19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Istanbul Haberlcrı Erfcaa Akyıldız, Dış Haberler. EifnB Balcı, Ekonomı Cragiz Turhaa. Küllıir O W tslrr, Sahıbı: Cumhuriyn Matbaacıhk ve Gızeiecılık Türk Anomm Şırkcti adrna Nadtr Nadi • Gend Vayın Mvldürü. Hasa* C c u l , Mocuese MadürU: Emimt Spor Daııısmanı Abdulkadir Yacrlmaa. Duzdlmc: Rrfîk Darbaş, BılımEgmm ^abia Alpay. IşSendıka Ufakhfil. Yazı Ulerı Mudürü. Ofcay Göseosia, # Haber Merkezı Müduru: Şakraa Krteaci, Yun Haberlcrı Ntcdrt Dogaa, Dızı Yazılar: Kcrtıa Çalçkaa, # Koordınator Aamet Yatp° Baytr, Sayfa DUzenı YOncımcnı Ali Acar. • Temsılcıler: ANKARA Konbaa. • Malı Ijler Eral Erkul. • Muhascbr Baltal Vtacr • BuıçePlanlama Snrgi Araa • Rcklam Ayjt Torna. Ek Yayınlv. Haly> Akyol 9 tdaıc Hyscvin (.uırr. Isleıme Öadcr Çflik, Bılgı Işfcm Nail laat. Yalçıa D o t » . İZMİR Hikmrt Çtıiakayı. ADANA Cdal vr i*ıvan C umhunyvt vlaı baacılık ve (ıvtftçılık T A ^ Turk Ocagı Cad 39/41 M3İ« IM PK 24*lsunoul Tcl 512 05 05 120 h»tj, W e « 22246 F « <l> 52« 6 0 7J % Bunjtor Akkftn: 7ıya(>ok*lp Blv InkıUp S N o 19/4 Tel 133 1 I 4 M ~ Tel« 42544 F u 14) l î î II 41,428 # l ı a U r H / ı y ı Blv 1352 S 2 / 3 . Tel 13 12 30 Tele» S2359 Faj 1511 U 12 30 • A<Un. Inonu < «d 1IVS No I KJI l. Td II4SWII«7}I. Tcle» 62155. F « (71) 32» 056 TAKV1M: 20 EKlM 1988 İmsak: 4.48 Guneş: 6.13 Öğle: 11.54 lkindı: 14.54 Akşam: 17.25 Yaısr İS.44 ABD'nin gözü Islamda Ankara'nın Sovyet Müslümanlara yönelik herhangi bir faaliyetten dikkatle kaçınmasına rağmen Washington'dan bu konuda telkinler sürüyor. ABD Kongresi'nin Sovyet Ermenistanı'na dolaylı destek için Türkiye'ye Ermeni soykırımı konusunda bir "gözdağı" verme olasılığı da gündemde. UFUK GÜLDEMtR WASHINGTON Sovyetler Birliği'nin güney cumhuriyetlerinde son aylarda görülen "hareketlenme", ABD Savunma Bakanlığı ve Kongre çevrelerine göre "Tiirkiye'yi de ilgilendiriyor." Ankara ise daha farklı düşünüyor ve kuzey komşumuz Sovyetler Birliği'nin bu konuda en ufak bir kuşkuya dahi kapılmaması için son derece dikkatli bir politika izliyor. Ancak Ankara'nın bu mesafeli duruşu dahi Washington'u zaman zaman Türkiye'ye, konuya ilişkin telkinlerde bulunmaktan ahkoyamıyor. Çünkü Washington, Sovyetler'in güney cumhuriyetlerinde meydana gelen olayları "miDiyetler raesetesi"nin günümuze sarkmış bir parçası ve Gorbaçov'un yumuşamaya olan taahhutlerinin denendiği bir l a b o ratuvar olarak görüyor. •V Washington, Türkiye'nin Sovyet Müslümanlara dönükyayın yapmasını istiyor Jfhldheim'ın gezisine tepki Anhara tedirgin Avusturya i Cumhurbaşkam Kurt Waldheim ın 23 kasımda Ankara'ya yapacağı "uğrak ziyareti" diplomatik tedirginlik yaratıyor. ABD Yahudi lobisi büyük tepki gösteriyor. WASHINGTON/ANKARA (Cumhuriyet) Uluslararası ilişkilerde son yılların en tartışmalı devlet adamlanndan olan Avusturya Cumhurbaşkam Kurt \¥ttdheim'ın kasun aymda Türkiye'ye gayri resmi bir ziyaret yapacağı bildirildi. Haberin duyulması üzerine telaşa kapılan Washington'daki Yahudi lobisi, Waldheim'ın Cumhurbaşkam Kenan Evren ve Başbakan Turgut özal tarafından da kabul görecek olması üzerine ABD Dışişleri Bakanlığı'nı arayarak "endişelerini' dile getirdi. Kuveyt'i ziyaretinden sonra 23 kasım günleri arasında Türkiye'ye uğraması beklenen Waldheim'ın bu ziyaret programının Ankarada yetkili çevrelerde sıkmtılara yol açtığı gözleniyor. Bilindiği gibi 2. Dünya Savaşı'nda Alman ordusunda bir subay olarak Yugoslavya'da Nazilere karşı savaşan partizanların ölüme gönderilmelerinde parmağı olduğu iddialanmn su yüzüne çıkmasıyla birçok Batı ülkesi, Waldheim'a karşı bir ambargo uyguluyor. Söz konusu ambargo, bu ülkelerin çoğu tarafından gayri resmi bir şekilde uygulamyorsa da, ABD, 197282 yıllan arasında BM Genel Sekreterligi de yapan Waldheim'ın ülkeye "sade vataodaş" olarak girmesini bile yasaklamıştı. Amerikan Dışişleri Bakanlığı, konuya gayet hassas, ama ölcü Ozon tabakası iki kat inceldi LAHEY (AA) Yeryüzünü güneşin zararlı ışınlarmdan koruyan atmosferdeki ozon tabakasınm, beklenenin iki katı daha fazla inceldiği bildirildi. Birleşmiş Milletler Çevre Progromı'nın (UNEP) Genel Direktörü Dr. Mustafa Tolba, ozon tabakasınm 1986'dakinden ytizde 4 oramnda daha ince olduğunu belirterek, bilim adamlarının bu oranın yüzde 2 olmasını beklediklerini söyledi. Tolba, Gtiney Kutbu üzerinde ozon tabakasında meydana gelen deliğin, bu yıl geçen yıla göre daha küçük olduğunu belirtti, ancak deliğin çapının yıldan yıla iklim kosullan yüzünden değistiğini vurguladı. , i M MB A ri, tamamı Ermeni olan bir askeri birlik kurulmasına izin verilmesinden, hatta açık açık tam bağimsızlıktan söz edilmeye başlandı. Karabağ konusunun öbür ayağına baküdığında şöyle bir manzara görülüyor: Iran devrimi ve Afganistan direnişinden etkilenmiş ve Sovyet sistemi dışında siyasi çözümler arayan bir dizi Muslüman cumhuriyet. Ya Muslüman cumhuriyetler Üstelık bu ülkeler dünyanın en önemli dört Islam ülkesi ile yüz yüze bakıyor: Türkiye, tran, Afganisun, Pakistan. 1980'den beri Tebriz ve Tahran'dan bu cumhuriyetlere Azerice, Türkçe, Farsça radyo yayını yapıhyor. ABD Kongresi Araştırma Servisi'nin Sovyet uzmanlanndan Allen Hetmanek'e göre geçen yıl Sovyet basını, "Sovyet topragına Hizbuüata sumasından ve Orta Asya'da Humeyni ideolojisinin yaygınlaşmasından" bahsetti. Yine Hetmanek'in, Amerikan Dışişleri Bakanlığı'na atfen aktardığma göre "Sovyetler 8 Mart 1988'de Tacikistan'daki bir sanayi kumlnşuna Afganlı möcabitlerin roket saldırısını teyit etti." Tabii bütün. bu olaylar yine NVashington'u heyecanlandınyor ve "tslamın yükseldigi" bir dönemde, Muslüman Sovyet cumhuriyetlerinde hiç görev yapmamış ve savaş ertesi Sovyet UdeTİerinin içinde tek istisna olarak "MüslüınAiı damsmaiii** olmayan Gorbaçov'un soruna nasıl yaklaşacağı merak uyandınyor. «VALOHEM Nazilehe ışbihiği onu "istenmeyen adam" yaptı. lü sözcüklerle yaklaşıyor. Washington'daki Israil makamlan ve Amerikan Yahudi lobisi ise oldukça öfkeli ve "Bir se> kazanamazsımr, ama çok şey kaybedersinu" diye konuşuyorlar. Ancak bu ziyaretin en büyük lalihsizliği, geçen haftalarda temeli atılan Soykırım Müzesi'nde sözde Ermeni soykınmına da yer verilmesini önlemeye dönük çabalarla aynı döneme rastlaması. Nitekim bu çerçevede edilen en korkutucu laf da, "Ermeni soykınmı karar tasansuun" mağlup edilmesi için birçok kimsenin eskisi gibi "heyecanlı olmayacağı" Edinilen bilgiye göre, eğer "geçerken uğrama" ve görüşmelerin yapılması resmen kesinleşirse, Amerikan Yahudi lobisi büyük bir kampanya açmayı planlıyor. Sikke yağması savcıhkta MUĞLA (Cumhuriyet) Muğla'mn Göktepe Köyü'nde ortaya çıkan erken Roma dönemine ait sikke yağması ile ilgili gözaltma alınan 25 kişiden muhtar Cemal Işıldak ile birlikte 13 kişi serbest bırakıldı, 12 kişi savcılığa sevk edildi 15 gündür süren operasyonlar sonunda 1.5 milyar lira değerinde olduğu sanılan 16 gümüş sikkeden oluşan koleksiyonun tamamı ile 176 adet gümüş sikke ele geçirilebildi. Bazı koleksiyoncular, sikkelerin sayısının çok daha faz'a ,. olması gerektiğini belirtirlerken, büyük bir kesiminin yurtdışına çıkanlmış olabileceğine dikkat çektiler. ERMEJriSTIIİ SORUmi Sovyet Ermenıstanf ndaki göstenler ABD için Gorbaçov polırjkalarının sınanması anlamını da taşıyor. Ermenistan'a destek vermeyi isteyen ABD Kongresi'nin bu amaçla Turkiye'ye "Ermeni katliamı" konusunda baskı yapması olasılığı da gündeme gelıyor (Fotoğraf: AP) lepleri, Gorbaçov'un glasnost ve perestroykasının "milliyetler meseiesi" konusundaki sınırlannı ortaya çıkaracak. Bir uzman şu değerlendinneyi yapıyor: "Sovyetkr'de Gorbaçov'a karşı olan muhafazakâr kaoat, Ermenistan'dan gelen akortsuz sesleri Gorbaçov'un rtform programlannm başansızlıgının kanıtı olarak sunuyor. Gorbaçov, muhafazakâr muhaliflerini snstnnnak için Ermenistan'da sert bir harekete de girişemryor, çönkü böyle bir adınun Amerika De ilişkileri sertleştirecegini ve 'yeniden yapılanmaya' harcanacak fonlann tekrar silahlanmaya 0deceginden ürknyor. A>nca Gorbaçov 'korkuyu' bir yönetim öslabu olmaktan çıkannak istiyor." Bu arada, New York Times'ın Moskova Bürosu'ndan Bttl Kdler'in bildirdiğine göre Sovyetler'de Gorbaçov yanlısı entelektüellerin de Ermeniler konusunda giderek sabn taşıyor. "Ermenistan'dafcüçnygolanması" flkri bu çevrelerde de kabul görüyor. Gorbaçov, aynca Ermenilere taviz de verip susturamıyor. Çünkü yeterince taviz venniş durumda. Adı bile Türkçe olan Karabağ'ın yönetimi Azeriler'den abnarak Moskova'dan gönderilen bir komiserin yönetimine verildi. Şimdi Ermenistan'a baglanmasına izin verilmesi Gorbaçov'un muhaliflerine "zayıflık işareti" gibi görünebilir. Aynca bunun Ermenileri tatmin edip etmeyeceği de belirsiz. Çünkü bir süreden be Ermenistan'a ilgi Son haftalarda ABD Savunma Bakanlığı ve Kongre çevrelerinde konuya ilişkin iki eğilim var: 1) özeüikle Kongre çevreleri Kremlin'in Ermenistan'dan yüksefen "akortsuz scsleri" Stalinvari bir operasyoııla susturma olasılığından kaygj duyuyor ve bunun gerçekleşmemesini arzuluyor. Bu çevreler, sözde "Ermeni soykınnu konusunda Türkiye'ye verilecek bir göz dagının" Sovyet yetkililerince Amerika'run "Ermeni meselesine bağlılığmın goslergesi olarak" algılanacagını düşvlnüyor. Türk Musevi cemaatini temsilen Kongre'de çok sessiz, ama son derece etkili bir Türkiye lobisi yürüten çevreler şöyle diyorlar: "Kongre uyelerinin dış politika damşmanlanmn bepsinin gündeminde Karabag olayı da var ve bepsi Ennetustan'ın ezümesini mısıl önleriz diye kafa yoruyor." Aynı çevrelere göre Kongre, Sovyetler'e Ennenistan konusunda bir mesaj verememenin sancısını çekiyor. 2) Ermenistan'da meydana gelen olayların bir de öteki ayağı, yani Azerbaycan tarafı var. Bu kez de ABD Savunma Bakanlığı çevreleri, Türkiye Ue konu arasında bağlantı kuruyorlar. Geçen yıllarda Washington Sovyetler'deki Muslüman cumhuriyetlerin ne bOyuk bir "maden" olduğunu keşfetti ve bu cumhuriyetler, Amerikalı Kremlinologlann ilgisini çekmeye başladı. Sovyetler'de yenî sorun: Mafya çeteleri Komiser Aleksandr Gurov, SSCB'de 200'den fazla mafya çetesi bulunduğunu ve Al Capone yöntemiyle çalışan bu çetelerin ABD mafyası düzeyine yaklaştığını söylüyor. Dış Haberler Servisi Sovyetler Birliği'nde de ABD ve diğer kapitalist ülkelerde olduğu gibi mafya örgütünün geliştiği bildiriliyor. Newsweek Dergisi'nin son sayısında yer alan haberde, geçen yıl sayıları gittikçe artan özel girişim, yiyecek, giyecek, halk sağlığı ve öteki işkollannda hizmet veren kooperatiflere koşut olarak mafya yöntemleri ile çalışan gangster çetelerinin de eylemlerini yoğunlaştırdığı belirtiliyor. Sovyetler Birliği'nde kooperatiflerin kurulmasına kolaylıklar sağlanmasına karşın, bu işyerlerinin korunmasında devletin yetersiz kaldığına dikkat çekiliyor. Yerel gazetelerden Moskovskaya Pravda, bunu bir çelişki olarak niteleyerek çözümlenmesi gerektiğini vurguladı. Son zamanlarda yaygınlaşan gangsterlik olayları, işyeri sahiplerinden haraç toplanması, fahişelik ve uyuşturucu kacakçıhğı gibi yasadışı yollardan elde edilen kazancın bu tür işyerlerine yatırım yapılarak değerlendirilmesi biçiminde de görülüyor. News Week, mayıs aymda Moskova'da yeni açılan bir lokanta sahibine de "haraç" talebiyle mektuplar gönderildiğini, polisle işbirliği sonucu gangsterlerden ikisinin yakalandığını bildiriyor. Söz konusu mektupta "Işyeriniz bizim örgütümüzün iş yaptıgı bir bölgede bulundugundan yıllık 300 raMe (500 dolar) vergi odemek zonındasınız. Aksi takdirde camlannız kınlacak ve bu miktar 400 nıbleye (650 dolar) çıkanlacaktır" dendi. Geçen ay Sovyet basınında yer alan haberlerde "mafya" sözcüğüyle tanımlanan bu gangsterlik olaylarının giderek daha örgütlü bir biçimde ger ya ülkemiz için uzun bir süredir bir kurmaca olçekleşmeye başladığına dikkat çekildi. Haftalık maktan çıktı, gerçege dönüştü" dedi. Gurov demeMoscow News Gazetesi'nde yer alan bir haberde cinde, Josef Stalin döneminde mafyamn olmadı"Yavaş yavaş Amerika')a yetişiyonız" dendi. gını, gangsterlik olaylarının önce Nikita Knısçev özbekistan Cumhuriyeti'nde bu yıl 12 milyon do döneminde ekonomik gelişme ortamında görüldülar tutarındaki paranın mafyaya kaptırümasını ön ğünü ve Leonid Brtjnev'in yolsuzluk ve rüşvet olayleyen polıs müfettişi Tdman Gdlyan rüşvet alan ba larının yaygınlaştığı iktidarı sırasında güçlendiğızı yetkililerin kendisine zorluk çıkardığını belirtti. ni söyledi. Gurov, Sovyetler Birliği'nde 200'den fazSovyet televizyonuna yaptığı açıklamada "Giiçlii la çete olduğunu belirtti. Gurov, bu kişilerin Amebir direnme ile karşılaşmasaydık daba fazla para rikan gangsteri Al Capone'un yöntemlerini kullankurtarabilirdik" dedi. dıklarım, bir kiralık katile 50 bin dolar ödeyebilözel kişiier tarafından kurulan kooperatiflerin diklerini ve cezalandırılmaktan kurtulmak için yetve örgütlü suçların bir anda artması, Mihail Gor kililere 1 milyon dolar rüşvet verebildiklerini söybaçov'un perestroyka (yeniden yapılanma) politi ledi. Gurov, bu kişilerin kazandıklarının üçte ikikasının eleştirilere hedef olmasına yol açıyor. Eleş sini rüşvete harcadıklannı belirterek " N e kadar katiriler liberal reformların kooperatifler örneğinde zandıklannı tahmin edebilirsiniz" dedi. ki gibi gayri meşru yollardan para kazanan kişileKooperatifleri korumaya alan bir yasanın yakın rin işine yaradığı biçiminde. bir gelecekte çıkarılacağı, ancak yetkililerin mafPolis komiserlerınden Aleksandr Gurov, hafta ya gangsterlerini yok etmekte büyük güçlüklerle lık Literaturnaya Gazeta'ya verdiği demeçte "Maf karşüaşmaya devam edecekleri öne sürülüyor. Eski eserde ödenekler ANKARA (AA) Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ertan Cireli, eski eser alımı konusunun, mevcut ödeneklerin kullanımı ile ilgili olduğunu, eser alımlannın eldeki ödeneğe göre devam ettiğini söyledi. Başbakanlık tarafından yayımlanan tasarruf tedbirlerine ilişkin genelgenin genel çerçeveyi belirlediği, müzelerin eski eser alımı gibi özel bir konuda herhangi bir aynntı içermediği kaydeden Cireli, müzelere eser satan kişilerin işlemlerinin yürütülmesi ve ödenek aynlması için ancak birkaç ay beklediklerini belirtti. AT*ye girmek için önce kafanızı değiştirin! ! İspanyol hukuk profesöründen Türkiye'ye tavsiye Ankara'ya baskı Bunun üç nedeni var: BiriDcisi, sosyalist devrimin, aradan geçen uzun zamana karşın Muslüman cumhuriyetleri tam olarak etkisi altına alamamış oluşu. tkiııdsi, "gem vurulamayan" bu topluluğun nüfusunun sürekli artışı. Rand Şirketi'nin hazırladığı "Afgaustan'da Sovyet Ordusu" adü çalışmaya göre üçüncüsö ve belki de en ilginci de "Sovyet ordnsondaki Müslüraanlann AfgaoJı mikahitkn karşı çarpışmaku göDölsüz oldoğunnn gödenmesi." Bunlar, Amerikahlan heyecanlandınyor. Nitekim geçen yillarda Türkiye sık sık Sovyetler'deki Müslümanlara dönük yayın yapacak "Amerika'nın Sesi" istasyonuna izin verilmesi telkinlerine muhatap olmuştu. Bu atlatıldı, şimdi de "Peki bize yapürrmyorsanız siz yapın" diyorlar. Geçen aylarda Türkiye'ye gelen Amerikan heyetlerinde bulunanlar tarafından bu konu her fırsatta Ankara'da açıldı. Bir heyet mensubuna sorduk: "Türkiye'nin sizin bakış açınıza itifat etmesi için tek bir geçerii neden gösterin?" Şu yanıtı aldık: "Etnik kuzeniniz, ırkdaşımz olmalan yeterii neden degil mi?" tşte Sovyetler'in güney sımrlarındaki hareketlenmenin bize diğer yansıması da bu. Ankara bu hareketlenmeye "Komşa iilkenin iç olaylan" diye bakıyor, ancak en önemli müttefıkimiz ve dünyanın diğer süper devleti Amerika'nın farklı düşüncelere kapılmasını engelleyemiyor, çünkü Washington bu olaylara daha değişik bir ölçü uyguluyor. Bu ölçü, CIA'nın, Sovyet tarihi alanmda doktora yaprnış başkan yardımcısı Robert Gates'in önceki günkü silahsızlanma sempozyumunda yapuğı konuşmaya da yansıdr. "Sovyet lideri Gorbaçov'u ekonomik başansızlık degil, etnik lupırdamalann kontrolden çıkması tehdit eder." Bu araJar en güncel etnik kıpırdama ise Sovyet Ermenistan'mda Peki Amerikan halkı neden Ermenistan ile ilgiknsin? Çünkı; Ermenilerin Karabağ konusuna ıki ta Prof. Carlos Molina Del Pozo, Türkiye'nin AT'ye üyelik için hazırlandığı süreyi iyi değerlendirmesi gerektiğini belirterek şöyle dedi: "Işletmecileri ve gençliği eğitin. Türk hâkimleri AT hukukunu şimdiden incelemeye başlasın. Hukuki uyumda gecikme büyük sancı yaratır." NİLAY KARMAN İspanyol Idare Hukuku Profesorü Carlos Molina Del Pozo, Türkiye'nin ileride karşılaşacağı sancıları önlemek için AT'ye hukuki uyura açısından şimdiden hazırlanmaya başlaması gereklüiğini dile getirdi. AT hukuku ve Türkiye'nin uyumu konusunda Istanbul'da düzenlenen seminerin dünkü oturumunda, tam üyeliğin, AT organlarına egemenlik hakkımn devrini öngördüğünü gerçeğinden hareketle bu yetkinin nasıl devredileceği konusu tartışıldı. Seminerin, dün sabahki oturumunda bir konuşma yapan Madrid'deki Alcala Üniversitesi'nde Avrupa Araştırmalan Merkezi Müdürü olan Prof. Carlon Molina Del Pozo, AT hukukunun, Uluslararası kuruluşlann nonnlanndan farklı olduğunu, Topluluk ülkelerinin hukukuna ginüğini ve o ülkede yeni bir hukuk düzeni yarattığma dikkat çekti. Seminerin dün öğleden sonraki bölümünde de AT hukukuna uyum açısından Türk anayasal düzeni ele alındı. Seminere bir tebliğ sunan Hacettepe Üniversitesi tktisadi ve tdari BÛimler Fakültesi'nden Prof. Dr. Hüseyin Pazareı, Türkiye'nin ATye tam üye olabilmesi için hukuki olarak önceden anayasa değişikliğine gitmesi zorunluluğunu dile getirdi. Prof. Pazarcı, AT üyesi devletlerin belirli egemenlik yetkilerini topluluğun organlarına kesin ve vazgeçilmez nitelikte olduğunu bildirdi. Pazarcı, anayasadaki bu yetki dev rinin, halkoylamasına gerek olmadan TBMM tarafından yapılabileceğini de belirtti. Bu noktada çıkan bir tartışmada ise Istanbul Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi'nden Prof. tzzettin Doga^, anayasada yapüacak bu tür bir yetki değişikliği için halkoylamasına gidilmesinin mutlaka gerektiğini söyledi. İspanyol Prof. Del Pozo ise sabahki oturumda yaptığı konuşmada, ısrarla şu tavsiyelerde bıilundu: "Tam üyelik için başvurdunuz. Zamanı iyi degerlendirin. Unutmayın ki ATye tam üyelik, politik, hukuki ve sosyal açıdan ülkenize yenilikler geürecektir. Benim ülkemde bnnun sancıları hâlfi çekiliyor. Sizin şu anda öncelikle yapmanız gereken, genelde toplumda kafa yapısının degişmesini saglamak olmahdır. tşletmedleri ve gençliği egitmeusiniz. Türk haldmlerinin de tophünk hukukunu incelemeye başlaması gerekir. Zaten önunuzde aşılması gereken bir çok etap var. Bu nedenle hukuki uyumda gecikmeyin. En iyi formül, hukuki dttzenleme için harekete gecmek olacakür" dedi. FOSTER'LE, H0UYWOOO'UN GBtÇEKYÛZO Martin Scorsesenin "Taksı Şoförü" fllmiyle daha 14 yaşında üne kavuşan, ancak sonraları bu ünu pek sürdüremeyen Amerikalı oyuncu Jodie Foster, Hollywood'un gerçek yuzünu ortaya koymayı amaçlayan "SuçlananlarThe Accused" adlı filmde, yine "kader kurbanı" bir kadını canlandırıyor. Bu filmde. aktrisin canlandırdığı rol. bir barda bir gangster çetesi tarafından tecavüze uğrayan ve dengesını yıtıren bir kadın... Böylece Foster, "Taksi Şoförü" ile başladığı "düşkün kadın" rollerini sinemada hep sürdürecek gibi gözuküyor. Resimde oyuncu bu filmin bir sahnesmde... (Fotoğraf: AP) Noel Baba'nın kış turizmi ANTALYA (AA) Antalyalı turizmciler, kasım ayından itibaren başlayacak ölü sezonu canlandırmak için ümitlerini Noel Baba'ya bağladılar. Akdeniz bölgesine turist getiren seyahat acentelerinin yetkilileri, her yıl 22 aralık 1 ocak arasında düzenlenen Noel Baba şenliklerine daha çok aktivite kazandırılmasım istediler. Kısıtlı sayıdaki bilim ve din adamımn katıldığı Noel Baba şenliklerinin, kitle turizmi açısından çok değerli bir animasyon aracı olacağını kaydeden acente yetkilileri, bu yıldan itibaren Avrupa'daki üçüncü yaş grubu için "Noel Baba turları" düzenleneceğini bildirdiler. Necdet Koyutürk öldü ISTANBUL (AA) Besteci, söz yazan, orkestra şefı ve aranjör Necdet Koyutürk, dün tstanbul'da öldü. Papatya, Dinle Sevgili, Şüphe, özlediğim ve Beyaz Zambak gibi tanınmış tangoların bestecisi olan Koyutürk, 1979 yılında tstanbul Radyosu'ndan kendi isteğiyle emekli olmuştu. Koyutürk 'ün cenazesi, bugün Şişli Camü'nde kılınacak öğle namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Hasankeyfi DSİ kurtarabilir Kültür Bakanlığı, DSl'ye yaptığı başvuruda bir kültür Ünver, "Henüz kes'~ bir şey yok. Mesele şu anda bizim açımızdan hazinesi olan Hasankeyfin kurtarılması için Ilısu hesap kitap meseiesi. Bir degerBarajı'ndan vazgeçilmesini ya da su seviyesinin lendirme yapüacak. Şu an olur vedüşürülmesini istedi. DSl yetkilileri, konunun ya olmaz diye bir şey söylemek incelendiğini, ancak henüz karar verilmediğini belirıtiler. erken" diye konuştu. için ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye'nin zengin tarih hazineierinden birini barındıran Hasankeyfin kurtarılması için Devlet Su Işleri (DSl) Genel Müdürlüğü'ne resmen başvurdu. KüJlür ve Turizm BakanlığVnın başvurusunda, Hasankeyf i sular altında bırakacak ve GAP kapsamında yapüacak olan Ilısu Barajı projesinden vazgeçilmesi de istendi. DSİ, yapılan başvuruyu değerlendiriyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri, ilgili genel müdürlükler olan DSl ile Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü arasındaki görüşmelerin olumlu sonuçlanmaması durumunda, ilgili genel müdürlerden daha üst düzeydeki bazı yetkililerin de Hasankeyfi kurtarmak için devreye gireceklerini söylediler. Bakarüık yetkilileri devreye kimin gireceği konusunda isim vermek istemediklerini belirterek, "Onu, yakında görecekAkat, "Biz tabii ki, kültür varsiniz. Yakında bazı gelişmeler hklannın sular altında kalmaması olacak" diye konuştular. için projeden vazgeçilmesini istiDSl Genel Müdür Yardımcısı yonız. Bu olmadığı takdirde, nakAhmet Ünver, Kültür ve Turizm ledilebilir eserlerin nakii için çaBakanlığı Eski Eserler ve Müze lışmalara başlajacağız" dedi. ler Genel Müdürlüğu'nün, Ha Akat, barajın su düzeyinın belirsankeyPin kurtarılması için yap li bir oranda düşürülmesi durutığı başvurunun değerlendirildiği munda da Hasankeyfin kurtarıni ve henüz bir karar verilmedi labileceğine dikkat çekerek, DSl'ğini bildirdi. Konunun tamamen ye yapılan başvuruda bu konuya teknik bir konu olduğunu belirten da yer verildigini soyledi. Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürü Allan Akat :<:e, Hasankeyfin kurtarılması konusunda son sözü DSt'nin söyleyeceğine dikkat çekerek, DSl'nin Ilısu Barajı projesinden vazgeçmesini istediklerini kaydetti. Akat, "Hasankeyf'in kurtanltnası için DSl'ye baskı yapıhyor mu?" biçimindeki soruya şu yanıtı verdi: " B u baskı kanunen var zaten. Burası mevcut yasaya göre, korunması gereken bir SIT alanı. Burayla ilgili Konıma Kurulu'nun da, Anıtlar Yüksek Kurulu'nun da kararlan var. Tabii ki burada, iki bakanlığın hizmet alanı içine giren bir karar oluşacak. Ya StT alanının. tarihi eserlerin ağır basacağı, barajın tatbik edilmeyeceği veya kısmen tatbik edilecegi bir karar alınacak. Ya da çevrenin ekonomik şartlannın, barajın getirecegi imkânlann daha ağır basması dunımunda, baraj yapılacak. Tabii bizim agırlıkla üzerinde durdugumuz şey, eserimizia, anlik şehrimizin kurtarüması. Yani burada baraj olmaması. Biz İM konuyu devamlı olarak dile getfriyoruz." 011 yurt çapında ANKARA (AA) tllerde klasik yöntemle hizmet veren 011 Bilinmeyen , Numaralar Servisi, yurt I çapında kompütürize edilecek. Yeni yıldan itibaren çalışmaya başlayacak sistem devreye girdiğinde, 011 'i arayan herkes, 100 lira harcamayla istediği şehirdeki abonenin telefon numarasım anında öğrenebilecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle