19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 SPOR 4 NİSAN 1987 Olaylı maçın dosyası Ceza Rurulu'na sevkedîldi YÖNETMELİĞE GÖRE Olayiı FenerbahçeSamsunspoı maçmda Profesyonel Ceza Kunıiu'nun goz onüne alacağî maddeler şöyle: Madde 51: Bır kulübim sporcusu, idarecisi, antrenorü veya yardımaları ile yetkililerinin ayn ayn ya da birlikte hak«niere, seyircderine ya da yukanda belirtılenlcre tecavuz etmelerı veya kavgaya sebep olmaiarı haiinde bunîara sebebiyet verenlenn takımlarsna 8 tnaça kadar saha kapatma cezası verilir. Madde 75: Sahası kapatılan kulüpler, her maç içın 5 miiyon venp cezajı kakhıabüırler Madde 46: Rakıbe tekme, yumruk va da kafa atan oyuncuya 1 aydan uç aya. eğer bu davranıs a£ır bır kavgaşa varırsa 6 aydan 1 yıia kadar ceza verilir. Futbol Federasyonu, EBahçeSamsunspor maçını görüştü SPOR'DA DIYALOG ABDÜLKADİR YÜCELMAN H/NCAL ULUÇ 1939'da Kilis'ıe doğdu. Ilkokulu Bandırma'da ortaokulu Ankara'da bitirdi. Ankara Kurtuluş Lisesi'nden sonra Ankara Siyasal Bilimler Fakültesi îdari Bilimler'den mezun oldu. 1957'de Ankara'da Yenigün gazeiesinde spor yazarı olarak gazeteciliğe başladı. 1974'te Cumhuriyet'in spor sayfasında yazmaya başlayan Uluç, halen Erkekçe Dergisi'nin Genel Yayın Yönetmenliği'ni yapıyor. Futbol Federasyonu Başkanı Prof. Ali Uras, "Ceza vermek için hiçbir hukuksal yetkimiz yok. Elimizden gelse en ağır cezayı verirdim" dedi. Maçla ilgili raporlar Profesyonel Ceza Kurulu 'na gönderildi. Spor Semsi FenerbahçeSamsunspor kupa karşılaşmasında çıkan olavlar nedeniyle olağanusıu toplanan Futbol Federasyonu, konınu Profesyonel Ceza, Kurutu'na se\ ketti. Federas>on Başkanı Ali Uras, yoneımelikler gereği olayın Profes>onel Ceza Kurulu'nca karara bağlanacağını belırtirken. "Elimden gelse en ağırcezajı verirdim. ama ben bugun bunu >apamadım" dedı. muştur. Burada hakiki Kenerbahçelilerin hislerine lerctıman otmak islİNorum. Sporculann >aplıklan profesyonel ceza yonetmeliğine gore kulübii de ilgilendirmektedir" dıye konuştu. Fenerbahçe se Samsunspor'un akıbetlennin Profesyonel Ceza KurulıTnun vereceğı karara gore belirleneceğıni belırıen Uras, daha sonra şoyle konuştu: "Biz, ceza yonetmeliğinin 51. maddesine gore islem vapılması >e ola>ı çıkaranlann cezalandınlması için k<>nuyu Profes>onel Ceza Kurulu'na setkeltik. Herhangi bir ledbir Uo>mak sıı anda mumkun değil. Ce/a Kurulu da haftada uc gun toplanıyor. Pazarte»i gunu olayı ele alacaklar. Maalesef bi/im federasyon olarak hıı Federasyon Başkanı Ali Uras, olağanustu toplanan Federasyon Kurulu toplamısından sonra yaptığı açıklamada, SarıLacıvertli bazı futbolcuların çıkardıkları olaylann Fenerbahçe camiasına mal edılemeyeceğıni %urgulayarak. "Bu hadiselere maalesef anlisportif da>ranışları de>am elliren birkac sporcu sebep ol konuda ceza vermek için hiçhir hukuksal selahiyelimiz y»k. Valnız en agır cezanın Nerümesini iMi\oru/. Ayrııa onumu/deki maçlarda lenerbahçe Kuluhu'nun de olay çıkaran fulholculara. en ağırce/ayı \erereU. serefli Fenerbahçe formasını giydirmeyeceğini sanıyorum. Ben bugun bunu yapamadım. elimden gelse yapardım. Bugunku yunelmeliği de değiştirmek isli>oru/." Federasyon Başkanı Uras. "Bundan sonra milli takıma hiçbir Fenerbahçeli futbolcu ahnmayacak" biçımındekı haberlerı >alanlayarak, başarılı olan, sportmence mucadele eden herkesin millı lakımda veri olduğunu. artcak sahalarda olduğu gibı gunluk yasanıısındadacırkindavrantşlar ıcinde bulunanlann millı takıma alınmayacağını soyledi Uras. olaylann sorumlusu oiarak Fenerbahçe'den Abdulkerım, Mujdat, Hasan. Ismail. Sedaı. Zafer, Samsunspor'dan Faııh \e Kenan'ı bcliılediklerine değındı. Fcdcrasyon olarak bu lur olaylann bır daha yasanmamasını isıedı. Once Fener, sonra Beşiktaşhydun Babıali'nin acımasız kalemi olan Hıncal Uluç kendine özgu üslubu ile dikkatleri üzerine çekerken, son yıllarda Galatasaraylılığını da ilan ederek spor kamuoyunda tartışıhr bir spor yazarı oldu. 1974'ten bu yana Cumhuriyet'te spor yorumlan yazan Hıncal Uluç, aynı zamanda makalelerini "SartKırmızılı Kaşkol" adlı bir kitapta da topladı. Bu hafta köşemizin konuğu olan Hıncal ile çeşitli konuları konuştuk, kamuoyunun merak ettiği soruların yanıtlannı istedik. Hıncal, Babıali'de tuttuğu kulübü açıklayan ilk spor yazarı sen oldun. Galatasaraylılığın nereden geliyor? Bana kısa bir öykusiinu anlatır mısın? Bizde kulup nasıl tutulur? şöyle: Çocuk doğar, çocuğun ya babası, ya amcası futbol hastaiidır. Genellikle o yıllarda futbol Anadolu'ya pek yayılmadığı, mahalli takımlar da henüz ortaya çıkmadığı için vatandaş üç büyük takımdan birini tutardı. Bunlar Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'dı. Benim sporla ilgilenen üç dayım vardı. Bunlardan bir tanesi Necati Bilgiç; hasta Fenerbahçeli. Onun bir büytığü Hayati Bilgiç, o Galatasaraylıydı. En bü> ytlk dayım Cemal Bilgiç de Fenerbahçeli. Büyükle ortanca dayımın öyle baskı falan yapacak durumlan yoktu, ama Necati dayım, sempati ve terör havası estirerek "Ya Fenerbahçeli olursun, ya da olmazsan şöyle şöyle falan" gibi baskılarla ailenin bütün küçüklerini Fenerbahçeli yaptı. Bunlann arasında ben de vardım. 3 yaşındaki çocuk ne kadar takım tutarsa ben de Fenerbahçeyi öyle tuttum. Yıllar geçti, ben 9, 10 yaşlarına gelmiştim galiba, bir gün Fenerbahçe ile Beşiktaş maçı vardı. Fenerbahçe Beşiktaş'ı yenerse Galatasaray şampiyon olacaktı. Fenerbahçe, Galatasaray şampiyon olmasın diye masa başında kaybetmeye karar verdi. Bu kitabı Bilgi yayınları editöru Ahmet Küflü çıkardı. Bana "Yazılannı neden bir kitapta toplamıyorsun?" dedi, ben "olmaz falan" dedim, sonra oturdu her şeyi ile kendisi yaptı. Kitabın adını ben koydum. Kitabın en güzel tarafı İlhan Selçuk'un benim için kimsenin söylemediği şeyler söylemesi. tlhan abinin kitabıma yazdığı onsöz bence spor yazarlarının amentusü olmalı. İlhan abinin bu yazısını oku, gerisini okumasan da olur. Harika bir yazı. Galatasaraylılığını ilan eden Hıncal Uluç ile söyleştik: •• SarıKırmızılı kaşkol Adını ben koydum dedin. Neden SarıKırmıah Kaşkol? Ben SarıKırmızılı Kaşkol diye bir yazı yazmıştım. Bu yazıyı yazmadan önce de boynuma SarıKırmızı bir kaşkol takıp basın tribünune gittik. Kahraman abi (Bapçum) "Hıncal her şeye eyvallah, ama burası amigo tribünü değil, boynunda bu kaşkolla gelemezsin" demişti. Oysa o kaşkol bir simgeydi. O yazım da öyle. Ben Babıali'nin spor basınının tarafsız olmadığına inanıyorum. Tarafsızhk kisvesi altında çok kötü bir taraftarlık yapılıyor. O gün tribünde otururken "Taraflı spor basını tribundeki yerini alıyor" dedim. İşte o yazımın başlığını da kitabıma verdim. Senin Galatasaraylılığını ilan etmen ve hele diğer takımlar için yazman çok eleştiriliyor. Olabilir. Eğer Galatasaray'ı çok methetmişsem okur diyor ki, "Hıncal zaten Galatasarayh", Fenerbahçe'yi yermişsem, "Bu hergele Galatasarayh, Fenerbahçe'yi sevmez, onun için böyle yazıyor." Ama okur bilir ki, ben Galatasarayİıyım, ölçülerini ona göre yapar. Şimdi Türkiye ile Yunanistan'm arasında gerginlik var. Türk basını şöyle diyor, Yunan basını da böyle diyor. Hangisi doğru yazıyor, acaba İngiliz basını, Alman basını ne diyor? Benim okurun önüne tarafsız olarak çıkmaya hakkım yok. Ben içimden Galatasarayh olacağım, yazımı Galatasarayh olarak yazacağım. Okuyucu bunu bilmeyecek, buna hakkım yok. Okur benim kim olduğumu bilmeli. Ama tarafsız görünup sonra mudahale eden gazetecilerimiz var. "Biri batsın, öbürü çıksın" diyen gazetecilerimiz var. Gazeteyi kullanan gazeteciler var. Gazetede çeşitli fikirleri savunan yazarlar vardır. Bu yazılar imza sahiplerini bağlar. Nitekim bu düşünceden hareket ederek yaklaşık 6 yıldan bu yana spor sayfamızda yazarlarımızın yorumlarını kendi imzalan altında tamamen özgiir bıraktık. Örneğin sen bir hakemi çok beğendigin zaman, ben va da Halit abi (Deringör) beğenmemiş olabilivorduk. Bunun için de yazılarımız çelişkili oluyordu. Okur once bunu yadırgadı, fakat herkesin fikrine saygılı olan Cumhuriyet okuru kısa süre sonra bunu kabul etti. Senin son aylar içinde basketbol jazanmız Deniz Gokçe ile bir sürtüşmen oldu. İTL 'den Mulki\e'>e, aynı gün de Mülkiye'den Galatasaray'a transfer olan Ömer konusunda. İkiniz de düşuncelerinizi savundunuz, karşıt görüşlerde olduğunuz halde. Ama sonra sen Deniz Gökçe'nin bir başka yayın organındaki demecine üzüldün. Bunun nedenini açıklar mısın? SAMSUN'DAN NE DEDtLER? Gençlerbirliği maçı tehir edilsin CEMİLCİGERİM SAMSUNSamsunspor Yönetim Kurulu, olayh Fenerbahçe roaçında 9 futbolcunun sakatlandığıru bildirerek, yann oynanacak olan Gençlerbirliği maçırun tehirını istedi. Samsunspor, aynca 11 nisanda Fenerbahçe ile oynanacak olan lig maçırun da "can givenligi" açısından Ankara'ya ahnmasını istedi. Samsunspor Yönetim Kurulu, dün Futbol Federasyonu Başkanına bir telgraf çekerek, olayı kınadı ve taraftanndan futbolcusuna kadar herkesin Samsun'un başansını engellemek istediğini, bu gerilim sonunda polis korumosına rağmen, futbolculanrun dövüldüğü, otobüslerinin camlanrun kınldığı belinildi. Istanbul'dalu bazı takımlaruı sporcu ve seyircisinin bajansızlık karşısında çılgına dönmesini hayretle karşıladıklannı belirten Samsunsporlular, telgrafta, beyin sarsuıtısı geciren Orhan, omuzu çıkan Emin, kaburgaları çatlayan Kenan ve ayagı aJçıya alınan Ercument'in ciddi sakathklar geçirdıoitıin doktor raporu ile belirlenidiğini, bu sporculann, bu hafta yapacaklan maçta yer aJamayacaklannı belirttiler. Abdülkerim: Hîç kîmseye vurmadım "Hiç bir Samsunsptorlu futbolcuya fıske dahi vurmadım. Vurduğumu kanıtlasınlar, bavulumu alır, çeker giderim. Insanın üstüne bu kadar gelinmez ki. Her olayda beni ön plana çıkanyorlar. Şimdi hiç suçum yokken altı ay, bir sene ceza alırsam, ne olacak? Futbolu bırakmamı istiyorlarsa çeker giderim." Müjdat îiptm attı BURSADAN M M M | M M | M M M j Müjdat: Kendimi kaybettun "Ben maç bitince dışanya çıkacaktım, ancak Kenan'ı görünce tepem attı ve kendimi kaybettim. Kaptanlık bandını çıkararak saldırdım. Kenan maç sırasında bana çok ağır hareketler yapmıştı. Şimdi onlarla lig maçımız var. Bu kez onlara beş gol atacağız." F.Bahçelilikten Beşiktaşhlığa Bunun için de iki tane lısanssız futbolcu oynattı. Amaçlan sahada Beşiktaş'ı yenmek, fakat masa başında kaybetmekti. Böylece bir taşla iki kuş vuracak, hem Beşiktaş'ı yenecek hem de Galatasaray'ı şampiyon yapmayacaktı. Fakat benim çocuk akhm bunu bir türlü kabul etmedi. Yani sporda bir başkası şampiyon olmasın diye maç kaybetmeyi. Ve ben o gun Fenerbahçeli olmadığımı hissettim. Çok kızmıştım. Abim Galatasaraylıydı. Ben "Fenerbahçeyi btrakırsam evde kiminle tartışacağım" deyip abime karşı bu defa Beşiktaşlı oldum. Ben Beşiktaşlı olarak büyüdüm. Ankara'da gazeteciliğe başladıktan sonra M.Ali Kışlalı beni takımların kamplarına falan gönderiyordu. Bu arada Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray kamplarına da gittim. 18, 19 yaşlannda kadardım. Ama spor yazarlığımın bu ilk yıllarında futbolcu ve antrenörlerle tânışmam, onlarla sohbet etmem sonucu futbolcular ve antrenörlerle yakın ilişkiler kurdum. Örneğin Baba Günduz'le 3 saat konuştuktan sonra o akşam eve kasıla kasıla giderdim "Ben bugün Baba Günduz'le konuştum" diye. Futbolculara ısındım, Galatasarayh Suat'la, Metin'le, Turgay'la, Kadri'yle. Bu sıcakuğı Fenerbahçe ve Beşiktaglı futbolculardan duymadım. Garip bir histi bu. Ama ben yine Beşiktaşhydım. Bir gun lstanbul'da Beşiktaş'la Galatasaray'ın maçı var. Gazetem beni İstanbul'a gönderdi. Maçta Galatasaray bir gol attı, öyle sevindim ki, sonra kendi kendime, "Ulan ne oluyorsun, sen Beşiktaşlısın, ama Galatasaray gol attı, sen keyiflendin, ne biçim iş bu" dedim. Galatasaray maçı kazandı, bende bir keyif, bir keyif. Birden o anda Galatasarayh olduğumu hissettim. lşte o günden bugüne Galatasarayhyım. Yani şimdi bir başkası çıksa, seni iyi motive etse Galatasaray'ı da bırakabilir misin? Bir başka takım için bir sıcaklık falan hissediyor rnusun? Valla arük bu yaştan sonra olmaz. Yani "40'ından sonra azanı teneşir paklar" diye bir laf var. Aslında Galatasaray o tarihten bu yana daha da gelişti, olabilen her spora mümkün.olduğunca yatırım yaptı, altyapısıyla, tesisleriyle, amatörleriyle. Ancak sen hep futbol, bazen de basketbol yazıvorsun. Örneğin Galatasaray'ın atktizmi, kiıregi var, onların durumlanna deginmiyorsun, bir spor jazan olarak? Dikkat! F.Bahçe geliyor BURSA (Cumhuriye! Büroga) Samsunspor maçı sonrası çıkan olaylar nedeni ile BursasporFenerbahçe maçında "otatanüstii" güvenlik önlemleri alınacağı öğrenildi. Futbol karşılaşmalarmdaki en sıkı güvenlik önltmlennin alındıgı kent olarak bilinen Bursa'da, Fenerbahçeli taraftarlann oturacağı tribünler aynlacak. Poliste izinlerin kaldınlacağı ve polis okulundan 300 kişilik takviye almacağı bildırildi. Yann oynanacak olan BursasporFenerbahçe tnaçına içkili taraftarlann alınmayacağı ve bayrak sopalannın da stadasokulmayacağı öğrenildi. Sahaya görevlilerin dışında da kimsenin alınmayacağı ve soyunma odalanna giden koridorlardaki polis sayısının arttmlacağı edinilen bilgiler arasında. Yannki maçı resmi yetkililerin yanı sıra, Bursasporlu yöneticiler de farklı bir sekilde bekliyorlar. Samsunspor maçındaki olaylann gazetelerde yer almasının ardmdan, Bursaspor içındeki hava değişti. "Dikkat, Fenerbahçeliler geliyor" esprisi yapılırken, Fenerbahçeli futbolculann Samsunsporlulara saldırmasından sonra Bursasporlu genç futbolcular arasında kolayca fark edilen bir gerilim gözlendi. Yöneticiler, Bursaspor'un son gelişmelerden sonra gençlere emanet edildiği ve atmosferi yüksek karşılaşmada gençlerin deneyimsizlikleri yuzünden h a u yapabileceklerini savunuyorlar. Şündi tüm yönetirf ve eski "sporcu ağabeylerin" futbolculara sukunet tavsiye etmesi, Bursa'da günün konusu haline geldi. Abdülkerim Üaüme gdmesütler. CUMHURBAŞKANUĞI KUPASI BeşiktaşKarşıyuka Ankara Atatürk Spor Salonu'nda saat 16.00'da başlayacak olan karşılaşma TV'den naklen yayımlanacak. Spor' Servisi Sezonun en büyük kupası Cumhurbaşkanhğı Kupası bugün yapılacak BeşiktaşKarşıyaka karşılaşmasının sonucunda sahibini bulacak. Ankara Atatürk Spor Salonu'nda klasman grubu birincisi Beşiktaş ile 198687 sezonu şampiyonu Karşıyaka arasında oynanacak bu karşılaşmayı Cumhurbaşkanı Kenan Evren de izleyecek. Cumhuriyet'in dışındaki yazar ile tartışmam Şurası çok önemli. Ben Cumhuriyet'ten başka bir gazetede başka bir yazarla tartışmam. Benim için başka gazeteler, dergiler neler yazdılar hatırlarsm. "Bu adam iktidarsızdır, kendi iktidarsızlığını kamufle etmek için Erkekçe'yi çıkanyor" dediler. Bundan daha açık itham olur mu? Buna cevap büe vermedim. Yine bir tanesi patronunu eleştirdiğim için kendi patronundan aldığı RASGELE RAİF ERTEM (Arkası 13. Sayfada) Konuşuyoruz "Yırmi, yırmibeşyıl var istrancalara "alabalığa gitmıştik" diye soze gırdi Munır Akşamla dereye gırdık Serpmeyle Gece döndü Hava serın. Islanmışık. Kuytuya bir ateş yaktık. İçimız ısındı. Gencım daha llk gidişim. Cevdel, "Şu tüfegı al! Şu yolamağı tut! Seni doğru bır tepenın ustune çıkaracak Biraz sonra tan yerı atacak Açıkhk bır yere otur. Zaten göreceksın Eaşka açıkhk yck. Karacalar gelecek Bır tanesıni vur. Islık çal. Gelır alırız Ortalık ağarınca iyi bakın Ya senin bulunduğun tepeye gelırler ya da karşındaki tepeye. Karşıdakı tepede görursen şansımız yok demektir. Aynı yolamaktan geri d ö n " Tüfeğı omuzladım. Yolamağı tuttum. Tepenın üstüne çıktım. Orada bir açıkhk var. Taze pırnal çalıları. Oturdum. Beklemeye başladım. Yarım saat. bir saat geçtı. Ortalık ağardı. Gelen gıden yok. Bır de karşı tepeye baktım. Karacalar orada. Yayılıyorlar Nazlı nazlı "Ah! Şansımız yok" dedım Biraz daha Serde "...xılık" olunca!.. Kendimi spor yazarı saymıyorum Aslmda ben kendime spor yazarı da diyemiyorum. Çunkü spor yazarlığı profesyonel bir iş. Benim spor yazarlığım hobi. Hayatımı spor yazarlığından kazanamadım. Neden kazanamadım? Ayda 40 lira maaş, babanın evinde otururken iyi, ama kendi evine taşındığında o parayla yaşamaya imkân yok. Hele o günlerde Ankara'daki spor yazarları falan, hepsi ya bir bankada, ya bir başka yerde çalışırlardı. Spor yazarhğı da tali işti. Hiç unutmam, M.Ali abiyi. Bir arkadaşı bir gün çocuğu ile geldi. "M.Ali, kardeşim, bu çocuğu her bir şeye soktuk hiçbir şey olamadı, bari al şunu spor yazarı yap" dedi. Spor yazarlarının durumu o zamanlar öyleydi. Bir baltaya sap olamayan, spor yazan oldu. Bugün bu zihniyet değişti mi? latasamy Yardımlaşma Derneği'nin geleneksel ayük yemeğinde bir araya geldi. Dünden bugüne birlik Bugün spor yazarı bizden çok daha iyi imkânlarla çalışıyor. Yine U yaşanan olaylan tazeleyen ünlü futbolcular, Türk sporunda en büyük yanhşm sporu yoneten kişilerin hatırlıyorum, dolmuş makbuzu götürdüğümüz zaman bize "Niye otobüse binmedin" diye çıkışırlardı. Sonra bugunkü gibi spor difindan gelmesi olduğunu belirttiler. (Fotoğraf: TAYFUN GÖNÜLLÜ) akşam 5'te iş bitmiş, memur gibi, kalk git, olmaz oyle şey. Biz sabah uçlere kadar kalır makineden basılmış gazeteyi abr, öyle giGÜNÜINPROGRAMI derdik eve. Bugün spor yazarı arkadaşım futbolcu gibi transfer yapıyor, bir başka gazeteye giderken. Ama iyi mi oluyor? Ayrı HTBOL mesele. Biz çok az şey bulduğumuz için çok çahşmak zorunda kal1. LİG: dık. Şimdi adamlar gazeteciliğe başladığının ertesi günü imzaları ^9\ Ankara (19 Ma>ıs Sladı): çıkıyor. Oysa imza koymak iş değil, o imzayı haketmek lazım. O y£ 14.00 Boluspor Galazaman imzanın kıymetini bilmiyor. Yani manevi olarak bilmiyor. tasaraj Yarın o imzanın altına saçma sapan şeyler de yazabilir. Inızasını 2. LİG: da kiralayabib'r. Çünkü o imzanın kıymeti yok onun için. 13.30 Karagumrük Bakırköy (Vefa) 15.30 Vefa Simtel Silivri (Vefa) Tara 30 yıldır spor yazarlığı yapıyorsun, ben böyle kabul ediANKARA (Cumhuriyet Burosu) Eşlesmeden sonra açıklama yapan 3. LİG: yorum. Spor yazarları içinde en kavgacı, en acımasız, en ekslrem Federasyon Kupası final kuralatemsilciler, kupaya ada> oldukları15.30 IstanbulsporYeşıldırel;(Fulya) bir adam olarak tanıruyorsun. Senin bu kavgacılığın nereden ka>nı bildırdiler. rı dun Ankara'da çekildi. 15.3OS.Sırkecı Lzunkppru (Zeytinnaklanıyor? Futbol Federasyonu'nda çekilen burnu) ı Sarı Kırmızılı kaşkolu laça gittim. "Taraflı spor basını basın tribünündeki yerini aldı" dedim. Ben Galatasarayh olduğumu açık açık söylüyorum, ama Babıali'de tarafsız olduğunu söyleyip, gizli gizli taraf tutan spor yazarları var. Sarı Kırmızılı kaşkol bir simgeydi, onun için kitabıma da bu adı verdim.* ödülle bana birtakım şeyler kusmaya başladı. Ona da cevap vermedim. Yani yazarsam o zaman gazetemi kendim için kullanmış olurdum. Yılda 104 yazım çıkıyor. Ama hiç birisini Hıncal Uluç için kullanmam. Ama Cumhuriyet yazanyla Cumhuriyet okurunun aydınlatılmasına hizmet edeceğim için seve seve tartışmaya girerirri. işte Ömer olayı. Danıştay geçen ay ömer'in transferini engelleyen maddeyi anayasaya aykın olduğu için iptal etti. Bugüne kadar Deniz'in bu konuda yazı yazdığını görmedim. Aynı durumda ben olsaydım, "Deniz haklıyımş, özür dilerim" derdim. Ben Deniz'in bu şekildeki yazılarına kızmam, alınmam da. Deniz benim dergide de yazıyor. Arkadaşhğımız sürüyor. Ama benim üzüldüğüm taraf şu: Deniz bir yayın organma "Hmcal Cumhuriyet Gazetesi'ni Galatasaray'a menajer olmak için kullandı. Hıncal Uluç basketbolu bilmez, gelir tribüne ona buna sorup yazar" dedi. Bu bir fikir tartışması değil, doğrudan doğruya bir itham S 3 kulübün eski futbolculan EskişelıirSaııısım CBirliğiMalatya kura sonucu, Eskişehirspor ile Samsunspor, Gençlerbirliği ile de Malatyaspor eşleştı. Federasyon Kupası'ndayanfinal Benim Deniz'le bir sorunum yok Bu bir Cumhuriyet gazetesi yazarına açık ithamdır. Şimdi burda benim cevap yazmam diye bir durum yok. Şimdi bir ailenin iki oğlunu düşünün. Bunlar birbirine girdiği zaman, baba işe müdahale eder. Tutup, çocuklardan birisini evden kovmak çözum değildir. Ne yapar, kulağıru çeker "Evladım kol kırılır yen içinde' kahr. Bir şikâyetin varsa gelip bana söylersin" der. Benim Deniz'ie bir sorunum yok. Ben baba olarak bunu Hasan Cemal'den beklerdim. Size ben de babalık ederdim. Hasan Cemal, Deniz'in de benim de arkadaşım. Ben doğrusu bu jesti ondan beklerdim. Şimdi şunu kabul etmelisin. Cumhuriyet, ilkelerine bağlı gazetedir. İlkelerine bağlı, okuruna karşı sonımluluk duyan bir gazete... Ne senin ne bir başka kimsenin Cumhuriyet'i kullanması miimkiin değildir. Bunu; ne başyazanmız Nadir Nadi Be> ne Genel Yayın Müdüriimüz Hasan Cemal ne de Yazı Işleri Mudüriımiiz Okay Gönensin... Hatta sen de... Evet ben de tabii. Şimdi, bir başka yayın organında yayımlanan bir yazı, ailede kanşıklık çıkardı. Ama bu konuda fazla duygusal olduğun kanısındayım. Bana verilen bir gazetecilik ödülünden dolayı bir yazı yazmıştım. O yazıda Cumhuriyet'e olan duygulanmı anlatmıştım. Bunlar değişmiş değil. 4 ay içinde bir gazeteciyi hop oturup hop kaldıracak teklifler aldım. Kimseyle görüşmedim, "Cumhuriyet'e bağlıhğım devam ediyor" dedim. Başka bir gazetede yazı yazabileceğine sen de inanmıyorsun demek ki. Ne zaman yeniden yazmaya başlayacaksın? Ben fikri tartışmaya her zaman varım. Amaç Cumhuriyet okurunun aydınlatılması. Bir başka gazetenin yazan ile tartışmam, ipin ucunu kaçırırlaı diye. Gazetemi kullanmamak için tartışmaya girmem. Ama bir Cumhuriyet yazarı ileiş tartışmaaoyutundan çıkıp kavgaya dönüşürse o zaman ben cevap vermem. Cumhuriyet'in bana sahiplenmesini beklerim. Dedim va fazla duygusalsın. Belki. Diyalog eksikliği, belki araya giren kış koşullan içinde bir türlü bir araya gelemedik ve bu olaylan görüşemedik. Kupada yarı final ılk maçları 8 nisan, rovanşları ise 22 nisan çarşamba günlen oynanacak. TH İ AM N Son kupa kimin? DENİZ GÖKÇE Birçoklan taıafından Galatasaray i)e Beşiiaas arasında ovnaaması ciddi bir sekilde arzulanan Cumhurbaşkanlığı Kupası basketbol maçı son anda tüm hesaplan bozas ve yıllardır yaptığı altyap» yaonmlaruun karşılığını alan Karşjyaka ile Besiktaş arasında oynanacak. Maçı kim kazanabilir? Besikta? bu yüın en iyi basketbolünü oynayan takımdı. Sezon ba^ındaki cezalan ve sakatlıklan atlaum Besiktaş, ikinci devrenin de en ıstikrarlı takımıydı. Erman'ın büyülenmiş gibi oynaması, aslmda ir skorer olan Turhan'm Siyavus taraftndaa verilen savunmaa sorumluluğunu yttklenerek takıma büyük katla yapması, Efe'nin yükra yenilerek dflsen grafıgine rağmen büyük maçlarda takımı omuzlaması, îîhan'ın sezon sonunda form gıafıgini yükseltmesi ve olgunlaşması ve Türkiye'ye gelen en efendi yabancı takım oyuncusu olan BuDock'un uyum sağlaması Beşiktas'ı hem içeriden, hem djşandan siiahlan olan bir takım yapıyordu. Siyavuş'un gecmişte savunmada çok etkili planlar ürrtebilmesi ile tanındığı da dU^Dnülurse, Beşiktaş iki kisilik hücutn siiahlan ortaJama performanuna ula$uğı sürece etkiıı oian bir talcımdı. Ya zayıflığı? îjte bu noktaya dokunduğumuz zaman Beşiktaslı dostlannuz Bcşiktaşh düşmanlanrruz oluyor. Besjktaş yapılan büyük fedakârhktan sonra son bir oa milyonu zorlanıp çdtart&madıgı için Uk besten sonra zayıf bir takım. Hele uzun yedeği hiç yok. Parasal ekuklik, am Siyavuş'un beş oyuncu 1. K O Ş t : F. Şiir 1, P: Baharkızı, S TebrizŞah. 2. KOŞU: F: Ezeratlı, P: Üniversal. S: Basgit. 3. KOŞU: F: Çiftehan, P: Buyukmurat, P: Beylice, S: Leventino. . 4. KOŞU: F: Ünal 5, P: Saklı. P. Pe' rişan, S: Servın. 5. KOŞU: F: Demirkır, P: Turbatur, S: Erdemir. 6. KOŞU: F: Spesıal, P: Kuçuknecma, P: Semra 45, S: Senay 3. 7. KOŞU: F: Aslıye, P: Virukoğlu, P: Dedekorkut S. Seçkiner G.l 1 İ3.JU uavuıpaja âaıuyspoı ışeııükkoy) 1530 Bevlerbeşı Tekırdağ (Spor Akademisi) ELTOPL İstaııbul (Baglartası): 13.00 Simtel Yt 14 30 Vaı.k Ha!k Ba.ıI kası ATLETİZM 13.30 Burhan Felek atleüzm sahasmda deneme ligi müsabakalan. GÜREŞ 10.00 Eyup Spor Salonu'nda Ankara Silahh Kuvveller, SakaryaŞekerspor, Sakarya Beldespor, tstanbul Demirspor arasında Grekoromen karşılaşmaları yapılacak. YÜZME 14.30 Galatasaray Yuzme Tesisleri (Fenerbahçe) ıl temsilciliği ilk ve orla dereceli okullar yaş grup musabakaları MASA TENİSİ 10.30 Tozkoparan Spor Salonu'nda Istanbul il birinciliği. Benim fazla zamanım yok! Ben Cumhuriyet'te 1974'ten itibaren yazmaya başladım. "Ankara'dan Notlar" diye haftada bir gün. Bir gün duşündüm, dedim ki, "Hıncal senin bir yılda 52 tane yazı yazma hakkın var. Bunu çok iyi kullanman lazım. Yani benim Türk spor kamuoyuna sesimi duyurmam için 52 tane fırsat vardı. Ama Turkiye'de o kadar çok şey bozuktu ki, bunun için ne 52, ne 552 yazı yeterdi. Babıali'de hâlâ en büyuk eksiklik meselelerin üstüne cesaretle gidilmemesi. İş olsun diye yazılıyor çoğu yazı. Ya da o bile yazılmıyor çoğunlukla. İyi şeyler de yok mu? Kendi kendime bir karar verdim, iyileri yazan nasıl olsa var, bana düşen kimsenin yazmadığını yazmaktı. İstanbul'a geldikten sonra haftada iki gün yazmaya başladım. Gerçekten alkış yazısı yazmak istiyorum, ama buna hakikaten vaktim yok. Ya da alkışlanacak çok az ^ } *Uı 6 a»ba sponımuzda. Tabii. Gerçi aranırsa bulunur. Doğu Almanya'>T yendik, herkes Milli Takımı göklere çıkardı. Benim de bu konuda aynı yazıyı yazmam abes. Ya üslubun. Çok acımasız değil mi? Ben hayatım boyunca şuna dikkat ettım. Kafamda ne varsa, nasıl konuşuyorsam, öyle de yazıyorum. Ben "Şoyle dersem kınlırlar, boyle dersem gücenirler" demiyorum. Çünkü benim düşüncemi en kısa ve öz sekilde yazmam gerekiyor. Bunun da bir sebebi sensin tabii. Kısa yaz, kısa yaz diyorsun. Halbuki insanları kırmamak demek lafı uzatmak demektir. Mesela şurada yanlış yaptın, ama aslında fena çocuk değilsin dedin mi işte cümle uzuyor. Bir kitap çıkarttın SanKırmızılı Kaşkol diye. Neden kitabına bu adı \erdin? G2 G.3 G.4 Gâ Gfi 1 1 3 4 9 iş. 11 71 8 2 3 4 S 6 2 2 3 X 4 TI 2 3 4 1 1 2 3 > ~V 4 2 S 6 7 S 6 8 9 10 11 7 6 9 10 11 5 [6 7 8 9 10 S 6 7 8 9 10 pf 5 6 X 7 8 9J 1 0 ATICIHK 10.00 lstinye atış poligonunda Bahar Kupası aueılık müsabakalan ıli tf (Arkası 13. Sayfada)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle