğinin kelerine, vergi adaletine aykırı olürünü Fatih kamyonlan ailesine duğunu söyleyen Ankara Barosu bir yenisi daha eklendi: Fatih Başkam Erzan Erzurumluoğlu, Cummins 21426. 26 tonluk "Dükkânlar, muayenehaneler ve olan yeni kamyon Fatih bürolar kapatılmak zorunda kaCummins 21426, 214 lınacak, kiiçük esnaf yok olacakbeygirgücünde Cummins C tır. Var olan istihdam sonınlarıserisı, turbo motora sahip. na yenileri eklenecektir. Kitlesel olarak işsizlik getirecektir" dedi. BİLKOM firmasına. lngilizce Türkiye Barolar Birliği Merkekonuşan Afrika, Ortadoğu ve zd'nde yapılan ortak basın toplanAkdeniz ulkelerini kapsayan üsında, TMMOB Başkam Teobölge içindeki IMC'ler man Alptürk, Eczacılar Birliği (Independent Marketing Başkam Mekin Taoker, Veteriner CompanyBağımsız Pa/arlama Hekimleri Birliği Başkam Yücel Şirketi) arasında, 1988 mali Akıno, Diş Hekimleri Birliği Başyılında gosterdiği ustun kam Yılmaz Belgin, Tabipler Birperformani nedeniyle Apple liği Genel Sekreteri Ragıp Çam ve lnc. tarafından "Best Ankara Barosu Başkam Erzan ErPerforming IMC" Ödülu znnunluoğlu hazır bulundular. verildi. Erzurumluoğlu, ağır vergi yü NET % 80 verim sağladı. bir yılda ESBANK MENKUL KIYMETLER MERKEZI ALIMSATIM VE PORTPOY DANIŞM/>NLIGI Caddesı I4l Tepebaşı. Istanbul I5l 72 TU H9 Hd!ı Dırekt 149 10 33149 10 84 Telek» 24535 eroıtr Ankara Barosu Başkam Erzan Erzurumluoğlu, vergi yasalarında yapümak istenen değişikliklerin, serbest meslek sahibi mükelleflerin kitle halinde işlerini bırakması sonucunu yaratacağını savundu. de vergilendirme sistemi', hayat standardına göre ve varsayımlı vergi tahsil etme istemiyle bagdaşmaz. Hayat standardı, gelirleri ve servetleri çok farklı geniş bir kitleyi aynı göstergeye tabi tutarak eşitsizlik >>aratan bir yöntemdir ve zarar eden ya da az kazanan mükellefi kazanmadığı gelir üzerinden vergi ödeme zorunda bırakmaktadır. 2.1988 yılı sonunda vapılan deanlaşüan bu sislemin, özellikle yatınmlann kısıldığı, ekonominin iyice daraltıldığı bir ortamda kabul edilebilir hiçbir mantığı ve gerekçesi yoktur. 4. Meslege yeni katılan, yeni mükellefler için (örnegin sanayidye tanınan yannm indirimi. vergi muafiyeti gibi) devletçe korunma ve destege gereksinimleri olduğundan en az üç yıllık muafiyet tanınmalıdır. PROF. DR. LÜTFİ DURAN TÜRKIYE YÖNETIMINDE KARMAŞA 3000 Lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymları Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlutstanbul