19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 NİSAN 1987 HABERLER CUMHURİYET/9 Bilgisayar kongresi sona erdi T Jaber Merkezi 4. M~l Türkiye Bilgisayar Kongresi dün sona erdi. Kongrede sunulan en başaruı tebliğ seçilen çalışmayı hazırlayan BtMSA A.Ş.'den Demiral Ergin, Olcay Bingöl ve Gönül Değirmendereli 1 milyar liralık ödülü paylaştılar. Bu arada Amerikan'mn Minneapolis şehhnde eğitimde bilgisayar projesi için ineelemelerde bulunan Devlet Bakam Tınaz Titiz de Istanbul ile kurulan telefon bağlamtısı araalığıyla bir kapanış konuşması yaptı. Hükümetin ve üniversitelerin bilgisayar alanında sorumlulukları olduğunu belirten Titiz, "bilgisayar fırmalarımn da yardımıyla eğitimin kalitesini arttırmak ve üniversitelerin yetiştirdiği uzmanların kalitesini gözden geçirmek gereklidir" dedi. Irak Başbakan Yardımcısı Taha Yasin Ramazan gitti Dosthık ve borçlar aym' kaldı Ziyaretin siyasi gündeminde görüş birliği kolay sağlandı. Ramazan'ın savaşın son durumuna ilişkin olarak aktardığı bilgileri dinleyen Türk tarafı, Kuzey Irak'ın güvenliği konusunu gündeme getirdi. Taraflar ortak sınır güvenliğinin güçlendirilmesi yönünde gorüş birliğine vardılar. Ekonomik gündemde ise kritik sorun Irak'ın Türkiye'ye yönelik 1.2 milyar doları bulan borçlan oldu. Ancak, bu soruna bir çözüm sağlanamadı. Irak tarafı Türkiye'ye borçlan karşılığında daha fazla petrol satmak isterken, Türkiye borçların öngörülen vade yapısı içinde ve nakit olarak ödenmesi görüşünü savunuyor. Ekonomik temaslarda başarı sağlanan konulardan biri, TürkiyeIrak arasındaki bankacılık anlaşmasının sona ereceği ağustos ayında aynı koşullarla ve gecikmeksizin uzatılması yönündeki ilke anlaşması oldu. Bu anlaşma uyarınca Irak'a yapılan ihracat bedelinin yüzde 50'si 18 ay, dörtte biri 21 ay ve kalan dörtte biri de 24 ayhk süreler Sonunda ödeniyor. Musul'dan Batman'a uzanacak günlük 70 bin varil kapasiteli üçüncü boru hattı eğer gerçekleşirse, Türkiye'nin iç tüketimine yönelik olarak kullanılacak. Bu hat, Irak'tan İskenderun'a uzanan ve "lekerlekli boru hattı" olarak adlandırılan tanker trafiğini önemli ölçüde hafifletecek. Batman'da rafine edilecek petrol, bölgede zaman zaman yaşanan mazot sıkıntısının onüne geçilmesine yardımcı olacak. Habur'da inşa edilecek ikinci bir köprü ile Irak'a giriş ve çıkış kapıları aynlacak, sınırda bekleme süresi azaltılacak, bu köprünün eğer yetişirse 1987 yıhnda hizmete sokulması planİanıyor. Türkiye yine 1987 yılı içinde Irak'tan 400 milyon kilovatsaat elektrik alımına başlayacak. Ekonomik görüşmelerde iki ülke arasındaki dış ticaret hacminin 2 milyar dolara çıkanlması temennisinde bulunuldu. Ancak var olan petrol anlaşması ve fiyatlan göz önünde tutulduğunda söz konusu rakamın 1.5 milyar dolan aşmayacağı lahmin ediliyor. İki ülke arasındaki ikinci boru hattının sonbahar aylarında hizmete sokulması ile Türkiye'nin Irak'tan boru hatları yoluyla çektiği petrol miktarı 70 milyon tona yükselecek. 6 DUYDUHJGORDUK YALÇIİV PEKŞE1V Irak Başbakan birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'ın 1.5 günlük ziyareti bir Dışişleri yetküisine göre, "Bölgeye Türkiye'nin hem Iran, hem Irak'la en üst düzeyde temas yürüten sayılı ülkelerden biri olduğunu bir kez daha kamtladı." ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Irak Başbakan Birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'ın 1.5 gün süren başkent temaslarında, iki ülke arasındaki dostluk bağları ve borç sorunu aynı kaldı. Ramazan'ın bir gün içine sıkıştınlan resmi görüşmelerini yorumlayan bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, "Bu ziyaret bölgeye Tiirkiye'nin hem ıran hem de Irak'la en üst düzeyde temas yürüten sayılı ülkelerden biri olduğunu kamtladı" dedi. Bedri Baykam, "resimde harika çocuk olmaz " savına karşı: "Mozart'tan önce mCcikte de yoktu" diye karşılık veriyor (Fotoiraflar UYGAR GÜRKAN) A nkara (Cumhuriyeı / l Bürosu) Hollanda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Goof 1. J Huyser, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ'un davetlisi olarak 20 nisan pazartesi günü Ankara'ya gelecek. Konuk Genelkurmay Başkanı Orgeneral Huyser ziyareti sırasmda A nkara, Eskişehir, Gölciik, tzmir ve İstanbul'da bulunan Sitahlı Kuvvetlere ait çeşitli karargâh, kurum ve birlikleri ziyaret ederek ineelemelerde bulunacak. Hollanda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Huyser 24 nisan cuma günü Türkiye'den ayrılacak. Hollanda Genelkurmay canı Başkc Resim sanatının ilk "harika çocuk"u Bedri Baykam "büyüyünce" neler oldu? iiı ii Dafyan sahillerine Olümü en makbul insanlarız.." ızlenimcilık olmuş. Yani olmuş oğlu olmuş.. Ya da kavramsal sanat yapılmış, minimal sanat yapılmış, salt soyut sanat yapılmış, figürsüz, konusuz sırf renkleri kullanarak.. Ve bunlar arasında siz yeni bir şey yapmaya mecbursunuz.. Ve diyelım bunu yaptınız. Yeni bir şey yarattınız.. Bunu satmaya mecbursunuz.. Öte yandan resim alıcısı, genelde çok tutucu. Resim almanın çeşitli nedenleri vardır. Bir adamın isminı alır.. Hava atmak için.. Kimisi parasını plase etmek için.. Kimisi hakikaten o sanatçının resmini ÇOK beğendiği için. Bizim mavi kanepenin üstüne çok iyi gıder diye resim alanlar da var.. Bana şu resmin yarısı boyunda aynısını yapar mısınız gibi laflardan tutun da, bu resme bayıldım, bizim kanepeye çok uyacak diyenler de var.. Galiba bu yüzden ressamlar yaşarken pek . anlaşılmıyor. Ölümü en makbul insanlarız biz.. Yani sizin resminizi alanlar ölsün diye dua mı eder?. Dua etmese bile, belirli bir miktar topladıktan sonra ölsenız, oldukça sevinir.. diyeyim.. Bedri bey, sanıyorum ressamların durumu 5060 sene öncesine göre daha iyi.. Eski ressamlar hep sefalet içinde yaşamış.. Şimdi para kazanma olayı da başladı galiba.. Tabii bugün benim yaşımda ressamlar arasında, bir resimden 100 bin dolar kazananlar var. Belki adam 2 günde yaptığı bir resimden bunu alıyor.. Ama resim için harcanan zaman önemli değildir. Çünku emek satmıyorsun, saatle çalışan bir boyacı gibi değilsin.. Fikir, satıyorsun, tavır veriyorsun. Mesela bir ressam hiçbir zaman başka bir ressamı kopya edemez, çünkü egosu büyüktur.. Yani bugün dünyada binlerce genç ressam en iyinin kendi olduğuna ınanarak resim yapmaktadır. Mesela ben kendime "şu senden iyi resim yapıyor" desem bırakırım resmi, hakikaten yapmam.. Yani siz kendinizin dünyanın en iyi ressamı olduğunuza inanıyorsunuz. Evet, inanmasam da yapamam. Bütün ressamlar böyle mi düşünür? Kendine güvenen çoğu ressam böyledir. Mütevazılık başka şeydır, bu başka şey.. Sizin şu anda resimlerinizin değen nedır, para olarak?. Amerika'da sattığım resimlerin piyasası 510 bin dolar arasındadır Kolayca her resminizi satabiliyor musunuz?. Resim satmak en zor iştir.. Bu sanat tarihine ne kadar girdiğinize bağlı.. Benim için her resmim satılır diye bir şey yok.. ama satılıyor.. Türk olmak bu alanda bir dezavantaj mıdır?.. Tabii Türklüğümüzü yadsıyacak değiliz ama bence bir dezavantajdır. Mesela bir Fransız olsanız, piyasanız çok daha geniş olurdu . Şimdi ben size Zambiya'nın en ünlü ressamlarından birini getirsem "Yahu kim bu?" dersiniz.. Birinci zortuk olayın okeyinin New York'tan geçmesi.. Merkezin orada olması.. Ve sizinle konuşmak bile istemez oradaki herhangi bir kollektör.. Zambiya'nın en iyi ressamı bile olsa onu görmeye vakti yoktur.. Çünkü olay para olayı.. Milyonlar dönüyor.. Mesela o anda bankasını arıyordur. Sonra bir sergi açılırken, Almanı alalım, Fransızı alalım. İtalyanı alalım derler de "Bir de Türk alalım" diye kimsenin aklına gelmez. Bir eksiklik hissedilmez.. Tabii o sergiye davet edılmedığinız için, bir başka galerinin ilgi alanına gıremiyorsunuz. Dolayısıyla o sergiye giren Alman, İtalyan ressamından size göre 10 kere daha çok bahsediliyor. Ve ona karşı olan talep de bin kere daha çok artıyor. Bu fasit daireyi kırmak kolay değil.. Ben onu kırmaya uğraşıyorum ışte. O kapıdan örneğin ben geçersem. başkaları da geçebilir. Bir Türk, değerini kabul ettirmişse, ' Demek başka Türkler de olabilir" diye düşünülür. Kimsenin anlamadığı işte bu. Beni sadece reklam meraklısı sanmalannın nedeni DU.. Son olarak Bedri Bey, şu milyarlık resimleri soracağım size.. Duyuyoruz, bir kaç milyara resim satılıyor. Nedir buradaki faktör? Bir resim bu kadar eder mi? Şimdi bunu Türkiye'de anlatmak zor.. Türkiye'de biz prestij vasıtaları olarak hâlâ "adamın iki Mercedesi, bir Jaguarı var" diyoruz. Villasından, katından bahsediyoruz. Bunlar Avrupa'da, Amerika'da prestij seviyesi için bir referans değil.. Ne olabilir bu? Sanat eseri bir referans olabilir. Orada bir adamdan bahsederken işte üç tane Picasso'su var denir. Bir adamın duvarında Pıcasso gorüyorsanız o adama bâşka gözle bakıyorsunuz.. Biz Türkiye'de neden bir resim bir dolar, ya da bir milyon dolar edeceğini bilmiyoruz.. Evet ben de bilmiyorum. Niye mesela Van Gogh'un ay çiçekleri tablosu anormal bir fiyata satıldı. Nedenini bilmiyorum gerçekten.. Şimdi bu resimde neler var bakalım.. Önce bir efsane var, Van Gogh efsanesi. İmza var, tarih var, yatırım var. Ve sanat tarihı var.. Siz Van Gogh'u aldığınız zaman çağdaş sanatın en ünlü yapıtlarından birini alıyorsunuz Yani sanat tarihinin kilit dama taşlarından bir parçasını satın alıyorsunuz.. Bir yerde sürekli akıp giden tarih içinde durmuş. oturmuş bir zaman parçası sizin oluyor.. Bunu anlayabilmemiz için bir yerde materyal değerlerı aşmamız gerekiyor. Külture değer veren bir topluma geçışte oluyor bu.. Kaplumbağa için özel ışıklandırma DENİZ SOM Çevre Genel Müdürü Muzaffer Evirgen, soylan tükenen dev denizkaplumbağalarının korunması için gereken özenin gösterildiğini bildirdi. Evirgen, kaplumbağalann üreme bolgesi Dalyan'da yapılan turistik yatırım için, "AET uyeİiğinin gundeme geldigi şu günlerde ihtiyatlı adımlar atmalıyız" dedi. Çevre Genel Müdurü, bölgenin milli park ilan edilmesinin ideal bir düşünce olduğunu, ancak doğayı tahrip etmeden millı park içinde otel de yapılabileceğini belirterek ekonomik çıkarların göz ardı edilemeyeceğini söyledi. Muzaffer Evirgen, kaplumbağalan korumaya çalısan Avrupalılann kaplumbağa eti yediğini hatırlatarak, "Biz hiç olmazsa kapluntbağalan yemiyoruz" şeklinde konuştu. Türkiye'nin çevre koruması konusunda Bern Sözleşmesi'ne taraf olduğunu belirten Çevre Genel Mudürü, Dalyan'daki yatırımın çevreye etkisinin 24 martta Ankara'da yapılan bir toplantıda ele alındığını açıkladı. Evirgen, üniversitelerden ilgili bilim adamlarının da katıldığı bu toplantıda, Dalyan'da kurulacak tesisin kaplumbağa yumurtalanna verebileceği zararlara karşı onlem alınmasını benimsendiğini söyledi. Uluslararas! çevre koruma örgütlerinin tepkisi üzerine Başbakan Turgut Özal'ın kaplumbağalann korunması için görevlendirdiği Başbakanlık Danışmanı Adnan Kahveci, yaptıklan ilk araştırmalara göre kaplumbağalann sahildeki insanlardan rahatsız olmadığmı söyledi. Soylan tükenmekte olan dev denizkaplumbağalannın geleceğinden sorumlu olan Adnan Kahveci. yumurtalann çukurlara bırakıldığını ve bu çukurlann uzerinden traktör geçerse yumurtalann ezildiğini söyledi., Kahveci, ilk önlem olarak turistik otelin plaj kumunu düzeltmek için traktör kullanmayacağını bildirdi. Dün>lanın sayılı henetologlanndan ve Dalyan'daki ureme bölgesini dunyaya tamtan Prof. Dr. Remzi Geldiay ise, kaplumbağalan bekleyen tehlikeyi şöyle anlattı: "Yavnjlar yumurtadan gece \tr\sında çıkar ve gecenin karanlığında denizden yansıyan ışıga doğru giderek denizi buluriar. Eğer çorede doğal olmayan bir ışık ka>nağı varsa ki bu bir turistik tesisin aydınhğı da olabilir, yavrular o zaman bu ışık kaynağına doğru giderler ve denizden uzaldaşıriar. Gün aydınlaıunca da denize ulaşamadıklarmdan kuşlara yem oluriar." Başbakanlık Başdaruşmanı Adnan Kahveci'ye kaplumbağalar konusunda yardımcı olan Nurten Bayraktar. Prof. Dr. Geldiay'ın sözünü ettiği tehlikeyi bildiklerini söyledi. Nurten Bayraktar, Dalyan'da otel inşaatını sürdüren Kavala Şirketler Grubu'nun özel aydınlatma tekniği ile "Işık konusunu hallederiz" dediğini bildirdi. Dlr ressam, hlçbir zaman başka bfr rossamı kopya edemez. Çünkü egosu büyüktur. Yanl bugün dünyada blnlerce genç ressam en lylsl kendi olduğuna Inanarak res/m yapmaktadır. Mesela ben, kendime "Şu senden daha lyl reslm yapıyor" dersem, bırakınm resml, haklkaten yapamam." Bir zamanlann "harika çocuk"u ressam Bedri Baykam, son günlerde sanat dunyasında ilginç tantşmalara konu oluyor.. Baraz Galeri'de açılan son sergisi öncesinde Baykam'la resim sanatının sorunlan üzerine konuştuk.. Sayın Bedri Baykam, siz "harika çocuk" olarak resme başladınız. Bu öykü nasıl başladı. Yani kaç yaşında başladınız?. Ben iki yaşında resim yapmaya başlamışım.. 34 yaşlarında yaptığım resimler annemin dikkatini çekmiş. Annem mimar mühendis olduğu için resimlerimde perspektif falan gibi şeyler olduğunu fark etmiş.. İyi bir ressam olan Kayhan Keskinoğlu'na göstermiş bunlan.. O da çok beğenmiş.. Sonra babamlara "Avrupa'ya çıktığınızda bu resımleri oradaki profesörlere gösterin" demış.. Peder de öyle yapmış.. İsviçre'de bazı profesörler çok ilgilenmişler.. Bern ve Cenevre'de iki tarve sergı organize etmişler.. Kaç yaşındaydınız o sıralar?. 6 yaşındaydım.. Ve bu sergilerdekı resimler hem İsviçre basmında hem dünya basınında yer almış. VVashıngton Post'un ilk sayfasına kadar çıkmış olay.. Bedri Bey, resimde "harika çocuk" olayı yoktur denıyor. Müzikte oluyor dâ resimde galiba ilk siz oluyorsunuz.. Müzikte de Mozart'tan önce böyle bir sıfat yok.. Mozart çıkıyor ve bundan sonra buna olabilır gözüyle bakılıyor Resimde bir Mozart olmadığı için "demek ki olamaz" gibi bir bakışla, bazen üstü kapalı bir soruyla karşılaşıyorum.. Bendiyorum ki, bu benim problemim değil.. Bu işin uzerinden 150 yıl geçmesi lazım ki, bu olay yargılansın, algılansın.. Şu anda ya İstanbul Kız Lisesi mezunları / stanbul Haber Merkezi İstanbul Kız Lisesi Mezun ve Mensupları Derneği, yeniden kuruldu. İstanbul Kız Lisesi mezun, mensup ve öğretmenleri bugün saat 12.00'de Dedeman Oteli'nde bir öğle yemeğinde bir araya geleceker. SIKINTILARIBÎLİYORUZ darda verilir" dedi. Inönü "Emekçilere emeğinin karşılığı ancak sosyal demokrat ikti Inönü: Demokrasi işlerse AETye giriür BATMAN (Cumhuriyet) SHP Genel Başkanı Erdal tnönü "demokrasinin işleyişiyle birlikte AET'ye girilir" dedi. Erdal İnönü partisinin Siirt'te bugün yapılacak bolge toplantısına katılmak üzere geldiği Batman'da halka hitaben yaptığı konuşmada, Güneydoğu halkının ne tür sıkıntılar çektiğini bildiklerini söyledi. tnönü konuşmasında şöyle dedi: "Bu bölge insanının, ülkenin nimetlerinden yararlanması için gerekenin vapılmasını istiyoruz. Demokrasinin tüm kurum ve kurallanyla işlemesiyle birlikte AT'ye girilir. İşçi haklannın alınmasını gerçekleştirecek, çiftçinîn emeğinin değerini almasım sağlayacağız. Sağ partiler, ancak seçimler yaklaşınca emekçiden yana oluyorlar. Arkadasîanmız, Türkiye'nin neresinde bir baskı, işkence varsa onu Mecliste dile getiriyorlar. tşkenceyi, baskıyı ortadan silecek, sorumlulanndan hesap soracak, kimseye ikinci sınıf yurttaş muamelesi >apılmamasını sağla) acağız. Türki>e'de artık demokrasi deyince Dogudaki uygulamalar akla geiiyor. Sendikaların önündeki engelleri kaldırarak çalışmasını, pahalılığın sona ermesini sağlayacağız. Hukümet vetkililerinin demokrasi konusundaki nutukları birer hikâyeden başka bir sey degil." Daha sonra SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar, MKYK üyesi ve Adana milletvekili Cüneyt Canver de birer konuşma yaptılar. Batman'da Petrolîş Sendikası'nı ziyaret eden İnönü ve beraberindekiler, bölge başkanı Ahmet Timurtaş ile bir süre görüştüler. Daha sonra, sendikadan, dışarıda toplanan kalabalık işçi topluluğuna seslenen İnönü, "Kmekçilere emeğinin karşılığı ancak sosyal demokrat iktidarda verilir" dedi. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, Diyarbakır'ın Şilvan ilçesinde vatandaşlara hitaben bir konuşma yaptı. Daha sonra Batman yolu üzerinde kurulan Tekel İşletmeleri'ne ait alım noktasında tütün üreticileriyle bir süre görüştü. Üreticilerin tütunlerinin maliyetin altında satın alındığını bildirmeleri üzerine İnönü, "Biz iktidara geldiğimizde ürunlerin bedelini peşin ödeyeceğiz" diye konuştu. Magosa'ya ilk giren komutan öldü A nkara (a.a.J 1974 /M. Kıbrıs Barış Harekâtı sırasmda, Magosa'ya ilk giren Türk birliğinin komutam olan Binbaşı Erdoğan Acar, Kayseri'de geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. 42 yaşında ölen Acar'ın cenazesi yarın, Ankara Maltepe Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra toprağa verilecek. Başarılı pilot teğmenler A nkara (Cumhuriyet Jm. Bürosu) Izmir Çiğli'deki jet kuvvetler uçuş okulunda uçuş eğitimlerini başarı ile bitiren pilot teğmenlerin diplomaları 21 nisan salı günü yapılacak bir törenle verilecek. Genelkurmay Başkanlığt 'ndan dün yapılan açıklamada Çiğli Uçuş Okulu 'nda uçuş eğitimlerini başarı ile bitiren pilot teğmenlerin mezuniyet, diploma ve bröve törenlerinin hmir Çiğli 2. Ana Jet Üs Uçuş Okul Komutanlığı 'nda saat 14.30'da yapılacağı belirtildi. Aydın Güven Gürkan Partizan valiler Meclise gelecek BTECEVJT GÜNDOĞMUŞ SHP Genel Başkan Yardımcısı Aydın Güven Gürkan, Antalya'nın Gündoğmuş ilçesinde yaptığı konuşmada "Özal korkuyor, ama korkunun ecele faydası yok" dedi. Gürkan, Antalya Valisi Bahaettin Güney'i militanlıkla suçlayarak partizanlık yapan vali ve belediye başkanlarım, Meclise getireceklerini söyledi. Gündoğmuş'ta kahve toplantısı yapan Aydın Güven Gürkan, bu hükümetin ülkeyi kötü yönettiğini ve ilk seçimlerde de gidici olduğunu beürterek, "Bu mesele Özal meselesi değildir. Düzen meselesidir. Sağ düzen devamlı güçlüden yana olmuştur" dedi. Hükümetin tutumunun cumhuriyetçi olmadığını ileri süren Gürkan, "Bu, Atatürk'ün yaratmak istedigi cumhuriyet değildir. Bu, siz kan dökerek, ter akıtarak kurdugunuz devlet değildir. Bu devlet Özal'ı arkasına almış bir avuç çıkar çevresi tarafından işgal edilmiştir. Türkiye içinde bir Türkiye yaratıyorlar" şeklinde konuştu. Aydın Guven Gürkan, dün akşam Kumluca ilçesinin düzenlediği yemeğe katıldı. Org. ÖZTORUN "Atatürkçu görüş açısına sahip liderler, liderlik prensiplerini bilmeli ve uygulamalıdırlar." yapmak şu açıdan zor: Yapacağım şeyln bugüne kadar geçmlşte yapılanlardan farkh olması lazım. Yani yenl bir şey yapmaya mahkumsunuz." şarken bu olaya daima şüphecilikle bakılacaktır.. Bu acabanın bir nedeni de yar Babanızın(Suphi Baykam) çok başarılı bir kışioluşu.. Gerek politikada, gerek iş adamltğında.. Onun çabalanyla böyle bir imaj yaratıldığı gibi bir iddia var.. Şimdi Yalçın Bey işin başında bu olabilir. Tabii ben 6 yaşındayım... Babam konuyla ilgilenmese, resimierimi alıp sergiler düzenlemese, bunlar olamazdı. Ama bugün ben hâlâ resim yapıyorum. İnsan babasının gücüyle bir işi bu kadar götürebilir mi° Gerçekten ortada bir şey olmasa. bütün dünya kandırılaDilir mi? Sizin resimlerinizin özelliği nedır? Hangi akıma gıriyor örneğin.. Buna kısaca yenı dışavurumculuk deniliyor.. Bir tek adı var. Ama her ressamın tarzı ayrıdır.. Ortak özelliklerı belki şöyle sayılabilir: Ağır boyayla, figürle soyutlama arasında gidip gelen, büyük boy serbest boyalı resimler. Bu resimler ıster Amerika'da. ister Avrupa daki resimler olsun ınsana ilk bakışta herhangi birinın yapmış olduğu ızlenimı verebilir. Hani meşhur bir laf vardır; "Bunu ben de yaparım". Öyle. Oysa anlayan biri için, bu Bedn'den başkası olamaz. Bu bilmem kimden başkası olamazdır.. Bunu şöyle izah edeyim Bir mağara adamını getirip bir otoparka soksak. çevredeki arabalara, demir yığını gözüyle bakacak, belki hepsını aynı araba sanacaktır. Ama bızim için, bu arabalar bir Mercedes'tır, bir 80 model Ferrari'dir.. Buna benziyor yani.. Ben bir resmi gordüğüm zaman bu şuna aittır dıyebılirim. Anlayan herkes bunu söyleyebilir.. Ama anlamayan biri birbirine benziyor, der gecer.. Bir yerde okumuştum, siz resim yapmak dünyanın en zor iştdir demiştiniz.. Neden bu kadar zor bir ış.. Şu açıdan zor.. Mesela yıl 1987 Bugün resim yapacağım.. Yapacağım şeyin. bugüne kadar geçmışte yapılanlardan farkh olması lazım.. Yani yeni bir şey yapmaya mahkumsunuz. Yeni bir şey derken, öyle bir yere gelinmiş ki, ne yaparsan yap sana diyecekler kı, bunlar daha önce yapıldı. Yıl 1910degıl, 1987, kompütürde resim yapılmış, günlük ihtiyaç maddeleri resme entegre edılıp pop sanat yapılmış, fotoğraf taklit edilip fotogerçekçilik yapılmış, klasik resmi tekrar taklit etmişiz, arada rıes/m Su kesintisi / stanbul Haber Servisi ISKİ'nin Çamlıca motorlarında dün öğleden sonra meydana gelen arıza nedeniyle tstanbul'un Anadolu yakasmdaki bazı semtlere su verilemiyor. Yapılan açıklamaya göre saat 12'ye kadar su alamayacak semtler şunlar: Çamlıca, Refat Mahallesi, Kısıklı, Bulgurlu, Esatpaşa, Örnek Mahallesi, Ünalan Mahallesi, Acıbadem, Selimiye, Nuh Kuyusu, Zeynep Kâmil, Bağlarbaşı, Altunizade, Depo Camii, Küplüce, Emniyet Mahallesi. Kara Kuvvetleri Komutam Org. Öztorun: Üaygın bir liderlik eğitimi sistemine gereksînim var Eski CHP milletvekili Fahri Kurtuluş, öztorun'a, "Bugün Atatürkçülüğe neden sadık kalmmadıgım" sordu ve "Atatürk sağ olsaydı Meclise cami yapıltr mıydı? dedi. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Kara Kımeıleri Komutam Orgeneral Necdet Özlorun, Atatürkçu göruş açısına sahıp lıderlerin yetiştirilmesi gerektiğini belinerek, "Biz egitimle Atatürkçu gorüşü vererek, lider yetiştirebilecegimize inanrjoruz. O bir dahi\di" dedi. Oztorun, bir soru uzenne de "Alaiurkçuluk konusunda o kadar karamsar degilim" diye konuştu. Öztorun, dun Atatürk Tarih Kurumu'nca duzenlenen. "Ataturk ldeotojisinin Harekete Geçiriimesini Saglayacak Bir Egitim Sisteminin Esaslan" konulu konferansta, bir teşkilatın başarılı olabılmesi için liderliğin ve lıderlerin çok önemli olduğunu söyledi. Atatürkçülüğün bugün Turk ulusunun içinde bulunduğu iç ve dış koşullarda uygulanacağının dikkate alınarak öğretilmesi gerektiğine işaret eden öztorun, özetle şöyle konuştu: "Lsl duzev >önetici)erinin liderlik prensiplerini uygulamalan ve ilave olarak bilgiye da>alı 4 goruş açısına dayanarak zamanlı ve ujguo fikri müdirierini ortaya kovmalan gerekir. Bu göruş açılannın başında, Alaturkçuluk gelir. Atatürkçu göruş açısına sahip liderler, liderlik prensiplerini bilmeli ve ugyulamalıdırlar." Konferamıan sonra söz alan eski CHP milletvekili Fahri Kurtuluş, öztorun'a, "Bugün niçin Atatürkçuliige sadık kalınmadıgı" yolunda bir soru yönelterek, "Bugün AUtürk sag olsa>dı, Meclise cami yapılır mıydı? Aynca sizin b«lirttiginiz gibi, lider okuldan yelişmez. Liderleri olaylar yaratır" dedi. Öztorun ise, Türkiye'de yaygın bir liderlik eğitimi sistemine gereksinim olduğunu belirtti ve "Olaylar lider çıkarsın diye beklemek yanhşür. Biz, Hderierin yetisebilecegiııe inanıyoruz. Ama Atatürk gibi bir lider zor yelisir. O bir dahidir. A>nca ben sizin dediginiz gibi AUtürkçülik koousunda o kadar karamsar degilim" dedi. İDİL^DE ÇATIŞMA Bir er şehit oldu 2 terörist ölü ele geçti DİYARBAKIR (a.a.) Mardin'in Idil ılçesinin kırsal kesiminde arama yapan güvenlik kuvvetleri ile bir grup terörist arasında çıkan çatışmada bir er şehit oldu, iki terörist ölü olarak ele geçirildi. 7. Kolordu ve Diyarbakır, Hakkâri, Mardin ve Siirt İlleri Sıkıyönetim Komutanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Şubesi'nin bu konudaki açıklaması şoyle: "17 Nisan 1987 günü Mardin ili Idil ilcesi kırsal kesiminde arama yapan Mardin Tali Bölge Komutanlığı'na bağlı güvenlik kuvvetleri, saat 10.00 sıralannda bir grup terörist ile teması sağlamış ve meydana gelen çatışma sonucu iki teröristi silahlanyla birlikte ölü olarak ele geçirmiştir. Ölen teröristlerle birlikte bir G3 pijade tüfeği, bir Kalaşnikof otomatik tüfek ile çok sayıda mermi ve örgütsel doküman ile malzeme de ele geçirilmiştir. Çıkan çatışmada bir er şehil olmuştur. Güvenlik kuvvetleri bölgede aramalara devam eimektedir." Ataköy turistik tesisleri / stanbul (a.a) Tanmmış Fransız "Printeps" mağazalar zinciri, Ataköy turistik tesislerinde yer alacak mağazaları işletecek. Ortaklık ve işletmeye ilişkin yapılacak iki ayrı anlaşma, 20 nisan pazartesi günu Sanayi ve Ticaret Bakam Cahit Aral, Bayındırlık ve Iskan Bakam Safa Giray ile Kültür ve Turizm Bakam Mesut Yılmaz'ın da hazır bulunacakları bir törenle imzalanacak. Anlaşmaları, Ataköy Turizm Merkezi adına yönetim kurulu başkanı Hüseyin Bayraktar, Printeps adına da Gerard Leroy ve Holday Inn adına Peter Gee imzalayacak. TEMSİLİ VE KATILIMÇI DEMOKRASİNİN KÖKENİ Doc. Dr. Sami Selçuk 550 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Turkocaği Cad. 3941 Cağaloğlutstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle