22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1987 EKONOMİ CUMHURİYET/9 TURKÎYE'den Kahveci kurtarmayı nasıl savundu? konomi Servisi Başbakanlık Başdanışmanı Adnan Kahveci şirket kurtarma yasa tasansmı savunarak "Biz patronlan değil, bu şirketlerde çalışan işçileri, işçilerin haklarım ve devletin alacağını kurtarmak için tasarı hazırladık ve bunu savunuyoruz" dedi. Dünya gazetesinin 13 mart tarihli sayısında yazar Tevfık Güngör'ür. köşesinde yayımlanan mektubunda Kahveci, "Tasan kanunlaştığı takdirde icra iflas mafyası devre dışı kalacaktır. Işçilerin hiçbirisi işini kaybetmeyecek, işçilerin kıdem tazminatları, SSK primleri kesinlikle suüstimale uğramayacak, bankalar gereksiz yere zarar yazıp daha az vergi ödemekle kurtulamayacaklar, dolayısıyla ülke ekonomisi kâr edecektir" dedi. Kahveci mevcut icraıflas duzeninin rlevleti ve işçiyi soymak için kuilanılmakta olduğunu ve bu soygunu hukukun kargasalığından dolayı unlemenin de "maalesef mümkün olmadjğım ifade etti. öte yandan Kahveci, kambiyo ve dış ticaret, bürokrasinin azaltılması ve özelleştirme gibi konularda danışmalarda Adnan Kahveci bulunmak üzere yarın Çin Halk Başbakanlık Başdanışmaru. Cumhuriyeti'ne gidiyor. Donuk kredilerin yüzde 6Vini 8 kamu bankası omuzluyor Kıırtarmaıım yükü kamuda Batık alacaklann bankalara gore dokumu BAJUA Devlet tahviline StOJKlj Dünya Bankası'na söz: BİLAL ÇETİN ANKARA TBMM Genel Kunılu'nda görüşulmekte olan ve kamuoyunda "Şirket Kurtarma Yasası" diye anılan tasarının yasalaşmasıyla şirket kurtarmalarının yukunun buyük olçude kamu bankalan ile Hazine'nin üzerinde kalacağı belirlendi. Zor durumdaki şirketlerin kredi borçları buyuk olçüde 8 kamu bankasında yoğunlaşıyor. Başbakanlık Yiıksek Denetleme Kurulu'nun KİT statüsundeki kamu bankalarıyla ilgili olarak hazırladığı denetim raporlarından derlenen verilere gore, bankacıhk sisteminin en onemli problemi olan "tahsili gecikmiş alacaklar" tutarı içinde kamu bankalarının payı yüzde 61'e yükseldi. YDK verilerine göre, 1984 yılında 241.1 milyar lira olan tahsili gecikmiş alacaklar tutan, 1985 sonunda 405 milyar liraya yükseldi. Bu rakamın sistemin bütünunde de 1986 sonunda 750800 milyar lira civarında gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Ancak banka bilançolarından derlenen batık alacak toplamının gerçekte daha da buyük boyutlara ulaştığı bildiriliyor. iriLTMLhM 1984 1NS 56.4 32.8 25.4 15.2 108.0 61.2 45.5 34.2 10.5 1WS(f«çk:l) 130.0 100.0 100.0 50.0 12.0 10.0 Dmi AMMB MakRntf PMfacmk Hafr Etfta* ftkrilar TteAJK TOHAM 8.4 1.8 3.5 6.1 149.6 91.5 241.1 1985 yılında 281 milyar lira olan kamu bankalarının tahsili gecikmiş alacaklan toplamının, 1986 sonunda 460 milyar liraya yükseldiği tahmin ediliyor. Bazı şirketler, kamu bankalanna sundukları kurtarma planlarında borçlarının 20 yıl faizsiz olarak ertelenmesini istiyorlar. alacaklannın artmasında TÖBANK'ın 51 milyar liralık alacağının da kamuya devredilmesinin etkisi oldu. 20 YILI BULAN ÖDEME PLANLARI Öte yandan, kamu bankalarından yüksek tutarlarda kredi alıp daha sonra da bunlan ödeycmeyen bazı fırmalar bankalarla anlaşmaya varabilmek için şirket kurtarma tasarısı gundeme gelmeden önce de bazı odeme planları verdiler. 6.2 5.9 9.5 281.0 124.0 405.0 7.0 51.0 460.0 290.0 750.0 fiMMİTtpİM Lira, en hızlı 86'da eridi nkara (a.a.) Merkez Bankası, Türk Lirasının 1981 yılından bu yana gerçek anlamda en hızlı değer kaybımn 1986 yılında olduğunu hesapladı. Merkez Bankası'nca hesaplanan ve "tartılı efektif reel kur" olarak amlan, Türk Lirası 'nın gerçek değerini gösteren endekste 1986 yılında yüzde 11.93 oranında gerileme oldu. Turkiye'deki fıyat artışları, ABD ve Federal Almanya'daki enflasyon oranı, doların marka göre değeri ve Türk Lirası 'nın kuru dikkate alınarak yapılan belirlemeye göre Türk Lirası, 1981 yılından bu yana en hızlı değer kaybına geçen yıl uğradı. Merkez Bankası'nın isiatistik ve değerlendirme bülteninde yer alan verilere göre, Türk Lirası'nın gerçek değeri 1985 yılında yüzde 6.18, 1984 yılında binde 6.7, 1983 yılında yüzde 1.35, 1982 yılında da yüzde 10.0 dolayında geriledi. Şirket kurtarma tasarısının yasalaşmasıyla birlikte, gerçekleştirilecek protokollerle bankalar, alacaklan oranında çoğu batık durumda olan borçlu şirketlere ortak olacaklar ve tahsili gecikmiş alacaklar da iştirak yatırımı niteliğine donuşecek. Bu arada, banka alacağının iştirake dönuştürulerek silinmesi uygulamasının KtT sistemini de büyüteceği bildiriliyor. Şirket kurtarma uygulamalarıyla zor durumdaki birçok özel sektor kuruluşu kamu bankalarının iştiraki haline gelecek ve hisselerinin yuzde 50'den fazlası kamuya geçecek. Yapılan belirlemelere göre, 1985 sonunda 405 milyar liraya ulaşan donuk kredilerin 281 milyar liralık bölümu 8 kamu bankası üzerinde bulunuyor. 1986 yılı içinde de kamu bankalarının donuk kredi alacaklannın hızla artarak 460 milyar liraya yükseldiği tahmin ediliyor. Kamu bankaları üzerindeki donuk kredi YDJCnın "gayn ciddi" olarak nitelediği bu onerilerden en ilginç olanı, Mersin'de faaliyet gösteren Öner Kollektif Şirketi'nin Ziraat Bankası'na verdiği plan oldu. Borçlarını ikibinli yıllarda odemeyi taahhüt eden Öner Kollektif Şirketi'nin odeme planı şimdilik kabul edilmedi. 31 Temmuz 1986 tarihi itibarıyla basit usulde faiz bakiyesi 13.9 milyar, bileşik faizli bakiyesi de 16.8 milyar liraya ulaşan Öner Kollektif Şirketi'nin odeme planıyla ilgili olarak YDK raporunda şu gorüşlere yer verildi: "Bugüne kadar bankayı oyalamayı başaran firma, borcuna banka kaynağına donüştüğü tarihten itibaren yüzde 20 basit faiz uygulatmak, 2 yıl ödemesiz donemi muteakip eylül 1988'den itabaren anapara borcu her a\ 50 milyon lira ödemek, anapara borcu bittikten sonra da biriken faizleri borç taksitlerindeki gibi 'münasip' ödemek şartlanyla takside bağlatmayı amaçlamıştır. Firmanın yaklaşık 20 >ılı bulan bu ödeme teklifi ciddiyetten son derece uzaktır." YAR1N: Batık alacaklann firmalara göre dökümü 4 getiruecek Ekonomi Servisi Aylık Kapital dergisinin son sayısında yayımlanan biı rapora göre Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, Dünya Bankası'na Türk fînansman sisteminde bir " r e f o r m " yapılacağma dair söz verdi. Kaya Erdem'in Dünya Bankası'na verdiği niyet mektubunda, devlet tahvillerine stopaj uygulamasının yeniden başlaylacağı da belirtildi. Kapital dergisine göre Kay« Erdem 300 milyon dolarlık kredi karşıhğı verdiği niyet mektubunda "gelecek beş yüı içeıen orta vadeli bir ikinci reform programT'nı uygulamaya koyacaklannı ifade etti. Mektupta orta vadede yapılacak değişikliklerle ilgili olarak da devlet tahvillerine stopaj getirilmesi sözü öne çıkıyor. Mektupta bu yolla bankaların ve hisse sahiplerinin gelirlerini azaltma ve dolayısıyla borç verilebilir fonlan lcullanıma açmanın hedeflendiği belirtiliyor. AET'ye başvuru öncesi ziyaret nkara (anka) Turkiye'nin mayıs ortasına kadar yapması beklenen AET'ye üyelik başvurusu oncesi Ankara'da anlamlı goruşmeler yapılacak. Hollanda Dışişlen Bakanı Hans Van Den Brook, Dışisleri Bakanı Vahiı Halefoğlu'nun konuğu olarak, resmi bır ziyaret için 7 nisanda Türkiye'ye gelecek. Van Den Brook ile 9 nisana kadar sürdürülecek göruşmelerde, Turkiye'nin AET'ye başvurusu konusunun ön plana çıkması bekleniyor. ANKA muhabirine konuya ilışkin gorüşlerini açıklayan Ankara'daki diplomatik kaynaklar, ozellikle Van Den Brook'un Türkiye ile AET iliskilerinin yeniden normalleşmesi için oynadığı onemli rol üzerinde duruyorlar. Konuya yakın çevreler, Van Den Brook'un Turk yetkililerınden başvuru stratejisi ile ilgilı olarak bilgi almaya çalışacağını belirtiyorlar. Söz konusu çevreler, "Hollonda Dışişlen Bakam'nın ziyareti çok ilginç bır döneme rastlıyor. Bakan, Türkıye'den başvuru ile ilgili strateji konusunda bazı ıpuçlan elde edebilmek için çaba gösterecek" yorumunu yapıyorlar. Castro'nun iziııde değiliz OSMAN ŞENKUL "Asla, Ftdel Castro'nun izinde degiliz. Borç faizi odemelerini durdurmamız. tamamen zorunluktan kaynakUndı. Borçlanmızı odevecegiz soz. Bıından kimsenin kuşkusu olmastn. Ama bunun için once odeme tarihkrinin uzatılması, faizlerin de aşağıya çekilmesi gerek. Bundan sonra jıllık bujume hızımız juzde 2>i geçmeyecek. Özel sektor olarak de\let başkanı Same> 'in politikasını tum gücümüzle desteklivoruz." Dünya demirçelik karteli IREPAS'ın toplantısına katılmak uzere Turkiye'>e gelen Brezilya Ozel Sektör Demir Çelik Üreticileri Birliği (APS) Genel Sekreteri Marco Polo De Mello Lopes, Cumhuriyet'in dış borç sonınlanna ilişkin sorulannı yanıtlarken, bu şekilde konuştu. Lopes, ozellikle alacaklı bankaların "anlayışs«lıgı"ndan yakındı. "Biz asla Fidel Castro'nun 'borçları ödemeyın' çagnsına uymadık. Tek sornnumuz, 1985 yılında, Japorna ve F. Almanya'dan sonra dunya uçuncusu olan dış ticaret fazlamızın gerilemesidir. Bunu da kısa surede atlatacagıntızı sanmıyorum" di\en Lopes, "Ama ozellikle alacaklı bankalar, sanki tum borçlanmızın uslune sünger çekeceğimizi sandılar ve panige kapıldılar" şeklınde konuştu. Marco Polo De Mello Lopes, MaIıve Bakanlan Dilson Funaro'nun Brezilya DemirÇelik Üreticileri Birliği Genel Sekreteri'nin Cumhuriyet'e demeci LOPES'ten; Borçlanmızı ödeyeceğiz. söz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Ama bunun için ödeme tarihlerinin uzatılması, faizlerin de aşağıya çekilmesi gerek. Bundan sonra hızlı büyüme politikasını terk edeceğiz. Yıllık büyüme hızımızı yüzde 2 dolayında tutacağız. Ancak küçülme politikası izlemeyeceğiz. borç koşullarmt yeniden gozden geçırilmesini sağlamak için, Avrupa ulkeleri ve Japonya'ya yaptığı ziyaretleri hatırlatarak, "Hiikumelimiz, Avrupa ulkeleri ve Japonya hiıkumetinden umutlu" dedi Lopes, "Alacakb bankalar araanda, 108 milyar doiarm olaşan borcunuzun ödenemcı durama gelmesindcv korktuklan söyleniyor. Bunı ne dersüıb?" sorusuna da şu yanıtı verdi: "Hiçbir borç ödenemez degJldir. Adı ustünde, borç, geri vcrtmek özcn alınan paradır ve Brezilya tiim borçtamu ödeyeccktir. Buna Brezilya özel sektöru söz veriyor." "Borç faizlcrini odemeyi durdurmakla, en buyuk borçlu olmamz nedenivle tıim dunjanın dikkatlerini üzerinizde topladınız. Ancak lum borçlarınızı odemeye de söz \eriyorsunuz. Bu nasıl olacak?" şektindeki sorumuzu yanıtlayan Marco Polo De Mello Lopes, bu konuda da şunlan söyledi "Alacaklı ulke ve bankalar daha yakın geçmişte Meksika'ya bıiyuk olanaklar tanıdı. Arjanlin, kuçuk bir tehditle $00 milyon dolar sağladı. Bunlar ozetle, daha uzun vade \e daha duşuk faiz anlamını taşıyor. Bizim de kesinlikle bu koşullara gereksinmemiz var. " Lopes'e son olarak sorduğumuz "Bundan sonra Brezilya'nın ekonomik politikası ne yonde olacak" sorusuna da şu yanıtı aldık: "Bundan sonra hızlı buyume politikasını terkedecegiz. Bir başka deyişle, yıllık buyume hızımızı yuzde2 dolayında tutacağız. Ancak kesinlikle kuçulme politikası izleyemeyiz." TÖBANK'ta kritik toplantı A nkara (anka) Üç kamu bankası ortak ettirilerek X». batmaktan kurtarılan TÖBANK'ta yeni yönetim kurulu ikinci toplantısım gelecek hafta Istanbul'da yapacak. Ziraat Bankası'ndan Sadık Kutlu, Emlâk Kredi Bankası'ndan Günay Devrimci ve Türkiye Halk Bankası 'ndan Yenal Ansen'in katıhmıyla oluşan yeni yönetim kurulunun ikinci toplantısında banka yöneticilerinden bilgi alınacak ve durum değerlendirmesi yapılacak. 10 mart salı günü yapılan yeni yönetim kurulunun ilk toplantısına katılmayan Sait Kemal Mimaroğlu 'nun yönetim kurulunda görev alıp almayacağı birkaç gün içinde açıklığa kavuşacak. Mimaroğlu, TÖBANK hisselerinin yüzde 24.37'sine sahip bulunuyor. Ziraat Bankası Genel Müdürü Kemal Akkaya tarafından en az 30 milyar liraya çıkarılacağı açıklanan sermayenin ne miktarda arttınlacağı da gelecek hafta yapılacak toplantıdan sonra belli olabilecek. Mimaroğlu'nun, sermaye arttınmında rtiçhan hakkını kullanamayacağı için sermayedeki payı daha da azalacak. Bu arada, yeni yönetim kurulunun ikinci toplantısınm bir "hesap verme" toplantısı seklinde geçeceği ve banka yöneticilerinden, TÖBANK'ın zor duruma düşme nedenini açıklamaları istendiği öğrenildi. TÖBANK Genel Müdürlüğü'nde bu amaçla bir hazırlık yapıldığı bildirildi. KAR İŞPORIHYA YARADI Istanbul'da öğUyt doğru karyafip durunca ve hafifgüneş de çıkınca, işportacılar hemen Mahmutpaşa 'ya dolufuverdiler. İşportacılar "Haydi, 500 lira, 10O0 lira parçaa, nertde $00 liraya bulabiürsin" seklinde bağınşlarla yoldan geçen vatandaşı cezbetmeye çahşırken, vatandaşın da buna hemen ilgi gosterdiği görüldu. Işporta tezgâhının sahibi, "Bu mallan bir yıl öncesinden aldım. Şimdi de SOOlOOCe satabitiyonım. Parça bafina 100 lira kazanıyorum, bu da yetiyor bana. Başka türlü enflasyonla nasıl baş edebiliriz. Vatandaşm zaten ahm guçü duşmüş" diyor. Tezgâhta pamuklu eşofmanlann altustu biniki bin liradan satılırken, diğer tezgâhlarda eldivenler, yun çoraplar 1000, kazaklar 5 bin, spor ayakkabılar 35005000 liradan, deri, yün montlar da 10 bin liradan alta bulmaya çalışıyor. (Fotoğraf: CUMHURİYET) İZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) İş dunyası dun bir gazetede "50 milyon dolara kadar kredi" başhğı ile yayımlanan bir ilanla çalkalandı llanda verilen telefonlar dun akşama dek çaldı. Aralannda 2 buyuk holding, 2 banka \e belediyelerin de bulunduğu 60 kuruluşun, 5 yıl sonra ödemeli yüzde 8 faizli "petro dolar" kredisinı alabilmek için başvurduğu öğrenildi. "Körfez ulkelerine aıt (dış kaynaklı) petrodolar yatırımı" olarak ilan edilen kredi ile ilgilenen NePa fırmasının sahibi emekli Avukat Nuri Nencan, başvuru telefonları arasında verdiği bilgide kredi verenlerin 2 milyar dolarlık bir kapasiteye sahip olduklarım ve bunu "ne yapacaklannı bilmedikleri" için kredi olarak yatınmlara yöneltmek istediklerini bildırdi. "tsviçre'de bunun gibi en az 500 milyar dolar satılık para var. Bir yığınlı vu. Turkiye'nin de ekonomik alanda itiban artlı. Bu yuzden bu krediyi Turk yatınmcılanna saglamak istiyortar" diyerek sözlerini sürdüren Nuri Nencan, adlarını vermediği "para sahiplerini" Londra ve Isviçre'de bankaiarla iş yapan kımseler olarak nitelendirdi. Nencan şöyle konuştu: "Bu paralann satışı her yerde yapılıyor. Bankalar bile alıyor. Bu petro dolarlar Araplann kumar masalarında bıraktığı paralar. tlanda da belirtildiği gibi kredi iki iş için veriliyor. Birincisi para salışı. Bu parayı al istersen git Montc Carlo'da kumarda ye." piyasada 7 8 7 Mafk: 4 2 5 Kumar dolarları kredi oldu EKONOMİDE KULİS Sermaye piyasasının gelişmesini kim engelliyor? Bir yandan "kredi faizlerinin düsmesi için sermaye piyasasının gelişmesi gerek" deniyor, öte yandan tahvil ve hisse senedi çıkararak sermaye piyasasının gelişmesini ve bankalara alternatif oluşturabilmesini sağlayabilecek büyük ve sağlam kuruluslar, borçlanmada da, hisselerini nalka açmada da "cimri" davranıyorlar. zunca bir suredir ekonomıyle ilgili hangi T T toplantıya kulak kabartacak olsanız, sanaVJf ykUerimizin mutlaka, "kredi faizJerinin ymlueklitindeo" yakındığuıa tanık olursunuz... Toplantılarda, seminerlerde, özel sohbetlerde hep bankalar suçlanır, kredi faizlerinin düşürülmesi için çeşitli yollar önerilir, devlet bazı şarjlardan vazgeçsin denir... Bankacüar ise buna karşüık, kredi faizlerinin yüksek oluşunun bir arztalep sorunu olduğunu ve krediye talep yüksek olduğu sürece kredi faizlerinin kolay kolay duşmeyeceğini savunurlar.He men ardından sermaye piyasasının gelişmesinin bu yolda onemli bir adım olacağı ve ancak boyle bir aJternatif piyasaya yerleştiği takdirde, kredi faizlerinin de kendiliğinden aşağı ineceği kaydedilir. Herkesin "malumu" olduğu gibi, sermaye piyasasının gelişmesi için, şirketlerin tahvil ve hisse senedi ihraçlanru arttırmalan gerek... Oysa tktisat Bankası Genel Müdürü Caner Ertoy'un da ifade ettigi gibi, "Patronlar, sahibi buBüyük kuruluşlaı sadece hisse senediyle halka açılmakta degil, tahvil ihraç ederek borçlanmakta da pek cesur davranmıyorlar. Gerçi tahvil ihraçlan ozellikle bu yılın başından beri adeta "patlama" noktasında. Ama ihraç edilen tahvil miktan, tasamıf sahibinin ihtiyacını karşılamaktan ve kredi faizleri üzerinde baskı aracı oluşturmaktan henüz çok uzaklarda. Nitekim sağlam ve büyük kuruluşlann ihraç ettikleri 3 milyarlık, 5 milyarhk tahviller, daha sauşa çıkmadan, "es dost tarmfından kapüışıyor" ve tasamıf sahibi bunlann "ucunu" bile gönnüyor. Pekiyi, bunlar neden yeterli miktarda tahvil çıkannıyorlar, neden hem kredi faizlerinin yüksekliğinden şikâyet edip hem de bankalardan borçlanmayı tercih ediyorlar? .MERAL TAMER. DÖVİZ KURLARI Dövizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilinı 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 İsveç Kronu 1 Isviçre Frangı 100 italyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Stertin 1 S.Arabistan Riyali Sert)est Doviz Al.ş 776.15 524.68 59.57 418.65 20.23 111.24 125.75 370.74 120.10 499.61 58.89 506.86 2800.97 1221.27 206.97 Doviz Satış Efektif Alış Efektif Satış 50 ülkeye ekonomik brifîng A nkara (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Odalar ve y * l Borsalar Birliği, Türkiye'de ilk defa Ankara'da diplomatik temsilciliği bulunan 50'ye yakın ülkenin Ticaret ve Ekonomı^Müşavirliğı ile uluslararası düzeydeki teşkilatların temsilcilermin katılacağı bir toplantı düzenledi. TOBB Ticaret Merkezi'nde 19 Mart 1987 perşembe günü yapılacak olan toplantıda Türkiye ekonomisi, teşvikler ve serbest bölgeler konusunda bilgiler verilecek. Toplantıya TOBB Başkanı Ali Coşkun'un açış konuşması ile başlanacak. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Yavuz Canevi'nin "Türkiye Ekonomisi" konulu konuşması ile devam edecek toplantıda, DPT Yabancı Sermaye Başkanlığı Proje Değerlendirme Başkanı tbrahim Çakır, "Teşvikler", DPT Serbest Bölgeler Araştırma ve Planlama Dairesi Başkanı Timuçin Sanalan da "Serbest Bölgeler" hakkmda açıklamalarda bulunacaklar. GENEL KURULLAR Anadolu Cam'ın kârı % 105 arttı E * konomi Servisi Türkiye Şişe ve Cam Fabrikalan'na Mj bağlı Anadolu Cam Sanayi'nin kârı 1986'da yüzde 105 artarak 1.2 milyar liradan 2.5 milyar liraya yükseldi. Şirketin dün yapılan olağan genel kuruluna sunulan faaliyet raporunda, İ986'da öngörUlenin üzerinde düz cam üretimi gerçekleştirildiği belirtildi. Brüt satış hasılatı yüzde 100 artarak 40 milyon lirayı geçen fîrmanm ihracatı da 26 milyon dolara yükseldi. Omer Dtnçkök Caner Enoy lunduklan şirketlerin hisselermi eUennde akı sıla tntmakta inat ediyorlar, bunlam kesinUklc başkafaunu ortak etmeyi istemiyoriar ve bu garip miükiyet duygusu, sermaye piyasasının gelişmesini de engelliyor." Bunun yanıtım da TÜSİAD Başkanı Ömer Orneğin Alarko Holding'in sahiplerinden Üze Dinçkök, geçen hafta düzenlediği basm toplantı; y r Garih, "Ben şirketlerinü çocnklanm gibi se sında şöyle verdi: "Ekonomi birçok beUniztiklerle verim. Onlann muDdyettei başkalarqr<a payiaşmak dolu. BeUd faizler duşebüir. Bu nedenle büyük ve istemem" diyor. Basanlı kuruluşlann sahipleri, sagbun knrnhqlar, bvgonden 2 yıl sonras için yüzkendi finnalannı, "çocuklan gibi sevip, onlan bas de 5055 faiz ödeme taahhiidü alüna ginneyi ankalanyla paylaşmak istemedikleri" için, başan lamh bulmuyoriar. Bdki faizler döşebflir ve gelesız olan kuruluşlannkiler ise, hisse senedi satmak cek yıl daha düşük faizlerle borçlanmak mümkün isteseler bile aJıcı bulamadıklanndan dolayı, bu oUbilir..." Dinçkök'ün bu görüşüne bir noktayı daha ekiş bir türlü gelişemiyor. Ama lktisat Bankası Genel Müdürü Caner Enoy, sermayeye ihtiyacı bu lemek mümkün, o da büyük ve sağlam kuruluşlunan başansız ve adı bilinmeyen kuruluşlann hal lann bankalara karşı rekabet gücünün fazla olka acümak isteseler bile, karşılannda alıcı bula duğu ve zaten bugün bile daha düşük faizlerle mayacaklan gönişüne de karşı çıkıyor ve "Mm tysrçlanma olanaklan bulunduğu... Oyleyse sermaye piyasasının gelişiinini geciktidem ki paraya ibUyaa var, satsın 1000 liralık hissesİDİ 200 liradan, bakın aüa çıkıyor mn, çıkmı renler arasında galiba güçlü sanayicilerimizi de saymak pek abartma olmayacak. yor mn?" diyor. 780.03 776.15 787.79 527.30 514.19 532.55 59.87 59.57 60.46 420.74 418.65 424.93 20.33 19.83 20.53 111.80 111.24 112.91 126.38 125.75 127.64 372.59 370.74 376.30 120.70 121.90 120.10 502.11 507.10 499.61 57.71 59.18 59.77 509.39 496.72 514.46 2814.97 2744.95 2842.98 1227.38 1221.27 1239.59 208.00 202.83 210.07 ÇAPRAZKUR 1 ABD DOLARI 1.8539 B.Alman Markı 6.1721 Fransız Frangı 2.0935 Hollanda Ftonnı 1 5535 isvıçre Frangı 1317.97 italyan üreti 153 12 Japon Yeni 3.75 S.Arabistan Riyali 1 Stertin 1 5735 ABD Doları AİTIN GÛMÛŞ AUŞ Cumhuriyet Resat 24 ayar külçe 22 ayar bılezik SATIS 71.500 100.000 10.560 10.300 158 70.000 95.000 10 530 9.470 155 900 ayar gümüş T.C. ZİRAÜT BANKASI 14 MART 1987 TARİHİMDEKJ DÖVİZ KURLARI DÜNYA'dm ABD ödemeler dengesinde açık JT» konomi Servisi ABD'nin ödemeler dengesi açığı 1986 d yılında yüzde 3.3 artarak, 147.71 milyar dolara ulaştı. Söz konusu artışta, yılın dördüncü çeyreğinde açığın 38.37 milyar dolarla rekor ölçüde yükselmesi etkili oldu. Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada 1986 açığının bugüne kadar görülmedik bir rakam olduğu da ifade edildi Yılın son çeyreğinde ithalatm yüzde 3 artarak, 95.7 milyar dolara çıktığı, bunda da doların değer kaybıyla birlikte fiyatlann yükselmesinin rolü olduğu ifade edildi. thracat ise aynı çeyrekte yine yüzde 3 artış göstererek, 57.3 milyar dolara ulaştı. ABD'de dış ticaret açığı ise geçen yıl 169.8 milyar dolara yükseldi TÜSÎAD'ın Genel Sekreteri komünist mi? 25 yıl önce kendisini "ekonomist" diye takdim eden Ertuğrul Ihsan özol'u komünist sanıyorlarmış. ın zamma J yumruğul DÖVİZİN CİNSİ 1AB0S0UM 1 AVUSTRALYA D0URI 1 AVUSTVRVA $ k M 1 MTI ALMAM MARU 1 DAimuRKA unmj 1 HUumzmAMi 1 MUJUBA r U M M 1 İSVEÇ KMMU 1 İSVİÇK FHAMI 100 İTALYAR ÜRETİ 100 JAPON YHIİ 1 KARAPA DOLARI IKUVEYTOİMH 1 BORVEÇ RRONU 1STERÜN 1 S. ARAMSTAH RJYAÜ DÖVİZ AUŞTU SATÇTL 776.15 780.03 524.68 527.İ0 59.57 59.87 418.65 420.74 20.23 20.33 111.24 111.80 125.75 126.38 370.74 372.59 120.10 120.70 499.61 502.11 59.18 58.89 506.86 509.39 587.55 590.49 2800.97 2814.97 111.48 112.04 1221.27 1227.38 206.97 208.00 EFEKTİF t Volkswagen'in hissesi değer yitiriyor 1 konomi Servisi Dünyaca ünlü Volksv/agen ' Firmast 'nın hisse senedi fıyatlan, firmada I toplam 480 milyon marklık yolsuzluk olayının ' ortaya çıkanlmasından sonra düşmeye basladı. Yolsuzlukla ilgili soruşturmanın aylarca sürmesi beklenirken, ünlü otomobil üreticisi fırmanın hisseleri olaym ortaya çıkarılışını izleyen günde yüzde 9.1 değer kaybetti. Yolsuzluk haberi öncesi 348.20 marktan satılan VW hisselerinin fıyatı 323.30 marka gerilerken, değer kaybımn sürmesi bekleniyor. Borsa acenteleri, VW hisselerinin normal değerinin 4 misli üzerinden işlem gördüğüne işaret ediyorlar. trk Sanayid ve tşadamlan Dernegi TÜ>f KodiiiKonu" kuruiduğunu belırttt Bakın Aral "Gctekine bııde elımızd«k SİAD'ın Genel Sekreteri Ertugrol tboiaMkbn WUd«sk bu lıp kı;ı«kunjlujlirı ceıaldndııını dedi H I özoi, Ekonomide Diyalog dergisi tarafından dttzenlenen ve Devlet Bakanı Mostaia earet l Tta«2 TMbin konuşmaa olarak katüdığı topnkfa yw Bu roııfcltnlHT h lantıda hoş bir anısını anlattı. A$IRI £AM YAPANLAR VAR rruş>cndı l i k Kendisi Mülkiye'den 1951 yılında mezun olduktan sonra 9 yıl maliyede maliye rnüfettişi olarak çahsmıs. Sonra aralannda örtin Akgftç, Crfer ^yyar S«Khklaı ve H«kkı Aydwo|l«'nun da bulunduğu 10 kişilik bir anayi ve Ticaret Bakanı Cabit Aral, bazı kuruluşlann aşın zam yaptıklagrupla birlikte burs kazanarak Amerika'ya rına işaret etti ve aylık zam oranı yüzde 2'yi geçen mallann incelemeye master yapmaya gitmiş. Orada 2 yıl "Vâle Üni alınacağım, 1987 boyunca yüzde 2224'ten fazla zam yapanlar arasında kötü niyetli kişi ve kuruluşlann cezalandınlacağını söyledi. Bu amaçla "Fiyat „ . , t, y, , versitesi'nin ekonomi bölümünde master Deoetleme KomisyOBu" kurulduğunu belirten Sanayi ve Ticaret Bakanı Aral, Ertuğrul thsan Ozol yapmış. 1963'te yurda dönüp de tekrar maliyede göreve başladığında arkadaşla ilk ay halı, porselen eşya, oluklu mukavva ve bor madeninin aşın zam görn kendisine, "Yahu aıtık sen kendini maliyeci diye takdim etme. Çunku düğünün belirlendiğini ve bu mallan üreten Tırmalann incelemeye aiındığını bizlerden fırklısın. Farklı bir egitim gordun. Sen artık ekonomistim de" söyledi. demişler. Ertuğrul lhsan Özol'un du buna aklı yatmış ve o günden sonra Aylık zam oranı yüzde 2'yi aşan firmaların yöneticileri, Aral'ın bu sözleri kendisini "ekonomist" diye takdim etmeye başlamış. Üzerine hem telaşlı hem de öfkeli görünüyorlar. Bunlardan bir bölümü ise Ama aradan kısa bir sure geçtikten sonra o günlerın tanınmış ust bu Sayın Aral'm Fiyat Denetleme Komisyonu'nu öncelikle KlT'lere yollamasırokratlarından biri Ertuğrul Beyi şöyle uyarmış: "Aman sen kendini eko nı salık veriyorlar. Adımn açıklanmasını istemeyen bir büyük fırma yönetinomistim diye Unıtma, kimse ekonomistten anlamıyor, seni komünist sa cisı PETKİM'den "küçük bir örnek" vererek, PETKlM'in ürettiği antişok polistren denen hammaddenin fıyatına yılbaşından bu yana yüzde 36 oranıyor. Sen iyisi mi iktisatçıyım de..." Toplantıda bu anısını anlatan Ertuğrul lhsan Özol, Türkiye'de ekono nında zam yaptığına işaret ediyor. 8 Kasım 1986 günkü fiyatı 815 lira olan mıstlerin kaderinın o gunden bu yana pek değişmedığıni söyledi. Özol, antişok polistrcnın 23 ocakta bir zam gördükten sonra, 9 martta yeniden zam o günlerden kalma alışkanlıkla kendisine komun>.st diyenlerin olduğunu da görerek 1110 liraya yükseldiğine işaret eden bu yönetici, beyaz mallarda bu maddenin girdilerin yüzde 1213'ünü oluşturduğunu da hatırlatıyor. ekledi. T / Fahı; kar ıçın zam yapantarı denetlemek amacıyla' f lyallın DenclleiM Aral, KÎT'leri de incelemeye alacak mı? S AUSTL SATISTL. 776.15 787.79 514.19 532.55 59.57 60.46 418.65 424.93 20.53 19.33 111.24 112.91 125.75 127.64 370.74 376.30 120.10 121.90 499.61 507.10 57.71 59.77 496.72 514.46 575.80 596.36 2744.95 2842.98 109 25 113.15 1221.27 1239.59 202.83 210.07 T.C. ZİRAAT BANKASI "Gncüne erifflmeı" ISTANBUL UNIVERSITESI REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Daha önce yayımlanmış olan ilanımızda yeralan Cerrahpaşa Tıp Fakültesı Kulak Burun Boğaz hastalıkları Anabilim Dalına Yardımcı Doçent kadrosunun 2 Yerine 3 olarak düzeltilmesi uygun görulmuştur DUYURULUR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle