Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ŞUBAT 1987 HABERLER raç muayene tasyonları nkara (a.a.) Adana, Ankara, Bursa, Konya, ırtbul ve Izjnir'de araç tayene istasyonu açmak lyenlerin 23 tnart gününe iar Karayollan Genel idürlüğü Bakım Dairesi şkanlığı'na başvurmalan •ektiği bildirildi. yındırlık ve Iskân kanhğı'nın "araçlann layeneleriyle muayene asyonlannın açılması, ztilmesi hakkmda netmelik" hükümlerine ıklık getiren tebliği Resmi ızete'nin diinkü sayısmda yımlandı. Tebliğ ile asyon açmak isteyenlerin şvurusunda dikkat ilecek hususlar ve asyonların işletme tşullan düzenlendi. I SHP Genel Başkam, mayıstaki tüzük ve program kurultayınm seçim yapılmasmı gerektirebileceğini, ancak bunun tasfiye gibi anlaşılmaması gerektiğini söyledi. Yerel Yönetimlerde Sosyal Demokrasi Kurultayı başlarken, "Genel Başkan geliyor" anonsuyla içeri giren Deniz Baykal'ın alkışlanması, katılanlar arasında hoşnutsuzluk yarattı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP'nin "Yerel Yönetimlerde Sosyal Demokrasi" kurultayı dün başladı. Kurultayın yapıldığı salona "Genel Başkanımız geliyor" anonsu ve bandonun çaldığı "Dağ başını duman almış" marşı ile Deniz Baykal'ın girmesi tepkilere neden oldu. Anonsu yapan kişi daha sonra ortadan kaybolurken, olayın farkında olmayan Deniz Baykal da, kendisini ayakta alkışlayanlan selamladı. Salona Baykal'ın girdiğini görenler alkışı keserken, "Bize kasten adam alkışlatıyorlar", "Anadolu'dan gelip sizi boğacagız" diye bağırdılar. SHP Genel Başkam Erdal tnönii, salona daha sonra, "Başbakan tnönü" sloganlan ve delegelerin alkışlarıyla girdi. İnönü konuşmasında, tüzük ve program kurultayının parti yönetiminde bazı tasfiyelere yönelik olduğu yolundaki söylentileri yalanladı ve "SHP başından beri demokratik yaptya sahîp bir partidir. Burada kimsenin önü kapalı degildir" dedi. İnönü, ANAP'ın ilk genel seçimleri kaybedeceğini ve SHP'nin iktidara geleceğini de söyledi. SHP Genel Başkam, ANAP'ın özellikle küçük belediyelerin başkanlanna yaptığı baskılan giindeme getirirken, partizanca bir tutumla ANAP'h olmayan SHP'de herkesin önü açık yı sosyal demokrat belediye başkanlanndan gurur duyduğunu söyledi. Gürkan, sosyal demokrat belediye başkanlarının hizmetlerinde "sosyal demokrasinin Türkiye'nin yakın geleceğinde gerçekleştireceklerini görmenin mntluluğunu yaşadıguıı" dile getirdi. Izmit eski Belediye Başkam Erol Köse, sosyal demokrat belann transfer edildiğini söyledi. Seçmen kütüklerinin güncelleş lediye başkanlarının 1973'lerden tirilmesi işlemlerinde, iktidar le beri yeni bir model oluşturmaya hine oy tfrmesi beklenenlerin sa çalıştıklannı anlattı. Köse, bu yılannı frttırma yoluna gidildi dönemde belediyelerin sadece ğini önejsüren İnönü, bu konu çöp toplama, su dagıtma anlayıda dikkatli ol şından kurtularak, kentin modernizasyonu anlayışma ulaştıkmasını1 larını belirtti. Kent arazilerinın Radj :jan konubelediyelerin elinde bulunmaa larına da ı IÜ, Türki gerektiğini vurgulayan Köse, ye Atom Eı urumu ile ANAP ikpdarmın belediyebajy ODTÜ uzmanlî laki gö kanlannı satın alarak eski Vatan t rüş farklıhğını, hî tin halk Cephesi'ne benzer uygulamalar sağlı|ı karşısmdakî «sizliğine gerçekleştirmek istediklerine dikbağladı. kati çekerek, bu tutumu kınadı.. Inönu, geceMuğla Belediye Başkanı Erkondulara. :1er aracılığt man Şahin, Hajpne'nin sosyal ile gerçek verileceğini demokrat belediyeleı* para verde söyledi. mediğini, tller BfhKâsı*nın da (iturumunu Kurultayın aç yüksek faizli kredi verdiğini anyöneten SHP Geneİ Sekreteri lattı. Muğla'dan örnekler vereFikri Saglar da, AMAP'lı belerek ANAP'ın yaklaşımını anladiyelerin birbirleri * çekişmektan Şahin, yeminli teknik buroten ve hırsızhk yarışı yapmaktan ları Muğla'da kurdurmadıklannı başka bir iş yapmadiklannı öne söyleyinçe alkışlandı. sürdü. 'KÖŞEYİ DÖN' SESLERİ KentI^cfop Genel Başkam Kurultayda "Konut, Toplu Murat Kareyalçın da konuşmaKonut, Gecekondu ve Plsulasında KentKoop ömeğini anlatma" konulu birinci oturumu tı. Karayalçın, "Türkiye, kentSHP Genel Başkan Yardımçısf leşme ve konut sonınlarını hızlı Aydın Güven Gürkan \onetti. ve toplumun demokratla$masıGürkan, oturumu açarken yap •a katkıda bulunan bir strateji tığı konuşmada, "Türki>e'nta İzle>erek çözmek zorundadır" ber yanında 'Köşeyi d ö n ' s e s ^ ydedi. Çağdajlaşma ve demokrat. rinin yükseldiği bir ortamda hfa *" ıın gerçekleştirilmesînde, met yapmalan ve halk a yakın kent duzenine geçişte tekpolitikalan giiç koşnllar altmda idun halkın örgütlenmesi olsürdönnuş olmalanndjın" dolağunu s&ylejıen Karayalçın, Inönüy Yerel Yönetimler Kurultayı'nda güvence verdk ANKARA TAŞI SHP'de devletçilik yarışı SHP'nin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nda son dörtbeş gündür yoğun tartışmalar birbirini izliyor. Konu, partinin programına uygulanabilirlik kazandırmak üzere somut ilkeler, somut kurallar getirmek. Programa dayalı olarak geliştirilen somut ilkeler tartışılırken, en çok kullanılan kavramlardan biri de "devletçilik". İlk toplantılardan birinde MKYK üyelerinden Muzatter Saraç otomotiv sanayıinin devletleştirilmesini savunup, basında bu sözler yankı bulunca, MKYK üyelerinin çoğunluğu bir anda "devletçilikten yana ağırlık" koymaya başladılar. Elektrik üretimi mi?.. Devlet üretsın.. Bankalar mı?.. Devletleştirilsin.. İthalat mı?... Devlet yapsın... Bu ve buna benzer hemen her konuda MKYK'de "bir devletçilik yanşması" başladı. Üyelerin çoğunluğu bu yarışta geri kalmak istemedi. Genel Başkan İnönü uzun uzun dinledi. Suskunluğunu önce bozmak istemedi. Sonra baktı ki, ipin ucu kaçıyor, o zaman araya girdi: "Her şeyi devlet yapamaz artık bu çağda. Devlet kontrolünde olabilir bazı şeyler, ama bu kontrol devletçilik değildir. Onun için dikkatli olmak gerek." İnönü'nün müdahalesi üzerine "devletçilik yarışı" MKYK'de son buldu. "KentKoop modelinin özunde, konut gereksmimi olan kent halkının sivil toplutn örgutlerinde bir araya gelmesi ve proje bazında kendi yerel yönetimleriyle işbuiiği yapması vardır" biçiminde konuştu. nkara (a.a.) Türkiye, Sovyetler rliği'nden 1996 yılına \dar her yü 600 milyon lovatsaat elektrik enerjisi acak. Bakanlar Kurulu rafından onaylanarak inkü Resmi Gazete'de lyımlanan protokol mnnca, TEK 1996 yılı muna kadar iletilecek yılhk terjî miktannın yüzde 10 unı veya fazlasmı aylara :it olarak dağıtabilecek. 1 'cak 1987 yılından itibaren ?çerli olacak protokol °çen yıl 29 ekim tarihınde u'rkiye Elektrik Kurumu TEK) ile V.O. mergomachexport (EME) rasında yapılan toplantıda azırlanmıştı. Almacak lektrik enerjisi için • *< apüacak ödemelerde, deme anında yürürlükte ulunan SSCB ve Türkiye rasmdaki Ticaret ve ödeme [nlasması hükümleri ygulanacak. ovyetler'den lektrik alıı 1 Tstanbul (a.a.) I Türkiye'de her yü 25 bin cisinin tüberküloza lakatandığı bildirildi. Türkiye Ulusal Verem Savaş Derneği Başkam Zülfü Sami özgen, toplumu ciddi olarak ukileyen tüberküloz hastalığımn, "veremle uıvaş"a son verilmesi halinde yeniden bir salgın haline dönüşebüeceğini söyledi. Özgen, "Verem mikrobu, iyi beslenmeyen ya da kötü ahşkanlıkları olanlarda daha çabuk bulasır, ancak iyi beslenenler de basil aldıkları takdirde hastalığa yakalanabılirler" dedi. Her yıl 25 bin veremli Karayalçın, sivil toplum örgütleri aracılığıyla kent halkımn yerel yönetimlerin karar alma süreçlerine katılabilmelerinin önemine de değindi. DALOKAY'IN ÇAĞRISI Kurultayın ikinci oıurumunu SHP Genel Başkan Yardımcısı Banş Can yönetti. Can, partisinin "12 Eylül'den sonraki siyasal süreçte demokratikleşme yapılanmasını günün koşullanna uygun biçimde saglayan tek kurubış" olduğunu söyledi. AN^kP iktidaıınm durumunu ve ülk^ekonomisini 195053 dönemindeki duruma benzeten Can, 0 döıkmin iflasla sonuçlandığını ammsattı. Can, "devlet kavranuna inancm gittikçe sarsılmaya başlamasmdan" yakındı. Ankaıa Belediyesi eski Başkanı Vedat Dalokay konuşmasında, "ODTÜ'nün çay konusundaki raporunun açıklanmaması balinde sosyal demokrat belediyelerin radyasyonln çayı sattırmama karan alabileceklerini" söyledi. Dalokay, SHP'li belediye başkanlannı halkın sağhğma aykın çayı sattırmamaya çağırdı. Dalokay, "Vehbi Koç'a en başanlı işadamı ödülü vereıder, onun verdigi verginin Siimbül Hanım'ın ödediginden daba az olduğunu biliyorlar mıydı?" bi^ıminde konuştu. Dalokay, yerel yönetimleri demokrasinin altolarak niteledi, yerel yötgüçleı»dirilmesi ve de^ ^ ırlıkların tamamlanmasıiHRTınoe AET'ye girişin bahtsızhfi olacagını sa.undu. Vedat Dalokay, Batı Avrupa ülkekrinde yerel yönetimlere büyük önem verildiğini ve devlet adamlarının yerel yönetimlerden . yetiştiğini anfcstarak, sosyal demckratların ellerinde bulunan be^ecilŞpkrin gekceğin baNanlanri^^ışbakanlannı vecumhurbaş£nlarim yetiştiren okuUar Şeref salonu kimlere açıtirt Şanlıurfa Milletvekili Vecihi Ataklı, 15 şubatta Atatürk Havalimanı şeref salonunda Ankara uçağını beklerken olağan dışı bir durumla karşılaştı. "VIP" olarak kabul edilen kişilerin girebıleceği salonu, 30'u aşkın kadınlı erkekli, hatta aralannda çocuklar da bulunan bir grubun doldurmasını Ataklı şaşkınlıkla izledi. Ataklı, görevlılerden birini yamna çağırarak bu grubun kimler olduğunu sordu Atakh'nın aldığı yanıt, "Bir İstanbul milletvekili hamfendi ile birlikte Hpuston'a Başbakan Turgut Özal'a geçmiş olsuna gidiyortar. Milletvekili olduğu için aldık" oldu. Vecihi Ataklı bjr ANAP milletvekilinin şeref salonuna 30dan fazla kişi ile ğelebilmesini, gorevlilerin yönetmeliği uygulamalarıru t p M M gündemine getirdi. Ataklı, Ulaştırma Bakanı'na yönelttiufYazılı soruda, Bakanlığııi^fej|onuya ilişkin olarak yapöjHjjprnin de kendisine bildirilına^ii istedi. Ataklı'nın son sorusuda şöyle: "Bu kalabaltğı salona kabul eden, onlaraçay kahve ikramında bulunan, bu suretle yönetmeliğin paspas gibi çiğnenmesine sebep olan müdur hakkmda ne gibi ışlem yapacaksınız?" Ataklı'nın ismini vermediği rnilletvekilinin, ANAP'lı Leyla .Yeniay Koseoğlu olduğunu da biz açıklayalım. Yorumsuz ~ (Ftt^raf: MZA EZER) Orduevleri ve turizm ANAP'ın birbirinden fazla hoşlanmayan iki milletvekili Mustafa Taşar ile Halil Şıvgın, SHP'li Enver Özcan'la TBMM'deki bir sohbette biraraya geldiler. Birbirterinden hoşlanmadıklan yuztennı ters istikametlere çevirmelerinden de anlaşılan Taşar ve Şıvgın'ı yanyana tutan, Özcan'ın sohbetiydı. Taşar, buna karşın espri yapmadan duramadı ve yanındaki gazeteciye donerek, "Sorsana, Şıvgın'ın yeni bir önergesı varmış" dedi. Gazeteci de Şıvgın'a donerek yeni önergesıni sordu. Şıvgın yanıt ararken Taşar sözlerini sürdürdü: "Halil, orduevlerinin turizme açılması için önerge hazırlryormuş." Enver Özcan atılıp, "Ben imzalanm" derken, Halil Şıvgın heyecanla böyle bir önerge hazırtamadığını gazeteciye söyledi ve Taşar'a "Bu da bana yapılır mı?" dercesine bir bakış atarak Özcan'ı koluna aldı ve uzaklaştı. Üç kitap muzır bulundu A nkara (a.a.) /Tİ Başbakanlık Ktiçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu, üç kitabı 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde "muzır tesir" yapacak nitelikte buldu. Kurutun söz konusu yayınlara ilişkin kararı Resmi Gazete'nin diinkü sayısmda yayımlandı. Başbakanlık Küçükleri Muzır Nesriyattan Koruma Kurulu'nun 18 yaşından küçüklerin üzerinde "muzır tesir" yapacağını bildirdiği kitaplar şunlar: Yazan A. H. olarak belirtilen ve Zeki Kahraman tarafından Türkçeye çevrilen "Cellatlann Ölümü", aynı yazar ve çevirmene ait "Kanh Kâbus" ile Haluk Bolugiras tarafından yazılan "Gecinin Kollarında ölüm" Kredi yolsuzluğu iddiasına yanıt nkara (OM.) Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in kardeşleri aracılığıyla usulsüz kredi aldığı iddia edilen Okan Tekstil A.Ş. dün yaptığı yazılı açıklamada DESİYAB kaynaklarından sağlanan kredinin tamamen usulüne uygun olduğunu belirtti. Açıklamada GAP'ın, Güneydoğu Anadolu bölgesinde sağiayacağt verim artışını ülke yararına değerlendirmek amaayla Gaziantep'te kurulan şirketin kredi için çeşitli kuruluşlara başvurduğu ve bazi şirketler gibi DESIYABtan kredi aldığı belirtildi. "Istanbul" yayın hayatına başladı JTaber Merkezi Sanat, MM. kültür ve Şehir rehberi niteliğindeki "tstanbul Bu Hafta" isimli dergi bugün satışa çıktı. Sinema, tiyatro, fuar, sergi, konferans, gö'steri, dans ve konser etkinliklerinin yanısıra, güzellik, vücut geliştirme, cimnastik salonlarının programları, çay salonu, gazino, bar, caz kulübü ve lokantalann adresleri, kütüphane, müze, kültür merkezleri ve rekreasyon tesislerinin yer alacağı dergidt ulaşım ve haftanın spor karşılaşmalarına ilişkin b'ügiler de yer alıyor. l y f l ^ a j j â b ı , Kazım Türkmen de, ANAlHtidannın" SHP'li helediyelere^faıı yaptı,' ğını belırterek, AN'flBk bu tutumuyla demokrasıye inançsızlığını ortaya koyduğunu söyledi. Türkmen, altyapınıo tamamlanmasından önce gjf/ftecek her çaTarım Orman ve Köyişleri banın "y«p>ıhrj'ap" anlanıfca Bakanhğı'nın Türkiye'nin dört geleceğini vurguledı. Marmaris Belediye Ba<;V.".ı bir yanına gönderdığı "duyuMuhaırem Elgin ise kor • ru",geçen günlerde "siyasal «ında, kıyılarvn, hükteıei boyut" taşıyan olaya dönüştü. rı ile belediye karan çiğnenerek Orman köylülerınin bir başyağmalandığım 4üe getirdi. Elka yerde "ıskâna tabi tutulagin, hükümetten şimdiye kadar cakları"nı duyuran genelge 1 milyon lira dışında hiçbir yarçeşitli çevreler tarafından tardım alamadıklarını kaydetti. tışılmaya başlandı. İş büyüKurultayın son bölümünü Geyünce, ANAP'lılar suçlu aranel Sekteter Yardımcısı Yakup maya başladı kulislerde. Kepenek yonetti. Mersin eski Genelgeyi kim yayımladı?.. Belediye Başkam Kaya Mutlu ve Tarım Orman ve Köyişleri BaBitlis Belediye Başkam Muzafkanlığı. Mangi birimi? Orman fer Geylani, "kendeşme, kültür, Genet Müdürlüğü birimi. Bakatüım ve örgütlenme" konulau kan Hüsnü Doğan nerede?.. TASFtYEYOKSHP'nin düzenUdlii YerdYdnetimlen.e Sosyal DemokrasiKundtayt"na İnönü "Baş rında göruşlerini açıkladılar. Samsun'da. bakan İnönü "sloganıyla girdi. tnönü, Tüzük ve Program Kurultayı nm tasflyelereyöneUk olduğu yclun arada Deniz Baykal'ın kuBu ANAP'lılar hemen Hüsnü dakisöyUntOeriyakmlatb."SHP başından beri denv lratikyapıyas*:'v ' partidir"'dedi. rı 'a\'a girişinde "Genel başkaDoğan'ı aramaya koyuldu. Ba,.uu/ geliyor" şekiinde anons kanı buldular ve işin aslını sorcJilmesi, kulislerde gün boyu dular. Hüsnü Doğan, "Benim lartışmalara yol açtı. Baykal'a böyle bir duyurudan haberim yakın olan bazı MKYK üyeleri yok" dedi. "olayların provakatif bir Sonra da kabak, Orman girişim" olduğunu beürtirlerken, Genel Müdürlüğü'nün başına bazı il ve ilçe başkanlan "polipatladı patlayacak... tik bir gaf" olduğu görüşünde Böylesine önemli bir karan birleştilor. killerinden yerel yönetimlerle ilmeleri gündeme geliverdi. FÜSUN ÖZBİLGEN Orman Genel Müdürlüğü baGenel Başkan Yardımcısı Bagili bu seminerin davetlilerine Deniz Baykal, Derya Sinemakandan habersiz nasıl yayımrış Can olayı "büinçli bir ANKARA SHP, bugünler sı'nda yapılan kurultayda üçün kadar, bütün salon tarafından layabilir, bu bir. Bakan Hüsnü de başanlı ataklarla kendi kamu cü sıraya oturmuç gergin bir yüz alkışlandı. DİSK Genel Sekreteri girişim" olarak nitelendirirken, Doğan, kendi bakanlığında bu MKYK üyesi Erzan ErzurumluFehmi Işıklar da kurultayda oyunda puan topluyor. DlSK'e le Erdal Inönü'nün konuşmasıkadar etkisiz mi de, kendisinoğlu, "Başanlı bir takdimcilik sahip çıkıp yabana ziyaretçileri m izliyordu. Bir ara aynı grup Türkân Akyol, Cezmi Kartay, den habersiz genelgeler yagirişimi yaşadık" demekle yetinne seminer olanağı sağlamasının tan olduğu bilinen Nail Günnan Aydın Güven Gürkan, Yiğit Güyımlanabiliyor, bu iki. Yoksa di. Tevfık Çavdar ise bu tür davardından bu kez Ankara'da bize doğru eğıldı ve "fcrdal Bey löksüz, Atila Sav gibi isimlerin durumu kurtarmak' için mi ranışların kimseye yarar sağlaoturduğu en ön sırada seminerin "Yerel Yönetimlerde Sosyal De in konuşmasının son bölümü Bakan Bey "Ben genelgeyi mayacağını söyledi. Kurultay'a başlıca izleyicileri arasında yer mokrasi KunıltayT'nı topladı. çok önemli" dedi. Günnan, kobilmiyorum" diyor, bu da üç. bugün devam edilecek. nuşma metnini daha önceden el alıyordu. SHP bu kurultayda kamuoyun de edip iyice bir gözden geçirmişda çok tartışılan ANAP tipi be ti anlaşılan. Bu son bölümde lediyecilik anlayışı ile sosyal de İnönü, parti içi sorunlara dikkat mokrat belediyecilik anlayışımn çekiyor ve tüzük kurultayında farklannı ve uygulamadaki ör seçim kararı alınmasından bu neklerini tartışıyor. Yani yana Baykal cephesinde süregeANAP'lı bdediyelerde neden len "tasfiye edilme korkusu"na yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkı ve bu yönde girişilen kulislere yor, belediyelerin sınırları için açıklık getiriyordu. Erdal İnönü, de kurulan toplu konutlarda ne Deniz Baykal ve ekibinin gözleden bazı kooperatifçilik uygula rinin içine baka baka şunları malan vurguna yol açıyor? Sos söylüyordu: yal demokratlar bu konulara na"Bir seçim olasılığının parti sıl eğilmeli? Kurultayda güzel bir içinde tasfiyeler yapılacağı gibi konuşma yapan KentKoop Genel Başkam Murat Karayalcın' yanlış yorumlara yol açtığını göın değindiği gibi "Hata yapmak riiyorum. ... SHP'de kimsenin önü kapalı değildir. Parti içinde tan korkmayıp hızla üretime ginnek" ilkesini nasü uygulama ilerlemenin yolu, çalışarak partinin sagüklı büyümesine hizmet h? etmektir. Böyle bir yükselme çatştebu konuiann güzel güzel bası rahatsıztak doğurmaz. Bu tartışıldığı bir kurultay yapıluçerçevede biitün partililerin fıkir"Ödediğimiz paraya karşılık bari ısınsak!.. Nerde ken yine belli bir gmp yüzünden ler üzerinde tartışarak kurultayine belli bir tartışma gündeme efendim. Yakıt parası, yakıt parası. Öde, öde, öde. ya hazırlanmalanm diliyonım." geliverdi. Kurultayı dinlemeye Bitmiyor. Ton ton yakıt tüketiğimiz yetmiyormuş gibi, gelen Deniz Baykal, Genel Başkat kat yelekler, hırkalar, kazaklar. Yani yirmibirinci Yani Erdal Bey diyordu ki, kan Erdal tnönü'nün beklendiparti içinde hizipçüik yapmayın, yüzyılın arifesinde hâlâ ısı kaybını önlemenin kalıcı ği bir sırada salona girdi ve bu partinin yükselmesi ve oyunu çözümünü bulamadıysak..." giriş "Genel başkanımız arttırması için çalışın, o zaman geliyor" diye kimliği sonradan saptanamayan bir kişi tarafın parti içinde kimse yolunuzu kesemez ve yükselirsiniz. Tartışmadan anons edilince Baykal hizbi ile ilgili yeni bir soğukluk, yerel larınızı da sen ben veya şu kişi yönetimlerle ilgili tartışma konu etrafında deg.il, fıkirler üzerinde lanmn önüne geçiverdi. Partinin yoğunlaştınn. dışa dönük görünümunde dikİnönü'nün bu sözleri toplankatleri çekmek istediği konular tıyı izleyen SHP'li belediye başgündeme getirilmeye çalışılırken, kanlarından, MKYK üyelerine, yine Baykalcüar hizbinin çekiş eski CHP'li senatör ve milletve Kpbak kime patliyor? Hem bakan, hem hoca Sağhk ve Sosyal Yardım Bakanı Mustafa Kalemli, belki çok kişi farkına varmayabilir ama adının önünde iki unvan taşır. Biri "docent", diğeri "doktor". Yani, Sağlık Bakanının tam adını söyiemek isterseniz unvanlarıyla birlikte Doç. Dr. Mustafa Kalemli demeniz gerekir. Kalemli, unvanına denk düşecek biçimde bir yandan bakanlığını sürdürürken, bir yandan üniversitede ayda üç dört kez ders veriyor Ankara Tıp Fakültesi'nde, bir yandan da zaman zaman ameliyatlara giriyor. Örnegin, bundan bir süre önce, daha Çalışma Bakanı iken, bakanlığın Basın Danışmanı İsmail Aşçıoğlu'nu bizzat Bakan Kalemli ameliyat etti. Daha sonra da fırsat buldukça ameliyatlara girdi. Ameliyatlarını nasıl sürdürüyorsa, üniversitede ders vermeyi de sürdüruyor. Bunu haber alan gazetemiz muhabirleri, "Bakan Bey'in nasıl ders verdiğini izlemek" üzere geçen gün Ankara Tıp Fakültesi'ne gittiler, ders verilecek salonun kaptsında beklemeye başladılar. Mustafa Kalemli dershanenin önünde bizim arkadaşlan görünce hızla içeriye girdi ve "O iş başka, bu iş başka" diyerek kapıyı gazetecilerin yüzüne kapadı. Hem bakan, hem operatör, hem hoca unvanlanm birlikte taşıyan Mustafa Kalemli'ye bu davranışını doğrusu pek yakıştıramadık. SHP YEREL YÖNETİMLER KURULTAYI'NDA^ Inönü'den BaykaFa Eylemin mevsimi Türklş, 28 Eylül milletvekili ara seçimlerinden önce, ANAP ıktKjannı protesto amaayla, "yoğun bir eylem" programı uygulamıştı. Kapalı salon toplantılan, açık hava toplantılan ve özellikle İzmir mitingi Türkİş yöneticileri için bir övünç payesi oluşturuyordu. 1966 yılı sonlarına doğru Türkİş Genel Kurulu yapıkjı ve genel kurulda 1987 ytlıntn eylem yılı ilan edilmesi karariaştınklı. Ancak aradan iki ay geçmesine karşm Türkİş'ten eylem adtna halen ses ve seda yok. Türkİş'in bu suskunluğunu geçen günlenle Türkİş Yönetim Kurulu'ndaki 5 kişiden biri şöyle açıklıyofdu: "Havalann soğuk olması nedeniyte şu anda eylem yapmıyoruz. Hele bir havalar ısınsın, siz ondan sonra bizleri gorün'.' "Bunca yakıt parası, nereye gidiyor yansı?" "Havaya gidiyor havaya" Var! AETIPER ^l Ç A G I L ' ı n dogumunu müjdeleriz. AYSEL • HİLMİ TÜRKAY tzoşiltePeriitli Sıva PerliUi Yalıtım Betonut urunudur