24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYEJ/6 HABERLER 27 ŞUBA T 198 Havaalanı ihalesi nkara (anka) Afilli Savunma Bakanlığı, Doğu Anadolu bölgesinde yaptınlacak bir havalanımn inşaat işini ihaleye çıkardı. Resmi Gazete'de yayımlanan duyuruda, ihale bedelinin 20 milyar 675 milyon lira olduğu belirtildi, fakat havaalanımn adı ve yeri konusunda bir açıklama olmadığı görüldü. thaleye katılacak firmalann NA TO güvenlik belgesine sahip olmalart ve en geç 9 marta kadar belgelerini hazırlayarak başvurmalan gerektiği bildirildi. MSB, bir hafta önce de Doğu Anadolu bölgesinde yaptınlacak bir havalanımn ana hareket tesislehni 8 milyar 560 milyon lira bedelle ihaleye çıkarmıştı. 'Suçlanmamız talihsizliktir' Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi'nin 21 • eski yönetici ve üyesinin yargdandığı davada, konsey eski başkanı Erdal Atabek, gizli örgüt oluşturduklan yolundaki suçlamalarla ilgili olarak, "Bu suçlamalarla karşılaşmayı birliğimiz ve kendimiz adına olduğu kadar ülkemiz adına da talihsizlik sayıyorum' dedi. Atabek, Türk Tabipler Birliği'nin, bütün hekimlerin zorunlu üye olduğu bir kurum olduğunu, üyelerini kendisinin seçmediğini, örgütün hiçbir siyasal görüşe bağımlı olmayacağını, hiçbir siyasal yolu izlemeyeceğini belirtti. tstanbul Haber Servisi Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi eski yöneticisi ve üyesi 21 kişinin "yasadışı örgüt oluşturmak" savıyla yargılanmasına İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Sanıklar Türk Tabipler Birliği'nin 12 Eylül öncesi ve sonrasında yasadışı hiçbir faaliyeti bulunmadığını, devlete ve ülkeye hizmetten başka bir amaçlannın buiunmadığını belirttiler. İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dünkü ilk oturumuna, tutuksuz yargılanan 15 sanık ile 11 avukat katıldı. İddianameyi okuyan savcı, Türk Tabipler Birliği ile ilgili soruşturmanın 1982 tarihinde 1. Ordu ve Sıkıyonetim Komutanlığı'nda basladığını, sıkıyönetimin kaldırılmasından sonra, dosyanın Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanlığı'na ordanda uyuşmazlık mahkemesine gönderildiğini belirtti. Uyuşmazlık mahkemesinin karan ile dosyanın İstanbul Cumhuriyet Savcılığfna geldiğini vurgulayan savcı, Türk Tabipler Birliği'nin 12 Eylül öncesinde yasadışı faaliyetlerde bulunduğunu ileri sürdü. Savcı Türk Tabipler Birliği'nin İKD, İGD, Barış Derneği, DlSK'le paralel faaliyette bulunduğıuuÜHİHttL.Savcı nıklar E r d a i ^ ^ d t , EsaC Erdinç Mehmet H j B | H L Mehmet sıntfın «§er%osyal sınıflar iizerine tahakluüftiHn tesis etmek ama ay»«emiyel oluşturmak" savıyla 8 yıl ile 15 yıl arasında ağır hapis cezası istedi. Şu sanıklar hakkmda da TCY'nin 141/5. maddesi uyarınca 5 yıl ile 12 yıl arasında ağır hapis cezası istendi: Kazım San, Adnan Günüşen, Bekir Dedehayır, Özöemir llter, Kemal Parlak, Rıfal Yenigıin, ıbrabitn Sakaroglu, Şefik Mas, Hüseyin Ayni Avdemir, Alaman Tangör, Mahstın