27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Alrnanyu kökenli AID&e dikkat! Sahıbi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilık Turk Anonım Şirkeıı adına Nadir Nadi 0 Genel Yayın Müduru Hasan Ctnal. Muessese Muduru Eniae l'şaUıgil, >azı Işlerı Muduru Ok») Gonrnsin, # Haber Merkezı Muduru Yalçın Ba>er. Sa>fa Duzenı Yönetmenı Ali Arar, 9 Temsıkiler: ANKARA Yalçın Dojan, I/MİR: Hikmel Çrtinkays. ADAN<\: Cdal Başlanglf. Istanbul Haberlerı: Ert»n Akyıldız. Dış Haberler. Eıgun Baicı, Ekonomi: Cengiz Turtıan, Kultur Ol«l L'sler, Spor Damşmanr AbdUkıdir Yuctlman, Duzeltme. Rıfik Durbaş, Araştırma Şahin Alp«>, IşSendıka: Şukm KtMci, Yun Haberlerı: Necdet Dotan, Dizı Yazılar. Kertm Çalışkan, • Koordınatör Akmet KonıUan, # Mali tşler. Erol Erkut, • Muhasebe Baleat Vrntr # ButçePlanlama. Sevgi Arua # Rfklam Ayşc Tonın, Ek Yayinlar' Huly» Aktol • Idare: Hııseyin Gnrer, Işleıme: Onder Çelik. Bilgılslenv Nail Inal. fem ve Yayan. Cumhunyel Matbucüık X Gancahk TJV.Ş. TOrt Ocajı Cad 39/41 CaJıloJJu 34334 Isı PK 2*6lsunbul Tel 512 05 05 (20 hatı. Tekj 22246 F u (1) 526 60 72 # Bumhr Aakan: Zıya Gokalp Blv. Inkılap S No 19/4. Td. 133 11 4147, Tdcx 42344 F u (41 133 II 41/428 • Izaur H Zıya Blv 1352 SJ/3, Td. 13 12 30, Telex 52359 Fax (511 19 53 60# Atoaa: Inonu Cad 119 S. No: I Kal 1, Tcl 1I4S5OII973I. Tclex 62155 Fax r i ) 328 056 TAKVİM: 2" KASIM 1988 Imsak: 5 27 Guneş: 6.57 Oğle: 11.56 Ikindi: 14.23 Akşam: 16.45 Yatsı: 18.10 Dior bu yaz erkekleri kravatsız bırakacak, çünkü kadınlara kemer gerek Kravatlar înce bele 89 yazında Dior koleksiyonunda işlemeler büyük yer tutuyor:. Kırık seramik tabaklarına benzeyen desenler ve denizatları Dior'un yeni tutkusu. NECLÂ SEYHUN Erkekler onumuzdeki yaz yaka bağır açık gezecekler, kravat takmayacaklar. Neden mi? Elbette moda yüzünden. Ama erkek moda yaratıcılarının böyle bir karan, böyle bir onerisi yok. Ünlü kadın modacısı Dior, bir buluşu ile erkekleri kravatsız bıracak 89 yazında. Çünku yeni koleksiyonunun en gözde buluşu, bele kemer niyetine bağianan kravatları. Bu kemer kravatlar belden az aşağıda ge\şekçe baglanıp, uçları serbest bırakıbyor. Boyundan bele iniyor kravatlar, erkekten kadına geçiyor. Bu durumda hangi erkek kravatına sahip olabilir ki? "Mavisi şu elbiseme yakışıyor, yeşili bu elbiseme..." Kravatlar gitti gider! Önumüzdeki yaz erkeklerin kravatlarını dolaplarda değil, eşlerinin, kardeşlerinin, kızlarının bellerinde aramalan gerek. Dior'un sozu en çok edilen buluşu bu, bu mevsim, tamam! Ama Dior'un daha başka, ilginç yenilikleri de var gelecek yaz için. Modacı yeni koleksiyonunu sofîstikeromantik olarak tanımlıyor. Neler giriyor bu romantiksofîstike'nin içine kravatlardan gayri? Gömlek türü elbiseler giriyor baş baş. Robşömizyeleri. Dior, bu robşomizyeleri sarong gibi sarıyor vücuda. Gece için tülden yapıyor. Tül bir robşömizye, düşünebiliyor musunuz? Dior düşünmüş işte. Bu aslında spor giysiyi gece için altın lameden yapıyor bir de. Sarong, bu uzak, sıcak denizlerin ülkelerinin giysisi koleksiyonunda bolca geçiyor. Dior'un uzun sarong tipi etekleri, büyük sükse yapacak gelecek yaz besbelli. Beli elastik, yumuşak, dökümlü Yarım mılyon çocuk kimsesiz ANKARA (ANKA) Türkiye'de kimsesiz yaşlılarla, çocuklara sağlanan sosyal hizmetin son derece yetersiz kaldığı belirlendi. Kimsesiz yaslıların sadece yüzde ll'lik bölümünün huzurevlerinden yararlanabildikleri, korunmaya muhtaç veya kimsesiz çocukların ise ancak yüzde 4'ünün, yuvalarla, yurtlarda barınabildikleri ortaya çıktı. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdüriüğv verilerinden yapılan derlemelere göre, Türkiye'de korunmaya muhtaç veya kimsesiz 494 bin çocuk bulunuyor. AIDS'in son kurbanı Metin Duruk, iki sene önce kesin dönüş yapmış ve çeşitli turistik yörelerde çalışmıştı. İZMIR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir'de ortaya çıkan son AIDS'li hastanın bu hastalığı Almanya'da alnuş olması, bu konuda daha önce yapüan uyanlan yeniden gündeme getirdi. Uzmanlar, Almanya'dan dönüş yapan Turk işçilerinin özellikle de gençlerin kontrolden geçirilmeleri gerektiğini söylediler. AIDS teşhisiyle tzmir Devlet Hastanesi'ne kaldınlan Metin Duruk adlı kişinin hastalığı Almanya'dan aldığı ve iki sene önce donuş yaptığı belirlendi. Hastanın eroinman olduğu ve Türkiye'de iki yıl süresince çeşitli turistik raerkezlerde çalıştığı da öğrenildi. Konuyla ilgili bilgi veren Dokuz Eylül Üniversitesi'ndeki AIDS Doğruldma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Metahat Okuyan, Almanya'daki Türklerin AIDS hastalığı bakımından bir potansiyel tehlike oluşturduklarını belirterek, Türkiye'de ortaya çıkan AIDS vakalannın genellikle Almanyadan geldıklerine dikkati çekti. Lacivert siyahbeyaz, turkuaz, limon sarısı ve leylak Dior'un bu yaz gönül verdiği renklerin başında geliyor. Hasır şapka ve bereler kıyafeti tamamlıyor. Dior'dan bir gece kıyafeti Plıse altın lame etek, üstü altın denizatlarışlı siyah ceket. kumaştan bol pantolonları da çekici. Hem çekici, hem rahat. Modacının arkadan bağlı kısa ceketleri, trençkot havasında uzun trençelbiseleri de sözu edilmeden geçilecek modellerden değil. Dior yeni koleksiyonu için bol bol şantung, keten, dev papatya desenleri ile süslü krepdöşinler, muslinler, çizgili, kareli gabardinler, tüller ve altın lameler kullanmış. Kıyafetlerinde işlemeler de az buz yer tutmuyor Dior'un. Zaten gelecek yaz bol işlemeli bir yaz moda dünyasında. Dior bellibaşlı iki tem seçmiş işleme için. Biri kırık seramik tabaklar havasında, öteki hippocamplar, altın denizatları Ceketlerini, bolerolannı fırdolayı donuyor denizlerin bu garip, sempatik yaratıkları. Ama bunlar gerçek denizatlarından farklı. Onların incecik görünümleri nerede? Fıstık gibi, şişko denizatları bunlar. Eh, deryaların değil Dior'un hippocampları bunlar. Besili olmalarından daha doğal ne var? Dior 89 yazı için renk olarak laciverde, siyahbeyaza, turkuaz, limon sarısı ve leylak rengine gönül vermiş. Hasırdan geniş kenarlı şapkalar ya da hasır bereler kıyafetlerini tamamlıyor. Alçacık keten balerin pabuçları son derece rahat. Boyunlara dizi dizi tahta boncuklardan, kristallerden ve metallerden kolyeler takıyor. "1789 madalyalarT'nı, yaz koleksiyonunda tarih sayfalanndan, müzelerden çekip çıkarıyor Marc Bohan. Onlan stilize olarak kıyafetlerinde kullanıyor. O türde küpeler, broşlar, kol düğmeleri yapıyor. Kısaca buluştan yana bir sıkıntısı yok Dior'un. Sıkıntı, kravatlartnı elden kaçıran erkeklerde. Ama ne gam! Önümuzdeki yaz yaka bağır açık gezmekten daha güzel ne var? Önumüzdeki kışa ise Allah kerim!.. Dior'un Leylak rengi ketenden kısa kollu 3ir pantolontakım Işlemeler kırık seramik tabaklan anımsatıyor Yeşil PartVnin Bodrum ilçesi BODRUM (Cumhuriyet Ege Bürosu) İki yıldır gerçeklestirilen "Denizler Mavi Yaşar" kampanyasıyla buraya gelen doğa korumacılar, Bodrum'da Yeşiller Partisi ilçe örgütünü kurdular. Yeşiller, "Bodrum'da giderek artan betonlaşma ve turizm adına denizin kirletilmesi Onlenmelidir" dediler. Yeşiller Partisi Bodrum ilçe başkanlığına Benal Gürat getirildi. hflatoksin' krizi yapılan incir ihracatında adı geİsveç ve Danimarka'nın çen Özakat Grubu şirketlerinden Türkiye'den gelen incirleri kansere İşbilir İhracat ve Ticaret A.Ş.'nin de garantili satış yaptığı bildirilI yol açan aflatoksin maddesi di. Özakat Gnıbu Yönetim Kuruolduğu gerekçesiyle toplatması, lu Başkanı Halil Soydan, "Olay ihracat çevrelerinde panik yarattı. bizi etkilemiyor. Türkiye'de ilk kez bu maddenin saptanması için Türkiye Kuru Meyve İhracatçıları Birliği tesis kuran bizleriz. Bu soylentiBaşkanı Alpaslan Beşikçioğlu, "Karar ler başladıgından bu yana da yanlıştır.İsveç toplatma kararını kaldırdı"dedi. kontrollanmızı arttırdık. Bugiin Haber Merkezi İsveç ve Danimarka'nın Türkiye'den ithal edilen incirleri kanser yapıcı "Allotoksin" madde içerdiği gerekçesiyle piyasadan toplatması Türk ihracatçılannda panik yarattı. Danimarka hükümeti dün aldığı bir kararla kuru incir ithalatını ve satışını tumüyle yasakladı. Büyük bölümü Türkiye'den getirilen incirlerin kanser yapıcı "Allatoksin" madde içerdiğinin 4 ay önce saptanmasına karşın bir önlem alınmamış olması Danimarka'da skandala neden oldu. Sağlık Bakanı Elsebethl Petersen kurı incir satışını tüm ülkede yasaklarken kuru incir ıthalini de durdurdu. Ancak belediyeler ithalatçı firmalar ve satıcılar incirlerinde Allatoksin bulunmadığını kanıtladıkları takdirde incir satışına izin verebilecekler. Danimarka'nın Türk incirlerine ambargo koymasuun ardından İngiltere Sağlık ve Tarım Bakanlıklan da Türkiye'den ithal edilen kuru incirleri araştırma laboratuvarlarına incelemeye başladı. Sağlık Bakanlığı sözcüsü sonuçların olumsuz çıkması halinde Türkiye1 den kuru incir ithaline son verilebileceğini ve bu konuda çeşitli baskı gruplarının yasaklama getirilmesi için şimdiden girişimde bulunduklarını açıkladı. Tanm ve Balıkçıhk Bakanlığı da araştırmalar sonuçlanmadan halkı gereksiz yere paniğe kanştırmak istemediğini bildirdi. Izmir büromuzdan Barış Kudar'ın haberine göre incir olayı şöyle gelişti: Aflatoksin maddesinin kanser riskini arttırdığı ilk kez üç yıl önce tsviçre tarafından ortaya çıkarıldı ve bu ülkeye Türkiye'den ithal edilen incirlerde buiundu. Bağlantılar iptal edildi. Bu olay sonrası aflatoksin maddesinin ambalajlanmadan önce saptanabilmesi için özellikle İzmir'de kurulu ihracatçı firmalar "Aflatoksin geçirme odası" oluşturarak ultraviole ışınlan kullanmaya başladılar. Bu tür işlemden geçen incir yüzde 3040 oranında da bir maliyet unsuru getirdi. Bu nedenle bu işlemden geçen ürun "garantili" olarak >1izde 3040 fazla fiyatla satılmaya başlandı. lsviçre'yi önce Federal Almanya, daha sonra Avusturya izledi. Avrupa ülkelerindeki bu gelişme üzerine Danimarka İsveç gibi ulkeler de aflatoksin aramaya başladılar. Son olarak bu ülkeler Türkiye'den gelen incirlerin toplanması için yayın yolunu kullanmaya başladılar. Haberin önceki gün duyulmasından sonra ihracatçıların büyük bir telaşa kapıldıkları gözlendi. 2830 bin tonluk ihracatın tehlikeye girmesi olasılığı uzerine çeşitli girişimler başlatıldı. Türkiye Kuru Meyve Ihracatçıları Birliği Başkanı Alpaslan Beşikçioğlu haberin yanlış anlaşıldığını one sürdu. Beşikçioğlu bu iki ülkenin aflatoksin konusundaki endişelerini daha önce ilettiklerini, bu nedenle bu ülkelere gidildiğine işaret ederek "Buradaki yöneticilere aflatoksinin incirde kendiliğinden me>dana gelen bir küf olduğunu anlatük. İncirler yeniden analiz edildi. Sonuç olumlu çıktı. Ve bu ulkelerde satış yeniden basladı. İhracatımız aksamadao devam ediyor" dedi. TARlŞ Genel Müdürü Ahmet Çetinbudaklar da "Biziın incirierimizde aflatoksin olmadığı garantisi üe ihracat yapılmaktadır. Bu ana kadar da hiçbir incirimize yasak konınamıştır" açıklamasını yaptı. Bu açıklamaların yapıldığı sırada Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı'na bağlı Ihracatçı Birlikleri'nde buyük telaş yaşandığı, haberi servise koyan ajansın aranarak haberi çekmesinin istendiği öğrenildi. Ihracatçı Birliklen yetkilileri "Bu haber geniş biçirade yansırsa incirimiz için büyük bir tehlike oluşturur. Üstelik bu haber 15 gün sonra çıksaydı tüm ihracatımız da Umamlanmış olacakü" diye konuştular. ihracatta en yüksek flyatı artan maliyet nedeniyle biz veriyoruz. Kirnseden de üriınlerimizk ilgili bir itiraz gelmedi, ihracatımız süriiyor" dedi. incir ihmcında EGE TIPTA EKRANU EĞİTİM 'Big Brother' profesör oldu Ege Tıp Fakültesi'ndeki deneme eğitiminde öğrenciler dersleri kapalı devre TV'den izliyorlar, kürsüde hoca bulunmuyor. Sınıfta gürültü arîarsa, merkezdeki ekrandan sınıfı izleyen öğretim elemanının mikrofonu parmağı ile tıklatması yetiyor. ASUMAN ABACIOĞLU ÎZMİR Loş salonda 500 tıp öğrencisi, büyük sinevizyon ekranında kemik yapısını anlatan öğretim üyesini dinliyordu. Kamera, öğretim üyesinin elindeki kemiği yakın plan gösteriyordu. Salonda, "ekrandakinden" başka öğretim üyesi yoktu. Bir ara 500 kişiu'k salonda öğrenciler arasındaki konuşmaların dozu yükseldi. Salondan 700 metre uzakta, ayrı bir binada öğrencileri tepedeki kamera yardımıyla monitörden izkyen bir öğretim üyesi, önündeki mikrofona parmağıyla hafıf hafif vurdu. Salonda yankılanan bu ses üzerine konuşmalar bir anda kesildi. Öğretim üyesi bize dönüp, "Gordiinüz mii, susun demeye bile gerek yok, sadece bu uyan yetiyor" derken memnuniyetle gülUmsedi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, "Öğrenci sayısı ile öğreten sayısı arasındaki olumsuz farkı" gidermenin yolunu böyle buhnuştu. Ameliyatlar, herhangi bi; teşhis ya da tedavi yöntemi, kapab devre televizyon yayınıyla aynı anda binlerce öğrenci tarafından izlenebiliyordu. 400500 kişilik kalabalık sınıflarda tıp öğrencilerine uygulamalı ders yaptırmanın başka bir olanağı yoktu. Ege Üniversitesi Scnatosu karanyla 1984 tarihinde kurulan Audiovisional (Görsel tşitsel) Uygulama ve Arastırma Merkezi, öncelikle Tıp FakUltesi'nin uygulamalı eğitim gerektiren dallarında hizmet vermek amacını taşıyor. Merkezin, video belgesellerinin hazırlandığı modern ve merkezi bir stüdyosu, aynca kadın hastalıkları ve doğum, cerrahi, morfoloji ve kulak burun boğaz anabilirn dalları içinde birer stüdyosu bulunuyor. Bu stüdyolardan merkezle bağlantılı ya da bağımsız olarak tıp eğitimi amaçlı kapalı devre televizyon yayını yapılıyor. Kemik yapısını anlatan profesörün, "Benim söylememe gerek kalmadan siz söyleyiverin isterseniz" diyerek sürdürdüğü dersi sırasında, öğrencilerin ne yanıt verdiklerini bilme olanağı yok. Çünkü yayın banttan yapılıyor. Ancak zaman zaman canb olarak yapılan yayınlar sırasında öğrenciler ile öğretim üyesi arasında bir diyalog kurulma şansı bulunuyor. Araştırma Merkezi 'nde tüm belgesel ve programlar hekirnler tarafından hazırlanıyor. Ameliyatlann çekimini yine profesörler, doçentler ya da araştırma görevlileri yapıyorlar. Merkezin Müdürü Prof. Dr. tsmet Köktürk, hekimlerin hazırladıkları belgesellerin kendi fakültelerindeki ameliyatlardan ve diğer uygulamalardan derlendiğini, teknik açıdan da "TRT'de yapılanlardan çok daha iyi ve kaliteli" olduğunu savunuyor. Prof. Köktürk, "Profesyonel bir yayıncı ve program yapuncısı hevesiyle" bu görevi yürüten profesör ve doçent hekimlerin çalışmalarıyla ilgili şu bilgileri verdi: Eğitimciler günü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) EğitDer, bugün saat 11.00'de Ankara'da Metropol'de Eğitimciler Günü düzenledi. tzlenceyi Jülide Gülizar sunacak. EğitDer adına Binali Seferoğlu'nun açış konuşmasından sonra yılın ö'ğretmenlerini simgeleyen öğretmenlere plaketleri verilecek. Türklş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Orhan Balaban, ProJ. Sadun Aren ve Aziz Nesin'in kısa birer konuşma yapacakları Eğitimciler Günü'nde şiirler okunacak, halkoyunlan oynanacak. Hormona ciddi önlem gerekli tZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Veteriner Hekimleri Odası "hormon paniği"nin geçmesinden sonra, konunun gündemden çıkmasmı eleştirerek ciddi önlemler alınmasını istedi. İşbilir firmasırun genel müdürluğunu yapan özakat Grubu Yönetim Kurulu üyelerinden Roger Magnetti de "İskandinav ülkeleri zaten 2030 yıldır sorun çıkanr. Bu kez de bunu bahane ediyorlar. Üstelik almaya devam ediyoriar" diye konuştu. tncirde oluşan aflatoksin maddesinin topraktan ve rutubetten kaynaklandığını belirten Osman Akça Firması yöneticilerinden Ahmet Göksan, "Aflatoksinin oluşmasının kesin nedeni heniiz saptanamadı, topraktan kapıyor, nıtubetli yerlerde kalmaktan oluşuyor. 2 yıldır muhendis ve uzmanlanmız bu konuda uğraşıBu arada Danimarka ve tsveç'e \oriar" dedi. dünyasınm ünHJ kadın yildıztan hiç ğ kez "Kleopatra" rolünu üstlenmek ister Kleopatra'nın yüzyıllar ötesinden uzanan cazibesı hâlâ buyüsünu yitirmemiştir. Bugün 56 yaşında olan Liz Taylor'un beyaz perdede Kleopatra'yı canlandırarak bu role kendi damgasını vurmasırtöan çeyrek yüzyıl sonra yeni bir Kleopatra adayı ortaya çıktı. Stern'in haberine göre Syivester Stallone'nın (Rambo) karısı Brigitte Nielson yeni uzunçalarının videoclıp reklamı için Kleopatra kılığına büründü. Hangisinin daha cazıbeh Kleopatra olduğuna artık sız karar vehn. S i n e m a Hupe, istifasını sunacak ANKARA (AA) ABD'de yapılan başkanlık seçimlerinden sonra, geleneksel uygulama çerçevesinde ABD'nin bülün ülkelerdeki büyükelçileriyle birlikte, Ankara Büyükelçisi Robert StrauszHupe'nin de istifasını sunacağı bildirildi. îtalyan televizyonu RAI, Karadeniz'deki zehirli varillerin îtalya'dan geldiğini kabul etti Italya zehirli varili geri almalı y gibi Karadeniz'de program yapan ekibin sunucusu TV'de şöyle dedi: "Italya'yı suçlayan Bakan Adnan Kahveci haklı. Bundan önce Nijerya örneğinde olduğu gibi, galiba bir kez daha gidip zehirli çöp bidonlarını alıp geri getirmemiz gerekecek." NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA "Karadeniz'e zehirli çöp sevkiyatı konusunda İtalya"yı suçlayan Bakan Adnan Kahveci haklı. Bundan önce Nijerya örneğinde başımıza geldiği gibi galiba bir kez daha gidip zehirli çöp bidonlanm alıp geri gelirmemiz gerekecek." hal>an televizyonu RAI'nin birinci kanalında, salı geceleri haberlerin hemen arkasın\izyon kameraları. En heyecanh polisiye filmlere taş çıkartacak bu srhneler, önceki gece İtalyan devlet televizyonu RAI'nin her seferinde olay yaratan haber programında bu goruntulerle yayımlandı. Soğuksu'da küçük bir evin içinde depolanmış zehirli çöp bidonlannın içinde İtalyan olduklarına dair herhangi kesin bir delil ele gedan yayımlanan ve ilgiyle izlenen çirmek amacıyla Sinop Valisi'nözel bir haber programında, Ka den izin isteyen İtalyan televizyon radeniz'de sahile vuran bidonla ekibi, bu istekleri geri çevrilince rın İtalyan olduklannı kanıtlayan çareyi bir gece gizlice eve girmekte bazı delillerle birlikte bu görüşler buldu. "Pencerelerden birini açar dile getirildi. açmaz mide bulandıncı feci bir Sinop yakınlarındaki Soğuksu kokuyla karşılaştıklannı" soyleKoyü; gece yansı, el ayak çekil yen italyan televizyonunun muhamiş. Diz boyu kar içinde elinde fe biri, televizyon kameralarına, nerle ilerleyen bir adamın arka "gerçek bir gaz odasına dönüşen plan çekimi. Ve ıssız bir evin pen depoda bulunan 300 bidon arasıncereierinden içeriye uzanan tele da, üzerinde hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ttalyanca 'bir zamanlar Roma'yı yakan bir "veleno' (zehir) yazan bidonlara Neron vardı. Şimdi İtalya dünyayı ateşe veriyor' şeklinde diişünrastladıklanm" açıkladı. meye başladı" diyerek sürdürdu. Karadeniz'deki varillerin İtalTürkiye'ye yönelen zehir trafiyan olduklarına dair ilk karutlan ğinin, şimdiye dek silah, uyuştubulan gazetemiz Sinop muhabiri rucu, sigara ve altın kaçakçıhğıCengiz Demirel'le de kısa bir söy nı yöneten Türk mafyasının elinleşiye yer veren RAI, bu arada de olduğunu ileri süren İtalyan teDevlet Bakanı Adnan Kahveci ile levizyonu, bu arada Çanakkale de ilginç bir goruşme yaptı. RA Boğazı'nda isim ve bayrak değişI'ye, zehir varillerinin İtalyan ol tiren gemilerden görüntüler verduğundan şuphe duymadığını di. İsmini "Limasol"dan "Mariaçıklayan Kahveci, "İtalya, şim a"ya değiştirmiş olan ve taze bodiye dek bir daha bu üp olayla yalannın ardından hâlâ eski adı rın tekrarlanmasını önleyeceğine "LiBiasol" isminin açıkça seçildidair yeterli önlem aldığına dair ği bir gemiyi ekranlara getirdi. inandıncı hiçbir işaret vermemişTürkiye'ye zehirli çöp taşımatir. İtalya'dan, bir iyi niyel gös cılığının bir gemi seyahati için terisiyle gelip bu varilleri alması 300.000 dolara geldiğini iddia nı bekliyoruz" dedi. Bu arada eden RAI, İtalyan mafyası ile ttalya'nın Türkiye'deki imajının Türk mafyasının buluşma merbüyük bir darbe yediğine değinen kezlerinden biri olarak Samsun Adnan Kahveci, sözlerini, "Halk "Turban Oteli"ni gosterdi. Nuh'un gemisi turizmde AĞRI(AA) Doğubeyazıt'ta Nuh'un gemisinin kalıntılarının bulunduğu yer olduğu iddia edilen bölge, önumüzdeki turizm sezonunda yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine açılacak. Ağrı valiliğinden alınan bilgiye göre, yerli ve yabancı uzmanlarla çeşitli kuruluşlar, Doğubeyazıt ilçesi Uzengili köyü yakmmdaki gemi biçimindeki kütlenin, taşmmaz kültür ve tabiat varlığı niteliği taşıdığt yolunda rapor hazırladılar. Bu raporlar doğrultusunda Nuh'un gemisinin kalmtısı olduğu sanılan kütle ve çevresi 'SİT alanı" ilan edildi. birinin patlaması Mersinçevreyi olumsuz etkilemeyi surdürüyor. Baca içındeki rehabi 78 dönumlük dev havuzlarındanatık su, ekill alanlarısonucu çevreye yayılan Akgübre'de kirlili 100 bin metre kup fosfat asitli ve denızi kirletmış, 60 zehirli duman dönumlük ekıli alanda sebzelerın yanmasına ve toprakta " T H " dengesınin litasyona karşın, kirlilık oranının ancak 4 bin PPMden 1500 PPM'ye indiril bozulmasına yol açmıştı Atık sular denizde balık ölümlerine de neden olurdıği. bu mıktarın da hava kalitesini kontrol yönetmelığınde belırtılen 200 PPM ken, meydana getirdiği sel yüzünden de üç gecekondu yıkılmış, Akgübre, sınınnın çok üstıinde olduğu bildihldı.19Ocaki987deAkgübrefabrikasının 5 mılyon lira para cezasına çarptırılmıştı. (Fotoğraf Vahap Şehıtoglu) "Her türlii operasyonlar. makroskopik ve mikroskopik çekimlerle belgesel haline getirilmektedir. Endoskoplardan alınan kalp, akctğer, mide, tağırsak, safrakesesi. mesane gibi bir çok organların iç yüzeyi ile ilgili göruntüler belgesellere aktarılmaktadır. Elektron mikroskop, bilgisayar, radyoskopi, bilgisayaıiı tomografi ve ultrason ile ilgili görüntüler, her türlü teşhis ve tedavi cihazlaANKARA (Cumhuriyel Büro nndan elde edilen görüntüler su) ÇayKur'un depolarında betgesellere aktanlmaktadır." bekleyen 60 bin ton radyasyonlu Prof. Kokturk, bütün studyocayın imhası, halkın tepkisinden korkulduğu için bekletiliyor. ların, 375 ve 500 kişilik iki saloıı, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu dershaneler, idari bölümler, öğ(TAEK) Başkanı Atilla Özmen, renci kantini, yemekhaneler, po"Sosyal çalkantılara" neden ola liklinikler ve bilgisayar merkezi cağı gerekçesiyle çayların imha kapalı devre TV sistemi ile b'ağedilmesi kararını almak yetkisini lantılı durumda olduğunu söylekendinde görmediğini, bu konu di. Tıp Fakultesi'nde öğretim üye da Başbakanlık'ın talimat verme ve yardımcıları tarafından yapılan sini beklediğini söyledi. Başba çekim ve çalışmalar sonucu Aukanlık'ın ise radyasyonlu çayları diovisional Merkez'de öğretim ve Sovyetler Birliği'ne satmak istedi eğitimle ilgili yerli kaynak oluştuği ve konuyu bu biçimde sessizce rulduğunu belirten Prof. Kökhalletmeyi düşündüğu belirtiliyor. türk, bu kaynakların istenildiği kadar tekrar kullanılma şansı yaTAEK Başkanı Özmen, radyas ratıldığını bildirdi. Prof. Kökyonlu çayların imhasının üç yıldır türk, ileriki yıllarda Türkiye içi ve neden gerçekleştirilemediği konu Türkiye dışı bilgi alısverişinin ausunda, "Açıkcası talimat bekliyo diovisional merkezleri aracılığı ile yapılacağını sözlerine ekledi. ruz" diye konuştu. Radyasyonlu çayın iınhası yılan hikâyesi Tıtiz, BAE'yv gidiyor ANKARA (ANKA) Kültür ve Turizm Bakanı Tmaz Titiz 'ortak turizm yatırımları' konusunda görüşmelerde bulunmak üzere bugün Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) gidecek. Titiz'in BAE Kültür ve Enformasyon Bakam'nın davetlisi olarak gerçekleştireceği ziyareti süresince BAE yetkililehyle iki ülke arasındaki ortak turizm yatırımlan konularında görüşmeler yapacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle