Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Sahibi: Cumburiyci Matbaacıhk ve Gazetecüık Tilrk Anonim Şirkni adına Nidir Nldl 9 G«ncl Yayın MUdlln): H n u Ccnul, Müessese Müdüriî: Eminr Uj»klıgU. Yaa Işleri MUdürtl: Ofc«y G Ö K U İ B , • Haber Merkezi Müdüru: Ytlçın B*vrr, Sayfa Duzeni YöMImeni: A* tar. • Temsilcıler ANKARA. Yıiçııı Do$«n. IZM1R: HikmM Çetinkaya, ADANA: Cttal lsıanbul Haberleri: Rrhı Öz, Dış Haberlcr: Ergua Bala. Ekonomı: Osnnn Llagıy, Kültur: Ctud tjsler. Magaân: Mchmct Yafin, Spor Daruşmanı Abdüikadir Yücrimaıı, Düzcltme: Rtflk Dtırtaş. BılımEgıtim ^ U n Alpty, IşSendika: Şüknn Kettad. HaberAraşurma: Ufuk CiÜdcnıir, Yun Habeıkrı NecdM Dogan Hulyı Akyoi • Idarc: Hnscyin Gürcr. Isletme: Ö«kr Çttik. Bılgilşlem: N«il Inıl. Basan ve Yayan: Cumhuriytl Matbaacıbk ve GazetecUik T.A Ş. Türk Ocajı Cad. 39/41 Cagalofclu. 34334 ist., PK: 246Istanbul, Tel: 512 05 05 (20 hat), "Ieka 22246 • Bumlar. Ankarm: Ziya Gökalp Bulvan Inkılap Sokak No: 19/4, Tel: 33 11 4147, Teln 42344 • lzmir H Ziya Bulvan. 1352. Sok. 2/3. Td: 25 47 0913 12 30. Tfclot; 52359 • Adana: Inönu Cad. 119 Sok No: 1 Kal 1. Tel: 1455019731, Teka: 62155. TAKVİM 14 MART 1987 Imsak: 4.47 Güneş: 6.11 öğle: 12.18 Ikindi: 15.37 Akşam: 18.15 Yatsı: 19.35 Nezle virüsü meydanı boş buldu VİRÜSLE VÜCUT NASIL SAVAŞIYOR? Belirli bir tedavisi olmayan nezleden kurtulmanın tek yolu dinlenip vücudu vitaminlerle takviye etmek, elleri ve burnu sık sık yıkamak. Bu hastalığa yakalanmamak için nezleli kişilerle temas etmemek gerekiyor. Belirlenen nezle virüslerinin sayısı 14O'ı buluyor. Bu kadar fazla virüs için ayrı ayrı aşı geliştirmek olanaksız. Araştırmacılar, nezle ile savaşmak için burun hücrelerinin korunmasına dayanan yeni bir sistem geliştirmeye çalışıyorlar. Magazin Servisi Bir türlü gitmek bilmeyen soğuk ve yağışlı hava herkesin sağlığını etkiledi, özellikle nezle büyük bir hızla yayılıyor. Etrafımız, burunlarını çeke çeke dolaşan, öksürük nöbetlerine tutulan insanlarla doldu. Oysa belirli bir tedavisi olmayan nezleden korunmanın tek yolu bu hastalığa yakalanan insanlarla temas etmemekten geçiyor. Bir kere bulaştı mı, iş işten geçmiş demektir, sıkça söylendiği gibi "nezle tedavi edilirse 7 gunde, kendi haline bırakılırsa bir haftada geçiyor." Nezleye ölümcül bir hastalık olmaması dolayısıyla gereken önem verilmese de, yaratacağı komplikasyonlar açısından özellikle üzerinde durulması gerekiyor. Savunma sistemleri zayıf olan çocuk ve yaşlılarda nezlenin gözyaşı kanalı ile gözde, östaki borusu ile kulaklarda, nefes borusu ile boğaz ve ciğerlerde yol açabileceği rahatsızlıkların önlenmesi için, organizma burnun içindeki kılsı dokudan başlamak üzere birçok silahlarla savaşıyor. Bir mikron karede 10 tane olan burun içi kıllan ve sümüğü salgılayan guddeler, nefes alınırken Sinüsler yoluyla burun tavanı acı vermeye başlıyor, sinüzit başlangıcı. Gözyaşı kanalı. Gözler yaşarmaya başlıyor, konjonktivit. Kimyasal veya biyolojik bir saldırgan buruna giriyor. Burun mukozasının kıllan ve salgı t V bezleri onu / :&f\ dışarı atmak / y için /v/harekete [?*,( geçiyor. fr* / | Aynı anda frenik sinir\ / uyarılıyor veV / X refleks bir N ^ ^ / hareket olan T aksırık başlıyor. I Nezle yerleşiyor. \ hava ile burun içine giren en ufak toza veya mikroba tepki gösteriyor ve onu burun içinden atmaya çalışıyorlar Tamamen istem dışı bir olay olan hapşırmanın görevi bu tür yabancı maddeleri dışarı atmak. Saldırgan virüsün zayıf olması durumunda, daha ilk baştan durdurulabiliyor, değilse yerleşiyor ve savaş başlıyor. Gözler sulanıp burun akmaya başlıyor, aksırmalar artıyor ve nezle baş gösteriyor. İlerlemenin önünii almak için organizma harekete geçerek savunma sistemlerini, yani akyuvarları harekete geçiriyor. Akyuvarların ürettiği antikorlar düşmanı tanımlıyor, izliyor ve etrafını çeviriyor. Bunların arkasından gelen iri moleküller ise virüsleri öldiirüyor. Belirlenen nezle virüslerinin sayısı 14O'ı buluyor. Bu kadar fazla virüs için ayn ayrı aşı geliştirilmesinin güçlüğü ve hatta olanaksızlığı yanında virüslerin yapısı da antikorların başansız olmasında önemli rol oynuyor. Fransa'da yayımlanan L'Express dergisinin haberine göre Virginia Üniversitesi'nden bir grup araştırmacı nezle ile savaşmak için burun hücrelerinin korunmasına dayanan yeni bir sistem geliştirme çabasında. Araştırmacılar virüsü öldürmek yerine çoğalmasını engellemeye çalışıyorlar. Nezle virüsünün çoğalması için burun hücresinin genetik içerifine gereksinimi var. Hücreye girnıek için özel karşılayıcıları geçmesi gerekiyor. Hücre üzerinde bulunan bu karşılayıcıların kuvvetlendirilmesi ile nezle önlenebilir. Dr. Gwaltney başkanlığındaki ekip, organizmanın ürettiği antikorları yalıtarak bunlan gönüllülerin burnuna damlattı. Antikorlar karşılayıcılar tarafından kabul edilerek, bir kalkan gibi, gelecek nezle virüslerine karşı kullanılmaya başladı. Daha sonra nezle virüsü verilen deneklerin hiçbiri nezleden kurtulamadı, ancak antikor uygulananlar hastalığı çok çabuk ve sorunsuz atlattılar. Bu buluş araştırmacıların 140 nezle virüsünün sadece iki tip karşılayıcı tarafından durdurulduğunu fark etmelerine yol açtı. Böylece 140 aşı imal etmek yerine iki tür ilaç yapmak yeterli olacak. Şu anda geçerli bir korurma yolu henüz bulunmadığı için virüsleri barındıran elleri sık sık yıkamak, nezleye yakalanınca okaliptüs buhannı teneffüs etmek, vitaminlerle vücudu kuvvetlendirmek, yani belirtileri tedavi etmek gerekiyor. Östaki borusu. Kulak J \ ağrımaya başlıyor, otit. Nefes borusu. Boğaz ağrımaya başlıyor veya bronşlar etkileniyor. Anjin veya bronşit. Soğuk ve karyüzünden nezleye yakalananlann sayısı hızla artıyor Evren devlet sanatçılarını kabul etti nkara (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Kenan Evren yeni seçilen devlet sanatçılarını dün saat 17.00'de Çankaya Köşkü 'nde kabul etti. Evren, kabulde yaptığı konuşmada, yurt çapında ve uluslararası alanda birçok sanatçımmn yetiştiğini belirterek, "Türk milletinin yapısında mevcut olan güzel sanatlara karşı kabiliyet, malesef bugüne kadar muhtelif sebeblerle ortaya dökülememiş ve kendimizi diğer uluslara bu konuda tanııamamışız" dedi. Kabulde Devlet Sanatçısı ünvanını yeni kazanan Mükerrem Berk Gülsey Onay, Nevzat Atlığ ve Ayhan Baran bulundular. Vasfi Rıza Zobu ve Bedia Muvahhit ise kötü hava koşulları nedeniyle kabule katılamadılar. Antikorlar hücreleri savunuyor Antikor Abdi İpekçi Barış Odülü A tina (axL) Türk ve ım. Yunan hulkları arasındaki dostluğun güçlenmesini amaçlayan Abdi tpekçi Barış Odülü 'nün bu yılki törenleri 2931 mart tarihleri arasında Atina'da yapılacak. Törenler dolayısıyla 30 kişilik bir Türk heyetinin 28 martta A tina 'ya geleceği bildirildi. Yeni AIDS testi geliştirildi Antikorlar kalkan gorevı goruyor Z 150 saat okuyarak mühendis olun Makine Mühendisleri Odası, gerekli eğitimden geçmemiş kişilerin makine mühendisi sıfatı almalanndan doğacak sorumluluğu üstlenmeyeceklerini ve bu tür girişimlere karşı sessiz kalmayacaklannı açıkladı. ÜMtT ASLANBAY ANKARA Yükseköğretim Kurulu'nun(YÖK) tüm tekniker ve teknisyenlere mühendis olma umudu veren formülü "150 saat oku, mühendis ol" tepkilere neden oldu. Gerek 5. planda, gerek YÖK hedeflerinde "ara insan giicünün" yetiştirilmesinin yer aldığı, buna karşın yine YÖK kararı ile TüTkiyenin ihtiyacı olan teknikerler için YOK aleyhinde dava açıldı. Makine Mühendisleri Odası, sonradan mühendis olan teknikerleri "mühendis kabul etmeyeceğini" bildirdi. YOK'ün karan ile tekniker okullanndan 12 yıl önce mezun olanlann 150 saatlik dersten sonra mühendis olmak için üniversitelere başvurdukları öğrenilirken, olayın gelişimi şöyle oldu: "Yüksekögretim kunımian arasında valay ve dikey geçişlenni esaslara baglamak yetkisindeki YÖK, çıkardığı bir yönetmelikle meslek yüksekokulu ögrencilerinin, lisans ögreümine devamlannı da sagladı. Yönetmelikte, eski lekniker ve yiiksek tekniker okulu mezunlannın da bcUrienecek şartlan yerine getirmeleri kaydıyla bu haktan yararlanabilecekleri belirtildi. Fırat Üniversitesi, geçici madde ile diizenlenen bu hakkın esaslannı diizenlemeye talip oldu ve 1012 yıl önce karatahta başından aynlan teknikerteri mübendis yapmaya koyuldu. Karardan üniversiteler ve teknikerleri n "hoşnut oldugunu" saptayan YÖK, uygulamayı genelleştirdi ve 20'nin üzerindeki üniversiteye yaygınlaştırdı. Buna göre yüksek teknikerler, 6 haftaya sığdınlan 150 saatlik temel mühendislik bilimleri derslerinden başarılı olduktan sonra, öncelikle 4 haftaya sığdınlan 100 saatlik temel derslerden sonra mühendislik programlanna intibak ediyorlar. Meslek ytiksekokulları mezunlan ise not ortalamalarının en az 70 ve ilk yüzde 10'a girmeleri koşullarıyla mühendislik eğitimine devam ediyorlar. Bu kararla, 5.Beş Yıllık Planda hedef olarak belirlenen "ara insan giicii yetiştirilmesi" amacına hizmet eden meslek yüksekokulları mezunlan çoğunlukla mühendislik eğitimine geçmeyi düşünüyorlar. Makina Mühendisleri Odası'na sunulan konuya ilişkin bir raporda "teknikerlerin, mühendis olamayacaklan" şu nedenler sıralanarak öne sürülüyor: "Meslek yüksekokulu mezunlan ve teknikerlere tanınan bu hak anayasanın 10. maddesine aykındır. Çünkü mühendis okullarına üniversite seçme ve yerleştirme sınavı ile girilmektedir. Az olan ara kademe insan gücü sayısı bu kararla iyice azaltılıyor, hem de yeterli olan mühendis sayısı arttınhyor. Ön lisans ö^retimi yaparak bir meslege kavuşmuş kişiler, üniversitelerin sınırlı kapasitesini tekrar öğrenime alınarak daraitıyorlar." Makine Mühendisleri Odası Başkan Vekili Uğur Dogan da YÖK'ün kararına karşı çıkarken, "Ülkemizin koşulları giderek daha nitelikli mühendislere gereksinim gösterirken. YÖK uygulamaları ile okullarımız nitelikli egitimden giderek uzaklaşmakta, bu son nygulama ile de mühendislik eğitimine yönelik düzenlemelerin ciddi bir biçimde gözden geçirilmesi gere|i bir kez daha ortaya çıkmaktadır" dedi. Doğan, oda olarak gerekli eğitimden geçmemiş kişilerin makine mühendisi sıfatı almalanndan doğacak sorumluluğu üstlenmeyeceklerini ve bu tür girişimlere karşı da sessiz kalmayacaklanru ifade etti. YÖK'ten teknisyenlere sihirli formül: ürih (a.a.) tsviçreli Virolog Anders Vahlne, sentetik antigenler kullanılarak yapılan ve halen uygulanmakta olanlardan çok daha ucuz bir kan testiyle AIDS virüsünü belirlemenin yolunu bulduğunu açıkladı. Vahlne, yeni geliştirdiği testin, halen uygulanmakta olanlann tersine, ikinci bir doğrulama testini gerektirmeyecek kadar doğru sonuçiar verdiğini, virüsü taşıyan 400 hasta ve virüsle temas etmemiş bin gönüllüyle yapılan denemelerin yüzde yüz tutarlı sonuçiar verdiğini bildirdi. Gülistan Güzey toprağa verildi / ' stanbul (a.a.jtstanbul'da 5 mart perşembe günü ölen, hava muhalefeti nedeniyle cenaze töreni ertelenen, tiyatro ve sinema oyuncusu Gülistan Güzey dün toprağa verildi. Güzey için ilk tören, 45 yıl hizmet verdiği Şehir Tiyatrolart 'nda yapıldı. Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu 'nda düzenlenen törene çok sayıda sanatçı katıldı. Törende konuşan tiyatro sanatçısı Argun Kınal ve emekli oyuncu Muhip Arcıman, Gülistan Güzey'in sanatçı kişiliği üzerinde durdular ve anılarını anlattılar. Amaç Tiınceli'yi yok etmek Raporda Tunceli halkının hükümet ve devlet desteğinden yoksun bırakıldığı, baskı ve zorlamalardan yıldığı, bu ortamdan uzaklaşarak kurtulmayı amaçladıkları belirtiliyor. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Orman bölgesindeki köylerin başka bölgelere taşınması ile îlgili olarak Tunceli'de çalışmalar yapan SHP heyeti, hazırladığı rar>oru. konuya ilişkin bazı belgelerle birlikîe SHP Genel Başkanlığı'na teslim etti. Tunceli'de ormanla ilişkili köylerin başka bölgelerde iskânı konusunda arajlırma yapmakla görolendirilen Tunceli Milletvekili ve Meclis İdare Amirlerinden Rıdvan Vıldırım, Gaziantep Milletvekili Yüksek Orman Mühendisi Hayri Osmanlıoğlu ve tstanbul Milletvekili Ömer Necati CengK, hazırladıkları 50 sayfalık ek belgelerle birlikte SHP Genel Başkanlığı'na teslim ettikleri 3 sayfalık raporda çok sayıda köy muhtan ve orman köylüsü ile konuşulduğu ayrıca başta Tunceli V'alisi olmak üzere Orman İşletme Müdürlüğü'nden. bilgi alındığı belirtilerek. şöyle denildi: "Konuştuğumuz Tuacelilerin çok sorunlu ve huzursuz olduklannı muşabcde ettik. CHayın tüm ili tedirgin ettigi açıkça görulüyor. Yaptığımız çalışmalar sonucunda 233 ormanla ilişkili köye lebligalta bulunuldugu, göç içia herhangi zorlama ve baskının söz koausu olmadığını, aynca tebligatlann tümiine yıkınının postayla gerçekJeştiriMigini bizzat yetkililer ve hs»!ktan ö^rendik. Daha sonra Orman İşletme Müdürliigü'nce posta ile gönderilen anket formlarının muhlar ve iki üyenin huzurunda bülun köy halkının imzalan alınarak tasdik edildikleri ve anketin lamamlandığını belirledik. Ankete katılan köylulerin gene herhangi bir baskı ve zorlama olraadan. kendi isteklerine göre cevap verdikleri, coaplann büyük bdlümünüD, göç etmek istenildigine ilişkin oldugunu saptadık. Daha sonra ankelin sonuçlannın posta ya da elden Orman İşletme Müdürlügü'ne teslim edildigini gördük." Raporda, Tunceli köylüsünün büyük çoğunlugunun "göçe evet" dediklerine de işaret edilerek, bunun gerekçesine de yer veriliyor. Tunceli halkının, hükümet ve devlet desteğinden yoksun bırakıldığı, baskı ve zorlamalardan yıldığı, ayrıca kendilerine 2. sınıf vatandaş muamelesi yapıldığını belirttikleri, bu nedenle bu ortamdan uzaklaşarak kurtulmayı amaçladıkları belirtilerek şöyle deniliyor: "Halk bugüne kadar hükümet ve devletfen hizmet, yakınlık ve yardım gormediklerini. üve> e>lat muamelesi yapıldığını söylüyor. Konuştuğumuz yüzlerce Tuncelili yurttaş 'Valis: geldi fışledi, jandarması, polisi geldi fışledi. Dayak attı, baskı uyguladı' diyor. Güvenlik güçlerinin olur olmaz zamanlarda evlerini basarak, sorgusuz sualsiz >atak odalanna kadar girdiklerini, pousin provokasyon için olaylar çıkanp bunlan kendilerine yüklemeye çalıştığını, haklannı arayamadıklannı, dayak ve işkenceden yıldıklannı anlatıp dert vanıyoıiar. Nüfus cüzdanlannda Tunceli yazanlann yüzüne tüm kapılann kapandıgını. işe alınmadıklannı belirtiyorlar. Göçe evet demekle bu dunımdan kurtulacaklannı ummaktadıriar." SHP heyetinin başkanı, Tunceli Milletvekili Yıldırım, Tunceli'de yaptıklan çalışmayla ilgili görüşlerini anlatırken, olayın tümüyle Tunceli iline yönelik oldugunu belirterek, şöyle dedi: "Basın ve SHP olaya el atınca, örtbas etmek için diğer illere de tebligat yapıldığını düşünüyorum. Amaç Tunceli'yi yok etmeye yöneiiktir. Nufusu zaten 152 bine inmiş Tunceli1 nin yansı göç ettigi takdirde Tunceli küçük bir ilçe kalacakür." Yıldırım, araştırmaları sırasında "tiiyler ürpertici" konulann kendilerine aktarıldığını, heyetteki diğer arkadaşlannın "nutku hıtulduğunu" belirterek, orman köylülerinin göçüne ilişkin olmayan bu olayları TBMM'ye getireceğini söyledi. Yıldırım, bir başka soru üzerine ise şu yanıtı verdi: "Tunceli halkı tarihinin en yoksul ve işsiz günlerini geçiriyor. Akıl almaz baskı ve zorlamalarla karşı karşıya. Çoluk çocuk. kadın. erkek, genç yaşlı herkes tedirgin. Bunu bilen hükümet göç olayını bilinçli biçimde ortaya attı. Hizmet gitmeyen, baskılardan yılan halkın istegiyle ilden kaçacagını düşünüyor." SHP göç bölgesi için rapor hazırladK ABD'nin nüfusu \ağışla gelen sıtma korkusu ADANA (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) Mart ayında Adana'nın son 20 yıl ortalamalarının üzerinde yağış alması sıtma korkusunugündemegetirdi. Bütün kış boyunca kentte yaşayanlara "vızıltı"sını duyuran sivrisineğin üremesi için yağışların elverişli bir ortam yaratacağı, önümüzdeki günlerde ısınacak hava ile birlikte yörede sıtmanın sıçrama yapacağı bildirilirken, Sıtma Enstitüsü'nün giderek işlevini yitirmesi de "tehlikenin daha da yaygınlaşacağı" biçiminde değerlendirildi. Jt/'ashington (anka) VY ABD nüfusunun, 1980 yılından bu yana yüzde 6.4 artarak, 1 Temmuz 1986 itibarıyla, 241.6 milyona ulaştığı bildirildi. ABD Nüfus İdaresi raporunda, zenci ve diğer azınhğın nüfus artışının hızlı olduğu belirtildi. Ülkedeki beyazların nüfusu yüzde 5 artarak, 204.7 milyona ulaşırken, zenci lerin nüfusu yüzde 10 artışla 29.4 milyona, diğer azmlık grupların ise aynı dönemde yüzde 45 artarak 7.5 milyona ulaştığı kaydedildi. îtalya'da seks ~n oma (a.a.) ttaiya'da A yapılan bir ankete göre, her iki ttalyan'dan birinin cinsel fantezisi, ür.lü bir kişiyle yatmak. Haftalık ' Europed" dergisinin yaptığı ankete kaıılanların yüzde 50'si, iş, siyaset ya da sanat dünyasmdan ünlü biriyle ilişki kurmak istediklerini kaydettiler. Anketin en ilginç sonucu ise, kendisine soru yöneltilenlerden yüzde altısmm, bu fantezilerini gerçekleştirdiklerini söylemeleri oldu. Sıralamada, ünlülerle yatma fantezisini erkeklerde yüzde 23, kadınlarda yüzde 7'yle grup seksi izliyor. h i i m i n r i °y bir yakınhk doğada kurulabilir UUI UIIU Herhalde ne dişi aslan ne de m i y d i dersiniz? küçük çocuk, normal şartlar altında burun buruna durmaktan hiç hoşlanmazlardı. Tabii aralanndaiki cam her şeyi değişririyor. tkisi de bu sayede birbirleri hakkmdaki meraklanm giderebiliyorlar. Duisburg Hayvanat Bahçesi'nde yapılan bu yeni düzenleme ile vahşi hayvanlar ve ziyaretçiler, birkaç santimetre kahnltğındaki camdan engeller sayesinde birbirlerini daha yakından tamyorlar. B lesine Sınırda çalışmalar: TURAN YILMAZ Mayınlı alanlar tarla olacak olabileceğini kaydediyoriar. Yetkililer, bu projenin daha önce 1978'de Bülent Ecevit'in başkanlığı döneminde ortaya atıldığını, ancak Genelkurmay'ın sınırlarımızda bir güvenlik sistemi oluşturulmadan böyle bir projenin uygulanamayacağını belirterek karşı çıktığını söylediler. Yetkililer, şimdi oluşturulmaya başlanan fiziki engel sisteminin bu projeye olanak sağlayacağını kaydederken, özellikle (Güneydoğu Anadolu Projesi) GAP'ın gerçekleştirilmesiyle birlikte, güneydoğuda bu alanların sulanacağını ve rekoltenin yüksek olacağını bildirdiler. Bir yetkili, ekimin askeri birliklerceyapılacağını, burada pancar ve tahıl üretileceğini belirterek, elde edilecek gelirin silahlı kuvvetlerin gereksinimlerini karşılamak amacıyla kullanılacağını söylediler. Yetkililer, Nusaybin'den başlayan sistemin, halen Cizre ve daha ileride bulunan Dicle Nehri'ne kadar uzandığını belirterek, bu yılki programda sistemin uzunluğunun iki katına kadar çıkarılmasımn hedeflendiğini kaydettiler. Dikenli tel, örgü, iz tarlası, stabilize yol, mayınlı saha, gözetleme kulesi ve aydınlatma ünitelerinden oluşan sistem, tam olarak sadece Nusaybin'in içinde 12 kilometrelik bir bölümde oluşturulabilmiş. Diğer bölümlerde ise sistemin belli parçaları yapılabilmiş. Yetkililer, halen kullanılar. dikenli tellerin kolayca kesilebildiğini kaydederek, bu yıl yurtdışından 600 ton çelik tel ithal edileceğini söylediler. SİSTEM, GEÇİŞLERİ ÖNLEDİ Yetkililer, sistemin tam olarak oluşturulduğu Nusaybin'dc sınırdan geçiş olaylannın 1985'te, 1979'a göre \üzde 95 azaldığını söylediler. İlgililer, 1986'da ise 1985'e gört; yine yüzde 15'lik bir azalma görüldüğünü bildirdiler. Bu süre içerisinde geçiş teşebbüslerinin ise yüzde 80'lik bir artış oldugunu kaydeden yetkililer, PKK ve diğer bölücü unsurların sistemi hedef aldıkları, özellikle de Jandarma Genel Komutanhğı'nın elindeki hizmet dışı telefon direklerinden oluşturulan aydınlatma ünitelerini yakmak istedikleri öğrenildi. Yetkililer, bu geçişlerde kaçakçılık amacına yönelik olanlann yok denecek kadar azaldığını, sadece silah kaçakçılığının kaldığını belirterek, bu geçişlerin hemen tamanunın örgütsel amaçlı oldugunu söylediler. Sırur belirleme çalışmalarına öııceleri Suriye'nin pek olumlu bakmadığı kaydedildi. Ancak komşumuz. ellerinde sınır belirlemeye yarayacak doküman bulunmaması nedeniyle sonradan konuyu be NUSAYBİN Sınırlarımızdan geçişleri kontrol altına almak amacıyla başlatılan fiziki engel sisteminin yaygınlaştırılmasıyla birlikte, sınırlarımızda bulunan mayınlı alanların, tanm alanı haline dönüştürüleceği bildirildi. Halen Nusaybin'den Dicle Nehrine kadar uzanan 160 kilometrelik fiziki engel sisteminin. bu yıl batıda Ceylanpınar, doğuda ise Mağara mevkiine kadar götürülerek 325 kilonıetreye çıkarılacağı öğrenildi. Askeri yetkililer, sınırlarımızda uzanıpgiden mayınlı alanların, tanm alanı haline dönüştürulmesinin ancak 2 binli yıllarda mümkün Sekreterler balosu / stanbul Haber Servisi İstanbul Sheraton Oteli'nin her yıl düzenlediği geleneksel sekreterler balosu bu yıl 17 mart salı günü yapılacak. Otelin, birlikte çalıştıkları şirketierin müdür sekreterlerinin çağrılı olduğu balo en yüksek gecelcme, en yüksek rezervasyon yapan sekreterlere ödül verilecek.