Katalog

JBAT 1987 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 ksel (a.a.) vrupa'daki NATO fîk Kuvvetler mutanlığı'na Amerikalı eral John Galvin atandı. ıl Galvin 1 temmuzda Orgeneral Bemard s'tan devralacak. 13 1929'da Massachusetts i'nin Melrose Kenti'nde John Galvin, Vietnam rupa'da çesitli kereler yaptı. NATO Avrupa fık Kuvvetler >mutan Yardtmcıltğı'nda lunmuş olan General i, halen Panama'daki Güney Komutanlığı'na kuvvetleri yönetiyor. n Galvin TO komutanı SSCB, bir buçuk yıl sonra ilk nükleer denemesini yaptı Nükleer Hyi niyet' sona erdi Kazakistan 'da gerçekleştirilen nükleer deneme sonucu Hiroşima'ya atılan atom bombasınınkine eşit şiddette bir patlama meydana geldi. MOSKOVA (AP) Sovyetler Birliği, nükleer denemeler konusunda 6 Ağustos 1985'ten buyana sürdürdüğü tek yanlı moratoryumu dün sabah sona erdirdi. Sovyet resmi haber ajansı TASS, Kazakistan'ın Semipalatinsk bölgesinde dün sabah bir nükleer deneme gerçekleştirildiğini ve deneme sonucu yaklaşık 20 kiloton gücünde bir patlama meydana geldiğini duyurdu. Bu patlamanın ABD'nin Hiroşima'ya attığı atom bombasınm gücünde olduğu bildiriliyor. TASS'ın haberine göre TSİ 07.00'deki nükleer deneme, "nükleer pattamalann fmgi iiz rindeki araşürmalann son denemek" amacıyla gercek rildi. Sovyet yetkililer dün ga/ lere yaptıkları açıklamaicuua, ulusal güvenlik nedeniyle .nükleer denemelere yenida^ufaunak zorunda kaldıklanıBKpsdiler. Sovyetler Birliği Savurirria Bakanlığı sözcüsü, Sovyetler'i nükleer deneme yapn zorladığını belirtı sorumsuzjMJjg^K, tek taraflı olarak ihMrtmğlEnıoratoryumu sona erdirmemizi zorunlu kılmıştır BD'nin nükleer ını sürdurme karş ladı ledi. İ KİSİ kaniığıBirlinükce ilan agantladığıhazırlıklannın moratoryum döneminde yapıldığının anlaşıldiğmı kayr detti. "BİZ zaten bu moratorynmun silahsızlanma konusunda ciddi başarıya ulaşma yolu'ntı açacağııu d u ş ü n m u y o r d u k " dedi. Son nükieer denemesini 25 Temmuz 1985'te yapan ve ABD'nin Hiroşima'ya atom bombası atışının yıldönümü olan 6 ağustosta tek yanlı moratoryum ilan eden Sovyetler Birliği, moratoryum süresini birkaç kez uzatmıştı. Moskova, ABD'nin bu yıl içinde yapacağı ilk nükleer denemenin ardından moratoryuma son vereceğıni açıklamıştı. ABD son bir buçuk yıl içinde 20, bu yıl içinde de 2 nükleer deneme yaptı. Amerikalı yetkililer, Sovyetler Birliği'nin nükleer denemelerde kendilerinden daha fazla ilerleme kaydetmiş olduğunu ve ABD'nin nükleer savaş başlıkları konusunda yeni denemelere ihtiyaa .olduğunu savunuyorlar. AgD'DEN YENİ FÜZE DENEMESİ ABD Hava Kuvvetleri'nin, ortam menzilli füzeler konusunda ikinci denemeyi bu hafta Kanaıla üzerinde gerçeklcşiıreceğı bndirildi. Denemede füzenin B52 bombardıman uçağından fırlatılacağı kaydedildi. DUTVYADA BUGUN AUSIRMEN Ermeni Tasarısı... Yürekli ve bahtsız Kral Lear, ahir ömründe üç kızını yanına çağınp kendisini ne denli sevdiklerini sorduğunda, küçük kızı Cordelia'dan aldığı yanıttan düş kırıkhğına uğrar. Çünkü Cordelia babalarına dtller döken iki ablasının aksine, akılcı ve ılımlı bir yanıt vermiş, "Beni ne kadar seversin?" sorusuna "Bir kızın babasını sevebileceği kadar" demiştir. Melih Cevdet Arv day, "Vıdıvıdı" başlıklı geçen haftaki yazısında, Lear'da tıpkı Macbeth ve Hamlet'te olduğu gıbı tragedyanm inanılmayacak denli küçük şeyierden kaynaklandığını belirtiyordu. Lear'ın, en ılımlı ve gerçekçı konuşan Cordelia'nın gerçek dostu olduğuno öğrenmesi için gerçekten bir tragedyayı yaşaması gerekecekti Şımdi Ermeni karar tasarısı ile bahtsız Lear'in yazgısı arasında ne benzerlık var diyenler çıkabitir. Oysa, haberi okur, karara karşı çıkan, yani Türkiye'nin yanında yer alan parlamenterlerin adlarına bakarken, Ludvvig Fellermaier, Pieter Dankert ve Rıchard Balte'nin adlarmı görünce insan ister istemez, açık sözlülüğün değerını anlamayan kralın öyküsünü düşünüyor. Öyle ya bız, daha doğrusu bir kısım yöneticiler, gerek Dankert, gerek Balfe, gerek Fellermaıer'e çok kızmış, onların Türkiye'de insan haklan konusundaki haklı eleştirilerine ötkelenerek kendilerini neredeyse, Türk duşmanı ilan etmemiş miydık? Oyşı, genellikle sol kanadın olumlu oy verdiği Ermenilerle ilgılı faırar taslağına karşı çıkan sağ kanadın yanında soldan bu üç pariamenter yer alıyordu. nazlığımız ve eleştiriler karşısında dar görüşOlay, zlerimizi tanıtmadaki beceriksizliğimiz ve mız açısından uzun uzun üzerinde du rveç Dışişleri canı öldü îlo (a. a.) Norveç Dışişleri Bakanı Knut •nlund, geçirdiği beyin vası sonucu, Oslo da ıldığı Ulleval mesi'nde dün sabah 59 yaşındaki Bakan, nki'de katıldığı bir ntıdan Oslo'ya döndüğü 7 havaalanmda fenalaşıp, neye kaldınlarak masyon servisine altnmış, t bilinci yerine emişti. İlk kez 19641981 ı arasında Dışişleri •nlığı yapan Frydenlund, Harlem Bnındtland'ın uğu tşçi Partisi Imetinde 1986 yılında i kez aynı görevi nmişti. Tüm milis bürolart kapatıldı Amerikan NBC televizyonu, 4 rehıne Gizli Servisi'nin elinde olduğunu öne İran Başbakanı, 22 Hizbullah milisir Öldürülmesi olayında Suriye hükü suçlamaktan kaçındı ve olayı dik başlıhğına verdi. BEYRUT (a.a.) Lübnan'daki Suriye askeri istihbarat şefi Gazi Kenan, Batı Beyrut'taki 75 milis bürosunun Suriye ordusu tarafından kapatıldığını söyledi. Gazi Kenan, Lübnan radyosuna verdiği demeçte, "Suriye kuvvetleri, Batı Beyrut'a yerİeşmeyi tamamladılar ve miliskr tarafından yasadışı olarak kullanılan bütün bürolan ile mevziler kapatıldı" dedi. Bu arada, İran Başbakanı Hüseyin Musavi, Lübnan'ın başkenti Beyrut'un batı kesimine Suriye askerlerinin girmesinden bu yana Hizbullah orgütüne mensup 23 kişinin öldınülmesi olayı ile ilgili olarak İran haber ajansı tRNA'ya bir demeç verdi. Musavi, öldürme olaylannın sorumluluğunun "hükümetlerinin v'ikarlarını göz önünde bulundurmayan ve emirlere karşı gelen Suriye askerlerine" ait olduğunu söyledi. Musavi, olayların "bazı kişilerin dik başlıhğı" nedeniyle meydana geldiğini belirtti. öte yandan Beyrut'ta 24 ocakta kaçırılan 3 Amerikalı ve bir Hintli 4 profesörün, Suriye Batı Beyrut'ta Suriye birlijş i kilit noktalara hâkim uriye Başkan Reagan suçlanıyor İrangate raporu açıklandı servisinin elinde olduğu öne sürüldü. Amerikan NBC televizyonunun Ortadoğudaki batılı haberalma servislerine dayanarak bildirdiğine göre, 4 rehine Suriye birliklerinin Beyrut'a girmesinden sonra, Suriye gizli servisinin yüksek düzeydeki yetkilile * • * rinden Albay Amir Talehe teslim edildi. Rehineleri kaçıranlann kimliklerinin kesin olarak belirlenemediğini kaydeden NBC televizyonu, Suriye birliklerinin geçen hafta sonunda Beyrut'a gireceğini öğrenince, bü kişileri İran yanIısı Hizbullah'ın saldırısından kurtarmak amacıyla rehineleri Aınir Taleh'e teslim ettiklerini bildirdi. 4 rehinenin, hiçbir zaman Hizbullah örgütünün eline düşmediğini kaydeden NBC, Suriye'nin şimdi İran'ı ve Hizbullah'ı incitmeden serbest bırakmanın yollarını aradığını ifade ediyor. NBC televizyonunun bu iddialarına rağmen.Suriye gizli servisinin LUbnan'daki sorumlusu General Gazi Kenan, Batılı rehinelerin durumu konusunda hiçbilmediğini söyledi. yş Savunma Bakanı Spmdo&ti rör için uslamrası mferans Jew York (a.a.) Italya ' Savunma Bakanı Giovanni ıdolini, dünyada terörist ?mlerin sona erdirilmesi acıyla uluslararası bir iferans duzenlenmesi 'nsında bulundu. Spadolini, tdisine uluslararası orizme karşı gösterdiği ıcadeleden dolayı takdir gesi veren Amerikan hudi Komitesi'nde yaptığı nuşmada, dünya muoyunun, terör lylarınm ciddiyetini bütün yutlanyla kavraması ve şitli etkin tedbirleri vakit çirmeden alması gerektiğini tirtti. TAı\KLA girişinden belirgtn >LGE$Iı\DE Suriye birliklerinşsatı tmyruı u yeryer çatışmalar otdn, anca^ günluk vaşamda hissedlliyor ERj WASHINGTON <a.a.) Başkan Reagan'ın, İran'a gizlice ABD silahlarının .şaulmasışla Amerikan yasalaı lip edilınedığini tjelirle cıyla görevlendirdiği «^ John Tower başkan misyon, soruştuniıa.a.. ,^,,,. cunda hazırladığı raporda Başkan Reagan'ı suçladı. Komisyon raporunda, Başkan Reagan, Lubnan'daki Amerikaiı rehinelerin kurtarılması için harcanan çabalar çerçevesinde, İran'a silah satışı işlemlerini yuruten Ulusa! Güvenlik Konseyinin yönetiminde hatalı bir davranış içinde bulunmakla suçlaı yor. Raporda, bu alanda çeli>kıiı politikalar uygulandığı ve özellikle silah satışıyla ilgili karar alma surecinin resmiyetten çok uzak bir biçimde işlemesi eleı riliyor. Sonucu "profesyonellikten «ok uzak bir operasyon" olarak ıeyen uç kişilik To\ver Komis,o;ıu, Başkan Reagan'ın, Dışişleri ve Savunma Bakanlarfnın itirazlanna rağmen, giriştiği operasyonun nasıl yurutuldüğunden ^berdar olma konusunda çok katli davranmadığına karar Tower K İran'a yapıly oncelikle bu u.ısurlarla ilişki kurma amacına yonelik olduğu volundaki iddiayı da kabul elmc>' Komisyon. . ıpılan silah satışının ön«eiıkle rehinelerin ""•^ı hu »kıima«\la ilaİU bir işJÇlk rulacak n«^BSr~, Gerçetaen^ından böyle bizi şu ya da bu açıdan eleştiren insanlaeg^«Bıaz öfkelenmeyı ve haksız tepkiler göstermeyi ^ H bu olay bize gayet açık biçimde gös i insan haklanna aykırı uygulamaları açık sözlükle eleşt^RJş (hatta, bence daha sert eleştiriler bile yönetebilirlerdı ya) kişıler, haklı olduğumuz bir davada, aralannda oulundukları kanadın genel görüşüne karşın, bizim görüşlerimız yanında yer alabiliyorlarmış demek. Dankert, Balte ve Feltermaier'i suçlarken, biraz da Cordelia karşısındaki Lear'in yanlısına düşmüşüz galiba. Umarız akıllanmamız için yaşlı kral gibi bir tragedyayı yaşayıp can vermemiz gerekmez. Dankert, Balfe ve Fellermaier'in tutumlarına bakınca, Ermeni konusunda da tum konularda olduğu gibi ne denli beceriksizlik ıçmde olduğumuzu bir kez daha görmek olanaklı. Gerçekten tüm dış konularda yalnızca iç kamuoyu oluşturmaya yönelik bir tutumun, tezlerımizin dış dünyaya anlatılmasmda ne denli yetersiz kaldığını bu olaydan daha iyi anlatabilecek ne var ki? Dankert, Balfe ve Fellermaier, yani insan haklan konusunda Türkiye'deki yöneticilerin tutumunu eleştirmiş üç pariamenter, eğer Ermeni tasansına olumsuz oy vermişlerse, bunun nedeni, bu üç kişinin görüşlenmizi öğrenme olanağını bulup da ona hak vermelerindedir. Neden bu üç pariamenter görüşlerimizı öğrenme olanağını bulmuş da öbürleri bulamamışlar derseniz, onun da yanıtı hazırdır Çünkü bu üç pariamenter, uzun süredir Türkiye ile yakı^dan ilgilidirler ve birçok kez ülkemize de gelmışlerdir. ' Ama Avrupa'nm tüm parlamenterlerinin aynı olanağı bulmaları beklenemeyeceğinden kendi görüşlerimizi, propaganda kokmayan, inandıncı bir biçemle ve salt resmi makamların ya da doruktaki kişinin hoşuna gidecek kişiler aracılığıyla değil de, aynı zamanda dış dünyada gerçekten prestiji olan kışilerle duyurmak, onların bulunduklan yerlere ulaştırmak zorundayız. Ermeni sorunu ile ilgili karar tasarısının Avrupa Parlamentosu'nda oylanması sırasında ortaya çıkan en önemli gerçek.. budur. , \ Artık Türkiye'nkı çağdaş bir tanıtma kampanyasına başlaması zorunludu/ Bu kampanyanın bir sonuç verebilmesi için her şeyden önce çağdaş göruntü verecek bir yapıya kavuşulabılmesine olduğu kadar, yersız alınganlıklardan kurtulmaya, herkesten hak edilmemiş övguler bekleme alışkanlıklarını bir yana bırakmaya da gerek vardır. Gerçekte bu sonucu elde etmek çok güç değil gibi görünüyor. Dünyaya bakış açısını ve kafa yapısını değiştirdikten sonra gerçekten sözü edilen sonucu elde etmek guç değil. Ama galiba bazilarımn kafa yapısını değıştirmek de o kadar kolay olmuyor. Anlaşılan Ermeni sorununu dünyaya anlatabilmek için dışardakı bırtakım Ermeni lobısiyle olduğu kadar içerdeki birtakım egemenlerin kafa yapısıyla da epeyce uğraşmak gerekecek. Ege petrolleiü Atina'ya \unan hükümeti çokulusiu "Kuzey ıunanistan Petrolleri" şirketinin devjet deneibni altına almmasında ısrar ediyom STELYO BERBERAKİS ATİNA Kuzey Ege Denizi'nde petrol araştırmalan ve sondajlan yapan "Kuzey Ege Petrol Şirketi"nin Kanadalı Başkanı Charles Partamee'nin 28 raart tarihinde Taşoz Adası'nın 10 mil doğusunda kalan ve ihtilaflı sular olarak nitelenen bölgede petrol çıkarımı işlemlerine başlanacağını açıklaması uzerine Yunan hukumetinin tepkisi sert oldu. Çokulusiu şirketin başkanı, Yunan hukumetinin bu bolgenin siyasi ve stratejik açıdan ulusal önemi olduğu gerekçesiyle bu bölgede yapılacak her turlu işlemlerin devlet deneümi altında bulunması için, şirketin en büyuk payına sahip olan Kanada'nın "Denison" şirketinin hisse senetlerini satm almak istemişti. Ancak Yunan hukumetinin önerdiği 26 milyon doları "gülünç" olarak niteleyen Parlamee, bununla da kalrnayıp Denison Şirketi'nin, hisselerini ne satmaya ne de müzakere etmeye nıyeti olmadığını soylemış ve anlaşmatar uyannca, Taşoz'un 10 mil doğusunda ilk sondaiın 28 martta yapılacağmı duyurmuştu. Bunun uzerine Yunan Dışişleri Bakan Yardımcı ve Enformasyon Bakanı Yannis Kapsis ile Şanayi ve Teknoloji Bakanı Anastasios Pepponis, yerli ve yabancı basın mensuplarına konu hakkında a\nnuiı bilgi vermek için dün ortaklaşa toplantısı düzenlediler. G; ısrarlı sorularına karşın bolgenin ihtilaflı oldı makıan kaçınan her iki bolgenin salt "Yunanistan' menlik haklan çerçevcsinde hasas ve ulusal önemi" olduğu için bölgede yapılacak her bir işlemin devlet denetimi aldnda bulurunasının zaruretinden söz ettiler. Hükümetin, bu agklamalanndan sonra çokulusiu şirketin söz konusu bölgede yapmak istediğı sondaj çalışmalarını bu kez de engelleyeceği kesinlikle kazandı. PASOK hükumeti çokulusiu >II.,;MII oldu unan papaz foroz edildi A tina (a.a.) Kilisede "İ piyano ve keman liğinde ayin yapan ve mçlerle diskoteğe giden ipaz, aforoz edildi. Aya aterini Kilisesi Papazı Yorgo atinas 'm başpiskopostuğun varılarına rağmen, kilise urallannı çığnediği ve dini tismar ettiği gerekçesiyle r oroz edildiği bildirildi. apaz Yorgo Katinas, bir ıreden beri kilisede piyano ' keman eşliğinde ayin ıpıyor, hafta sonları da mçlerle diskoteğe gidiyordu. r ha/ıriamıştır. Ancak btı sondajl»nn teşebbüsünO JH. nerede .e nasıl >apılacada engelle aj^ vç ancak hükumelin kengözlemciler ıs •"feceklir." okuluilu şirkeı, his Ecevit'in m ^ hutlerı doğrultusunaanareKet edıl a ı c u u n » uLiiıayıreddetmekıeısrı diğim beliniyorlar. Bu mutabakata eder, sondajlara başlarsa hukumetiı vanlan sözleşme>e gore, iki ülke ara tepkisı ne olur sorusunu Kapsis v Pepponis şoyle yan^Jıyor: sındaki ihtilaflı bolgelerde taraflann ^herhangi bir islem yapmaması öngo"Bu durumda Ybnan hü iîüluyordu. anayasanın 106. maıldesini Çokulusiu şirkeı şu anda Taşoz' yacakiır. Yani bu maddenin un batısında bulunan "Priıms" pei düjü işlemler parlamcnloda yi rol kuyusunda >ılda 1 milyoo ton r||fK gelirilecekür. Dola.Msıyf hSm petrol çıkarııyor. Ancak, Pe kemeye başvurulacaktır. İl ' ppşnis'in de teyit ettiğı gibi çokulm keme sot konusu hisse se ^ îirkeji»«porı;r.a göre, bu kuyu ^deger biçrceklir. Sapcanan bjfdegt; £ H | k Dl * ilgili tarâflara scrbest AQI$£ şeklinde ödenecektir. I alepvdUiİİ( ve lakyon dofflSpRraftyapan çokulus'u iide bağlanırsa oşgöhılen^fai/lerle şirket, yaptığı bu harcamalart kapa birlikie odenecektir. Bu bir istimlak tabilmesi için Taşoz p nla\ı degildir." sunda bulunan petroıyat Bu gelişmelerden sonra, çokulusda sondaj işlemlerine başlama1LI şirketin, hükümetin ona\ı olmakyor. Çokulusiu şirkete göre bu böl sızın sondajlara başlayıp başlamayagede mılyarlarca dolar değerinde pet cağı şimdilik bilinemiyor Ancak hurol yatakları bulunuyor. kumetin son tutumu gosterdi ki, Taşoz'un 10 mil doğusunda kalan bu Hükümet bu konuda şöyle diyor: "ihtilaflı" bölgede daha uzun yıllar "Yunan hukumeti Ege'de pelrol araştırma ve sondajlan rçin program sondaj yapılmayacak. aporda, özellikindcn alman Ulusal GüKonseyi üyesı Oliver •*' ın silah saemlı bilei onlaJevrefnun rapor a s . e k ^ a l n l i k Danışmam "PoindeMer'ın, Nikaragua'daJSlSontrjllar'a fon aktanmından haberdar olduğu halde, bunun yasal sakıncalarını değerlendiremediği belirtiliyor. Rapor ayrıca, Beyaz Saray Başdantşmanı Donald Regan'ın bütun olayın baştan başa tam bir duzensizlik ve sorumsuzluk için de yurütülmesinin sorumlusu olduğu yargısına sarıyor. Afgan jetleri Pakistan'ı bombaladı: 40 ölü, 170 yaralı Pakistan Savunma Bakanlığı'nın yaptığı açıklamaya göre ölenlenn büyük bir bölümünü Afganlı mülteciler oluşturuyor. İSLAMABAD (a.a.) Afgan uçaklannın dün sabah AfganPakistan sınınndaki uç Pakistan kasabasını bombalamaları sonucu 40 kişinin öldüğü. 170 kişinin de yaralandığı açıklandı. Pakistan Sa\unma Bakanlığının bir sozcusunün Pakisıan radyosuna yaptığı açıklamaya göre, olenlerin büyuk bolumunü Afganlı mülteciler oluşturuyor. Sözcü, saldırının 10 Afgan uçağı tarafından gerçekleştirildiğini de belirtti. Bombardımandan hemen sonra gelen ilk haberlerde, saldırıya 16 Afgan uçağının katıldığı, olayda 58 kişinin öldüğü, 190 kişinin de yaralandığı beliniimişti. Gözlemciler, savunma bakanlığı sozcusunün demccinin bombardıman ile ilgili ilk resmi açıklama olduğuna dikkat çekiyorlar. Saldırı sırasında 100 kadar mağaza tahrip olmuş veya hasar görmuştu. Bu arada, Cene\Te'deki dolaylı görüşmelere katılan Afganistan %e Pakistan dışişleri hakanlan saldırı ile ilgili yorum yapmayı reddettiler. )ÜNYA KUÜSİ TALYA i yıldan bu yana Batı'da ışayan ünlü balet Rudolf ureyev, anavatanı Sovyetler irliği'ne gidip orada bir bale •isterisi yapmayı planladığını, tcak bu arzunun ulkesine uyduğu hasretten lynaklanmadığmı söyledi. aris Opera Balesi'nin La cala'daki gösterisi nedeniyle alya'ntn Milano kentinde ulunan Nureyev, Sovyetler irliği'nde bulunan annesini 'irmeyi çok istediğini, asıl nacımn ise yurttaşlanna ıvyet klasiklerini Batıda ısıl tanıttıklanm göstermek 'duğunu belirtti. fareyev SSCB'de } ans edecek ABD ABD Köpek Güzeli Madison Square Garden'da geçen gunlerde yapılan bir yanşmada, Westminster Kopek Kulübü, Alman "Shepherd"a ilk kez birincilik verdi. En güzel köpek yarışmasını kazanan "Hatter" adındaki köpeği yakından tanıyan Jane Firestone, "Ne zaman sevimli olması gerektiğini ve ne zaman sevimsizleşeceğini çok iyi biliyor. Sahibi? James Moses'a saldırgan bir havayla yaklaşın, ne demek istediğimi anlayın" diyor. Hatter'in birinci seçilip kupayı aldıktan sonraki pozları da zaten sevimtiliği konusunda kendisini seyredenlere ve gazetecilere epey fikir veriyordu. KKTC Muhalefet partileri "Demokratik Birlik" kvırdu İZZET RIZA YALIN LEFKOŞA Kıbrıs'ın Türk ve Rum kesimlerinde son günlerde siyaset alanındaki hareketlilik gittikçe artıyor. Rum kesiminde şimdiden 1988 Rum Cumhurbaşkanı seçimleri için hazırlıklar başlatılırken KKTC'de muhalefet partilerinden Cutnhuriyetçi Türk Partisi, Toplumcu Kurtuluş Partisi ve Atılımcı Halkçı Parti Demokratik Birlik oluşturdu. Demokratik Biriik'in Gazi Magosa ve Güzelyurt'ta düzenledikleri ilk kapah salon toplantılarında üç partinin başkanları Türkiye'den kaynaklanan "ekonomik işbirliği protokoliiniin KKTC insanına zorta empoze edilmesine, sürekli zam, yüksek faiz ve düşük iicrel politikasının yaşama geçirilmeye çahşılmasına" dikkat çektiler. Parti başkanları, "24 Ocak 1980'den beri Türkiye'de uygulanan KKTC ekonomik modelinin başansızlığı kanıtlanmıştır. Geçim koşulları her aileyi perişan etmiştir. Bugünkü orlamda sosyal patlamalar olabilir" ifadesini kullanarak uyanlarda bulundu lar. Cumhuriyel r ABD 28 yıl sonra Anita Ekberg Italyan yönetmen Federico Fellini'nin yapıtları, sinemaseverierin beğeni ile izledikleri, merakla bekledikleri filmlerdir. Ünlü yönetmen, şu sıralarda ttalyan sinemasındaki yıllanm yansıtan bölümlerin ağırlıkta olacağı, geçmişin değerlendirmesini yaptığı ilginç bir yapım üzerinde çalışıyor. Filmin oyuncuları ise Fellini'nin ünlü filmi La Dolce Vita'da başrolu paylaşan Marcello Mastroianni ile devrinin en güzel kadmlarından biri olan erkeklerin nefesini kesen Anita Ekberg. Felliniseverier için yönetmenin ttalyan sinemasındaki fantazilerini izlemek kadar, bu iki oyuncunun 28 yıl sonra bir araya gelmesi de Son derece ilgi çekici olacak. Ancak Anita Ekberg'i La Dolce Vita'dan hatırlayanları, 28 yıl sonrakı bu yeni filmde büyük bir düş kırıklığı bekliyor. ABD'de önümüzdeki sezonda vizyona girmesi planlanan filmde, aldığı kilolar, geçen onca yılın bıraktığı derin izler nedeniyle Ekberg'i tanımak bile zor. KitapKulübu ^7' CÜMHURİYET KİTAP K KULÜBÜ 1 ^ % . TEMSİLCİLİKLERİNDE RIFAT ILGAZ 1 MART KIRKLARELİ DOĞUŞ KIRTASİYE Hukumel Meydanı 2IC saat 14 0018 00 ÜNÜ İMZA GÜNÜ ITALYA "Paris'te Son Tango" İtalya'da temize çıktı "Paris'te Son Tango" filmi çevrilişinden 15 yıl sonra ttalya 'da hukuksal bir sorun oluşturdu. Filmin yönetmeni Bernardo Bertolucci ve çekimde görev alan 5 kişi hakkında açılan "ahlaksızlık" davası sonuçlandı ve sanıklar temize çıktılar. Kendilerine karşı Roma'da sürdurülen davayı geçen hafta düşüren yargıç Paolo Colella, buna gerekçe olarak bir zamanlar ahlaksızlık sayılan şeyin artık sayılmayabileceğini gösterdi. Paris'te Son Tango filmi 1976 yılında ttalya'da yasaklanmış ve bu ülkedeki tüm kopyaları imha edilmişti. 2 MART EDİRNE ABC KİTABEVİ Selımiye Çarşı Dük No 8 saat 14.0018 00