Katalog

CUMHURÎYET/6 HABERLER 6 HAZİRAN 198: Tartısma bitmedi Marmara folklor festivali başladı ' stanbul (a.a.) Kültür ve Turizm Bakanlığı ve UNESCO / Uluslararası Folklor Festivali Konseyi'nin Istanbul'da programa aldığı tek folklor festivali olan 10. Uluslararası Marmara Folklor Festivali törenle başladı. Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende konuşan îstanbul Valisi Nevzat Ayaz, festivallerin ülkelerin birbirlerinin külıürlerini tammalan ve aralarındaki ilişkilerin gelişmesi açısından son derece yararlı olduğunu söyledi. Daha sonra festivale katılan ekipler izleyiciler tarafından büyük ilgiyle karşılanan gösterilerini sundular. Keçeciler ile dostluk gezisine çıkan Güzel Taşar için konuştu: Taşar: Bütün iddialaryalan Anadolu Bankası şube şefinin iddialarını yalaniayan Mustafa Taşar, Faruk Taşar'm yolsuzluklarından önceden haberli olmadığını söyledi. Hakkında araştırma yapıîmasını Başbakandan kendisinin istediğini bildiren Taşar, "Gökten taş yağsa, Mustafa Taşar'ın üstüne yapıştırıyorlar" dedi. A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) ANAP Genel Sekreteri MusUfa Taşar, kardeşi Faruk Taşar'ın karşılıksız çekler kullanması olayından önceden haberi olduğu iddiasını yalanladı. Taşar, Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun araştırma yapmasını Başbakan Turgul Özal'dan kendisinin istediğini söyledi. Taşar, Büyükada'da bulunmasının M. Asım Hamacıoğlu'nun yakalanmasıyla ilgisi olmadığını belirtıi. Mustafa Tasar, şube şefi Mustafa Özdemir'in Anadolu Bankası raporunda yer alan'ifadesinde geçen iddiaları yalanladı. Özdemir'in kardeşi Faruk Taşar'ın bankayı karşılıksız çeklerle dolandırması olayından önceden haberi olmadığını söyleyen Mustafa Taşar, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada şube şefi ve müdürü ile Gaziantep'te görüşmediğini de kaydetti. Taşar, görüştüğü söylenilen günün, Başbakan Özal'ın gezisine rastladığına dikkati çekerek, o gün çok yoğun olduğunu belirtti. Mustafa Taşar, ayrıca Mahmul Fırat ile telefonla görüştüğü iddiasının da doğru olmadığını ifade etti. Faruk Taşar'ın ortağı M. Asım Hamamcıoğlu'nun yakalanmasının tatil için Buyükada'ya gidişi ilt ilgısi olmadığını savunan Taşar, uçak biletlerim Hamamcıoğlu'nun yakalanışından 10 gün once satın aldığını dile getirdi. Taşar, "Hamamcıoğlu, tutuklandıklan sonra herkesin onunde, benim olayla ilgim olmadığını söylemiş. Bu, gazetelerde küçük bir haber olarak yer aldı. Ama tersini söyleseydi manşetten verirlerdi" dedi. Taşar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ne Faruk Taşar'ın ne de başka birinin yolsuzluğunun, usulsüzlüğünün yamnda kenannda Mustafa Taşar'ın ism,ini bulmanız mümkün de ğildir. Başbakanlık Teftiş Kurulu ra porundan önce de Faruk Taşar ola yıyla hiçbir ilgim olmadığını açıklamıştım. Dolayısıyla hiç kimseuk kendi kafasından uydurdııgu lafla ra ilgili mercilerin inanaıağını zan netmiyorum. Gökten laş yağsa Mustafa Taşar' m Üzerine yapıştmyorlar. Bir habe çıktı. Gaziantep'teki icra memurı Diyarbakır'a tayin edilmiş. İcra me munı 'Taşarlar'a haciz uyguladığın için sürüldum' diyor. Ben Adalet Ba kanlığı'na başvurunca teftiş sırasın da müfettiş raporlanyla tayin etliril diğini öğrenivorum. Bu kasıt deği mi? Sonra bilmem hangi banka m' ni kredi verilmedigi için süriildk ye haber yazılıyor. Banka genel mü dürlüğü ve müdür mahkemede din lenirken siyasi bir baskı olmadığın söylüyorlar. Herkes bu olayları ga zetelerdeki yavınlan fırsat bilerel kendi başlanna da bizden bir şey gel diğini söylüyorlar. Ama Allah'a şu kur ki, ilk günden beri her şeyin ak sini ispat eden belgesi elimde var. Herkes bulanık gölde balık avla ma sevdasında. Yaptıkları bazı çir kinlikleri, bazı usulsüzlükleri bu pus lu havadan da yararlanarak hedef şaşırtmaya çalışıyorlar. Herkesle mücadele ederim. Bı mucadelemi de kanuni mercileı onunde yapanm. Allah'lan başka hi< kimseden korkum >ok. Hiçbir mer ci onunde hesap vemıekten de kaç mıyorum. Zaten Başbakan Tefth Kurulu'nun raporunda birşey bulun madıgım açıkladı. Adamlar suçlann dan kurlulmak için lurlu yalanlaı so>lu>orlar. Bu adamlarla görüşme' dim." Anadolu Bankası avukatları ist duruşmada. Faruk Taşar, M. ASIIT Hamamcıoğlu. Erdal Başel, Orhar Arun ve sahte çekleri düzenleyen Al Göçok hakkında tutuklama karar verilmesini istediler. Taşar ve Ha mamcıoğlu'nun a\ukatlan ise. tutuk lama istemine karşı çıktılar. Keçeciler ile aralannda sürtüşme olduğu yolundaki söylentileri yalanlamak için, yoğun gezi trafığine rağmen, Konya'ya geldiğini söyleyen Güzel, seçim tahmini konusundaki bir soruyu, "Yarısından fazlasını alırız" şeklinde yanıtladı. Güzel ile birlikîe Konya'ya gelen ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler de "ANAP dağılacak şeklindeki söylentileri, 6 kasımda yapüacak Keçeciler ve Güzel, Ormancıkta başsağlığına gitreferandumla cevaplandıracak ve o defteritikleri bir partilinin evinde okunan Kuran'ı kapatacağız" dedi. Kerimi dinlediler. (Fotoğraf: axt.) CİHANBEYLİ ta.a.) Dev let Bakanı Hasan Celal Güzel, ANAP genel başkan yardımcılanndan Mehmet Keçeciler'le birlikte geldiği Konya'da "GiızelTaşar tartışmasının henüz kapanmadığını. ancak bu konuda şimdilik bir açıklama yapmak istemediğini" bildirdi. Mehmet Keçeciler'le aralannda sürtüşme olduğu yolundaki söylentileri yalanlamak için yoğun gezi trafiğine rağmen Konya'ya, seçim bölgelerine geldiğini açıklayan Güzel, seçim tahmini konusundaki bir soruyu yanıtlarken "Yarısından fazlasını alırız" dedi. Güzel, bir soru üzerine de "GüzelTaşar tartısrnasının henüz kapanmadığını. ancak bu konuda şimdilik bir açıklama yapmak istemediğini" bildirdi. Mehmet Keçeciler ise, bir siyasi partide liderin tabandan destek alarak işbasına gelebileceğini kaydederek "lnönü, babasımn isminden yararlanarak liderliğini surdurmek istiyor" dedi. SHP'nin milletin inanç sistemine karşı olduğunu, bu nedenle iktidara gelmesinin mümkün olmadığını öne süren Keçeciler, birtakım siyasi parülerin uzaktan kumandalı olarak yönetildiğini, emanetçilerle siyasi parti kurulamayacağını, ileri sürdü. ANAP dışındaki muhalefet partilerinin şahıslan kurtarmak için kurulduğunu öne süren Keçeciler. Özal'ın emanetçi değil, hakiki lider olduğunu belirterek, "Ben, zaten hakiki lider olmasaydı. kendisinin yardımcıhğı görevini üstlenme/dim. Bugunkü şartlarda Özal'dan daha iyi ve başarılı bir başbakan bulunamaz. Özal. memleketin nadir yetişlirdiği devlet adamı ve politikacılardan biridir" diye konuşiu. Devlet Bakanı Vehbi Uinçerter ise, Ankara'da Başbakanlık Basın Merkezi aracılığıyla yaptığı açıklamada, Içişleri eski bakanlanndan Korkut Özal ve hiçbir siyasi kişiden destek almadığını bildirdi. Dinçerler, bir gazetede çıkan "Dinçerler, Korkut Özalın koruması altına girdi" şeklindeki haberyorumun asılsız ve uydurma olduğunu kaydederek şunları söyledi: "Bu gayretler, eğer söz konusu gazetelerin kendi görüşlerini, haber niteliğinde kamuoyuna empoze etme maksadına yönelik değilse, adi birer uydurmadan başka bir şey değildir. Dinçerler, ANAP'la başlayan siyasi lıayatında, sayın Korkut Özal dahil hiçbir siyasi kişi veya siyasi güç odağından destek almamış, böyle kişilerin veya odakların koruması altına da hiçbir şart ve şekilde girmemiştir. Dinçerler'in bundan sonraki siyasi hayatında da tek güç kaynağı ANAP'tır. millettir ve milletimize hizmet arzusudur." Dar gelirliler zekâta muhtaç A nkara (Cumhuriyet Bürosu) DSP Grup Başkan Vekili / I Sururi Baykal, "dar gelirlılenn zekâta muhtaç hale geldiğini", fiyatlarm "dehşet verici" boyutlara ulaştığını, meyve ve sebzelerin ahmlık değil, seyirlik bir durumda olduğunu, vatandaşın pazardan feryat ederek boş fılelerle döndüğünü söyledL Baykal, dün düzenlediği basın toplantısında "ANAP'lılar sakın pazara gitmesinler. Vatandaşın iktidar ve mensupları için söylediklerini aktarmaya kalksak, muzır yayına girtriz" dedi. Baykal, 4 kişilik bir ailenin aylık mutfak masrafımn 125 bin 790 liraya ulaştığını, buna karşılık asgari ücretin 28 bin lira olduğunu söylerken, "Gunlük net 934 liraya çalışan bir işçinin, 1 kilo ekmek için 2 saat, bir litre süt için 4 buçuk saat, 1 kilo et için 22 saat çalışması gerekir. Çarşı pazarda yaşanan enflasyon, resmi istatistik rakamlarının çok üstündedir. özal, yatlarda sefa sürerken işçiyi, memuru unuttu. Esnafı, emekliyi, dul ve yetimi kuruttu" diye konuştu. İstanbul Haber Servisi'nin haberine göre İzmit Yarımca'da, Türkiye Çimento ve Toprak Sanayi A.Ş. tarafından düzenlenen törene katılan Devlet Bakanı Vehbi Dinçerier, gazetecilerin Mustafa Taşar ve Hasan Celal Güzel'le ilgili anlaşmazlıklara ilişkin sorularını yanıtlamak istemedi, "Burada siyaset yok, çimento var" dedi. "Bir nedeni yok, ama konuşmuyonım" diyen Dinçerler, "Cumhuriyet gazetesinin Taşar hakkında yazdıklannın 20'de birini bile bilmiyorum" şeklinde konuştu. Tan gazetesinde Korkut Özal ve Mehmet Keçeciler'le birlikte yer alan fotoğrafı için konuşan Dinçerler, "Dinçerler, Korkut Özal'ın koruması allında" şeklindeki habere kızdığını söyleyerek, "Ben kimsenin koruması altında değilim. Bütün desteğim ANAP'tır. Korkut Özal'la benim hiçbir iliskim olmadığı halde her fırsatta onunla birlikte fotoğraflarımı yayımlıyorlar" şeklinde konuştu. Onkoloji Enstitusü hizmete girdi lilanbul Haber Servisi htunbut Üniversitesi Tıp Fakülıesı bünyesinde kurulup, kansertanı ve tedavismin en gelişmiş tıp teknolojisiyle donatılan Onkoloji Enstitusü, dün yapılan bir törenle hizmete girdi. "EminAktar Vakfı"'tarafından200 milyon liralık bir harcama ile restore edilen Onkoloji Enstitusü 'nün açılışında, işadamı Emin A ktar, "Bana verilen en büyük ödül, hastane içine knnulan büaümdür" dedi. Prof Dr \ıjadBilge'nin müdürlüğünu yaplığı On* otoji Enstitusü 'nde, özellikle kanser tedavisinde kullanılan "Satürn Therac20" aygıtı ılgi görürken yetkililer, bilgisayarla kontrol edilen bu aygııın, 18 milyon volt Xtsmı ile akciğer, pros/at *e mide gibi derin dokulu kanserlerin iedavisinde başarı ile kullantldığını, erken lanıda ise kanser hücrelerini lamamen gerileltiğini söylediler. Kanser tedavi, planlama, bilgisayar oda"!i ve vücut organtarının harilasmı çıkaran "sintigrafi" aygılları ile Bandaki kanser tedavi merkezlerinin olanaklanna sahip olan Onkoloji Enstitusü, Prof. Dr. Mahir Büyükpamukçu 'nun önerisiyle I9S2yılmda kurulmuştu. Evren'e hakaret davası / 'psala (a.a.) Ipsala'mn Koyunyeri köyünde, Cumhurbaşkam Kenan Evren 'e, gıyabmda hakaret eden Hamdi Erdinç, bir yıl dört ay ağır hapis cezasına çarptınldı. Hamdi Erdinç (43), geçen hafta aldığı alkolün etkisiyle köy meydanmda nara atarak Cumhurbaşkam Kenan Evren 'e hakaret etmişti. Köy halkınm ve muhtann şikâyeti üzerine /psala Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Erdinç'e, cumhurbaşkanına hakaretten bir yıl iki ay, sarhoşluktan da iki ay hapis cezası verildi. Bozanoğlu, Vali Ayaz'ı ziyaret etti / ' stanbul Haber Servisi Tahir Aktaş'tan boşalan Eminönü Belediye Başkanlığı'na atanan Hikmet Bozanoğlu, dün Îstanbul Valisi Nevzat Ayaz'ı ziyaret etti. Vali Ayaz'la bir süre görüşen Bozanoğlu, yeni gureve başlaması nedeniyle devlet ziyareti yaparak valiye karşı yasalara bağlıhğını arz ettiğini söyledi. Bozanoğlu, Vali Ayaz'ın da yasal çizgiden ayrılmadıkça kendilerine her zaman yardımcı olmaya söz verdiğini belirui. DA VETSİZ KONUK Îstanbul Üniversitesi Îstanbul Tıp Fakültesi Onkoloji Enstitusü 'nün açılışmda ilginç bir olay yaşandı. Enstitünün kuruculanndâh Prof. Dr. Mahir Büyükpamukçu kürsüde konuşurken, kalabalık arasından sıynlarak gelen bir pijamalı, rektör Cem'/ Demiroğlu ile vakfın kurucusu Emin Aktar'ın yanındaki boş koltuğa kurulup töreni izlemeye koyuldu. Ne ki, bu anda kürsüdeki Büyükpamukçu 'nun konuşması bitmiş, ayak ayak üstüne atan pijamalı yurttaş da herkesle birlikte onu alkışlamaya başlamıştı. Büyükpamukçu, yerinin bir pijamalı kişi tarafından işgal edildiğini görünce duraladı. Durumu geç fark eden ilgililer, hemen davetsiz misafiri kollanndan tutup götürürlerken, Çapa Hastanesi Psikiyatri Kliniği müstahdemleri de o sırada hastalannı aramak için tören alanına gelmişlerdi. (Fotoğraf: VURAL AHI) D a l a i i : Ö d ü l Tatili ile ilgili eleştirilere 'aldırmıyorum' dedi Şişli Terakki'de diploma töreni / stanbul Haber Servisi özel Şişli Terakki Lisesi Levent Bölümü ilk kısmı öğrencilerinin diploma töreni dün Nişantaşı'ndaki okul binasında yapıldı. Bu yıl emekli olacak olan 45 yıllık öğretmen Levent tlkokulu Müdürü Aliye Boydaş ve Lise Müdürü Lütfı Başara'nm konuşmalarından sonra söz alan Terakki Vakfı 2. Başkanı Haluk Arığ, bütün zorluklara rağmen lise bölümünde Ingilizce öğrenimine ağırlık verdiklerini bildirdi. Törende daha sonra 212 öğrenciye diplomaları verildi. Topluca yemek yenilmesinden sonra ölrenciler eilendiler. Taksi şoförleri paralarını almıyor / stanbul Haber Servisi Plaka satışından elde edilen paradan dağıtılan 150'şer bin liralık avansın 809 şoför tarafından henüz alınmaması üzerine valilik bir açıklama yaparak bu şoförlerin paralarını almak üzere trafik şubesine başvurmalannı istedi. Valilik açıklamasmda, Bakanlar Kurulu karan ile satışı yapılan 499 plakadan elde edilen gelirin gerçek taksi sayısı saptanana kadar sürücü esnafa 150 bin lira avans olarak dağıtıldığı, ancak 809 şoförün henüz paralarını almaya gelmedikteri için ihaleden elde edilen gelirin dağıtılamadığı bildirildi. Konyaspor Başkanı tutuklandı Tfonya (a.a.) Konyaspor Tarsus Idmanyurdu A maçından sonra çıkan olaylarla ilgili soruşturma sürerken, Konyaspor Başkanı Süleyman Çınar dahil 5 kişi daha tutuklandı. Belediye Zabıta Işleri Müdürü Togay Mirza hakkında da gıyabi tutuklama karan verildi. Olaylarla ilgili olarak haklarında soruşturma açılan 5 kişi, dün Cumhuriyet Savcılığı 'nca mahkemeye sevkedildi. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk sorgulamalarından sonra Konyaspor Başkanı Süleyman Çınar (fabrikatör), Ahmet Ümit Kupçuk (müzisyen), Tamer Akın (boşta gezer), Hakkı Orta (hurdacı) ve Adil Kolat (saat tamircisi) hakkında tutuklama karan verildi. Sanıklar, Merkez Ceza ve Tutukevi'ne konuldular. Konyaspor Başkanı Süleyman Çınar'ın "maç öncesi gazetelere verdiği demeçlerle halkı ' galeyana getirdiği" ve olay günü taraftarları tarafından yapılan hareketleri onaylar bir görünüm içinde bulunduğu gerekçesiyle tutuklandığı öğrenildi. Belediye Zabıta Müdürü Togay Mirza adının gazetecilerin dövülmesi olaylarına kanştığı gerekçesiyle tutuklama karan verildiği bildirildi. İstanbul Haber Servisi Dunya Çevre Günü (5 haziran) nedeniyle Istanbul'da bazı belediyeler temizlik kampanyalarına başlarken kentte çevre sorunlan ile ilgili etkinlikler de başladı. HAKAN KARA Birlesmiş Milletler Çevre PrograGÖCEK Başbakan Turgul mı'nın "Çevre Ödülü"ne değer buÖzal, taıiliyle ilgili eleştirilere verdilunan Îstanbul Anakent Belediye ği yanıtta, "Hiç aldırdığım yok. alışBaşkanı Bedretıin Dalan, "Ödül betım bunlara" dedi. nim için fazla büyük sürpriz değil" Feıhiye koylarında tatilini sürdüdedi" Verilen ödül yeni çalışmalanren Başbakan Özal, dün ilk kez gamız için bize moral verecektir"diyen zetecilerle uzun uzun sohbet etti. DaDalan. "Istanbul'da yürütülen çevha önce gazetecilerden siyasi konure saghgı ile Ugiii proje dünyadaki en larda soru sormamalannı isteyen büyük çevre saglıgı projesidir. Bu Özal. dün hemen tüm sorulan yanıtprojeyle çevre sağlığı odulune layık ladı. Göcek'te cuma namazını kı|magörülmemiz memleketimiz ve İstandan önce gazetecilerlc görüşen Özal, bul için gumr verici bir olajdır" şektatiliyle ilgili gazetelerde çıkan haberlinde konuştu. lere değindi. Bir gazetenin, "Millel Kısa adı UNEP.olan Birleşmiş cefada, Özal sefada" t>içimindeki haMilletler Çevre Teşkilatı'nın bu ko berine değinen Başbakan, "Cazetenudaki karan dün teşkilatın genel yölerimiz muhalefete yol gösteriyor. netmeni Dr. Mustafa K. Tolba taraMuhalefet olmadığı için, alternatififından basına duyuruldu. Dr. Tolba, miz olmadığı için alternatif yaratmaDalan'a bu konuda gönderdiği telgya çalışıyorlar" dedi. Özal. herkesin rafta, "UNEP'in, çevre konusunda dinlenmeye hakkı olduğunu, bir başgösterdiginiz büyük başanlardan dobakanın da tatile ihtıyacı olduğunu layı sizi şeref listesine alarak ödüllenbelirtti ve "Gazelelerin arkasından dirdiğini bildirmckten mutluluk dumuhalefet de başhyor, 'Millet kan ağyuyorum" dedi. Dalan'a ödülü 8 halıyor, Özal parababaları ile geziyor' ziran pazartesi günü verilecek. diye. Hiç aldırdığım yok. Alıştım bunlara ben" diye konuştu. CindoBu arada Başbakanlık Çevre Geruk'un "Özal ülkeyi kayıktan yönenel Müdürlüğü ile Boğaziçi Ünivertiyor" sözüne de değinen Özal, Cinsitesi Mühendislik Fakultesi'nin doruk'u ciddiye almadığını belirtti, "Atık ve Kirlenme Denetimi Araştırma Grubu"nun ortaklaşa düzenle ~"Yan yana oturduğumuz zaman kuzu gibi maşallah. Böyle meydana çıkdikleri Uluslararası Çevre 87 Setı mı kimse yakalayamaz" dedi. mpozyumu açıldı. ADALAR BELtDtYE BAŞKANI'NA ÖDLX Ote yandan Başbakanlık Çevre Genel Müdürlüğü'nce verilen "Çe\re Teşvik Ödü!ü"nü, Adalar Belediye Başkanı Recep Koç kazandı. Çevre Teşvik Ödülü'nun Adalar Belediye Başkanı Recep Koc'a, Buyükada iskele yanındaki çöplüğü, doldurarak 12 bin metre karelik bir gezi alanına dönüştürmesi, Heybeliada sahillerini temizletrr.esi, Burgazada'ya da çok sayıda çocuk parkı, gezi ve yeşil alan kazandırmasından dolayı verildiği belirtiliyor. Özaî, yarın yapılacak belediye başkanlığı seçimlerinin sonucu hakkında rakam tahmini yapmaktan kaçındı. Belediye başkanlığı seçimlerinin muhalefet tarafından erken genel seçim için bir gösterge olamayacağı biçimindeki yorumunu Özal, "Kaybedecekierini mi farzediyorlar, kılıf mı hazırlıyortar?" biçiminde değerlendirdi. Gazetelerin büyük bir bölümünün güvenilirliğini yitirmeve başladığını bildiren Özal, şöyle de\am etti: "Gazetelerin yazdıklannın lumüne inanmak mümkün değil. Türk basmı inandıncılığını >itiriyor demiyorum. Ama bazı gazeteler inandıncı benim için sürpriz olmadı Ozal: Dinlenmek hakkun Başbakan tatili ile ilgili eleştirileri yanıtlarken "Hiç aldırdığım yok. Alıştım bunlara. Gazetelerimiz muhalefete yol göstehyor. Muhalefet olmadığı için, alternatifimiz olmadığı için, alternatif yaratmaya çalışıyorlar" dedi. lığını yitiriyor. Gazeteler, toplumun aynası olması gerekir. Belki muhlelif kesimlerin aynası olabilir, sağın. solun, ortanın. ama tuttuğu toplum kesiminin avnaa olur. Bizim gazetelerin tirajı >az olmasına rağmen fena değil. ama etki gücü nedir. o ayrt bir konıı. Tirajı az olan bir gazetenin tesiri daha fazla olabilir. Onun hitap ettiği zümreye bakmak lazım. Mesela Amerika'da Ne» ^ork Dail> bir milyon basıyor. ama 200 bin basan New York Times ondan çok daha tesirli. Magazin >a da bulvar gazeteleri caddelerde satılır. ama lesirleri olmaz." Özal, gazetelerde işçi. memur kan aplıyor diye haberler çıktığına dikkati çekerek, "İşçi, memur, çiftçi. esnaf hep kan ağlıyor gazetelere göre, işadamlan da faizden şikâyetçi. Bunlar dogru değil. Türkiye'de bir yılda bir milyon 200 bin televizyon satıldı. Bunu kim aldı? Bu, toplumun tüm kesimlerindeki gelirin yiikseldigini gösterir. Şunu söylemek daha dogru, ihtiyaçlar eskisinden fazladır. Onun için aldığımız paralar yetmiyor diyebilirsiniz?" dedi. cı kimseler değiliz. Kaçan kimse de degiliz. Yani resim çekme müsadesi ahrsanız çekersiniz" dedi. Göcek'te kıldığj cuma namazından sonra Göcek tlkokulu'ndaki elişi sergisini gezen Özal. burada bir gazetecinİD, "Kardeşiniz Yusuf Özal size bir rapor sunmuş. raporda bu ekonomi politika ile Türkiye'nin batacağını belirtmiş, doğru mu?" SORIsuna. "Böyle bir rapor almadım. İhracat geçen yıla göre daha yüksek. Turizm geliri de daha fazla" dedi. Özal, Belçikalı gazetecilerle de referandumu konuştuğunu belirterek, "Oıüar yasaklan neden Mediste kaldırmadımz, dedi. Ben de bunun makul olmadığını söyledim. Gerceklen de ben bunu arkadaşlarıma inandıramam. Bizim \aptıgımız. meseleyi millete götünnektir" dedi. Özal. eşi Semra Özal'ın gazetelerde çıkan resimleri sonrasında mahkemeye başvurup başv urraayacağı biçimindeki bir soruyu yanıtlarken, "O kendisinin bileceği iş. Orada hoş olmayan hadise. sizin gizienerek foloğraf çekmenizdir. Yani gizli harekel yapmaya gerek yok. Biz öyle yaban SHP'denKÎTvefon denetimi yasasına tepki Kaııııı bankaları denetimden kaçırdıyor Dur ihtanna uymayan kaçakçı öldü / ' stanbul Haber Servisi Eminönü 'nde dün sabaha karşı 06.00 sıralarında kamyonete kaçak eşya yüklemeye çaltşırken görülen 4 kişiden biri, polisin "dur" ihtanna uymayarak kaçmak isterken açılan ateş sonucu öldü; öteki üç soyguncu da sağ olarak ele geçirildi. Eminönü Denizyolları binasınm gümrük deposundan kaçak olduğu bildirilen eşyayı 34 BPA 36 plakalı Anadol marka kamyonete yüklemek isteyen Ahmet Demirci, Nadi Çeteci, Bayram Detnir ve Dursun Akpel adlı soyguncular, devriye gezen Eminönü Emniyet Âmirliği'ne bağlı ekipler tarafından suçüstü yakalandılar. Daha sonra kaçakçılardan Ahmet Demirci polisin elinden kaçmak istedi. Bunun üzerine aynı ekiplerde çalışan gece bekçisi Ziran Kandemir, kaçmaya çalışan Ahmet Demirci'ye "dur" ihtarında bulundu ve havaya iki el ateş etti. Kandemir, uyarısına karşın kaçmaya çalışan Ahmet Demirci'ye ateş ederek ağır yaralanmasına neden oldu. Demirci, kaldırıldığı îstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde kurtanlamayarak yaşamım yitirdi. Polis yetkilileri, öteki üç smtğın gözaltma alındığım, olayla ilgili sonışturmanın südurttidüğünü bildirdiler. y* koylannda tatilini geçirmekte olan Başbakan Turgut özal, dün ilk fa gazetecilerle uzun uzun sohbet etti. özal, "MiUet cefada Özal sefada" biçimindeki habere değinirken, "Gazetelerimiz muhalefete yol gösteriyor. Muhalefet olmadığı için, alternatifimiz olmadığı için alternatif yaratmaya çabalıyorlar" dedi. Herkesin dinlenmeye hakkı olduğunu, bir başbakanın da tatile ihtiyacı olduğunu kaydeden özal, "Gazetecilerin arkasından muhalefet de başuyor 'Millet kan ağlıyor, Özal para babalan ile geziyor' diye. Hiç aldırdığım yok. Alıştım bunlara " şeklinde konuştu. Dün cuma namazı için Göcek'e gelen Özaft sürat motorundan iskeleye çıkarmak için damsmanlan ve koruma görevlileri güçlük çektiler. (Fotoğraf: auj.) Fethi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Grup Başkan Vekili Seyfi Oktay, "Kamu İstisadi Teşebbüsleri ile fonların. TBMM'cc denetlenmesinin düzenlenmesi hakkında kanun"un bazı hükümlerinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını açıkladı. Oktay. dün düzenlediği basın toplantısında, bu yasa ile sermayesinin yarısından fazlası doğrudan doğruya veya dolayh olarak devlete ait olan kamu bankalarının Meclis denetiminden kaçırıldığını belirterek. şunları söyledi: "Bu yasa ile kamu bankaları için bir denetimsizlik getiriliyor. Bir taraftan bankalara şirket kurtarma gibi yeni ve her zaman suiistimal edilebilecek. hatta özünde bugünkü yasalara göre suç teşkil eden yetkiler verilecek. Diğer taraflan bunlann faaliyetleri denetim dışı lutulacak. Batık kredilerin nedeni artık gizli kalacak. Kimin, hangi siyasinin. hangi parti buyruğunun. hangi etkin ve egemen gucün, hangi akrabası, hangi yandaşının ne yolla, ne miklar kredi aldığı, nasıl batırdığı irdelenemeyecek. izlenemevecek." Ege Vakfı'nın 3. Bilimsel Sempozyumu sona erdi STELYO BFRBKRAkİS ATİNA Ege Vakfı'nın bu yıl Atina'da düzenlediği 3. Bilimsel Sempozyum calışmalan dün sona erdi. İki gün süren sempozyum çalışmalarında "Ege bölgesinin Helen karakterliği"nin yani sıra Türkiye ile Yunanistan'ın Ege'den kaynaklanan anlaşmazlıklarına da ağırlık verildi. Sempozyumun ikinci ve son gününde daha çok Ege'nin kultürel, muzik ve edebi karakıeri üzerinde duruldu. Sempozyumun kapanışında Yunaıılı Gazeteciler Derneği Başkanı Vasslios Koranais. iki günlük çalışmaları özetlerken, bu sempozyumda Türk konuşmacılarının da yer almasını "yapıcı ve olumlu bir gelişme" olarak değerlendirdi. Koranais, bu konuda doçenı Taner Berksoy. doçent Ali Karaosmanoğlu, işadamı Şarık Tara ve gazeteci Mehmet Barlas'ın ayrı ayrı yaptıkları konuş.naianyla "Ege'nin öteki tarafında nelerin düşünüldüğünü" bir dereceye kadar öğrenilmiş olmasından iki ülke ilişkileri açısından olumlu bir adım atıldığını belirtti. Koranais, sık sık ••degerli Türk konuklan" olarak nitelediği Türk Sorunların çözümü için her iki ülke de çaba göstermeJi konuşmacılarırun, bu sempozyumda söylediği her bir şeyin, belki Yunan görüşleriyle çakışmadığını, ancak bu fırsatta bu konuşmalarından kaynaklanan bazı olumlu ve bugünc dek bilinmeyen noktaların "not edildigini" söyledi. Sempozyumun kapanışıyla yayımlanan ortak bildiride ise "Ege bölgesinin Helen karakıeri üzerinde calışmalar yapıldığı. Ege bölgesinin tüm Yunanlılan birieştiren bir bölge olduğunun ve çalışmalar süresinde Türk ve Yunan görüşleri üzerinde bilgi alışverişinde bulunulduğu" beürtildi. Bu arada Türk davetlilerden Doç. Ali Karaosmanoğlu, program dışı yaptığı kapanış günü konuşmasında "Ege Vakfı'nın, Tiirkiye'den de konuşmacı davet ettiği için leşekkür eltiğini ve gösteriler misafirperveriikten son derece memnun olduğunu" ifade ettikten sonra "Bu sempozyumda. Yunan halkının tarihinden ve kökeninden ne denli gurur duyduğunu yakından idemek fırsalını bulduk. Yunan halkının Türkiye'den duyduğu tedirginhkleri ilgiyle izledik. Ancak Ege'nin öteki yakasında yüzlerce km'lik Türk kıtılanndaki Türk insanlan da kendi tarih ve kültürierinden gurur duyuyoriar. Tiirk ve Yunan halklannın aynı bölgede yaşamış olmasından, doğal olarak kültür alışverişi de doguyor. İki ülke arasındaki anlaşmazlık konulannın ise banşçıl yoltarla çözümü için her iki tarafın da içtenlikle çaba göstermesi gerekir" şeklinde konuştu ve salondaki izleyiciler tarafından coşkuyla alkışlandı. Dünkü kapanış gününde yer alan konuşmacıların arasında Kıbrıs Rum Devlet Bakan Yardımcısı Patroklos Stavnı'da bir konuşma yaparak bu kez •"Kıbns" konusunu işledi. Stavru. bu konuşmasında "Kıbns'laki Türk askerlerinin adadaki Helen kultürunü ve tarihi eserlerine saygı göstermedigini" öne sürdü. Yunanistan'daki Ege Vakfı'nın vc Yunan Gazeteciler Derneği'nin (ESNEA) düzenlediği 3. Bilimsel Sem pozyum çalışmalarının sona erdiğ dünkü kapanış gününde Ege Vakf Başkanı Minos Kiryaku da kısa biı konuşma yaparak "Türk ve Yunan lılann bir araya gelme ve görüşleri ni dile getirme fırsatının bu sempoz yumda bulunduğunu ve bu türdek çalışmaların daha sık yapıiacagım' sövledi.