Katalog

5 MART 1987 CUMHURİYET/15 Geleneksel kurt avı ARDAHAN (»*.) Kars'ın Ardahan ilçesine bağh köyl«de her yıhn mart ayında yapılan geleneksel kurt avı başladı. Sulakyurt, Dağcı, Çobanlı, ÇaJabaş ve Hacıali köyierinde her yıl mart ayında kapanlarla canlı kurt avlanıyor. Kurt avlama geleneğinin 1953 yüından bıi yana aralıkaz sürdüğünü bildiren SuJakyurt köyü muhtarı Halit Yılmaz, "Kurt yakaiamak için özel yaptırdığunız demir kapanlara hayvan leşkri takarak açık araziye bırakıyonız, Kurtlar geceleyin etleri yemek için kapanlara yaklaşıyor ve tuzağa düşüyorlar.r dedi. Okutariın YÖK üyeliği ANKARA (ANKA) Avni Akyol'un istifasıyla boşalan Yüksek öğretim Kurulu üyeliğine Bakanlar Kurulu'nca seçilen Sabahattin Okutan'ın atanma kararı Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından onaylandı. Çukurova'da pamuga yöneliş Panmk fiyadannın iç ve dış piyasada yükselmesinin yanı sıra teşyik primleri ve hasat kredisinin arttmlmas , Çukurova'da ureticiyi yeniden pamuk ekimine yöneJtti. a.a. muhabirinin sorulannı cevaplandıran Adana Çiftçüer Birligi Başkanı İztttÛB özgirıy, geçen yülarda pamuk ekim alanlannda azaima olduğunu hatırlattı. özgiray, " H i k i s e t i a yeai uy,ııla««sıyta ümkiye dekar tafna verâm 50 bia ttrahk teşvik vc fcuat kredlsi, paaak ekimlnl ynkfea carfp hate getirdJ ' dedi. ADANA (a.a.) ANKARA (ÜBA) Başbakanük konutu, Başbakan Turgst Ozal için yeniden düzenlenip boyandı. Başbakan Ozal, 2 şubat günü Amerika'ya gidip, bypass ameüyatı oknasının ardından, dekoratörler, konutun baa bölümlerini değiştirirlerken, boyaalar da Başbakanlık konutunu tepeden tırnağa yeniden boyadılar. Başbakan Turgut OzaTuı Amerika dönüşu, yepyeni bir konut bulacağını söyleyen yetkilüer, "Koaut tepedea braağa boyuurken Başbakıoıa yoktagunda tamîrat da tanuunlaadı" dediler. Özal'a yepyeni konut Evren'e hediye inekler çoğaldı CEYLANPINAR (UBA) Pakistan Devlet Başkanı Ziya ÜlHak tarafından, Pakistan'a yaptığı geziler sırasında Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e hediye edilen "Sahiwal" cinsi sığırlannın sayısı 12'den 21'e yükseldi. Ceylanpınar tanm işletmesinin hayvancılık tesislerinde bakım ve koruma altına alınan sığırlann yerel koşullara uyum sağladıkları ve kısa sürede üredikleri bildirildi. Altıngümüş işlemeli elbiseler KÜTAHYA (Ali Kehribar) Kütahya Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'nün açtığı altıngümüş işlemeli elbise kurslanna katılan genç kızlann düzenlediği defile ilgi topladı. Kütahya Şeker Fabrikası salonunda düzenlenen defile, Kütahya halk türküleri eşliginde bir yılda meydana getirilen altıngümüş işlemeli elbiseler izleyicilerin hayranhğmı kazandı. Kadife üzerine altıngümüş simlerle hazırlanan giysiler "Tefebaşı", "Pullu", "Aynalı", "Süpürgeli", "Bindalh", "AynalıPullu" gibi isimlerle anılıyor. Çimento fabrikası sorun oldu TRABZON (Ömer Güner) Çimento fabrikası, Trabzon'da sorun oldu. Belediye Başkanı Orhan Kalakullukçu, bacasından çıkan duman ve tozlann devamlı yakınma konusu olması karşısında, "Bu fabrika burada nasıl kuruldu?" demekten kendini alamadı. Fabrikanın bacasından çıkan duman ve tozlann azaltılması için yapılan ek tesisler de sorunu çözemedi. 8 şubat günü çekilen bu fotoğraf, fabrikanın kenti kirlettiğini göstermekte. Güneşli bir havada top oynayan gençlerin arkasında, fabrikanın bacasından çıkan dumanın Değirmendere ve Çömlekçi mahallelerini ne hale getirdiğinin göstergesi. HABFRI ERİN DEVAMI Ve sınır ötesi harekât (Baştarafı 1. Sayfada) da başan ile tamamlandığı oeurtildi. Operasyon bölgesindeki haberlere göre, operasyona katılan helikopterler, Irak topraklarına inmeden geri döndüler. Ancak bu konuda resmi bir açıklama yapılmadı. Sınır ötesi hava harekâtına katılan 30 savaş uçağının Diyarbakır ve Malatya'dan havalandığı öğrenildi. Filo, Uludere'nin sınır yakınındaki Taşdelen köyü ile Ortabağ bucağı arasındaki yaklaşık beş kilometrelik bir koridordan sının geçerek Irak'a girdi. Daha önceden yapılan keşif uçuşları ve sağlanan bilgilere göre, aynlıkçı teröristlerin dağlık kesimlerde saptanan sığınak, bannak, kamp ve depolan bombalandı. Resmi açıkiamada sözü edilen Sinath, Era ve Alaniş bölgelerinin Habur sınır kapısı karşısındaki Zaho kasabasmın dağlık kesimleri olduğu belirlendi. Bölge hakkında bilgi sahibi olan çevreler, bombalanan yerlerin Türkiye sınırına 5 ila 15 kilometre mesafede olduğunu belirttiler. Resmi açıklamaya göre, hava harekâtırun saat 08.0008.30 arasında gerçekleştirildiğinin bildirilmesine karşılık, sınır bölgesindeki köylerde yaşayan yurttaşlar, saat 06.00'dan itibaren savaş uçaklarının uçtuğunu söylediler. Köylüler, saat 08.3009.20 arasında da 9 Fantomun görüldüğünü anlattılar. Ankara Cumhuriyet Bürosu'nun güvenilir kaynaklardan aldığı bilgilere göre, Türkiye üzerinden Avrupa'ya giden sivil uçaklann kullandığı "dogu uçuş koridoru", dün sabah saat 06.30'da trafiğe kapatıldı. Hava harekâtı ile bağlantılı olarak sivil uçuşlara kapatıldığı öğrenilen koridor, saat 06.50'de yeniden sivil trafiğe açıldı. Hakkâri'nin Uludere ilçesine bağlı Taşdelen köyünde 14 kişiyi öldüren ayrılıkçı töreristlere karşı 23 şubat pazartesi günü başlatılan Türkiye sınırları içindeki kara harekâtı, dün sabahki sınır ötesi hava harekâtından sonra daha da yoğunlaştırıldı. Foça, Fatsa ve Tarsus'tan sınır bölgesine sevkedilen komando birliklerine dün de Nevşehir'den gelen komando birliği katıldı. Sınır bölgesinin Uludere Çukurca kesiminde, dağlık arazide yoğunlaşan askeri harekât, karadan sınır geçilmeden sürerken, birliklerin kritik noktalann tümünü kontrol altında tuttuğu öğrenildi. Sınır ötesindeki hava harekâtını Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halil Sözer, Diyarbakır'a gelerek izlerken, Türkiye ile Irak arasındaki mutabakatın genelkurmay başkanlan arasında sağlandığı belirlendi. Ankara Cumhuriyet Bürosu'nun edindiği bilgilere göre Türk hükümeti, harekât kararını aldıktan sonra bu niyetini askeri kanailardan Irak tarafına iletti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Ünığ'un bu amaçla Irak Genelkurmay Başkanı Adnan Hayrullah'a bir mesaj gönderdiği öğrenildi. Irak Genelkurmay Başkanı, Orgeneral Üruğ'a yanıtında, operasyona "olur"unu bildirdi. Resmen doğrulanmamakla birlikte, Türk ve Irak askeri makamlannın operasyon öncesinde yakın bilgi alışverişinde bulundukları da siyasi çevrelerde öne sünildü. Bu hafta hemen her gün yapılması beklenen sınır ötesi harekâtın dün sabah gerçekleştirildiğini kamuoyuna Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Hasan Celal Güzel duyurdu. Hasan Celal Güzel, saat 09.45'te bir basın toplantısı düzenleyerek, ayrüıkçı teröristlerin son saldırılannı anlattı ve bu saldınlann karşıhksız bırakılmayacağının devletin tüm üst düzey yetkililerince ifade edildiğini anunsattı. Güzel, daha sonra dost Irak hükümeti ile sağlanan mutabakat çerçevesinde dün sabah bir operasyon yapıldığını ve başan ile tamamlandığını açıkladı. Güzel, şöyle dedi: "Şakilerin tesirsiz hale getirilmeleri maksadıyia sınır üzerinde ve mücavir Irak topraklannda yapılan harekâtın sivil halka karşı bir yanı kesinlikle yoktur. Yapılan harekâtın bölgede devam etmekte olan savaşla da bir ilgisi olmadığı gibi, Türkiye'nin bölgedeki Ulkelerin toprak bütünlüğune ve bağımsızlığına saygılı olduğu, keza herkes tarafından bilinen bir husustur." Hasan Celal Güzel, açıklamasından sonra gazetecilerin operasyonla ilgili sorularını yanıtladı. Hasan Celal Güzel'in sorulara yanıtları şöyle: Taşdelen'deki saldınnın iizerinden 10 gün geçmesine karşın harekâtın yeni gerçekleştirilmesi, bir gecikme değil mi? GÜZEL Bunun iki sebebi var. Birincisi içinde bulunduğumuz mevsim nedeniyle, ikhm ve hava şartları, bu şekildeki hava harekâtına günün her saatinde müsait değildir. İkinci olarak en az bunun kadar önemli bir sebep de bu konuda başanlı bir netice almak için gerekli incelemelerin ve değerlendirmenin, keşiflerin yapıunası gerekmiştir. Sizin gecikme olarak ifade ettiğiniz, ama aslında teknik bir zaruret olan sürenin geçmesi meydana gelmiştir. Teröristlerin kamplannın yerleri daha önceden bilinmiyor mııydıı? GÜZEL Gayet tabii, belirli bilgilerimiz vardı. Ama daha önceki bilgilere dayanarak bu şekilde bir harekâta girişilmesi söz konusu değildi. Daha önce karadan bir operasyon yapüdı mı? GÜZEL Karadan ve havadan daha önce size gelen bilgilerde olduğu gibi, bir girme söz konusu olmamıştır. Daha önce bir sınır tecavüzü söz konusu olmamıştır. Irak hükümeti ile operasyon öncesinde göriışmeler yapüdı mı? Mutabakat yenilendi mi? GÜZEL Gayet tabii, bu defa da Irak yetkilileri haberdar edilmiştir. Daha önce mutabakatımız vardı. Bu yarım saatlik operasyon hem milletlerarası hukuka hem de iç hukukumuza ta ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN 19.00 sıralarında, asker kıyafetli 2530 kişilik bölücü eşkıya grubu, Hakkâri ili Uludere ilçesi Taşdelen köyiine gelerek, köydeki korucuların bir araya toplanmasını istemiş, bu isleklerİDin yerine getirilmemesi üzerine köy koruculannın evlerine otomatik silah ve bomba ile saldırarak, rasgele ateş etmek suretiyle köy halkından, çoğunluğunu çocuk ve kadınlann oluşturduğu 14 kişiyi öldürmüş, 9 kişiye de yaralamışlardır. Olayı miiteakip bölge, sıkıyönetim komutanlığınca yiirütülen operasyonlar sırasında baskını gerçekleştiren bölücü eşkıyanın Kuze* Irak'taki kamplanna kaçtıklan tespit edilmiştir. HÜKÜMETİN KARARI 2 Menfur olay karşısında T.C. hükümeti, 25 Şubat 1987 günü Bakanlar Kurulu toplantısında 3310 sayılı kanunun birinci maddesine dayanarak, Irak ile 1984 yılında yapılan mutabakat zaptı çerçevesinde sınır ötesi harekât vapılması karannı almıştır. 3 Müteakiben Türk Silahlı Kuvvetleri'nce kara ve havadan yapılan keşifier sonucu bölücü eşkıyanın, Kuzey Irak'taki barınak, sığınak ve depolan tespit edilmiş, yapılan degerlendirmeler sonucunda bu hedeflerin havadan tahribine ve buna paralel olarak da karadan sınırlanmız içerisinde ve olay bölgesi civannda operasyonların yoğun biçimde sürdürülmesine karar verilntiştir. Bunun üzerine Irak ile T.C. hükümeti arasında mevcut olan 1984 yılı mutabakat zaptına uygun olarak sınır ötesi harekât için Irak Genelkurmay Başkanlığı'nın mutabakatı alınmıştır. Ancak harekât bölgesindeki hava muhalefeti nedeniyle hava harekâtı bugüne kadar tehir edilmek zorunda kalınmıştır. TAMAMEN TAHRİP EDİLDİ 4 Bugün (4 Mart 1987) saat 08.00de Kuzey Irak'ta, Türk sınınna mücavir, Sinath, Era ve Alaniş bölgelerinde, bölücü eşkıyanın bannıp sığındığı, kamp ve depo olarak kullandığı 9 adet hedefe Türk Hava Kuvvetleri'ne bağlı toplam 30 adet uçak ile hava taarruzian yapılmıştır. Bu taarruzlar sonucu, tespit edilen bu bannak, sığınak ve kamp yerleri ile depolar tamamen tahrip edilmiştir. Harekâta katılan uçaklar salimen üslerine dönmüşlerdir. Aynca kara harekâtı yapılmadığından. hedefler üzerindeki kesin hasar sonuçlan, darbe sonu hava fotoğraflan ve diğer kaynaklardan alınmakta olan bilgiler değerlendirilerek, tespit edilmektedir." (Baştarafı 1. Sayfada) Ankara'da ise, Cumhurbaşkanı Evren neredeyse saat saat "durumdan haberdar" ediliyor. Genelkurmay, alınan siyasal karar üzerine teknik hazırlıklannı hızlandırıyor. Ve "operasyonun zamanlamasına" yönelik aynntılı değerlendirme başlıyor. Salı günü, yani önceki gün Genelkurmay'da bir ara "operasyonun hemen yapılması" eğilimi ağır basıyor. Ancak, son bir değerlendirmeye gidildiğinde, bölgedeki "hava koşullanmn elverişli olmadığı, hızh rüzgânn istenilen uçuş olanağını engellediği'' saptanıyor. Ve son anda vazgeçiliyor. Buna rağmen, Meteoroloji'den hava koşulları saat saat izleniyor. Önceki gün sabaha karşı "hava koşullanmn elverişli hale geldiği" bitdirilince, Genelkurmay'da düğmeye basılıyor. Asıl ağırlığı Hava Kuvvetleri çekmekte olduğu, yani Irak topraklarına "havadan harekât planlandığı'' için de Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cemil Çuha önceki gün öğleden sonra Diyarbakır'a gidiyor. Çeşitli kaynaklardan sağlanan bilgiler, ayrılıkçı güçlerin Irak topraklannda "dokuz ayrı yerde yuvalandığını" ortaya koyu"altısının daha önceki operasyonlarda yok edildiği" saptanıyor. Geriye, üç ana yuvalanma yeri kalıyor. tşte, dün sabah gerçekleşen hava operasyonu bu üç yerde yoğunlaşıyor. Hava harekâtı başlamadan önce "Doğu uçuşsahası"yarım saat süreyle sivil uçuş trafiğine kapatılıyor. Malatya ve Diyarbakır 'dan kalkacak askeri uçaklaaçısından" herhangi bir engel kalmıyor. Yaklaşık yarım saat süreyle otuz uçak "üç ana yuvalanma yerinde toplam dokuz hedefi" bombalıyor. Uçaklann üslerine dönmelerinden sonra Orgeneral C'ruğ Çankaya'da Cumhurbaşkanı Evren 7 telefonla arayarak sonucu iletiyor. Askerlerde beklemenin yarattığı gerginlik sona eriyor. Bundan sonra iş "havafotoğraflannın çekilmesine" kalıyor. Bombalanan yerlerde çekilecek hava fotoğraflan ile durumun değerlendirilmesi bekleniyor. Başkent gün boyu "operasyon heyecamnı" yaşıyor. Konu, TBMM'de, Çankaya'da, Hükümet te, Genelkurmay'da venihayet sokaktaki vatandaşm merakında yeniden ve yeniden tartışılıyor. Devletin üst kademesinde yoğun bir telefon trafiği işliyor. Bu olağan. Ancak, olağan olmayan, sokaktaki vatandaşm merakından kaynaklanan bir soru. Gazetelerin telefonları sürekli olarak çalıyor ve sokaktaki vatandaşm ilginç sorusu yankılanıyor: "Kerkük'e mi girdik?" Başkentteki vatandaş, siyasete daha yakın hissediyor kendisini. Başkentteki vatandaş başkentteki siyasal trafikten etkileniyor. Buna rağmen, "Kerçıkıyor. Halkın yeteri kadar bilgilendirilmediği. Başkentli bile böyle bir soru yöneltebiliyorsa, o zaman "Irak 'a yapılan operasyonun boyutları ve niteliği" konusunda, halka gerekli bilgilerin aktarılıp aktarılmadığı sorusu gündeme geliyor. Halkı net bir biçimde aydınlatmak da herhalde Hükümete düşüyor... İçerde önlem gereklî ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak sının içinde bölücü gruplara karşı gerçekleştirdiği hava harekâtı, çeşitli siyasi parti temsilcileri tarafından farklı tepkilerle karşılandı. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler, "Eşkıyanın başı ininde ezilmiştir" derken, harekât haberini Cumhurbaşkanı Kenan Evren'le Çankaya'da yaptıkları görüşmeden öğrenen SHP ve DYP genel başkanları da köşk çıkışında görüşlerini açıkladılar. İhsan Sabri Çağlayangil de harekâtı "maceracı bir davranış" olarak nitelendirirken, "Hudutlann ötesinde yapılan bir operasyon, ileride Türkiye'nin başına büyük dertler açabilir" dedi. Çağlayangil, "Bu operasyonlan yapıyonız, ama ileride bir gün kendimizi Ortadoğu bataklığında bulursak şaşırmayalım" şeklinde konuştu. Çağlayangil, bir ülkenin, eğer kendi sınırlarını koruyamıyorsa, sınırlarının ötesinde operasyon yapmaya hakkı olmadığı görüşünü savundu. mamen uygun olarak yapılmıştır. Daha önceki operasyon sonrasında, tranTürkiye ilişkiteri gerginleşmişti. Bu operasyon öncesinde bu nedenle Iran'la görtiş alışverişinde bulunuldu mu? Aynca bu operasyon İran'la ilişkilerde yeni bir gerginleşmeye yol açabilir mi? GÜZEL Olmaması lazım. Bunun bölge savaşıyla hiçbir ilgisi yoktur. lran topraklanyla da ilgisi yoktur. Dolayısıyla lranIrak savaşıyla, bölgedeki dengelere hiçbir şekilde tesiri olabilecek bir harekât değildir. Bu üçüncii operasyon olmasına karşın, heniiz teröristlerin saldınları durdurulabilmiş degil. Bu operasyonlardan nasıl bir sonuç bekliyorsunuz? GÜZEL Bunlar hep aynı tip harekâtlar değildir. Terörist eşkıya belirli bir taktik içerisinde çalışmalarını yapmaktadır. Çeşitli şekilde Türkiye'deki masum insanların canına kastetmektedir. Biz her defasında durumu aynca değerlendiriyoruz. Hasan Celal Güzel, 22 şubatta yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında operasyon yapılması için karar alınarak yasa hükmünün yerine getirildiğini ifade etti ve "Irak topraklarına girme konusunda konu, Genelkurmay'a bırakılmıştır. Biz de bunu operasyon başlanıadan biraz önce ögrendik ve hemen açıklama yaptık" dedi. Hükümet Sözcüsü Güzel, toplantıdan çıkarken de Başbakan Turgut Özal'a harekât yapılacağının daha önce bildirildiğini söyledi. Genelkurmay Başkanlığı da, hava harekâtına ilişkin açıklamayı öğle saatlerinde yaptı. Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği'nden yapılan açıklama aynen şöyle: " 1 22 Şubat 1987 günü saat yor. Bu dokuz ayrı yerin nn önünde "sivil trafik Operasyon ve ötesi (Baştarafı 1. Sayfada) Irak'm Türkiye de son günlerdeki Kerkük 'Musul tartışmalarmdan çok rahatsız olduğunu ve operasyona izin vermeyeceğini bize bildirmişti. Irak topraklarmdaki belirli Kürt hedeflerine hava bombardımam biçimini alan operasyon Türk ve Irak Genelkurmaylan arasında karşılıkh onay ile gerçekleştiğine göre, Arap diplomatik çevrelerinin tahminleri doğrulanmamış oldu. Ancak, operasyonun Arap dünyasmda gelecekte ciddi kaygılara neden olacağını yine de saptamak gerekiyor. Ayrılıkçı güçlerin Türkiye sınırları içindeki eylemlerni engellemek, ve Irak'taki destek üslerine darbe indirmek amacı tasıyan sınır ötesi ilk Türk operasyonu, 1983 yazında gerçekleşmişti. Bu operasyon, Tahran 'da IranIraksavaşında Türkiye'nin Irak 'ı rahatlatıcı bir ağırlık ortaya koyması olarak algı/anmıstı. lran rahatsız olmustur. Bu operasyonun hemen ardından lran, Irak Kürdistan 'ında yeni bir cephe açmış ve Iraklı Kürtlerin desteğiyle Irak sınırlanndan içeri 10 km. kadar ilerleyerek bir köprübaşı kurmuştu. lran 'ın kuzeyde açtığı cephe dolaylı yoldan Türkiye'ye bir cevap sayılmıştı. Sınır ötesi ikinci operasyon, hava bombardımanı biçiminde 1986 ağustosunda gerçeklesti. lran, yine "rahatsız"olduğunu hissettirdi. Ankara ile Tahran arasındaki soğukluk, Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu'nun tran ziyareti ile giderilmeye çalışıldı. Yine de iki ülke arasında karşılıkh kuşkular tam giderilemedi. lran, Türkiye 'in Irak topraklarında uzun vadeli niyetleri konusunda kuşku beslemeye devam etti. 1986 sonbaharıyla birlikte KerkükMusul sorununun Türk kamuoyunun tartışma gündemine girmesi bu kuşkuları takviye etti. Sonuç olarak, dün gerçekleşen üçüncü operasyonun, tran 'ın zaten varolan kuşkularını arttıracağıı beklenmektedir. Türkiye'nin Irak topraklarmdaki belirli hedeflere yönelik sınır ötesi operasyonlarında dikkatlerin sürek/i olarak Türkiyelran ilişkilerine dönmesi aldatıcıdır. Operasyonların, Türk kamuoyunda gözden kaçan bir "etkisi" Türkiye ile Arap dünyası arasındaki ılışkıter üzerindedir. Araplar için TürkiyeIrak, TürkiyeSuriye ve tranlrak sınırlan "Arapanavatanı"nm dokunulmaz Kuzey ve Doğu sınırlarmı oluşturuyor. Bu sımrlar içine yönelik her hamle "Arap anavatanı "na bir tecavüz olarak algılanıyor. Arap stratejik değerlendirmelerinde, Arap dünyası Arap olmayan perifer güçlerin tehdidi altında görülüyor. "Arap anavatanı" na tecavüz bugüne dek tsrail tarafından gerçekleştirildi. lran 'ın Basra kapılarma dayanması müttefıki sayılan Suriye'de bile rahatsızlık yaratıyor. Bölgede Arap olmayan üçüncü güç olan Türkiye'nin de sınır ötesi operasyonlara girişmesi bu konudaki Arap vehmini besleyeceke niteliktedir. Ortadoğu 'da Arap başkentlerindesıksık "Türkiye'nin Kuzey Irak ile ilgili niyetleri"ne ilişkin sorularla karşılaşıyoruz. Arap muhataplarımız bize sürekli olarak "Türkiye'nin Ortadoğu'daki karmaşaya askeri bir güç olarak aktif biçimde dahil olması halinde, Ortadoğu politikasının da Türkiye'ye dahil olacağı" ihtimalini hatırlalıyorlar. Operasyonların süreklilik kazanması Türkiye'nin Ortadoğu hercümercine sürekli biçimde çekilmesi tehlikesini taşıyor. Aynca, Güneydoğu 'da sürekli olarak sınır ötesi operasyonlarla meşgul Türkiye 'ni Batı ile ilişkilerine bu nedenle handikaplar gelebilir. Avrupa Topluluğuyakında kapısını çalacak olan Türkiye'yı kabule zaten pek istekli görünmüyor. Türkiye'nin Kürt sorunu nedeniyle Ortadoğu 'da çekişmeler içine sürüklenmiş görüntüsü Avrupalılara "Türkiye 'nin bir A vrupa iilkesi olmadığı" bahanesine de sığmmalarına yol açmaz mı? Güneydoğu 'dafaal bir Türkiye'nin bu görüntüsü Yunanistan'ı da sevindirecek bir faktördür. Süreklilik kazanması halinde Güneydoğu 'da sınırlar ötesi operasyonlar Türkiyetran; TürkArap ve TürkiyeA vrupa ilişkilerine pünizler getirme ihtimalini barındırıyor. Harekâtta (Baştarafı 1. Sayfada) Uzmanlar bu çerçevede Irak hükümetinin Türk hükumetine operasyon yetkisi vermiş olmasının harekâta devletler hukuku açısından "yasailık" kazandırdığı görüşünü beliruyorlar. Bununla birlikte, devletler egemenlikleri konusunda "kıskanç" davrandıklarından, komşu ülkelere kendi topraklannda askeri operasyon yapma izni vermeleri sıkça karşılaşılan bir durum değil. Nitekim, "Türkiye 1984 yılında İran sınırları içinde benzer harekâtlar düzenleyebilmek için Tahran'a başvurmuş, ancak olumsuz yanıt almıştı. Bu konuda bir anlaşma yapmak için İran'a giden dönemin İçişleri Bakanı Ali Tannyar Tahran'da "soğuk" karşılanmış ve Türkiye'ye eli boş dönmüştü. Türkiye'nin sınır ötesinde gerçekleştireceği harekâtlara Türk hukuk sistemi açısından yasailık kazandırılması ise geçen ağustos ayındaki harekâttan sonra gundeme gelmişti. Hükümet, bu amaçla Sıkıyönetim ve Olağanüstü Hal Yasalan'nda değişiklik yapan bir tasarıyı TBMM'ye sunmuştu. Tasarıda bu tür operasyonlar için ilgili hükumetin onayının alınması zorunluğu getirilmiş, ancak Milli Savunma Komisyonu'ndaki görüşmelerde ANAP'lı üyeler bu koşulun kaldırılması yolunda bir değışiklik önergesi vermişlerdi. Dışişleri Bakanı Vahi» Halefoğlu'nun devreye girmesinden sonra ANAP'lı uyeler bu egilimlerinden vazgeçmişler ve tasarı 3 eylül tarihinde "onay şartı"yla birlikte genel kurulda onaylanmıştı. kük'e soruyorsa, bundan tek bir sonuç mi girdik?" diye Harekât (Baştarafı 1. Sayfada) duyurdu. Amerikan AP ajansı haberinin girişinde "Türk Hava Kuvvetleri jetleri Irak'taki Kürt geri İla kamplan ve cephaneliklerini botnbaladı. Harekât, son olarak isyancıların Türkiye'de sivilleri öldürmelerine misilleme olarak yapıldı" ifadesini kullandı. Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Hasan Celal Güzel'in açıklaması çerçevesinde verilen haberde, Iran'ın, Türkiye'nin Irak içinde bu tür bir harekât düzenlemesinden her zaman hoşnutsuzluk duyduğu, bu şekilde Irak'ın kuzey bölgelerini denetleme zorunluluğundan kurtulurken Körfez savaşında da böyle bir harekâtın Irak'ın yaranna olduğuna iııandığı kaydedildi. AP ajanhsı Türk Hava Kuvvetleri'nin, Ankara ile Bağdat arasındaki anlaşma uyarınca bu harekâtı gerçekleştirdiğine yer verdi. Ingiliz Reuter ajansı da Güzel'in açıklamasına dayandırdığı haberinde, Türkiye'nin harekâtı "Irak'la arasındaki sıcak takip anlaşması" uyarınca düzenlediğine dikkat çekti. Haberde, bö (Baştarafı 1. Sayfada) da bölücü eşkıyanın KuDSP Genel Başkanı Rahşan zey Irak'taki kamplanna kaçtıkEcevit, Irak sının içinde gerçeklannın saptandığını, banndıkları leştirilen operasyonla ilgili olasığınakların belirlendiğini rak yaptığı yazılı açıkiamada, anlattı. "Asıl güvenlik önlemleri, kendi ŞHP Genel Başkanı Erdal sınırlarımız içinde yoğunlaştırıtnönü söz alarak, "Masum valarak daha etkili duruma getiriltandaşlara karşı girişilen saldırımelidir" dedi. Ecevit, hükümet lann karşüıksız bırakılmayacagıtarafından partisine, harekâtla nı gösteren Silahlı Kuvvetlere ilgili telefonla bilgi verildiğini beşukranlannı" dile getirdi. Inölirterek bu tür harekâtların yanu'yü ANAP'lılar dahil tüm sal çerçeve içinde kalmasına ve partilere mensup üyelerle bağımIraklı resmi makamlarla varılan sızlar alkışladrfar. mutabakat dışına taşmamasına Irak'taki operasyonda umuözen gösterilmesi gerektiğini lan sonucun alınmış olmasını disöyledi. Ecevit, dış kaynaklı salleyen İnönü şöyle devam etti: dınlara hedef olan yörelerimiz"Şimdi bundan sonra yapacade güvenliği daha etkili duruma ğımız şey, alınması gereken uzun getirmek üzere, halkın ekonovadeli önlemleri gözden geçirmik ve sosyal kalkınmasına katmektir. Masum vatandaşlar bu kıda bulunacak yeni bir yerleştehlikeli ortamdan bir an evvel me düzenine geçilmesi gerektiğikurtanlmalıdır. Hükümet bugüni savundu. Rahşan Ecevit, bu ne kadar Güneydoğu olaylarını tür saldınlann "Türkiye'deki hep küçümsemiştir. Gereken önbazı önemli projelerin önlenmelemleri bir türlü aldırmamıştır. sine yönelik olabileceğini" de Bu harekâtın askeri tarafı bittikbelirtti. ten sonra buraya getirip olayı tüm boyutlanyla gözden geçireANAP Genel Başkan Yarlim. Önlemleri birlikte tartışadımcısı Mehmet Keçeciler, Irak lım." topraklannda gerçekleştirilen DYP Genel Başkanı Hüsaoperasyonla ilgili görüşlerini meltin Cindoruk ise konuşmasıaçıklarken, 7 yıldır devam eden na Silahlı Kuvvetler'e teşekkür Iraklran savaşı nedeniyle bölgeederek başlayınca ANAP'lıların de bir otorite boşluğu meydana bazıları oturdukları yerden laf geldiğini, bu nedenle boşalan sıattılar. Cindoruk, Türkiye'nin nır bölgesinin, "bölücü terörist IranIrak savaşına itilmemesi geeşkiya çetelerinin yuvalanması rektiğini belirterek, köy korucuiçin müsait" hale geldiğini ları uygulamasını eleştirdi ve söyledi. "Ege köylüsünü nasıl güvenlik Keçeciler, sınır boylarındaki güçleri konıyorsa, Güneydoğu'köylerde tedirginlik yaratan eşdaki köylüleri de korumalıdır" kıyaya karşı her türlü önlemin dedi. | alınacağının defalarca ifade edilDSP Grup Başkan Vekili Cadiğini de hatırlatarak "Bu cümhit Karakaş da operasyon konuleden olarak Silahlı Kuvvetlerisunun bir gün önce Meclis kulismiz, komşu ülkeyle de anlaşmak lerinde konuşulduğunu, bunun suretiyle bir operasyon yapmış ANAP Grup Başkan Vekilinin ve fevkâlede başanlı olmustur" demecinden de anlaşıldığını bededi. Keçeciler, ANAP olarak lirterek, böyle bir konuda hükühükumetin ve yetkili organların metin partilere bilgi vermesi gealdığı her türlü önlemi desteklerektiğini söyledi. Bunun üzerine diklerini ifade ederek, "Türkiye Milli Savunma Bakanı YavuzCumhuriyeti güçlüdür ve gücutürk oturduğu yerden, "Saat nü gösterecektir. eşkıyaya hiçbir 10.00'da Rahşan H a n ı m ' a zaman prim verilmeyecektir. eşsöyledik" diye bağırdı. Karakaş, kıyanın başı ininde ezilmiştir" müdahalenin zorunlu olduğunu, şeklinde konuştu. bölgedeki olayların böyle bir ha CtNDORl'K rekâtı gerekli kıldığını anlatarak, t • DYP Genel Başkanı Hüsasivil halka zarar verilmemiş ol' mettin Cindoruk da dün Çankaması umudunu dile getirdi ve ya Köşkü'nde Cumhurbaşkanı Türkiye'nin bölgede sıcak sava Kenan Evren ile yaptığı görüşşa çekilmek istendiğini söyledi. meden çıkarken yaptığı açıkiaSıcak savaşa çekilme isteğinin mada, Türk Silahlı Kuvvetlerihem savaşan ülkelerden hem de nin harekâtını desteklediklerini arkalanndaki güçlerden kaynak söyledi. Cindoruk, "Sayın Cumlandığını kaydeden Karakaş, hurbaşkanımızın da belirttikleri Türkiye'nin demokrasiye geçişi gibi harekât yapıimış, başarıyla ni çekemeyen ve GAP'ı engelle sonuçlanmtştır. Ordumuz bu bamek isteyen bazı ulkelerin bu şanlı harekelinden dolayı sevinç olayları desteklediklerini duydum. Bölücü çetelerin kısa bildirdi. bir süre içinde güneydoğudan temizlenmesi milletçe ortak dileğimizdi" şeklinde konuştu. İNÖNÜ Iııöııü: ODTÜ'nün (Baştarafı 16 Sayfada) sanlar için 5 bin milirem olarak tespit ve kabul edilmiştir. Bir insanın bir reaktönin yanında çahşması için tayin edilmesi, sırf bu tayinden ötürü insanın radyasyona karşı mukavcıııcüni 10 misli arttıramayacağına göre. aşikârdır ki, insanlar için kanser riski olmaksızın kabul edilebilen doz miktan, 3 bin milirem bolü yıldır. Bugün gene Uluslararası Radyolojik Korunma Konutesi'nin kabul ettigine göre, sezyum radyoizotopundan senede 4 milyon bekerellik bir aktiviteyi apsorplarsanız, bu size bir kanser riski yuklemez. Bu, günde 10 bin bekerelden fazla aktiviteyi almaya müsaade ediliyor demefctir. Bugün Türk insanı hiçbir zaman, günde 10 bin bekerel degil, bunun en tehlikeli zamanda dahi beşte birinden fazlasını dahi almamıştır. Bugün piyasadaki en fazla radyasyonlu caydan alınacak radyasyon miktarı, gündelik 20 bardak içseniz, 20 bekereli geçraemektedir. Hadi, günde yüz gram da radyasyonlu fındık yeseniz, bundan da aiacagınız radyasyon miktarı en fazla 20 bekereli geçmemektedir. Bugün Türk insanı, en kötü ihtimalle günde 40 bekerelden fazla radyasyon almamaktadır. Bu da, Çernobil kazasından sonra uygulanan radyasyondur." TAEK Başkanı Özemre, doğal olarak patates ve domates gibi maddelerden alınan radyasyon miktarının hiç de az olmadığını bildirerek, şöyle konuştu: "Bu gibi, tabiatta doğal olarak bulunan aktivitelerie Turk halkı zaten iç içe yaşamaktadır. V'alnız Çernobil kazası, Türk halkının, Çernobil kazasından dolayı aldıgı radyasyon hakkında kendisinde bir bilinç uyanmasına vesile teşkil etmiştir. Bu da havırlı bir sonuçtur." "GLRÜLTLYE PABLÇ BIRAKMAYIZ" "Yanlış hesaplan yapmayı, yanlış degerlendirmede bulunmayı ve bunlan kamuoyuna kabul eltirmeye çalışmayı bilim adamlıgı ile bağdaştıramadığını" kaydeden Özemre, şöyle dedi: "Havırlı olmayan sonuç, yanlış hesaplar yapmak. yanlış degerlendirmede bulunmak, lilri ne olursa olsun akademisyen olan arkadaşların yanlış hesaplarını kamuoyuna kabul ettirmeye çalışmalan ve bundan dolayı da Türk kamuoyunda fuzuli bir endişe uyandırmalan. özellikle bigayri hakkın hamilelerde endişe verici bir durumu hasıl etmeye çalışmalandır ki, bunu ben bilim adamlıgı ile bagdaşan bir tutum olarak görmüyorum ve bunu kınıyorum." lücü grupların 1984'ten bu yana Türkiye'de düzenledikleri eylemlerde 600 kişiyi öldürdükİerine dikkat çekildikten sonra bunun Türkiye'nin mayıs 1984'ten beri Irak toprakları içinde gerçekleştirdiği üçüncü operasyon olduğu belirtildi. Reuter ajansı. harekâtta en az 100 kişinin öldüğünü, 100 kişinin de yaralandığını haberinde kaydetti. Reuter, haberinin girişinde "Türk Hava Kuvvetleri uçaklan Irak topraklanndaki Kürt isyancıların yuvalarını bombaladı" cümlesini kullandı. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü de şunları söyledi: "Daha önceden Meclisten yetki almışlardı. Bu yetki çerçevesinde bir hareket oldu. l marım. güneydoğudaki yangını söndürecek bir ilerleme sağJanmıştır. Sonuçlannı goreceğiz. Meclise bilgi vermelerini bekliyonız. O zaman tabii, durumu birlikte gözden geçirme fırsatı bulacağız." DEMİREL Kapatılan AP'nin Genel Başkanı eski başbakanlardan Süleyman Demirel de Irak toprakları üzerinde yapılan askeri harekâAlman DPA ve Fransız AFP tı değerlendirirken "Irak'ın nzaajansı ile Sovyet resmi haber sı olduktan sonra mesele yok" ajansı TASS, operasyon haberi dedi. Demirel, bu sorunun, bir ni yorumsuz olarak duyurdular. başka zamanda yeni bir müdaIngiliz yayın kurumu BBC ise hnleye gerek kalmayacak şekildunya haberleri servisinde verdi» 4e neticelenmesini beklediğini ği haberinde, Türkiye'nin Irak haydederek, "Umalım ki bu topraklannda 14 Türk vatandto PQretler hoşa çıkmasın ve isteşının katledilmesi uzerine bir hth ~ :n netice alınsın. Türkiye, bir rekât başlattığını bildirdi. a çocukların, anaların, kızBBC'nin haberinde bölucu g n ^ katledildigi vahşeileri yaşalardan "Kürt gerillalar" olaflâ •ın. L marım bu milletçe üzülsöz edildi. Haberde, Türk jelleıuz faciaların kökü rinin Irak topraklannda "Ki 'uiulur" şeklinde konuştu. gerillaların gidendikleri bölgı bombaladıklan" belirtildi. Eski dışişleri bakanlarından Barakalar (Baştarafı 16. Sayfada) ride bırakmışnr. L'niversitemızdeki inşaatlann, eskiden olduğu gibi bir tek ve aynı mimara veya mimarlık bürosuna yaptınlması da mumkun değildir. Bülun devlet kuruluşlarında olduğu gibi üniversiıemizdekı inşaatlar da 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na uygun olarak ihale yolu ile yapılmaktadır. Bu ihaleler herkesin katılımına ayiktır. Universitemizdeki inşaatları eleştirenlerin bu ihalelere katılarak inşaatiarı usllenmelerini öneririz. Ama, biz hiç kimseye kanunlann verdiklerinden fazlasını öde ı yemeyiz. O kimse Behruz Çinicı dahi olsa... Herkesçe pek iyi bilindiği gibi Behruz Çinici'nin universitemizdeki mimari proje ve konlrolluk faalıyetlerine 1979 >ıimda fahış fiyal talepleri nedeniyle son verilmiştir. Yıllarca aradan sonra universitemizde inşaatlann yeniden başladığı bir sırada boylesine engellerin çıkarılmaya çalışılmasını manidar karşılıyoruz. 9. Üniversitemizin bakımsız olduğu iddiasını ileri surenlere söyleyebileceğimiz tek şey şudur: Bu iddiada bulunanlar biraz insaf ölçüsüne sığınarak universilemize bizzal gelsinler ve kampusu yerinde görsunler.