Katalog

CUMHURİYET/12 4 HAZİRAN 1987 Sandal devrildi: 3 ölü GEBZE (a.a.) Gebze'de üç balıkçı, bindikleri sandalın alabora olarak batması sonucu hayatını kaybetti. Önceki gün saat 18.30 sıralarında Eskihisar köyü sahiline gelen Salim Akbaş (65), Kadir Yavaş (57), tbrahim Taras (55), ve Osman Girik (55), balık avlamak için bır sandal kiralayarak denize açıldılar. Ancak dört balıkçı sahilden 200 metre kadar açıldıktan sonra bindikleri sandal aniden aJabora oldu. Olayda Kadir Yavaş, İbrahim Taras ve Salim Akbaş boğularak öldü. Osman Girik ise yüzerek kurtulmayı başardı. Koyun boğazlayan kertenkele Ceylanpınarda dev büyüklüğünde görülen kertenkele ilçede günün konusu oldu. Bir koyunu boğazlarken güçlükle öldUhilen kertenkeleyi gören işçi Meh met Ceyhan, "Ömrumde o kadar hayvan gördUm, koyunu boğazlayacak kadar cesaretlisini gormedim" dedi. Üreticilere ayokado fidanı MERSİN (a.a.) İçel, Adana ve Antalya illerindeki üreticilere ABD'den ithal edilen aşılı avokado fidanlannın dağıtımına gelecek hafta başlanacağı bildirildi. Tarım, Orrnan ye Köyişleri Bakanlığı İçel İl Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, tamamı 5 bin adet olan aşılı avokado fidanı. sadece ithal için barvuran üreticilere verilecek. Şubat ayı içinde ithai edilen fidanlar, Alanya Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü'nde koruma altına alınmıştı. îstanbul LisesVnin balosu htanbul Haber Servisi htanbul LLesi'iım mezunıyet balosu dün yapıldu Lisenin bahçesinde düzenlenen gecede öğrenciler öğretmenleri ve velileri olduğu halde coşkulu bir şekilde dans edip, gönüUerince eğlendiler. (Fotoğraf: CUMHURİYETJ İran zemin yokluyor ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) Iran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Şeyhülislam başkanlığındaki bir İran heyeıi bugün Ankara'ya geliyor. Heyetin zıyaret amacının İran Başbakanı Musav j'nin bu ay içinde Turkiye'ye yapacağı ziyaret oncesinde bir ön temas niteliği taşıdığı bildiriliyor. Bugün Ankara'ya gelecek olan İran heyetinde, Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Şeyhülislam'ın yanı sıra, Başbakanlık Siyasi Işler Genel Muduru Ferhad Miya, Başbakanlık Protokol Genel Muduru Daniel Yali, Dışişleri Bakanlığı danışmanlarından Muhab Ali. Başbakanlık Basın İşleri Gene! Muduru İsmaili, İslam İrşad Bakanlığı Genel Müdurü Bastani \e İrşad Bakanlığı görevlılermden Rabbani bulunuyor. Hasta bekleyen hastane İZMtR (a*.) İzmir'deki sağlık kurumları ve hastanelerde vatandaşlar, muayene ve tedavi olabilmek için saatlerce hatta günlerce sıra beklerken, Alsancak Devlet Hastanesi'nde doktorlar bakacak hasta anyor. Alsancak Devlet'Hastanesi Başhekimi operatör doktor Mahmut Özdöl, adı kısa sürede beş defa değiştirilen hastanenin vatan•daşlarca tanınmaması yıizünden, günde 1200 hastaya bakılabilecekken ancak 700 kişiye hizmet verildiğini belirtti. OLAYLARIN ARDENDAK1 HABERLERİN DEVAMI ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN (Baştarafı 1. Sayfada) da •'kurulan Uçgen" oır anlamda "siyasal diyalog", bır anlamda da "daha Uerdeki bir ifbirliğinin" ıcmellenni atıyor. çekleşen ziyaretler sırasında Çelikel "Demirel ile Ecevit'in arasını bulmaya çahşıyor". 12 Eylul sonrasmda yapılan bu ziyaretlerde "DemirelEcevü haberlesmesi" gerçekleşiyor. Dolayısıyla, Çelikel'm Demirel'i bugünkü ziyareti, bir açıdan "olağan diyalogun sürmesi" anlamını taşıyor. Bır açıdan da "DSPDYP isbirliğinin yeni bir isareti" olarak değerlendirilebiliyor. Bu arada gerek DYP gerekse DSP, Anayasa Mahkemesi'neyapılan basvuru ile ilgili "çeşitli hazırhklar" yurutüyor. örneğin, geçen hafta içinde çeşitli anayasa profesörlerinden görüş alınıyor. Anayasa hocalarının ortak görüsU "Siyasal yasaklar bugünkü anayasaya göre artık kalknustır. Ayrıca referanduma gerek yoktur" doğrultusunda. Samyoruz, anayasa profesörlerinin belirıilen goruşü, onümuzdeki gunlerde kamuoyunu daha çok ilgilendirecek, uzerinde daha çok tartışılacak. DSP, kendi iç sorunlanyla uğrasırken, yağdan kıl çeker gibi seçilmis olmasına rağmen, altı yüz kurucunun arasında genel merkezle bir butünlesme sağlanamazken, DYP'nin "emin adımlar attığı" gözleniyor. 7 hazirandaki belediye seçimleri için baskenlte herkes bir tarafa gıtmiş olmasına rağmen, DYP "bir zaferi" kulluyor. Esnafve Sanatkârlar Konfederasyonu'nun, DYP'nin, dolayısıyla Demirel'in eline geçmiş olması, hangı görüşte olursa olsun, çeşilli siyasetçiler tarafından "Demirel'in Özal'a karşı büyük zaferi olarak" nııeleniyor. Esnafve Sanatkârlar Konfederasyonu'nu ele geçirmek ne demek?.. "Anadolu 'da siyasetin kılcal damarlarını denetlemek " demek... Seçimlerde çok büyük bir avantaj sağlamış olmak demek... tşte, DYP bugunlerde "Özal karşısında zafer şarkılan" soylerken, DSP ile de "ilginç bir manevra" hazırlığma giriyor. Belli bir noktaya kadar "DSP ile is birliğine girebileceğini" söylüyor. Süleyman Demirel ile Bülent Ecevit belki "kişi olarak " karşılıklı oturup konuşmayabilir, ancak bundan sonra "hemen her gün dolaylı konuşabileceklerine" ılışkın isaretler haylı fazla... 9 krİtİlv m a ç (Baştarafı 1. Sayfada) olaysız kapanmasmda en büyük etken, kulüp başkanlannın verecekleri demeçler ve tııtumlarıdır. Kulüpler ve laraftarlan, yenmek kadar yenilmenîn de normal olduğunu, bunun bir spor karşılaşması olduğunu unutmamalıdırlar. Asayiş konusu ise Emniyet Genel Müdürlügu'nü ilgilendirmektedir. Bu konuda emniyet yetkililerinden gerekli yardımı da görüyoruz. Kendileri ile devamlı olarak temas halindeyiz. Biz genel müdıirlük olarak üstiimüze düşen görevi yapmaktayız. Son Konyaspor maçından sonra Konya'v'a iki müfettiş arkadaşımızı görevlendirdik. Konya tl Müdürlüğü'nun olaylarda tutumunu inceliyorlar. Onümuzdeki hafta içinde bu inceleme tamamlandıktan sonra gerekli işlemler yapılacaktır. Futbol Federasyonu, valiliklere ve emniyet müdürlüklerine gönderdiği telgraflarla, İkinci Türkiye Ligi'nde oynanacak olan 4, Birinci Türkiye Ligi'nde oynanacak olan 5 karşılaşma için "kırmm alarm" verdi. Futbol Federasyonu tarafından çekilen telgraflarda, valiliklerden, sıkı güvenlik önlemlerinin alınması istendi. Futbol Federasyonu, Erzurumspor Reyhanlıspor, Erzincanspor Elazığspor, KayserLpor Şekerspor, Kınkkalespor Bayburtspor, Çorumspor Mamakspor, Bartınspor Merzifonspor, Ünyespor Sıvasdemirspor, •Şanlıurfaspor Malatya İdmanyurdu, Kızıltepe Bitlisspor maçlarına kırmızı alarm vererek, bu karşılaşmalar için de ayrıca üç gözlemci ve bir şike tahkik komisyonu üyesinin görevlendirildiğini açıkladılar. CÛNEYT ARCAYUREK Aydmdan yazıyor (Baştarafı 1. Sayfada) seçimi I988'e bıraksın. Ne çare bunalan ınsanlar daha bugünden seçim havasına girmişler. Gıderek arıacağı antaşılan seçim tansiyonunu iktidarın bir yıl daha gerilere ertelemesı hiçbir şey değiştirmeyecek. Daha önemlisı ıkıidann değışık halk kesımlerini yanına çekmek için almaya başladtğı, elbetle almayı sürdüreceği onlemlerın giderek ters tepkı yapması olasılıg'ı guçlenecek. Demirel'in deneyimlerine dayanarak soylediği gibi, bir kez "koltuk kısmetten çıkınca" neyapsan nafıle! tktidarın alacağı yeni onlemlerın ve bugüne dek aldıklannm hemen hepsi seçim yatınmı diye adlandırılacak, Özal 'ın tek başına iktidara yeniden gelmesiyle bir elden verdiğini öteki elden alacağı yargısı giderek pekişecek. Ege bölgesinde yaşadığımız hava daha ağırlaşırsa, Özal'ı ABD'nin yapacağı destek planlan da kurtaramaz. Köylunün, kuçuk kenttinın olayları gunu gunüne izlemediğini sanmak, ilelişim araçlarımn geliştiği bir ülkede yanlışa oynamak, sonunda büyuk yanılgıya duşmekle sonuçlanabilir. Kuşku yok, ilk başta kırsal alan, dar gelirli ekonomik yaşamındaki gelismeleri ızliyor, sonuçlar çıkarıyor. Peki ama, dağ başındaki kahvede ABD'nin, Cumhurbaşkam Evren'in ağustosıa yapacağı ziyarete olumlu gozle bakmadığını yazan haberi, lurlü eleşürılerine ekleyen genç adamı nasıl değerlendirmelı? Açıkça soylemiyor elbet, ama Özal'ın ABD'ye siyasal ve ekonomik bağımlılığmı sezen genç ınsan, bu tur haberleri Türkiye genelinde iktidar açısından yorumluyor. Enflasyon ve vurgun öyküleri artık güncelleşmiş, sıradan olaylar gibi. Hemen her yerde söyleniyor. Bizden Özal'a duyurması: Geleceğini saptayacak bu iki ar.a öğenin yanı sıra özel yaşantısıyla ilgili eleştiriler oy sepetinden hemen her gün yitmelere yol açıyor. Özal'ın hele talile çıkacaklara yat kiralamalarını önermesi, kıyma fıyaiım yüksek bulmaması, Başbakana ılımlı gözle bakan sutunlarda bile talilini geçirdiği leknelere ısmarlanan yıyeceklerin boy boy lislelerinm çıkması hoşgörüyle karşılanmıyor. Kuşadası'nda, Fethiye'de biryatm haftalık kirası 4 bin Alman Markı. Yaklaşık 2 milyonun uzerinde. Soylediklennde inanamadım, ama lanıklarıyla olayı anlaltılar: Elektronık araçlar donemi yaşıyoruz. Artık rüşvet, rakam uzerinde pazarlıklarla, gizli bir yerde yaptlan konuşmalarla istenmiyormuş. Ruşveti alacak kişi islediği miktarı bir kâğıda yazıyor, ruşveli verecek olana gösteriyormuş. İşini bir an once gördurmek isteyen, hiç konuşmadan başıyla rakamı onaylıyor, rakamlı kâğıt sonradan yırtılıyor, ertesi günü para alışverişi tamamlamyor, rusvet olayı mutlu sonla noktalanıyormus. Bu yeni, akıl olmaz yontemi anlatanlar, "Ses altna araçlannın yuzlerce çeşidi piyasada gezerken rüşvet alacak kişiler, günün birinde baslarına is açacak kanıt bırakırlar mı?" diyordu. Uygarlık yolunda hayli yol aldığımız, ruşvelte gelişlirilen bu yeni yontemle daha iyi anlaşılmıyor mu? Aydın 'da seçim yok. Kent merkezinde başka yörelerde de gordüğümüz gibi, yasaklann kalkmasım kuşku ile karşılayanlar daha çok aydın kişiler. Edindiğimiz ilk izienımlere göre kent içlerinde"yeniyi arama" sloganıyla derinden derine yürulitlen bu kampanya, kırsal alanları, küçuk kent binmlerini şimdilik pek fazla elkılemiyor. DYP ve DSPnin halkoylamasında yapacağı isbirliğinin bir yanı sakal. DYP, genel seçime yansıyacak oylarıyla halkoytamasında "evef'i toparlayabılir, ancak asıl sorun SHP tabanının yasaklara yaklaşımıyla ilgılı. SHP örgutü, Erdal İnönü 'nürt demokraük yaklcşımtna karşın, açıktan vaziyet alır görünmese de Ecevıt'i kurtarmaya pek yanh değil. Ecevit'in CHP'yi 1980'den sonrayarı yolda bırakmasmı, daha sonra iktidar yolunu açmayı engelleyen bolücü davranışlannı unutmuş gorünmüyor. Birçok yerde yasaklann kalkmasım demokratik yolda bir adım goren, ne var ki Ece\it faktOriıyle ırkilen SHP orgüt adamları, eğer genel merkez 6 Eyiül için ağırlığım koyınayacak olursa, olumlu oylara yanlt ağırlıklı bir çalışma yapmayacaklannı söylüyor. SHP tabanmm küçümsenmeyecek ölçüttekı gücü, 6 Eylul'de sandığa "hayır" oyuyla gidecek olursa, zaten ortada gorunen sonuç, Özal'ın, yazgı birliğiyaptığı kimi odak noktalannın istediği, beklediği gibi çıkabilir. tktidarın, dört eski lideri aynı sandığa sokması, oy kargaşasının daha da artmasına neden olabilir. Maden ışiyle uğraşan bir Aydınlı, "yeni siyasetçi CB'ayısı" içinde olduklarını soylüyordu. Aynı masada bir başkası ise "yasaklan kaldırmanın, fakat eski siyasetçileri genel seçimlerde tasfiye etmenin demokratik" olduğunu savunuyordu. Yaşam sıkıntılarından yılmış Aydınlı sade bir insansa aydın çevre görüşlerini, "yenileri arayıp eskileri dışlamanın Özal'ı artık savunamayacak duruma gelenlerin bulduklan mazeret" olarak niteliyordu. Yasaklann Meclisle kaldırılıp Cumhurbaşkam 'nın onaymdan geçmesinden sonra "sitıirli üçgen" yerıni önce "muhte}em ikilV'ye bırakıyor, Mehmet Dülger ile Murteza Çelıkel'e... Çünkü Hasan Celal Guzel ile yollan aynhyor. Guzel ne de olsa "öctidar panisinden"... Sonra da Çelıkel ile Dülger "DSfrDYP ifbirliğinin ANAP kurmayları Marmanuriu ufukianna " doğru pupa yelken ris'in SHP'li Belediye Başkanı açılıyor... Muharrem Elgin'i görevden alaKiayıs ayının son haftalannda olurak bir taşla birkaç kuş vurmayı şan bu iliskiyle birlikte "DSPDYP işamaçlıyorlar. önce bütün yurdu birliğinin daha somutlaştığı" gözlesaran ANAP'lı belediye başkan niyor. tşin içirte parıi genel başkanları giriyor. DYP'nin "emanetçisi" larının dillere destan hırsızlık ve Hüsamettin Cindoruk, Murteza Çerüşvet söylentilerine karşı likel'i htanbul'daki bürosunda ziya"SHPTi belediyelerde de yolsuzret ediyor. Ceride bıraktığımız pazarhik var" imajını yaratmaya çatesi gunu Cindoruk 'un Çehkel'e, dalışıyorlar; sonra 7 haziranda yaha doğru bır deyimle, "Suteyman Dtpılacak tçmeler ve Armutalan muel'in Bulent EceıU'e" ilettığı mebelediye seçimlerinde seçmene saj şu: gözdağı vererek, aba altından so"Madde bir Siyasal yasaklann pa gösteriyorlar; ayrıca SHP örMecliste kaldınlmastndan sonra argütünde moral bozukluğu yarat tık referanduma gerek yoktur. Anayasa Mahkemesineyapılan basvuru, maya çalışıyorlar. yasaklarm artık katkmts olduğu doğBu olayın bir yanıdır. ruhusundadır. Bu nedenle anayasa ANAP, lçmeler'in kıdemli profesorlerinden görüs alınmalı ve CHP'li muhıarım bir gecede bu isin üzerine gidilmelidir. devşirerek 650 seçmenli köyün Madde iki Eğer Anayasa Mahbelediye başkan adayı yapıverikemesi'nden 'her şeye rağmen', yine yor. Metre karesi 250 bin lira dii de olumlu bir karar çıkmaz ve yine zeyinde bulunan bereketli turis de referanduma gidilirse, bu kez referandum için ortak bir platform tik arsalar uzerinde iktidar parolufturulmalıdır. tisi söz sahibi olmayı amaçhyor. Madde üç Ortak plalformun ayArtık yalnız tstanbul'un taşı topnntıları ve ilkeleri uzerinde karşılıkrağı altın değildır; Içmeler'iyle, lı anlaşmaya vanlmalıdır." Armutalan'ıyla tüm Marmaris özetlenen üç noktada Hüsameılin in taşı toprağı altın, denizi ziimCindoruk guruşlerini Murteza Çelirüttür. ANAP bu "bereketli kel'e aktanyor. Çelikel, Bülent Ecetopraklar" üzerindekiparasal ve vit'e iletiyor. çıkarsal oyunu, demokraük reBunun sonucunda, Murteza Çelijimde gelişme gibi göstermekle kel, bugün Süleyman Demirel'i Gukalmayacak; eğer senaryo yürür niz Sokak'ta ziyaret ediyor. Çelikel, de seçimi kazanırsa zaferini teDemirefden edindiği izlenimleri helevizyonda duyuracak; gazete men Bülent Ecevit'e aktaracak. manşetlerine geçirecektir. Daha Aslında Çelikel, Süleyman Demişimdiden "7 hazirandaki 84 berel'i "hem kendi şahsı adına hem de lediye seçimrnin ''genel seçim DSP adına" bundan önce birkaç kez provası" olduğu propagandası ziyaret ediyor. Bazen Ankara'da, bapompalanmaktadır. Türkiye'nin zen htanbul'da ya da Tuzla 'da gerdışa dö'nük yüzünde ise belediyelerin çoğaltılması ve yerel seçimler "demoknuikleşme yolunda bir adım" olarak sunulacak (Baştarafı 1. Sayfada) Avrupa Topluluğu başvurusunu da anımsatan Taşçıoğlu, bu yasalardatır. nı Mükerrem Taşçıoğlu, dun düzenki değişikliklerin çok aceleye gelmetlk bakışta bütün bu oyunlar lediği basın toplanusında, bugun ILO ANAPyönetiminin ustalığı ola Genel Kurulu'na katılmak üzere İs yeceğini de bildirerek, şunları söyledi: "Anayasamızın bazı maddelerinin rak değerlendirilebilir. Ancak ül viçre'ye gidecegıni ifade ederek. sentadili mevzuunu daha sonraya bırakdikal özgürlüklere ilişkin yasalarda ke boyutlarmdaki yolsuzluklara mak mecburiyetinde olduguniuzu da yolsuziuklar katmakla nereye gi yasaklar ve kısıtlamalar bulunduğuifade ettikten sonra, biz özellikle Sennu aktararak şöyle konuştu: dilebileceği de sorulabilir. Beledikaiar ile Toplu tş Sozleşmesi, Grev "ILO toplantısı oncesi kamuoyudiye seçimlerini seçim belediyeve Lokavt Yasalan'nda sadece soztes.nu en çok ilgilendiren, anayasaraı? lerine dönüştürmenin gelecekteki melere aykın olan hususlann tespibaşta olmak üzere Sendikaiar ile tinin de kafi olmadıgım, ayrıca lüetkilehnin ne olacağı ise şimdiToplu tş Sozleşmesi, Gre\ ve Lokavt zifmsuz tafsilatlara gjrildiğini, birçok den hesaplanamaz. ile tş Yasalan'nda, çevrelerin idd'n ve maddenin kanundan çıkanlması geöyle görünüyor ki, ipin ucu ifade ettiği ve bizim de samimi olaregini de lespit ettik. İlla ILO'ya yeelden yalnız enflasyonda, iç ve rak ve gerçekçi bir şekilde büyukçe tişecek diye bir endişemiz yok. Ama, diş borçlanmada kaçmış değildir, bir kısraını kabul ettiğimiz sendikal tahmin ediyonım ki, onümuzdeki yasiyasette de benzeri yaşanıyor. yasaklann ve krsıtlamalann kaldınlsama yılında bu iki kanun uzerinde ması mevzuudur. iktidar partisinin başvurduğu çok ciddi çalışmalar yapacağız, hüyollartn ne kadar sakmcalı so12 Eylul askeri harekâtından sonkümete ve yüce Meclise zannediyonuçlar yaratabileceğini sö'yleme ra kabul edilen anayasamızda ve anartım ki, enerilerimiz olacak. Çok aceyasamıza paralel çıkartılmış olan iş leye gelmez bu iş. İçinde olduğumuz ye gerek yok. hayaümızla ilgili sendikal hak ve hurkoşullar. ihtiy^çlanmızın smırian, atŞimdilik söylenebilecek olan tıgımız imzalann vecibeleri, bunlann ve bilinen şudur. Seçim belediye riyetlerle ilgili kanunlamnızda, o günlerin koşullan icerisiode çok hakh hepsi denkleştirlip. bir zamanın içinlerinin seçimlerindeki sonuçlar, sebepierden dolayı, bugün rahatça de yapılmalı ve etimizdea geldiği kareferandum ve genel seçimlere tartışılabilecek birtakım yasaklar ve dar suratli, bu işin Batılı ülkelerdeki ilişkin bir ölçü oluşturamayacak kısıthımalar mevcuttur. Bu gerçeği seviyede, onlann paraielinde ve ILO: tır. yok farz etmek raumkün değildir \e nun esprisine ters düşecek hiçbir hü• • * dogru da değildir. Çunkü ANAP ikküm bırakmayacak şekilde halline, tidan olarak biz sade sendikal hayabir an evvel halline taraflar olduğutımızda değil, iş hayatımızda degil. mu ifade ediyorum. siyasal hayatımızda da demokrasinin 1980 ihtilalini her zaman hakh bir er veya geç. geçten kaslım imkânla(Baştarafı 1. Sayfada) ihtilal olarak gordüğümu her yerde nn elverdiği nispet ve süre içerisinriiş birliğine varamadı. Komisyon ifade etlim. Ama koşullar degişmişde, yasaksız, kısmtısız, gercek anlamdünkü toplantıda, yeni asgari ücretir. bizzat ihlirakiier tarafından norda ve özellikle Balılı anlamda yurdutin eskiden olduğu gibi tüm ülke dumal rejime dönülmiiştür. O günun muza da yerleşmesinden yana olduzeyinde uygulanmasını kabul etti. koşullan içensnde çıkanlnuş olan bu ğumuzu hep ifade ettik. Ataa fazla kanunlann hepsi haklıydı. Yanlış gayretkeşliğe lüzum >oktur. Nasıl deKomisyon toplantısında Türklş yok. Şimdi düzetttiğimiz normal komin gerçekçi bir sekilde yasağın, kıtemsilcileri, asgari ücretin belirlenşullann icabının yerine getirilmesi kosıtlamanın var olduğunu açıkça ifamesinde işçi, eşi ve üç çocuğunutı nusudur. Bunlan koy^nlar yanlış yapde ettimse, bunların kaldınlmasının dikkate alınması gerektiğini savuntı. biz şimdi düzelteceğiz, bu sozii kada zeminin, zamanın şartianyla ve dular. TİSK temsilcileri ise, bu önetiy>«n kabul etmiyorum. Ama her ülonlan çok dikkatli besaplamakla riye karşı çıkarak, lş Yasası'mn aske bir vaşam sıireci içinde değişen koayarianmasından yana olduğumuzu gari ücret başlığını taşıyan 33. madşullar içinde her şeyi, anayasasını da da ifade etmek islerim." desinde asgari ücretin "işçi" için bedeğiştirir. Madem demokratik rejim lirleneceği hükmünün yer aldığını 1983 sonundan itibaren başlamıştır. Geçmiş hükümetlerin "gayrelifade ettiler ve bu nedenle asgari ückeşlikle" ILO sözleşmelerine O halde bu fevkalade kanunlann, retin, işçinin tek başına ele alınarak eğer varsa anayasa içinde fevkalade imza bastığını ifade eden Taşçıoğlu, saptanması gerektiğini savundular. hukümlerin de bu yeni nizama, yahükümetlerin devamlı olduğunu vurTlSK'in bu görüşüne karşılık Türkşama uydunılması lazımdır. gulayarak, "lmzaladığınız sözleşmelş, Medeni Kanun'da erkeğin "aile nin hesabını vermek zorundasınız" Ben bir iyi niyeti belirtiyorum. Siretsi" olduğu hükmüne yer verildidedi. Taşçıoğlu, şöyle devam etti: zin soylediğiniz memleketimizin milli ğini belirterek, dolayısıyla işçinin ai"Hesabı vermek d« bize düştu. koşullannın hesabını ben yapanra, lesi ile birlikte ele alınması gerektiHatta, bizim anayasamızda dahi, btı ' benim Meclisim yapar. Gayet tabii ğini ileri sürdüler. na ait hükiim var. Lluslararası söztakvime bağlanacak. Ben kollan $•leşmelere imza attıgııuz zaman, anaKomisyonda tartışılan bir başka vıyonnn. 'Bir bahane olarak sakız giyasanızda dahi, bu sozleşmelere ay bi uzatacak mısın devamlı?' denirse, konu da, asgari ücretin belirlenmekın yeni kanunlar, yeni maddeler ge bu bir güven meselesidir. Bir hükusinde baz alınan besin içi ve dışı tiremiyorsunuz. Bunu taabhiit edioranlan oldu. Türklş temsilcileri, met bunu yapmaz. Bir hukumet, yorsunuz. Atmış olduğumuz imzala açıkça bunlann değişmesi lazımdır, yüzde 44 besin içi, yüzde 56 besin dışı nn ben faydasına inanıyorum. Neti diyebiliyorsa korkma. Aslında bunu oranlannın değiştirilerek, asgari uccesinde bugünku tablo bizi son deretin yükselmesini istediler. Ancak yapmazdık. Biz açıkça, siyasal bazı rece güç bir durumda bırakmaktadır. bu konuda da taraflar anlaşmaya vayasaklann kalkması yolunu açtıksa, Bu sozleşmelere ters, anayasamızda ramadılar ve konunun diğer toplansendikal haklar. sendikal yasaklar maddeler var." tıda tartışılması kabul edildi. konusunda da o yolu açmaya niyetToplantıda asgari ücretin, dengeÇalışma yaşamına ilişkin yasalarliyiz. O konuyu kendimize vazife li besin pozisyonu ile günde 3 bin 500 da şimdiye değin bazı tadillerin söz edindik. Onümuzdeki yasama yılı kalori harcandığı ilkesine görc belirkonusu olduğunu anlatan Bakan Taşiçerisinde çok ciddi çalışmalar yapalenmesi uzerinde anlaşma sağlandı. çıoğlu. "İtiraf edelim ki, bu getinniş cağız diyomz. Ben veririm de MecBu konu tartışıbrken, TİSK üyeleri, olduğumuz tadiiler, köklu sendikal lis çıkarmayabilir. Olabilir veyahut 3 bin 500 kalorinin brut olarak hehak ve hiirriyetleri saglayacak nitedeğiştirilebilir. Tatminkâr olmayabisaplanmasıru istediler. Ancak TİSK'likte degil. Asıl ağırlık Sendikaiar ile lir. ILO sözleşmelerinin otesinde bir in bu önerisi komisyonda kabul görToplu lş Sozleşmesi, Grev ve Lokavt şekil verebilir. Ama attıgımız imzame>ince, 3 bin 500 kalorinin net olYasaları ile anayasamızın bazı ya sadakat gostermek mecburiyetinması yönünde karar alındı. maddelerinde" biçiminde konuştu. deviz." (Baştarafı 1. Sayfada) Marmaris, bir ilçe olmasına karşın, Türkiye'nin sınırlarını aşan potansiyelleri içermekte, olağanüstü çıkarların düğümlendiği bir turistik merkez niteliğini taşımaktadır. GERCEK tşçiye itiraf (Baştarafı I. Sayfada) vası açtı. Anayasa Mahkemesi de af yasasının anayasada öngörülen "şekil şarflanna" uyulmaksızın oylandığı gerekçesi ile iptal kararı verdi. Sanık ve hükümlüler, Anayasa Mahkemesi kararı gereğince salıverildiler. Sayın Demirel, bu karara şiddetle karşı çıktı. Dedi ki: Meclisin iradesi yerine bir başka irade ikâme edilmiştir Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir ilkesi zedelenmıştir... Demirel, bununla da yetinmedi. SaJdınlannı şöyle sürdürdü: Parlamento sadece bir anayasa kuruluşu değildir. Aynı zamanda bir anayasa yapıcısıdır. Pariamentoya ait hak ve yetkilerin bir başka organ tarafından doğrudan doğrvya veya dolaylı olacak biçimde kullanılmasının tek bir adı vardır: Rejim bunalımı... Demirel, aynı günlerde yaptığı konuşmalarda, anayasanın, Anayasa Mahkemesi'nce "ihlal" edildiğini ileri sürüyor ve TBMM'nin bu konuda önlem almasını istiyordu. Aradan yıllar geçti. 82 Anayasası'ndaki geçici 4. maddede yazılı yasaklann kaldırılması için haikoyiamasını öngören bir anayasa değişikliği yapıldı. Bu değişikliğin anayasanın 175. maddesindeki "şekil şartianna" uymadığı ileri sürülerek Anayasa Mahkemesi'ne başvuruldu. Basvuru dilekçesini hazırlayan kim? DYP Genel Başkan: Cindoruk... Yani, Demirel'in siyaset sahnesindeki "umumi vekili", arkasında Demirel var. Eee, peki ne değişti? Anayasa Mahkemesi aynı Anayasa Mahkemesi değil mi? TBMM aynı TBMM değil mi? Evet, evet öyleyse? . Anayasa Mahkemesi, bu basvuru sonunda iptal kararı verirse, "Meclisin iradesi yerine bır başka irade iKâme edilmiş" olmayacak mıdır? Böyle bir karar "pariamentoya ait hak ve yetkilerin bir başka organ tarafından doğrudan doğruya veya dolaylı olacak bir biçimde kullanılması" anlamına gelmeyecek midir? Bütün bu sorulara Demirel'in verecegi yanıt bellidir: Dün dündür, bugün bugündür.. Sanki Behice Boran, bu ülkenin insanı değildir. Sanki Türkiye İşçi Partisi diye bir parti hiç olmamıştır. Değildir ve olmamıştır ki, "yasak" denilince akla Demirel gelmektedir. O Demirel ki, 1974 yılında Behice Boran'ın daha onbeş yıl hapis yatması için direnmiş, Anayasa Mahkemesi'ne olmadık sövgüler yağdırmıştır. işte buyurun, Demirel, bugün aynı kapının önünde eski müsteşarınm yaptığı hukuk yanlışlarını diline dolayıp yana yakıla adalet arıyor... Mahkemeden bir iptal kararı çıkarsa sevinecek ve o zaman Anayasa Mahkemesi'ne, hiç kuşkunuz olmasın, övgüler dizecek. Ne yapsın adam? Namerdim kendim için bir şey istiyorsam. İstedikleri hep konu komşu ile emekli dul ve yetim içindir. Kimler için olacak başka? UGUR MUMCU GOZLEM SRİ LANKA Örnek toplumdan kaosa 16.5 milyon nüfuslu Sri Lanka 1948'de İngiltere'den bağımsızhğını kazandığında ülkenin günün birinde bir saatli bombaya dönüseceğini kimse tahmin etmiyordu. Gerçekien eski adı Seylan olan adada başlangıçta toplumlar arasında örnek bir uyum vardı. Nufusun yüzde 75'ini oluşturan Budist Sinhalizlerle yüzde 18'ini oluşturan Hindu Tamiller ülkeyi ortak olarak yonetiyorlardı. Ancak bir süre sonra bu eşitçi ve demokratik tablo değişmeye başladı. Tamiller, hükümet görevlerinden ve ekonominin kilit noktalarından tasfiye ediliyorlardı. Sinhalizler, ülkedeki tüm siyasal ve ekonomik ayrıcalıklan ele geçirmeye başlamıştı. Resmi göre\lerde famillerin payı yüzde 50'den yüzde 10'a düşerken, 1956 yılında o zamana dek iki lisanın kullanıldığı adada Sinhaliz dili resmi dil ilan edildi. Hızla gerginleşen ortamda toplumlar arasında ilk ciddi çatışma 1977 yılındameydanageldi. İki taraftan da çok sayıda insanın öldüğü kanlı olaylardan sonra 200 bine yakjn Tamil, adanın kuzeyine Jaffna eyaletine kaçtı. Bir yandan ayrılıkçı gerillaların, öte yandan disiplinden yoksun Sinhaliz askerlerinin karşılıklı katliamları, iki toplumun düşman kamplara dönüşmesine buyük katkıda bulundu. Bu olguya merkezi hükümetin kararsızlığı ve güçsüzluğü de eklenince, ülke bugünkü teosun içine yuvarlandı. Tamil Nadu'dan Sri Lankadaki ayrılıkçı gerillalara sürekli yardım yapılması da bunalımı büsbütün ağırlaştınyor. Prens Albert Âsgari ücret TuncelTde bulunan Belçika Vetiaht Prensi Albert dün tstanbula geldl HavaaUmmdaki karşüamadan sonra Prens Albert ve beraberindeki heyet Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalanh ziyaret etti. Albert, görüşme sırasında îstanbul Belediyesi Ue teknolojt ve yatınm alanla6 Eylul 'e doğru bu gorüşlerin hannnda işbirüği yapmak istediklerini söyledi, doğal gaz projesi ve gısi ağırlık kazanacak, nereye varaüçüncü boğaz köprüsü uzerinde durdu. Dalan da Istanbul'un, Tiır cak? Sonucu ilerleyen gunler gosterecek. Kim ne derse desin, ülkede gut özal hükümetinin aldığı kararlarla yeniden uluslararası bir tihalkoylamasıyla erken seçim ateşi caret merkezi olduğunu belirtirken, doğal gaz ve üçüncü boğaz köprüsü ihalelerinde Belçika hükümetinin, firmalannı kredi bazın yant? '•: Giderek her yanı sarıyor. 6 Eylul'de ya demokrasiye ınanda desteklemeleri halinde şanslan olabüeceğini kaydettu Belçika hecımızı duygulardan annarak kanııyet i daha sonra ITO'da işadamlan ile görüştü. layacağız ya da delik deşık olan 1982 Anayasası'nı, askeri rejimlen ozgıır bir ortamda onaylayacağız. Boylesine önemlı bır yol ayrımtn(Baştarafı 1. Sayfada) Saldırıyı öğrenen ve olay sıdavız. Kasap ve çırağı çıktıkıan yaklaşık 15 rasında aışanda bulunan Bülent Ec<akika sonra kimlığı belirlenemeyen zacıbaşı ile eşi Oya Eczacıbaşı, kısa 3035 yaşlannda orta boylu, esmer, sure sonra evlenne gelerek uzüncu bıyıklı ve uzerinde sadece gömlek, olayla karşılaştılar. (Baştarafı 1. Sayfada) pantolon bulunan bir kişi kapıyı çaSaldırıyı haber alan Sarıyer Emnilarak çocuk bakıcısı V'ahide Aslan'a km uzaklıkta bulunan Çamaltı Kuş yet Amirhği ve Asayiş Şubesi Gasp "Ktin KDV fişini getirdim" dedi. BuCenneti, 1985 yılında Kültür ve TuMasası yetkilileri, hemen olayla ilgili nun uzerine biranlık dalgınlıkla Varizm Bakanlığı Taşınmaz Kültür \e geniş bir soruşturma başlattılar. Anhide Aslan'ın kapıyı aralamasından Tabiat Varlıklan Yüksek Kurulu'nun cak, dün geç vakitlere kadar gözalyararlanan saldırgan içeriye daldı. 1284 sayüı kararı ile doğal \e arkeotına alınan kimse olmadığı gibi, sağYanında getirdiği bıeağı Aslan'a yolam bir ipucu da elde edilemedı. Po lojik SIT alanı ilan edildi. İzmir Bolnelten ve "Paralar nerede? Kasa vege Kurulu'nun 1986 yılında doğal lis yetkilileri. Bulent Eczacıbaşfnın ya mücevherter nerede? Söylemezsen SİT alanımn korunması ve geliştırilevine yapılan saldırıyı "adi bir bepinizi öldururum" diye bağıran mesiyle ilgili aldığı karar gereğince. soygun" olarak değerlendirerek şunsaldırgan, bakıcı kadının karşı koyTekel İşletmeleri Genel Müdürluğu, ları söylediler: Şu anda elimizde keması nedeniyle kendisini ellerinden Orman Genel Müdurluğü, Eski Esersin ipuçlan yok. Gozaltma alınan hiç ve kollanndan bağlayarak yatak odakimse de bulunmuyor. Saldırgan. ev ler ve Muzeler Genel Müdürluğu, İzsındaki karyolanın altma soktu. Bu mir Valiliği ve Menemen Kaymakamden çeşitli değerli eşyalar çaldığına arada aradığı kasayı ve mucevherlelığı'na bilgi verilerek gereğinin yapılgöre. saldın soygun amacıyla yapılri bulamayan kimliğı belirsız kişi, evması bildirildi. mış olabilir. Bize verilen eşgal uzedeki gümuş çatal, bıçak ve tepsi gibi rinde çalışıyoruz." Ancak Çamaltı Kuş Cenneti'nin değerli eşyaları toparlayıp bir araya Ote yandan, saldırıdan hemen son doğal ve arkeolojik SİT alanı ilan getirdı. Saldırgan evden kaçarken, edilmesi ve bütun bu yazışmalara ra ilk onem olarak ve korunması Bülent Eczacıbaşfnın lek ç o c u 6 u karşın. Tekel tarafından tuz tavası yaamacıyla oğlu Emre Eczacıbaşfm olan 4 yaşındaki Emre Eczacıbaşıpılmak üzere önceki yıllarda SİT alanın yattığı oda>a girerek evi ateşe ver. babası Nejat Eczacıbaşı'nın yanına nı olan sazlık kısmı kurulmak amagonderdiğini belirlen Bülent Eczacıdi. cıyla yapılan setler arasında tatlı başı. "Saldırgan, çocuğumun yatak su bağlantısını sağlayacak menfezler odasına kadar çok rahal bir şekilde hâlâ açılmadı. Yorede araştırmalar giriyor. Vahide hanımdan paralann yapan Ege Ünivıersitesi Fen Fakulteve mücevherierin bulunduğu ka*anın (Baştarafı 1. Sayfada) si araştırma görevlisi Dr. Mehmet Sıanahtannı istiyor. Bulamayınca evi ihtannda bulundular. Bu sırada kı, menfezlerin açılmasının Tekel işkundaklayıp ateşe veriyor. Emre'nin letmelerince surüncemede bırakıldıjandarmaların üzerine ateş açılynlak odası harap bir halde Yan odağını belirterek "Bu meofezler açılmalar da oyle. Hasar onemli değil, çodı. Askerlerin de buna karşılık dığı lakdirde doğal SİT alanı ortadan cuğumuza bir şey olmadıgına sevinivermeleri üzerine çatışma cıktı. kalkar" dedi. Dr. Sıkı, şoyle konuşyoruz. Ancak, saldın bu kadar adi Çatışma sırasında ölenler oltu: ve basit olamaz. Bu bana ve aileme duğu öğrenilirken, yetkililer yonellilen bir saldındır. Çünkü adam olayla ilgili bilgi vermediler. "Tatlı suya bağımlı hayvan ve bitiki de bir benim isyerimin adresini iski lürlerinin varlığı, menfezlerin zaTunceli Valisi Cengiz Bulut butemiş ve hepinizi oldürecegim diye man geçirilmeden açılmasına bağlıgün bir açıklama yapacağını bağırmış" şeklinde konuştu. dır. Menfezlerin acılmaması. «azlıksöyledi. Esrarlı soygun Hint (Baştarafı 1. Sayfada) Hindistan gcmisinden oluşan konvoy bin ton Uaç ve yiyecek götürüyordu. Sri Lanka hükOmeti daha önce Hindistan'ın girişimini "egemenlik baklannın ve ulııslararas hukuknn iblali olarak" nitelemi; ve süahlı kuvvetlerini alarma geçirmişti. Hindistan'daki 50 milyon Tamil'in yaşadığı güneydeki Nodu bölgesınin 30 kilometre doğusundaki Sri Lanka adasında yönetim, kuzeydeki Jaffna yanmadasında yoğunlasan Tamil nüfusuna karşı son aylarda yoğun bir operasyon sürdürüyor. Tamiller ve Hindistan yönetimi, operasyonlar sırasında 1000 kişinin öldUğünü öne sürerken, Sri Lanka yönetimi, bu rakamın 300 dvannda olduğunu belirtiyor. Hindistan Başbakanı Rajiv Gaodi'nin pazanesi günü, Sri Lanka'nın Jaffna bolgesine "insani yardım" yapılacağını açıklamasından sonra, iki ülke arasında başlayan gerginlik, Sri Lanka'nın ordusunu alarma geçinnesiyle büyümüştü. Sri Lanka Başbakam Ranadngfa^ Premadasa, parlamentonun olaganüstü toplantısında dün sabah yapıığı konuşmada, "Hindistan'daki dostlannııza şunu söyiemek teterim: İyi bir şeyler yapmak istiyorsunuz. Ancak bunu jrmparken burayt takminiııizden çok daha büyük zarariar verebüirslııiz" dedi. Başbakan Premadasa, Hindistan'ın balıkçı motorlarıyla yardım yollama planının, uluslararası hukukun ihlali olduğunu belirterek, Sri Lanka ordusunun egemenlijinin ve bagımsızlıjının ihlaline kesinlikle izin venneyeceğini sövledi. Kuşlara yaşam hakkı yok larda bannıp kuluçkaya yatan yuzlerce kuşun burayı terk etmesiyle sonuçlanır. Bu arada, Taşınmaz Kultur >e Tabiat Varlıklan Bölge Kurulu'nun aldığı karar gereğince. sahadaki mevcut yollann bakımının yapilmadığı, lanıtım ve ikaz lohalannın konulmadığı, burasıru gercek bir kuş cennetine kavuşturacak sahanın uygun verlerinin ağaçlandınlması çalışmalanna baslanmadığı gozknmtstir." Çamaltı Tuzlası Müdürluğu yetkilileri ise, kuş cennetinin komnmasıyla ilgili alınan kararlann uygulandığını belirterek "Yöreye avcılann sokulmaması, ilan ve ikaz levhalannın asılması. yollann düzeltilmesi gibi kararlar uygulamyor. Ancak menfezlerin açılması için Tekel Genel Müdurlugü'nun alacağı karara bağlıyız. Konu, genel mudürlüğe iletilmiştir dedıler. (Baştarafı 1. Sayfada) (18), AhmetSevim (18), Mehmet Se>im (15), Bayram Aslan (15), Cuma Aslan (21), Nedim lşıklı (P), Mehmet Işıklı (22), SUIe>man Vükselen (15), Mehmtl Yeni (15),TahsinErmiş(21), Burhan Yüce (18), Asım Ertürk (23), kâzım Ertürk (17), Yaşar Gelecek (23), El>as Işiten (11), Nais İlik (22), Ahınel İpeker (25V Bölücüler