Katalog

CUMHURtYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER sı, guçlu vurutme ozlemı, demokrasıyle çelışen bır ııvEulamadır Bu olayın ıkıncı bovutu ıse hukuk de\kn ılkesının hıçe savılmasıdır Anavasanın 91 maddesınde temel hakların, kışı haklarının ve sı vavil hakların KHK'lar ıle duzenlenemeveceğı huk me bağlanmıştır Oysa sözleşmeli personelın sıyasal \e sendıkal hakları KHK ıle yasaklanmıştır Bu aı.ıV bır anavasa ıhlalıdır lanmasının ardındakı gercek ozelleştırılecek K l l ' lcrde personel çıkarmavı I nlaylaitırmauı. K dem tazmınatını kaldırarak bunun yerine ış so nu tdzmınatı adı altında komık bır ta7mınat geu ren, hızmet akdının feshını ahlak ve ı>ı nıyet kuralı gıbı oznel olçute bağlayan sozleşmevı ıızaııp uzatmamayı idarenın takdırıne bırakan duzenleme lenn amacı, personel tasfıvesınde \e personel alıSözleşmeli personel statüsüyle, idarenın tum buyruklarını iürazsız mında bugunun KIT'lerıne, varının ozel gırışımı yerine getirmekle gorevlı kapıkulları yaratılmak istenmektedir. Bır başka onemlı konu Uluslararası antlaşma huKukunun o lenmesıdır Hem 1961, hem 1982 ne kolaylık sağlamaktır Güvencesızliğin doğal sonucu olan korku, Damokles'in kılıcı olarak Sözleşmeli personel ıçın ongorulen ucret rejımı Aıi ısası ul^'ararası antlaşmalan, ulusal huku kullanılmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki baskı, korku ve ışten kjn bır parva* savmıştır TBMM tarafından onay ve sosyal haklar ıse başlı başına bır konudur Anatma şantajıyla iş verimini arttırmak yontemı, demokrasıden nasıbım lanan ve \asa 'iıtelığı kazanan uluslararası antıaş cak burada unutulmaması gereken bırkaç nokta malar ıle Re TM Gazete'de vavımlanan Uluslara nın altının çızılmesı gerekmektedır Işçı ve memu almamış ülkelerin yaklaşımıdır. rası Çalışnv Orgutu (ILO)'nun sozleşmelerı avırım' ra hasıs davranan bır devletın sozıeşmelı personel gozetmeksmn tum ^ahşanlara sendıkal orgutlen ıçın comertleşmesının bır nedenı yoktur Bu comertMUSA ÖZDEMİR Sayıştay Denetçisi me Inkkı o i2ormektedır Anavasanın 90 madde lık geçıcı bır aldatmacadır Kaldı kı yuksek ucret 233 savılı KHK'nın 308 «.x,i, KHK ıle değışık sındekı hukme karşın uluslararası sozleşme \e ant sadece ust duzey yönetıcılerı ıçın geçerlı bır duzen 1985 yılından bu yana kamu kesımınde, alışılagelen ıstıhdam şekhnden vazgeçıldığı, ışçı ve me 42 maddesınde sözleşmeli personel, "bır hızmet la^ıaaların u>gulanmaması hem hukuk devletını lemedır Yuksek ucret olayının ardındakı gerçeğı mur sayılmayan sözleşmeli personel çalıştırılması sozleşmesıyle çalışan ve ışçı statusunde olmavan hem de uluslararası antlaşma hukumlerını hıçe say gormek ıçın Başbakanlık Yuksek Denetleme Ku rulu'nca yayımlanan 1986 KlT Genel Raporu'na na özel bır ağırhk verıldtğı gorulmektedır Çalış personel" olarak tanımlanmaktadır Yıne bu mad makla eşanlamlıdır bakmak ve onu lyı yorumlamak gerekmektedır ma yaşamında yenıden yapılanma>a vonelik bu gı dede sözleşmeli personelın toplu ış sozleşmesı kap KlT'lerde sözleşmeli personel ıstıhdamını duzen Anılan raporda toplam personel gıderlermın urenşımın gerekçelen arasında uretımde venmlilığı art samına alınamayacağı da hukme bağlanmıştır tş leven 233 ve 308 savılı KHK lar, ana>asanın 48 tırma, yönetımı guçlendırme, çalışma alanrnda dı çı olmadığı ıçın anayasanın 51 maddesı nedenı ıle maddesıne de aykırıdır Çunku anavasal guvence tım malıvetırdekı payının 1980yılında yuzde 33 7 uen, 1985 yılında yuzde 19 3'e duştuğu gorulmek sendıka kuramayan ve grev hakkından yararlana altında demokratık vollarla \e vazılı hukuka u> sıplını sağlama, bırevsel yaratıcılığı gelıştırme vb tedır sayılmaktadır Bu sa\ ların gerçekçı, ıçten ve geçerlı mayan, KHK'nın 5 maddesı uvannca sıyası faalı gun şekılde gerçekleştırılmış bır sozleşmenın olma olmadığını kanıtlayabılmek ıçın modelın bazı açı yette bulunması ve sıyası partılere uve olması \a dığı bu durumda çalışma ve sozleşme ozgurluğun Sonuç saklanan (>anı seçılme hakkı dahı askıya alınan) den so7 edılemez lardan ırdelenmesı yeterlıdır 1 mılvon ınsan orguisuzluğe ıtılmektedır Sendıkal Tablolar ıncelendığınde uretım değerlerındekı Ana>asanın 128 maddesı uyarınca yasa>la duToplumsal boyut ve sıyasal haklara getırılen sınırlamaların vanı sızenlenmesı gereken personel rejımı Yuksek Plan personel payının 197679 yıllarında bır öncekı yıla ra ışe alma, ışten uzaklaştırma \e dısıplın konula ve örgütsuzleştirme nnın "ahlak ve ıvınıyet kurallan" gıbı son derece lama Kurulu'nun genelgelerıvle u>gulanma>a kon gore arttığı, 198085 yıllarında ıse azaldığı gorulSözleşmeli personel ola>ının nıcel bo>ulu sanı oznel, keyfi bır ölçute bağlandığı da anımsanırsa muş ve bo>lece anayasanın 128 maddesı ıle hukuk mektedır Bunun anlamı açıktır Sendıkal hakla landan da önemlıdır 233 ve 308 sayılı Kanun Huk karşımıza çıkan tablo daha da olumsuzlaşmaktadır devleıı ılkesıne ılışkın 2 maddesı açıkça çığnenmış rın askıya alındığı, sınırlandığı donemlerde persomundekı Kararname (KHK) ıle halen KtT'lerde çatır Yuksek Planlama Kurulu, kavnağını anayasa nel gıderlermın malıyetler ıçındekı payı azalmaklışan 256 888 memurun tumunun sözleşmeli statuve Tum mcmurlara ışçılerle bırlıkte orgutlenme hak dan almavan bır devlet yetkısı kullanarak >asadışı tadır Sendıkal haktan yoksun, orgutsuz, guvengeçınlmesı kararlaştırılmıştır Ayrıca KlT'lerde ve kı tanınan, grevlı ve toplusozleşmelı sendıkal hak fiılı bır durum >aratmıştır Bu, anayasanın 6 mad cesız sözleşmeli personel modtlının asıl amacı KlT'lerde sıkıyonetımsız sıkı duzen kurmaktır Sözleşbağlı kuruluşlarda çalışan 484 684 ışçının (1) su tan subay ve polıslerın dahı yararlandığı, memur desı açısından bır vetkı aşımıdır meli personel statusuyle, idarenın tum buyruklareç ıçınde sözleşmelı statuye geçınlmesı hedeflen ların sı>ası partılere uye olmasına ızın verıldığı çarını ıtırazsız yerine getirmekle gorevlı kapıkulları mektedır Bundan boyle KİT'lere memur ve ışçı sta ğımızda, Avrupa Topluluğu uye ada>ı ulkemızde Özelleştirme ile ilişki yaralılmak ıstenmekted'r Güvencesızliğin doğal sotusunde personel alınmaması, ışe yenı alınacakla gelıştınlmekte olan model duşundurucudur kamu gelırlerımn kamu gıderlerını karşılayama nucu olan korku, Damokles'in kılıcı olarak kulların sözleşmeli çalıştınlması da bır polıtıka olarak ması, dış ve ıç borçların vardığı bo>utlar, vanı pa nılııidKtadır Ancak unutulmamai.dır kı baskı, korbenımsenmış bulunmaktadır Bu verılere göre söz Hukuksal boyut rasızlık ozelleştırmeyı, özelleştirme de sözleşmeli ku ve ışten atma şantajıyla ış verımını arttırmak leşmeli statu, vaklaştk 1 mıl>on emekçıyı yakından Llkenın pek çok yaşamsal sorununun \e bu ara personel modelını doğurmuştur Bır >abancı firma vontemı, demokrasıden nasıbım almamış ulkelerın ılgılendırmektedır Ulkemızde toplam ışçı sayısının 3 354 000, sendıkah ışçı sayısının 2 120 000 oldu da personel rejımının hukumetler tarafından çıka tarafından hazırlanan KİT ozelleştmlmesınde uy yaklaşımıdır ğu (2) anımsanırsa, sıyası partılere ve sendıkalara nlan KHK ıle duzenlenmesı TBMM'nın dışlanma gulanacak ana planı ıçeren raporda ıstıhdam faz gjrmesı yasaklanan, toplusözleşme hakkmdan yok sı, parlamenter demokrası açısından tehlıkelı bır ge lasından ve sözleşmeli statuye geçış gereğınden soz (!) Başbakanlık Yuksek Denetleme Kurulu 1986 KlT Ge sun çalıştırılmak ıstenen 1 mılvon sayısının önemı lışmedır 1983 yılından bu >ana 230 cıvarında KHK edıldığı bılınmektedır KlT'len yenıden duzenlemenel Raporu çıkarılmış olması vasamanın ıkıncı plana ıtılme \e va da ozelleştırmeve personel polıtıkasıyla baş (2) 1988 Yılı Programı daha da artmaktadır Sözleşmeli Personel ııü, Kapıkulu mu? PENCERE 20 EKIM 1988 "Herkes Neyse 0 da 0!.." Nazım Hıkmet, "Memleketımden Insan Manzaraları"nda llgazlı "Asn Yusuf'u anlatır 1940'ların llgaz'ı "altı yuz hanelı, bın nufuslu" bır kasaba Asrı Yusuf cınayetten ıcerı gırmıştır, Nâzım'la mapusanede tanışır Ikıncı Dünya Savaşı'nın karanlığında yaşıyor Anadolu Asrı Yusuf, . bu huzünlu donemın bır "manzarası " Metın Şekercıoğlu, 1960'larda llgaz'a savcı olarak atandığında merak eder Kımdır bu Asrı Yusuf 7 Meğer Yusuf, beledıye kütuphanesınde çalışıyormuş Beledıye başkanı Yusuf demış, savcı senı ıstıyor Yusuf pırelenmış, kaygılanmış ne de olsa sabıkalı Acaba savcı ne ıstıyor' Tedırgın ve ışkıllı Yusuf savcılığa gıder Metın Şekercıoğlu, büyük şaırın şıırıne gırmış ınsanı tanımak ıstıyor Ge/ otur bakalım Yusuf Efendı1 Ne ıçersın'* Kahve, çay? Yak bır sıgara Hoşbeşten sonra savcı lafı Nâzım'a getırır Nasıl adamdı? Yusuf Hiçbır kötülüğünü görmedık * Hasan Kıyafet'ın "Mahpus Yıtmaz Güney" adlı son kıtabını okurken bırkaç satırın altını kırmızı kalemle çızdırn Nevsehır Eskı Cezaevı Müdürü, Yılmaz ıçın dıyor kı Babası, anası zıyaretıne geldı Elbette başı tıraşlıydı Herkes neyse, odao Başka bır dıyeceğım yoktur Benım adımı yazma (Sayfa 31) Aklım şu kısacık tumceye takıldı : Herkes neyse o da o * Insan bu ya, kıtap okurken duşuncesı bırden kayıyor, olmadık şeyler duşünüyor Dıyelım Beethoven'ı gözaltına aldın, gur saçlarını sıfır numaraya vurdun, mapusane koğuşuna attın, aradan yıllar geçtıkten sonra koğuş arkadaşları ne söyler Hiçbır kötüluğunu görmedık Bıraz ağır ışıtırdı lyı adamdı Eınsteın'ın kafasını usturayla kazıt, Bertrand Russell'ın ıpek saçlarını sıfır numara makıneyle dıbınden tıraş et, ıkı kabak kafalıyı at demır parmaklıklar ardına Sıradan mahkumlar ıçın her ıkısının de Bayrampaşa'da uyuşturucudan yatan Alman, İngılız, Italyan turıstınden farkı yoktur Insanoğlunun kultur ufkunu oluşturan çemberın çapı küçükse, büyükler dışında kalır • Gerçekte her ınsan bır değerdır, ama kımısı yalnız ınsan olduğu ıçın değerdır, kımı ınsanın da kışıhğıne paha bıçılemez Bu ıkısı arasındakı ayrımı nasıl yapmalı 7 Kapalıçarşı'dakı kuyumcu, altının kaç krat olduğunu hemen anlayabılır Elımızde böyle bır ölçek yok Kımı zaman yanımızdan dünyanın en değerlı ınsanı geçer, farkına bıle varmayız Kımı zaman da buyuk bır yanılgıya düşer, ünlenmış kışılerın tümünü değerlı sanırız Oysa un ıle değer, her zaman çakışmıyor lletışım, reklam, propaganda çağında yaşıyoruz Nıce değersızlerın günumüzde meshur edıldığı ızlenıyor Sanat değerı sıfıra sıfır elde var sıfır olan bır sınema yıldızının ünu dünyayı tutabıliyor Hepımızın tanıdığı, televızyondan ızledığı, gazetelerde fotoğraflarını gördüğü çoğu devlet başkanı, aşağılık bırer katıl kımlığındedır Şöhretı dunyayı tutmuş kımı poiıtıkacı, hırsız, uç kâğıtçı, alçaktır Sınırlar ötesıne ımparatorluğunu yaymış ışadamı, vurguncu, karmanyolacı, yankesıcıdır •*• OKT4YAKBAL EVET/HAYIR Bir Dönemi Anlamak OKURLARDAN Suadıye 'de iren haltına paralel olan Çamlı Sokak sakinlerındenim. Sokağımızın Ayşeça\ tıs ( a'1^^' 'nden başlayarak Bostancı yonune giden bolumünun ilk kısmını en ufak bır yağmur veya sağanakta buyuk oiçude su basmakia ve yol hır golete donuşerek yaya ve araç trafîğine kapanmaktadır. Bunun nedenı, sokağın en çukur bolgesı olan bu kısımdaki su oluğunun evlerde banyolarda bulunan cinsten kuçuk bir oluk olmasındandır. Yaklafik bir insan eli kadar Belediyeden istek " Bazı kelımeler uzerınde durmak ıstıyorum Mesela maddede geçen bılınç kelımesını tam kavramıyla anlamış değılım Bılınç kelımesı dilımıze mutlaka gırdı mı dıye düşunüyorum Musaade edersenız o fıkrayı bır daha okuyorum Atatürkçu anlayış ve davranıştan hareketle mıllı bırlık, beraberlık ve butünlük duygusunu, duşüncesını ve bılıncını Burada bılınç kelımesı "ıdrakı" anlamında mı kullanılryor?" MGK'da Ataturk Yasası tartışılırken Orgeneral Haydar Saltık yasanın ıkıncı maddesınde geçen "bılınç" sözcuğüne karşı çıkar Devlet Başkanı Orgeneral Evren der kı "Bılınç kelımesı çok kullanılıyor ama Artık çok gırdı Turkçemıze Bılınçlendırmek başka manaya da kullanılabılır Anlıyorum ben sızın tereddütunuzu " Haydar Saltık görüşunü yıneler ona göre kelımeler yasa dılınde ıtınayla kullanılmalıdır Kültür Bakanhğı Temsılctsı Prof Emın Bılgıç kı son Demırel hükümetınde de Kültür Bakanlığı müsteşandır sevınçle soze karışır 'Bılınç kelımesı Turk dılının kaıdesıne ve zevkıne uygun olarak teşkıl edılmış bır kelıme değıldır Esas olan dılımızın zengınhğı ve zevklılığıdır Marriığına uygunluğudur Bu bakımdan şuur kelımesının bılınç yerine tercıhı çok tabıı olacaktır Dıl zengınhğı bakımından da mananın ıhatası bakımından da buna bendenız de lüzum görüyorum" der 1 Sayın Evren bılınç yerine suur sözcuğunu oya koyar, bılınç bır yana ıtılır 'şuur baştacı edılır1 Bılınç Evren'e Saltık'a ve Bılgıç'e göre çırkındır, zevKsızdır, şuur ıse dılımızı zengınleştıren 'mana ıhatası' bakımından çok daha yerınde bır sözcuktür, yok yok kelımedır* Bılınç sözcuğunu beğenmeyenler usanç, beğenç, ınanç, bılgıç gıbı sozcüklerın gundelık dılde kullanıldıgını düşünmezler bıle" Bu anlattığım gıbı daha nıce olay var dostum Erbıl Tuşalp'ın şu günlerde ıkıncı baskısı yapılan "Eylul Imparatorluğu" adlı kıtabında 12 Eylul'den bu yana yaşanan durumlar en gerçekçı bıçımde gözleronune senlmış Yalnız bızlenn gozlerı onüne değıl, gelecek kuşakların onune getırılmış, tarıh sayfalarında yer edecek bıçımde sergılenmış Tuşalp, 12 Eylül olayını derınden yaşayan bır gazetecı, bır aydın Acısını duymuş, "Eylül Imparatorluğu" adını da Eylul 80'den 83'e kadar süren anayasasız, yalnızca beş askerın her sözunun yasa olduğu bır dönemı en yakışır bıçımde anlattığı ıçın vermış kıtabına Tuşalp, kıtabını kızı Ekın'e ve onun arkadaşlarına sunuyor 12 Eylül Imparatorluğu günlerınde doğan çocuklara Şöyle dıyor önsözunde "Doğduğunuz yıllardakı olayları gızleyerek bır dönemın gerçeklennden sızlerı uzak tutmayı amaçladılar O günlerı resmı açıklamalardan öğrenmenızı ıstedıler Onlar gıbı duşunmenızı, onlar gıbı davranmanızı ıstedıler Senın ve arkadaşlarının 1980 Eylul'unden sonra yaşanan yıllann, bılınmeyen yanlarını öğrenme hakkınız okjuğunu düşunüyorum Sızın ıçın tartışmasız, başkaldırısız, kavgasız, kıtapsız, şıırsız, bılımsız ve polıtıkasız bır gelecek ongöruldu Geleceğınızın nasıl hazırlandığını bılmenız ıçın yazıyorum Yalansız yaşamanızı ıstıyorum " 1 Eylul Imparatorluğu'nun Doğuşu ve Yükselışı"nı okurken bu ımparatorluğun başlıca söz sahıplerının lyı bılmedıklerı, lyı tanımadıkları, gereğınce ıncelemedıklerı konularda bırtakım aşırı eğılımlı kışılerın, ozel çıkar peşınde. ıkbal peşınde koşanların oyununa nasıl geldıklennı de yukarıdakı 'bılınç' olayındakı gıbı görüyoruz 12 Eylul'un yurtdışındakı bırtakım çevrelerce gunler öncesınden nasıl tezgâhlandığını anlıyoruz Dostum Erbıl Tuşalp'ın "Eylul Imparatorluğu", bu tarıhsel olayı türlu yonlerıyle ınceleyen belgesel yapıtlar arasında en etkıleyıcı, en kalıcı, en ınandırıcı olanlardan bırı, belkı bınncısı olan bu oluğun ızgarası herhangı bır yağmurda derhal çamıır ve ağaç yapraklarıyla tıkanmakta e dolo\'sı ıle Ulkemızde eğitimoğretim sokağımızı su basmaktadır. Soz eşitsizliğinin en çarpıcı konusu oluğun normal boyutlu boyutlarda yasandığı bır olukla değiştırilmesı yuksekoğrenim amacıyla Kadıköy Beledıyesı kurumlarından biri de Fen tşlerı Mudurluğu'ne nısan yabancı diller. Yani filoloji \e temmuz aylarında ikı kere ve yabancı dil eğitim telefonla başıurdum. Konuyla fakulteleri. Sorun ise, yabancı ılgılenıleceğı ifade edıldı. dil sorulanmn İngilizce, Ancak bugune kadar hiçbır sey Fransızca ve Almanca, aynı yapılmadı. Ve yağmurlu gunler yanıt anahtarında kodlanmaları. Sonuç olarak geldı çattı. Yırminci yuzyılda bır su oluğur.u değiştırmek bu yurtdışından kesin donus yapmış ailelerin çocuklan iki denli zor bır ıs olmasa gerek. dil bilmelerınin avantajıyla Beledıyemızden bu konuda birinde yanıtlayamadıklan ivedı ılgı bekliyoruz sorulan diğerinde yamtlıyorlar. Bunun da CEMAL TEKİ\ htanbul Yabancı dil soruları otesinde bazı oğrenciler, anadili gibi bildikleri Almanca sorulannı çozerek, böluk porçuk Ingilizceleriyle bir lngiliz fîlolojisine giriyor. Bu durumda Türkiye koşullannda en olumsuz koşuüarda İngilizce oğrenmis olan ve filoloji icin gece gunduz çahşanlar acıkta kalıyor, hak etmemiş olanlar kazanıyor. Yurtdışından gelenler karştsında Turniye'de yaşayanların şansı yuzde 3935 'lerde kalıyor. Çozum gayet basit. Yabancı dil sorulannın uç ayn yanıt anahtarında kodlanması. Bu yolla haksızuk onlenecektir kanısındayım. NİLGÜN ANADAĞ "Un" ıle "değer"\ bırbırıne kanştırmaktan sakınmalı Ola kı ışık yılı kadar uzaktan tanıdığımız bır unlü cığerı beş para etmezın tekıdır, elımızı uzattığımız zaman tutacağımız kadar yakınımızdakı ınsan, değerıne paha bıçılemez kışıdır En azından "herkes neyse o da o" değıldır MERAL POTUR (BAĞCI) ıle İNGİLİZCE ÖĞOCNECEĞİM DİVE ZAMAMINIZİ VE PABAUIZI BOŞÛ, UADCAMAK BEKİR POTUR evlendıler 19 EKIM 1988 KADIKÖY Cumhuriyet Kitap Kulübü Bakırköy Temsilciliği Karya Kültür ve Sanat Merkezi İMZA GÜNÜ 22 Ekim Cumartesi 15 0019 00 LEYLA ERBİL BEKİR YILDIZ TUPSEM'ÎN ' REMBEDLİuİNDE İNĞİLTEPÇ'NİN SECKİN DÎL OKULLARINC ,752 Istanbvl Cad (Adltye Karsıs,) Tel 542 1 I 72 BÛTÛN YIL ÎNGILÎZCE TC MİLLİ EĞITİM GENÇLlK VE SPOR BAKANLlCl INGILTEREİSMÇRE Unıversıtekolej \abancı Dıl Eğıtımı AVUSTRALYA Lnı\ersıteKolej yabancı dıl eğıtım suresınte v alışma olanaeı Tel: 362 39 59362 40 96 (İslanbul) Ingıllere de AUPAIRL1K orgjnızasyonu bızım ışımızdır Derın Lımıted Şırkelı Tel 1158 53 42 4213 68 67 1727 yaşları arasındakı bavanlar Ingıltere'de ı,ocak bakarak hem ingilizce oğrenıp hem de para kazanabılırsınız Tel (1)336 15 26 Ingılızceden Turkçeve, Turkçeden Ingılızceye (teknık dahıl) evde çevırı yapılır ATAK TANERİ Tel 356 47 05 SATILIK T E K N E Sahıbınden ahşap 5 5 m Albın motorlu balıkçı teknesı satılıktır Tel.: 580 11 21 224501 sıcıl nolu surucu belgemı kaybettım Hukumsuzdür AHMET ORHAN TEZ Pasomu kaybettım, hukumsuzdür SALtM LRTEM ÖZEL İngiliz Lisan Okulları Danışma Merkezi Cumhurıyet Cad 173; 1 B Elmadag Istanbul 80230 Hılton Otelı karşısı Tel (1) 148 39 77 148 79 43 Tlx ?7498TUSMTRFax (1H329729 VEFAT Sarıyer eşrafından me hum Uzun Ahmet Bey ıle merhume Hafıze Emıne Hanım'ın torunları, merhum Ismaıl Hakkı Sayınkul ıle merhume Ayşe Fevrıye Sayınkul'un evlatları, merhurn Şefık Emre ıle merhume Refıka Ezen'ın yeğenlerı, merhum Mustafa Ersoy ıle Vuksel Ersoy'un dunurlerı, merhum Nızamettm Tumay ıle merhume Ferıha Tumay'ın damatları Haldun Dalyancıgıl'ın kuzenı, Umıt Bılgın Haluk Bılgın Ahmet Dalyancıgıl Sabıha Ezen'ın dayı ve amcaları, Hale Oktar'ın enıştesı, Omur Ersoy'un kayınpederı, Nazıre Berk ıle Furuzan Sevgen'ın kardeşlerı, Fureya Ersoy'un babası, Evrım Ersoy'un dedesı, Jale Sayınkul'un eşı r BİLGİYİ KAYNAĞINDAN ALIN YİRMİBİRİNCİ YÜZYILI YAKALAYIN BİLGİN DERSANESİ arif red U R ;emal 3 asıl adalet P,5T •tUK'N:MJfn MEHMETHİKMET SAYINKUL 19 10 1988 tanhınde Hakkın rahmetıne kavuşmuştur Cenazesı 21 10 1988 cuma gunu Şışlı Camıı'nde kılınacak öğle namazını muteakıp Ferıkoy Mezarlığı'ndakı ebedî ıstırahatgâhına defnedılecektır Mevlâ rahmet eylesın AILESI TUM DEMOKRAT VE YURTSEVERLERE ÇAĞRI Tuzla'da 7/10/1988 gunu polısler tarafından öldürulen oğullanmız adına başlatılan maddı ve manevı kampanyamıza ınsanlık onuruna saygı duyanları katıhma çağınyoruz Aileler adına AHMET ADALI Iş Bankası Kadıköy Şubesı Hes No 2395729 Yapı Kredı B Kadıköy Şubesı Hes No 153180 • BİLGtSAYAR • ANADOLU • İNGİLİZCE LİSELERİNE VE • ÜNİVERSİTEYE KOLEJLERE HAZIRLIK HAZIRLIK • TAKVİYE KURSLARI Adns Barbaros Cad. No: 20 BahçetıevlerBAKmKÖY KOCASİNAN BELEDİYE Ş.B. MD KARŞISI Tek 584 33 82 5SS 39 88 İNGİLTERE'de İNGİLİZCE ü V ' M I İ= 526 10 49 * Arif Kemal" "Red Türküleri" serisinden Red Türküleri2 kaseli toplatılmıştır. 1 ve 3 kasetleri serbest olarak satılmaktadır. BAKIRKÖY AKJL HASTANESİ VAKFI A.Ş. TECRUBELİ ELEMANLAR ARIYOR • Kafeteryada çalışacak bayan garsonlar ve şef garson, kafeterya aşçısı aşçı yardımcısı bulaşıkçı • Supermarkette çalışacak bayan tezgâhtar şarkuterı elemanı, reyon elemanları ve supermarket ıdarecısı • Seralarımızda çalışacak sera bahçıvanı ve açık bahçe bahçıvanı • Bıigısayar ve daktılo kullanabılen, çok lyı derecede Ingılızceye vakıf bayan yonetıcı sekreten • Tıbbı ve cerrahı cıhazlar konusunda deneyımlı pazarlama elemanları • Tecrubeh tanker şoforu Acılen aranmaktadır Isteklılerın BAVTAŞ Personel Mudurlüğü ne hafta ıçı mesaı saatı bıtımıne ve cumartesi gunu saat 5 00 e kadar şahsen muracaat etmelerı gerekmektedır Adres: Bakırköy Akıl Hastanesi Merkezi Incırli, Bakırköy/ISTANBUt BAVTAŞ PROF. DR. LÜTFİ DURAN TÜRKİYE YÖNETİMİNDE KARMAŞA 3000 Lıra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınları Turkocağı Cad 39/41 Cağaloğluhtanbul EMBASSY '88 FİYATLARI 16 Aralık'a kadar 1989 ıçın kaydınızı yaptınn. 1988 fiyatlanndan yararianın. Sclıool of English. BARATAS. AD de ı Hu r^et Caü Yonca Apt Vo 282Kat 4 0 1280270$ışlt IST Te! 1474)88 1484357 Tlx 30288 cya tr ...PEK YAKINDA.BEKLEYIN! EVLERINIZtN, BUROLARINIZIN VE OTOLARINIZIN CAMLAR1NI RENKLEND1RELÎM. 163 76 09