Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
(UMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER kıştırılmış hedeflerin başarılmasında, kuruluşun vonetımıne yardımcı olmak da etkenhk denetımının yapısına gırmektedır Bovlece amaçlar, amaçların başarılması, bu başarı ıçın kullanılan araçlar (bılgı, analız gıbı), yonetıcı sorumluluğu ıle yonetımın etkm bıçımde çalışması denetımle ılışkılendırılmektedır Çeşıtlı yaklaşımlarla ele alınan etkenhk denetımı, muhasebe ve çeşıtlı kayıtlann incelenmesı ve yasalara uygunluğunun saptanması, yanı klasık denetim yanında, hızmeılerın programlanması, bu programların amaçlarının sapt'anması; amaçlara ulaşılıp ulaşılmadığının ve program gırdılenyle program sonuçlarının (çıktılarının) analızlerının yapılması, bunların değerlendınlmesı; yonetıcılerın yetkı ve sorumluluklannın hızmetle ılışkılendırılerek ıncelenmesı; analız tekniklenne dayanarak yapılan denetim sonuç larıyla kamu yonetımının ışleyışı hakkında elde edılen doğru ve objektıf bılgılerın ılgılı tum organlara ve kamuoyuna duyurulması ve boylece kamu hızmetlennın verımlı ve dolayısıyla kamu yonetımının etkın çalışmasını amaçlayan bır denetim bıçımını oluşturmaktadır Denetımın genış olarak ele alınıp, hem yasal denetımı hem etkenhk ve ekonomık denetımı hem de program denetımını kapsayarak standartların uvgulanabılmesı boylece sağlanabılmekıedır Son yıllarda etkenhk denetımının kamu yönetiminde uygulanmasını zorunlu hale getıren en onemlı neden, gıderek artan kamu harcamalarıdır Devletler çeşıtlı vollarla bu artışı onlemeve çahşırken yaptıkları hızmetlerın nıcehk ve nitehklerını azaltmaya çahşsalar bıle bu yonden harcamaları azaltmayı başaramamak tadırlar Zıra kamu hızmetlerı hızla değışme, gehşme ve artma gosterırken, bunlan karşılayacak malı kaynaklar ıse sınırh kalmaktadır O halde, harcanan malı kaynakların en zorunlu hızmetler arasmdan oncelıkle seçılenlere aynlması ve hızmetlerın amaçlannın gerçekleşmesınde etkenlığın elde edılmesı ıle harcamalarda ısraf onlenmeye çahşılmaktadır Belırlenen amaca yonelen hızmetlenn, bu amaca uygun bıçımde yapılması ıçın kaynak tahsısının yetersızhğı, o ış ıçın yetenekh ve yeterlı elemanın ınsan gucunun kullanılmadığı, ıhalelenn nedensız olarak gecıktırılerek hızmetın amacından uzaklaştırılması, bır yatırımın yapılmasında yer seçımının ekoııomık, malı koşullara göre yapılmadığı gıbı ornekler, hızmetın etkenhk denetımı sonucunda elde edılebılen sonuçlardır Bu ıse, hızmetın yapıbnası hakkında karar alınması ıle başlayan ve hızmetın sonuçlanmasına kadar gıden bır sureç ıcınde, hızmetın yerinde yapılan, amacının zamanında gerçekleşıp gerçekleşmedığı bıçımınde bır denetımı gerekh kılar Elde edilen hizmet sonuçlarının yasama organı, dığer organlar veya kuruluş tarafından seçılen alternatıfın uvgulanmasıyla amaçlanan sonucun en etken bıçımde elde edılıp edılmedığının denetlenmesını kapsar. Bu ıse ancak etkenhk denetımınıngerçekleşmesıyle olabılır SOMJÇ ~ ~ Turk kamu malı vonetımmde yasal denetim yanında etkenhk denetımının de yapılması kaçınılmaz hale gelmiştir. Program butçe sisteminin yapısal ozelhğının getırdığı gerek kadar, kamu yönetiminde hizmet verımlılığı konusundaki ısraf nedenıyle de boyle bır denetim uygulaması zorunludur Vergı yukumlusunden alınan kaynakların doğrudan ya da dolayh bıçımde devlet gıderlerı olarak hukumetler tarafından kullanımında, yasal denetım vanında kaynakhızmet ılışkısını kuran etkenhk denetımının yapılması gereklıdır Ozellıkle yasama ;rkı adına devlet butçesını denetleyen Sayıştay'ın şeklıhukukılık nenetımi yanında etkenhk (ekonomık) denetımı yapması çok doğal ve gereklıdır Bu nıtelikte etkenhk denetımı gorev ının Sayıştay'a 1050 sayılı yasanın 24 sayılı kanun hukmunde kararname ve obur yasal kaynaklarda verıldığı, yıllardır goz ardı edılmektedır Sayıştay, bu tur denetim ıçın bılgı ışlem merkezı çalışmalarına dahı gırmışken, herhalde ıstenılen sonuç ahnmak uzere orgutlenememıştır Oysa, mılletın temsılcısı TBMM adına denetim yapan Sayıştay'ın en azından genel ve katma butçelı kuruluşların denetımını 1973 yılında yururluğe gıren program butçe esaslarına gore eıkenhk denetımı bıçımınde yapmasının artık yerleşmış olması beklenırdı 1 HAIİRAN 1987 Sayıştay ve Etkenlîk Denetimi lürk kamu mali yönetiminde yasal dgnetim yanında etkenlik deneîimının ce yapılması kaçınılmpz hale gelmiştir'. program bütçe sisteminin ppısal özelliğinin getirdiği şerek kadarr kamu yönetiminde hizmet vrimliliği konusundaki israf nedeniylejie boyle bir denetim uygulaması ztrunludur. CÜMHURİYETTTflV OKURLARA... OKAY GÖNENSİN ?rof. Dr. GÜLAY COŞKUN Hacettepe Üni. Öğretim Üyesi 1862 yılında Drvanı Muhase» lat adıyla bır hesap tnahkemesı darak kuruian Savıştav, bu yıl KI gun önce 30 mayısta, kurulujınun 125. yılını kutladı. Demokratık devlet duzenının plışıp guçlenmesı surecınde kanu gelırlennın saptanmasında ve lamu gıderlerınin yapılmasında talk temsılcılerının soz sahıbı dabümelen ve devlet butçesının talk adına oluşturulan sıyasal crganlarca denetlenebılmesı ıçın wılen savaşımın sonucunda, yasama organı adına bu denetımı >apan kurumlar oluşmuştur Ullemızde Sayıştay Başkanlığı, bu mtelıkte, yasatna organı adına denetim görevını yapan anayasal bır kuruluştur Anayasanın 160 maddesı ıle Sayıştay, genel ve Latma butçelı kuruluşlarm, yerel jönetımlerın, butçe ıçı fonların \e doner sermayeh ışletmelerın tum gelır ve gıderlerıvle mallarını yasama organı adtna denetlemek \e sorumluların hesap ve ışlemlerını kesın hukme bağlamak ve yasalarla verılen ınceleme, denetİeme ve hukme bağlama ışlevını yapmakla gorevlı anayasa kuruluşu olup, bu gorev ve yetkılerıni 832 sayılı Sayıştay Yasası ıle yenne getırmektedir. Sayıştay, apayasal gorev ı olan denetimı, ınceleme ıle başlatıp yargılama ıle hukme bağlamakta >a da Sayıştay raporlarıyla yasama organına sunmaktadır Boylece, denetim yargı yonetımsel ve danışma ışlevlerını yerıne getırmektedir. Sayıştay'ın denetim ışlevı, çağımızda ozellıkle onem kazanmaktadır Tum ulkelerde butçe yapı ve teknığınde yaratılan değışıklıkler, malı denetımın yapısında da değışmeyı gereklı kılmaktadır. Sayıştay denetımını butçe uzerınden yaptığına gore bu denetımın butçe yapısına gore olması da gereklıdır Turkıve 1961 yılından berı planlı kalkınma donemıne gırmış ve 1973 yılından bu yana da program butçe sıstemı uygulanmaya başlanmıştır Sayıştay denetımı, butçenın uygulama oncesi ve sonrası denetımını oluşturduğuna gore bu denetımın butçe yapısına gore olması da zorunludur Kamu harcamalannın sosyoekonomık etkılerı boylesıne hızlı bır gelışım ıçmdey ken Sayıştay denetımınde sadece maddı ve hukukı doğruluğu saptayan bır denetımle yetmılmesı henı ulke hem çağın gelışen ve değışen koşullarına uyabılmey ı engeller Yasalara uygunluk denetımı yapmak, butçelerın plana ve programlara uygunluk açısından denetlenmesını engellemediğı gıbı, etkenhk denetımının yasal denetımle beraber yapılmaM yasal denetımı etkın h<tİe getırır. Yıllardır, klasık bıçımde, yasalara uvgunluğun denetımı, yanı bıçımsel, belgeler uzerınden yapılan denetim yanında çağımızda etkenhk (ekonomıkverimlıhk) denetımıne yonelmek gereğı duyulmaktadır. Kuruluşların amaçlanna ulaşmak ıçın kabul edılen standartlara gore kuruluşun verımlılığının değerlendınlmesı \e amaçların gelıştırılmesı ıçın koşulların behrlenmesmde sıstemauk teknıkler kullanılarak yapılan denetımdır Bu teknikler ıse ekonomı ve verımlılığın olçulmesınde kullanılan teknikler olup, bunlara program sonuçlan ve etkenhk denenmının kendıne aıt teknıklerının eklenmesı gerekır Kamu kuruluşunda yonetıcının gorev ve amaçlarına uygun verı, analız, değerlendırme ve onerılerle pe Dünyamızdan... C umhunyet Okur Anketı yayımlanıp okurtanrmit yanıttannı bekhrken, bır de Cumhunyet Çahşaları Antotı düzenledık ve bunu yazı ışlerı kesımınde görevlı iTOiolaymda arkadaşımıza dağıttık Bundan amaç, arkaöaşlanmızh gazet&lennı, kendı çalışmalannt VB yönetıalennı nasıl gördüklennı genel eğılımler olarak belıriemektı Batıda demokratık bır eğılım saptama aracı olarak uygulanan »u yöntomm, ülkemızde bır ışyennde bu kapsamla yapılan 'k uygulamalardan bın olduğunu sanıyoruz Anketı arkadaşlanmızdan 103'ü yanıtladı Yanıtiamayanlann bır bölümü, sözlu olarak değışık gerekçeler belırttıler Yüzde 66'sının unıversıte mezunu olduğu, yüzde STsının bır yabaicı dıl bıldtğı, yuzde 13'ünün de master ya da doktora gıbı ünivBrsıte sonrası bir çalışma yaptığmı belırieyen ankette, arkadaşlanmız, özgül konularda eleştın ve özeleştın yapmakan kaçınmadılar Sorulann duzenlenışı de bu eleştın ve özeleştır, ortamını teşvik edıyordu Anket sonuçlarının ilginç yönlennder bırtsı, arkadaşlanmızın yuzde 94 2'sının gazetecılıkten, yuzde 93.2'sının de Cumhurtyefte çalışmaktan memnun olması Iş arkadaşlan arasmda geçım ve uyum sorunu görunmuyor; ancak Cağaloğlu'nda çahşanlann ortak sorunlannm kımılermı haklı olarak yansıtıyorlar Gundelık ış yükünün daha uygun dağıtılması, yönetıcılenn daha teşvik edıcı olması, muhabıherin nıtmden çok özel habere yönlendınlmesı, haber değeriendtrmede muhabınn göruşunun alınması vb Bunlar, gazete gıbı canlı ve hareketlı bır ışyennde, ortaya çıkan kolektit ürunün her gün daha lyı, daha doyurucu olması ıçın süreklı gelıştınlmesı gereken bır ortamm doğal gereklen olmak zorunda Ne var kı yıne gunluk harekettıhk, bazı zorunluluklan göz ardı edebılıyor Cumhunyet okur ve çalışan ankethn de doğal olarak bırbınennı tamamlıyor VB bızlere dönük olarak gereklı uyarıları ıçenyor • Basın dünyamızda yenı hareketter var Bunlardan binncısı, yasama goctnlmesıne blrkaç adım kala Basın Konseyı'nın yarattığı yenı tartışmalar "Daha özgür ve daha saygın bır basın ıçın" bır süre önce bır grup gazetecı tarafından Basın Konseyı oluşturulması amacıyla bır çalışma başlabldı Türkıye Gazetec/ter Sendıkası, daha başında bu çalışmanın dışında kaldı ve son genel kurulunda aleyhte karar aldı Son olarak, çahşmalan yürüten grup (ımzalannt çeken Genel Vayın Müdürümuz Hasan Cemal ve Ankara Temsılcımız >Wç/n Doğan dışında), bır açıktamayla Basın Konseyı'nın kuruluş aşamasına geldığını bıldırdıler Açıklamada, bu kuruluş Içın Cumhurbaşkanlığı ya da hükümetten bır baskı olmadığı da yer alıyordu Bu arada san basın kartı sahıbı gazetecılere basın meslek ılkelen, Basın Konseyı söz/eşmesı ve kaö/ma belgesı dağıtıldı Bu aşamada basın çevrelennde Basın Konseyı'nın ışlev ve ışleyışme ıhşkın kuşku ve kaygılann tumüyle gıdanldığını suylemek güçtür Bu aşamaya kadar basının çeşıtiı kesımlennın konuyu genış katılımla tartışması sağlanamamış ve mesleğm f çeşıtlı kesımlennde emek harcayanlann kaygılan genellıkle yanıtsız kalmıştır Ömeğın muhabır olarak görev yapan M arkadaşlanmızın bu organın bır "muhabır kınama konseyı" olmasına ılışkın kaygılannı gıdencı bır ıkna ortamı oluşmamışto. Şöyte bır örnek bıle getınlebılır Bır muhabır, verdığı habenn gazete yönetımınce kendı yazdığmdan farklı ve kamuoyunu yanıltıcı bıçımde yayımlandığı ıddıasıyla Basın Konseyı'ne başvursa, söz konusu gazetenın konsey üyesı olması ve olmaması durumlannda neler olabılır^ Burada "asparagas" olayı ortaya çıkmaktadır, yanı tumüyle hayal ürunü o/ay/an gerçekmış gıbı yazmak, uydurma fotoğraflarla süsleyıp yayımlamak Bugun basmımızda pek eksıklığmı çekmedığımiz asparagaslan Basın Konseyı ne olçüde teşhır edecek ve kınayacaktır, hele kı o yayınlann temsılcılen Basın Konseyı üyesı ise. Masum asparagas öykülerden, özel yaşamlara saldımn ve insanlan söylentı üstune zor durumda bırakmaktan çekmmeyen yayın organları bu tutumlanndan vazgeçmek ıçın Basın Konseyı'nı mı beklıyor? TRT ve kirnı yayın organlannm çok cart yakan ve uzucü bir \ % uygulaması da henüz zanlı durumdakı insanlan suçlu diye ilan etmek, sonra bunlar sa/ınınce tek satır haber vermemektir. Ekranda ve gazetelerde serbestçe yayımlanıp saülan, haklannda mahkemelenn yasak kararı bulunmayan kıtaplann suç kanıtı drye sunulduğuna bınlerce kez tanık olmadık mı? TRT ve o yayın organlan bu yanıltcı tutumfannı tark etmek için Basın Konseyı'nı mı beklıyor? Basın sektorüne dışardan senvaye gırdığınden ben gazeteler arasjnda 'ıhale takıpçılığı" VB "mafya ıle ışbıriığı"rw kadar varan ağır suçlamalar olmuş, bunlar mahkemelere ıntıkal etmiştr Bu ortamm hem kamuoyu nezdınde hem de her kesımden basın çalışanları arasında yarattığı olumsuzluklan gıdermede Bas/n Konsey/ ne yapabilır? Bu ortamda Basın Konseyı'ne basın dışı örgutlenn temsıldlennın alınması yenı kaygılara yol açmaz mı? Basmımızm temel sorunlanna ve şu andakı genel görünumüne bakınca Basın Konseyı ıle amaçlanan ortamm onemlı unsuriannı görmek güç Basın Konseyı çalışmalarını yürüten grubun sözcusü ve Hümyet gazetesı başyazan Sayın Oktay Ekşı'nm tanımladığı "centılmenler kulübü"nö oluşturabılmek ıçın gazetecılenn önce daha temel ve htç de soyut olmayan konularda görüş bırttğtne varmalan gerektığı kanısını payiaşmak pek de guç değıl Basın Konseyı'ne ılke olarak karşı çıkan, ancak basın özgurtuğü ve demokrasıden yana birçok meslektaşımız vardır Bunun gıbı Basın Konseyı'ne ılke olarak taraftar olmakla btrtıkte, en genış katılımın sağlanabılmesı ıçın konsensüs arayışının ısraıia sürdurulmesinı ısteyen arkadaşlanmız da bulunuyor 1960'lann başmdaki başansızlıktan sonra ancak otuz yıl geçınce konu yeniden gündeme gelebılmışttr Bu durum göz Önünde tutularak acaba bıraz daha sabıriı davranılamaz mu OKTAY AKBAL EVET/HAYIR Kütüphanelere kimler girebilir? Toplumun ilerlemesi, vatandaşlann tek tek ilerlemesi ile doğru orantılıdır. Bu olguyu sağlamanın onemlı şanlarından birisi de kitap okuma alışkanlığı edinerek, kafasal ve ruhsal olgunluk kaıanmaktır. Ekonomik nedenlerle artan ve surekli artmakta olan kitap fiyatlan kişisel kutuphane olanaklarmı her geçen gun azaltmakta, vatandaş da bu nedenle Milli Kutuphane'ye iyice bağımlı kalmaktadır. Fakat, heyhat, "Kitap en yakın dosttur", "Kitaptan daha yakın arkadaş olmaz" vb. veciz sozlerle oğrencileri ve halkı etkılemeye çalışan devlet, \filh Kutuphane'ye universite oğrencisi veya devlet memuru dışındaki vatandaşları almamaktadır. Bundan çıkan sonuç, Turkiye'de okur yazar olan sadece universite oğrencisi veya devlet memuru olanlardır. Bu Kutuphane sadece memur ve oğrencılerden sağlanan gelirlerie, vergilerle kurulmadı. Hepimiz vatandaslık gorevlerimizi fazlasıyla yapıyor, gucumuzu zorlayan vergileri öduyoruz. Her vatandasuı bu kurumdan faydalanma hakkı olmahdır. Dunyamn birçok ulkesinde kutuphanecilik, kitap sevgisi, sadece kuru lafla değil, birçok etkinliklerle teşvik edilirken, vatandaşlara bu konuda çeşıtlı olanaklar sağlanırken, benim Ankara'da karşılaştığım bu tuhaf durum, yaşanan birçok çelişkiden bir tanesıdir. OSMAN AROYMAK ANKARA Tarihsel Bir Fırsat... Sosyal demokratlar, tarıhın kendılerıne tanıyabıleceğı en buyuk fırsatı yakalayabılırler Sağ uçe dorde bolunmuş durumdadır Demırel ın DYP'sı ılk genel seçımde yuzde 25 oranını asacağa benzıyor Refah'la, Mıllıyetçı Çalısma Partılerının de en az yuzde 5 oranını bulmaları, hatta aşmaları beklenır Özal'ın ANAP'ı ıse yıpranmış kısa surede eskımıs, saygınlığını yıtırmıştır Bu partının bır genel secımde yuzde 30 oranını tutturması çok zordur Ama sosyal demokratlar sağın bdunmuşluğünden yararlanmayı bılecekler mı 9 Sorun budur CHP'nın 1977'dekı yuzde 40 oy oranı hıc de ulaşılmaz bır sonuc değıldır Sağın halkımızagetıreceğı önereceğı hıcbır sey yoktur Demırel, denenmıs bır polıtıkacıdır Bır daha ışbaşına gelse, 'eskı yaptıklarından başka bır şey' gerçeklestıremeyecektır Ozal da uç yıl elındekı tum olanaklan kullandığı halde başarısızdır Tek umut tarihsel bır mırasa da sahıp olan sosyal demokratlardadır Turk halkının en az yarısı Ataturke ve Ataturk devnmlerıne bağlıdır Genclığımızın onemlı bolumu, Ataturkcu duşuncelerın ızındedır Sosyal demokratlar, bu uygarlık bınkımını yanlannda bulacaklardır Gecım ve yasam sıkıntısı ıcınde bunalan koylu, emekçı, kucuk memur, kucuk esnaf yığınları da kendılerını sosyat demokrat kadroların kurtaracağına ınanmıştır Sosyal demokrat bır partının, Ataturk devrımının tarihsel bınkımını de yanına alarak ılk genel seçtmde ıktıdara gelmesı, hıc de olanak dısı değıldır Oyleyse ne yapmalı 9 Sosyal demokrat gucu bır yerde toplamanın yolunu arayıp bulmalı Oncelıkle su ıkı başlı sosyal demokratlığı, daha doğrusu sosyal demokrat lıderhğı bırlestırmeyı başarmalı Denecek kı DSP ayrı, SHP ayrı bır partıdır Ikiısının de yurt yuzeyınde yerleşık kadroları olusturulmuştur Üstelık DSP'nın gercek lıden Bulent Bey SHP'nın on yerlerındekı eskı arkadaşlarına karsı ofkelıdır, onlarla bırlıkte olmaktansa kuçucuk partısının başında kendıne ozgu bır pohtıka surdurmeyı yeğleyecektır Butun bunlar şımdıkı varsayımlar Sağdakı bolunmuşluk, sanırım DSP'yı de SHP gıbı bır ortak noktada bulusmaya, anlaşmaya, unlu deyımle bır 'mutabakat' sağlamaya goturecektır, goturmek zorundadır Cunku akıl yolu bırdır Zaten tutulacak başka yol da yoktur 'Mıllıyet'ın gecenlerde yayımladığı lısteye bakınca gercek daha acık bıçımde ortaya cıkıyor SHP ıl başkanlan DSP ıle bır uzlaşma, bır anlasmadan hatta bırleşmeden yanadırlar SHPDSP yenı bır ad altında bır araya gelebılır Ya da gecıcı bır seçım anlaşması yapabıhr Ama DSP ıl başkanlarının coğu Sayın Ecevıtler gıbı katı ve uzlaşmaz bır tutum ıcınde gorunuyorlar llle Bulent Bey genel başkan olacak. ılle SHP olduğu gıbı DSP'ye katılacak, ılle Bulent Bey'ın dedıklerı uygulanacak' Bılmem DSP'lıler kendılerını nasıl bu denlı guclu goruyorlar? Bakın 'tabandan' kurutduğu savını sık sık ılerı suren DSP'nın uc yuze yakın kurucusu 'ıkı kışılık yonetım' yontemıne ısyan bayrağını actı bıle' Bulent Bey ıstedığı kadar "gerçek sosyal demokrat partının çatıdan değıl, temelden kurulması gerektığıne ınanıyorum" desın, kımse aldanmaz DSP'nın en ust catıdan tek kısının elıyle kurulduğu gerçeğı ortadayken bu söze kım ınanır'? "Mıllıyef'tekı lısteyı ınceledım, DSP Turkıye'nın pek cok ılınde,. doğallıkla pek cok ılcesınde sekız on kışılık bır orgut bıle oluşturamamış DSP'nın örgütu bulunmayan ıller şunlar Adıyaman, Afyon, Artvın, Aydın, Balıkesır, Bıngol, Bıtlıs, Bılecık Çanakkale, Erzıncan, Erzurum, Gıresun, Gumuşhane, Isparta, Kayserı, Kırşehır, Malatya, Manısa, Mardın, Muğla Nevşehır, Sınop, Tokat, Usak Neredeyse Turkıye'nın yarısında Bulent Bey'ın partısı bırkaç yandaş bulup bır yonetım oluşturamamış Bu gercek apaçık bıcımde ortada dururken DSP'nın, "SHP bıze katılsın" demesı bıraz gülunç kaçmıyor m u 7 Oysa SHP ulkemızm tum ıllerınde, ılcelerınde örgutunu kurmuş, secımlere katılabılecek gucte gehşmıs, saygınlık kazanmış bır partıdır. DSP'ye dusen, sosyal demokrat bınkımı parcalamamak, SHP'nın onerılerını benımsemek, ortak bır savaşım vermek ıçın ısbırlığını kabul etmektır Sosyal demokratlar tarihsel bır fırsat yakalamıslardır Bu fırsatı değertendırmemek, kuçuk hesaplarla bu buyuk gücu bölmeye kalkısmak, ulus ve tarıh onunde suclu duruma dusmek olacaktır yoluyla takip edildiği halde, yukandaki yontem yoluyla sokulen saatte okunan su kuüanım miktannın tamamı odenmiş olsa dahi, makbuz ıbraz edilemeyen su paralarmın mukerrer tahsil edilerek suyun kesilmesi yoluyla verilen ceza yetmiyormuş gibi, maddi yonden de mağduriyete sebep olunmaktadır. AHMET ERZURUMLU İSTANBVL OKURLARDAN kullamldığını yeni oğrenmiş Şoför esnaft ilgi bulunuyorum. Su bedeli bekliyor tahsilatlannın bilgi işlem Bilindiğigibı Istanbul'da yeniden verilen taksi plakalarmm gelirinden % 10 Polis Vakfı paymın çıkanunasmdan sonra kalan kısım taksi esnafı arasmda taksim edilecekti. 1. dağıtım sonucunda toplanan 3.54 milyar lira paradan avans olarak ISO'şer bin lira daha once dağıtüdı. Şimdi ise dağıtılacak olan ve miktan 56 milyan bulan para, 4 ayı geçen bir sureden beri Halk >w v. Bankası kasalannda bekletilmektedir. Bu paralara herhangi bir faiz de yurutulmemektedir. Hukumet tarafından taksi sahiplerine tahsis olunan bu paralann bankada kalan zamanlara ait faiz tutarlanmn da ana paraya eklenerek şofor esnafına acilen dağıtılması hususunda sayın ilgililerin gerekli çabayı gostererek daha fazla mağduriyetimizin onlenmesını sağlayacaklarını umıt etmekteyim. MEHMET K ÖSER İSTANBUL rooooc crocooo 'X)COCCOCC''XJOOÛOOCCÛC * ~xx. jC~ <.<: DENİZ LİSESİ KOMUTANLIĞI'NIN BİRİNCİ VE İKİNCİ SINIFLARINA SINAVLA ÖĞRENCİ ALINACAKTIR l 19871088 Egıtım/ögretım yılında Heybelıada/İSTANBUL da bulunan Deniz lisesi Komutanhğı'nın bınncı ve ıkıncı sınıflanna, HAZIRAN 1087 döneminde Ingilızce Ögretım Yapan özel ve Anadolu Lıselerı nın Lıse 1 nci ve 2 ncı sınıflanna doğrudan geçen adaylar arasından Denız Egıtım Komutanlıgı'nca yapılacak smavla erkek oğrencı alınacaktır 2 Aday öğrencüer 830 HAZIRAN 1987 tarihlen arasında Denız Lisesi KomutanlıgıHeybehada/lSTANBUL'a. a. b Okula gırmek ıstedığını belırten dılekçe, Nufus Hüvıyet Cüzdanı Suretı HAZİRAN 1937 done c tlgüı Okul Mudurlugunden onaylı sınıfını mınde doğrudan geçtığını belırtir bır belge, d. 5 adet vesıkahk fotograf ıle bırlıkte şahsen basvuracaklardır Aday öğrencılenn mulakat ve yazılı gırış sınavları Denız Lısesı Komutan hğıHeybehada/İSTANBUL da yapılacak mülakat ve smav tarıhlerı baş vuru esnasında bıldırılecektır 3 Aday ogrencılerın 14 TEMMUZ 1987 tarıhı ıtıbarıyle Lıse 1 ncı sınıfa geçenlerın 18, Lıse 1 ncı smıftan Lıse 2 ncı sınıfa geçenlerın 19 vaşından gun almamış olmalan gerekmektedır DENİZ EĞİTİM KOMUTANLIĞI KARAMÜRSEL/KOCAELI tSKPden ilginç bir uygulama VEFAT Merhum Osman Nuri Bey ve Remziye Hanımın kızı, Dr. Fevzi Aybers'in eşi, Osman Nurşim, Orhan ve Ulviye Aybers'in anneleri, Ömer ve Alev'in babaanneleri htanbul Su ve Kanalizasyon tdaresi (İSKI) Genel Mudurluğu'nun su abonman sozleşmeleri ile ilgıli ilginç bulduğum bir uygulamasım kamuoyuna duyurmak istiyorum. Dort yıldır htanbul/Kuçükyalı 'da bir dairede kiracı olarak oturuyorum. Bir sure once ev sahibim ile aramda kira konusunda bır anlaşmazhk başgosterdi. Konutu kıraladığımda su ve elektrik sozleşmeleri, ev sahibim adına idi. Bugune kadar aramızda bir anlaşmazlık olmadığından ve ev sahibim de kira sozleşmesini yazılı olarak yapmaktan kaçındığı için, gerek elektrik gerekse su sozleşmelerim kendi uzerime alma gereğini duymamıştım. Ancak bir hafta kadar önce eve geldiğimde, su saatinin vanalarla birlikte sökulerek suyumun kesildiğini hayretler içinde gordum. Su kadar onemli bir maddenin, konutta kiracı olarak oturan insanlara hiç haber verilmeden ve tek taraflı bir kararla sozleşme sahibi kişinin isteğine uyularak kesilebilmesi acaba hangi zorunluluktan kaynaklanmaktadır? Ev sahibi kiracı ilişkilerinde, hiç taraf olmaması gereken bir kuruluşun, ceza uygulayıcısı duruma duşmesi nasıl izah edilebiür? Ustelik haber verilmeden kesilen suyun yeniden açılması ve sozleşme yapılması için çıkanlan guçlukler dikkate ahndtğmda, ev sahipleri, kiracıyı bezdirerek tahliyeye zorlamak için ummadıklan etkinlikte bir fırsat bulmakıadırlör. Bu nedenle, bu yontemın sıkhkla ~ AnaBritannica "Eğitim ve Kiiltür Armaganları" 2.Dönem Çekilişi yapıldı. Türkiye'nin gercek anlamda tek evrensel ansiklopedisi AnaBritannica'nın okurlanna verdiği eğitim ve kültiır armağanlannı kazananlar İstanbul 17. Noteri huzurunda yapılan 2. Dönem Çekilişi'yle belırlendi. AnaBritannica 2.Donem Çekilişi ile, 100 AnaBritannica Kitaphgı (ahşap, AnaBritannica için özel), 100 Britannica 1987 Yılhğı (İngilizce), 100 Elektronik Hesap Makinesi sahiplerini buldu. Armağanlann dağıtımına başlanmıştır. AnaBritannica 2. Dönem eğitim ve kiiltür armağanlannı kazananlann tani listesi, bugün yayımlanan 31.fasiküldedir. AnaBritannica, okurlannın yoğun ilgisine teşekkur eder; yeni ve zengin armağanlann* yer aldığı 3. Dönem Çekilişi için bütün okurlarına şans diler. VECHİYE AYBERS vefat etmiştir. Cenazesi, 1.6.1987 Pazartesi günü öğlen namazını müteakip, Erenköy Galip Paşa Camii'nden kaldırılarak Kuçükyalı Mezarhğı'nda toprağa verüecektir. AnaBritannica AndHnunnu. Arm i£jnL ^ • ^ Dumanın I numaralı ansiklopedisi Dtmuıı tpum M Kulttır h W d l V I" II M UIIIVVTMII.) AnaBritannica okurları. AnaBrıtanniLava ,ıbımc olmak. cksık fasıkul ve cılt kapağı sağlamak gıbı tdlcplcn ıçın AnaBritannica Satrç Merkea'ne ba^vurabılırler ANABRITANNICA SATIŞ MERKEZİ Buyukdere Cad K4/A TMT Han GavrettepeISTANBUL Tcl (1) 176 11 S8 176 27 68 S(l I t ı i m ı Itur^ıı 1 1 ^ <>rl.K>Kul 2 " ( ı ı m m i K İ o K b v Hıl};ıs<ıv.ın AİLESİ 2d l a k ı m hntvLİop.nılı1 Hrıi ınnK.ı