Kırtas, Zetıtel Abidin Fazıllar, Doğan Akyel. Sorgusu yapılan eski Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Dr. Erdal Ataberk, 12 Eylül 1980 Harekâtı'ndan sonra bütün kuruluşlann faaliyetierinin durdurulduğunu, kendilerinin başvuruda bulunarak inceleme yapılmasını ve çalışmalarına devam edilmesine izin verilmesini istediklerini, bu istemlerinin dikkate ahnarak yapılan inceleme sonunda çalışmalarına izin verildiğini belirtti. 12 Eylül Merkez Konseyi eski yönetici ve üyesi 21 kişinin yargılanmasına başlandı. (Fotoğraf: DENÎZ TEZTEL) le^suçlandıklarma değinen Atabek "7 yıl "\ Çalışmalarda ciddi bir suç görülseydi n soruşturmanın >ıllarca uzatılması söz kon*sb~olnıtz^Beınier o dönem içinde tamamlanırdı" dedi. Atabek, TürkTa*bipler Birliği'ne tum hekimlerin üye olmasının zorunlu olduğunu, dernek olmadığını, üyelerini kendisinin seçmediğini vurgulayarak, Türk Tabipler Birliği'nin hiçbir siyasal partiyle bağlantı kuramayacağını, hiçbir siyasal gorüşe bağımlı olmayacağını, hiçbir si\asal yolu izlemeyeceğini belirtti. Türk Tabipler Birliği1 nin 12 Eylül öncesi çalışmalarının can guvenliğini, halk sağlığının çeşitli sorunlarını, hekim haklannı kapsadığına değinen Atabek şunları söyledi: oncesı "Bugün bu suçlamalarla karşılaşmayı birliğimiz ve kendimiz adına olduğu kadar, ülkemiz adına da bir talihsizlik sayıyorum. • " mizin içerde ve dışarda demokrasi yolunda adımlar attıgı bu dönemde boyle bir davanın yanlış olduğunu söylemek istiyorum. Daha sonra sorguları yapılan Esat Erdinç Eşkazan. Mehmet Şuknı Güner, Mehmet Fazıl Yazıcı, Sinan Yıldız, lsmel Koray, Kazım San, Adnan Günüşen, Bekir Dedehavır, Özdemir llter, Kemal Parlak, Ibrafıim Sakaroglu, Şefik Mas. Hüseyin Avni Aydemir, Ataman Tangör de suçlamaları reddettiler. Sanıklar Türk Tabipler Birliği'nin yasadışı herhangi bir faaliyetinin bulunmadığını söylediler. Duruşma sorgulamalara devam edilmek üzere 16 nisan tarihine ertelendi. Türk Tabipler Birliği yöneticileri 'gizli örgüften yargılandı Tiran'dan gelen rektör A nkara faM.J Ankara Üniversilesı Rektörü Prof. Dr. f i Tarık Somer'in davetlisi olarak Ankara'da bulunan Arnavuıluk Tıran Enver Hoca Ünıversiresi Rektorü Prof. Dr. Osman Kiraja, Milli Eğitim ve Spor Bakanı Merin Emiroğlu tarafmdan kabul edildi. Emiroğlu, kabulde iki ütke arasındaki kultürel ilişkilerin pekişıiri/mesi gerekıiğini kaydederek "Bu konuda her iki ülke elinden gelen gayreti göstermelidir" dedi. Konuk rektör Kiraja da, bilimsel alandaki işbirliğinin ülkeleh birbirine daha da yakınlaştırdığım belirni. Kiraja, "Tiırkiye'de çok Arnavut var. Onlar eskiden bugüne kadar âdetlerıni iyi korudular. Bu durum bizleri daha da yakınlaştırıyor" dedi. tstihdamda yaş sınırı A nkara (Cumhuriyet Bürosu) Bakanlar Kurulu, S l sakatlar ve eski hükümlülerin kamu ve özel kuruluşlarda istihdamında yaş sınırmı kaldırdı. Devlet' .5?/ Bakanı ve Hükumet Sözcüsü Hasan Celal Cüzel, sakatlar te eski hükümlülerin istihdamı konusundaki iki tuzugün değiştirildiğini açıkladı. Güzel'in açıklamasına ve eski hükümlülerin istihdamındaki 1855 ym kaldırıldı. Zihinsel ve ruhi hastalığı olanlanrtj kapsamına ahnarak çalışabilmelerine kolayh tşyehnde malul duruma düşenlere istihdan tamnacak. Sakat kadrosunun boşalması Bulma Kurumu 'na bir ay içerisinde bildir Tuzuğe ek olarak düzenlenen listede de •en ve çalıştınlabilecekleri işler belirlendi. Vaaz seferberliği £ orum (Cumhuriyet) Mtiftü tbrahim Acar, geçen yıl 150 yerlesim biriminde 185 vaaz verildiğini, bundan 165 işinin yararlandığını açıklayarak, "vaaz seferberliği"ni bu yıl da sürdürdüklerini ve 180 yerlesim biriminde irşat ekiplerince vaaz verildiğini söyledi. Müftü tbrahim Acar, "îlimiz Müftülüğü geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Diyanet îşleri Baskanltğı 'nın Merkez ve Tasra Teşkilatı Görev ve Çalışma Yönergesi'nin 29. maddesi esaslan dahilinde 'özel vaaz ve irşat ekipleri' teşkil ettirilmiştir. Bu hizmetin amacı, halkımızı yüce dinimiz tslam hakkmda aydmlatmak, kendi baştna ibadet yapabilecek kadar ilmihal bilgileri vermek, toplumumuzun birlik ve bütünluğünü pekiştirmek, milli ve dini değerleri tanıtmak ve sevdirmektir" dedi. SEKAlda toplusözleşme stanbul (a.a.) tstanbul Valisi Nevzat /!„ Ümraniye'de 2'si hayırsever kuruluşlar tar, yaptınlan 3 okulu, dün düzenlenen törenlerle Nevzat Ayaz törenlerde yaptığı konusmalardd başlatılan 'Kendi Okulunu Kendi Yap" ve "ı Yaptıramıyorsan Derslik Yaptır" kampanyalah sonucunda, îstanbul'da okul sayısının hızla arttığını belirtti. 1987'de, Hayırsever vatandaşlann 200 okul yapımı için başvurduklarım kaydeden Ayaz, özellikle Ûsküdar gibi yeni yerlesim bölgelennde okul ihtiyacmm fazla olduğunu söyledi. 10 bin 500 işçi için anlaşma sağlandı 3 yeni okul A ilgili olarak da taraflar yeniden T H V çalışanlan için, Havaîş Sendikası ile «t>ir araya geldi. Derby İşvereni Sendikası arasında uzun bir aradan sonra görüşmeler ile Laspetkimİş Sendikasrarayeniden başladı. sında önceki gün yapılan görüşa kaydetoerby'de devam eden grevle HgŞi olarak, tartfor yenıd sfiren bir bir araya geldi. Laspetkimlş, işiçren çağrı yapwsa • eni. görüşmeye hazır olduğunu açıkladı. amlu İşSendika Servisi SEKA'da çalışan Selülozlş ve Ağaç Iş üyesi 10 bin 500 işçiyi kapsayan toplusözleşme imzalandı. Ücretlerde 1. yıl yüzde 40 ve 2. yı] yüzde 25 oranında artjş sağlandı. Sözlesme knza nuşan Devlet Bakaru MjfflpıOk sa>, "Kamuİş işçilerin âüşmaoı değildir" dedi. SenJ" kanları genel olarak. s^ olumlu karşıladıkladirdiler. Türt Hava Yı şanlar için Havalj SendıkasT Kamu Işveren Sendikası arasında, uzun bir aradan sonra görüşmeler yeniden başladı. fki gündur Îstanbul'da devam eden toalusozleşme müzakereleripdjrcîilışma koşuüarına ilişksözîeşme hukmüade aı k. akceli konuların mü. aie geçildi. Qte>y'de devam eden grevle ve Seifeikası, işveren bir tutum hazır ol• rır SP ı\, şı'torle^ff arâya gelen taejinenlıı daha çok .eleri üzerindeki müzakereierini sürdürduler. Önümüzdeki pazar günü sözleşmenin akçeli konularında üst dü zeyde taraflann bir araya gele'bilmesi bekleniyor. Sumerbank'a bağlı 5 iş yerinde grev karan alan Derilş Sendikası Başkanı Yener Kaya, Çalışma Bakanı Mükerrem Taşçıoglu'nun arabuluculuk girişımini olumlu karşıladıklannı di. Ancak işverene ları teklifleri müzakerelerL ırım belirtti. Türklş Bal lenen kamu sö; gündem konusu mart günü toplantıy Genel kurul sonraa yapılacak ilk önemli başkanlar kurulu toplannnda, kamu sözleşmeleri ile ilyonetimin pasif tutumunun jtirileceği öğrenildi. Sc&cı Varol, Dipten Gelen Dalga'nın suç unsuru taşımadığtnı belirterek ladesini istedL lEotoğraf: ŞENOL KONUKÇU) Zhrenburg'ıııı kitabı karar aşamasında İstanbul Haber Servisi "Komünizmi övdüğü" gerekçesiyle toplattınlan ve müsaderesi (imha) istendiği için 1983'ten beri adliye deposunda bulunan Sovyet yazar Hya Ehrenburg'un "Dipten Gelen Dalga" kitabıyla ilgili karar 27 mart günü verilecek. Esas hakkındaki görüşunün açıklayan sava Cevdet Varol, kitapta suç unsuru buiunmadığını bildirerek toplatılan kitaplann geri verilmesini istedi. "Dipten Gelen Dalga", Prof. Dr. Sulhi Dönmezer'in "Bir tiir Sovyet sisteminin ve onun yapısını teşkil eden komiinizmin övülmesi niteliğini taşımaktadır" görüşünü içeren raporundan bir gün sonra 14 Ekim 1983 tarihinde İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nce toplattırılmıştı. Çevirmeni Mazlum Ba\han ve yayımcısı Enver Aytekin hakkında, "zaman aşımı" nedeniyle takipsizlik karan v erilen kitapla ilgili olarak daha önce "miisadere" kararı verilmiş, ancak Yargıtay bu karan "dunışmasız verildiği" için bozmuştu. İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görulen davada, esas hakkındaki görüşünü bildiren Savcı Cevdet Varol, kitabın incelenmesi sonucunda "bazı şahısların büviyetleri belirtilmek suretiyle konuşturulduklan ve bu konuşraalar nelicesi kapitalist rejimlerin, özellikle Amerika'nın tutumunun sulhsever olmadıgı, harp çıkarma taraftarı olduğu, halkının tedirgin olduğu, Rusya'daki yonetimin özelliği îtibarivle sulh sever olduğu. harp taraftan bulunmadığı ve bu nedenle orada >aşa>anlann daha ziyade insancıl ve iyi gorüşlü olduklan, sulhsever taraftan bulundukları temasıyla" kaleme alındığını belirtti. Bilirkişinin kitapta "komiinizmin ovüldüğünü" belirtmesine karşın, aynı eserin 1978 yılında basıldığını ve suç unsuru görülmediğini hatırlatan Savcı Varol, kitapta TCY'nin 142. maddesinde belirtilen "komünizm propagandası veya komiinizmin övülmesi" unsurlarının olmadığını bildirerek, toplatılan kitapların iadesine karar verilmesini istedi. Yargılanan kitabı savunan avukatlar Ziya Nur Eriin ve Mehmet Ali Aslan da savcmın göruşlerine katıldıklarmı belirterek kitabın barış \e Çok namlulu roket prototipi A nkara (a.a.) Makine ve Kimya Endustrisi xm. Kurumu'nun Ankara'daki tesislerinde üretilen ve dünyadaki en geliştirilmiş çok namlulu elektronik roket prototipinin deneme atışları, 2 mart pazartesi günü Polatlı Acıkır atış alanmda gerçekleştirilecek. Atışları, Cumhurbaşkanı Kenan Evren de izleyecek. Makine ve Kimya Endustrisi Kurumu Genel Müdürü Mustafa Taşan, 2.75 roket atışlı ve 40 namlulu roket prototipinin saniyede 40 mermi attığını söyledi. a.a. muhabirinin sorularım cevaplandıran Taşan, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin arzu etmesı halinde, çok namlulu roket prototipinin orduya verilebileceğini kaydetti. Komünizmi övdüğü gerekçesiyle toplattırılan ve 1983'ten bu yana adliye deposunda bulunan 'Dipten Gelen Dalga' ile ilgili kaıar, 27 martta verilecek. Savcı, kiıaplann geri verilmesini istedi. özgürlük temasını işleyen bir eser olduğunu söylediler. Adliye emanet deposunda bulunan 3 bin 200 adet "Dipten Gelen Dalga" kitabı ile ilgiti karar 27 Mart 1987 gunlu duruşmada belli olacak. • Katili bulana 100 milyon daha / stanbul (a.a.) Abdi Ipekçi'nin katilinin bulunması için haftalık Nokta Dergisi'nin 100 milyon lira ödülle açtığı kampanyaya, Yeni Düşünce Gazetesi de 100 milyon lira ile katıldı. Gazetenin bu haftaki sayısının manşetinde yer alan habere göre, Yeni Düşünce, Abdi îpekçi cinayetini aydmlatana 100 milyon lira vaat ediyor. Ancak Yeni Düşünce Gazetesi, vaadini yerine getirmek için, Nokta'nın, ihbarları değerlendirmek üzere oluşturduğu jurinin üyelerinin tarafsız olması ve hukukçulardan oluşması koşulunu arıyor. Gazetenin haberinde, Nokta Dergisi yöneticilerine seslenilerek "Gelin, tarafsız ve adil hukukçular önünde, Abdi îpekçi cinayetini, hem de sizin öne sürdüğünüz şartlarda, el birliğiyle çözelim. Böylece adalet daha purüzsüz, daha lekesiz berrak olsun" denildi. işvereni müşteriye şikuyet edecekler DA VA CILAR BİR ARADA 1402 'üklerin göreve iade davasında, davacılar ye avukatları bir arada. Soldan sağa, Prof. Dr. Nuri Karacan, Dr. Üstün Korugan, Prof. Dr. Rona Aybay, Prof. Dr. Oya Köymen, Prof. Dr. Aydut Aybay, Prof. Dr. Gencay Gürsoy, Prof. Dr. Bülent Tanör. (Fotoğraf: ŞENOL KONUKÇU) 1402'lik 7 öğretim üyesi, İstanbul 1. İdare Mahkemesi'nde TKKKÖ davasında 5 tahliye nkara (Cumhuriyet Bürosu) Ankara DGM'de görülmekte olan Türkiye Kuzey Kürdistan Kurtulus örgütü davasında 5 sanık tahliye oldu. Bu tahliyelerle birlikte davada yargılanan tutuklu sanık sayısı 7'ye indi. Tahliye olanlann adları şöyle: Ayla Maden, tsmail Atalay, lsmail Kartal, Ertuğrul Usanmaz ve Metin Yaman. Mahkeme heyeti, dava dosyasındaki belgelerdeki el yazılannın hangi samklara ait olduğunun saptanması için bu dokümanları inceleyen uzmanların raporlannı haztrlayabilmeleri amacıyla duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Yazıcı'nın ifadesi alındı ' stanbul Haber Servisi 2000'e Doğru Dergisi'nde / yayımlanan "Evren'in kızlarına 2 milyona iki daire" başlıklı haber nedeniyle derginin Yazı îşleri Müdürü Fatma Yazıcı'nın ifadesi alındı. Daha önce başlatılan soruşturma gereğince dün İstanbul Basın Savcılığı 'nda ifadesi alınan Yazıct, "Gerçeklerin bu aşamada ortaya çıkacağı düşüncesiyle dava açılmasından yanayım" dedi. İstanbul Üniversitesi, Boğaziçi ve Marmara üniversiteleri rektörlükleri aleyhine açılan davada savunma görevini yapan Prof. Aydın Aybay ve Prof. Rona Aybay, "Bir devlet memurunun işine bu şekilde son verilmesi keyfi tasarruftur. Bunu hukuk olarak kabul etmek imkânsızdır" dediler. İstanbul Haber Servisi 1402 sayıh Sıkıyönetim Yasası'na göre görevlerinden alınan 7 öğretim üyesinin "göreve iadeleri" için tstanbul 1. Idare Mahkemesi'ne açtıkları davalara dün başlandı. İstanbul Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi ve Marmara Universitesi Rektörlükleri aleyhine açılan davalarda öğretim üyelerinin avukatlığın: yapan ve kendileri de aynı ya»a ile öğretim üyeliği görevletinden alınan Prof. Aydın Aybay ve Prof. Rona Aybay yapiıklan savunmalarda "fki satırlık yazıyla işe son verme uygulaması neye dayanırsa dayansın bukuk sayılamaz" dediler. Dün peş peşe bakılan davalarda daha önce 1402 sayılı Sıkıyö Göreve iade davası netim Yasası'na göre görevlerinden p.iınan Prof. Dr. Kıvanç Ertop'un Marmara Üniversitesi'ndeki görevine, Prof. Dr. Oya Köymen'in Boğaziçi Üniversitesi'ndeki görevine, Doç. Dr. Biilent Tanör, Prof. Dr.Gencay Gürsoy, Dr. Üstün Korugan, Prof. Dr. Nuri Karacan ve Prof. Dr. Gunseii Koptagd'in ise İstanbul Universitesi'ndeki görevlerine iadesi istendi. Köymen, Tanör, Gürsoy, Korugan ve Karacan'ın katıldıkları davalarda savunma görevini Prof. Dr. Aydın Aybay ve Prof. Dr. Rona Aybay yaparken, davalı rektörlükleri temsilen de avukatları katıldılar. "Bir devlet memurunun kendisi ile aynı düzeyde kamu hizmeti gören başka bir memurun işine hiçbir gerekçe göstermeden, herhangi bir savunma imkânı vermeden ve her tiirlii başvuru yolunu tıkayarak, iki satırlık bir yazı ile son verdiğini" söyleyen Prof. Dr. Aydın Aybay, "Bu, hangi amaçla yapılmış olursa olsun, keyfi bir tasarruflur. Şu halde, bunu 'hukuk' olarak kabul etmek imkânsızdır" dedi. Prof. Aybay, daha sonra şunları söyledi: "T.C. tarihinde Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlar için bile tanınmamış olan boyle bir yetkiyi sıkıyönetim kıımandanına vermiş göziiken bu hukmiin etkisi, olsa olsa, bu kumandanın görev alanı ve görev zamanı ile sınırlı olması gerekir. Bu da, yapılan tasarrufun, sıkıyönetimin amacıyla bağlı bir 'önlem tasarrufu' olması demektir. Bu onleme karşı yargı volunun kapatılmış olması ise sıkıyönetim ilanına yol a can olağanüstü koşullann devam etmesi ile kabili izahtır. Ama bu koşullann sona erdiği kabul edilip, sıkıyönetim de kaldırılırsa, önlemin etkisi de kendüiğinden kalkmış olur." Altunakar'a kınama cezası A nkara (Cumhuriyet Bürosu) TBMM'yi "panayır ve / \ karnaval" yerine benzeten DYP Diyarbakır Milleıvekili Mahmut Altunakar'a kınama cezası veritdi. DYP'li Altunakar, TBMM Genel Kurulu 'nda yaptığı gündem dışı konuşmada, Başbakan Turgut özal'ın rahatsızlığından önce )er gün ANAP'lı partililerle TBMM'de toplantılar yaptığını belirterek bunun Meclisin itibarını sarstığını savundu. Aıunakar, çok sayıda ANAP'lının Meclise gelip toplantılar yaımasının güvenliği de tehlikeye düşürdüğünü belirterek, "Btrası bir karnaval ve panayır yeri deği/dir. îktidar partisi Medisi kendi genel merkezi gibi kullanamaz" dedi. "1983 yılı mayıs ayında, üçünciı hamur bir kâğıt iizerine yazılmış iki ciimle ile 1402 sayılı sıkıyönetim kanununa dayanılarak "bir daha kamu hizmetinde çalıştınlmamak uzere' universitelerdeki görevlerinden uzaklaştırıldıklanm" söyleyen Gencay Giirsoy, görev den alma işlemlerinin yargı karan olmaksızın alındığını vurguladı. Gürsoy, görevden alınan öğretim üyelerine Batı üniversitelerinden ders vermek üzere teklifler gelirken, YÖK'ün açığını kapatmak için yurtdışından öğretim uyesi ithal etmek üzere ilanlar verdiğini ve kendilerinin üniversiteye geri dönmek istediklerinde, uygulanan işlemin "ebedi" olduğu gerekçesiyle başvurularının geri çevrildiğini söyledi. Gürsoy, "Böylc bir hukuk ve adalet anlayışına rasllayabilmek için uygarlık tarihinde hangi doneme kadar geri gitmek gerektiğini lakdirinize bırakıyorum" dedi. Tarafları dinleyen mahkeme, yargılamanın bittiğini bildirerek. kararın daha sonra açıklanaca ğını belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Vakıflar Bankası'nda, BASS Sendikası'na üye 5 bin işçi için toplusözleşme göruşmelerine başlandı. BASS Sendikası, görüşmelerde Kamuİş İşveren Sendikası katı tavır takınırsa, durumu banka müşterilerine ve etkili çevrelere du>aırma kararına vardı. BASS Sendikası Genel Başkanı Rflci Bayülke. ücret zammı olarak, işverene birinci yıl için yüzde 30 artı 50 bin lira, ikinci yıl için ise üçer ay aralarla yüzde 7'lik artışlar önerdiklerini belirtti. Raci Bayülke, Kamuİş İşveren Sendikâsı'nın, toplu pazarlık sırasında olumsuz ve katı bir tavır takındığı takdirde, farklı bir mücadele yöntemi kullanacaklarını bildirdi. Bayülke, bu yöntemi şöyle açıkladı: "Kamuİş ve işveren tarafı, görüşmeler sırasında önerilerimize katı bir davranışla yaklaşırsa, bütün olumsuz gelişmeleri bankanın mevduat ve kredi müşterisine, milletvekillerine, köşe yazarlanna, hükumel üyelerine, tüm genel müdürlüklere, siyasi partilere. üni\ersile ve sendikaİara, uluslararası alanda üst kuruluşumuz FIET aracılığıyla bankanın yurldışındaki muhabir bankalanna ileteceğiz. Ayrıca tüm Türkiye'de banka şubesinin bulundugu bölgelerde üyelerimiz yerel basın ile temaslannı sürdürecek. Özellikle işyeri temsilcilerimiz toplusozleşmedeki haklı isteklerimizi >erel basına iletecekkr. Bu konuda yerel basında yer alan haberleri de V akıflar Bankası işvereni ve Kamuİş İşveren Sendikası'na yollayacagız."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle