Katalog

25 HAZİRAN 1987 • * • • Lavriyon'daki kaçaklar RAHŞAN ECEVİT HABERLERÎN DEVAMI CUMHURİYET/15 Otekiler, PKK'cileri eüeriyle boğacaktı ATİNA (».a.) Yunan polısi, Lavriyon Mülteci Kampı'nda çıkan olaylar nederüyle, kamptaki bolücüleri toplayarak Atina'ya getirdi. Kamu Düzeni Bakanı Andonis Drosoyanis, kampta yeni olayların çıkmasını onlemek için bölüculerin Atina'ya getirilerek bir otelde "misarır edildiklerini" söyledı. Drosoyanis "Kımpta 30 kadar bölücü var. Digerieri ise çok fazla. Biriikte kalsalardı, digerieri böliiculeri elleri ile boğacaktı" dedi. Drosoyanıs, olaylar sırasında bıri ağır dört kişinin yaralandığıru, aynca polisin kaçak ve bölüculerin kaldıkİarı odalarda yapılan aramalarda ise Browning marka 2 tabanca, 16 mermi, iki dinamit lokumu, 57 tahta cop, 29 demir çubuk, 9 çekiç, 1 sustalı bıçak, 2 makas, S ekmek bıçağı, 2 ustura, 1 balta, 1 orak ve benzeri silahlar bulunduğunu söyledi. Kamu Duzeni Bakanı, tabancalann Turgut Demir isimli bölücuye aıt olduklarının anlaşıldığım belirtti. Drosoyanis, bakanlık yetkililerinin bu konunun çözumü için BM Mülteciler Komiserliği ile göriismeler vapacağım da sözlerineekledi. Yöre halkına devlet yardun elini uzatmalı DSP Genel Başkanı: Olay 1,5 saat sürmüştü. Bu zaman zarfında devlet yardımı birkaç defa gelebilirdi. ANKARA (Cumburiyet Burosu) 30 vatandaşımızın teröristler tarafından öldürüldüğü Mardin'in Ömerli bucağı Pınarcık Köyü'nden dönen DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit, dün bir yazılı açıklama yaparak, yöre halkına devletin yardım elini uzatmasını istedi. Ecevit, "Olay bir buçnk saat sürmüştü. Aynca, komsu köyde de caniler bir saat kadar oyabuunışlardı. Bu zaman zarfında devlet yardımı birkaç defa gelebilirdi, ama gdmemişti" dedi. Pınarcık ve Işıkdere köyleri ile Kızıltepe ilçesinde incelemeler yapan Ecevit, Pınarcık'ta olay günü bombalann sesinin uzaklardan duyulduğunu, yangın alevinin görüldüğünü belirterek, Mardin U merkezi ve ömerli ilçe merkezi çok yakında olduğu halde, 30 kişinin ölmesine hiç kimsenin engel olamadığına dikkat çekti. Ecevit, devletin önce yardım yapması gerektiğini belirterek, sonra da cumhuriyet kunılduğundan beri doğuda ve güneydoğuda bitip tükenmeyen huzursuzluğu nasıl giderebileceğini düşünmesini istedi. Ecevit, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Bugüne kadar silah zonıyla, jandanna baskısıyla, işkenceyle bu isin üstesinden gelinemeyecegi gönılmüş olmalıdır. Dogu ve Güneydogu Anadolu halkımız, çektigi onca acıya vt açbjja, işsizUge ragmen komünist, bölücü olmamışbr. Yörenin gençleri, GAP'la biriikte verimi 1520 kat artacak olan topraklardan kendilerine de birer küçük parça verilmesi umuduyla yaşıyorlar. Oysa. GAP'ın ardında çok çirkin oyunlar donüyor. Ytrli agalara yabana agalann da eklenectgi anlaşüıyor. Böyiestne tersyüı edilmiş bir toprak veya tannı reformunun eşine dünyada rastlanmamısür. Şu gerçegi artık hepimiz gormeUyiz ki, bura halkının kamını doyuramazsak, onu buyuk topraklı ailelere bagunhuktan kurtarmazsak, ona Tiirkçe ögretemezsek, bunüardaki buzursuzluk hiçbir zaman bitmeyecektir. GAP da bu huzursuzlugu büsbütün keskinleştirecektir." 1 terörist ölü olarak ele geçirildi ANKARA <a.a.) Hakkari'nin l ludere îlçesi Sapaca kö>lı yakınlarında meydana gelen silahlı çatışmada bir terörist ölü olarak ele geçirildi. 7, Kolordu ve Diyarbakır, Hakkari, Mardin ve Siirt llleri Stkıyönetim Komutanhğı Basın ve Halkla İlişkiler Şubesinin konuyia ilgili açıklaması şöyle: "23 Haziran 1987 güaü saat 20.10 straiarında, Hakkari ili Uludere ilçesi Sapaca köyu bolgesinde teroristterie, güventik kuvvetleri arasında meydana gelen silahlı çatışmada 1 terörist. 1 adet Kalaşnikof tufek. 5 adet dolu Kalaşnikof şarjörü, 1 adet dürbün, 1 adet et bombası ve çok miktarda örgütsel dökiiman ile biriikte ölü olarak ele geçirilmiştir. Bolgede operasyonlara devam edilmektedir. " PKK'ye çember operasyonu Pınarcık köyünü basıp 30 kişiyi öldüren teröristlerin yakalanması için güvenlik güçlerinin MardinÖmerliSavur üçgeninde sürdürdükleri çember operasyonunda bölüculerin izine hâlâ rastlanamadı. MARDİN (Cumhuriyet) Pınarcık köyunü basan teröristlerin yakalanabılmesi için Mardin Ömerli Savur üçgeninde surdürülen, "çember operasyonu'nun çapı 20 kilometreye kadar duşürüldü. Ancak, saldırganlarla ilgili hiçbir ipucu bulunamadı. Bu arada, baskından uç gun önce 35 kişılik bir militan grubunun, Kızıltepe ilçesine bağlı Neyşeri koyündeki sınır bolgesinden sılahlarıyla biriikte Türkıve'ye girdiği öğrenildi. Yeni adı Dikmen olan Neyşeri köyunun karşısında PKK kamplarının olduğu one surulen Suriye'nin Desbassiye ve Tonarner Bazar kasabaları bulunuyor. Pınarcık köyu baskımnda yakınlarını yıtirenlere >iyecek yardımı yapıhrken, eşyalan yananların gereksinımlerini karşılavabilmek için de Mardin defterdarı Ali Çapan başkanlığında bir hasar tespil komısyonu oluşturuldu. Teknik elemanların da görevlı olduğu komısyon, dün Pınarcık koyune gıderek ilk incelemesini yaptı. Tespit komisyonunun çalışması sonucu. 5 evin yeniden yapılması, 4 evin de onanlması kararlaştırıldı. Aynca Ömerîi Kaymakamîığı. baskında evlerının kundaklanması sonucu tum eşyalarını yitiren koylulere eşya yardımı yapmayı da ustlendi. Baskın sırasında anne ve babalarını yitiren çocuklann da bakım ve eğitimini ustlenmek amacıyla çalışmalar yapılıyor. ardından jandarma birlikleri, özel tim, helikopterlerle Savur bolgesine indirilmiş ve Ömerli Mardin Savur uçgeninde bulunan 15 kilometrelik bir çapta operasyonlar yoğuniaştırılmıştı. Ancak haziranda yoğunlaştırılan operasyonlardan koy baskınına kadar bir sonuç alınmamış, jandarma konvoyuna saldıran teröristlerin izine rastlanamamıştı. Pınarcık koyune 50 kişiyi aşkın bir militan grubunun saldırmaş,ı uzerine, geçen pazar sabahı bölgede sürdurulen operasyon daha da güneye kaydırılarak, 20 kilometrelik bir çap içinde arama çalışmaları yoğunlaştırıldı. Güvenlik güçlerinin yaptıkları tüm aramalara karşın, saldırganlara ilişkin bir ize rastlanmadı. Yorede gorevli güvenlik güçlerinin, saldırganların bolgeden uzaklaşmadığı ve Pınarcık köyü merkez olmak üzere, 20 kilometrelik bir çap içinde bulundukları goruşunde olduğu öğrenildi. Baskın sırasında koruculann aldığı tutumu değerlendiren üst düzey görevlisi, "Askeriikle temel bir kural vardır. Hedef görünmeden ateş edilmez. Ancak militanlar. koruculann egitimsizliguıden de yararlanarak butün mermileri boşa altırmışlar. Ardından da koyü istedikleri gibi basnuşlar. Korucular, mermilerinin bittiginden yakınıyorlar. Oysa köylulerin elinde bulunan Gl ve G3 tüfeklerinin toplam 500 mermisi vardı. Çatışma sırasında bu kadar merminin harcanmasına karşın, bir tek leröristin yara bile almadan baskın vapması. koruculann egjtimsizliginin en buyük örnegi" diye konuştu. Koruculann bu eksikliğinin giderilmesi için sıkıyönetimin kalkmasının ardmdan, bölgede 19 temmuzdan itibaren uygulanmaya başlayacak olan olağanustü hali yürutecek Mardin Valiliği'nin koruculara eğitim vermeyi planladığı öğrenildi. Valiliğin yapacağı hazırlıklardan sonra köy koruculannın 50'şer kişilik gruplar halinde Mardin Emniyet Müdürlüğu'ne bağlı görevlilerce eğitileceği bildirildi. Operasyonlar Pınarcık koyune yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Tavuklu köyu dolayında 9 haziran günu teröristlerce kurulan pusu sonucu, bir üsteğmenle uç erin öldurulmesi ve 9 erin yaralanması uzerine Ömerlı Savur Mardin uçgeninde yoğunlaştırılan operasyonlar daha güneye kaydınldı. 6 haziran gunu Ömerli ilçe merkezine kadar inen teröristler, uzun menzilli silahlarla DYP ilçe başkanı Hasan Cemilogln'nun evini kurşunlamışlar. ancak aşiret reisi olması nedeniyle Cemiloğlu'nun evi civannda nobet tutan jandarmalann mudahalesi sonucu amaçlarına ulaşamadan ilçe merkezinden uzaklaşmışlardı. Bu taramadari üç gun sonra teröristler. Tavuklu köyü yakınlarında pusu kururak açtıklan çapraz ateş sonucu bir üsteğmenle uç eri öldürdüler. Olaym Eğitimsiz korucular Pınarcık köyüne yapılan baskın sırasında, 30 kişinin öldürülmesine karşın, teröristlerin tek kayıp vermeden ellerini kollarını sallaya sallaya köyü basmalan ve kendilerine ateş edenlerin tümüne yakınım öldürmelerının nedeni olarak, koruculann eğitimsizliği gösterildi. Köyde görevli bir üst düzey yetkili, "Konıcular egitimli olsaydı. bu adi tablo meydana gelmezdi" dedi. Kızıltepe'deki sızma Pınarcık koyu baskınından 3 gun once, 35 kişilik bir militan grubunun sınırdan Türkiye'ye girerek, yeni adı Dikmen olan Neyşeri köyüne geldiklerı öğrenildi. Köye gelen silahlı militanlann köylülerden yemek istedikleri yemeklerini yedikten sonra da köyde römorklu traktörü bulunan bir köylüden silah zoruyla kendilerini dağa çıkartmasını istedikleri öğrenildi. Militanlar, Neyşeri köytı ile Kızıltepe arasındaki dağhk bölgede traktörden indiler ve kendilerini getiren köylüden başına bir iş gelmemesi için en yakın jandarma karakoluna şikâyette bulunmasıru istediler Güneydoğu raporu (Baştarafı 1. Sayfada) daha sonra özetle şu görüşlere yer verildi: "Stratejik savunmada, ülke düzeyinde kırsal alanlarda gizli üsler oluşlunılacagı: stratejik dengede, Sıırtve. Irak ve Iran'daki Kurt bölgelerinin geri üs haline getirilmesinden sonra Türkiye'de kırsal alanlarda ve şehiıierde oluşturulan belli üslerden vurkaç taktigi ile taarruzlar yapılacagı; stratejik saldında, mevzi savaşın esas alınacagı bdirtilmiştir. 20 Agustos 1982 larihinde Suriye1de yapılan 2. kongresinde de ajitas>on, propaganda ve örgütlenmenin temel aracı olan silahlı propagandanın, hemen bir gerilla savaşı başlatacak kadar güçlu olmayan halklann veya panilerin başvurduklan bir yöotem oldugu şeklinde vurgulannuştır. 12 Eylul 1980 sonrası yakalanamayan ve yurtdışına kaçan kadrolann yön verici çalısmaları sonucu, PKK'nin, yeniden orgütlenme çalışmalanna yönelerek Tunceli, Elazığ, Bingol'de askeri örgutlenmeye bağb olarak; eyalet bolge, aJt (jerel) bölge, grup, manga komutanlıklan şeklinde bir orgütlenme gerçekleştirdigi, aynca Diyarbakır, Muş. YartoBulamk (Muş), HınısKarayazı (Erzunım). DerikMidyatGercüş (Mardin), ArdahanSelim (Kars). Adana, Mersin, Adıyaman. KâhtaBesniSamsat (Adıyaman), SiverekBirecik (Şanlıurfa) bölgelerinde yeniden orgütlenme faaliyetlerini sürdiirdüğü gözlenmiştir." sından bazı gelişmeler meydana gelirdigi müşabade edflmiştir" denildi. Genelturmay'ın raporunda, 1982 mayıs ayında PKK tarafından hazırlanan "Kurdtstan llusal Kurtuluş Cephesi Program Taslagı"nda "Kurdistan'ın her parçasında a>n bir cephenin oluşturulması gerektiği ve buradan Kürdistan Ulusal Kurtuluş Bırlığı'ne gidilebileceginin" belıruldiği de kaydedildi. 12 Eylul öncesi Lubnan'da Erraeni orgutleriyle ortak çalışma içerisine girdiği Genelkurmay raporunda önesurülen PkK'nın, 12 Eylul sonrasında Ermeni orgütlerin Türk diplomatlanna karşı gerçekleştirdiği eyiemleri, Türkiye'de şovenıst duyguları kamçıladığı gerekçesiyle tasvip etmediği ve Ermeni eylemlerini, kendi çalışmalanna olumsuz etki yapacak nitelikte görmeye başladığı da vurgulandı. PKK'nin 1982 kasım aynnda 4. kuruluş yıldönümünu tamamladığı ifade edilen 1983 tarihli Genelkurmay raporunda, miliıanların bir bolumunün Suriye'nin Türk sınırına yakın bazı köylermde barındıkları, eğitilen militanların silahlanyla biriikte Türkiye üzerinden Kuzey Irak'a geçirildikleri de belirtildi. t Örgut merkez komite üyelerinin bulundukları yerler de dahil olmak üzere bazı ayrıntılann da yer aldığı Genelkurmay çalışmasında, şöyle denildi: "12 Evlül 1980 sonrası. Federal Alman>a ve Avrupa'nın diğer ülkelerinde, faaliyetlerini merkezi Köln'de olan PKK A>rupa Temsilciligi adıyla surdüren örgutün, başta Federal Almanya'nın Batı Berlin, Münih, Bonn, Duisburg, Hannover, Celle, Onisburg, Frankfurt. Suttgan, Haraburg şehirierinde olmak uzere 26 subesi bulunmaktadır. Halkla ılışkilerde doğru tutum ve tavır takımlamadığından, Kürdistan1 ın diğer parçalanndaki guçlerle ilişkilerden ve dış ilişkilerden. belli bir gecikmeden kaynaklanan haıa ve eksikliklerden bahsedilmektedir. Tekoşin Tekoşin (Mucadele) adlı örgutun mevcut kadrolarının buyuk bir bölümünün.ele geçirilmesiyle buyük ölçüde guç kaybına uğradığı ve örgütün kisa vadede yeniden örgutlenemeyeceği, öbür Kurt orgutlerıne kalılarak faaliyetlerini sürdurebilecekleri belirtildi. 4 kaçak savcılıkta Lavriyon kampında, cumartesi günü başlayıp uç gun önce büyuk boyutlar alan kaçaklar ile bölucüler arasındaki çatışmada gozaltına alınan bir kaçak ve üç bölücü, savcılık tarafından mahkemeye sevkedildi. Mehmet Turan (37), Turgut Demir (27), Ahmel Sever (25) ve Nihat Alpaslan (22) aleyhinde izinsiz silah bulundurmak, asayişi bozmak ve olay çıkarmak suçlanyla dava açıldr. Önce ölüm geldi, sonra... (Baştarafı 1. Sayfada) ne doğru yuruyunce, bir mektup buldular. PKK'den köylülere mesaj vardı: "Silahiannızı bırakın. Hainlik vapmayın." Ertesi gün köylüler, bir mektup yazıp koyün dışmdaki bir alana bıraktılar. Elbet ikı el silah sesiyle biriikte. Bir gun sonra baktıklarında, mektubun yerine ulaştığını görduler. Pınarcıklı korucular, yazdıklan yanıtta silahlannı bırakmayacaklarım bildiriyordu PKK'cilere. Birkaç kez bu lür haberleşme olmuş ve benzeri mektuplar çıkmıştı "iki el silah sesli posta kutusu"ndan. Cumartesi gecesı saat 21.30'da patlayan ilk iki el silah, yeni bir mektup beklentisini çağnştırmıştı. Ama çok kısa bir sure sonra "silahlan bırakın" isteği yerine, mektup gonderenlerin kendilerinin geldiğini anladı Pınarcıklılar. Önce ölüm gelmişti Pınarcık'a. Ardından gazeteciler, TV ekibi, ordu komutanları, Içişleri Bakanı, vali ve kaymakam... Gunler geçtikçe köye gelen kişi ve malzemeler değiştı. Öluler için mezar kazan kepçeden sonra FakFukFon yardımı geldi. Son olarak dün köye gelen ise Pınarcıkın yollarını açacak olan dozerdi. Baskının ertesi sabah, ÖmerliMardın arasındaki asfalt yoldan Pınarcık'a dönen toprak yolun sağında ve solunda bırbirinden hiç farkı olmayan tek katlı taş evler^ bir yalnızlık simgesi gibi duruyor. Her yerleşim bırımı, "Acaba Pınarcık buraa mı" diye kendine baktınyordu. Bir bilinmeze doğru gidiyorduk. Sonunda ölulerle ve yakınlannı yitirenlerin ağıtlanyla karşılaşacağımızı bildiğimiz bir "bilinmez." Dün Pınarcık'a giderken, yöreye, olayın ilk günkü heyecanı dışında başka bir gozle bakma olanağı bulduğumuzun da ayrımına vardık. Yol üstunde koylu çocuklar el sallıyordu. Son günler Ömerli'nin doğusundaki köylere uzanan toprak yol, belki de yapıHığından bu yana hiç bu der.li "yanık benzin kokusu" duymamıştı. Yorenin en temel ulaşım aracı at ve eşek. Vali Alaaddin Turhan ile Ömerli Kaymakamlığı görevlilerinin bizden biraz önce geçtiğp Pınarcık yoluna girdiğimizde, biri ath diğeri yaya, iki yolcu gordük. Ama karşımızdaki gorünüm biraz alışılmışın dışındaydı. Beyaz elbisesi ve baş örtusuyle genç bir kadın, koyu kahverengi yağız atın uzerine oturmuş, genç bir adam da büyuk bir olasılıkla kocasıatın dizginlerini almış, yol boyunca çekiştiriyordu. Tam "Ne o, gelin mi göturüyor" derken, dikkatimizi genç kadının elindeki şişe çekti. Tepeden tırnağa bembeyaz giysileriyie bir gelin görüntüsü veren genç kadın, atın uzerinde gazoz içiyordu. Pınarcık'a girdiğimizde, ilk gun olduğu gibi yuzleri siyaha boyanmış özel tim, kontrol için yolumuzu kesmedi. Ama biz yine de köyün girişinde durmak zorunda kaldık. Bu kez yolumuzu kesen bir dozerdi. Pınarcık'ın yollannı açıyordu. Anık insanların aklına gelmişti, Turkiye'nin Mardin ili Ömerli ilçesine bağlı Pınarcık adında b ' r köyu olduğu. Ama adlannı duyurmak, galiba biraz pahalıya mal olmuştu Pınarcıklılara. Köylerinde yol, su ve toprak yokken pek duyan olmamışü Pınarcıklıları. Kan davası nedeniyle köylulerin büyuk bölumu başka kentlere göçerken de duyulmamıştı Pınarcıklıların sesi. Şimdi ise köye gelen valilik görevlilerinin önüne dizilmiş "hasar bildirimi" yapıyordu Pınarcıklılar. Köyün mezarlığmda iki kadın, bir mezarın başında hâlâ ağlıyordu. Diğer Pınarcıklılar da kadınlı erkekli gruplar halinde mezar taşlannın arasına oturmuş gelenlere gidenlcre boş gözlerle bakıyorlardı. Köydeki en hareketli unsur, dozer operatöruydu. Operatör, bir ara aşağıya indi ve başIarına gelenlerin tümünu beyinlerine aktarmaya çalışır gibi mezar taşlanna yaslanmış oturan köylülere doğru koştu: Yahu söylesenize başka neresi yapdacak? Hani doldunılacak çukur, kaldınlacak tumsek vardı. Birkaç köylü isteksiz kalktı. lzmir'e goçen Pınarcıklı Ahmet kaldı yanımızda. 5 yıldır Izmir'deydi. "Sizin gazeteden de geldiler. tzmir'de fotografımızı çektiler" dedikten sonra, "Olmaz elbet" diye anlatıyordu Ahmet: Korucu ne yapsın, gelenler savasçı adam. Asker olmadan nasıl karşı koyariar? Koy basüınca, baglamışlar otomatige tufegi, butün mermiyi karanlıga yakmışlar. Vali Alaaddin Turhan ile biriikte gelen görevliler köyden aynlınca geriye bir cip, bir cemse ile baskından sşnra köyde nöbet bekleyen on kadar asker kaldı. Askerler saat 19.00'a kadar köydeki birkaç ağacın altında bekliyor, hava karannca da gidiyorlardı. FakFukFon'dan yiyecek yardımı yapılmıştı Pınarcık'a. Un, zeytin, yağ, şeker, pirinç gönderilmişti köylülere, ama torbalar öylece ortada duruyor, Pınarcıklılar mezar taşlarına yaslanmış tek söz söylemeden ufukta bir hoktaya bakıyorlardı. PSŞK ve KPSK ~ Bakanlar Kurulu Öte yandan Bakanlar Kurulu. dun akşam uç saat suren bir toplantı yaptı. Toplantıda Içişleri Bakanı Vıldınm Akbulut'un, Mardin'de teröristlerin saldırısından sonra yaptığı incelemeler konusunda bilgi sunduğu belirtildi. Başbakan Turgut Özal, toplantıdan sonra gazetecilerin bir sorusu uzerine, maaş katsayısının ele alınmadığını söyledi. Bakanlar Kurulu toplantısı ile itgili ayTintılı açıklamanın. bugün Hasan Celal Güzel tarafından saat 11,30'da bir basın toplantısıyla yapılacağı bildirildi. Körfez'de bir (Baştarafı 1. Sayfada) gını söndıirmek uzere aldığı yanıklarla ağır derecede olmak üzere yaralanan 7 denizcinin kimlikleri şöyle: Ferit Kabvecioglu (Başmuhendis), lsmail Soguk (4'ncu mühendis), tbrahim Yahşi (aşçı), Şenel Akbaş (gemici), Gunduz Aksak (yağcı), Vedat Aslan (silici), Zoriu Güner (silici). Olayda yaralanan gemiciler, İran Hava Ku\vetleri'ne bağlı helikopterlerle alınarak tedavi için Şiraz kentine götürülduler. Hıra3 gemisi de römorklerle Dubai limamna çekildi. Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada geminin uğradığı saldırı ile ilgili Tahran Büyükelçiliği'mizden alınan teleks notunda olayla ilgili bilgı verilirken, Hıra3'ün bugün Dubai limamna varmasımn beklendiği kaydedildi. Irak'ın Ankara'daki Büyükeiçisi Abdülcabbar Cevat da dün öğleden sonra Dışişleri Bakanlığı'na çağnlarak saldınya ilişkin bilgi istendi. Öte yandan dun sabah ban yabancı haber ajansları tarafından bir Türk tankerinin de Körfez'de saldınya uğradığı yolundaki haberler doğrulanmadı. PSŞK (Kürdistan Devriminin kızıl Peşmergeleri) adlı örgutun bilinen örgütlenmesinin çökertildiği. tüm bölge sorumlularının yakalandığı. gunumüzde eylemlerine rastlanamadığı kaydedılen raporda KPSK'nin (Kürdistan Kızıl Partizanlar Örgütu) de pek çok yandaşının yakalandığı, örgutün yakalanmayan raerkez komitesi üyelerinden Federal Almanya'da ve Isviçre'de faaliyetlerini surdürdükleri, "Nevruz" adlı bir dergi çıkardıklâVı ifade edildi. Cem Karaca (Baştarafı 1. Sayfada) kararının kaldınlması yolundaki istemini inceleyen Istanbul 4. Asliye Ceza Mahkemesi, Cem Karaca hakkındakı suçlamanın TCY'nın 4. maddesi kapsamında bulunmadığını kararlaştırda. Mahkeme, Cem Karaca hakkında TCY'nin 5/1. maddesi uyarınca soruşturma yapılabilse dahi, Türkiye'ye gelmesı gerektiğini belirterek Cem Karaca hakkında lstanbul Sıkıyânetim Askeri Mahkemesi'nce 1981 yılında çıkanlan gıyabi tutuklama kararının kaldınlmasını kararlaştırdı. Cem Karaca' nın avukatı Turgul Kazan. müvekkilinin 29 haziran pazartesi günü Türkiye'ye döneceğini bildirdi. Chirac'tan başsağlığı Fransa Başbakanı Jacques Chirac, Başbakan Turgut Özal'a Mardin katliamından dolayı duyduğu üzüntüyu bildirdi. Chirac, gönderdiği mesajda, şu görüşe yer verdı: "Mardin ilini kana bulayan katliam haberini büyuk bir üzüntüyle ögrendim. Size ülkenizin manız kaldıgı bu igrenç ola> dolayısıyla en derin laziyetlerimi bildiririm." İngiltere Hükümeti de dün yayımladığı bir bildiriyle Mardin'deki katliamı kınarken, |ngiBz Avam Kamarası'ndaki Türkİngiliz Dostluk Grubu Başkanı, Avrupa Parlamentosu'nda Ermenilerle ilgili olarak alınan karan, "Türkiye'yi Batı dünyasından kopartma>a yönelik çabalar" olarak niteledi. Değişiklikler Genelkurmay Başkanlığı tarafından hazırlanan değerlendırme raporunda, "12 Eylül 1980 harekâünı muteakip yıkıcı ve bölücü mihraklara karşı kazanılan başanlar ve Ortadogu'daki son siyasi gelişmeler. PKK'nin, Kürt sorununa bakış açı KEYFI PEŞIN,ODEMES112 AY TAKSITLE USTÜN JVC URUNLERİ... ## PESIN FIYATINA TAKSİTLE" Vade farkı yok. Kesinlikle peşin fiyatına taksitle. • Kesinlikle Japon yapımı modeller. • TSE belgeli. Uzun ömüHü. Garantili. • Ses ve görüntüler tabiiye çok yakın. • Kesinlikle servise ihtiyaçları olmaz. Fakat bütün Türkiye'de 147 servis noktası var. JVC RC 440 QUALITY .••. HEM DE JVC C2155 FULL SYSTEM FULL SQUARE JVC C 140 TV FULL SYSTEM FULL FONKSİYON JVC GX 1 LB STYLISTIC Hl Fl SYSTEM JVC MIDI E20 HIGH STANDARD Hl Fl SYSTEM JVC PC 30 E DETACHABLE PORTABLE AUDIO JVC ÜRÜNLERİ JVC C2155TV JVC C 140TV JVC GX 1 LB MÜZİK SETİ JVC MİDİ E20 MÜZİK SETİ JVC PC30 PORTABLE MUZİK SETİ JVC RC20 RADYO/KASETÇALAR JVC RC440 RADYO/KASETÇALAR JVC RCVV40 ÇİFT KASETLİ RADYO/KASETÇALAR PEŞİNAT 85.000.63.000133.00094.000.22.000.12.50012.750.17.250 TAKSİT TAKSİT (TL) SAYI5) TUTARI 12 12 12 12 12 12 12 12 85.000.63.000 133 000.94.000.22.000.12.50012.75017.250 TOPLAM FIYAT (KDV + Bandrol) 1 105.000.819.000.1.729.000.1.222.000.286.000.162.500165 750.224.250.•Bir Canlaırtaran Holdınş kjrulusudur Size en yakın JVC ve Rovventa yetkili satıcılarına gidin. Peşininizi yatırın, seçtiğiniz JVC kalitesini hemen evinize götürün. Üretim * Elektropak A.Ş. Türkıye Genel Dağıtımi: * İleri Elektrik, İhracat ve Ticaret A.Ş. Ortaklar Cad. No: 35. Mecıdıyeköy / İST. Tel.: 172 97 96172 66 11 • 172 97 68167 44 67166 38 73166 88 53 Ankara: 119 65 03119 28 86 İanir: 25 75 1525 75 18 Adana: 309 1 3 / 14 "Elektronikte Yenilik"