19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17NİSAN 1987 HABERLER CUMHURİYET/9 Halefoğlu Uzakdoğu'da A nkara (Cumhuriyet JM. Bürosu) Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, loplam 9 gun sürecek olan Uzakdoğu gezisinin Uk durağı olan Bangladeş'e gitmek üzere dun Ankara'dan ayrıldu Halefoğlu gezisinde sırasıyla Bangladeş, Japonya ve Singapur'u ziyaret ederek, çeşiıli temaslarda bulunacak. Libya'da skandallar zinciri Kürdistan ve Ermenistan kurulmasını isteyen Libya Lideri Kaddafı'yi Türk parlamento heyeti protesto etti. Bir süre önce Libya'ya giden Sanayi Bakanı Aral'ın, geceyarısı uyandınlarak Kaddafı ile görüştürüldüğü bildirildi. Parlamento heyetinin tepkisinden sonra Libya'da hava değişti ve milletvekilleri devlet töreniyle uğurlandı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Libya'da son zamanlarda Türkiye ile ilgili skandallar yaşandı. Türk parlamento heyetini kabul eden Libya Lideri Muammer Kaddafî, Kürdistan ve Ermenistan devletlerinin kurulması düşüncesinde olduğunu açıklayınca, milletvekilleri protesto ettiler. Bu arada, bir süre önce Libya'ya giden Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral'ın bir hafta bekletildikten sonra, bir gece saat 01.30'da uyandınlarak helikopterle çöldeki çadınnda Kaddafi ile görüştürüldüğü bildirildi. Bunu öğrenen Türk parlamenterler, "Bu bir skandaldır'' göruşünde bırleştiler. Libya Halk Sosyalist Cemahiriyesi Genel Kongresi'nin, Libya'nın Ankara Büyükelçiliği aracılığıyla davet ettiği çeşitli siyasi partilere mensup 9 milletvekili Türkiye'ye döndüler. ANAP'tan İsmeı Ergiil, Nihat Akpalt, DYP'den İskender Cenap Ege, Feyzullah Yıldırır, Mahmut Altunakar, DSP'den Şükni Babacan, bağımsızlardan Günseli Özka>a, Şeref Bozkurt ve Şükrii Yüzbaşıoğlubulunuyordu. Ege başkanlığındaki Türk parlamento heyeti Libya'da bir hafta çeşitli temas ve incelemelerde bulundular. Heyeti kabul eden Libya Lideri Kaddafi, yarım saatlik görüşme sırasında Türkiye'nin tarihinden söz etti. Türkleri ve Türkiye'yi öven Kaddafi, daha sonra yeşil kitabında yeralan görüşlerini dile getirdi. Turkiye'deki ABD üslerinin Müsluman aleme yonelik olduğunu iddia eden Kaddafi, tum halkların Kurtuluş Savaşı vermelerini ve özgurluklerine kavuşmalarını desteklediklerini söyledi. Kaddafi'nin Kürtlerin ve Ermenilerin de bağımsızlıklanna kavuşmaları, bağımsız devlet kurmaları düşüncesinde olduğunu söyleyince, heyet başkanı İskender Cenap Ege ve diğer milletvekilleri ayağa kalktılar. Ege'nin, ülkemizdeki ABD üslerinden İslam alemine karşı bir harekete izin verilemeyeceğini söylediği, Feyzullah Yıldırır'm ise, Kaddafi'nin yanına giderek, elini havaya kaldırdığı ve " H i ç kimse Türkiye'yi parçalayamaz" dediği öğrenildi. Bu sırada Günseli Ozkaya da Kaddafi'nin yanına gelerek, "Sin dinledikten sonra anladım ki, dünyada banşı kadınlar saglayacak. Erkekler savaş istiyorlar" dediği edinilen bilgiler arasında. Türk parlamento heyetinin Kaddafi'yle görüşmesinden önce Libya Halk Cemahiriyesi Genel Kongresi'ni ziyaretleri sırasında Meclis İkinci Başkanı'nın da konuşmasında, Kürtlerin mücadelesini destekledikleri ve ayn devlet kurma düşüncesine katıldıklannı söylemesi, heyetin tepkisini çekti. Kaddafi'nin skandal yaratan sözlerinden sonra ertesi günü Libya'lı bir üst düzey yetkilinin İskender Cenap Ege'yi özel olarak ziyaret ederek, birgün onceki olayı düzeltme gayreti içine girdiği belirtildı. Olaydan sonra Libyalı'ların Türk heyetine daha yakın ve fazla ilgi gösterdikleri, devlet töreniyle uğurlandıklan öğrenildi. Kaddafi'nin sözlerine tepki olarak ayağa kalkan Türk milletvekilleri daha sonra yerlerine oturmadılar ve Kaddafi'nin elini sıkmadan gorüşmeden ayrıldılar. Türk parlamento heyeti üyeleri, Türkiye'ye dönüşlerinde konuşmama ve basına açıklama yapmama kararı aldılar. Bu arada Bayan Kaddafi'nin Günseli Özkaya'yı davet ettiği, ancak randevulan nedeniyle bu davete gidemeyen Özkaya'nın, Türk sefiresiyle birlikte Lider Kaddafi tarafından ikinci kez kabul edildiği öğrenildi. Kaddafi bu görüşmede, Türk dostu bir davranış içinde görüldü. Libya Lideri ülkesinde kadınların sahip oldukları hakları anlattı. ÖZKAYA'NIN İZLENİMLERİ Türk heyetinde bulunan Günseli özkaya, Libya dönüşündeki izlenimlerini Cumhuriyet'e anlatırken, "Orada Türk dış politikasının iflasını gördük" dedi. Özkaya, Libya'daki işçilerin perişan durumda bulunduklannı, hergün otellerini aşındırarak kendilerine sahip çıkılmasını istediklerini belirterek, şunları söyledi: "Libya'da sırf ticarete dayanan bir zihniyetin ve uygulamanın devlet kavramından ne kadar uzaklaşıldığını izlemiş oldum. İşçiler, 'Bize sahip çıkan yok mu?' dediler. Türk şirketlerin yanm bıraktıklan pek çok inşaat gördük. Bu şirketlerin Türkiye'ye kaçtıklan ve burada yeni işler kurduklan örnekleriyle anlatıldı. Libya hükumetinin bu durumda yapacağı bir şey yok. Hükümetimiz bu şirketleri niçin burada izlemiyor?" | : [ Gl NLERIft AHMET TAİV KOPUGU Portre: Ankara'da bir AET'li ohannes Pieter Van Rij'in Türkiye'ye AET temsilcisi olarak atanmasının üzerinden 70 gün geçti.Ama hakkındaki yazıtar 7 satırı geçmedi. Niçin? Sanırız, Başbakan Özal'dan çekindiği için. Yeni temsilcinın korkusu ağzından çıkacak bir sözün, Başbakan Özai'ı sinirlendirip kendısine "terbiyesiz" falan demesi. (Bilindiği gibi önceki Temsilci Gwyn Morgan Turkiye'deki demokrasinin sıkleti konusunda gazetecilerle sohbet etmış, bu sohbet de gazeÖzal'ın, Van Rij'e "terbiyesiz" falan demesi mümkün degil. Çünkü, Sayın Van Rij kendisinden önceki üç AET temsilcisi gibi "solcu" değil.. Ancak "sağ"ın neresinde, bu da beili değil. Bir gazeteci sağ siyasal yelpazenin neresinde olduğunu kendisine sormuş, ama "Ben profesyonelim. Görevim en iyi biçimde topluluğu burada temsil etmeye çalışmaktır" yanıtından başka bir şey alamamıştı. Van Rij Hollandalı. Amsterdam doğumlu. 20 eylül'de 60 yaşını kutlayacak. Uç çocuklu, evli. Eşi Amerikalı, sosyoloji doktoru. Öyle ki Ankara'da bu kısa sürede kendisi YÖK Başkanı Doğramacı'dan özel proje fırmalarına kadar bilgisi, kültürü, zerafetı ile birçok çevrenın dikkatini çekti. Doğramacı'nın kendisine iş teklif ettiği belirtiliyor. Doğramacı bu işi "ikinci şapkası" ile önermiş. Yani paralı Bilkent Üniversitesi'nin patronu sıfatı ile üniversitede ders vermesi için. "Bayan AET" devlet Yüksek Öğretım Kurum başkanlığı ile özel üniversite işverenliğinin birlikte nasıl yürüdüğü konusunu birsosyolog olarak fırsat sayacak ve işi kabul edecek mi? Bilemiyoruz. Van Rij, hukuk doktoru. Benzetmek gibi olmasın bu unvanı, Pakistan Devlet Başkanı Ziya Ül Hak'a bizim verdiğimiz felsefe doktorluğu türünden değil. "Doktoralı" hukuk doktoru. 1953'te Hollanda Demıryollan'nda mesleki yaşamına başlamış. 1962 yılında AET'ye adımını atmış. Yönetimde 1982 yılına dek AET görevlisi olarak Kanada, ABD, Belçika ve Japonya'da görev yapmış. Türkiye'ye Tokyo'dan atanmış. Japonya'daki görevi sırasında Meiji Hanedanı döneminde Nagasakı'dekı Avrupalı tuccarların yaptığı ışler üzerinde uzmanlaşmış. Şimdı Ankara'da Gaziosmanpaşa'daki AET temsilcilik "karargâhına" sokaktan yansıyan, "bebelere balon", "yoğurt kaymak", "Ayva var.. Armut var.. Nane var" feryatları arasında Meiji Hanedan döneminin kitabını yazıyor. Çünkü bu sesler onu ıstim üstünde tutuyor. Kıtaba bu feryat sahipleri için teşekkür dipnotu düşecek mi? Bunu hep birlikte AET'ye girmeyi beklemeden yıl sonuna doğru göreceğiz. İnşallah.. Hâkim atamaları yapıldı A nkara (anka) Milli JM. Savunma Bakanlığı'nca bazı askeri birliklere bağlı askeri mahkemelere hâkim ve savcı atamaları yapıldı. Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren karara göre yeni atamalar şöyle: Hâkim Teğmen N. Necati Nalıncı (Çanakkate Boğaz K. As. Sav. Yardımcılığma), Hâkim Teğmen İnsan Özcan (Donanma K. As. Sav. Yardımcılığma), Hâkim Asteğmen Arif Serbest (2. Tak. Hav. Kv. K. As. Mah. Hâkim Yardımcılığma, Diyarbakır), Hâkim Asteğmen Cem Smanmış (1. Tak. Hv. Kv. K. As. Savcı Yardımcılığma, Eskişehir), Hâkim Asteğmen Selçuk Türkmen (Hv. Eğt. K. As. Mah. Hâkim Yardımcılığma, tzmirj, Hâkim Asteğmen Bekir Düzgün (Hv. K. K. As. Mah. Hâkim Yardımcılığma, A nkara). iohannes Pieter Var telere yansıyınca Başbakan Morgan'ın 'dizginleri" olmadığını beyan etmışti.) Duyum ışişleri Sözcüsü Yalım Eralp yaktnır durur: ' Hep soylediklerımı yazryorsunuz der, biraz da aleyhime söylenenlerı yazsanıza.." Eralp yakında büyükelçı olarak Hindistan'a gidiyor. Dileğinı yerine getirtp aleyhıne soylenen bir şeyı yol armağanı olarak kendısine sunahm Iddiaya göre, Savunma Bakanı Yavuzturk bir yurtdışı dönüşü Basın Yayın Genel Müdür Vekılı Tuncer Topur ile karşıiaşır: Bakan, Topur'a yurtdışı temsilcilikterine gönderilen günlük basın özetlerim kımin hazırladığını sorar. Topur bakanın üslubundan, yine tddiaya göre, bültenterin kalitesizliginden yakındığı izlenimi çıkartıp, ' Efendim der, bu bültenleri biz hazırlamryoruz. Daha ehil etler hazırlasa daha iyi olur." Bültenleri hazıriayan "daha az ehil eller" a Elç! Eralp'in eileridir. • Ecevit bugün Van'a gidiyor / ' stanbul (uba) DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit ile eşi eski basbakanlardan Bülent Ecevit bugün Ankara'dan Van'a gidecekler. Bu sabah Ankara'dan uçakla Van'a hareket edecek olan Rahşan ve Bülent Ecevit ile beraberindekiler saat 12.00'de Van'da olacaklar. Daha sonra Van'ın Saray ilçesine gidecek olan Ecevitler burada düzenlenen bir toplantıda çeşitli konulara ilişkin görüşlerini açıklayacaklar. Ecevitler, yarın ve pazar gününü de Van ile çevre illerde geçirecekler ve haziran aymda belediye seçimi yapılacak ilçelerde konuşma yapacaklar. Ecevitler pazartesi gunü Ankara'ya dönecekler. Taha Yasin Ramazan, dün Cumhurbaşkanı Evren ve Başbakan Turgut özal'la görüstü. Iıuk'tan 3. boru hatttgündemde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Irak resmi görüşmelerinde günde 700 bin varil petrol taşıyacak 3. bir boru hattı yapılması konusunda ilke anlaşmasına varıldı. Musul ve Batman arasında planlanan bu hattın fızibilite çahşmaları, gelecek ay her iki ülkeden teknisyenlerin katılımıyla duzenlencek bir toplantıda ele alınacak. Göruşmelerin ardından imzalanan Karma Ekonomik Komisyon Protokolü'nde, iki ülke arasın, da varolan bankacılık anlaşmasında bir değişiklik yapılmadığı için Irak'ın Türkiye'ye yönelik 1,2 milyar dolarlık borcundan kaynaklanan sorun, bu aniaşmanın yenileneceği ağustos ayına kadar ertelenmiş oldu. Irak Başbakan Birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan, dün Başbakan Turgut Özal ve Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından kabul edildi. Ramazan düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de herhangi bir arabuluculuk talebinde bulunmadığını açıkladı. Ramazan, Kerkük'e bir Iran saldınsı halinde Türkiye'nin yardımını talep edip etmediği yolundaki bir soruya da "Irak kendini ve ülkesini savunmaya gücü yeten bir ülkedir" dedi. İki ülke arasındaki 7. Dönem Karma Ekonomik Komisyon Protokolü de imzalandı. Protokole göre, 1 ekimde hizmete girecek bir hatla Irak, Türkiye'ye 400 milyon kilovatsaat elektrik satacak. Türk ve Irak heyetleri Habur'da ikinci bir köprünün yapımıyla trafiğin rahatlaması konusunda da anlaştılar. Ramazan, bugün Türkiye'den ayrılıyor. 'Görüm' Banş Can'dan Erdem'e soru yağmuru Fransız senatör îstanbuVda / stanbul (OM.) Resmi bir ziyaret için Türkiye'de bulunan Fransa Demokrasi îçin Birlik Partisi (UDF) Genel Başkanı ve Fransız Cumhuriyet Senatosu Dışişleri Komisyonu ve Silahlı Kuvvetler Komisyonu Başkanı Jean Lecanuet, dün tzmir'den tstanbul'a geldi Jean Lecanuet, Atatürk Havalimanı'nda Istanbul Vali Yardımcısı Ergun Doğanay ve Fransa'nın îstanbul Başkonsolosu tarafından karşılandı. tstanbul'da kalacağı süre içerisinde kentin tarihi ve turistik yerlerini gezecek olan Jean Lecanuet, yarın Türkiye'den ayrılacak. Irak heyeti Ankara'ya gelince, İran basın toplantısı yaptı Irarvdan Irakh markaj Irak Başbakan Birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'ın, özal ile görüştüğü saatlerde bir basın toplantısı düzenleyen îran'ın Ankara Büyükelçisi Mottaki, "Savaşta işbirliği yaptığımız Irak muhalifi gruplara Türkiye'ye zarar vermekten kaçınmalarını tavsiye ediyoruz" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Irak Başbakan Birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'ın Başbakan Turgut Özal'la göruştuğü saatlerde bir basın toplantısı düzenleyen îran'ın Ankara Büyükelçisi Menoçehr Mottaki, savaşta işbirliğine gittikleri Irak rejimi muhalifi gruplara Türkiye'ye zarar vermekten kesinlikle kaçınmalan yönünde tavsiyelerde bulunduklannı söyledi. Mottaki, "Bu tavsiyeler dostane olmakla birlikte genelde müeyyidesini de içermektedir" dedi. Îran'ın Ankara Büyükelçisi, basın toplantısında Irak rejiminin sivil yerleşim merkezlerine karşı kimyasal silahlar kullandığı iddiasını yineledi. Mottaki, Îran'ın bu konuya ilişkin olarak Birleşmiş Milletler ve Kmlhaç'a başvurmuş olduğuna işaret etti. Daha sonra sorulara geçildi. Mottaki, Türkiye'nin savaşın sona erdirilmesi icin arabulucuk yapmasına ilişkin bir soruya, "Savaşın sona erdirilmesi için şartlanmız bellidir ve bu şartlar adil ve mantıki şartlardır. Biz Türk makamlarına savaş konusundaki tutumumuzu açıkladık: Savaşı sona erdirmeye hazınz. Uıriut ederiz ki, adilane şartlanmız gerçekleşir ve savaş en kısa zamanda sona erer" yanıtını verdi. "tran önceki gün Kürt gerillaları ile birlikte Kerkük'e saldırdı. Türkiye, söz konusu gruplann hareketinden rahatsız oluyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" biçiminde bir soru yöneltilen Mottaki, şunlan söyledi: "Irak'la savaş halindeyiz. Irak imkin bulduğu her noktadan topraklanmıza saldınp darbe indirmeye çalışıyor. Irak'ın her noktasından saldırarak darbe indirmek ve adil şartlanmızı gerçekleştirecek biçimde savaşı sona erdirmek bizim de hakkımız. Bunun için biitün meşnı yollan knllanınz. Irak rejiminin zulmünden bıkan bir çok muhatif gnıp savaştda İran İslam Cumhuriyeti ile işbirliği vapmaktadır, biz sürekli olarak dostlarımıza bu gruplarla işbirliğimizin Irak savaşına vönelik olduğunu, Türkiye ile alakâsının olmadığını söylüyoruz. Bizimle işbirliği yapan bu gruplara Türkiye'ye zarar vermekten kaçınmalan için tavsiyelerde bulunuyoruz. " Türkiye'nin Kuzey Irak'taki hava operasyonunun ardından Tahran'da yurüttüğü temaslara da değinen Mottaki, İran Dışişleri Bakanı Velayeti'nin bir dostluk mesajını Dışişleri Bakanı Halefoğlu'na ilettiğini anlattı. Mottaki, mesajda iki ülke arasındaki iyi ilişkilerin sürdurülmesi ve heyetler düzeyindeki görüşmelerin başlatılması konulanna değinildiğini söyledi. Îran'ın Ankara Büyükelçisi, bir İran ticaret heyetinin önumüzdeki pazartesi günü Türkiye'ye geleceğini, İran Ağır Sanayi Bakanı Behzad Nabavi'nin de 27 nisan günü Türkiye'yi ziyaret edeceğini bildirdi. İki ülke arasındaki Karma Ekonomik Komisyon görüşmeleri Başbakan Turgut Özal'ın geçirdiği ameliyat gerekçe gösterilerek İran tarafından ertelenmişti. 'Memıır gîrenler patron çıkıyor' SHP Sinop Milletvekili, Başbakan Yardımcısı 'na TÖBANK konusunda 10 ayn soru önergesinde 23 soru sordu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Sinop Milletvekili Banş Can TÖBANK olayıyla ilgili Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'i soru yağmuruna tuttu. Can, 10 ayrı soru önergesi ile 23 sorusunun yanıtlanmasını istedi. Can, Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem tarafında yaalı olarak yanıtlanmasını istediği soru önergelerinde TÖBANK'ın yeni statüsünü, TÖBANK'ın hesap ve işlemlerinin Meclis tarafından denetlenmesinin gerekip gerekmediğini, TÖBANK'ın yeni sermaye kompozisvonu ile ortaya çıkan yapmm KÎT sayıhp sayılmadığını sordu. Can'ın sorulanmn bir bölümü şöyle: TÖBANK'ın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na borcu var mıdır? Kamu bankalan ve kamu kuruluşlan bu bankaya mevduat yatırmışlar mıdır, yatırmışlar ise miktarı nedir? Merkez Bankası'ndan TÖBANK'a yapılan reeskont ve avans işlemlerinin tutan ne kadardır? Merkez Bankası nezdinde kurulan Interbank'tan bu bankaya ucuz ve düşük faizli kredi sağlanmış rnıdır? Miktarı nedir? Hükümet aldığı önlemlerle döviz kurlanndaki resmi ve karaborsa fiyat farklarını giderdiğini söylediği günlerde birden dolann resmi kunıyla Tahtakale seçilmiş, kuru arası açılmış, basın bir bankanın taahhütlerini yerine getirmek için karaborsadan döviz toplandığını yazmıştır. Bu banka hangisidir? TÖBANK operasyonu nedeniyle 3 kamu bankası ve bir kamuya ait bağlı ortaklığın katıldığı yeni yapılaşmada kamu kuruluşlannın yjiklendikleri risk ne kadardır? Katılmamn mali portesi ne kadardır? 3 kamu bankasının TÖBANK'a 22 milyar verdikleri doğru mudur? TÖBANK *ın büyük hissedarı Sayın Mimaroğlu anılan bankaya yıllar önce memur olarak girmiştir. Bu nasıl bir ekonomik sistemdir ki, bir kapıdan bankaya memur olarak girenler diğer kapıdan patron olarak çıkmaktadırlar? Topur Dtşisleri mensubudur. Görevinı "vekaleten" yürütrnekiedir. "Duyumlar" iyi bir büyüketçiltk kottuğu beklediği için. kendtsinin yerinden fazla memnun olmadığı yolundadır Bu "duyum"iarı destekleyen "görüm"ler de vardır ömegin, Uiuslararası Basın Enstitüsü (IPI) Direktörü Peter Galtiner onuruna Deviet Konukevi'nde Devlet Bakanı Hasan Ceiat Güzel'in verdiği yemekte Topur, kendısine aynlan yeri beğenmeyip oturduğu yeri "çaktırmadan" değışttrdigi "görümü" vardır. Bizce Hariciye protokolünü begenmemiş olması ve isminin yazılı olduğu oturma yerınin kartını degistirmesı Topur'un yerinden memnun olmadığına işaret sayılmamalı. Topur, bir yıldır "vekil" olarak görev yapmaktadır. Vekil, Arapça bitindiği gibi "bakan" demektir. Topur'un ise "bakan"lığa itiraz etmesi iyi diplomatiığma uygun düşrnez. HER ŞEY VATAN |ÇW Sungurlu: 418 sanık yurtdışına kaçtı nkara (a.a.) Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, 1980 yılından beri 418 samğın yurtdışına kaçtığını açıkladı. Sungurlu, konu ile ilgili olarak, 12 Eylül 1980'den bugüne kadar yurtdışına kaçtıklan belirlenen ve adresleri saptanan 418 sanık ve hükümlünün Türkiye 'ye iadelerinin istendiğini bildirdi. Adalet Bakanı şöyle devam etti: "Söz konusu hükümlü ve sanıkların işledikleri suçların bazılarının siyasi suçlarla bağlantılı bulunması, bir kısmınm da idam cezasına çarptırılmış olması dolayısıyla iade taleplerimiz kabul edilmedi. " •DODDDDDDDDD •DODDDOODDDD DOGDDDOnnODa DDoaaoaaaaao DDDD DODD ODDO oaaa •aDacaoaaoBC DDDDCÜÜCDCDD DDDoncaDoana ••DDCDDDDnan 3OOG D3DD 3DDD 3DDD :3QD DDD oaaa ana a^aa DDDDcaaoacaD DDDDDDDLaGaa ••ODCnOOGDDG DDDDODDDDDDO DDODacDDDaaa ODDDcaoaaaoc SAAT DAKİKA aaaoaaaaaaaa oooaaDDODoan DODDODDDDDDD DDDCODDDODDD aaDDDDDDDODD DODD acao acDC acDaaDDDDDDa IJ200 792 000 Ynionudakmıkıtaı DOaDDDDDDCÎDD DDDDDC0DD30D ODDD DQOD CDDD