Katalog

CUMHURİYET/10 18 NİSAN 1987 ANKARA (Cumhoriyet Bürosu) Siyasi parti genel sekreterleri önceki akşam eşleriyle birlikte buluştuklan yemekli zirvede anlasmaya vaıamadılar. Sonuçsuz kalan zirvede ANAP, SHP, DYP ve DSP genel sekreterleri, Siyasi Partiler Yasası, seçim yasalan üzerindeki değisiklik önerileri ile siyasi yasaklann kaldınlmasıru tartıştüar. Tartısmalara zaman zaman genel sekreter eşleri de katıldılar. Toplantı sonucuyla ilgili olarak önce bir mutabakat metni hazırlandı, ancak anlaşmaya vanlamayınca mutabakat ımzalanmadı. "RV" Restoran'da yapılan toplantıda SHP Genel Sekreteri Fikri Safctar ile DYP Genel Sekreteri Gökberk Erfenekon, Seçim ve Partiler Yasaları'nda köklo değişiklikler yapılması ve siyasi yasaklann kaldınlması konusunda birbirine yakın görüşleri savunurken, ANAP Genel Sekreteri MusUfa T«ş»r ile DSP Genel Sekreter Vekili Halnk Özdalga'nın buna karşı çıktıklan öğrenildi. ANAP Genel Sekreteri Tasar, muhalcfet partileri genel sekreterlerine, partilerin belde temsilcilikleri olusturması ve merkez yönetim organlarırun üye sayısı ile oluşum biçiminin tüzüklerine bırakılması görüşlerini iletti. Bu öneri, öteki üç genel sekreter tarafından da olumlu karşılanırken, özellikle Sağlar ve Ergenekon, Seçim ve Partiler Yasalan'ndaki antidemokratik hükümlerin değiştirilraesini gündeme getirdiler. Genel sekreterler zirvesinde, Ergenekon'un siyasi yasaklann kaldınlmasım gündeme getirmesi ise, bir ara havayı elektriklendirdi. Saglaı'ın da destek verdiği bu öneriye Tasar karşı çıkınca, Ergenekon, "EJinizden geleni •nfcmza koymaym" dedi. Taşar'ın yasaklann kalkması için yine anayasanın 175. maddesi değişikliğini gündeme getirmesi üzerine Erge Genel sekreterlerin sohbeti sonuçsuz kaldı nekon, "Siz kapı dururken bacadan girmek istiyorsunuı, anahUr elinizde, bununla geçici 4'u kaldınp kapıyı açın" diye konuştu. Taşar'ın eşı Gulderen Taşar bu nun üzerine söze kansarak, "Siz anıhUn DP'lilerin yasagını kaldınnuken kaybcttiniz. Biz şimdi o anahtan «nyoruz" dedi. SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar ise, zirvede her partinin üçer temsilci ile katılacağı tam yetkili bir ortak komisyon oluşturulmasını önerdi. Saglar, Seçim ve Partiler Yasaları'nda yapılacak degişiklikler konusunda bu komisyonun bir ortak metin hazırlamasını ve buna göre davranılmasını istedi. Saglar'ın önerisinin ortak komisyon oluşturulması bolümü genel sekreterlerce olumlu karşılandı. Ancak bu komisyonun ortak bir metin hazırlamastna Taşar ve DSP Genel Sekreter Vekili özdalga karşı çıktılar. Taşar, yapılması dttştinulen değışiklıklerin konuşulabileceğini bildirirken, Sağlar, yalnızca konuşup ortaya bir ürün çıkaramayacak komisyonun bir yaran olamayacağını söyledi. Saglar, aynca ilgili yasalann Cumhuriyet Başsavcılıgı'nın partiler üzerindeki yetkilerini arttıran, zorunlu kontenjan öngören, paralı propaganda getiren hükıimleri ile yurtdışındaki işçilere gümrüklerde oy kullandırma uygulamasının degiştirilmesini ve seçimlerde oy kullanmamaya para cezasının kaldınlmasım önerdi. Geç saatlere kadar süren yemekli zirvede genel sekreterler, bir uzlasmaya varamadılar. Saat 02.30'da sona eren toplantıda, genel sekreterlerin yeniden bir araya gelmesi görüşü benimsendi. SHP Genel Sekreter Saglar, zirve sonrasında ANAP'ın kendi belirledigi gündemi öteki partilere de kabul ettirmek çabası içine girdigini belirtti ve zirve adı verilen toplantıda bu tavırlannm açıkça ortaya çıktığım söyledi. DYP Genel Sekreteri Ergenekon ise, "Anlaşamadıgıınızı görduk. Birbirimizia tavnnı daha ytkıiHUn ve iyice ögrendik" dedi. ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar zirveyle ilgili olarak dün düzenlediği basın toplantısında, toplantının baslangıç olarak basarıh oldugunu savundu, SHP ve DYP genel sekreterlerini uzlaşmadan uzak olmakU suçladı. DSP'nin daha yakın ve yatkın görtlndügünü bildirerek, DSP genel sekreteri ile aynca özel bir görüşme yapacaklannı açıkladı. Taşar, Uç partinin de siyasi yasaklann kaldınlması konusunda samimi olmadığını öne sürerek, yasaklann kalkması konusunda tek samimi partinin ANAP oldugunu iddia etti. Taşar bu Meclisin yasaklan kaldırmaya mecbur olmadıgını da bildirerek, "Bu Meciisc devrim muhafın diyenleriıı af talep etmcye hmklan yoktur" diye konuştu. DSP Genel Sekreter Vekili Haluk özdalga da dün yaptıgı yazüı açıklamada, ANAP'ın Siyasi Partiler Yasası'nda yapmak istediğı degişiklikleri benimsediklerini, ancak yeterlı bulmadıklannı büdirdı. özdalga, DSP'nin Siyasi Partiler ve Seçim Yasalan'nda yapılacak degişikliklerin partilerarası diyalog ve işbirligi sonunda gerçekleştirilmesi gerektiği inancında oldugunu kaydetti. YEMEK NASIL GEÇTİ? Yemekte ev sahıpüği yapan Gulderen ve Mustafa Taşar, "RV" restorana erken gelerek gazetecilerle birlikte beklemeye başladılar. DYP Genel Sekreteri Gökberk Ergenekon'un ardından DSP Genel Sekreter Vekili Haluk özdalga ile eşi Elizabeth özdalga geldiler. Mustafa POUTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Taşar, özdalga ile sohbet ederken Türk Haberler Ajansı'nın kapamşından önce düzenlenen bir açıkoturumda özdalga'yı dinledigini söyledi. Özdalga da açıkoturumu anımsamaya çalışırken, "Evet demokrasi konusundaydı. Bir ara hava elektrikJenmisli" dedi. SHP'li Saglar ile eşi Serap Saglar'ın gelişinden sonra toplu fotograflar çekildi. Saglar, sempatik oldugunu söyleyince, Taşar'da "Evet. Ben ber zaman sempatigimdir" karşüıgını verdi. Taşar, Ergenekon'a dönerek, "Bu topbiDtııun bir gayesi de bekâr gend sekreter bırakmamak. "Ergenokan'a ANAP'lı bir bayın bulalım." diye espri yaptı. Bir gazeteci söze kansarak, Ergenekon'un seçim. leri kazandıktan sonra evleneceğini söyleyince, Ergenekon, "Hayır. Siyasi yasaklann kalkmasından sonra evleaeceghn" açıklamasında bulundu. Bu sırada Gulderen Taşar, Saglar çiftinin yanına yaklaşarak, "Gazetderden takip ediyonız. Yeni evlcndiniz galiba. Hayıriı olsun" dilegini iletti. Bayan Tasar, Serap Saglar'ın sanatçı Aylen Gökçer ile akrabalıgını anımsatarak, "Bea de kızunı tiyıtro oynncusıı yapmak istiyonım" dedi. İnsanlık Adına Yazık... Bizimki bir süre işkenceli demokrasi idi. Suçluyu bulduk bulduk, bulamadık mı işkence altında suçlu 'imal' ediyorduk. Demokrasi geliyor, işkence de kalkıyor derken bir de ne görelim? Şair Nevzat Çelik işkence yüzünden açiık grevine girmiş... ilgililere duyuruluyor: "Ne işkence yapmışız ki?" diye soruyorlar. Onlara göre işkence falakaya yatma, elektriğe verilme biçiminde anlaşılıyor. Oysa şair Nevzat Çelik'e dışarıyla olan ilişiğini keserek işkence yapıyorlar. Ne gelen mektuplarını veriyorlar ne gidecek mektuplarını gönderiyorlar. Görüşmeler de yasak... işkencenin böylesı de var. Fakat kimisi de işkenceyi kaba, zorba, vurdu mu ötdürür türden bellıyor. Dışan ilişki, mektup gönderme, mektup alma, haberleşme, görüşme yasaklarının işkence oldugunu benimsemiyoriar. Nevzat Çelik diyor ki: "1980 martından bu yana, gerek Birinci Şubede, gerekse askeri cezaevınde sürekli olarak işkence gördüm, hâlâ da göruyorum." 1986 yılında bir kolayını bulup Binbaşı Muzzaffer Ergüder1 le görüşüyor. Yapılan işkenceleri anlatıyor. Bunların insanlık dışı oldugunu söylüyor. Ne olsa bir insan Binbaşı Muzaffer de dinliyor. Sonunda söylediği şu: "Bizim istediğimiz doğrultuda şiirler yaz, tutukluluk haklanndan ziyadesiyle yararlan!.." "Acaba Binbaşı Muzaffer'in, 'Bizim istediğimiz doğrultuda şiirler yaz1 demesi ne anlama geliyor ki? Muzaffer Binbaşı, bir holdingci değil ki! Bugün ülkeyi ortakları ile birlikte holdingci sermaye yönetiyor. Her sıkıştığında da ortağım buluyor. Muzaffer Binbaşı, istese de holdingci sermayeden yana olamaz. Eline ne geçer kı! Nedir suçu Nevzat Çelik'in? Kendisi şöyle açıklıyor: "Tutuklu olmanın yanı sıra bir büyük suçum daha var: Şair olmak!.." Yerine oturamamış, kendini sağlam görmeyen ıktıdarlar, şairlerden hep korkmuşlardır. Bakın tarihe, iktidarların en büyük korkusu şairterdir. Bilirler ki onların etkisi, kendilerinden daha çoktur. Nevzat Çelik'in demokrasi geldi, geliyor derken başına gelenter korkunçtur. Ne kadar bağırsa sesini dışan duyuramıyor. Duyursa bile işkence edenler aldırmıyor. Daha güçlü yerlere dayandıklarını sanıyorlar. Bakın Ortak Pazar'a gireceğiz diyorsunuz. Oraya girerken ilkin insana işkenceyi sorarlar: "Siz bir şaire işkence yapıyormuşsunuz!.." derler. "Nerde?" "İşte şairin sesi: Sağmalcılar Özel Tip Askeri Cezaevi'nden Meîris'e sevk olunduğum 19.2.1985 gününden beri mektuplaşma yolum kapalı tutuluyor. Şair kimliğime yönelik bu haksız uygulama on altı aydır sürüyor. Şimdiye değin yaptığım bütün yasal girişimler sonuçsuz kaldı. (..) Dilekçe ve görüşme istemim yanıtsız bırakıldı. İki dilekçeme yanıt verildi, onlarda da 'ne kadar önyargılısınız' gibi ciddi ifadeler vardı. Sağmalcılar Özel Tip Cezaevi'nde iken haftada, ortalama, on on beş mektup alırdım. Kaba bir hesapla benim yazdığım ve bana yazılan mektup sayısı bini geçer. Tabii bu mektupların birkaçı dışında hepsi alıkonuldu. Yarısı yırtılmış toplam yedi mektubu iki ya da üç ay sonra verdiler. Salt bu yasağı delebilmek için, ailem ve sevdiklerim iadeli taahhütlü mektuplar yazdılar. Telgraflar çektiler. Yasağı aşmak mümkün olmuyor. İnsanın insanca gelişmesinin önüne dikilen her türlü engeli protesto ediyorum! 7 Nisan 1987 günü süresiz açlık grevine başlıyorum. Alıkonan tüm mektup, kart, telgraflarımın verilmesine ve bundan sonraki mektuplaşmamın engellenmeyeceğinin taahhüt edilmesine kadar eylemımi sadece su içerek sürdüreceğim. Yüreklerın kulakları sağır değil, buna içtenlikle inanıyorum." Nevzat Çelik için bundan yıllarca önce de yazmıştım. İlhan Selçuk da yazdı. Başka yazan arkadaşlar da vardır. Daha da durum böyle oldukça, yazılacaktır. Bütün yazılanlar ülkemizde işkencesiz demokrasinin varlığını kanıtlamak içindir. Bir yerde işkence varsa en azından demokrasi yoktur. Biz demokrasi istiyoruz, iktidarlar demokrasinin varlığından söz ediyorlar. Öyleyse şair Nevzat Çelik'in durumu nedir? Ona uygulanan bu işkenceler ne oluyor? Her yerde siyasetçiler insan haklarından söz ediyorlar. Bildirilere girmiş, anayasalarda yer almış, uğruna bunca savaşım verilmiş insan hakları ne oluyor? Ülkemiz ve insaniarı işkence suçlamasına daha uzun süre dayanamaz. Çok yazık oluyor. Hem insanlık adına, hem ülke adına!.. Gazeteciler, Saglar ve Taşar'ın birlikte bir kez daha fotografını çekmek isteyince Tasar hemen Saglaı'a sarılıverdi. Saglar da biraz uzaklaşırken, "Böyte reltlamlara Sayın Başbakandan alıştıiar" diye laf attı. Taşar, biraz alınmış biçimde, olayın reklamla ilgisi olmadıgını ifade etti. Taşar, Ergenekon'a dönerek, "Safdaki dengeyi saglamak için ben şişmanlayınca o zayıflıyor. Ben zayıflayınca o sismanlıyor" imasında bulundu. Ergenekon da bugünlerde Taşar'ın zayıfladıgını söylemekle yetindi. Iş Bankası Kültür Yayınları Uluslararası Bankacılık veiurkiyeÖrneği Dr. Nazım Ekren Uluslararası bankacılık olgusunu mikro ve makro düzeyierde etkileyen temel faktörler. Değişik açılardan uluslararası bankacılık. Olayın endüstriyel organizasyon ve uluslararasıfinansmanyönü. 1980 sonrası Türkiye ekonomisinde uluslararası bankacılığın yeri. Kültür Yayınlan IfTOrfc Ltd ŞH. lş Bankası Kılltür Yavuıbn lsuınhul da Erenköy. Kadıköy. Cağaloğlu, Besiktas, Ankara da Mesrunveı. Izmırde Kocak satı» mağazalanmızdave tüm lş Bankası şubelennde Başbaviler Ankara ila A\dın Kıuhe\ı. Lstanbul'da Özgür Yayın Dağıtım. Izmır'de Yavuz Knahevı =YAYIN OZGÜR GÜNUNKITAB1 Cüneyt Arcayürek Türk Amerikan ilişkileri; yasaklar, baskılar... Ardı arkası kesilmeyen ambargolar.. Amerika ile öteki büyük devleüerin Türkiye üzerindeki tuzak ve oyunlarının iç yüzünü, DAGITIMH SELÇUKBARAN araştırdı, belgeleredayanarak "PATRON" Amerika'nm değişmez tutumunu kitaplaştırdı: Üçgeninde Türkiye 387 sayfa 2500 lira. SELÇUK BARANBOZMR ÇİÇEKLERİ Gereksiz abartılardan kaçan, alabüdiğİDe yahn bir anlatımla, ıssızhkta açmış bir dizi kimsesiz çıçek... YasL bir roman "Boıkır Çiçelderi"... Sdnı İleri VE.Nİ ÇIKAN KTTAPLAR: NECATİ GtlNGÖR UNITTULMAZ BİR KAD1N RESMİ Cüneyt Arcayürek Kitap dostlan için en sağlam güvencc. Cevdet Kudret DİLLERİ VAR 8İZİM DİLE BENZEMEZ Dll ve Türk Dil Kurumu üzerine 31 uzman kişintn yazdığı vazıların toplandığı kitap ATATÜRKÜN TURK DİL KURUMU ve SONRASI Robert P.Finn TÜRK R0MANI (İlk dönem 18721900) BIRAKINIZ YAPSINLAR BIRAKINIZ GEÇSİNLER TÜRKİYE EKONOMİSİ 19801985" iskender Ohri ANADOLU NUN ÖYKÜSÜ Münci Kapani İNSAN HAKLARININ ULUSLARARASI BOYUTLARI Ülkü YalımOzcan Yalım Türkçede EŞ VE KARŞIT ANLAMLILAR BILGI YAYINEVI 1300 lira 1500 lira 850 lira 1500 lira 1250 lira GÜVENTURAN YALNIZ MISIN? İKİNCİ BASKI VAPANLAR: İNCİ ARAL SEVGİNİN EŞStZ KIŞI SEIİM ILERİ SENİ ÇOK ÖZLEDİM Ankara Cad.31/2.Fahrettin Kerim Gökay İşhanı (Vilayet karşısı) CağaloğluİST. Tel: 526 25 13 .. Şeytan Üçgeninde Türkiye BİUİİ YHY1NEVİ DEMİR ÇELIK 87/1 Karabük Ağır Sanayi Mühendisleri Deraeği yayınt demir ve çelik sanayii ile ilgilenenlerin dergisi İÇİNDEKİLER: Demir Çelik Sanayiinde 50. yıl KASMD Dünya Demir Çelik Sanayiinin Bugünkü Durumu ve Yakın Gelecekte Beklenen Gelişmeler Prof. Dr. Veli AYTEKİN Geçmişte ve Gunumüzde Demir Çelik Üretimi ve Ülkemizin Yeri Prof. Dr. Feridun DİKEÇ Çelik Üretimi Gelişimine ve Karabük Çelikhanesine Toplu Bakış Coşkun AKTEN Mimari ve Çağdaş Malzeme Çelik Yavuz İNCE Köşebentlerin Kalibrasyonu Mazhar ACAR Sigoru Sektöninün Ulusal Ekonomi Üzerindeki Etkıleri ve Risk Yönetimi özdemir PAR Teknoloji Transferinde Proses Muhendisligi lhsan KORKMAZ Abone beddi ve koşullan: Yülıgı 8000^ TL. dır. Abone bedelinin Ziraat Bankası Karabük Şb. 5233 No'lu Dernek hesabına yatınlması ve dekontun P.K. 14 KARABÜK adresine gönderilmesi gerekmektedir. CÜNEYT ARCAYÜREK AÇIKLIYOR 1. "DEMOKRASİNİN İLK YILLARI" (19471951) 9 0 0 2. "YENİ İKTİDAR, YENİ DÖNEM " (19511954) 1000 3. "BİR İKTİDAR, BİR İHTİLAL" (19551960) 1100 4. "YENİ DEMOKRASİ, YENİ ABAYIŞLAR" (19601965) 1350. 5. "DEMİREL DÖNEMİ, 12 MART DARBESİ ' (19651971) 1350 6. "ÇANKAYA'YA 6İDEN YOL" (19711973) 20007. "DEMOKRASİNİN SONBAHARI" (19771978) 2750. 8. "MÜDAHALENİN AYAK SESLERİ" (19781979) 2200. 9. 12 EYLUL'E DOĞRU KOŞAR ADIM 8 Kasım 1979 Nisan 1980 2200 10. DEMOKRASİ DUR Nisan 1980 • Eylul 1980 2500CÜNEYT ARCAYÜREKİN ÖTEKİ KİTAPURI KUDETA (Buyuklere Masallar) HAPISHANEDEKİ ECEVİT ŞEYTAN ÜÇGENİNDE TÜRKİYE 80014002500 ÇAUŞANLARIN SORULARI/SORUNLAR1 YILMAZ ŞtPAL "BağKur 8 bin. Emekü Sandığı 3 0 bin" Ben, 1982 yılında BağKur'dan emekli oldum. Henüz bir ay maaş almıştım ki eşimi kaybettim. Bunun üzerine yaptığım başvuru sonucu Emekli Sandığı'ndan babamın maaşını da bağlattun. Ancak daha önce BagKtır maaşı ve sosyal yardım olan yakacak >«rdımı baglandığı için babamdan aldıgım maaşın yakacak yardımı Emekli Sandıgı'nca ödenmedi. BUdifiniz gibi bu sosyal yardımı BagKur 8 bin, Emekli Sandığı 30 bin lira olarak vermektedir. Pahalı hayat şartlan içinde büyük sıkıntı çekmekteyim. Üniversitede çocuk okutmaya çalışıyorum. BUtün gelirim de çok düşük olan BagKur ve babamın maaşıdır. Her iki kurumun ödedigi 22 bin liralık fark benim için çok önemlidir. Bunun için de bana BagKur'ca ödenen bu sosyal yardımdan vazgeçip babamın sos>'al jardımını alabilir miyim? N.KrlSTANBUL YANIT: Sosyal Güvenük Kurumları'nca bağlanan emekli aylıkları arasındaki farkın giderek bUyüdüğü gerçeği göz ardı edilemez. Bu aylıklann yanı sıra bir yardım niteliğinde olan sosyal zammında da fark vardır. Bu fark da giderek büyümektedir. 1 Ocak 1987'den geçerli olarak sosyal yardım zammı TC Emekli Sandıgı'nca ayda 30 bin, SSK'ce 24 bin ve BağKur'ca ise 8 bin lira olarak ödenmektedir. BağKur Yasası uyannca ve BağKur tarafından ödenen sosyal yardım zammı TC Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar Kurumu ile Sosyal Sigortalar Yasası'mn geçici 20. maddesi uyannca kurulan sandık statülerine göre aylık alanlara ödenmemektedir. TC Emekli Sandıgı'nca ödenen sosyal yardım zammı "506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu veya aynı kanunun geçici 20. maddesi uyannca kurulan sandık statüleri ile BağKur'dan aybk alanlara, TC Emekli Sandıgı'nca ödenmez" Bu nedenle yaşlıhk aylığı ile sosyal yardım zammının size BağKur'ca ödenmesi, bu yardımın TC Emekli Sandıgı'nca ödenmesine engeldir. Soru SÖZLUĞÜ • 5000. Ti.'dan az sipanşierinız ıçın havale, posta ya da damoa pulu gönderinız ; ' Ödemeli slparişlerinizde posta masrafı ödemeli bedelıne eklenir.' 10.000 TL üzerindeki sıpanşlerinize % 20 mdirım uvgulanır. BİLG! T»YIN£Vİ Mtfntırt* C 46/A r«mj.MrAnkjrı Tt«: 131 11 22 131 16 SS BILGI DAİITIM Blblül CM 19/2 T«B 522 52 01 / «fiâry^ """>« ""««I 85 * 5000. TLdan a spri^eriniz içm havafe, posta yada damga pulu göndeciniz. * Ödemeli sçarişlerinude posta masrafı ödemeli bedelim etüemr. 10000 TL. uamdeki stpahşlermze H 20 indinm uygutamı. Aylık Eğitim Kültür ve Sanat Dergisi abece DOST KITABEVI BİLGJ YAYINEVİ Meşrutiyet Cad. 46/A Yenişehir ANKARA Telf. 131 81 22131 16 65 BİLGİ DAĞITIM Babıâli Cad. 19/2 Cağaloğluİstanbul Telf. 522 52 01 TÜM ÖĞ Ü ÖĞRETMENLERİN DEMOKRATİK SESİ YıllıkAbonesi: 5.000 TL.. Altı Aylık Abonesı: 2.500 TL. Adres : Ataç Sokak No: 27/5 Yenışehir'ANKARA Tel : 132 05 74 "YENIYAYIN ve MÜZİK KASETİ BÜLTENİ" Kitabcvimİ7, ukurlarııı ve miı/ıkM'vcrlcrin yeni yayınlanmı^ kitap ve mu/ik kasetleıiıulen haberclar olm.ısı amacıyla her ay bir bülten yayınlaııı.ıya başlamıştır. Ucrctii; ularak abone olmak için bi/e acltesini/i bildirmeniz yeterlidir. Kitap ve kasct isteklerini/ ödemeli sorvisimi/ce k.ırşılanacaktır. EVRENSEL KtlABEVt SOVYET Teknik ve Bilimsel Yayınlar , Türkiye Temsilcüiği: (Romanlar, Dergiler, Çocuk Kitaplan \.b.) İZMİR'de ilk kez I. KİTAP FUARINDA satılmaktadır. Eski Karapıürsel Binası Konak İZMİR Merkez: Atatürk Bulvarı. Engürii Pasajı 107/42 Kızılay / ANK. l î l . : 117 29 89 Doğada Yaşamı Sürdürmenin El Kitabı * DOST KITABEVI Merkez Konur Sk. No:4, Kı/ılay/ANKARA Tel: 118 83 27 Şııbc : /afer Çarşısı, No: 13, Yemşelıir/ANKARA Te!:132 12 81 VE REKLAM: 125 68 9 5 1 1 8 56 7 4 DUYURU SURVIVAL Yazan: İ. Kenan Atasavun Askerler, avcılar, dağcılar, kayakçılar ve doğa ile mucadele etmek zorunda kalabilecek bütün diğer kişiler için kaynak kitap. 240 sayfa, birinci hamur baskı. Fıyatı: 5.000 TL. lstanbul'un seçkin kitapçılarında saıışa sunulmuştur. Kitap bedellerini Pamukbank Pangaltı Şubesi IOOO837 sayılı hesaba yatıran (veya posta ile gönderen) ve adları, adresleri ve havale tuıarını belirten mektupla: Valikonağı Cad. No: 33 Kat: 6 Harbiye lstanbul adresıne başvuranlara kitaplar taahhütlü posta ile gönderilecektir. Dr. YAHYA KANBOLAT 1) Halide Edip Adıvar'ın Romanlarında Feminizm Sorunu 500 lira (KDV'li) 2) Politikacının Kökeni 600 lira (KDV'li) ^ Genel Satış Yert tlhanilhan Kitabevi Baytndır Sok. 23/6 Yenişehir / Ankara Yapıtlar NACİ ÜNVER EVLENME CÜZDANI Dağıtım: Adaş (Ankara) Datiç (İzmir) • Türkiye'mn ilk ve tek kitap dergisi "Günürnüzde Kitaplar"ın yayın yönetmenliğini üstlenebilecek yönetici ve yönetici yardımcılan, • Mizanpaj, tasarım, pikaj, montaj ve baskı denetiminde deneyimli grafiker, • Kitap kulübümüzun Cağaloğlu ünitesinde çalışacak kitap olayına aşina, yönetici adayları, Arayın, gelin, görüşelim. BİLGE KİTAP KllLÜBÜ Valikonağı Cad. 73/2 INişanlaşı 141 51 24 141 51 25 148 22 04 148 22 05