Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyel Sahibi* Cumhuriyel Matbaacılık ve Gazetecılık Türk Anonım Şırketı adına Madir Nadi • GeneJ Yayın MüdUril: H n ı ı C n d , Müessese Mudürü: Eaiac UpklıgU, Yazı tşleri MOdurU: Okay « M M t a , • Haber Merkczı Müdurü. VaJçia Baycr, Sayfa Düzenı YOnetmeni: A.1 Acmr, # Temsılaler ANKARA. V Do*,*a, İZMİR Htknrl Çrünk«ym, ADANA Crial Isıanbul Habcrlm: Erama Akyıldu. DıS Haberler Eıgııa Balcı. Ekonomı Ccngiz Tariıaa. Küllür Crtml C'jttr, Spor Danışmam Abdalkadir Yacrlnıa, Dılzelıme Rrfik Durbaş, Bılım Egnım Şahiıı AJp*y. IşSendıka Şâkraa feteaci. Yun Haberlerı Mtcdrt Dofaa, Dızı Yızılar Kmm Çalçkaa. • KoordınaıOr Ahmcl Konbaa, • Malı Ijler Eni Erkat, 0 Muhasetoe Baleat k v t # ButçePlanlama S*vgı Area • Reklam Ayjt Tona, Ek Yayınlar Halya Akyol 0 Idarc HaKyia Garer, I;l<Mme Oadcr ÇtBk, Bılgılşlem. Nmil InaJ. Basan w Yavan. Cumhurıypi Mâtbaaolık ve Ga/ftccıltk T A Ş Turk Ocafr Cad 39/41 Ca|aJothJ 34334 l u PK 246Ulanbul Tcl 512 0 ! 05 (20 hal>. Ttlcı 22246 FaJ (1) 5 2 * 60 72 # BtlnUar A a k a n : Zıya Gokalp Blv Inkılap S N o 19/4, Ttl 133 1) «l*7 Teleı 42344 Fa*(4) 133 11 41/428 % l ı a a r H Zıya Blt 1352 S 2 ' 3 . Ttl 13 12 30. Trtc» 52359 F a ı (51) 13 12 30 • A d ı n ı . InOnuCad 119 S N o 1 Kal I. Tel M45SO119731. Tek« 62155 F « ( Î 1 | 3 2 » O 5 « TAKVtM: 29 EKtM 1988 Imsak: 4.S8 Güneş: 6.23 öğle: 11.53 Ikindi: 14.44 Akşam: 17.12 Yatsı: 18.32 NATO nükleer zirvesinde uçak pasarhğı Savunma Bakanı Ercan Vuralhan, tspanyol ve Hollandalı bakanlar ile uçak görüşmeleri yaptı. İspanyollar Türkiye'ye Casa235 taşıma uçağı satmak, Hollanda ise eski NF5'leri vermek istiyor. Çok sesli üniversite Gençlerin tepkisi: Şuraya katılan öğrenci temsıİcilerinin çoğu, öğrenci sorunlarının yeterince dile getirilmediğini ve gençlere yeterli söz hakkı verilmediğini söylediler. Güzel'den kapanış konuşması: 2 bin yılının gençligi birbirlerine tahammül eden insanlar olacaktır. Dar düşünceden, kahpçüıktan kurtulacaklar. bilira üretme ortamı yaraülmah" dedi. Selçuk Ünivenitesi öğretim üyelerinden Doc. Dr. Ahmet Akgiindüz, kılık kıyafet konusunda icra mekanızmasının kim olduğunun açıkça tespit edilmesini istedi. Bakan Güzel, buna karşıhk, "Kıyafette merci biz degiliz, YÖK'tür. YÖK de ne yazık ki bunu uygulayanuunaktadır" dedi. Bu sırada Zaman Gazetesi'nden Şura üyesi olarak genel kurul çalışmaLarına katılan Hüsejin Yılmaz, söz alarak kursüde YÖK Başkaıu Prof. Dr. Ihsan Doğramacı'yı istifaya davet etti. Doğramaa'run istifa etmemesi dummunda istifasının genel kurul tarafından istenmesi konusunun genel kurulda oylanmasını talep etti. Ancak bu istek Bakan Güzel tarafından reddedilerek oylamaya sunulmadı. lstifaya çağnlmasmdan sonra sataşma olduğu gerekçesiyle söz 1970'lerde bunu Hacettepe Üniversitesi'nde uyguladık. Üniversiteye fakülte konseyi dedik. Burada ogretim üyelerine kadar oğrenci ve asistanlar vardı. Ahenkli bir çakşma ortamı idi. Ama o zaman. f, . ki anarşi ortamında ögrencilere g alan thsan Doğramac,, y^ptığ. ko^ m l ü s u a ^ diye rek k a ü l . nuşmada .stıfa etmes, konusuna ^ önJen(Jİ d e değınmedı. Ünıversrtelerde öğrenkurulabUir." a konseylen kurulması ve kılık kıyafet serbestlığinden yana olduğu Kapanış konuşması nu bildiren Doğramacı, şöyle 1. Gençlik Şurası'nın kapanış konuştu: "Kılık kıyafette üniversitelere konuşmasını Bakan Güzel yaptı. nasıl davranmalannın gerektigini Güzel, konuşmasında, birçoklanbildiren bir genelge yoktur. Bü nın zannettiğinin aksine çok farklı lend Ulusu döneminde çıkanlan sesler ve çatışma çıkması yerine bir yönetmelik vardır ve bu, ög anlaşmaya vanldığını belirtti. Güretim elemanlan ile ilgidir. Disip zel, özetle şöyle konuştu: "Bn şurada bazırlanan raporlalin yönetmeliklerinde ise 'çağdaş kıyafet' tanımı vardır ve üniversi nn hepsi deferlidir. Ama '2000 Yıteler bunu yorumlamakta serbest lının Gençligi Raporu' Türk dütirler. Ama ben kılık kıyafette ser şünce tarihine geçecektir. 2 bin >> bestlikten yanayım. Aynca yöne lının başında insanlar dar düşüntimde öğrencilerin aktif rol alma ceden, kahpcılıktan kurtulacaklar, lan sözde kalmaz. Kanuni diizen birbirlerini sagcısolcu, kornünist lemeye de ihtiyaç yoktur. Yukse fasist diye suçlamayacaklardır. köğreüm Kanunu 14. maddesi, İnsanlar örgütlü baskı gnıplanmn üniversite senatolanna ve baglı bi etkisi altında hareket etmeyecekrimlere bu konuda yönetmelik çı lerdir. O yıllarda gençler sevgiden karma imkânı tanır. Biz bahsedecek, onlan kimse sen niye şusun diye suçlayamayacak. 2 bin yılının gençligi birbirlerine tahammül eden insanlar olacak. Bunun temelini de siz attınız." 1. Gençlik Şurvsı'nın son günü öğrencilerin ortak dileği Balinalar kurtuldıı Dış Haberler Servisi Yaklaşık üç hafta boyunca Alaska'nın Barrow bölgesindt buzlar arasında mahsur ' kaldıktan sonra ıduslararası girişim sonucu kurtarılan' balinalar yoluna devam ediyor. önceki gün kurtanlan iki balina dün yeniden buzlar arasına sıkıstı. Balinalar buzkıran gemilerinin hızına yetisemeyince aradaki suyun yeniden buz tutması üzerine mahsur kaldılar, ancak yeni bir kurtarma operasyonuyla balinalar bu engeli de aştılar. Balinaların güneye doğru yol alırken görüldüğü bildirildi. ANKARA (Cumhuriyet Büro ğını soylediler. s«) Türkiye'de ilk kez toplanan Yükseköğrenim gençliğinin so"Gençlik Şârası" dün sona erdi. runlan raporu üzerindeki konuşErcan Vuralhan, dün sabah Milli Eğitim Gençlik ve Spor Ba malar sırasında komisyon çalışHALLJKBAKIR tspanyol ve HoUandalı meslektaş kanı Hasan Celal Güzel, şüradan malannın demokratik olarak yüLAHEY NATO ulkeleri sa larıyla birer ikili görüşme yaptı. çok farklı ses ve çatışma yerine an rütülmediği konuşmacılar tarafınvunma bakanlan, dün başlayan tspanya Savunma Bakanı Serra'y laşma çıktığını belirtti ve "2 bin dan gündeme getirildi. Konuşma44'üncü Nükleer Planlama Gru la yapüan görüşmede, tspanya'mn yılının gençligi birbirlerine taham cılann bir kısmı öğrencilerin örbu (NPG) toplantısında, kısa Türkiye'ye satmak istediği mül eden insanlar olacaktır" de gütlenme ve siyasi katılım haklamenzilli nükleer silahların (SNF) Casa235 taşıma uçaklan ele alın di. n konusuna değinmezken, ünivermodernleştirilmesi konusunu gö dı. Bu uçaklan n Türkiye'de gös'Yükseköğrenim Gençliğinin site gençliğinin sorunlan barınma, terileceği 15 kasımdan sonra Ser Sorunlan' ve 'Yurtdışındaki Genç harç kredileri, kılık ve kıyafet olarüştüler. NATO savunma bakanlan, ra'nın, 21 kasunda Türkiye'ye gel liğin Sorunlan' raporlannın de rak değerlendirildi. Bu sırada baABD ile Sovyetler Birliği arasın mesi kararlaştırıldı. ğerlendirildiği son gün çalışmala zı komisyon üyeleri de söz alarak da yürütulen ve Stratejik NükleVuralhan'ın Hollanda Savunma nnda YÖK Başkanı Prof. Dr. Ih gençliğin asıl sorununun örgütlener Silahlann yarılanmasını öngö Bakanı Bolkestein'la yaptığı gö san Doğramacı'nın istifası isten me, siyasi katıhm ve üniversite yö1 ren START görüşmeleri ve Ame rüşmede ise bu ülkenin Türkiye di. Doğramacı istifasını vermedi netiminde söz sahibi olmak oldurikan SDI (Yıldız Savaşlan) pro ye vermek istediği 60 NF5 uçağı ği takdirde, istifa etmesinin genel ğunu belirttiler. Konuşmacılardan jesi hakkında ABD Savunma Ba nın teçhizat ve yedek parça sorun kurul oylamasına sunulması isten eski SBF öğretim Uyesi Baskın karu F. Carlucci'den bilgi aldılar. lan ele abndı. Iki bakan, Hollan di. Ancak bu istem Divan Başka Oran ve ODTÜ öğrenci Derneği ABD ve Ingiltere'den sonra, da Hava Kuvvetlerinin eskidikle nı Hasan Celal Güzel tarafından Temsilcisi Ahmet Haradi Akkaya, modernizasyon karannda en is ri gerekçesiyle elden çıkartmak is kabul edilmedi. Şuraya katılan öğ öğrencilere serbest dernekleşme tekli iilke dunımunda görünen tediği NF5'ler için bir Türk heye renci temsilcilerinin çoğu kendile hakkının verilmesi gerektiğini saHollanda'nın Savunma Bakanı F. tinin Hollanda'ya gelmesini rine yeterli söz hakkı verilmediğini vundular. Baskın Oran, "Univerve önerilerinin dikkate alınmadı siteterde çok sesli w çok renkli bir Bolkeslein, basına verdiği bilgide kararlaştırdı. bu konuda şunları söyledi: "Nükleer silah takılarak çifte yeteoekli kılınan F16 ucaklannın taşıdığı füze ne kadar azun menzüli olarsa, bu uçaklann güvenli0 o kadar artar. Böylece, bir Varjova Paklı ulkesini bombalayacak oiaa F16, o ülke sınınna fazla yaklaşmak zonında kalmaz." Savunma Bakanı Ercan Vuralhan, dünkü toplantıda yaptığı konuşmada, Federal Almanya, Yunanistan ve Belçika gibi, modernleştirme konusunda fazla "acele" göstermeyen ülkeler çizgisindeki Türkiye'nin görüşunü "yuvarUk" sözlerle geçiştirerek, "şimşek çekmeme" yolunu seçti. Konvansiyonel silahlannı modernleştirme çabalannı sürdüren Türkiye'nin yardıma ihtiyacı oldufunu vurgulayan Vuralhan, Türk NÜFUS PLANLAMASI PAİEÜ KONUŞMACILAM Soldan sağa: Dr. Tandoğan Tokgöz, Ergun Göze. Prof. Dr. savunma sanayiinin geliştirilmesi için NATO ülkelerine işbuiiği çağnsında bulundu. 'Marie Claire'' Türkiye'de Kültür Servisi Jacques Garai'nin uluslararası yönetiminde birçok ülkede yayımlanmakta olan ünlü kadın dergisi "Marie Claire" Türkiye'de de yayımlanmaya başladı. Yönetim kurulunda Ercan Arıklı, Evelyne ProuvostBerry, Jean de Montmort ve Adil özkol'un bulunduğu derginin genel yönetmeni Suay Aksoy. KÇHI yönetmenliklerini Muhittin Sirer ve Taciser Belge'nin üstlendikleri "Marie Claire"in ilk sayısında aktüalite bölümünde Asil Nadir'le, Faye Dunaway'le söylesiler var. İmza kampanyası Şura Genel Kurulu'nda konuşan Anadolu Basın Birliği Başkanı Lütfü Akcan, eğitime verilen paranın arttınlması için Şura uyelerinin katılacağı bir imza kampanyasının açılmasını önerdi. Bakan Güzel, bu önerge karşısında, "Hükümet üyesi olarak bütçeyi savunmak zonındayım. Ama kampanyvy% mani olamayacak kadar demokratik dusunüyorum" bıciminde konuştu. Daha sonra bir metin hazırlanarak TBMM Başkanlığına sunulmak üzere Şura'da imzaya açıldı. Şuraya katılan çeşitli gençlik ve öğrenci temsilcileri ise görüşlerini şöyle dile getirdiler: Hatice Hocaoglu (Hukuk Fakültesi öğrenci Derneği Başkanı): Şura'dan çıkan sonuçlarla, sorunların çözüleceğine inanmjyorum. Katüım sorunu, özgürce ifade edebilme sorunu çözümlenmeden, Şura toplantısımn yararsızlığı ortaya çıkmıştır. Özgür Nizam (Trakya Üniversitesi öğrenci temsilcisi): öğrenciler arasında özgür bir seçim yapümadan, yöneticilerin atadığı öğrenciler komisyonlara gelmiştir. Şura'mn ilk eleştirilecek kısmı budur. Bundan sonraki şuralarda temennim, demokratik seçimlerle belirlenen kımselerın gelmesinin sağlanmasıdır. Sibel Çalık (Dicle Üniversitesi temsilcisi): Bakanhkça hazırlanan Şura ön raporlanna çok bağlı kalındı. Konulann daha fazla tartışılmasını, konuşulmasını beklerdim. Dileğim gençliğe verilen söz hakkının daha fazla olması ve her zaman açık tartışma ortamlannın sağlanmasıdır. T. Evin Ademoğlu (Akdeniz Üniversitesi temsilcisi): Bundan sonra yapılacak gençlik şuralanna umarım daha az yaşlı bürokrat, daha çok genç çağnlır, daha geniş bir katıhm sağlanır. Denizhan Sanlıan (Mimar Sinan Üniversitesi temsilcisi): tlk günden itibarcn bizlere güvenilmediginı, bazı sorumluluklar verümek istenmediğiru gördüm. Bizlere doğal haklanmıa vermekle elimize bir silah değil, ülkemizin sorumlu insanlan olarak edinmemü gereken özellikleri kazandırmış olacaksınız. Sunday Üner. Coşkun Kırca, Şükran Ketenci. Avrupa ile ilkresmi temas ocakta HADİ ULUENGtN BRÜKSEL Türkiye AT ilişkilerinin parlamenter cephede normallesmesinde "mibenk taşı" niteliği taşıyan "Kanna Pariamento Komisvonu"nun (KPK), sekiz yılbk bir aradan sonra, önümüzdeki yıün ocak ayı içinde ilk kez toplanması "hemen bemen kesinlik kazandı". Ancak bu ilk^oturumun esas olarak bir "isaama loplaatısı" olacağı ve daha sonraki KPK çalışmalannın da, Avrupa Parlamentosu seçimlerinin yapılacağı 1989 haziranına kadar "roUntide" süreceği ifade edildi. Edinüen bilgilere göre, Avrupa Parlamentosu'nda "gayri resmi" nitelik tasıyan "Türkiye Temas Grabn" uyelerinin geçen hafta Ankara'da Türk milletvekilleriyle gerçekleştirdikleri görüşmelerden sonra, resmi sıfat taşıyacak "Karma Parlamento Komisyonu"nun, ilk kez 1989 ocak ayı içinde Strasbourg'da toplanması için "Uke anlaşmasına" varıklı. Bu bağlamda, ANAP'tan Büknt Akarcab ve Metunet Keçeciler'in, SHP'den Abdülkadir Ateş'in, DYP'den de Tevfık Ertıizün'un Strasbourg'a gelecek Türk heyetinde yer alacağı anlaşıldı. Faka*t şu anda TBMM'nin komisyon saptama devresinde olmamasından dolayı, KPK'nin diğer on dön Türk üyesinin kimler olacağı henüz ortaya çıkmadı. Bu belirsizlik, ocak ayında yapılacak ilk oturumun bir "ısınma toplantısı" niteliği taşıyacağı görüşünu daha da güçlendirdi. Aşırı nüfus kalkınmayu engel Ekonomi Servisi tşadamı Vehbi Koç, Türkiye nüfusunun her sene bir milyon 150 bin kişi arttığını, her doğan çocuğun yiyecek, içecek, giyecek, mesken, okul ve iş istediğini belırterek, "Bo, kallunma hızını yavaşlalmakta, kalkınma hızımızın yüda yüzde 25*inin kaybına neden olmaktadır. Bu bakımdan Türkiyemiz'in bu davaya dikkatle egilrnesi lazımdır" dedi. Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı'nca düzenlenen "Aşın Nüfus Artışının Dünyada ve Ülkemizdeki Sosyal ve Ekonomik Boyutlan" konulu sempozyum dün tstanbul'da yapıldı. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan TASPV Başkanı Vehbi Koç, milli mücadeie bittikten sonra, Türkiye nüfusunun artması için çok büyük çaba gösterildiğini belirterek, "Cumburiyeün 10. yılında, 10 yılda İS milyon genç yarattık her yaştan marşıyla hipodrorada Ataturk'ün onünden geçtiğimi hatırlıyorum" dedi. tçinde bulunduğumuz asırda dünya nüfusunun hızla arttığını, artan bu nüfusun yüzde 75'inin gelişmemiş ve gelişmekte olan ulkelerde olduğunu kaydeden Koç, "Bu yüzde 75 nüfusun dünya ekonomisindeki payı ise yüzde 25'tir. Bn da gosteri>or ki aşın, hızla artan ve gereği gibi >etistirilmeyen nüfus bir milletin kallunmasında faydalı olmuyor. Bu bakımdan Türkiyemiz'in bu davaya dikkat ve ebemmiyetle eğilmesi lazımdır" diye konuştu. Daha sonra bir konuşma yapan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Nihat Kitapçı, Türkiye Aile Planlaması Vakfı panelinde nüfus sorunu tartışıldı Mısır Evkaf Bakanı ANKARA (AA) Ankara'da resmi bir ziyaret , için bulunan Mısır Evkaf Bakanı Muhammed Ali Mahjub dün Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından kabul edildi. Konuk Bakan Evren 'e Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in Cumhuriyet Bayramı'nı kutlayan mesajını iletti. Daha sonra devlet bakanlan Kahveci ve Yazar'la görüştü. Aile Planlaması Vakfı Başkanı Vehbi Koç, panelin açılışında yaptığı konuşmada şöyle dedi: "Türkiye'de nüfus her yıl 1 milyon 150 bin kişi artıyor. Her doğan çocuk yiyecek, giyecek, mesken, okul ve iş istiyor. Bu nedenle kalkınma hızında yüzde 2.5'lik bir kayıp meydana geliyor. Türkiye bu davaya önemle eğilmek zorundadır." "Bakanlıgımın temel amaçlanndan biri, ana çocuk sağlığı ve aile planlaması hizmetlerini ülke düzeyinde nilelikli olarak yaygınlasürmak, ana, bebek olumuyle doğurganlıgı azaltmaktır" dedi. Daha sonra Vakıf Başkanı Vehbi Koctan vakıf için yaptığı hizmetler dolayısıyla bir plaket alan lzmir Anakent Belediye Başkanı Borhan Özfatura, "yorganım sırtına ko>up şehre yerleşme özgürlügünün" demokratik çerçevede çozümlenmesi gerektiğini, bugün gecekondular için yapüan altyapı yatuımlanyla bir yeni Izmir'in yaratılabileceğini ifade etti. özfatura, "Büyük şehirlere goçıi durdurmanın zarureti vardır. Ülkenin sosyal huzursuzluk ve patlamalara ducar kalmaması için calışılmalıdır" dedi. Panelde konuşan Dr. Tandogan Tokgöz Batıda 2.3 olan aile büyüklüğünün, Doğuda 6.4'e yükseldiğini belirterek, "Bugün gerek ekonomik gerek sosyal yönlerden karşılaştığımız ve karşılasacağımız sorunlarda nüfus baskısının izlerini gormekteyiz" dedi. Tercuman Gazetesi yazan Ergun Göze, nüfus sorununda rahip Malthus'un fikri yattığıru, bugün Marksistler, kapitalistler ve sosyalistlerin nüfus konusunda ortakla^tığını hatırlattı. Göze, "Çocuklann doğması başka, yetiştirilmesi başkadır. Bu sorun başka platformda ele alınmalıdır" diyerek sözlerini şöyle surdürdu: "Tabiat zaten planlıyor. Cinsi serbestlik alabildiğine artmış, cinsi hayat fonksiyonunun eglence olmadığı anlatılsın." Cumhuriyet Gazetesi yazan Şükran Ketenci, nerede çok çocuk doğuyorsa, orada açlık olduğunu, çocuklann öldüğünü, büyüyüp işsiz kaldıklannı, insanların hayvan gibi yaşadıklarını söyleyerek'sözlerine başladı. Çocuklann artmaması gereken yerde arttığını, Türkiye'de kadına ula$mak gerektiğini vurgulayan Ketenci, "Türkiye1 de 300 bin kadın işçi var. Bunlara nasıl ulaşacağız? Sorun sadece azgelişmişlik değıl, ekonomik, sosyal gelişim... Yırtıklı doğumlarda kadının ölüme gitmesi hak etmeyecek duzeyde. Doviz, faiz hesabını ögrettik; neden istedikleri kadar çocuk sahibi olabileceklerini ögretmiyoruz." Son konuşmacı Hurriyet Gazetesi yazan Coşkun Kırca, nüfusun teknolojik gelişimi sınırlayıp sınırlamadığına bakılması gerektiğini ifade ederek, "Optimal nüfustan yana>ım. Bugünkü şarüarda nüfus artış hızının duşurulmesi gerektiğine kesinlikle inanıyorum. Yoksa daha hızlı kalkınma varken, daha zayıf kalkınma söz konusu olacaktır" dedi. Bu arada Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Nihat Kitapçı, gazeterilerin sorulannı yanıtlarken, zakkumun NO maddesinin ilaç değil, bir madde olduğunu, doktorların klasik tedaviden netice alamadığı takdirde, hastalan daha kötüye götürmeyeceği kanaati getirildiğinde kendi metodunu uygulayabileceğini söyledi. Kitapçı doktorlann sözleşmeyi reddetmemelerini, sözleşmede guvence iaemelerini sözlerine ekledi. Arkası 10. Sayfada GAP'a 390 milyar liralık destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Planlama Kurulu dün Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı projelerini değerlendirmek üzere Başbakan Turgut özal başkanlığmda toplandı. Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı tdaresi'nde yapüan toplantıda 55 baraja Kamu Ortaklığı Fonu'ndan verilecek 445 milyar lira tutanndaki desteğin aynntıları gözden geçirildi. Söz konusu rakamın yaklaşık 390 milyar liralık bölümünün Atatürk Barajı ve diğer GAP birimlerine ayrılması kararlaştırıldı. SHP'den bölgesel çevre politikası Çevre konusunun öneminin gittikçe arttığına dikkat çeken SHP kurmayları, yerel yönetimlerde çevre politikalarına ağırlık veren bir model geliştirmek istiyorlar. HAKAN AYGÜN sını ön plana çıkaracak. Politikanın bütün dünyada gittikçe "renk değiştirerek yeşil renge büründügünü" kaydeden SHP MYK üyesi ve eski Ankara Belediye Başkanı Ali Dincer, SHP'nin makro düzeyde bir "antikirlenme" politikası ve bölgelere özgü olarak da "özel çevre politikalan" geliştireceğini kaydetti. SHP'nin yerel seçim kurmaylanndan Ali Dinçer, Türkive'nin kıyı şeritlerinde turistik tesislerin artması ve sanayileşme nedeniyle artık çevre sorunlanyla karşılaşmaya başladığına dikkat çekerek artık her yerde çevre kirliliği ile karşılaşıldığım ifade etti. Dinçer, bu nedenlerle Türkiye'nin gelecek dönem yerel yöneticilerinin çevre sorunlannı çözebilecek kadrolardan oluşması gerektiği inancını tasıyor. Ali Dinçer, "yerel seçünler ve çevre" konusunda yönelttiğimiz sorulan şöyle yaıutladı: \tn\ yönetimler baglamıada çevreyle ilgili olarak saptadıgıoız sorunlar nelerdir? DİNÇER Yerel yöneticiler, çevre konusunda yeterince bilâli değiller. Siyasi partüer her şeyden önce adaylannı belirlerken, çevre sorunlarımn üstesinden gelecek adayları saptamalıdırlar. Ama bu da yeterli değil. Çevre sorunlanyla ilgili yasal düzenlemeler gerekiyor. 12 Eylül'den sonra yapüan düzenlemeyle, çevre sorunlanyla ve anıtsal bölgelerin korunması ile ilgili görevlilerin hepsi atamayla geliyor. Atamayla gelen kişiler bağmısız bir sekilde bilimin gereklerini yerine getiremiyorlar. tstanbul'da bir hafta önce aldığı karan, kendisini seçenlerin baskısıyla bir hafta sonra değiştiriyorlar. Halbuki, 1951'de kurulan Anıtlar Yüksek Kurulu; üniversitelerden, TMMOB gibi belirli kuruluşlar Avrupa Konseyi heyeti geîiyor ANKARA ANAP döneminde yerel yönetimlerin yetki ve gelirlerinin yeterince artunldığını savunan SHP'nin yerel seçirn kurmaylan, artan yetki ve gelire paralel olarak 1930'lu yıllardan kalma belediye yasasının gözden geçirilmesi gerektiğini belirtiyorlar. SHP, yerel seçimlerde öncelikle "çevre poliükalan" üretip çevreANKARA (ANKA) Avrupa sel ve tarihi değerlerin korunmaKonseyi Parlamenter Meclisi Parlamento ve Halkla tlişkiler Komisyonu üyeleri, 31 ekim ile 5 kasım tarihleri arasında Turkiye'yi ziyaret'edecekler. Dışişleri Bakanhğı, komisyon üyelerine 1 kasımda İstanbul'da Etap Marmara Oteli'nde Türkiye'nin dış politikası konusunda brifing verecek. Brifıng, Devlet Bakanı Kâmran tnan'ın konuşması ile açılacak. Komisyon üyeleri, İstanbul'da kaldıklan süre içinde Devlet Bakanı ve hükümet sözcusu Mehrael Yazar tarafından onurlanna verilecek akşam yemeğine de katılacaklar. 1 kasım akşamı lzmir'e geçecek olan Avrupa Konseyi Meclisi Parlamento ve Halkla tlişkiler Komisyonu üyeleri, 2 kasımda Altın Yunus Oteli'nde yapılacak toplantıya katılacaklar. A. Hikmet Şahin (Yüksek Öğrenim Gençligi Komisyonu temsilcisi): Şura'da ahnan kararlar gençliğin aleyhinde değil. Ancak bize güvenilmiyor. Mademki 2 binli yıllarda komisyonda gençliğin sidan, seçimle gelen ve yaş haddine yasi haklannın veıilmesinden bahkadar görevi garanti olan üyeler sediliyor, bunun zamanı gelmiş olden meydana gelen özerk bir ku malıdır. ruluştu. Atamayla gelmedikleri Muhittin UsU (tTÜ temsilcisi): için üzerlerinde baskı olmuyordu. Güvenceleri vardı. Benim beledi Ileride düzenlenecek gençlik şuraye başkanlığım döneminde, bir larına katılacak gençlik temsilcikarar alacak olsak, bu Yüksek leri mutlaka öğrencilerin seçtiği Kurul bizim için ciddi olarak dü kimseler olmalı. Oluşturulacak komisyonlarda öğrencilerin sayışündürücü bir kurumdu. sı arttırılmalı. Komisyon çalışma Peki, ne yapılabilir? DİNÇER Ülkede çevre so ları demokratik değildi. runlanyla ilgili eskisi gibi özerk bir kurul olmalı. Bu kurulda çeşitli kuruluşlann temsilcilerinin yanı sıra, hükümetten de temsilcüer bulunmalı. Kurul, çevTenin ve tarihi bölgelerin korunmasıyla ilgili ilke ve yaptırımlan belirlemeli. örneğin, yerel yönetimlerin imar yönetmeliklerini ya da yeterli bacalar yapımıyla ilgili kesin hükümleri belirlemeli. Ihkıfbank Yeşilköy tstanbul Haber Servisi Türkiye Vakıflar Bankası'nın tstanbul'da açtığı yeni şubelerinden biri daha hizmete girdi. Vakıflar Bankası Yeşilköy şubesinin açılışını banka yönetim kurulu üyesi Servet Bilgi yaptı. Beşiktaş şubesi eski müdür muavinlerinden Vicdan Paker'ın şube mudürü olduğu Yeşilköy şubesi 26 ekim gününden itibaren hizmeı vermeye başladı. Ahnan uzmanlar varü incetiyor Hoechst ve Basf fırmalan adına geziye katılan Alman uzmanlar, varillerdeki zehirli atıklann kendi firmalarına ait olup olmadığını araştmyorlar. vı atıklann Hoechst ve Basf firmalarına ait olup olmadıkları saptanacak. Varillerden örnekler alırken F. Alman uzman Dr. Forwerg "Bunlar daha çok boya sanayii alıklanna benziyor" şeklinde konuştu. Perşembe'de variller incelenirken Çevre Genel Mudürü Muzaffer Evirgen, TBMM Çevre Komisyonu'nun muhalefete mensup üyeleri ile Çevre Genel Müdürlüğu uzmanlar. hazır bulundu. Ancak Karadeniz'in çevre sorunları ve potansiyelini değerlendirmek için yapüan araştırma gezisine ANAP'tan tek bir milletvekilinin katılmamış olması dikkat çekiyor. Çevre Genel Müdürlüğü'nce düzenlenen "Karadeniz Çevresi Telkik Gezisi"ne TBMM Çevre Komisyonu'nun 6 ANAP'lı üyesinden bir tanesinin bile katılmamış olması ANAP'ın çevreye gösterdiği "ilginin" bir sembolü olarak yorumlanıyor. Buna karşüık komisyonun muhalefet partilı üyelerinden hepsi geziye katılıyorlar. Varillerden sonra Etibank'ın Fatsa'daki Bahkunu Fabrikası ile ÇİTOSAN'ın Ünyede'ki Çimento fabrikasında çevre kirliliği konusunda incelemeler yapan heyet yarın Samsun'daki çöp varillerini inceleyecek. Y~ı J î~i^ 1 ISKenderun a ç i k l a n n d a öte yandan tskenderun'da Karaağaç sahillerinde karaya vuran ve içinde katı atık madde bulunan 5 varilden alınan örnekler incelenmek üzere Ankara'ya gonderildi. İskenderun Belediye garajında yeddi emin olarak teslim edilen variller için hiçbir önlem alınmadı. Kapağında "dokule" yazısının okunabildiği varillerin içindeki maddenin ne olduğu Sağlık Bakanlığfndan gelecek raporla anlaşılabilecek. SEMRA SOMERSAN FATSA F. Almanlar, Karadeniz'de çıkan çöp varilleri üzerinde araştırma yapıyorlaı. Çevre Genel Mudürlüğü'niın "Karadeniz çevresi tetkik gezisine" katılan F. Alman uzmanlar dün Ordu'nun Perşembe ilçesi sahillerinde çıkan 14 çöp varili üzerinde incelemeler yaptılar. Geziye, Hoechst ve Basf firmaları adına zehirli çöp uzmanı olarak katılan Kimyager Dr. Forwerg varillerdeki çöpten örnekler aldı. F. Almanya'da laboratuvarda incelenecek olan sı Tarihi yerleşim bölgderi için neler dusünüyorsunuz? DİNÇER Safranbolu, Hasankeyf, Kula, Adıyaman Besili gibi tarihi özellikler taşıyan bölgelere özel destekler sağlanmalı. Nasıl mı? Tarihi evlerde oturanlara ki bunlar dar gelirli vatandaslardır evlerin restorasyonu için ucuz krediler sağlanmalı. Bu bölgelere turistik yatınmlar yapümalı. Kultur, gençlik merkezleri açümalı. Özel sektör bu bölgelerde lokal, otel benzeri tesisler açmaya teşvik edilmeli. Ancak böyle değerlendirilirse bu bölgelerin kaybolması örüenir. Tabii bunun için de yerel yönetimlere gerekli parasal ve kadrosal destek sağlanmalı.