DCOC DDDD DGDC DDDD DDQD DDCD DCDC •DGD D3E2 DDDC aaoz DDOD DOaC ODDD DDDC ODGD DDDC ••DC DOaO ••QDODDQDDDC aoDDaaoDDoaa DooDCDaaaDDD aaoDDODaaaan SANİYE 47 520 000 Kjffcycdı nıiyontafyw y m ı b Gel tezkere gel... ukandaki resim Ankara yakınlanndaki bir askeri birlığin kantininde satılan kartpostalın tıpkı basımıdır. Kahraman Mehmetçik, bundan sonra "gel tezkere gel" feryadını kartpostallara değil, nesli can çekişen kâğıt yüz liralann üzerine dökecekler. Çünkü bu kartpostallar bile 150 lıraya çıktı. "Gel teskere gel" gazeli atanlann sayısı hızla düşecek. Bugün yarın Resmi Gazete'de yayımlanıp yürürlüğe girecek "Bedelli Askerllk Yasası" 2.5 rnilyon lirası olanları bu gazelden muaf tutacak. 2.5 milyonu olmayanlar ise yukarıdaki karta yakından bakıldığında farkedilecek olan 550 günlük vatan hizmet süresini saatler, dakikalar ve saniyeler üzerinden hesaplayıp mevcut gazele bir de "Ah parasızlık ah" türküsünü ekleyecekler. Ancak bunlar, yani "25 milyonsuzlar" yine de şanslılar. Vatana hizmet ederken geçirdikleri beher gün başına 4 bin 545 lira, saat başına 189 lira, dakika başına 3 lira, saniye başına ise 5 kuruş kâra geçecekler. Allah bin bereket versin... Her şey vatan için... Cindoruk: Özal'ı AEVye almazlar amsun/Sungurlu (Cumhuriyet) Karadeniz gezisinin Uk durağı olan Sungurlu'da bir konuşma yapan DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Özal döneminde Ortak Pazar'a girilemeyeceğini belirterek, "thtilal hukukunu yaşattığı için onu AET'ye almazlar" dedi. Üç gun sürecek olan Karadeniz gezisi için beraberinde bazı milletvekilleri olduğu halde seçim otobiısleri "Suvari" ile Ankara'dan yola çıkan DYP lideri, Çorum'un Sungurlu ilçesinde yaptığı konuşmada çiftçi ve koylunün Özal iküdarmda çok zor duruma duştüğünü belirtti. Nesouı ederal Almanya'nın Bielefeld Belediye Meclisi'nin SPD'lı (Sosyal Demokrat Parti) 43 üyesi, Türkiye'ye bir gezi planladı. İstanbul Anakent Betediye Başkanı Bedrettin Dalan'dan da geziye başlamadan çok önce, 16 nisan günü saat 11.00 için randevu aldılar. 43 üye Istanbui'a geldi. Beraberlerınde TV ekıbi de getirmişlerdi. Randevu günü geldi. Belediye toplantı salonuna vıdeo kameralarını, ışık ve ses sistemlerıni kurdular. Ancak saat tam 11 .OO'de kapıdan giren adamın gözlerinin, Haliç'in geleceğini değil de, bugünü yansıttığını farkettıler. Dalan'ı tanımıyorlardı, ama gözlerini biliyorlardı. "Dalan bu değil" diye bağırdı lar. Gelen gerçekten de Dalan değil, vekili kahverengı gözlü Bozanoğlu'ydu. Başkanın acilen Ankarayagittiğıni,şu sıralardauçtuğunusöylüyordu. Almanlar çaresız Hıkmet Bozanoğlu'na razı oldular. Sordular, filme aldtlar. Bir de "Sayın vekil, kazıklanmadan yemek yiyeceğimiz bir yer var mı?" diye sordular. Dalan'ın vekili de, "Bakın, benım lokantalar zincirimde kazık atılmaz, ama bazı yerlerde olabiliyor" diyerek, küçük bir reklam spotu da çakıverdi. Sosyal demokrat Almanlar, güle oynaya belediyeden ayrıldılar. Dalan'ın, makam odasındaki perdeyi aralayarak, arkalarından baktığını fark Dile edemediler. Omuzlarında dıkiz aynası taşımıyorlardı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle