28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKİM 1988 * * * CUMHURİYET/13 Iski ınlüler skı şampıyonlar, skı siyasetçıler Jm dunyada ılduğu gibı ^BD'de de hayır turuluşlannm luzenlediğı /emekli [oplantıların baş •aşılerı arasında yer alıyortar. New York'un ünlü VVaidorf Astoria Oteli'nde felçlıler yaranna verilen bir yemekte eski dünya ağır sildet boks şampıyonu Muhammed Alı ve eskı ABD Başkanı Rıchard Nıxon bir araöaydı. (Fotoğraf: AP) Antalya "Akdeniz Akdeniz Müzik Festivali" başladı ANTALYA (Cumhuriyet) Antalya Kultur, Sanat ve Turizm Vakfı'mn (AKSAV) duzenlediğı "3. Uluslararası Akdeniz Akdeniz Müzik Festivali" dun Cumhuriyet Meydam'nda duzenlenen bir toren ve festival yuruyuşuyle başladı. Antalya Valisi Erol Tezcan, Belediye Başkanı Metin Kasapoğlu ve AKSAV Başkanı Yener l lusoy'un bırer konuşma yaptığı törenden sonra festival yuruyuşu gerçekleşti. Akşam da tarihi Aspendos Tiyatrosu'nda uç yılhk bir aradan sonra ilk kez sahneye çıkan Emel Sajın'ın konseri vardı. Bugün 12 Eylul Açık Hava Tiyatrosu'nda Dario Moreno'yu anma gecesıyle sürecek festival boyunca yat limanı ve Cumhuriyet Meydam'nda halka açık ucretsiz konserler verilecek. İTÜ'de yemek boykotu Kütahya'da 20 öğrenci açlık grevinde Haber Merkezi Anadolu Üniversitesi Kutahya İdari Bılımler Fakultesi'nde okuyan bir grup öğrenci, 3 gunluk açlık grevine başladı. SHP lokalinde toplanan 20 kadar oğrencı, YÖK ve yurt sorunlarının çozumlenmemesını protesto amacıyla açlık grevine gittiklerinı belirtiyorlar. İTTJ'ye bağlı çeşıtli fakultelerde dun de yemek fiyatlanna yapılan zammı protesto etmek ıçın oğrenciler yemek boykotu yaptı. Saat 12.00'den itibaren yemekhanenin onünde toplanmaya başlayan oğrenciler, beraberinde getirdikleri peynir ekmek, sigara boreğı ve elmadan oluşan yıyeceklerı yediler, zamlar geri alınmadıkça ve sağlıklı yemek olanağı sağlanmadıkça boykotun sureceğinı soylediler. 24. Yaz olimpıyaöan boyunca Seul ıkı Kore'nm bırteşmesinı isteyen oğrenrilerin olimpıyatlan protesto eylemlenne sahne oldu. OHmpıyatlar süresince hemen her gun Seul sokaklarında polısle çatışan öğrencıler ilgınç gösteriler de düzenledıler Bunlardan biri Kore'nin geleneksel düello tara olan " B o " ıdi "Bo" duellosunda amaç, rakibi aşağıya duşurerek saf dışı bırakmak. (Fotoğraf: Reuter) fel k a ı j u k u ' n u n Paris'te sergiledigi gösteriler büyük ilgi göruyor. Geleneksel Japon dansından örnekler sunan grubun bu gösterisı "Shı Jima' (Karanlık Sessızlıktir) adını taşıyor. (Fotoğraf: AP) lanmaları gerekir. (Baftarafı 1. Sayfada) Gazetecınin görevi böylesine duyariı konularda "a^bapçavuş Komisyonda beliren eğilıme göre yasa yeniden duzenlenıryazılan" yazmak değil, içler acısı ve yürek sızlatıcı bu çelişkileken hayalı ihracatçılara hapis cezaları konacaktı. Bu eğilimin ri sergilemektir. başını da komisyon uyesi bazı ANAP milletvekillen çekmekteydi. Çünkü çağdaşlığın şaşmaz ölçülerinden biri, hak ve özgürMetin dün görüşülse büyük olasılıkla "hapıs cezalı bir metın" lüklerin herkes için geçerli olması kuralıdır. Demokrasi açısınçtkacaktı. dan çağdışı olan, bir davanın "3 numaralı sanığı Nuri ÇolakoğHükümet, Cumhurbaşkanlığrnca geri gönderılen yasa met/ü"nu TRTye danışman yaparken, aynı davanın "2 numaralı sanini ıncelemek ıçin zaman bulamadığından toplantı ertelendi. nığı Haiil Berktay'a pasaport vermemelctir. İlginç, değil mi? 12 Mart oncesının eskı Marksıstlerı, ANAP ıle bu kadar uyum * * • * sağlıyoriarsa, gelın, hep birtikte bu uyumun yasamöykülerinTRT'nin siyasal yayınlarında ANAP korunuyor ve kollanıyor. deki nedenleri üzerinde düşünelim. Olmaz mı? Bunu hemen hemen herkes kabul ediyor. Ediyor da bu yayın• * * * lardan kimlerin sorumlu oldukları konusunda kimse ağzını açTRT'de M. Alı Birand'ın yönettiği "32. Gün" adlı son program mıyor. da M. Alı Ağca ıçın tam bir "show" oldu. Birand, Ağcefya geEğer devlet elindeki kitle iletişim aracında "iktidar yanltsı yaymlar" yapılıyorsa, bunun sorumlulan herhalde genel müdür rekli sorulan sormadı; soramadt. Birand eğer bu konuda yazılıp çizilenleri yeniden gözden gedür, haber daıresı başkanıdır ve genel müdürluk danışmanıdır. Demek ki bu yetkıliler "ANAP yanlısı" yayınlar yaptınyoriar. çirse, söz gelişi Ağca'nm MİT görevlısi Şahin Tolurtoğlu ile ilişkilerini sorar; bu ilişkı ağından, ülkücü eylemcıler Oral Çelik ve Böyle yaptirıyortarsa kı bu ANAP'lıların dışında herkesin görAbdullah ÇafA'nın kuşkulu eylemleri gözler önüne serilirdi. düğu gerçektır o zaman, bu sorumlulara sorumluluklannı anımDaha sonra Ağca'nın Italyan haberalma orgutü "S/SM/"nın satmak gerekmez mı? başkan yardımcısı General Musumıci ile olan gizli görüşmeleGerekir elbette! Bu yapılırken TRT yetkililerinin özgeçmişlerı gündeme gelır, General Musumıci ve arkadaşlarının "mafya ri de anımsanır. ile işbirliği" yapmak suçundan mahkum oldukları; bu grubun Türkiye'de demokrasi adına bir komedi oynanıyor. TRT'den Ağca'nın avukatı tarafından savunulduğu sorulur ya da hıç ol101 kişi, daha bırkaç yıl önce siyasal nedenlerle görevlerinden mazsa bu kuşkulu noktalar anlatılabilirdı. uzaklaştmltyor. Bu 101 kişi görevlerinden alınırken akla gelmeAğca konusuna girildiği zaman birçok karmaşık ve karanlık yen ınsan hak ve özgürluklerı, ANAP yanlısı yayın sorumlulan eskı solculardan Nuri Çolakoğlu ve Alı Kırca eleştırilince anım konu da gündeme gelir. P2 mason locası, Vatikan ilişkilerı, Vatıkanbanker Calvı ilişkilerı, Ağca'run MİT görevlılerı ve mafsanıveriyor. ya ile olan ilişkileri; ülkücü örgütler ve uyuşturucu madde kaBir ulkede, bir siyasal davanın "2 numaralı santğr'na pasaport verilmezken, "3 numaralı sanığı" devlet elindeki kitle ileti çakçıları ve CIA'nın bu konudaki yönlendirme çabaları, Sovyet şim araanı yönetiyorsa, o ülkede "çift standart" geçerlı demektir. ve Ameıikan basınındaki çelişkilı savlar... Bu konuların gündeme gelmesi için Birand'm, geçen yıl ölen Yine bir ülkede bir sosyalist partinin kapatılması Için açılan arkadaşımız araştırmacı, gazetecı ve yazar örsan Öymen'm Mildavada suç kanıtı olarak gösterilen bir baska siyasal davadaki liyet Gazetesi'ndekı yazılarına şöyle bir göz atması bile yeterortak savunmanın imzacılarından biri bugün TRT'yi yönetiyorliydi sa bunda "çift standarf kadar elbette "hayat hfkâyeferi" de önem Bırand, hadi öymen'm yazılarına bakacak zamanı bulamadı kazanır. diyelım. Ipekçi'nın öldürüldüğü koşede çekim yaptıktan sonra Amacımız, bu ınsanların "dünhrinı değil bugünlerini" eleş üç adım yürüyüp Abdi /pekç/'nin eşi Sıbel İpokçi ile Ağca kotirmek, "dünleri ve bugunleri arasındaki doğişimlere" dikkat çek nusunu konuşamaz mıydı? mek ve bu yolla ülke genelindekı "çift standarf' uygulamasını Birand'ın sormadığı bu sorulan belki Sayın Sibel İpekçi sogözler önüne sermektir. rardı. 12 Mart oncesının Marksıstlerı, bugün "mıllıyetçi ve Bu program, M. M Brand'm daha önce ilgıyte iziediğimiz "32. muhafazakâr" bir partinin bürokratlığını kendilerine, öz geçmiş Gun" programı değil; M. Alı Ağca'nın "propaganda programı" lerıne ve kişilıklerıne yakıştırdıktan sonra bu gıbi eleştirılere katolmuştur. GOZL m mc\ ı HABERLERIN DEVAMI Üniversite Hatsız' açıldı (Baftarafı I. Sayfada) renci temsılcisının daha durüst, söz hakkı verilmemesi sonucun daha içten, çekinmeden ve saygı da baa oğrenciler tören yerini terk sınırları içinde konuşabileceğini ettiler ve okul bahçesinde topla soylediler. narak kendi aralarında bir açılış Mimar Sinan Üniversitesi'nde töreni duzenlediler. Halay çekip duzenlenen yeni ders yüı açüış töoynayan öğrencilerin fotoğrafmı reninde konuşan öğrenci derneği çeken bir sivil polis de öğrenciler temsilcisi Nazlınan Kızıltan ise, tarafından tartaklandı. üniversitelerde uzun sureden beri Daha önce yeni ders yılını açan öğrencilerin seslerinin susturultstanbul Ünıversitesı'nde dun oğ mak istendiğini belirterek, "Burarenciler yeniden "alternatif açılış" da, sevinçle ve umutla dileriz ki, yaptılar. Öğrencilerin katılmadığı, şu anda MSÜ Öğrenci Derneği öğTenci sorunlarımn dile getiril adına bu kursıiden konuşuyor olmediği bir töreni, universitenin manuz, oteki universitelere örnek açılış töreni olarak kabul etmedik olsun" dedi. lerini bildiren Istanbul ÜniversiHeykel Bölümu 3. sınıf öğrentesi oğrencıleri, dun Hukuk Fakul cisi olan Nazlıhan Kızıltan, alkıştesi önünde toplanarak kendi ara larla karşılanan konuşmasında, lannda yeni ders yüıru kutladılar. öğrencilerin sorunlannı şöyle sıDavul zurna eşliğinde halay çekip raladı: şürler okuyan gençler, "Nereye "Harçlar, vizeler, ahima korkuGeldik Biz?" adlı bir oyun da ser su, devam zonınluluğu, bir günii gıledıler. Oyunda, Pinokyo giysi tamamıyla dolduran eğitim progsiyle YÖK'u temsil eden bir öğren ramlan, maddi olanaksızlıklar, ci, üniversiteye yeni kaydolanlan ögretim üyeleriyle iletişim kurmacanlandıranlann başına birer ke da karşılaşılan zorluklar, ogrenci sekâgıdı geçirdi ve orüara, "Tek tip dernekleri ve öğrenci derneği uyeolun. Sırayı bozmayın" uyansın leri uzerindeki baskılar, disiplin da bulundu. Ayrıca Pinokyo'nun sonışturmalan." konuştukça bumunun uzaması da Nazlıhan Kızıltan, bilım ve sadikkat çekti. natın, ancak özgur ortamlarda geBu yıl Mimar Sinan Üniversi lişebileceğini vurgulayarak, bilim tesi dışında diğer üniversiteler, açı ve sanatı ureten insan duşüncesilış törenlerinde "başanlı bir nin de özgur olması gercktiğini ögrend" seçerek, öğrenciler adı söyledi. Kızıltan, konuşmasını na konuşturdular. lstanbul Üni şöyle surdurdu: versitesi'nde de Başbakan Türgut "Yurdumuzun iiniversiteleri, Özal'ın da katıldığı törende, öğ uzun bir sureden beri öğrencilerirenciler adına Demet Başdemir nin seslerine kulaklarını tıkamak konuşmuştu. Ancak bu konuşma zorunda bırakünuş, hatta daba da da öğrenci sorunlanna değinilme ileri gidilerek öğrencilerin sesleri mesi, gençler arasında büyük bir susturulmak istenmiştir. Burada tepkiye yol açtı. Gençler, Demet sevinç >e umutla dileriz ki, şu anBaşdemir'in kendilerini temsil da Mimar Sinan Üniversitesi Öğedemeyecegini savunarak, bir öğ renci Derneği adına bu kursıiden konuşuyor olmamız. boylesi çag dışı uygulamaların mahkum edilmesi ve üniversitelerimizden kovulması için bir atlama tahtası olsun." öğrenci temsilcisi Kızıltan, konuşmasında, kendilerine kuşku ve korku ile bakümamasını isteyerek, "Sorunlann çoziimünde söz ve karar sabibi olmak istiyoruz" dedi. Kmltan'ın bu konuşmasına tepki, bu sefer diğer üniversitelerde olduğu gibi öğrencilerden değil, Devlet Bakanı Abdullah Tenekeci'den geldi. Törene davetli olan Tenekeci, öğrenci temsilcisi Nazlıhan Kızıltan'dan sonra kttrsüye gelerek, hazırladığı yazılı konuşmasına ek bir konuşma yaptı. Kıaltan'ın sö>1ediklerine katılmadı . ğını söyleyen Bakan Tenekeci, "Biz sizin hurriyederinizi kısıtlaırayı hayalimizde bile canlandırmayız. Sizler bizirn gelecegimizsiniz. Size inanmayıp, gu\enmeyip kime inanacağız, kime guveneceğiz" dedi. : "Dunyanın donuşunu değişüremeyeceğimize gore, bu sislem içinde bir şeyler yapmamız gerekir" dıye konuşan Tenekeci, öğrencüere şu uyarıda bulundu: "Yaşamınızı ve çauşmanıa, devlet sizin için ne yapabilir duşuncesi değil, fakat siz devlet için ne yapabilirsiniz goruşü yönlendirmelidir." flhan Selçuk ifade verdi (Baftarafı I. Sayfada) alınmadan hakkında iddianame hazırlandığını vurgulayarak, suçlamalan reddetti. tlgili davada, Selçuk, Erdost ve Birdal'ın TCK'mn 312/2. maddesi uyannca 3 yıla kadar hapisleri isteniyor. Yargılama\arm görüleceği Malatya DGM'nin isteği uzerine suçlamalarla ilgili olarak yazarımız tlhan Selçuk dün, tstanbul DGM'de ifade verdi. lfadesinde sorgusunun dahi alınmadan hakkında iddianame hazırlandığını vurgulayan Selçuk, paneldeki konuşmalarından alınan birkaç cumle nedeniyle suçlandığını belirtti ve konuşmanın butünunün dikkate ahnması gerektığini savundu. Savcılığın bant çözumlerine dayanarak suçlamalarda bulunduğunu, halbuki Yargıtay içtıhatlanna gore bant çözumlerimn kanıt olamayacağını kaydeden yazarımız llhan Selçuk, "Kakrf ki, soz konusu cümlelerde suç içerigi yoktur. Clkemizde insan haklanna dayalı, demokrasinin çağdaş koşullany la kunılması bütıin vurttaşlann amacı olmalıdır" diye konuştu. Selçuk, asıl ıfadesinı yargılamanın görulduğu Malatya DGM'ye yapacağını da sozlerine ekledi. İnsan Haklan Derneği'nce 25 Nisan 1987 tarihinde Adana'da duzenlenen "tnsan Haklan ve Demokrasi" konulu panele Selçuk, Erdost ve Birdal konuşmacı olarak katılmışlardı. Malatya DGM Savcıhğı da panel sonrasında, konuşmalarda TCK'mn 312 / 2. maddesine aykın davTanıldığını ileri sürerek dava açmıştı. llgilı madde halkı yasalara karşı itaatsizliğe yöneltenlerin 1 ile 3 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptınlmalarını öngöruyor. "Sonvalan keşfedebildim..." U JJ m • • LJçarılık işte! Onceleri, vitrinde bir elbiseyi gözüme kesiirdim mi tamamdı. Alırdım... göreceksiniz artık, o elbiseye bir bakım, bir ihtimam... Aman havası bozulmasın! Oysa bana inat çabucak kendini bırakırdı. Sonraları keşfedebildim... işin sırrı kumaştaydı. Once kumaş!y 9 İyi bir elbisenin sırrı kumaşında gizlidir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle