Katalog

14 MART 1987 HABERLER CUMHURİYET/7 Demokrasi Vakfı A nkara (Cumhuriyet / l Bürosu) Türk Demokrasi Vakfı'nın ilk kurucular kurulu toplantısı dün yapıldı. ANAP htanbul milletvekillerinden Bülenı Akarcalı Genel Başkanlığa, Imren Aykut da Genel Sekretertiğe getirildiler. Adalet eski Bakanı Necat Eldem ise Yönetim Kurulu üyesi oldu. "Tentel hak ve hürriyetler, hür ekonomi, sağlam şuurlu demokrasi" gibi amaçlar taşıyan Turk Demokrasi Vakfı'nın yöneiim kurulu üyeliklerine getirilenler şunlar: Bülenı Akarcalı (Başkan), Suat Bile (2. Başkan), Üstiin Ergüder, Mehmet Gök, Mahmut Ersin Kalayaoğlu, Necat Eldem, İmren Aykut (Genel Sekreter), Cavit Kavak (Muhasip üye), Ergun Özbudun. rzurum (a.a.) 9. Kolordu Erzurum Askeri Mahkemesi'nde devam eden 114 sanıklı Erzurum Kars Dev Yol davası sonuçlandı. Askeri Mahkeme 12 Eylül 1980 öncesi Kars ve Erzurum yöresinde yasa dışı Dev Yol örgülune üye olmak, adam oldurmek ve patlayıa madde atmak, bombalı pankart asmak suçlarından yargılanan sanıklardan 29'unu 3 ila 20 yıt arasında değişen hapis cezalanna çarptırdı. Eylem, aıııa ne tür eylem? Yılmaz yönetimi, işçinin "2 saatlik direniş" gibi eylemlere hazır olmadığını sayunuyor. Mücadelenin uzun soluklu bir çizgi izlemesi, eylemlerin 1988 seçimleri öncesinde yoğunlaştırılması gerektiğini ileri sürüyor. Selvi ve Özbek, 16 marttaki toplantıda "2 saatlik direniş" konusunda ısrarlı olacaklarını açıkladılar. Petrolİş ve Türk Metal genel başkanları, eyleme hazır olmayanın işçiler değil, yönetim olduğunu söylediler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkİş Başkanlar Kurulu'nun 16 martta yapaeağı toplantıya iki gün kala "eylem tartışması" yeni boyutlar kazandı. Türkİş yönetimi, işçinin, " 2 saatlik direniş" gibi eylemlere hazırlıklı olmadığını savunurken, TürkMetal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek ve Petrolİş Genel Başkanı Cevdet Selvi, " 2 saatlik direniş" önerisinde ısrarlı olacaklarını açıkladılar. Türkİş Yönetim Kurulu, tüm yasal yollar kullarulmadan işçinin hazırlıksız olduğu "2 saatlik direniş" ya da buna benzer eylemlere girişmenin zarar getireceği göruşunde bulunuyor. Türkİş Yönetim Kurulu üyeleri, ANAP iktidannın işçilere karşı uygulamaları ile ilgili mücadelenin uzun soluklu olduğunu, bu nedenle eylemlerin 1988 seçimleri öncesinde yoğunlaştırılması gerektiğini ileri sürüyorlar. Bu döneme değin, genel grev ya da etkin direnişler gibi eylemler için; örgüt içi eğitimler, seminerler, toplantılar ile işçinin hazırlanmasını savunuyorlar. Bu amaçla, sendika yöneticileri, il temsilcileri, işçilerin katılacağı toplantılann önümüzdeki günler içinde hızlandınlıp, gerekirse bir işçi kurultayının toplanmasını öneriyorlar. Türkİş Yönetim Kurulu, işçi kurultayında, siyasal iktidann tutumunu kınayan bir deklarasyonun yayımlanmasıru da gündeme getiriyor. Türkİş yönetimi, kısa vadede bir eylem gerçekleştirme anlamında, şu anda sürmekte olan toplu iş sozleşmesi görüşmeleri sonunda yasal sureç izlenerek, mayıs ayında birçok işkolunda birden greve gitmeyi öneriyor. Grev yasağı olan işkollannda da sözleşmelerin Yuksek Hakem Kurulu'nda birikmesinin sağlanmasını istiyor. Buna göre, mayıs ayında olası grev kararlarının doğduğu işyerleri ve çalışan işçi sayısı şöyle: Türkiye Denizdlik İşletmeleri(6 bin 800), Etibank(7 bin), Deniz Nakliyat A.Ş.(3 bin 100), Çaykur(40 bin), Karayollan(40 bin), Vakıflar Genel Müdürlüğü(139), Etibank(10bin 36), Köy Hizmetleri Genel Mudürlüğü(55 bin), Karadeniz Bakır İşletmeleri(2 bin 97), Bayındırlık ve İskân Bakanlığı(9 bin), DHL İnşaatlar Genel Müdürlüğü(175O), Şeker r*V Türklş Başkanlar Kurulu 16 martta toplanıyor DIYDUK/GORDUK YALÇiff PEKŞE\ 29 mahkumiyet Fabrikaları(40 bin), MKE(227), Ankara İmar Ltd. Şirketı(lOO). DİRENİŞTE ISRAR TürkMetal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek ile Petrolİş Genel Başkanı Cevdet Selvi ise, Türkİş Başkanlar Kurulu'nda daha önceden gundeme getirilen "2 saatlik direniş" önerisinin yaşama geçirilmesi için ısrarlı olacaklarını ifade ettiler. Mustafa Özbek, Türkİş Yönetim Kurulu'nun grev sırası gelen sendikaların greve gitmeleri yolundaki onerisini yumuşak bulduğunu ifade ederek, "Türkİş Yönetim Kurulu, benim nerede grev yapacağıma kanşamaz. Ben zaten MKE ve Türkiye Zirai Donatım Kurumu'nda gelecek hafta grev kararı alacağım" dedi. Özbek, 16 marttaki Başkanlar Kurulu toplantısında, iki saatlik işi bırakma eylemi için ısrar edeceğini ve Başkanlar Kurulu'ndan büyük bir olasılıkla böyle bir kararın çıkacağını söyledj. özbek, Başkanlar Kurulu'nda bu eyiemin oylanmasını isteyeceklerini de söyledi. Ozbek, Türkİş Yönetim Kurulu'nun "tşçi hazır değil" görüşune de katılmadığını belirterek, "Ben şube başkanlarım ve işçilerle göriiştüm. 'Hazırız' diyorlar. Yalnız bizim işkolumuzda değil. hemen heraen tüm işkollannda işçi kendisini bövle bir direniş için hazır hissediyor" biçiminde konuştu. Petrolİş Genel Başkanı Cevdet Selvi de, işçilerin son yıllardaki ekonomik ve demokratik alandaki kayıplarının ardından gerçekleştirilen uygulamaların, işçileri çok ciddi bir bunalım içine soktuğunu kaydederek, şöyle konuştu: "İşçiler ile ilgili uygulamaların kötıiye gittiği, defalarca Cumhurbaşkanı'na. Başbakana, diğer ilgililere iletildi. Bunlara cevap verilmemiştir. Biz tüm yasal volları denedik. sorunlanmızı aktarabilmek için. Artık bu gidişe 'dur' diyecek bir eyiemin zorunluluğuna inanıyoruz." Bundan 6 ay önce grev aşamasına gelen sendikaların doğrudan grev kararı almaları yolundaki onerilerinin şimdi Türkİş yönetimi tarafından gündeme getirildiğini anlatan Selvi, 2 saatlik işi bırakma eylemi konusunda ısrarlı da\ranacaklannı belirterek, "Türkİş yönetimi işçinin hazır olup olmadığı konusunda tartışma açacağı yerde. bövle bir eyleme vönetim olarak hazır olup olmadığına bakmalıdır" biçiminde konuştu. TEMSİLCİLER TOPLANTISI Türkİş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, dün Türkİş bölge ve il temsilcileri ile sendika teşkilatlandırnıa sekreterlerine seslenerek, "Kararlarıınızı hukumete prim verici değil, bir butün olduğumuzu gösterecek bir biçimde almalıyız" dedi. Türkİş'in bölge, il temsilcileri ile sendika teşkilatlandırma sekreterleri toplantısında konuşan Şevket Yılmaz, Türkİş'in son genel kurulunda 1987'nin eylem yılı olacağı yolunda karar alındığını anımsatarak, başkanlar kurulunun 16 martta yapaeağı olağanüstu toplantıda bu konunun bir kez daha gundeme geleceğini söyledi. Yılmaz 67 ilde oluşturulacak eylem tertip komitelerinin, yapılacak eylemlerin çekirdeğini oluşturacağını ifade ederek, şöyle konuştu: "Önemli ve mesuliyetli kararlanmızı, sıkıntılar karşısında hükiimete prim verici değil, bir butün olduğumuzu gösterecek bir biçimde almalıyız. Burada Şevket Yılmaz var diye değil, Türkİş var diye gelin." 1987 haziranında İstanbul'un ana caddelerlnde "bir tek kuş gözü kadar" çukur olursa, Bedrettin Dalan'la yeniden tonuşacağız (Foto§raflar UYfiAR 6ÛRKAN) "Herkescamdan baktı" Uünyanın her yerinde vatandaş kendi evlnln önüne kar yağdığı zaman temizler. Hatta medeni ülkelerde evin önünde bir insan kayıp düşerse, o evln sorumlusu mesuldür bundan. Şimdi ben sana sorayım: Sen kendi evlnln önündeki kan küredin ml? İstanbul geçen hafta boyunca yoğun kar fırtınası nedeniyle zor günler yaşarken, her kafadan bir ses çıktı. Bu seslerin büyük çoğunluğu İstanbul Anakent Belediye Başkanı Dalan'ı suçlamak yönündeydi. Peki mavi gözlü belediye başkanımız bu konuda ne düşünüyordu. Bu hafta Bedrettin Dalan'la kar olayını konuştuk. Gazetecilik dürtüsüyle işin yine olumsuz yanlarını kurcalamaya çalıştım, ama asıl düşüncem şuydu: Ben genel kanının tersine bu olayda belediye başkanının yanını tutuyordum. Sayın Bedrettin Dalan herkesin ağzında bir laf var: "Kar yağdı böyle oldu." Ne oldu kar yağdığı zaman? Bir de siz anlatır mısınız? Bir kere şunu söyleyeyim; İstanbul genelde kar yağışına alışık bir şehir değil. Yalnız belediye olarak değil, insanlarıyla, kuruluşlarıyla kar yağışına alışık değil. Son bir hafta içinde istanbul'a düşen kar miktarı yüzyılın ortalamasının üstünde.. Bedrettin Dalan'ın gözüyle "kar altında" İstanbul'da neler oldu: Mete Tunçay'a göreve başlama nkara (Cumhuriyet Burosu) Ankara 6. İdare Mahkemesi 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası'na dayamlarak Ankara Oniversitesi' (Siyasal Bilgiler Fakültesi) ndeki görevinden uzaklaştınlan Doç. Dr. Mete Tunçay'ın, görevine iadesini kararlastırdı. Daha önce göl iken, 13 yıl önce tanm alanı haline getiri len Amik Ovası, sel ve yağmur sulan nedeniyle eski haline dönüyor. 1974 yılından önce bir milyon 193 bin 500 dekar yüzölçümü olan Amik Gölü, yülar süren çahşmalar sonucu tanm alanına dönüstürülmüştü. Yağışlar sonucu Asi Nehri ile kollan Afrin, Muratpasa ve Karasu çaylannın taşmast sonucu Amik Ovası'nda yandan fazlası ekili olan yaklasık 100 bin dönüm tanm alanı ile çok sayıda ev su altında kaldı. (Fotoğraf: UFUK TEKİN) Sofya'da 10 gün önceki kaza FT» dirne (Cumhuriyet) Mj Bulgaristan'da meydana gelen trafik kazasında aynı aileden 4 Türk öldü, üç kişi yaralandı. Fransa'dan Türkiye'ye gelmekte olan Mehmet Bozkoyun yönetimindeki minibüs, Sofya yakınlarmda Bulgar plakalı bir otobüs ile çarpıştı. Kazada, Mehmet Bozdoğan (42) eşi Nazire (42), çocuklan Fatma (13) ve Nurcan (19) olay yerinde can verdi. Gurbetçi ailesinden Hatice (9) ağır, Emine (7) ve Faruk Bozdoğan (15) hafıf yaralandı. 10 gün Once meydana gelen olaym yarahlann Türkiye'ye gönderilmesi sonucu dün öğrenilebildiği bıldirildi. Tektipdava düekçesi hazır Türklş, 233 sayılı kanun hükmündeki kararnamede, sözleşmeli personelin sendikah olamayacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığını belirterek, sözleşmeli personel statüsünde çalışanlarm sendikalı yapümasını, daha sonra da dava açümasım kararlastırdı. IŞIK KANSU ANKARA Türkİş'e bağlı sendikaların sözleşmeli personel uygulamasına karşı açacakları davaların örnek tek tip dava dilekçesi hazırlandı. Türkİş tarafından düzenlenen sözleşmeli personel sempozyumunda yapılan tartışmalarda, sözleşmeli personel uygulamasına karşı örnek bir dava dilekçesi hazırlanması, bu dilekcenin çoğaltılarak sendikalara dağıtılması görüşünde birleşildi. Sözleşmeli personel statüsünde olanların tek başına dava açmaları halinde kendilerine ağır baskılar uygulanabileceğinden hareketle Türkİş, 233 sayılı yasa hükmünde kararnamede sözleşmeli personelin sendikalı olamayacağı yolunda bir hüküm bulunmadığından, THY işyerinde olduğu gibi, sendikaların bu statüdeki işçileri sendikalı yapabileceğini dikkate alacak. Böylece sendikalı olan sözleşmeli personel statüsündeki kişiler adına sendikalar, tüzel kişi olarak doğrudan iş mahkemelerinde dava açabilecekler. Türkİş tarafından hazırlanan örnek dava dilekçesinde, sözleşmeli personel olarak işe alındığı ileri sürülen davacının, gerçekte hizmet akdi ile çalışan bir işçi olduğu vurgulanacak ve bu nedenle kendisi hakkında borçlar yasası ile iş yasası hükümlerinin uygulanması gerektiği anımsatılacak. Dilekçede, bu anlamda, işçiler hakkında uygulanamayacağını hukme bağlayan 233 sayılı yasa gücünde kararnamenin, sendikalı sözleşmeli personele uygulanamayacağına işaret edilecek. Yasa gücunde kararname ile sözleşmeli personel uygulanmasına ancak personel yasası çıktıktan sonra geçilebileceği hükme bağlanmasına karşın, Ekonomik Işler Yuksek Koordinasyon Kurulu'nun bu konuda alacağı kararların yetkisiz bir organca verilmis kararlar olacağı belirtilecek. nun tenkidi veya münakaşası yapılamaz. Fakat öyle şeyler yapılıyor ki, şaşırmamak olanaksız Daha henüz kanalizasyon dösenmemişken kaldırım döşeniyor. Sanki bir acele varmış gibi. Birileti yangından mal kaçınyormuş gibi. Gayet tabii. Bütün arkadaşlann acelesi var. 5 yıl için seçilmiş insanlar bunlar. Sonra ya seçilir, ya seçilmez. Bu dönem içinde hizmetlerini göstermeye çalışıyorlar. O acele bende de var. MALI GÖTÜRENLER Fakat zararlı oluyor. Hem size hem bize. Mesela Feneryolu rıhtımı biliyorsunuz, acele yapıldı. Sonra ilk lodosta yıkıldı. Şimdi o yıkıntılara bakan halk şöyle düşünüyor; bu müteahhit malı götürdü. Nasıl götürdü? Belediye ile ortak mı götürdü acaba? O konuda bir yanlış anlama var. O da şu: Rıhtımda meydana gelen tüm hasarın bedelini ödeyecek olan müteahhidin kendisidir. Henüz o iş teslim alınmamıştır. Müteahhit bazı yanlışlıklar yapmış. Daha doğrusu eksiklik var. Rıhtımın önüne enerji yüklü dalgalara karşı koyan taşlar konması lazım. Onlann konmadığı yerlerde, yuksek enerjili dalgalar rıhtımı parçaladı. Müteahhit ödeyecek, kamuya bir zararı da yok. VEEAT lstanbul Erkek Lisesi ve SanSiyah âşığı, vakfımız mütevelli heyet üyesi sevgili ZİYA IŞILDAK hocamızı kaybetmiş bulunuyoruz. Cenazesi 14 Mart 1987 Cumartssi günii öğle namazını müteakip Sultanahmet Camii'nden kaldınlacaktır. Kendisine Tanndan rahmet, tüm Sarı Siyahhlara başsağlığı dileriz. SODA SANAYÜ A.Ş. TASARRUF SAHİPLERÎNE DUYURUDUR Şirketimizin yıllık faiz ödemeli brüt *h 55 sabit faizli 7. tertip tahvilleri 16 Mart 1987 tarihinden itibaren şirketimizin Barbaros Bulvan No. 125 Camhan, BalmumcuBe$ikta$/tSTANBUL adrcsindeki inibat bürosunda satışa sunulacakiır. Işbu tahvillerin halka arzı Sermaye Piyasası Kurulu'nun 23.1.1987 tarih ve 13/S3 sayılı iznine dayanmaktadır. Ancak, bu izin, tahvillerimizin ve ortaklığımızın kurul ya da karr.uca tekeffülü anlamına gelmez. 1. Onaklığın ; a) Ticaret Unvanı : Soda Sanayii A.Ş. b) Merkez Adresi : Kozanlı Bucagı Yanı MERSlN c) Esas S«rmayesi : 37.500.000.000r TL. Ödenmiş Şermayesi : 37.500.000.000, TL. d) Faaliyet Konusu : Soda üretimi ve satışı. e) Süresi : Süresizdir. 2. Tahvillerin satışından sağlanacak fon, işletme sermayesinin finansmanı için kullanılacaklır. 3. lzahname 9.2.1987 tarıh ve 1699 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayınlanmış olup, şirketimizin yukarıda belirtilen merkezi ile tstanbul irtibat büromuzda incelemeye açık tuıulacaklır. 4. Çıkanlacak Tahvillerin; a) hibari Kıymetleri Tuurı ve Tertibi : 75O.O0O.O0O TL. 7. Tertip b) Kupürler llibariyle Dağılımı; KUPÜR 25.000 50.000 500.000 1.000.000. c) Satıs süresi Baslangıç Tarihi. 16.3.1987 Bilış Tariııı: 31.3.198/ d) Erken Ödemeye İlişkin Esas ve Şartlar tSTANBUL ERKEK LİSELİLER EĞÎTÎM VAKFI Ankara Gazi Egitim Enstitüsü eski öğretmenlerinden, hocalann hocası ECtTİMCİRESSAM VEFAT Müsteşar yalanladı VEYSEL ERÜSTÜN 12 Mart 1987 Perşembe günü vefat etmiştir. Cenazesi 15 mart pazar günü Selimiye Camii'inde kılınacak öğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlıgı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ Not: Çelenk gönderilmemcsi, arzu edenlerin TEV'na bagışia bulunmaları rka olunur. Termik santralda sabotaj yok ADET 100 2950 200 500 3750 TUTAR (TL) 2.5O0.000r 147.5O0.O0Or lOO.OOO.OOOr 500 000.000. 75O.OO0.O0Or cıtt t.Ü. Iktisat Fakültesi öğrenci kimliği ve pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. ORHAN KAHYAOĞLU KREMSIVI DETERJAN Çiti ile bulasık şip şak Sosyal Sigortalar Kurumu'nun verdiği 12064812 sicil nolu kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. FEHİME OSMANOĞLU Erken paraya çevirme taahhüdıi yoktur. e) Tahvillerin Yıllık Faiz Oranı ve Faiz Öd. Tarihi: Tamamı hamiline >azıh lahviller. brüt °7»55 sabit faizli olup, faizler her yıl 31 M a n tarihlerinde ödenecektir. 0 Tahviller 750.000.000^ TL. itibari değerde olup, tamamı hamiline yazılıdır : Tahnller nominai bedeg) Satış Fiyatı' linin *h 5noksanı ile satılacaktır h) Tahviller ikı yıl vadelidir. 2.nci yılın sonunda bir defada itfa edileceklir ı) Ödemesiz Dönem Süresi : 2 yıldır. 5. Tahvillerin Ödeme Planı; VADK ANAPARA (TL) FAİZ (TL) T O P L A M (TL) 31. 3.1987 3ı. V1989 412.500.000 T'.0.«m).rıufı 4 1 2 ^ 0 0 000 1.162.500.000 75O.O0O.ÛO0 825.000.000 1.575.000.000 6. Anapara ve Faiz Ödemeleri: Vadelerinde Camış Menkul Değerler A.Ş.'nin merkezınde yapılacaklır. 7. Tahvillerin anapara ve faiz ödemelerinı laahhut eden kişi veya kurum yoktur. 8. rahvıller, jırketimiz tarafından, Barbaros Bulvarı No: 125. Camhan BalmumcuBeşıklaş/İSTANBUL. adresındeki irtibat bürosunda satışa sunulacakiır. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Musteşarı Seyda Odyakmaz. Afşin Elbistan termik santralının ikinci ünitesinde onceki gün meydana gelen patlamanın "kazana fazla yakıt verilmesinden" kaynaklandığını açıkladı. Odyakmaz, Cumhuriyet muhabirinin olaya ilişkin sorusuna şu yanıtı verdi: "Dört tane ünitemiz var. Bu ünileden birisi devreden çıktı. Ama öbür üç ünite tam kapasite çalışmaya başlatıldığından dolayı enerji kaybı soz konusu değildir. Sıkıntı olmayacaktır. Sabolaj söz konusu değildir. Fueloil'in ayarlanmaması daha doğrusu fazla basılmasından mütevellit buharlaşma patlamaya yol açmıştır. Bugun bize gelen raporda olayın meydana gelişi bu şekilde tespit edilmiştir. 50 metrelik bir boru değiştirilecek, ünileler zaten tam kapasite çalışmıyorlardı. Onarımı bakımla birlikte biraz uzatmak istiyoruz. Bir ay sürmez. l zatmamız ihliyacın olmamasından dolayıdır. TEK müfettişleri olay yerine gönderildi, olayın sorumlularını beliriemek için incelemelere başladılar. Olayda sorumlıı da olduğunu sanmıvorum. Bu normal bir iş kazasıdır." YİNE KAR OLAYI Kar olayını biraz dağıttık sayın başkan. Fakat bunlar hep kafamızdaki sorular. Neler oldu kar yağınca? Halkın tepkisi ne oldu mesela? fazla Tabii genelde memnunlar da. Yalnız bir tabüyümüş, nesi memnuniyetsizliğini ifade ettı. Kar yağışıbüyütülmüş. nın üçüncü günüydü. Elımde ekmek ara sokakBu dengeslz lara girmiştim. Biri "Sayın başkan memnun dekalkınmanın ğilim çalışmanızdan" dedi. "Niye dedim. "Kar var görmüyor musunuz" dedi. Ben de ona sonucu... "memnun değilsin ama ben üç gündür uyumaYüzde yüz dım, sen üç gündür evinde uyuyorsun" dedim. inanıyorum Cevabı şu oldu: "Senin vazifen bu işi yapmak." eğer "Haklısın kardeşim durdurulmazsa cağım diye belediye doğrudur. Ben bu işi yapabaşkanı oldum. Dolayısıyla sonuç şikâyete hakkım yok, ama ben belediye başkanı felaket olur. olarak ana caddeleri temizledim. Elimde ekmek var bak, ekmeğı almışım, fırınlar çalışıyor. Ama Fakat. Ben çocukluğumdan hatırlıyorum. dünyanın her yerinde vatandaş kendi evinin Tabii miktarını bilemem, ama bayağı kış olurönünü kar yağdığı zaman temizler. Hatta medu. deni ülkelerde evin önünde bir insan kayıp dü Ben kalınlık olarak söylüyorum. Yani kısa şerse, o evin sorumlusu mesuldür bundan. zamanda bu kadar düşen kar yok. Doğu AnaŞimdi ben sana sorayım. Sen kendi evinin dolu'ya bile 3 gün içinde bu kadar kar düştüönündeki karları küredin mi?" Çok dürüst davğünü zannetmiyorum. Orada 3 ayda bir metre randı. "Hayır" dedi. Ben de "sevgili kardeşim kar düşüyor. Burada üç günde bir metre yağdı. sen de evinin önünü küre, hemşerilık hizmetiBİR ŞEHRİ İSTANBUL Kİ... ni yerine getir. Bundan sonra söyleyeceğin var Sayın Dalan, tahminlerinizin aksine, sizi sa gel çat." Adam utandı. "Haklısın başkamm" suçlamayacağım bugün. Kar yağışında kimsededi, gitti. nin kusuru yok ve istanbul kim ne derse desin Nerede oldu bu olay. fazla felç olmadı. Ekmek bulundu, anayollar iş Gayrettepe'de. Şimdi mesele şurda; milledi. Bir tek ara yollar konusu var. let olarak her şeyı devletten bekler hale gelmi İstanbul'da 45 bin sokak var. 11.500 kiloşiz. Acaba ben de ne yapaoilirim diye düşünmetre. Elimizde 60 tane greyder var ki, bu greymek lazım. Şu kar olayında 45 bin sokak var derler geçen sene geldi. Allah'tan geldi. Ondan dedik. Bir seferberlik olsa, gruplar halinde soevvel 6 tane greyder vardı. Eğer bu 6 greydere kaklara girilse, 23 saatte İstanbul'un her tarakalsaydık İstanbul milli felaket şehri ilan edilirfı açılır. 7 milyon insanımız var diyoruz. Ama di ve İstanbul'a o zaman dünyanın her yerin herkes camdan baktı. den yardım getirmek zorunda kalınırdı. ALLAH YARDIM ETTİ Bence bu kar olayı asıl şunu gösterdi; İs Sayın Dalan, siz böyle bir kar yağışını dütanbul haddinden fazla büyümüş bir şehir. şünerek mi almıştınız o greyderleri. Yani bir ted Haddinden fazla büyümüş, büyütülmüş. bir miydi? Bu dengesiz kalkınmanın sonucu. Doğrusunu söyleyeyim. inşaat için almış Peki siz belediye başkam olarak artık bu tık. Aynı zamanda kar için görev yapacağını bilbüyümenin durması gerektiğine inanıyor mumiyorduk. sunuz? Yani Allah yardım etti öyleyse. Yüzde yüz inanıyorum. Ve eğer durdurul Biraz öyle oldu. Biz sokakları kazmak için mazsa sonuç felaket olur. almıştık. Açıkça söylüyorum. Bu konuda bir tedbir düşünülüyor mu Kazmak dediniz de sayın Dalan, şunu soefendim? racağım. Şimdi kar olayı bitecek, çukuriar ye Şimdi endüstri tamamen bu şehirde kuniden ortaya çıkacak. Ne zaman bitecek bu İsrulmuş. Bu yanlış bir şey olmuş. Çünkü İstantanbul'un çukurları.. bul'un verdiği imkânları kullanmak için herkes buraya doluşuyor. Bız endüstriyi dışarı çıkarmak ÖNÜMÜZ AYDINLIK için bayağı zorlayıcı tedbirler aldık. Şehrin mer Bu çukurlardan çok şikâyet var, ama şu kezi nde olanlan kanun gücüyle kapatıyoruz, yıkadarını söyleyeyim. Bir yeri kazmadan bir şey kıyoruz. Haliç'te, Kartal'da. Ve her şeye ağır veryapmak, alt yapısı olmayan bir şehri modern bir giler koyduk. Kullandığı suya, elektriğe, çevreşehir haline getirmek mümkün değil. Alt yapıye attıkları artıklara ağır cezalar. Tüm bunlar yı yapalım dediğimiz zaman da kazmak gerek. caydırıcı faktörler. Peki bütün bu kazı işleri bir kerede halle Ama hâlâ kurulabiliyor Bu vergi ve cezadilemez mi? Biri gidiyor, biri geliyor. ları göze alanlar hâlâ burada iş kurabiliyorlar. Edilemez. Hâlâ kuranlar var. Ama çevre yönünden Niye? sakınca yaratacaklara zor kullanıhyor. Eskisi ka Onu da anlatayım. Şimdi kanalizasyon var, dar kolay değil. PTT var, İSKİ'nin işleri var. Bunları üst üste çaPEMBE KALDIRIMLAR kıştırmaya kalktığımız takdirde herkes birbirine bekleyecek. O zaman işler 5 yıl içinde bitece Peki efendim televizyonda açıkladınız. ğine 20 yıl içinde bitecek. Ben bunun hesabıYağmur suyu sistemimiz yok diye. Bu karlar erim şöyle yaptım. Bir seferde biter, biraz sıkıntı yince ne olacak? Buna karşılık pembe kaldıçekeriz, ama kötü günler geride kaldığı zaman nmlar döşenıyor dünyanın parasına. Önce yağönümüz aydınlık olur. mur suyu sistemi mi yapılır, yoksa pembe kal Ben pek inanmıyorum. Bir gün bitecek mi dırımlar mı? bu işler yani. Kaldırımlar niçin yapılıyor? Kimin için ya Kesin bitecek. 1987 yılının haziran ayınpılıyor? İnsanlar için yapılıyor. Kaldırım olayı asdan itibaren hiçbir şekilde İstanbul'un ana cadlında önemli bir olay. insana saygının ifadesidelerinde bir tek kuş gözü kadar çukur kazdırdir bana göre. Yayalar doğru dürüst yüruyememam. Genelge yazdım, gönderdim. diği zaman orası şehir değildir. Kaldırıma me 87 haziran kesin mi? deni ülkelerin hepsi dikkat etmiştir. Hepsi bu Kesin. na öncelik vermıştir. Ben kaldırıma yatırım ya Siz buradasınız, ben de buradayım, gelir pılmasına karşı değilim yanı. sorarım Ama aşırı lükse kaçılıyor. Örneğin ben Ka Gelın sorun, ana caddelerde kesin olarak dıköy'de oturuyorum Bağdat Caddesi bu kenbitıreceğız. tin en çirkin yeri değıldi Tersine belki en güzel Haa, ana caddelerde dıyorsunuz. Peki ara caddesiydi. Önce oradan başlamldı. sokaklar Evet o tenkit edilebilir. O da nereye kadar Ara sokaklar dahıl 88 sonunda çok azaltenkit edilir. Malıyetlenoe bakmak lazım. Burası mış olur. Belki bir ikı sokakta devam edebilir. tenkit edilebilir, ama niçin kaldırım yapılıyor. Bu İstanbul haddinden