19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 18 HAZİRAN 1987 ANKARA (a.a.) Başbakan Turgut Özal'ı lstanbul'dan Ankara'ya getirirken havada arızalanan ve Atatürk Havalimanı'na zorunlu iniş yapan GAP uçağıyla ilgili idari sonışturma ve incelemenin tamamlandığı bildirildi. Ulaştırma Bakanlığı Siyil Havacılık Genel Müdürü Ismet Erüstün, arızanın elektrik kablolannda meydana gelen kısa devreden çıktığırun kesinlik kazandığını bildirdi. Erüstün, raporun, sonışturmayı yürüten Bakırköy Savcılığı'na sunulacağını belirtti. Arıza kısa devreden özal'ın uçağı incelendU Semra Özal: Harcamalar cepten Haber Merkezi Türk Kadınını Güçlendirme Vakfı Genel Başkanı Semra Özal, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde çalışmalannı sürdürürken, devletin olanaklanndan yararlanamadığını söyledi. Türkiye'de ilk biyonik kulak ESKİŞEHtR (a.a.) Türkiye'de ilk biyonik kulak, Anadolu Üniyersitesi Biyonik lç Kulak İmplant Merkezi'nde iki hastaya uygulandı. Anadolu Üniversitesi Sağlık ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı'nın desteklediği Biyonik tç Kulak İmplant Merkezi'nde yapüan operasyonlarla Kadir Tanır adlı bir mimar ve Sakin San adlı bir öğrenciye biyonik kulaklar başarıyla takıldı. Dünyada yalnızca 6 ülkede yapılabilen ve Türkiye'de ilk kez gerçekleştirilen biyonik kulak operasyonu, Dr. Bekir Altay tarafından yapıldı. İskenderun denize indirildi İstanbul Haber Servisi Türk tersanelerinde bu güne kadar inşa edilen en büyük feribot olan "İskenderun", dün törenle denize indirildi. 1983 \e 1985 yıllannda Polonya'dan satın alınan Ankara ve Samsun feribotlannın eşi olan Iskenderin feribotu TürkPolonya işbirliği ıle Camialtı Tersanesi'nde bir yılda inşa edildi. Feribotun denize indirilmesi nedeniyle düzenlenen törende konuşan Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy, "Tamamen liberal kuralların geçerli olduğu gemi sanayiinde kamu çıkarlan paralelinde daha etkin bir politika izlediklerini" belinti. 10 bin 500 gross tonluk İskenderun feribotu 127,5 metre uzunluğunda, 19 metre eninde, 4200 beygir gücünde 4 ana makinesi bulunan feribot 19.5 mil hız yapıyor ve 598 yolcu ile 214 otomobil taşıma kapasitesine sahip feribot önümüzdeki yıl hizmete girecek. TRTaleyhine dava açıyorlar İstanbul Haber Servisi TRT televizyonunca, önceki akşam yaymüanan Ertürk Yöndemtn sunduğu "Haberden Habere" adlıprogram, eşcinseüer tarafmdan tepkiyle karşüandu Eşcinsellerin TRT aleyhine 100 milyonluk bir dava açacaklan belirtildi. Eşcinsellerin bir kesitini yansıtan ve eşcinsellik olgusunu çarpıtan bir yöntemle işlendiği öne sürülen bu program hakkında suç işlendiği söylendi. Dün bir basın toplantısı düzenleyen eşcinseller, "Aydınlar Ocağı" üyesi Adnan Ziyalar gibi tutucu bilimadamlarının, bu tür hassas konularda bilinçli ve dürüst olamayacağını belirttiler. Açılacak davada kazanılacak tazminatm, eşcinsel örgütlerine aktanlacağı açıklandu Semra Özal, "Harcamalanmızı ya kendi cebimizden yapıyoruz ya da vakıf şubeleri karşılıyor. Hatta dedikodu olur diye özel davelleri bile kabul etmiyoruz. Ben zaten protokole dahilim. Bu duruma göre, valiler tarafından karşılanıyorum. Bu da gavet normai" dedi. Semra Ozal, bu sabah Ankara'ya dönüyor. Zimnwtçi belediyecüer ŞŞ kestikleri biletlerde yolsuzluk yapıp paraları zimmetlerine geçirdikleri ileri sürülen 6 görevlinin yargılanmasma başlandı. Zimmetlerine 900 bin lira geçirdikleri ileri sürülen lzmit Belediyesi'nin 6 görevlisi, dün çıkanldıkları Kocaeli 2. Ağır Ceza MahkemesVnde haklarındaki suçlamaları kabul etmediler ve kendilerinin yolsuzluk yapmadıklanm iddia ettiler. Fotoğrafta yargılanan 6 belediye görevlisi görülüyor. (Fotoğraf: a.a.) HABERLERİN DEVAMI Evren: Atatürk'ü seven de var, sevmeyen de Stvas'ta Atatürk anıtını açan Cumhurbaşkam Kenan Evren, "Atatürk'ü sevmeyenler, içimizde olduğu kadar yurtdışında da vardır. Mühim olan, bir kişiyi milyonlann sevmesidir" dedi. anıt, muhakkak ki Sıvasiılıra ve geHASAN UYSAL lecek nesillere büyük şeyler HAYDAR ALDIKAÇTI katacaktır" dedi. Evren, şöyle devam etti: SIVAS Cumhurbaşkam Kenan "Bugiıne kadar çeşitii yerlerde açEvren, "Atatürk'ü sevmeyenler, içitığımız Atatürk büstü ve anıtlan, vamizde otdugu gibi yurtdısında da vartaadaşlara Atatürk sevgisi gelirmişdır. Münim olan, bir kişiyi milyontir. Bir insan ne kadar dürüst olursa hnn.se> mesMİir. Milyonlann kalbinde taht kurmasıdır. Üç beş yüz kişi olsun, muhakkak seven ve sevmeye•in onun karşısında ohnası bir scy ni vardır. Alalürk'ü de sevmeyenler, bizim içimizde olduğu gibi yurtdışınifade etmez" dedi. Evren, Atatürk da da vardır. Mühim olan, bir kişiyi beykellerine saldında bulunanlan da milyonlann sevmesidir, milyonlann "sapık" olarak nitelendirdi. kalbinde taht kurmasıdır. Üç beş bin SıvasAnkara karayolu üzerinde ya da uç beş yuz kişinin onun karşıyaptınlan ve Ataturk'ün Sıvas'a gesnda olması bir şe\ ifade etmez. Ben lişini simgeleyen "Cumhuriyete ilk çeşitii ulkeleri dolaşOm. Hiçbir ülke Adım" anıtımn açıhşında konuşan babrlamıyonım ki, Ataturk'ün aleyEvren, Atatürk'e karşı, son zamanhinde konuşsun. Türk milleli kadar larda bazı çevrelerce takınılan tavra o ülkeler de Atatürk'ü teşhis etmiş, sert tepki gösterdi, Anıtkabir'i ziya onun büyuklüğiinü takdir etmiş ve ret etmeyen tran Başbakanı Mir Hü Kurtuluş Savaşı'nın önderi olarak seyin Musavi'yi de üstü kapalı ola mazlum milleller. onu bir lider olarak eleştirdi. rak kabul etmislerdir. Öyle olunca Evren'in daha önce pazartesi gü ara sıra da olsa çıkan sapıklann Atatürk heykellerini kınnası *eya aleynü halka hitaben yapacağı açıklanan binde bazı beyanlarda bulunması bin konuşmamn da cumaıtesi gününe alındığı açıklandı. Onemli açıklama üzüyor. Ama muhim olan. milletin lar yapması beklenen Cumhurbaşka buna karşı gösterdiği reaksiyondur. Eğer miuet buyuk bir çogunlukla bunı Evren, cumartesi saat 10.30'da nu reddediyor ve lanelliyorsa, o zaCumhuriyet Alam'nda konuşacak. man o buyuk insan, Uelebet bizlerin "Cumhuriyete tlk Adım" anıtının kalbinde yaşıyor demektir." açılışında konuşan Evren, "Atatürkiin 27 Haziran 1919'da geldigi ve dinCurahuriyet Universitesi'ni ziyaret lendigi bu yerde bunu canlandırmak edene Evren, burada idareci ve öğve hatıntsını tazetemek için dikilen bu rencilere hitaben yaptıgı konuşmada gençlerden "kötîi cereyanlara" kapümamalannı istedi. Evren, öğleden sonra Hafîk'e geldi ve burada yaptığı konuşmada mezhep ve tarikat ayrılıklarını körüklemek isteyenler olduğunu, bunlara müsamaha edilmemesi gerekıiğini söyledi. Buradan Zara'y? geçen Cumhurbaşkam, ge'nçlerin spor salonu istemeleri üzerine, "Sponın yamnda spor terbiyesini de beraber getirelim. Hakeme kufür edilmez. Küfur eden tek bir kişi olursa mahkemeye gider, mahkum olur" diye konuştu. Cumhurbaşkam Evren, bugtln saat 13'te bu ay sonunda görevinden aynlacak olan NATO Avrupa Muttefık Kuvvetleri Başkomutam Orgeneral Bernard Rogers'i kabul edecek. Rogers, Evren'le yapacağı veda görüşmesinden sonra Ankara'ya geçecek Orgeneral Öztornn, Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk'le görüştükten sonra aynı gün Türkiye"den aynlacak. < Musavi olayına tepki Haftalık görüşme Yaz çalışraalarının bir bölümunü Sıvas'ta yürüten Cumhurbaşkam Kenan Evren, haftalık göruşmelerini de burada yapacak. Evren, yarın askeri bir uçakla Sıvas'a gelecek olan Genelkurmay Başkan Vekili Orgeneral Necdet Öztorun'u kabul edecek. • İran Başbakanı Musavi'nin olaylı gezisinin ardından Hatay Milletvekili Murat Sökmenoğlu ile Edirne Milletvekili Türkân Ankan, ayrı ayrı verdikleri önergelerle Özal'ın tavrını açıklamasını istediler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu» İran Başbakanı Mir Hüseyin Musavi'nin, Türkiye ziyareti programında Anıtkabir'in yer almamasına tepkiler dun de surdü. SHP'li bir grup kadın, dun Anıtkabri ziyaret ederek saygı duruşunda bulunurken, DYP'li Türkân Ankan ve Murat Sökmenoğlu da Başbakan Turgut Özal'ın yamtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na verdikleri soru önergeleriyle, olayla ilgili olarak İran nezdinde bir girişimde bulunulup bulunulmadığını sordular. nin "Alatürk ile temeldeki göriışlerimiz farklı. Bu aykınlıklar varken, Anıtkabir'i ziyaret etseydik münafık olurduk" biçimindeki açıklamasım, "küstahça bir açıklama" olarak niteledi ve bunun karşısında ne yapıldığını sordu. OzaPa soru tran gazetesi suçladı: Türk basını İran 'da yayımlanan Cumhuri tslami Gazetesi, Başbakan Musavi'nin Türkiye ziyaret programına ilişkin, Türk basınında yer alan eleştirileri "arsızlık" olarak nitelendirdi. LEFKOŞA (a.a.) tran'da yayımlanan Cumhuri lslami gazetesi, Mir Hüseyin Musavi'nin Anıtkabri ziyaret etmemesini eleştiren Turk basınımn bu tutumunu "zorbabk" şeklinde nitelendirdi. AP Ajansının İran lslam Cumhuriyeti Haber Ajansı lRNA'ya dayanarak bildirdiğine göre, yazıda Türk basınımn tran'ın yaşayan liderlerine gerekli saygıyı göstermediğinden yakınan gazete, Türkiye'nin hayatta olmayan liderleriyle ilgili çirkin ifadeler kullandı. Cumhuri tslam Gazetesi yayımnda, "Türkiye'de diktatörlüğun bütün yasamı konlrol altında bulundurdugu, bu yuzden Ataturk'ün Anıtkabri'ni ziyaret etmeyen İran başbakanınm Turk basınımn ağır eleşlirilerine uğradığı" kaydedildi. Musavi, memnun ayrddı İran Başbakanı, Suriye'ye gitmesi gerekirken Suriye Başbakanı Rauf El Kerem'in ağır hasta olması nedeniyle Tahran'a döndü. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Özal'ın, gerekse Musavi'nin kendi Türkiye ziyareti kaumoyunda gekamuoylannın bir bölümünün tepniş çalkanular yaratan tran Başbaka kilerini üzerlerinc çekmek pahasına nı Mir Hüseyin Musavi dün sabah saTürktran ilişkilerini en üst düzeyde at 10.00'da devlet başkanlan için düsurdOrmek konusunda kararlı bir tuzenlenen bir törenle Ankara'dan ay tum takındıklannı söylediler. Musanlarak ülkesine döndu. Başbakan vi'nin iki gün süren Ankara temasTurgut Özal sabah 08.00'de Musavi^ ları başlıca üç noktada toplandı: nin kaldığı ve genellikle devlet baş1. Körfez gerginligi. kanlarına tahsis edilen Camlı Köşk'e 2. Savaş. giderek konuk Başbakanla son kez 3. tkili ilişkiler. göruştü. Daha sonra iki Başbakan Körfez gerginliği konusunda diğer bırlikte Esenboğa Havaalanı'na gel konularda olduğu gibi taraflar göruşdiler. ÖzaJ, Musavi'yı uçağın merdilerini enine boyuna birbirlerine akvenlerinin eşiğine kadar geçirdi ve tarmak fırsatını buldular. İran, Körkendisine "lelefonla da göruşelim" fez gerginliğini savaştan ayırıyor ve dedi. özal, Musavi'yi uğurladıktan seyrüsefer serbestliğinin saglanmasını sonra kendisine tran Başbakanınm istiyor. Başbakan Musavi Ankara'da "Niçin Anıtkabir'i ziyaret İran gemilerinin ya da lran'a mal taetmedigini" soran gazetecelire "Ye şıyan gemilerin saldınya uğramaması ni mi farkına vardınız, daha önce gelhalinde kendilerinin de hiçbir gemidiginde de ziyarel etmemışti. Türkiye saldırmayacağını belirterek, Anye'ye gelen bazı ülkelerin yonelicilekara üzerinden özellikle ABD'ye ve ri Anıtkabir'i ziyaret etmiyortar" karuluslararası camiaya bir mesaj iletşılığını verdi. ti. Türkiye bu konuda İran ile olduktran Başbakanı Musavi, Suriye'ye ça yakm bir yaklaşuna sahip. trangitmesi gerekirken Suriye Başbaka dan Türkiye'ye bu konuda bir rol alması için açık bir telkin gelmedi. Bunı Rauf ElKesm'in ağır hasta olmanunla birhkte, Türkiye'nin bu konusı nedeniyle seyahaı programında dedaki görüşlerini ve İran tarafından ğişiklik yaparak Tahran'a döndü. işittiklerini Batıh müttefıklerine akHavaalam'nda kendileriyle görütaracağı sanılıyor. şülen Türk ve İran tarafları gerek Savaş konusunda ise Iran'ın tutumunda hiçbir degişıklik olmadıgı görüldu. Türkiye'nin bu durumda herhangi bir girişimde bulunması da söz konus değil. Ancak, Türk tarafı Iranlüara savaşa banşcı ve adil bir çözüm bulunabilmesi için Türkiye'nin ilzerne düşeni yapmaya hazır olduğunu bir kez daha lekrar etmiş oldu. tkili ilişkiler konusunda taraflar çok geniş bir görüş alışverişinde bulundular. Hudut boyunda meydana gelen terör olayları, her iki ülkenin basın ve yayın organlannda birbirlerini karşılıkh olarak rahatsız eden tutumlar ve iklisadi ilişkiler bu çerçevede ele alındı. tkili ilişkileri ele alış tarzı konusunda Türkiye ile tran arasında resmi düzeyde belirli bir yakınlaşmaıun mevcut olduğunu her iki tarafın yetkilileri ifade ettiler. tran heyeti yetkilileri havaalanında Cumhuriyet'e verdikleri bilgide, "Musavi'nin ziyareti esnaanda Türk basınında takınılan tulum bir yana bırakılırsa, gezinin siyasi bakımdan ve kendi açılanndan başanlı geçtigi sonucuna vardıklanm, Turk yetkililerinden buyuk konukseveriik gördüklerini" belirttiler. Protokol kurallarına göre Musavi tam olarak devlet başkanlarına uygulanan protokolun biraz altında kalmakla birlikte Başbakanlara uygulanandan daha ust bir protokolle karşılandı ve uğurlandı. Ankan'ın önergesi DYP'li Türkân Ankan da, Musavi'nin "Ataturk'ün kabrini ziyareti münafıkhk sayan" beyanının Türk milletine hakaret olduğunu belirterek, bu beyan karşısında Başbakanın ne gibi bir girişimde bulunduğunu sordu. Ankan, Başbakan tarafından yamtlanması istemiyle TBMM Başkanhğı'na verdiği soru önergesinde şöyle dedi: "Atatürk düşmanlıgını sürekli bir şekilde surdurdugu anlaşılan tran Başbakanı ile ilgili haber ve programa TRT'de aşın olçiide ağırlık verilmesi için TRT'ye hükümetce özel bir talimat verilmiş midir? V'erilmemiş ise TRT yoneücileri hakkında derhal soruşturma açtıracak mısınız?" öte yandan iran Başbakanı Mir Huseyin Musavi'nin Türk kamuoyunun tepkisine yol açan, 3 günluk Tttrkiye ziyaretinden TRT Haber Merkezi de payını aldı. İran Başbakanınm, 15 haziran pazartesi günü Ankara'ya gelişi sırasında Başbakan Turgut Özal tarafından Esenboğa Havaalam'nda karşılanış törenini unutkanhk ve ihmal yüzünden kendi kameralanyla görüntüleyemeyen TRT Haber Dairesi hakkında, Başbakanın direktifî üzerine soruşturma açıldığı öğrenildi. SHP'li kadınlar Dün sabah Anıtkabir'e giderek çelenk koyan ve saygı duruşunda bulunan SHP'li kadınlar, Anıtkabir defterine"Komşu devletin başbakanınm senin kabrini rivaretten kaçınması ve devlet jonetimimizin bunu hoşgörii ile karşılaması Türk kadınını yurekten yaralamıştır" sozlerini yazdılar. SHP'li kadınlar yaptıklan açıklamada ise, "Seni ziyaret elmeyecegini şart kosarak ülkemize gelen bir başbakan, de>let toreni ile karşdanabUmiştir topraklanmuda... O topraklar ki, sen olmasaydın yoktu" dedıler. SHP Ankara Milletvekili Neriman Elgin, SHP'li kadınlar adına Anıtkabir defterine ise şunları yazdı: "1.1u Önderimiz. Aziz Atamız. Bngun hüzünle, elemle huzunındayız. Çunku her geçen gün devrimlerinden, cumburiyet ilkelerinden bir parça daha kırpılmak istenen bir dönem geçiriyoruz. Komşu bir devletin başbakanınm senin kabrini ziyaretten kaçınması ve devlet yönetimimizin bunu hoşgörü ile karşılaması Türk kadınını yurekten yaralamıştır. Sana ve tüm ilkelerine kanımızın son damlasına kadar sahip çıkacağımızı teyil etmek için huzurundıyz. Rahat uyu, buyuk önder." Türk mallanna boykot AP'nin haberine göre tran gazetesi, Türkiye'nin iki ülke arasındaki ticaretten giderek artan oranda kâr ettiğini öne sürerek, Türk basınım tran'a karşı "daha nazik" olmaya zorlamak gerekçesiyle Türkiye'den lran'a ihraç edilen malların "düşak kalitdi" olduğunu da öne sürdü. Gazete, Türkiye'den ihraç edilen mallar için değerlendirme yapılırken, bu malların "ikinci elden" alındıgını da savundu. Yazı, Türk basını için "arsız" kelimesi kullanılarak sona erdirildi. Evren talimat verdi (Baştarafi 1. Sayfada) le bir istek tran Büyükelçiliği'nce "Tahran'a bildirmeye gerek duyulmaksızm" geri çevriliyor. Musavi Ankara'ya geldikten sonra ise, onun Anıtkabir'e gitmeyişini protesto etmek amaayla SHP'li hanımların İran Büyükelçiliği'ne siyah çelenk bırakmalarını, bu kez tran Büyükelçisi Mottaki protesto ediyor, "Siyah çelenk btrakanlan derhal cezalandınn" diye başvuruda bulunuyor. Kimse iolını kıpırdatmayınca, bu kez tran Büyükelçisi "protesto" amacıyla özal'ın İran Başbakanı için verdiği akşam yemeğine "katılmıyor". Büyükelçi, kendi başbakanınm onunına verilen yemeğe katılmayarak "protesto ediyor"!.. Gösterilerle ve protestolarla süren iki günlük ziyaretin asıl önemli bir "gerginliği" Cumhurbaşkanı Evren ile Başbakan özal arasında doğuyor. İran Başbakanı henüz Türkiye'ye gelmeden önce İran basınında, tran radyo ve TV'sinde Türkiye ve Atatürk aleyhine yapılan yayınlar, EvTen'i "müthiş rahatsız ediyor". Zaten, Cumhurbaşkam bu rahatsızlığını Musavi'yi kabul ettiği zaman önüne sürdüğü bir dosyayla da sergiliyor. Musavi'ye sitemde bulunuyor. Uyumak ihtiyacmı duyuyor. tran'daki yayınlar üzerine Cumhurbaşkam Evren "Türkiye'nin Sesi Radyosu'na" talimat veriyor. Dünyamn çeşitii bölgelerine, çeşitü dillerde yayın yapan "Türkiye'nin Sesi Radyosu'na" Çankaya'dan giden talimat aşağı yukan şöyle: "tran aleyhine siz de yayın yapın"!.. Başbakan Özal, Cumhurbaşkanı'ndan böyle bir talimat geldiğini öğreniyor. Musavi'nin ziyareti öncesinde "bu tür bir yayını doğro bulmadığını" belirterek bu kez "Türkiye'nin Sesi Radyosu'na" Başbakan tam ters bir talimat gönderiyor: "tran Başbakanınm gelişi öncesinde böyle bir yayın doğru olmaz. tran aleyhinde yayın hazırlığını durdurun!.." Ve tran aleyhinde herhangi bir yayın yapıhnıyor. Konunun daha sonra Evrenözal arasındaki ikili görüşmede ele alınıp alınınadığmı bilmiyonız. Ancak, çeşitii çevreler "ikili görüşmede ele alınmış olabileceğini kuvvetle tahmin ettiklerini" belirtiyorlar. leniyor. özal "Türkiye'nin Sesi Radyosu" kanalıyla İran aleyhine yapılması düşünülen yayınlan geri çevirirken, ilginç bir "aleybtarlığa" daha tanık olunuyoj. Geçtiğimiz pazartesi günü Musavi'nin Ankara'ya resmi ziyaret için indiği saatlerde, tran Radyo ve TV'sinden "Türkiye aleyhtariığını içeren" yayınlar birbirini izliyor. Bunun üzerine "OzalMusavi görüsmesinde" konu masaya geliyor. özal kendine özgü hafif bir üslupla Musavi'ye "bu yayınlara son verilmesi" dileğini iletiyor. Bu tür yayınların "iyi komşuluk iüşkilerini etkileyebilecegini" aktanyor. "Her ülkenin ve her komşunun diledigi rejimi seçmekte serbest olduğunu, ancak bunun diğer ülkenin içişlerine kanşmak noktasına kadar uzanmaması gerektiğini" belirtiyor. Birbirlerine karşılıkh olarak sürekli "kardesim" diye hitap eden iki başbakan arasındaki bu diyalog, Musavi'nin "uyanyı kabuüenmesiyle" noktalanıyor. CUNEYT ARCAYUREK yazıyor (Baştarafi 1. Sayfada) mınldanmalar, son günlerde eyleme dönüşiü. önceki gün üçANAP'lı ile ilgili araşrırma önergesi, bakanlann, bir böltim mitlenekilinin oylama sırastnda dışan çıkmalanyla beklendiğigibi, "reddedümedi", tersineolay, diine sarktı. Bakantarla ilgili önergelerde grubun tümüyle hazır bulunrnastna karşılık, bakanlann milletvekilleriyle ilgili araştırmalarda oy vermemeyi yeğlemetenne sert tepkilerin görülmesi ANAP'taki "sessiz çoğunluğun " artık sesli koroya dönüştüğünu gösteriyor. Kuşku yok, milletvekilleri örgütten gelen kimi baskılann etkisinde kahyor. özal'ın erken seçime yüzde 5050 sans vermesi, çeşitii nedenlerin yanı sıra, bu konuda milletvekillerinin 'isteyenler ve istemeyenler" diye ikiye ayntmasıyla ilgili. Nitekim özal, bir koz olarak elinde tutmayı yeğlediği erken seçim tarihini uzata uzata 198S bahanna kadar golürdü. Hatta milletvekillerini istenen raya oturtmak için bir ara1988 kasunına kadar maaşlan toptan ödemeyi düşünenlere rastlandı. On yedi milyon toplu paraya dayanamayacaklann erken seçim karanna karşı çıkmayacaklan hesap edildi özal'ın temmuz ve ağustos aylannda ''dahaçok çalışmak için"milletvekillerine çağnda bulunması, kimi milletvekillerince erken seçim karan alınacağma bağlandı. kimilerince Özal'ın halkoylamasında yeni planlar düzenleyeceği biçiminde yorumlandı. Son elestiri şöyle: Milletin vereceği karara saygılı, millet karan önünde boyunlanmn kıldan ince olduğunu söyleyen özal, Meclisten yasaklart kaldırma kararım çıkanyor, öte yandan yasaklan kaldırmamak için olmadık saptırmalara "hiçbir vicdan muhasebesi yapmadan " başvuruyor. Doğu illerinde gördük, sonunda buyruğun kimden geldiğiniyine özal'dan Oğrendik. özal, korku salma politikasma o denli önem veriyor ki, Behice Boran ve Doğu Perinçek gibi sol siyasetçilerin de yasaklann kalkmasından yararlanabileceğini açıktan söylüyor. Hukuksal saptırma bir yana, özal'la demokratik anlayış açısından hiçbir zaman yan yana gelemeyeceğimizi gösteren gercek bu noktada duğümleniyor. Gerçek demokrasiterde, başvurduğuATülkelerinde, Boran ve Perinçek gibi manç sahipleri siyasal yaşamın dışında tutulmazlar, hatta variıklan demokrasinin vazgeçilmez parçasıdır. Sağdaki politikacıların siyasete dönmesine dayanamayan bir özal'la gerçek demokratik kurallann bu ulkeye gelip yerleseceğini beklemenin, ne denli abesle uğraşmak olduğu böylece ortaya çıkıyor. Başbakan , halkoylaması = güvenoyu sloganından ürkmüş görunüyor. Eğer 6 Eylul 'de hukuksal açıdan çarpıklığı anayasa bilimcileri tarafmdan açıktanan zoraki oylamadan zaferie çıkarsa, hemen yeni bir siyasal takvimin peşine diişeceğinden yandaşlan bile kuşku duymuyor. Temmuz ve ağustosta ülke çapında havayı koklamasmdan, 6 eylülde ipi göğüsleyeceğine inandıktan sonra sandıkta tek rakibi DYP'yi şaşkmlık içınde yakalayarak hemen yeni bir beş yılltk iktidar peşinde koşması güçlii bir olasılık. Şimdüerde halkoylamasını güvenoyuna çevirmeye yönelik Demirel taktiğinijcüçümser görünüyor, iki konunun birbiriyle bağdaşmayacağını söylüyor. Hele 6 eylülde dileğine erişsin, bakın neler diyecek Özal. Milletin eskileri bir kez daha sildiğinden başlayacak, halkoylamasıyla ANAP'a güven tazelendiğini söyleyecek, moral açıdan çöken karşıt sağ kesimlerin toparlanmasma olanak vermeden seçime yuklenecek. özal'ı hem hükümette hem departi yönetiminde izleyenlerm bir bölümü ise, "çok ciddi gerekçeîer çıkmazsa Özal 'm canh tuttuğu erken seçimi hemen gündeme getirebileceğini" öne sürüyor. 6 eylülde olumlu oyların fazla çıkmasını "beklenmeyen sonuç" diye nıtelemiyorlar, tersine "istenmeyen sonuç" olarak görüyorlar. Seçim hesaplarına aklı eren, hatta özal'a karşı çıkan bir yönelici, "Sokakta on kişiden yedisi aleyhimizde kontısuyor, ama yedi kişinin üç buçuk oyu yanımıza gelir, bu sonuç yüzde 35 oy demektir ki, Meclise 260 millet vekili getiririz" dıyebiliyor. özal, halkoylaması hesaplarına SHP'yi de katmış görünüyor. Tabanda evet oyuna isteksizliğin açıkça görüldüğu SHP'de, yöneticiler arasında da kararsızlık göze çarpıyor. Doğudaki üç ilde SHP tabanımn Kars örgütü dışında yasaklann kalkmasına yanlı olmadığını söylediğimizde Erdal tnönü, daha önceki görüşünü genişleterek, bu izlenimi doğruladı, "Evet oyu için mitingler düzenlesek, bu eytemlerin 'başka partiye' yarayacağı öne sürülüyor" dedi. Soru önergeleri DYP'li Murat Sökmenoğlu, İran Başbakanı Mir Hüseyin Musavi'nin ısrarla sürdürmek istediği Atatürk düşmanlığı hakkında ne gibi bir girişimde bulunulduğunu Başbakana sordu. Sökmenoğlu, TBMM BaşkanlığVna verdiği soru önergesinde Musavi' UĞUR MUMCU (Baştarafi 1. Sayfada) GOZLEM Ekonomik boyut Böylesine "siyasal gösteriye" dönüşen bir ziyarette, işin ekonomik boyutlan güme gidiyor. örneğin, Iran'ın "Türkiye'ye petrol boru hattı çekilmesinde gösterdigi isteksizlik" arka planda kahyor. Ya da TürkiyeIran arasmda yavaş yavaş canlanma eğiUmi gösteren ticari ilişkiler üzerinde kimse meraklanmıyor. Başlangıcından sonuna dek "yanlışlıklar komedyası" biçiminde süren bir geziyi kimse kolay kolay unutacağa benzemiyor. Özal talimat verirken... Hiç kimse, Başbakan Özal'ın "Mnsavi'ye fazla toleranslı davrandıgını" söyleyemiyor, an . cak kendisinin önüne İconulan belgelerde "tran'daki Türkiye ve Atatürk aleyhtarlığının sürmekte" olduğu yeniden sergi Inönü'nün çelişki içinde olduğu söylenebilir. Bir yandan yıllardır yasaklann kalkmasına çalışan birpar(Baştarafi 1. Sayfada) ti lideri, öte yandan tabamnda aynı yönde ses alamayan bir siyasetçi. An kamu kesimi personeline ilişkin şu değişiklikler yapıldı: cak tnönu, "Özal, olayı bir seçim haMerkez Bankası Başkanbğı: Mervasuta soktu, biz ise yasaklann Meckez Bankası Başkanı uçlu kararnaliste kaldınlmasını bu nedenle istime ile 3 yıl süreyle göreve gelecek. yorduk, şimdi herkes kendi partisi Başkan bu sürenin sonunda yeniden yaranna sonuç almaya çahsıyor, paratanabilecek. Eski sistemde başkan tisel duygusalbk ön plana geçiyor" 5 yıl süreylem atamyordu. biçiminde özetlenecek bir savunma yapıyor. Merkez Bankasj Başkan Yardımcıları da yine üçlü kararname ile ve Tabii, bu savunmanm geçerliğine 3 yıllığına atanacaUar. Ancak Başkarşm, giderek yoğunlaşan bu eğilim kan Yardımcıları süre dolmadan yidemokratik kurallarla ilkelerin tüne aynı usülle görevde alınabüecekler. müyle yerleşmesini isteyenien fazla Başbakanlık Müşavirieri: Kararnadoyurmuyor. Halkoylaması için mıme ile Başbakana bağlı 5 başmüşatingler düzenleyecek Erdal tnönü 'vir ve 10 muşavir kadrosu oluşturulnün "evet çağnsında"bulunmaktan du. Başbakanlık Başmüşavirleri dış öteye çaresı yok. Bir yandan partiülke ve uluslararası kuruluşlar nezseldürtüler, öte yandan "suçsuz yadinde büyükelçi yetkisi taşıyacaklar. saklan onaylatmak için ANAP'yaBu kadrolar için bakanlık müsteşarmnda yer alan sosyal demokrat bir larına tanınan 2200 ek gösterge uyparti tabanı" tnönu'yü siyasal tartışmalarda bugtin ve yarın sıkıntıya . gulanacak. 66 katsayı üzerinden bu sokacak gelişmeler. Kulisin bir ka " ek göstergenin bnit tutan 145 bin 200 liraya ulaşıyor. Başbakanlık Başmünadı, Inönü'nun gelecek hafta topşavirleri sözleşmeli olabilecekler. lanacak SHP kongresinde "yasaklara evet" karan çıkannaya çalışacaDin GorevüTeri: İl müftülerine 350, ğını söylüyor, SHP lideri ise, "söz müftü yardımcıları ile ilçe müftülekonusu olmadığını" belirtiyor. rine 250 ek gösterge verilecek. Aynca yüksekokul mezunu din görevliBu tartışmatann yanı sıra, Anayalerine 200, imam hatip lisesi mezunsa Mahkemesi'nin bugün geçıci 4. larına da 150 ek gösterge tamnacak. maddenin kalktığını içeren başvunıBöylece yüksekokul mezunu din goyu incelemeye başlayacağı biliniyor. revlilerine 13 bin 200, imam hatip Kamuoyundaki başvuruyu haklı bumezunlanna da 9 bin 900 lira maaş lan anayasal görüşler mi ağır basaartışı sağlandı. cak, yoksa yüksek mahkeme yalın hukukla siyasal ortamı bütünleştiren, lçişleri Bakanlığı'na bağlı özel hahalkoylamasını onaylayan bir karar reket ve operasyon timlerinde görev mı verecek, önümüzdeki günlerde alanalra 52 bin 800 lira ile 99 bin libelli olacak. Gelismeleri izleyenlerin ra arasında değişin yeni mali olanak söyledığtne uyalım, sonucun güncel yaratıldı. benzetmeyle yüzde 5050 şansa sahip Üoiversite Profesörteri: Kararnaolduğunu belirtelim. me 3 yılı tamamlamış profesörlerin Anayasa Mahkemesi'ni bekleyemakam tazminatlanm Genelkurmay lim, öeylülü bekteyelim, Özal'ın kaBaşkanı ve kuvvet komutanlarından rar vermesini bekleyelım... sonra üçuncu sıraya aldı. Demokrasi rejimi mi, beklentiler Özel hizmet lazminatlan: Halen 1, rejimi mi?.. 2 ve 3. derecedeki yönetici konumunda kamu personeline tanınan özel Zam beklenıisini bu arada unuthizmet tuzmınatı 4. derece için de gemayalım. nişletildi. Bu arada teknik hizmetler Okul kimliğimi kaybettim. sınıfında görevli muhendis ve yüksek Geçersizdir. muhendisler ve mimarlardan yatınm OYLUM ÖZDEMtR hizmetlerinde görev alanlara hizmet tazminatlan bir katma kadar zamlı t\lennu" cıızdanımı k;ntv:ıı:ıı ödenebilecek. HukunT>uzdiı] Kararname 1 temmuz günü yürürUUEL T4\)LI lüğe girecek. Merkez Bankası Başkanlığı'na asaleten atamanın yeni kaAnketörler Aranıyor. rarname çerçevesinde yapılması bek511 45 97 leniyor. Merkez Ey Muhammed; onlara baktığın zaman, cüsseleri hoşuna gider; konuşurlarsa sözlerini dinlersin, tıpkı sıralanmış kof kütük gibidirler; her çığlığı kendi aleyhlerine sayartar. Onlardan çekin, Allah canlannı alsın, nasıl da aldatılıp donduruluyorlarf Musavi, "mvnafık" sözcüğünü, Kuran'daki anlamıyla kullanmıştır. Atatürk'e düşman olduğu için Anıtkabir'de saygı duruşunda bulunmayı "iki yüzlülük" saymıştır. Bu molla başbakan, halkı Hıristiyan ve resmi ideolojisı Marksizm olan ülkelerde saygı duruşlarında bulunurken, niçin bu "Münafıkun Suresi"n\ aklına getirmez de Batı emperyalızmine karşı 20. yüzyılın ilk ulusal kurtuluş savaşını kazanan bu büyük komutan ve devrimcinin kabrini ziyaret etmemek için Kuranı Kerim'den özür gerekçeleri arar? Ve niçin bu "Münafıkun Suresi", sabah akşam "şeytan" diye lanetledikleri ve elçiliklerini basıp diplomatlarını tutsak aldıkları ABD'den gizli yollarla silah alırken hiç anımşanmaz da Ataturk'ün Anıtkabri'nde birdenbire önlerine dikiliverir? Musavi, Kuran'a göre "münaftk'\\r; iki yüzlüdür. Diplomatik kurallara göre de saygısız ve küstah! Böylesine saygısız ve küstah bir başbakana nasıl saygı gösterilir? Diplomasi, karşılıkh saygı ilkesine dayanır. Bir devlet, bir başka devlete o devletten gördüğü saygı ölçüsünde saygılı davranır Bir devlete duyulacak saygı, o devletin kurucularına gösterilecek saygı ile başlar. Devlet kurucusuna saygı gösterilmiyorsa o devletin yöneticilerine de saygı gösterilmiyor demektir: Bir yabancı ülkenin başbakanına Atatürk'e saygı gösterilmesi zorunluluğunu anımsatacak olanlar, Türkiye Cumhunyeti'nin bugünkü yöneticileridir. Her şeylerini, Atatürk'e borçlu olan, olması gereken bugünkü yöneticiler! Sayın Cumhurbaşkam, İran'ın bu küstah başbakanı ile görüşmez ve böylece Atatürk'e yapılan saygısızlığın karşılıksız kalmayacağı anlaşılırdı. Ataturk'ün oturduğu koltukta oturan Sayın Evren'den bu konuda en az "Cumhurbaşkanlığı Kupas/"nda gösterdigi tepki kadar bir duyarlık beklenebilirdi. Ne yazık, Çankaya'dan böyle bir tepki gelmedi. Başbakandan böyle bir tepkiyi ne biz bekliyoruz, ne de başkaları! Sayın Başbakanın gözünde Atatürk ilkelerinin, "dışsatım karamameleri" ya da "kambiyo mevzuatı" kadar bile hükmü yoktur. Bu yüzden, Anıtkabir'i ziyaret etmeyeceği anlaşılan İran Başbakanı ile "Birbirimizi daha iyi anlıyoruz" diye öpüşmesıni de hiç, ama hiç yadırgamıyoruz. Sayın Özal, bu davranışı ile belki türbanlı genç kızları kalkan yaparak eylem alanına süren dinci çevrelere karanlıkta göz kırparak bir seçim yatınmı daha yapmıştır. İran'ın Musavi adlı bu "devrim muhafızı", bu davranışı ile Türkiye'de yıllarca örgütlenen ve "Ben Atatürkçüyüm" diyenlerin gözleri önünde devleti her gün adım adım ele geçiren "şeriat özlemcileri"ne de bir "işaret" vermiştir. Ataturk'ün kışiliği ve ilkeleri, Cumhuriyet kurulduğundan bu yana hiç bu kadar ağır yara almamıştır. Atatürk'ü öldürmeyı amaçlayan serüvencilerin düzenledikleri "İzmir suikastı" bile, inanınız, bu kadar örgütlü, sinsi ve sistemli değildi. Atatürk'ün 1920'li yıllarda yaptıklarına bakın; bir de 80'li yıllarda bizlerin yapamadıklarına!..
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle