Katalog

\4 EYLÜL 1987 HABERLER , UR/YET/9 Cindoruk: Özal,süngünün gölgesi Ankara'da Eylül... D Y P Genel Başkan Vekili Hüsamettin Cindoruk, Başbakan Turgut özal'ın demokrasinin üzerindeki en büyük gölge olduğunu belirterek, "Hem de süngünün gölgesidir" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) DYP Genel Başkan Vekili Hüsamettin Cindoruk, "Türkiye'nin siyasette tam bir sarlatanlık dönemi yaşadığım" savunarak, "Özal demokrasisi fakir ve fukarının başını yemektedir" dedi. dığını, bugun TRT hakkında suç duyurusunda buli'nacaklarını söyledi. Cindoruk konuşmasında, Başbakan Turgut Özal'ın basın toplanıısındaki ifadelerini, "çaresizliğin ifadeleri" şeklinde niteleyerek şöyle konuştu: Hüsamettin Cindoruk, dün "Başbakan çağımızın demokparti genel merkezinde düzenle rasisini ve devletini bilmiyor. diği basın toplantısında, Çağımızda insan faktorunün YSK'nın seçim dönemini 11 ey devlet yönetimindeki yerini billülden itibaren başlattığını, an miyor. Demirperde iilkelerinde cak TRT'nin seçim yasalarını ih de sukunet vardır. Ama gerçek lal ederek, Özal'ın basın toplan demokrasi bu değildir. De\letin tısını 47 dakika süre ile yayımla temel gorevi stıkuneti sağlamanın yanı sıra, adaleti ve hıirriyeti de sağlamaktır." "Başbakan hem dcmokrasiyi bem de kalkınmayı Türk insanından esirgemektedir. Bu Başbakan, demokrasi\i zenginler kulübünün idaresi gibi gostermektedir. Başbakan Özal, fakirin fukaranın başını yemiştir. Başbakan artık enflasyondan söz elmemektedir, örnekler de vermemekle, global rakamlar vermekledir. Özal, enflasyon karşısında yenik düşmüştür. Özal, enflasyon karşısında bir Donkişot'tur." Türk insanını bir yıl içerisinde 3 kere sandık başına götürmenin adaletsizlik olduğunu bildiren Cindoruk, Başbakan Turgut Özal'ın bu yöntemle amacının halkın ilgisini ekonomiden uzaklaştırarak, siyasi çalkantılara yöneltmek olduğunu söyledi. Cindoruk, Başbakan Turgut Özal'ın önceki gün düzenlediği basın toplantısında büyük bir maniık hatası yaptığına da işaret ederek, bu konuya şöyle açıklık getirdi: "Başbakan 'evetlerin çok çıkması iyi oldu, böylece demokrasinin üzerindeki gölge kalktı' dedi. Ama kendisi hayır çıkması için çaba sarfetti. Kendisi hem hayır çıkması için çalışıyor, daha sonra da evetlerin çıkması iyi oldu diyor. Başbakan Özal, demokrasinin üzerindeki gölgenin kalkmaması için çaba sarfetmistir ve dün de suçunu itiraf elmiştir. Asiında demokrasinin üzerindeki en büyük gölge bu başbakanın kendisidir, hem de süngünün gölgesidir." Cindoruk, SHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne, Seçim Yasası'nın iptali için yapacağı başvuru konusunda ise, "Akşamdan sonra sabah hayır ola. Oyle yapacakları yerde, seçimi ciddi bir şekilde boykot etselerdi ya. Bundan sonra hodri meydan. Bu seçimlerde Demirel iktîdar olacaktır, DYP iktidar olacaktır" şeklinde konuştu. Patlıcan... Paris... Eylül... Ankara'da yaşayarak patlıcanı her zaman aynı zevkle yiyemfeyebilirsirtiz. Ama, Paris'i Ankara'da her zarnan özleyebilirsiniz. Buna karşı, eylülü Ankara'da her zaman aynı güzellıkle yaşayamayabilirsiniz. İsteseniz de eylülden ille de vazgeçmeseniz bile, eylülü yaşamanın güzelliği Ankara'da gölgelenebilir. Kaç Ankara var? Politikacıların gönlündeki Ankara iıe İstanbut aydınlarının kafasındaki Ankara acaba aynı mı? Ankara'nın gecekondu semti Hasköy'ün sarp tepelerinde yaşayan gecekondu sakinleri ile Köroğlu Caddesi'nin dolarla kiralanan apartmanlannda yaşayanlar gerçekten aynı kenti paylaşan insanlar mı? Bugünkü Ankara «^ eski çağlardan beri T varlığını sürdüren ' • * «"»ta/a yok. bir yerleşim alanı. Çok Ankara var. Bunlardan biri de Kenti esas olarak Hititler mi yoksa eyluMeki Ankara. Frigyalılar mı kurdu Eylülün güzelliği sorusu, tarihçileri il her yerde gilendiriyor. Bırilerı yaşanabiHr. Ama. kurmuş ve sonra Ankara daki eylülü .Helenistik, Roma, istediğlniz gibl Bizans ve Osmanlı yaşamak güç. çağları yaşanmış. Osmanlı çağında Ankara üç yüzyıl süreyle Orta Anadolu'da önemli bir merkez olmuş. Derken cumhuriyet gelmiş. Başkent Ankara, 63 yılda baş döndürücü bir hızla büyümüş. Bu büyüme hiç de sağlıklı bir gelişme göstermemekle birlikte, kent "Türkiye'nin kalbi" haline gelmiş. Tek bir Ankara yok. Çok sayıda Ankara var. İster geçmişte olsun, ister bugün... Yahya Kemal'ın "Ankara'nın en çok nesini seviyorsunuz?" sorusuna karşı "Istanbul'a dönüşünü" yanıtı bir bakıma İstanbul'dan Ankara'ya bakışı özetliyor. Yani, Ankara bozkırın ortasında, biçimstz bir beton yığınıdır. Sokakları ciddi görünümlü, çevreye "kendilerinin ne kadar önemli kişi olduğunu göstermeye çalışan " bürokratlarla ve çeşit çeşit ınsanlarla doludur. "Önemli adamım" düşüncesi Ankara'da her köşe başında çok yaygındır. Önemli SEÇİM'BZ ^ ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN Sağlar: Özal büyüyen bir ur SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar ANAP ile DYP arasında bir fark görmediklerini belirterek, özal için "Ustasmın yetiştirdiği bir çıraktır, ustasını geçmek isteyen bir çıraktır. Büyüyen bir urdur" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) SHP Genel Sekreteri Fikri Saglar, partisinin Seçim Yasası'nın iptali için bugün Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağını açıkladı. Sağlar, ANAP ve DYP arasında bir fark görmediklerini belirterek, Özal için, "UsUsının yetiştirdiği bir çırakör, ustasını geçmek isteyen bir çıraktır. Büyüyen bir urdur" ifadesini kullandı. Sağlar dün düzenlediği basın toplantısında, yeni Seçim Yasası değişikliklerine ilişkin eleştirileri yineledi. Sağlar, iktidarın seçim propagandasında "huzur ve istikrar" temalarına ağırlık verdiğine işaret ederek, sözlerini şöyle siırdürdü: "Bir yandan siyasal istikrardan bahsederken. çıkardığı Seçim Yasası Ue yuzde 3436 o> alan bir partinin. tek başına iktidara gelmtsine olanak tanıyacak bir sıstemi getirmekte de sakınca bulmuyor. Şimdi insaf ile düşüniinüz, yiizde 6466 oranında oylann yansımadığı bir Mecliste istikran saglayabilir misiniz? Bu bir azınlık Meclisi olur. Türk toplumu bö\le bir Meclisin sancıbınnı, sıkıntılarını şimdiden çekmeye başlamıştır." Sağlar, DYP Genel Başkan Vekili Cindoruk'un, SHP'yi seçimleri boykot yoluna gitmeden, Anayasa Mahkemesi'ne başvurmaları nedeniyle eleştirdiğini anımsatan bir soru üzerine, "Acaba Cindoruk ciddi bir kişi midir? Varın (bugün) SHP Anayasa Mahkemesi'ne muracaat edecektir" dedi. SHP Genel Sekreteri Sağlar, sözlerini şöyle tamamladı: "Özal ekonomik ve siyasal kararlan ile Türk uluşuna musallat olan bir habistir. Özal derken, Özal zihniyetini kastediyorum. Halkımız 1 Kasım'da bu uru kazıyacaktır." SHP, Seçim Yasası için bugün Anayasa Mahkemesi'ne başvuruyor İZMİRfefi HİKMET ÇETİHKAYA IzntirAnhara Tmfiği... tZMtR ANAP'tan istifa ettikten hemen sonra görevinden alınan Merkez tlçe eski Belediye Başkanı Süha Baykal, SHP Genel Başkanı Erdal lnönü ile göruştü. SHP Genel Merkezi'nde yapılan ikili görüşme, 30 dakika surdu. Bir gün sonra, Anakent BelediyeBaşkanı Burhan Ozfatura, Başbakan Turgut özal tarafindan Ankara'ya çağnidı. Şimdi politik kulislerde, Baykal ve özfatura'mn Ankara temaslan konuşuiuyor. Süha Baykal, Izmir'de "evet" oylartnın "haytr" oylan karşmnda 200 bin fark yapmasmın nedenini, merkez ilçe belediye başkanhğı görevinden aimmasına bağhyordu ve bunu her yerde açık açık söylemekten kaçınnuyordu. 6 Eytüi Halkoylaması 'ndan önce, Süha Baykal'm gönlünde yatan parti DYP idı. tl başkanı Rıfat Serdaroğbt ile iki kez görüşmüs, "DYP'ye 6 Eylul'den sonra girtcegim" demisti. Ancak "evet" oylannm Türkiye genehnde yüzde 50 'yi bulması, DYPsevgisiniengeüedi. Yakınçevresi, "tzmir sosyal demokTatlarm kalesL, *en nt yaptyorsun ?'' diye Baykal 'ı uyardı. SHP'nin Cumhuriyet Alanı'ndaki mitinginden sonra, Kordon 'da Palet Restoran 'da verilen yemeğe katılan Süha Baykal, Erdal lnönü ile ilk yakınlaşmayt sağladı. Süha Baykal, eski bir solcu olarak SHP'de yeniden sahneye çıkmak istiyordu şimdi. Izmir'de ANAP ve DYP cılız birer partiydi. 6 Kasım 1983 seçimlerinde Halkçı Parti, sekiz milletvekili çıkarmıştı. SHP için en kötü sonuç, l kasımaa 1112 milletvekiliiğiydi. Baykal, birinci bölgede ikinci sıraya kanulursa, 1 kasımda SHP tzmir Milletvekili olarak Meclise girebılirdi. Süha Baykal't, birinci bölgede ka özfatura'mn eski Şato Gazinosu'nda çına straya koyarlar? yaptığt topkmtı, Başbakan Turgut özal'a Yok canım öyle şey olmaz... acele duyuruldu. Mehmet KeçecUer, he DiyeUm ki oldu, genel başkan iste men özfatura'yı aradı... di... Burhan, seçbtu gfriyomz, biraz Birinci bölgede birinci sıra Şerej frenlt kendini... Bakşık 'ın... Eğer ikinci sıra olursa kıya Ama Mehmet ağabey, biliyorsun met kopar. Ortalık kartşır... gazeteler hep beni izliyor. Yalan yanlış yazıyor. Zaten SHP'de kazan kaymyor. Kbn dedi sana Şato Gazinosu 'nda SHP'tiler en kiiçük eleştiriden alınıyorlar. gizli toplantı yap, milletvekUt adaytannı On gündür fzmir'de bulunan Adana Mil beUrle diye... letvekili Cüneyt Canver, îbrahtm Tathses Bir gün sonra Başbakan özal, Burhan ziyaretini açıklamaya çalışıyor: özfatura'yt Ankara'ya çağırdı, • Hasan Bora biliyorsunuz Adanalı. özal'ın, özfatura'ya ilksorusu şu olHemşermk i&fkisi işte. Adalet Bakanı V malıdır? Kimi SHP kurmaylan, "Yahu Süha dan izin atip, tbrahim Tattises'i ziyaret lzmir'de "evet"oyianfazia çıkmBaykal bize katthrsa, ASAP'ı îznür'de ettik. ca, otobüs seferltrini yavaslatmış, sulan yıkanz " diyorlardı. Baykal düsündii ta Buca Cezaevi'nde bir de fnsan Hak kesmifsin... şmdı; olur mu olur. O halde ver elini Anları Derneği'nin yürilyüşunde gözaltına kara... Yalan efendim, kim uyduruyor Erdal lnönü, Süha Baykal't dinledi. alınıp tutuklanan eski Balıkesir Milletve bunları... özal: Ancak ona bir söz vermedi. Baykal, kimi kili Necati Cebe vardı. Keşke, onu da zi Kim olacak, il baskanuntz Ratniz SHP'iilerle de göriiştü. Onlann gönlünü yaret eıseydiniz... Kendisini tanvntyordum, sonradan Sevinç... aldı. Politika kızıştıkça, insanlar da kızışıSHP'lüer şimdi kendi aralannda konu öğrendlm... ANAP cephesine gelince... Burhan yorEge'de... suyorlar: olmak politıkacıdan başiar bürokratlarla aevam eder, haaa bakın çok çeşitli mesleklerle sürer. "Bu çok önemli adamlar" Ankara'nın dışına çıktılar mı bir de bakarsınız ki, yaya kalırlar. Önem nerden gelir? Hemen hemen tek bir konudan: politikadan... Sabahtan akşamadek politikadan başka nerdeyse hiçbir şeyden söz etmeyen bürokratlarla, politikacılarla ve "çeşitR meslek erbabıyla" dolu bir Ankara'da eylül yaşanabilir mi? Kentin dışına çıkar çıkmaz çıplak ve sarı bozkır ufku kaplamıyor mu? Olsun, kaplasın Yapraklar eylülde sarıya dönmüyor mu? Olsun dönsün varsın. Güney Amerika'da yazılan bir romanda insanlığın evrensel dokusu tek tek bireytere insan sevgisini ve tarih bilincini aşılamıyor mu? Olsun, aşılasın. Başkentte bunlar önemli değil. Başkent "tek boyutlu insanlar" üretıyor. Başkentte "tek boyutlu insanlar" yaşıyor. Politikanın dar kalıpları "tek boyut ile" özdeşlesıyor. Hele de şu günlerde. Tek bir Ankara yok. Çok Ankara var. Bunlardan biri de eylüldeki Ankara. Eylülün güzelliği her yerde yaşanabilir. Ama Ankara'daki eylülü ıstediğinız gibi yaşamak güç. İşte bir hafta sonra okullar açılıyor. Tam M' buçuk aydır Ankara'nın anacaddeleri delik deV şik. Anayolları kapalı. Daha şimdiden anayollar trafiği kaldıramıyor. Bir hafta sonra okullar açıldığında bu yollar o trafiği nasıl kaldıracak? Kaldırımlar iniyor, kaldırımlar çıkıyor. Kaldınm taşlart değişiyor, yeniden kaldınm taşları döşeniyor, olmadı öteki kaldınm taşlarına sıra geliyor. Kaldırımların inıp çıktığı, ana caddelerin aylarca kapalı kaldığı Ankara'da hangı belediye hizmetinden söz edebilirsiniz? Delik deşik Ankara'ya bakınca hangi eylülü yaşayabilirsiniz? Sinemalar mı? Onlar yavaş yavaş başkentte artık tarihe karışıyor. Tiyatrolar mı? Gecmişten kalan oyunlan tekrar tekrar izlemek insana bıkkınlık veriyor. Okumak mı? Ona pek vakit yok. Ya politika? İşte başkentte sadece ve sadece o var. Yalnızca bilinen çirkinlikleriyle değil, insan ilişkilerini kemirircesine, insan ilişkilerini yutarcasına politika var. Boyle bir başkentte eylül yaşanabilir mi hiç? Türkeş daveti kabul etti A Ipaslan Türkeş, MÇP'den bir heyetle görüşme yaptı. Türkeş, 'Parti yönetim kadrosunda memnuniyetle görev kabul "Odacılık da olsayaparım" edeceğini' bildirdi. İZMİR (AA) Kapatılan MHP'nin Genel Başkanı Alpaslan Türkeş'in Milliyetçi Çalışma Partisi'ne Genel Başkan olacağı bildirildi. Önümüzdeki perşembe günu Ankara'ya gidecek otan Alpaslan Türkeş, önce MÇP'ye üye olacak. Türkeş, daha sonra toplanacak kurulıayda, MÇP Genel Başkanlığı'na seçilecek. Genel Başkan Yardımcısı Ali Güngör, Genel Sekreter Devlet Bahçeli, Genel Sekreter Yardımcısı Haluk Pirimoğlu Genel Muhasip Muzaffer Kader'den oluşan MÇP heyetinin, Özdere'deki evinde ziyaret ettiği Alpaslan Türkeş'i parti yönetim kadrosunda görev almaya çağırdı. Türkeş, MÇP heyetine, parti yönetim kadrosunda "memnuniyetle" gorev kabul edeceğini bildirdi. Alpaslan Türkeş. MCP heveti ile yaptığı görüşmeden sonra AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, alacağı görevin, toplanacak kurultay tarafından belirleneceğini ifade etti. Verilecek görevin niteliği konusunda bir tercih yapmadığını belirten Türkeş, "Onlar bana ne görev veririerse kabul ederim. Odacılık da veririerse, ben kabul ederim" dedi. Tüıkeş şoyle konuştu: "Yasaklılar arasında değildir diyenler zanediyorlar ki, Sayın Erbakan Ue ben o> alamayız. Fakat, benim görüşüm ve anlayışırna gort. ben yasaklılar arasındaydım, yasaklar kalktığına göre, benim yasagım kalktı." Akbank Güvencesi ile Yüksek Faiz Bir yıl vadeli mevduata ve mevduat sertifikalanna: Bir yıl vadeli; ' • Aylık faiz ödemeli mevduata • Üçer aylık faiz ödemeli mevduata: % 43 45 Bir yıl vadeli mevduatınıza ve mevduat sertifikalannıza Akbank'm veıdiği faiz, 14.9.1987 iarihinden itibaren % 52'ye yükseldi. Akbank dilerseniz 1 yıl vadeli mevduatınıza aylık veya üçer aylık faiz de uyguluyor. a ! AKBANK "Güveninizin eseri"