19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 EKİM 1988 HABERLER CUMHURİYET 9 Evren'in Batıya 3. gezisi Cumhurbaşkanı Richard von Weizsaecker'in resmi davetlisi olan Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in, AT'ye tam üyelik, NATO'nun askeri yardımı ve Almanya'da yaşayan Türklerin çeşitli sorunları üzerinde duracağı bildirildi. ANKARA (Cumhuriyet Büron ) Cumhurbaşkanı Kenan Evı*o'in, Cumhurbaşkanı Richard von VVeizsaecker'in resmi davetlisi olarak 1721 ekim tarihleri arasında Federal Almanya'yı ziyaret edeceği bildirildi. nuğu olarak îngiltere'ye gitmişti. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada, Türkiye ile Federal Almanya Cumhuriyeti'nin çok özel ilişkiler içinde olduklanna işaret edilerek, "tki iilke dostluk ve işbirliği ilişkilerinin günüEvren'in ziyaret programı Bav müzde ulaşmış oldnğu olgun düyera eyaleti Başbakanı Franz Jo zey, bu ilişkilerin gelecegine gösef Strauss'un ölümü üzerine de venle bakmamızı haklı kılmaktadır" dendi. ğiştirildi. başvurusu. 2) NATO üyesi ülkelerin Türkiye'ye daha fazla askeri yardımda bulunmaları. 3) Almanya'da yaşayan Türklerin, başta vize konusu olmak üzere, çeşitli sorunlan. Türkiye'nin Avrupa'daki en yakın müttefiklerinden sayılmasına ve Ankara'nın AT başvurusuna karşı çıkmadığını bildirmesine karşm yaygm bir kanıya göre Almanya, Türkiye'nin AT üyeliği önündeki en büyük engellerden birini oluşturuyor. Bonn'un bu yakiaşımına gerekçe olarak, bu ülkede yaşayan İJ milyon Türk gösteriliyor. Diplomatik gözlemciler, Türkiye'nin AT üyeliği ile "serbest dolaşım" hakkının da geleceğini belirterek, "Almanya, yeni bir Türk işçi akınından çekiniyor" görüşünü savunuyorlar. bekleniyor. Türk tarafının ise üyelik başvurusu ile ilgili gelişmelerin "yavaş ileriediğini" vurgulaması, örnek olarak da Yunanistan'ın "Kıbns koşulu" nedeniyle, Bonn'un dönem başkanhğı sırasmda bu yılın ilk yansında TürkAT Ortaklık Konseyi'nin toplanamamış olmasını göstermesi bekleniyor. Ankara'ya göre 12 Eylülden bu yana bir araya gelmeyen Ortaklık Konse>ri'nin toplanması, başvuru sürecinin önemli bir aşamasını oluşturuyor. TürkAlman ilişkilerinin bir başka önemli özelliği de Federal Almanya'mn NATO çerçevesinde ABD'nin dışında Türkiye'ye askeri yardım yapan tek ülice olması. Bonn, Türkiye'ye bir buçuk yıllık dönemler çerçevesinde 130 milyon mark değerinde askeri malzeme ve teçhizat gönderiyor. Evren'in ziyareti sırasında Türk tarafının Türkiye'nin NATO içindeki yükümlülüklerini bir kez daha vurgulayarak daha zengin müttefiklerın Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerek 12 EylüVden sonra üçüncü resmi ziyaretini 1721 ekimde Federal Almanya'ya yapıyor GÖRÜŞ ÜSfSANLAR Düğün Aşkın gözü kördür. Düğün masraflarını görmez. Ercan Baysal sinimlerine katkıda bulunmaları için Bonn'un NATO çerçevesindeki ağırlığını kullanmasını isteyeceği tahmin ediliyor. Resmi görüşmelerin diğer önemli unsurutm oluşturacak olan Almanya'da yaşayan 1.5 milyon civarındaki Türk işçisi konusu ele ahnırken, daha çok söz konusu işçilerin Federal Almanya'ya giriş ve çıkışlarında karşılaştıklan vize sorunlannın ele alınması bekleniyor. Görüşmelerde aynca, söz konusu işçilerin gerek Almanyada gerekse Türkiye'ye kesin dönüşlerinde karşılaştıklan sosyal problemler ile ilgili daha yakın işbirliğinin gereği üzerinde de durulacağı tahmin ediliyor. 12 Eylül döneminden sonra Batılı ülkeler tarafından Türkiye'ye uygulanan "siy^si ambargo" ilk olarak Federal Almanya Başbakam Hetmul Kohl'ün 1985'te Türkiye'ye yaptığı resmi ziyaret ile kınlmıştı. Cumhurbaşkanı Weizsaecker de Cumhurbaşkanı Evrenin resmi konuğu olarak 1986 yılında Türkiye'yi ziyaret etmişti. VVeizsaecker daha sonra kendisine verilen Uluslararası Atatürk Banş Odülü'nü almak üzere geçen yıl yeniden Türkiye'ye gelmişti. FÜSUN ÖZBİLGEN Petersberg gemisine fazla kibar davranmasak daha iyi olurdu UZUN süre Karadeniz'de bekledikten sonra İstanbul'da Yenikapı açıklarında demirleyen zehirli sanayi atık maddeleri yüklü Petersberg gemisi sorunu cözümlenemezken hafta içinde Girit ile Türkiye arasında yine zehir yüklü gemilerin denizlerimize bu tehlikeli atıkları bırakmaya hazııiandıkları duyuldu. Karadeniz'de ise halen zehirli varil toplanıyor. Gelişmiş Batılı ülkelerin sanayi atıklannı denizlere ve deniz yolu ile az gelişmiş ülkelere göndermeleri konusunda çevre korumacı Prof. Curi ile konuştuk: Petaraberg gwnW halen Yenikapı açıktannda bekHyor ve zehirli atıklanyla Nrilkie geri gönderilip tazmlnat l«tenmlyor. Boyle durumlarda baska ülke olsa nasıl karar verlrdl, biz ne yaptık ve ne yapmalıyız? Aslında Petersberg gemisine biraz daha az kibar davranmış olsaydık daha iyi olurdu. Biz gemiyi yalnızca kovduk. Böyle bir iş yapana ceza uygulamak da gerekirdi. Uluslararası hukuka göre bir başka ülke ne yollara başvuraMllr? Efendim asıl sorun şundan çıkıyor. Diğer ülkelerde çöp hakkında yönetmelikler, kanunlar vardır. Bizde çöpten kaynaklanan bir suç için karar vermek çok zor olur, çünkü kaZografion Lisesi'ni bitırdıkten sonra Robert Kolej'in İnşaat Mühendisliği bölümünden mezun oldu. Aynı okulda "çevre" konusunda master yaptı. İTÜ'de doktora yaptı. Daha sonra doçent ve profesör oldu. İstanbul'da çevre konusunda 7 tane uluslararası. 20 'ye yakın da ulusal düzeyde toplantı düzenledi. 90'dan fazla makalesi. 40'ı yurtdışında basılmak üzere 20'ye yakın kitabı bulunuyor. Halen Boğaziçi Ûn'ıversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalışıyor. Bazı betediyelerin de çevre konusunda danışmanlığını yapıyor. çöplükjerine boşaltılmasına izin veriyorlar. ÇöplOMerine her ceşlt malzemeyi almıyorlar mı? Kesınlikle hayır çünkü değişik malzemelere göre çöplüğün değişik şartları olması lazım. Karadenlzde sahlle vuran variller olayına gellraek bu varillerin nerden gektlgl aşağı yukan tahmin ediliyor, daha aktlf tutum ahnamaz mrydı? O olayda aktif tavır almak istiyorlar ve mutlaka alacaklar ama daha yüzde yüz emin olamadılar. Olsalar mutlaka alırlar. Devlet Bakanı Adnan Kahveci Çevre konusunun uzmanı Prof. Curi gemilerle iaşınan zehirleri anlattı Prof. KRITON CURİ KİMDİR? Cumhurbaşkanı Evren böylece 12 Eylül'den bu yana Batı'ya yaptığı üçüncü resmi ziyareti gerçekleştirmiş olacak. Başkan Ronald Reagan'ın davetlisi olarak geçen haziran ayında ABD'yi ziyaret eden Evren, bunun hemen arkasmdan Kraliçe n . Elizabeth'in ko Dışişleri Bakanlığı çevrelerinden edinilen bilgiye göre Cumhurbaşkanı Evren'in ziyareti sırasında yapılacak resmi görüşmelerde Bu görüşü defalarca yalanlamış ağırlıklı olarak ele ahnması bek olan Federal Almanya'mn, Evren1 lenen konular şu şekilde sıralanı in ziyareti sırasmda bunu tekraryor: laması ve Türkiye'nin AT üyeliği1) Türkiye'nin ATye tam üyelik ne karşı çıkmadığını ifade etmesi Evren*in gezisi öncesinde Bonn'da basın toplanüsı ^Turkiye'de Insan Haklan" konuîu toplanîıda konuşan Aziz Nesin, "Askerler yönetimden çekilmiştir. Onun yerine boyunbağlı insanlar gelmiştir. Yasaların kendisi askerileştirilmiştir" dedi. Türidye'de yasalar tiniformalı' DfLEK ZAPTÇIOĞLU BONN Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Federal Almanya'ya yapacağı resmi ziyaret öncesinde başkent Bonn'da bir basın toplantısı düzenlendi. '•Tarkiye'd* tnsan Haklan" konulu toplantıya Duisburg kenti Sosyal Demokrat Pani SPD örgütü tarafından çağnh olarak Turkiye'den SHP Bursa Milletvekili Fehrai Işıklar, Istanbul Millervekili Hüsntı Okçnogla ve yazar Aziz Nesin konuşmacı olarak katıidılar. Aziz Nesin konuşmasında. son hafta Almanya'mn çeşitli kentlerinde düzenİediği toplantılara dinleyici olarak katılan Türklerin kendisine "Tarkiye'yi kötü Unıtügı" yolunda sitemde bulunduklarını söyledi ve şöyle devam etti: "Törk toplorau geneilikle baskı ve korfcu alonda kendi soruntartnı dışanya yansıtmaktan cekionıektedir. Yabancılar bilimsel ve politik olarak Türkiye'yi bizden daha iyi taaıyoriar." Aziz Nesin, hükümetin eleştirilere karşı "içişlerimize kanşmasınlar" teziru öne siirdüğünü, oysa Türkiye'nin içişlerine Turkiye'den başka herkesin karıştığım söyledi. Nesin sozlerini şöyle sürdürdü: "Evren gelmeden önce Tiirkiye'de durnm nedir, kısaca özeüemtk istiyorum. Basına baskılar. işkence, antidemokratik uygulamalar... Bunlann asıi teraeli şudur: Askerler yÖBetimden çekilmiştir, onun yerine boyunbağlı insanlar gelmiştir. Yasalann kendisi askerileştirilmiştir. Anayasa başta olmak iizere bütiin yasalar üniforaialıdır. Yasalar üniformalı oldukça o iilkede shil askeri yönetim var demektir, demokrasiye geçilmiş demek değildir." Aziz Nesin'den sonra sözü alan SPD Milletveküi Othmar Schreiner de şunları söyledi: tılmam gerekliyse de kalılmudım, elini sıkmadım, çıinkü o el çok kötü karariara imza koymuştu. Evren'in de benim elimi stkmaktan hoşianacağinı sanmıyornm. Turkiye'de 12 Eylül askeri rejiminin ideolojisi devam ediyor. Parlamentoda 290 milletvekiline sahip olan çogunlnk Alman milletvekillerinden 12 Eylül felsefesini sürduruyor. sonra söz alan SHP Bursa Mil Bu 290 railktvekiJi iknaya kapaletvekili ve eski DİSK Genel lı. DİSK davasından kısaca söz Sekreteri Fehmi Isıktar şöyie ko eden Işıklar, 11 bin sayfahk kanuştu: " 1 2 Eyliil askeri darbe rar olmayaca|ını, 11 bin sayfasiyie biriikte 99 giin gözaltında lık savunma olacağını söyledi ve kakfam, dört yıl rutuklu kaldım. şöyle devam etti: "Sendikal Bana işkence yapanlar halen bu haklar sınırlıdır, çalışma bakkı lunamadı. İşkenceyi söyleyip baskı allındadır, Askeri Sıkıyösöytememeyi çok dusundük. netim Kanunu'yla işten çıkarıama söylememek, bir hastalıgı lan 9 bine yakın insan halen iş ortaya çıkarmamak anlamına bulamamaktadır. Hükümet. geliyordu. Bu nedenle askeri AT'ye girmek ve serbesl dolamahkemelerde de konuyu söy şım isteıaektedir, ama kendi valedik. İşkenceyi soylemek değil. tandaşlanna yurtdışına çıkma işkenceyi yapmak Türkiye'ye hakkı vermemektedir. zarar vermektedir. 12 Eyliil askeri hareketi dışardan planlanToplantıda son olarak konumtşür. Dış müdabale bu anlanıjan Hamburg eski Adalet Senada yapılmıştır. En sıkınlılı giinlörü Prof. Ulrich KIUR ise Türklerde bize dışardan destek veren iye'nin de imzaladığı uluslararademokrat dün) a kamuoyu befsı anlaşmalara değındi ve bu anki de ölmemize engel olmuştur. laşmalann Turkiye'de bağlayıEvren Cumhurbaşkanı. bense cı hukuksal çerçeve olarak gömilletvekili olduktaa sonra resrulmesi ve bunlara uyuiması gemi daveuere protokol icabı karektiğini belirtti. •İlk ve en önemli talebimiz işkencenin ortadan kaJdırılmasıdır. Türkiye'de ceza infaz organlannın olaganüstii bir özerkligi vardır, denetlenmeleri güçtör. tkinri olarak ölum cezasının en kısa zamanda ortadan katdınlmasını talep ediyonız. Evren'in programında değişiklik Federal Almanya'mn Bavyera eyaleti Başbakanı Franz Josef Strauss'un ölümünden sonra Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in ülkeye yapacağı resmi ziyaretin programı değiştirildi. Evren'in Cumhurbaşkanı Richard Von VV'eizsaecktr'in konuğu olarak Federal Almanya'ya 1721 ekim tarihleri arasında yapacağı ziyaret sırasında Bavyera'nın başkenti Münih'e de gitmesi planlanmıştı. Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Strauss'un ölümü üzerine Evren, Münih'i ziyaret etmeyecek. Evren'in başka bir kenti ziyaret etmesi ile ilgili çalışmaların ise sürdüğü belırtiliyor. Kesin olmamakla beraber Münih'e alternatif olarak Berlin'in program kapsamına alınabileceği ifade ediliyor. Bilindiği gibi Berlin'de Almanya'daki Türk işçilerinin önemli bir bölümü yaşıyor. Cumhurbaşkanı Evren'in bu kenti ziyaret etmesi durumunda kendisine Cumhurbaşkanı VVeizsaecker'in de refakat etmesi bekleniyor. NVeizsaecker, cumhurbaşkanı olmadan önce uzun yıllar Berlin belediye başkanı olarak görev yapmıştı. InönVCden 'sahtekârhğa'uyurı ANKARA (Cumhuriyet Burosu) SHP Genel Başkanı Erdal lnönii, hayali ihracatç.lara hapis cezası getiren yasa tasansının, Başbakan Turgut Özal'ın isteğüle TBMM'den geri çekilmesini eleştirerek, "Sayın Başbakan'ın çok tehlikeli bir noktada oldugunu soylemek isterim. Bu kadar açıkça sahtekârlıgı himaye etmek cumhuriyet tarihinde göriilmemiş bir şeydir" dedi. Inönü, "Sayın Başbakan inatla hayali ihracatçılann yakalanmasına, ceza görmesine karşı çıkıyor" dedi. hayali ihracat gibi sahtekârlıklardan oldu" diye konuştu. SHP lideri dün "SHP'li kadınHayali ihracat konusunda geçlann öğle yemegi"ne katıldı. Yemek öncesinde bir konuşma ya miş yıllarda iki kez Meclis araşpan tnönü, "Hefkes biliyor ki ka tırması açılmasını istediklerini, ancak hükümetin, hayali ihracat dınlann desteklediği parti iktidar dosyalarının araştınlmaması için oluyor" derken, kadınların sosyal sürekli bir çaba içinde oldugunu demokrat partilerde yaygın ve etanlatan SHP lideri, hayali ihracakin olmalarımn önemine, tngiliz tın diğer ülkelerin ithalat rakamtşçi Partisi'nden de örnek göste larına göre 800 milyar liraya ulaşrerek değindi. lnönü, sözü son tığını vurguladı. ekonomik karariara da getirerek, lnönü şöyle konuştu: tasarnıf önlemlerini eleştirdi ve "Bu enflasyon, çiçek gönderildiği için olmadı. Bu enflasyon, plansız, besapsız girişilen işlerden, devlet bütçesindeki açıklardan, "İnatla hayali ihracatçılann yakalanmasına, ceza görmesine karşı çıkıyor Sayın Başbakan. Eğer bir iilkede, ekonomiyi sahtekâr Hayali ihracatçıya hapis cezası tasansının geri alınmasını eleştirdi SHP'li Doğu: 22 milyar verildi SHP»// kadınların yemeğine katılan Erdal lnönü, "Bu kadar açıkça sahtekârlıgı himaye etmek cumhuriyet tarihinde göriilmemiş bir şeydir. Sayın Başbakan çok tehlikeli bir noktada" dedi. \ lıkla, hatta yasalarla yiiriitmeyi marifet diye gösterirse bir Başbakan, bu önce o ülkede ahlakı bozar. Şimdi bekliyorum. Komisyondaki iktidar milletvekilleri imzalannı geri alacaklar mı? Hangi gerekçeyle geri alacaklar? Bu hareketlerini seçmenierine nasıl acıklayacakiar?" SHP lideri, ekonominin düzelmesinin "sahtekârlığa pirim vermekle olmayacağını" da belirterek, "Sayın Başbakanın çok tehlikeli bir noktada oldugunu soylemek isterim. Sahtekârlıgı bu kadar açıkça himaye etmek cumhuriyet tarihinde göriilmemiş bir şeydir. Gece gündüz çalışarak, sahtekârlan koruyan bir yasanın TBMM'den çıkması için ugraşacagız" dedi. Bu arada bazı kadınların "Bunlan vatan haini yapar ancak" diye bağırdıkları duyuldu. SHP yemeğine 5 bin lira karşılığı gelen kadınlar, tnönü ile resim çektirmek için sıraya girdiler. Bu arada yapılan bir konuşmada, "Başbakan'ın dogumunu kutlamali için ANAP'lı hanımlar 50 bin lira ödediler. Ama bizimki kadar coşkulu degildi" denildi. SHP'li hanımlar davette, etli güveç, salata, tereyağlı pilav üstüne de kadayıf ya da tambur tatlısı yediler. Inönü'nün yanına gelen bazı SHP'li hanımlar ise, babası Ismet lnönü'nün imzalı fotoğrafını göstererek, çektirdikleri resimlerden ilerde imzalatmak istediklerini söylediler. Bulvar Palas'ın Şark Salonu'ndaki yemekte, Seher Yıldınm adlı partili hanımın, " N e giizel yakışmış bu ad sana ÖzAI, demokrasiyi düşünce özgüriüğünü a l " mısralarıyla süslenmiş "Dedikodu" adlı şiiri, İnönü ile biriikte partili diğer kadınlar tarafından da alkışlandı. S H P Genel Sekreter Yardımcısı Ziraat Bankası'ndan düşük faizle kredi alan holdinglerin ANAP'a parasal destek verdiğini söyledi. AN AP yanlısı holdinglere düşük faîzle kredi iddiası IZMlR'den HIKMET 'Hayalci' Sanıklar İZMİR 1986 yılında Marmaris Limanı'ndan 55 milyon dolarlık (104 milyar 500 milyon TL.) hayali dışsatım yapan sanıklar DGM'de yargılanıyorlar. Hayalici Mahir Yıldınm, Haydar Onay, Sabri Karaoğlu hâkime, "Biz hayalici değil, sahtekârız" diyorlar. Aynı davada Marmaris Gümrük Müdürü Ruhi Akalın ve memur Yıidınm Güney de yargılanıyor. Hayali ihracat sanıklarının suçu toplu kaçakçılığa girdiğinden DGM savcısı haklannda 10 yıldan başlamak üzere 20 yıla dek hapis cezası istiyor. Oysa sanıklar "sahtekâriık" suçundan yargılanıriarsa alacaklar! toplam ceza 23 ay arasında değişecek ve para cezasına çevrilecek. Bu yüzden sanıklar "Biz hayalici değil, sahtekârız" diye diretiyorlar. Hayali ihracat dosyalarının hemen hemen tümü İzmir DGM'de. Bu tip davalara DGM buyük titizlik gösteriyor. Karar verirken kılı kırk yarıyor. Hayalici sanıklar, siyasal baskı kurmak için de her türlü yolu deniyorlar. Devletten milyarlarca lira vergi iadesi alan; mobilya yerine kavak ağacı kabuğu, kadın ayakkabısı yerine karton, piston yerine demir çubuk ihraç eden hayalicilerin tek derdi DGM'den sıynlabtlmek. Şimdilerde var güçleriyte diretiyorlar, yaptıkları ışlere kılıf uydur ÇETIMKAYA çesi şöyte. Hayali İhracat sanıklarmm suçu topfu kaçakçılığa girdiğinden DGM "İhracatta kullanılan faturalar gerçek dıSavcısı, haklannda 10 yıldan başlamak üzere 20 yıla dek hapis şıdır. Firmalar yeni kurulmuş olup çoğunlukcezası istiyor. Oysa sanıklar sahtekârlık' suçundan yargılanırsa, la bu kapasitede faaliyet gösterecek durumtoplam ceza 23 ay arasında değlşecek ve para cezasına çevrilecek. da değildir. Sadece bir bürodan ibarettir. İşin Bu yüzden Biz hayalci değil, sahtekunz' diyorlar. büyüklüğü ölçusünde işçi çalışlırümamakta dır. ihraç konusu mal nitelik ve nicelik yömaya çalışıyorlar: nünden inandıncı değildir. Miktar ve fiyat yö Biz hayali ihracat yapmadık hakim bey, nünden abartılmtş faturalar kullanılmaktadır. sahtekâriık yaptık... Faturası düzenlenen malların nakli ile ilgili bir belge ibraz edilememektedir. İthalatçı fırbo milyon dolarlık (104 milyar 500 milyon ma olarak gösterilen Muhammed Jublavvi, TL.) Marmaris hayali ihracat davasından şu Favaz Ahmet El Hayır ve Ammar Murri Roanda 17 kişj tutuklu bulunuyor. DGM savcı Forsait isimli, Lübnan'da firma ve müesseları Yalçın Ünal ve Lütfü Şenat tüm kanıtla se mevcut değildir. Açıklanan nedenlerie sarı tek tek inceliyorlar. ilk asamada beş kişi nıkların yargılanmalannm yapılarak teşekkül hakkında "toplu kaçakçılık" suçundan da halinde toplu ihracat kaçakçılığı suçuyla ceva açıldı. zalandırılmaları talep olunur." Hayali ihracatın ilk bölümü Rana gemisiy Bu arada Kaş hayali ihracat otayının sole, ikinci bölümü Norsun gemisiyle gerçek ruşturması ise aylardır sürüyor. Gümrükler leşmiş. Polis, Rana gemisiyle hayali ihracat Genel Müdürlüğü Kontrolörlerinden Turan yapanları yakaladı. İkinci gemiyle, yani Nor Yükseloğlu ve arkadaşları Kaş hayali soruşsun'la ikinci parti hayali ihracat yapanlar ise turmasını bitirdiler. Dosya birkaç gün önce İzmir DGM'ye geldi. ortada yok. Kaş hayali ihracat olayının gerçek sanıkAcaba kim bunlar? ları henüz ortaya çıkmadı. Müfettiş soruşturDosyayı karıştırınca olaya adı karışanla masının nedeni de bu. Şu anda olaya karırın yabancı adlar olmadığını gördük. Gün şan üç gümrük görevlisinden başka tutuklu lerce gazete manşetlerinden inmeyen, ay sanık yok. lar önce "Cumhuriyef'te arkadaşımız Uğur Çoğu istanbul'da kurulu gösterilen ve paMumcu'nun değindiği, üzerlerine projektör tuttuğu kaçakçılardı hepsi. Turan Çevik, Ber ravan firma olduğu ortaya çıkan şirketlerin kimler tarafından yonetildiği saptanmaya çaber Yaşar, ilk akla gelen isimlerdi. lışılıyor. Bu soruşturma da sanırız ağır akDGM Savcı Yardımcısı Yalçın Ünal, sak yürütüldüğü için bugüne dek kesin so1988/24 saytlı iddianamesinde Marmaris ha nuç alınamadı. Ama önümüzdeki günlerde yali ihracat sanıklarına 20 yıla dek hapis ce önemli gelişmeler olabilir. zası verilmesini istiyor. Savcı Ünal'ın gerek Bekleyelim, göreceğiz... ANKARA (ANKA) SHP Genel Sekreter Yardımcısı Tufan Doğu, Ziraat Bankası'mn ANAP yanlısı holdinglere düşük faizle 21 milyar 860 milyon lira kredi verdiğini öne sürdü. Doğu, düşük faizle kredi alan holdinglerin ANAP'a parasal destek verdiğini iddia etti. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Doğu, düzenlediği basın toplantısında, "Ziraat Bankası ve Tanm Kredi Kooperatiflerince küçük ve orta çiftçilere verilen zirai kredilerin faizlerinin silinmesine ilişkin" yasa tekliflerinin, komisyonda ANAP'lı üyelerin oylarıyla reddedildiğini hatırlatarak, "Kemal Horzum denen bir dolandıncı adama 80 milyar lira kredi açan bu devlet, 24.5 milyon çiflçiyi 6 Kemal Horzum yerine koymamıştır" dedi. Doğu şunları söyledi: "Amacından saptınlan Ziraat Bankası'mn bugün tüm tanmsal kredi hacmi 3 trilyon liradır. Buna karşın Ziraat Bankası ticaret kredi hacmini yaklaşık 2 trilyon liraya çıkarmıştır. 1 trilyon lirası kamu kuruluşlarınca kullanılan ticari kredinin öteki 1 trilyonu işadamlannca kullanılmakta olup 300 milyar liralık bölümü de geri dönmeyen batık kredidir." SHP Genel Sekreter Yardımcısı Tufan Doğu, çiftciye verilen kredilerin faizlerinin affıyla bankanın kaybının 450460 milyar lira olacağını belirterek şöyle devam etti: "450 milyan esirgeyen ANAP'ın Ziraat Bankası'mn ekonomik olanaklarını nasıl ve kimlere kullandırdıgına ilişkin birkaç örnegi ibret olsun diye veıtnek istiyonım. Okan Holding'in 5 milyar liralık kredi borcu yüzde 30 faizle; Niyazi Adıgiizel, Bedreltin üalan'ın sahipUfindeki Dokuzhan ve Tiirkmen Kadife kuruluşlanmn 8 milyar liralık kredi borcu yüzde 23 faizle, Mersin'deki Isa Öner firmasının 8 milyar liralık kredi borcu yüzde 31 faizle, Transtürk Holding'e 860 milyon liralık kredi yüzde 30 faizle 510 yıi siireli olarak laksitlendirilmiştir. Rivayet odur ki, bu şirketler siyasi felsefesi para olan ANAP'a parasal destek saglayan şirketlerdir." şarıya ithal edilemez diye bir kanunu yoktur. Avusturya'dan o çöpler gemiye biniyor ve Türkiye'ye geliyor. Pekl Avusturya'nın bunu Imha edecek teknolojlsi varsa neden imha etmlyor? Dışanya göndermek çok daha ucuza geliyor da ondan. Zaten bütün bu hareket ondan ileri geliyor. Çevrecilikte bir prensip var: Tehlikeli atığı ortaya getirmemek. "Non pollotien teknoloji". Ama bu teknolojilerin hem gelıştinlmesi para istiyor hem de mevcut teknolojiler kadar basit değiller. Şimdi onları sıkıştırırsanız o teknotojilere yönelmeye mecbur otacaklar ya da bazı mamullerden vazgeçmek zorunda kalacaklar ama siz bunları Gelişmiş ülkelerin sıkıştırmadığınız takdirde buntehlikeli atıklar ları başka ülkelere atmaya çakonusunda ikiyözlü lışıyorlar davrandıklannı Demek kl Türkiye'nin düşünüyorum. Tehlikeli uyandığını anlarlarsa başka atıkları kendileri bir ülkeye atacaklarl meydana getiriyohar, Mutlaka, yani Almanlar tehlikeli oldugunu Türkiye'ye atmaya çalışıyorlar. İtalyanlar Nijerya'ya atmaya bildikleri için de çalışıyorlar. Herkes bir yer bulülkelerinde kalmasını maya çalışıyor... Bir müddet istemiyorlar. Bu atıkları sonra korkarım ülkelere atmakbaşka ülkelere tansa denizlere atmaya başlagöndermek istiyorlar, yacaklar Çünkü denizlere daha rahat atılabilir... ama bunu açık seçik yapmamak için karşı Evet kimse de kontrol yönetmelikler çıkarıyoriar. Sonra da bir üçüncü ülke edemez. Karadeniz'e atılan üzerinden geri kalmış ülkelere yolluyorlar... variller de bunun bir örnegldlr değil ml? nun yok. Ancak halk sağltğını bu konularda son derece has Tabii, adamlar Karadetehdit ediyor gibi bir gerekçeyle sas davranıyor Bu varilleri niz'e gayet sistematik atmışlar. bir ceza vermek mümkün ola atan kesin olarak tespit edildi Zincirlerle bağlayıp. Planlanbilir. Bu da geminin içindekiler ği taktirde, onlara karşı çok cid mış bir olaydır, yani bir kaza için geçerli olabilir. Gemtde di tedbir alacağından eminim. anında denize düşmüş variller uyuşturucu olsaydı kaptanı tu Slzce ne gtbl tedbir alh değildir. tutdayacaklardı hatta gemiye el nablllr? Bunun saptanması konacaktı ama biz bu gemiye Birincisi çok büyük bir tazmümkün degll mldlr? Mesela el koymak istemiyoruz. Çünkü minat istenebilir. el koyarsak yükünü ne yapaca Nerde yargılanablllr, Karadeniz'de kuzey komsuğız, bu sorun var. Böyle bir yük hangi mahkemeden Istenlr muz Sovyetler Blrilğl süper güç. Kontrol edemez mlydl? getirenin cezalandınlacağını bu karar? Kontrol etmek istiyor mu bilmesi, ibret olması bakımın En azından Boğaz'dan acaba? Doğu Bloku ülkeleri dan önem taşır. geçen bir gemileri mutlaka kendi topraklarında tehlikeli Uluslararası hukuka gö olur. Gemilerine el koyarsınız atık kabul eden en önemli alıre ne yapabillriz yanl gönde olur biter ve suç Turkiye'de iş cılardandır. ren ülke bandırası veya firma lendiği için Turkiye'de yargıla Neden bunlar tesplt edllemez ml ya mak mümkün olabilir. Yalnız ki hirli atıkları?ahyorlar bu zeda Akdenlz ülkelerl arasında min oldugunu öğrenmek ve afi Benim sürekli savundudenlzin klrienmesl İçin mev şe etmek de önemli bir olaydır. ğum görüş şudur. Bu tehlikeli cut sözlesme uygulanamaz Ama böyle şeyleri yüz atık hareketlerinin halka açık mt? de yüz Ispat etmek çok zor olması lazım. Fakat ne yazık ki Uluslararası hukuku tam bilemiyorum. Ancak geminin Akdeniz'e çıkanlmamasının ne Benim sürekli deni, Barselona Antlaşması'na savunduğum görüş göre kirleticilerin Akdeniz'e gönderilemeyeceğidir. Fakat şudur. Tehlikeli atık Karadeniz için henüz böyle bir hareketlerinin halka açık olması lazım. Ne yazık ki antlaşma yoktur. Onun Içln ml bunlar bi bu hareketleri halktan ze Tuna üzerinden gönderi gizli yapmaya yortar? çalışıyorlar. Tehlikeli atık Aslında onlar gönderirken Türkiye'ye yutturacaklan ümi nakli önce Batı diyle gönderdiler. Türkiye na Almanya'dan Doğu sıl olsa uyanmayacak bir dert Almanya'ya başladı. çıkmayacak diye düşündüter. Doğu Bloku iyi bir alıcı oldu. Şimdi fiyattarı çok Belkl de daha önce böy yükselttiler, Batılılar da ucuz pazar aramaya başladılar. le çok zehirli atık madde geldl, değil ml? Gelmiş olma ihtimali çok herhalde. bu hareketleri halka açık yapyüksek. Efendim, zorluk başka bir mıyorlar halk bilmiyor. Bu teh Bunlann nerelerde oldu noktadan geliyor yani gelişmiş likeli atık nakli önce Batı Al§unu bllme İhtimali de yok ülkeler bu tip hareketlerle cid manya'dan Doğu Almanya'ya herhalde... di olarak mücadele etmek isti başladı ve ondan sonra Doğu Çok zor. Aslında bu olay yorlar mı istemiyorlar mı diye Bloku çok iyi bir alıcı oldu. gümrükterimizde gerektiği gibi sorarsanız bende tamamıyja Onlar pekl bu atıklan muayene yapılmamasından bir iki yüzlülük olduğu kanaati izole edecek teknolo]lye savardır. Adamlar tehlikeli atıkları hipler mi? ileri geliyor. Dış ülkeden gelen birçok mamulü hiç inceleme meydana getiriyorlar, üstelik Hayır. den ülkeye aldıkları görülür ne de tehlikeli oldugunu bniyorlar Pekl ne yaptıklan blllnlbileyim mesela bir ilaç fabrika ve bildikleri için kendi ülkelerin yor mu bu zehirli atıklan? de kalmasını istemiyorlar. Bunsına gelen hammadde. Herhalde bir yerlere gö Gümrük muayene me ları başka ülkelere göndermek müyorlar. Döviz ihtiyaçları olmurian bu Mmyaaal madde istiyorlar ama bunu açık açık duğu için ve nispeten kapatı bir lerl anlayabilecek egltlm dü soylemek doğru olmaz. Onun rejim oldukları için ve hatta fizeylnde degll zannedersem. için bir taraftan yönetmelikler yatı yükseltmeye başladılar. Değiller tabii, bu eğitimi çıkanyoriar diğer taraftan da bu Eğer onlar fiyat arttırmasalargörmemişler ama bunlann yönetmelikleri uygulamamak dı Türkiye nasibini almaya başanaiizlerinin yapılabileceği la için çareler anyorlar. Bakıyor tamazdı. Onlar fiyat yükseltinboratuvarlar olması lazım. Hiç sunuz bir ülkede 'tehlikeli atık ce Batılılar ucuz pazar aramaolmazsa periyodik olarak numu kesınlikle bu atıkları bertaraf ya başladılar. Tonu 700 marka neler alınıp incelenmesi lazım. edemeyecek ülkelere gönderi kadar yükseldı. Bu Karadeniz'deki variller ola lemez" diye bir kural oluyor Türkiye nasıl gündeme yında ya da Isparta otayında ama sonra o atıkları başka bir geldl? ülke aracılığı ile bir üçüncü ülanalizleri yapmamız, sonuçla Biz almak istemiyoruz, alrının açıklanması neredeyse 20 keye gönderebiliyorlar. Bu Pe mamaya çalışıyoruz ve hatta gün aldı. Açıklanan sonuçlar iki tersberg olayı da öyle. Alman 1988 programında açık ve sedeğişik yerde yapılmış ve so ya'mn hukuku "tehlikeli atıkla çik bir şekilde Türkiye'nin yuıtnuçlar tutmamış. Halbuki Batı nn imha etmesi mümkün olma dışından çöp almayacağı, çöp da, gidiyorsunuz, yarım saatte yan bir ülkeye gitmesi yasak almasının yasak olduğu belirsize komple analizi veriyorlar. tır" diyor ve o kanuna riayet tiliyor. Ancak asıl problem şuYani biz burada gelen malze ediyorlar. Avusturya'nın o teh dur. Çöp, çöp olarak gelmiyor. me için hiçbir analiz yapmaz likeli atıkları bertaraf etme im Türkiye'ye çöp "hammadde" ken, onlar çöplüklerine götür kânı vardır. Almanlar çöplerini olarak geliyor. Geri kazanıladüklen malzemenin ne oldugu Avusturya'ya ihraç ediyorlar. cak madde olarak geliyor ve nu bile tespit ettikten sonra Avusturya'nın, bu tip çöpler dı yutturulmaya çalışılıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle