Katalog

CUMHURIYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER rın elıne teslım edılırken, anestezıyolojı dıplomasına sahıp yurtdışında çalışmış hekımlerımız çalışacak kadro, ha<;tane ve uygun koşullar bulamadıklarından, akupunktur ve ultrasonogratı salonlan açmaktadırlar" Amelıvat denılınce nasıl bır cerrah akla gelıvorsa, anestezı>ı de ancak bır anestezı uzmanı vermelıdır \ urdumuzda kullanılan anestezı cıhazları da yılların eskıttığı denetımsız araçlardır Yurtdışındakı hastanelerde teknolojık butun olanakları taşıjan, penyodık denetımlerle kullanılan cıhazlara karşın, ulkemız fakulte hastanelerınde 15 vılı aşkın suredır kullanılan cıhazlarla çalışılmaktadır Olçu ve tartı aletlerının penyodık denetımlerının yapıldığı > urdumuzda, bu konuda başvurulacak bakım ve denetım yetkılısı bulunmamaktadır ANESTEZÎDE İLAÇ EKSIKLIĞİ Obur ana sorunlardan bırı de anestezıde kullanılan ılaç eksıklığıdır Bırakınız son vıllarda dunyada uvgulanan ılaçları, 20 yıl oncesı asıstanhk yıllarımızda Hacettepe Tıp Fakultesı'nde kullandığımız anestezık maddelerı bugun asıstanlarımıza oğretememekteyız Her turlu vabancı kozmetık malzeme vıtnnlen doldururken, anestezı ılaçlarmın ıthal edılememesı ne buyuk çelışkıdır Zaman zaman basında yer alan anestezıden olen çocuk ve gençlerın oium nedenlerının en bellı başlıları, yukanda soz edılenlerdır Aynca, amelıyat oncesı hasta hazırüğı ve tetkıklerının ıhmal edılmesı ya da maddı açıdan kaçınılması bu sonucu hazırlavan obur etkenlerdır Anestezıyolojı ve reanımasyon uzmanlannın sorunlan bunİarla da bıtmemektedır Mesleklerını yaparken ameh>athane havasına karşın, anestezık gazlar la suregen (kronık) zehırlenme sonucu duşukler, çocuk malformasyonları, kanser, karacığer \e bobrek bozuklukları, algılama hatalan gıbı tehlıkelerle karşı karşıya kalmaktadırlar Çalışmaları sırasında hastalardan bulaşan ağır enfeksıvon hastalıkları, kan kullanırken bulaşan hepatıt ve AIDS de bunlara eklenmektedır 15 Ağustos 1981 gunlu Cumhurıvet Gazetesı'nde, "Amelıyathanelerde Hava Kırlılığı" başhğı ıle vayımlanan makalemde, bu konuya değınmıştım Çalışanların once sağlığının duşunulmesı gerektığı, nedenlerın ortadan kaldınlmasını ve tazmınatlann onemını 1 Ulusal Işçı Kongresı Bıldırgesı 12 maddesını gostererek vurgulamıştım Aradan 6 vıla yakın sure geçtığı halde, ne anestezıyologların çalışma duzenlerı ıyıleştınlmış, ne de stres dolu bır ortamda turlu tehlıkelere karşın gorev yapan bu meslektekılere herhangı bır tazrrunat bu maddı karşılık olabıleceğı gıbı, gunluk çalışma suresımn azaltılması ya da tatıl suresının uzatılması olabılır ongörulmuştur Ofrencılığuıde butun guçluklerı gorup anlayan genç hekımlerın, bu meslekte uzmanlaşma ısteklerı doğaldır kı, öbur branşlara gore az olacaktır Internlık donemı oğrencılerınde yaptığımız bır araştırmada, 70 oğrencıden 48'ı verılen eğıtımı oğretıcı, yeterlı bulduğu halde, ancak 4'u bu dalda uzmanlık eğıtımını duşunduğunu bıldırmıştır (**) SONLÇ Yetışmış elemanını kullanamayan veya çaJışmaya heveslendıremeyen, ama kendısınden atılım yapması ıstenen ve beklenen Turk tıbbı, yukarıdakı sorunları çozumlenmezse, kalp, beyın amelıyatlarını, transplantasyonlan, anestezı teknısyenlen ıle mı gerçekleştırecektır? Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanımızın hem bır cerrah hem bır öğretım uyesı olmasının, anestezıyolojı ve reanımasyon topluluğu ıçın bır şans olması umuduyla, ıntern doktorlannuzdan Taşkın Aydın'ın dortluğu ıle satırlarıma son vermek ısterım • "Anestezi ve de reanımasyon / Hastaneler için nabız, tansivon / Onsuz sağlık merkezleri pansijon / Muşteri de çabuk gider (!) doktor bev." (*) Prof Dr Cemalettın Oner Batıda ve Istanbul'da Anestezıyolojı ve Reanımasyonun Gelışımı, Ist Unı Tıp Fak Mec , Cılt 45 Supp 88, 1982 (**)Prof Dr Gurayten Özyurt, Doç. Dr Ismet Kan Aıle hekımlığı dönemı oğrencılerınde anestezıyolojı ve reanımasyon eğıtımı ve uzmanhğı konusunda yapılan bır anketın sonuçlan, Tar Kongresı Antalya, 1986 4 NtSAN 1987 Türk Tıbbmda Anestezi Çıkınazı Prof. Dr. GÜRAYTEN ÖZYURT Ulu. Üni. Tıp Fak. Öğr. Üyesi Tıp Bayramının kutlandığı 14 mart gunlerınde, yenı Sağlık Hızmetlerı Yasası'nın hazırlandığı, eğer benzetmek gerekırse, "kalbura donmuş" ulke sağlık hızmetlennın bu >asa ıle onarıüp duzeltıleceğı belırtılmektedır Öğrencılığınde en son tam ve tedavı yöntemlen oğretılen genç hekımler çalışma>a başladıklarında eskı, bakımsız araç ve gereçlerle karşı karşıya kalıp, ılerı ulke doktorlarının sahıp oldukları ılaç masraflarını karşılayamayan, hastasının fınans sorunlan üe uğraştığı halde her nedense toplumda sıstemh olarak aşağılanmaya mahkum edılen hekımımızın yenı yasa üe nasıl bır çalışma duzenı ıçıne sokulacağını önumuzdekı gunler gosterecektır Bu yazırruzda dıle getırmek ıstedığımız tıbbın onemlı bır bolumunu oluşturan cerrahı tedavıde anahtar durumunda bulunan anestezıyolojı ve reanımasyon mesleğı ve bu meslekte uzmanlaşmış hekımlerımızın ıçınde bulunduğu zor koşullardır 1950'h yıllara kadar yaklaşık yarım yuzyıllık bır zaman sure cınde, uzmanlaşmış hekım olmadığından konuya ılgı duvan pra tısyen hekım ve cerrahlar tarafından uygulanan anestezı, bu yıllardan ıtıbaren uzman hekımlerımızce modern anlamda gerçekleştırüraeye başlanmışur. Yönetmelığegore, 4 yıllıkeğitım ve oğretım gerektıren bu uzmanlığın onemlı bır başka konusu olan reanımasyonun ıse, Turkıve'de organızasyonu ve uygulamalan, 1960 ve 1970'lı yılların yoğun çalışma ve çabaları ıle başlamıştır (*). Nemutlu bır sonuçtur kı, 35 yıllık bır geçmışı olan bu dalda 600'u aşkın sayıda uzman Turk Anestezıyolojı \e Reanımasyon DerneğYne ka>ıth bulunmaktadır. KUÇUMSEME YANLIŞLIĞI Yetışmış ve yetışen potansıyele sahıp bılım dalı Turkıye'de nasıl tanınmaktadır 7 Adı aydınlarımız tarafından bıle yanlış soylenen (Narkoz Bılımın ancak bır bolumünu ıçeren ad) >a da vanlış telaffuz edılen (anestezı gıbı) bu bılım dalı, bılgı, gözlem, deneyım ve becerı gerektırmektedır Oysa toplumumuzca bu, ya bıhnmemekte ya da öbur uzmanhk dallannda çahşanların yaptığı gıbı kuçumsenmektedır Bugun yurtdışında en ıyı yetışmış hekımlerın verdıklen pahalı hızmet, basında ov ulmektedır Oysa bu noktaya rahat maddı koşullar sağlanmış, her branştan hekımın en ılerı teknık donanımla ortak ve başarılı çalışması sonucunda ulaşıldığı unutulmatnalıdır Yanı en ıyı orkestra, en ıyı çalgılann vırtuozlarca çalındığı orkestradır Içlerınden bır sazın akordsuzluğu va da çalgıcının eksıklığı bıle, eserı mahvetmeje yeterlıdır Bu goruş açısından bır cerrah ne kadar bılgılı ve ışlek bır kafaya ve hunerh ellere sahıp olursa olsun, tam donanımlı bır amelıyathanede deneyımlı ve bılgılı bır anestezıyoiojı ve reanımasyon uzmanı ıle çalışmıyorsa, sonuçları hıç de parlak olmayabıhr Ulkemız koşullarına goz atacak olursak, Sosyal Sıgortalar Kurumu ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı 400500 yataklı hastanelerde çoğunlukla, ancak 1 veva 2 kadrolu anestezıyolog hekım gorev >apmaktadır Oysa bu hastanelerde her gun en az 20 amelıyat gerçekleştırılmektedır Gorev yapan anestezı uzmanları ıse yoğun ış hacnu karşısında, anestezı teknısvenı veya hemşırelennce verılen anestezı ışlemlerını elden geldığınce denetlemektedırler Ilk ana sorun, hastaneler ıçın ongorulen anestezıvolog hekım kadrosu eksıklığı olarak ortaya çıkmaktadır Uzuierek belırtmek gerekır kı, "anestezı hızmetı, hastanelerımızde ılk ve ortaokul mezunu teknısyen ve hemşırele PENCERE Bugun, ne olduğunu şımdı anımsayamadığım bır konuyu ele alacaktım, ama, aklıma gelır gelmez konu yıtıp gıttı O sırada sokakta bır gurultu mü koptu? Bır kuş mu kanat çırptı' Kapı çalınır gıbı mı oldu? Düşuncem kayıverdı Yenıden kendıme dönduğumde yazacağım konuyu unutmuştum Anımsamayı denedım, sankı derın bır kuyudan delık bır kovayla su çekmeye çalışıyordum Nereye gıtmıştı bulduğum konu? Belkı de çocukken denızde kaydırdığım taşların gıttiğı yere gıtmıştı Bır sefermde kıyıda yassı, esmer, oval bır taş bulmuştum, canlı bır yaratıkmış gıbı sımsıcaktı taşın tenı, yumuşacıktı Dalgalar bınlerce yıl bu taşı çalkalaya çalkalaya güzellestırmışlerdı Kımbılır, doga bu taşı denız kıyısında avare avare dolaşan bır çocuk ıçın bınbır çabayla hazırlamıştı O çocuk bendım Elımın ıçındeydı esmer oval taş, avucumun sıcaklığryla uyumsadığını duyuyordum Bır ara eve goturup saklamayı duşündum, sonra vazgeçtım, çunku ıçımı hırs kaplamıştı, bu guzel taş denızde kaç kez sekebılırdı? Denemekten kendımı aladım Sayısını bılmıyorum, kaç kez denızın yüzünde sektı güzelım taş, sonra,gucu kesılen bır yaratık gıbı kendını suya bırakıverdı Ölume gıden canlıların da ılkın böyle çırpındıklarını, sonra dıbe daldıklarını yaşayarak öğrenecektım *• Yusuf Zıya Ortaç anlatırdı Gece uyurken bıle kalemtmle kâğtdım başucumdadır; aklıma bır şey gelırse not alırım, yoksa uçar gıder Nereye gıder 7 Pınarında kuruyan gözyaşının gıttiğı yere gıder Oysa gözyaşı pınarında kurumamalı, akmalı Ikı tren bır ıstasyonda duruyor Ikı trenın ıkı penceresınden ıkı ınsan bırbırıne bakıyor Bıraz sonra trenler ters yönde yola koyulacaklar Bu ıkı ınsan bırbırlerını bır ömür boyu unutmasalar ne olacak? Bır ömur boyu tutulan lades güzel mıdır? Her sefermde bellek ışlevını yenne mı getırmelı Akhmda' Unutmak, yıtırmek mıdır, kazanmak mıdır' Duyguların kuruduğu yerde başlayan nedır^ Annem her okuduğu kıtabın yaprakları arasına çıçek koyardı Kıtaplann sayfaları arasında kurudukça çıçeklerın omru uzar Çıçek gozyaşı değıl kı kuruyunca uçsun Koparılmamış bır çıçegın yasamı, kurutulmuş bır çıçeğın ömrunden çok kısadır Duygularımızın, sevdalarımızın, aşklarımızın, dostluklanmızın ömrunü uzatmak ıçın, onları çıçek, balık, et gıbı kurutarak mı sakfamalıyız7 • Geçenlerde bır toplantı ıçın Yalova'ya çağrılmıştım Toplantı dağıldıktan sonra dostlarla yurüyoruz Sokakta bır genç yolumu kestı Babam hasta, evden çıkamıyor, sizı bır kez görmek ıstıyor, ne olur gelın! Gencın yuzune baktım Garıp bir istek Ne yapmalı' Yorgun ve hastayım Içımden dıyorum kı Ne saçma şey' Çocuk dıretınce Bak, dedım, ben bu toplantıya hasta hasta geldım, bır başka zaman Hangı zaman? Bız yuruduk, çocuk arkada kaldı, çevremdekılerle konuşuyorum, ama duşunuyorum, aklımdan çıkmıyor şu olay Oysa uzun yıllardan ben buna benzer nelerle karşılaştım1 Hem bılıyorum kı aradan bırkaç gun geçınce unuturum, yureğımde tortusu kalmaz Ama unutmamak ıçın yazdım. Aklına bır konu geldı mı, hemen yazacaksın .Yoksa uçar, gıder Lades. •• EVET/HAYIR OKT4Y AKBAL Ankara Beledıye Başkanı Sayın Altınsoy'un Beledıye Meclısı'nın tüm uyelerıne bırer saat armağan etmesı SHP'de bır karışıklık yaratmıştı SHP, ötekı partılere benzemıyor, sureklı coşku, sureklı tartışma, süreklı arayış ıçınde bır topluluk' Ozellıkle şu gunlerde1 Öyle ya, kurultay yaklaşıyor, kırk kışılık partı mechsıne, daha da onemlısı on dort kışılık merkez kuruluna seçılme ozlemlerı elle tutulur bır canlılıkta Polıtıkada herkes eşıt koşullarda çaba harcayacaktır Partılı secmen de o kışının çabasını değerlendırecektır vereceğı oyla Beledıye Başkanı ANAP'lı eskı bır AP'lı, daha da eskı bır Mıllet Partılı olan bır polıtıkacı Butun uye arkadaşlarına, partı farkı gozetmeden bırer saat armağan etmış Ne yapsaydı, yalnız ANAP'lılara mı verseydı17 Oyle yapmamış, butun uyelere vermış Bır SHP'lı uye bu armağanı kabul etmemış, Bayan Sabıha Çaycı Herhalde bır ANAP lıdan armağan almayı kendıne yakıştıramamış1 Bu, onun bıleceğı bırşey Otekıleralmışlar tam dokuz kışı Sonradan ıkı uye partı ıçınde çıkarılan soylentılerden çekınerek bu saatlerı gerı gondermış Otekıler buna gerek gormemış Ben armağan verılmesınt de alınmasını da doğal görduğumu yazmıştım ANAP lı Betedıye Başkanı Ankaralıların oylartyla seçılmış bırı, tıpkı SHP'lı uyeler gıbı Örneğın Ankara Beledıye Başkanı SHP'lı olsaydı, böyle bır armağan verme gereğını duysaydı, ANAP'lıları bır yana ayırıp yalnız kendı arkadaşlarına mı sunacaktı bu saatlen1? Altınsoy da bır ayrım yapmamış, çok da ıyı etmış Burdakı yanlışlık ANAP'lı bır Başkan'dan armağan alınır mı, hemen gerı verılsın dıye patırtı çıkarmaktır O yazımda boyle bır davranışı ayıpladığımı yazmıstım "Bu Gıbı Hafıflıkler" başliKİı yazım epey ılgı uyandırdı Bırçok mektup aldım Telefon edenler de oldu Kımı benı desteklıyor, kımı de ANAP'lı bırınden armağan alınır mı? dıyor Bu dedığım gıbı bır goruş, anlayış sorunudur Ben kendı duşüncemı söyledım, ısteyen ıstedığı gıbı davranır Bu arada emeklı general, SHP'lı beledıye meclısı uyesı Celıl Gurkan da telefon ettı Bütün SHP'lı uyelerın Bayan Çaycı dısında bu armağanı aldıklarını, ıkısının sonradan bu saatlerı gerı gonderdığını, ama ötekı SHP'lı uyelerın böyie bır davranışa gerek duymadıklarını söyledı Gurkan da bunlann arasında Sayın Gurkan'la otekı SHP'lı uyelerın aldıkları bu armağanı partısel hesaplarla gerıye gondermeye kalkışmamakla çok ıyı ettıklerını belırtmek ısterım Yanlıs olan bu olayı tam da kurultay oncesınde ozel hesaplarla kullanmaya kalkışmaktır Bu arada SHP'lı Beledıye Meclısı uyesı Sayın Sabıha Çaycı'dan da bır mektup aldım Bıldığınız gıbı, Bayan Çaycı Başkan Altınsoy'un armağanını almamıştır Bayan Çaycı, "Yılbaşlarında eşındostun ve hatta tanımadığınız kışılerın verdığı hedıyelere benzemıyordu bu hedıye Yılbaşlarında beledıyeler ve bağlı kuruluşlarca bız beledıye meclıs uyelerıne çanta, dolmakalem, para cuzdanı gıbı hedıyeler verılmış, butun SHP'lı arkadaşlar olarak onları kabul etmekte bır sakınca gormemıştık" dıyor "SHP kadrotarının bcyle kucuk şeylerle uğraşmasını eleştırıyorsunuz Sızınle tamamen hemfıkınm" dedıkten sonra hedefın kendısı olmaması gerektığını belırtıyor Bayan uyeye gore, "Olay, saatı kabul eden uyelerle konuyu araştıran ıl yönetımı arasındadır " Bayan Çaycı, "Zamanlama yonunden ve makul olçulerı aşan onemde gördüğum ıçın kabul edemedığım bu hedıyeyı, sorumluluk taşıyan bır sosyal demokrat muhalefet beledıye meclısı üyesı olarak gerı çevırmek zorunda kaldım Bu davranışım partı ıçınde ve dışındakı sosyal demokrat ve sosyalıst duzeyındekı kışıler tarafından kutlandı" dıye yazdıktan sonra "kadınları horlamanın kolay olduğu bugunku toplumsal koşullar"dan da soz edıyor Ben "Bu Gıbı Hafıfhklerle' başlıklı yazımda Sayın Çaycı'yı hedef almamıştım Gereksız yere üzulmuş Bır armağanı alıp almamak bellı bır anlayış ve duzey sorunadur Bır kucuk armağanla, kışılıklı bır polıtıkacı yuruduğu yoldan gerı donmez SHP'lıler arasında da boyle kısılenn bulunduğunu sanmam ANAP'lı başkanın da boyle bır hesapla armağan verdığını sanmadığım gıbı Bayan Sabıha Çaycı'ya polıtıka alanında başarılar dılerım, "kadınları horlamak" gıbı bır duygudan cok uzak bır yazar olduğumu çeşıtlı yazılarımda vurguladığımı bır kez daha anımsatmak ısterım Kadınlarımızın polıtıka alanında erkeklerle tam bır eşıtlıkle savasım vermelerını, en ust gorevlere secılebılmelerını yıllardır savunuyorum Nerde kaldı ' horlama ' gıbı cağdışı bır tutum1 OKURLARDAN İyi yolcııluklar ama nasıl? Ulkemizde trafik anarşisinin 1986 yılı bilançosu: 7200 olu, 64.000 yaralL Olayın boyut ve dehşeti, mart ayında Ankara'da yapılan 8. Ulaştırma Şurası'nda, trafik kazalarında "dunya şampıyonu" ilan edılışımızle de somutlanabilir. Yanı her yolculuğa çıkışımızda olumle burun burunayız. Peki, ya yolculuklanmız nasıl geçmekte? Mesleğım gereğı sureklı şehirlerarası otobuslerle yolculuklar yapan bırıyım. Bu anlamda, sureklı arabesk muzık dinlemek ve sureklı sigara dumam teneffus etmek zorunda da kalan bıriyim. Bir çoğumuzun yaşadığı gozlemlenmden soz etmek istıyorum. Otobus hareket eder etmez teybe kasetinı koyar kaptan. Ve başlar sanatçı (!) bir yerini sıkıştırmış gibı cıyaklamaya. Sonra sıgaralar yakılır; yakılır, yakılır. Hele bır de hava soğuksa yasadımz. Soğuk havada havalandırma açılırsa hasta olacağımızdan (!) otobus nikorin bulutuna donuşur. Rahatsız olan varmış. ,\e gam! Korpecik çocuk lartn ciğerlerine yazık değil mı? lyıdir, şimdiden alışsın keratalar! Trafik Kazalarım Onleme Derneği ve OTOMARSAS ŞirketVnin işbirlıği ile duzenlenen yarışmada "Turkıye'nin en iyi surucusu" seçilen V. bmit KOÇAK, 21 Mart 1987 tarıhli CtMHbRlYET GazetesVnde, Yalçın PEKŞEN ile yaptığı soyleşıde bakınız ne dıyor: "Yolcu şofore bır şey soyleyemez. Kendi kaderini onun ellerine bırakmıstır. Ama uyku muyku tutmaz, dımdik oturur, perisan olur." Gerçekten, ganptır ve ılgınçlır hiçbır zaman hiçbir yolcunun, "kaptan bu ne fıız" uyarısına tanık olduğumu anımsamıy orum. Yolculuklanmızın nasıl geçtiği bağlamında dığer bır konu; ihtiyaç molalarında "dınlenme tesısleri" adı venlen yerlerde satılan mallann, yemeklerin flyatlarının fahışlığı. Muşterisinin yoğunluğuna rağmen, normalin bır ikı kat uzerindedir buralarda fiyatlar. Yukarıdakı yer yer ıronik değinmelerden sonra sonuç olarak: 1) Şehirlerarası otobuslerde çalınan arabesk muziğın yolcuyu rahatsız etmesi bir yana, trafik kazalanna da etkisi olduğunu duşunuyorum. Gozlemim odur ki, bu muzipn mantığınm psikolojik etkisiyle (efkânyla); surat yapılabilmekte, olmadık sollamalara girişilebılmekte, alkol alınabılmektedir ya da en azından dikkat dağüabılmektedir. Sayılan nedenlerden oturu onerim, şehirlerarası otobuslerde teyp kullanılmasının yasaklanmasıdır. 2) Dığer bır onerim, şehirlerarası otobus firmalanna hiç olmazsa gunde bir sigarasız servisin konulması zorunluluğunun getirilmesidir. 3) Son olarak, dinlenme tesisleri adı verilen yerlerde ılgüiterin fiyat kontroüeri yapmasım talep etmekteyim. ATtL ÇOBAN / tSTANBUL Armağan Saatler Fırtınası! BANDIRMA İCRA MEMURLUĞU'NDAN KAMBİYO SENETLERİ ÜZERİNDE HACİZ YOLU İLE YAPILACAK TAKİP TALEPLERİNDE ÖDEME EMRİNİN İLANEN TEBLİĞİ DosyaNo 1986/3822 Alacakh: Kula Vıtamınlı Yem Sanayıı \e Tıc \ Ş Balıkesır Vekılı Avukal M Nedım Tanrıover Bandırma Borçlulan 1) RIZ\ ERBİLEN, 2) M Zekı ERBİLEN Evyapan Sokak No 21 Bandırma adresınde bulunamadığından halen adreslen meçhuldur Alacak mıktan: 8 711 995 TL alacağın aynca ıcra masrafı, lcrada Vekıl Ucretı ıle 20 10/1986 tanhınden ıtıbaren lFo30 faızı ıle tahsıl Senel ve Tarihı: Bandırma Halk Bankasf ndan ödenmek uzere verılmış 12/7/986 30^7 198616/8/19866/9/1986 gunlu olup karşılığı olmayan çekler Yukanda yazılı borç ve masraflan ödenmesı ıçın alacakh avukatı tarafından açılan ıcra takıbı uzenne borçluların vazılı adreslenne gönderılen odeme emırlen teblığ edılememış ve bılahere zabıta aracılığı ıle yaptınlan tahkıkai sonunda adreslen bulunamadığmdan ödeme emırlennm ılanen teblığıne karar venlmıştır lşbu ödeme emnnde yazılı borç ve masraflan ılan tanhınden ıtı baren 25 gun ıçınde ödememz, takıbın da>anağı ^enet kambıyo senedı mtelığmde değılse 20 gun ıçınde mercıe şıkâyet etmenız, takıp davanağı senet altındakı ımza sıze aıt değılse >ine bu 20 gun ıçınde avrıca ve açıkça bır dılekçe ıle tcra Daıresı'ne bıldırmenız aksı takdırde Icra Takıbındekı Kambıyo senedı altındakı ımzanın sızden sadır sayılacağı, ımzanızı haksız yere ınkar edersenız, 100 lıradan 5000 lıraya kadar para cezası ıle mahkum edıleceğımz, borçlu olmadığınız veya borcu ıtfa ve ımhal edıldığı veya ala^ağm zaman aşımına uğradığı hakkında ıtırazınız varsa bunu sebebı>le bırlıkte 20 gun ıçınde tetkık mercune bır dılekçe vererek mercıden ıtırazımzın kabulune daır bır karar getırmedığınjz takdırde cebn ıcraja devam olunacağı, ıtıraz edılmedığı ve borç odenmedığı takdırde 25 gun ıçınde 74 mad deve gore mal beyanında bulunmanız, bulunmazsanız, hapısle tazvık olunacağımz, hiv mal bevamnda bulunmaz \e>a hakıkate a>kırı be>anda bulunursanız hapısle cezalandırılacağımz hususu 7201 savılı teblıgat K'nun 28 maddesı gereğınce ılanen teblığı olunur 23 3/1987 Basm 15836 MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI PERSONEL GENEL MÜDÜRLüĞÜNDEN 1Malıve ve Gumruk Bakanlığı Gumrukler Genel Mudurluğu'nun Merkez ve Taşra teşkılatında boş bulunan memur kadrolarına sınavla elenıan alınacaktır 2Sınava katılacak adavlarda aranan şartlar: a) 657 savılı Devlet Memurları Kanununun değışık 48'ıncı mad desınde behnılen nıtelıklerı taşımak, b) Trakva Unıversıtesı Edıme Meslek Yuksekokulu Gumruk Iş letmecılığı Bolumu mezunu olmak, c) Sınav tarıhı ıtıbarıvle 30 vaşını doldurmamış olmak, d) Askerlık gorevını vapmış veva teullı olmak, e) \davlann daha once Devlet Memurları k.anununa tabı gorevlerde bulunmamış olmaları, (Sonradan bu vasava tabı göreevde ça ıiştıklan tesbıt edılenlenn atamaları cıhetıne gıdılmeyecektır ) gerekmektedır 3Sınava katılmak ıstevenlerın en geç 17 4 1987 Cuma gunu saat 17 30'a kadar 2 fotoğraf ıle bırlıkte Malıve ve Gumruk Bakanlığı, Personel Genel Mudurluğune başvurmalan gerekmektedır (Başvuru formlan Personel Genel Mudurluğu nden alınacaktır ) 4Sınav Konuları: a) Ataturk ılkelerı ve ınkılap tarıhı b) Temel Yurttaşhk bılgısı, c) Turkı>e coğraf\ası d) Turk Kultur ve Medenıvetlerı e) TurkçeKompozısvon 0 Matematık g) Gumruk mevzuatı 5Sınav Yen ve Tarıhı: Yazılı sına\ 21 Nısan 1987 Salı gunu saat 9 30'da Malıve \e Gum ruk Bakanlığı nda vapılacaktır Duvurulur Basın 15"0^ KIRKAĞAÇ TAPULAMA YARGIÇİIĞI'NDAN Dosya No 1986/7 Davacı Fatma özbas tarafından, davalılar Hüseyın Menemenlı ve Şuknl Menemenlı aleyhıne açılan tesbıte ıtıraz davasının yapılan açık yargılamasında, Davalı Mustafa oğlu, 1945 D lu, ŞÜKRÜ MENEMENLI, zabıta manfetıyle yaptınlan tüm aramalara rağmen bulunamamıştır Davalının Kırkağaç tlyaslar kövü 2042 parsel ıle ılgıh, ıtıraz, kanıt ve nedenlennı yargılamanın bırakıldığı 8 6 1987 gününe kadar bıldırmesı ya da kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı davetıye yenne geçerlı olmak uzere ılan olunur Basm 15436 Babıalı cad 19 2 Tel 5225201 Cağaloglu ISTANBUL KONKORDATO KOMİSERLİĞİ'NDEN îzmır 1 Icra Tetkık Mercıı Hakımlığı'nın 1987 242 esas, 198"7 222 karar savılı ılamı ıle komıserı ta/ın edıldığım Izmır PlevneBl 13'te ÇımentoTuğla, naklıye, demır taahhut komısvon, Ithalat ve Ihra cat Işlerı vapar 1BR.\H1\İ GLVEf .Ç adlı fırmadan alacakh olan ların ışbu ılanın ne>n tanhınden ıtıbaren 20 GUN IÇINDE evraklannın asıllarını gostermek ve fotokopılerını dılekçelenne ek lemek suretı>le tarafıma muracaatla alacakh oldukları mıktan def tere kaydetürmelerı, muddetı ıçınde alacağını ka>dettırmış olan alacaklılarla(12Ma>ıs 1987 SALl)gunu saat 14'telzmır ! Icra Tetkık Mercıı duruşma salonunda tekbf edılecek konkordato projesının muzakeresı ıçın vapılacak toplantıda hazır bulunmaları >eva kendılennı vekıl ıle temsıl ettırmelennı, kavdını vaptırmamış olan alacaklıların bılançoda gosterılmış olmadıkça vasa gereğı toplami)a almmavacak. ları, ıste>en alacakhnın toplantı gununden evvelkı 10 gun ıçınde dos yavı tetkık edebıleteklerı ılan olunur konkordato Komıserı \\ Erdoğan KESER M U R \ C \ 4 T BUROSU: Alanyalı Işham, Kat 2, No 208 Konak IZMIR Pazartesı çarşamba gunlerı 1316 arası Basın 15681 1958 4 Nisan 1983... ölumünun 4. yddönumünde saygıyla anıyoruz ANNESt, YENGESİ, KARDEŞLERİ ve AĞABEYt MUSA UÇAR ALI UÇAR ANKARA ÇİMENTO SANAYİİ T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Fabnkamızın ıhtıyacı olan T "O 50 toleranslı 27 000 ton alçı taşı satın alınacaktır 2 Bu ıhaleye aıt şartname fabrıkamız tıcaret mudurluğunden temın edılebılır 3 Tekhf mektuplan geçıcı temınatla bırlıkte en geç 17 04 1987 gunu saat 14 00'e kadar fabrıkamız personel mudurluğune gonderılecek veva elden teslım edılecektır Telgrafla vapılacak teklıfler ıle postadakı vakı gecıkmeler nazarı ıtıbara alınmayacaktır 4 Şırketımız, Turkı>e Çımento ve Toprak Sanayıı T A Ş 'nın bağlı ortaklığı olup 2886 savılı Devlet Ihale Kanunu'na tabı olmayıp, ıha levı vapıp \apmamakta ve>a dıledığıne yapmakta serbesttır Basın 15217 BILGI ERMAN (Güven) İLE KAYSERİ 2'NÇİ SULH CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No 1986 781 Karar No 1986/1598 Hâkım Sevım Eryılmaz 27656 Kâtıp Mustafa Savaş Sanık NÎHAT KORBOĞA lzzet v e Necmı>e oglu 1943 D lu Ka\ serı Karpuzatan mevkıınde mesul mudur Suç Gıda maddelerı nızamnamesıne muhalefet Suç tarıhı 11 2 1986 Yukanda açık kımlığı >azılı sanık hakkında yapılan yargılamada mahkememızın 1986'7811598 esas ve karar sayılı kararı ıle taklıt ve ya tağşış edılmış nıtelıkte pastırma ımal edıp satışa arz etmek suçun da TCK 398, 647 sa 4, TCK 72 maddesı uyannca 32 000 lıra ağır para cezası ıle CEZ\LANDIRILMASINA, TCK 402/1 maddesı uyannca sanığın curme vasıta kıldığı pastırma ımalatçılığı, meslek, sanat ve tıcaretının 3 a> sıire ıle TATtLINE, ışverınm 7 gun sureyle KAPAT1LMASINA, karar verıldığı, TCK 402/2 maddesı uvannca hukıim ozetının Ankara, Istanbul \e Izmır'de vavımtanan trajı 100 OOO'nın uzerınde yavımlanan bır gazete ıle Kayserı'de vavımlanan mahath bır gazetede ılan edılmesıne karar \enlmıştır Basın 15021 MEHMET ERMAN 3 NtSAN 1987 EVLENDİLER ISTANBUL ILAN KAM^N ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No 1985/457 Davacı TEK Genel Mudürlüğü vekılı Av Olcay Kayı tarafından davalı S Ahmet Tan aleyhıne açılan tazmınat davasının yapılan açık yargılaması sonunda ara kararı gereğınce, Davalı S Ahmet Tan'ın adresı meçhul olduğundan adına duruşma günunun ılanen teblığıne karar venlmış olup adı geçenın durusmanın bırakıldığı 11 6 1987 gunü saat 10'da duruşmada bızzat hazır bulunması ve kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı aksı takdırde HUMK 509 ve 510 maddelen gereğınce duruşmalann gıyabında devam olacağı ve karar venleceğı hususu teblıgat >erıne kaım olmak uzere ılanen teblığ olunur Basın 15428 Dr. BAHA ÇELİK Fizik Teda>i >e Rehabilitasyon Mutehassısı AKUPÜNKTURİST Ajağıdakı adresınde hastalanm kabule baslamıştır Lutfen randevu alınız Mustafa Kemalpaşa Cad. Bulvar Pasajı K.3, D.55 AksarayİSTANBUL Tel: 585 52 81 KIRKAĞAÇ TAPULAMA YARGIÇLIĞI'NDAN Dosya No 1986/8 Davacı Fatma özbaş tarafından, davalılar Hüseyın Menemenlı ve Şükru Menemenlı aleyhıne açılan tesbıte ıtıraz davasının yapılan açık yargılamasında Davalı Mustafa oğlu, 1945 D lu, ŞUKRU MENEMENLI, zabıta manfetıyle vaptırılan tum aramalara rağmen bulunamamıştır Davalının Kırkağaç tlyaslar Köyu 2040 parsel ıle ılgılı ıtıraz, kanıt ve nedenlerım yargılamanın bırakıldığj 8 6 1987 gününe kadar bıldırmesı ya da kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı davetıye yenne geçerlı olmak üzere ılan olunur Bahçelievler'de, sahibinden, acele SATILIK DUBLEX DAIRE Tel: 575 48 07 511 92 89