Katalog

9 ŞUBAT 1987 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 rak, kentler lavaşına iki hafta ara verdi ağdat (a.a.) Irak, tran kentlerine 'üzer.lediği hava aldınlannı, bugün öğle aatlerinden itibaren iki a/talık bir stire için 'urduracağını açıkladı. Irak, >K açıklamayı, iki gün ara erdiği hava saldınlarma 'ugün tekrar başladıktan ve •azı tran kentlerine akınlar 'üzenledikten sonra yaptı. T Yıkıcılıkla suçlanan 9 kişinin idamı TV'de gösterildi B Libya'da kaııb gözdağı LONDRA (AP) Libya'da çeşitli yıkıcı eylemJerle suçlanan 9 kişi idam edildi 6'sı asılarak ve üçü kurşuna dizilerek infaz edilen idamlar, salı gecesi devlet televizyonundan yayımlandı. İdam edilenlerin 7'sinin EİCihad adlı örgüt üyesi olduğu açıklandı. ldaralann gönintülerinin yayımlandığı sırada, Bingazi Halk Konseyi görevlılerınden olduğu belirtilen bir kişi, devrim mahkemesi tarafından alınan kararîan ve gerekçelerini açıkladı. Devrim Mahketnesi'nin hükmünde, asılarak idam edilen 6 kişiden 4'ünün "halkın otoritesine muhalif olan HCibad" örgutüne üye oldukları ve bu 6 kişinin "suikast pianlamak. onerali yeriere ve insanlara karşı saldın düzetdemeve kaltuşmak"tan suçlu bulundukları belirtildi. Aralanndan birinin lider olduğu belirtilen hukümde, bu grupıan iki kişinin iki Arabın öldürülmesinden sorumlu oldukları da kaydedildi. Aynı 6 kişinin ülkedeki Sovyet uzmanlanna suikast planlamak için toplantı düzenlemekle, aynca Sovyet uzmanlanna suikast yapmaya kalkışmakla suçlandıklan belirtildi. BBC radyosunun olayla ilgili haberinde Libya televizyonundaki idam görüntüleri ve hükümlerin okunması sıra POLITIKADA SORUNLAR ERGUN BALa İdam edilenlerin 6'sı asıldı, 3'ü kurşuna dizildi. Devrim Mahkemesi tf suçluların 7'sinin El Cihad" adlı örgüte üye olduklarını açıkladı. İdam edilenlere yöneltilen suçlamalar arasında Sovyet uzmanları öldürme girişimi, iki Arabı öldürmek ve düzeni değiştirmeye yönelik faaliyette bulunmak var. KaddafîSert sında Sovyet uzmanlannın ölup ölmediklerinin belinilmediği kaydedildi. Televizyonda ikinci kurşuna dizilerek idam edilmeleri gösterilen üç kişiden birinin onbaşı, ikisinin ise er clduğu belirtildi. Inf' » sırasında oku. nan devrim mahkemesi kararında, söz konusu üç kişinia Libya yönetimi aleyhtan EICUHMI örgüıune bağlı oldukları ve onbafuun bu grubun lideri olduğu belirtildi. Yasadışı yollardan silah sağlamak, suikast düzenlemek, bombalı saldm yapmakla suçlanan üç ordu mensubunun, "SovyM uzmanlannın karargahına ve devrim merVezlerine suikast ve saldm duzenlemeye kalkıştıklan"; iki erin, asılarak idam edılenierden ikisiyle birlikle iki Arap yurttaşını öldürmekten suçlu bulundukları bildirildi. Televizyonda yayımlanan ilk göruntüler, 6 kişinin idamıyla ilgiliydi. olan Sovyet uzmanlannın ve öldürüldüklerinden soz edilen iki Arabın kimlikleri konusunda da açıklama yapılmadı. Libya'da idamlar, zaman zaman televizyon aracılığıyla halka gösteriIiyor. Daha önce televizyon, 1984 yılında Libya lideri Kaddafi'ye başarısız darbe girişiminde bulunan bir grubun idamını yayımlamıştı. tKTİDAR KAVGASI MI? Libya'daki idamlann Kaddafi ile ülkenin 2. adamı Abdussdam CaUud arasındaki iktidar mücadelesi ile ilgili olup olmadığ: henüz açıklığa kavuşmadı. Callud, iki aydır Suriye*nin başkenti Şamd'da bulunuyor. Arap diplomatlarına göre, Lübnan'daki "kamplar savışTna bir çözüm yolu bu'unması için Şam'a giden Callud, "aslıoda sürgiinde vaşamakta." Bu çevrelere göre, Callud'la Kaddafi arasında, başta Libya'nm Çad'a mudahalesi olmak üzere bir dizı konuda "ciddi görüs aynlıklan" bulunuyor. Bu arada, petrol fiyaılannın duşmesinin yol açtığı ekonomik bunahmın da Kaddafi'nin sorunlarını arttırdığı belirtiliyor. Ancak henuz Kaddafı'nin iktidanrun ciddi bir tehlike içinde olduğu yolunda belirti yok. Lübnan... Arkadaşımız Cengiz Çandahn önceki günkü yazısının başlığı "Lubnan'da Çıkış )ıblu Yok" şeklinde idi. Bu ülkedeki gelişmeleri izlerkerv, Çandar'ın değerlendirmesine katılmamak olanaksız. Lübnan, deyim yerinde ise, tam bircadı kazanı. Bu cadı kazanında, Suriye, israil ve son zamanlarda İran çetin bir nüfuz rekabeti içindeler. Doğal olarak üçünün de ülkede uzantıları var Ancak, Lübnan'daki kargaşada üç ülke de olaylar üzerinde tam denetim sahibi değiller. Çeşitli gruplann kendi başlarına buyruk hareket edebildikleri sık sık görülüyor Örneğin İran'ırv Lübnan'ın güneyindeki Şii Hizbullah üzerinde tam denetime sahip olduğu soylenemeyeceği gibi, Suriye'nln de kendisine bağlı Arafat karşıtı Filistinli gerillalara her zaman söz geçirdiği ileri sürülemez. Hizbullah Tahran'da Ayetullah Muntazari grubu ile sıkı ilişkiler içindedir. Oysa Muntazari'nin en yakın adamlan, Meclis Başkanı Haşemı Rafsancani tarafından tutuklattırılmıştır. Bu bakımdan Hizbullah'm Rafsancani grubuna ne kadar yakmlık duyduğu ve o kaynaktan gelen talimata ne denli uyduğu tartışma konusudur. Özetle, İran'tn Hizbullah'ı yuzde yüz denetim altında tuttuğunu sanmak yanıltıcı olabilir. Aynı şey, Suriye yanlısı Arafat karşıtı gerıllalar için de söz konusudur. Bu gerillalar, Suriye'nın destekledığı EMEL mılıslerine karşı, birçok kez Arafafın gerillalarının safında çarpışmıştır. Lubnan'da halen bir dizi değişik kavga iç içe birlikte yürütülmektedir. Önce, üç büyük ülke Suriye, İran ve İsrail'in Lubnan'da nüfuz mücadelesi var. Başlarda Suriye ile İsrail arasında olan bu mücadelede son zamanlarda İran da yerini almıştır. Bu olgu ise, Körfez savaşında İran'ı destekleyen Suriye'yi giderek daha fazla tedirgin etmektedir. Suriye, Körfez savaşında Iran'ın müttefiki, Lubnan'da ise rakibi durumuna düşmüştür. İsrail'e gelince, Tel Aviv, güneyde sınırına yakın bölgelerde söz hakkı iddia etmektedir. Üç.ülke arasındaki bu mücadeleye ek olarak FKÖ'nün, Suriye, İsrail ve EMEL'ie olan mücadelesi devam ediyor. yaser Arafafm en büyük düşmanları olan Hafız Esad'm Suriyesi ile İsrail, FKÖ'ye karşı çıkar ortaklığı içindedirler. Bu ortaklığa, FKÖ'nün Lubnan'da tekrar güçlenip, İsrail'in saldınlarma ortam hazırlamasından korkan Şii EMEL örgütü de katılmıştır. Böylece Lübnan'da FKÖ'ye karşı İsrail, Suriye ve EMELden oluşan ilginç bir ittifak meydana gelmiştir. Lübnan'da diğer bir kavga da, EMEL'ie iran yanlısı Hizbullah arasında yapılıyor Hizbullah'm ülkede İran modelı bir din devleti kurulmasını savunmasma karşılık, EMEL din ko'nusunda daha esnek ve Batıya daha yakın bir tutum içindedir. Bu kavgalardan söz ederken, ülkedeki temel kavgayı da unutmamak gerekiyor. Bu da, nüfusun çoğunluğunu oluşturan Müslümanların, tüm sosyal ve ekonomik ayrıcalıkları ellerinde tutan azınlıktaki Hıristiyanlara karşı olan savaşıdır. Ancak Müslümanların kendi aralarındaki kavgaları nedeni ile son zamanlarda temel kavga ikinci plana itilmiş görünüyor. Tablo tamamlanmadı. Filistin kamplanna yapılan saldınlan onaylamayan V&lid Cunb/ao"ın lidertiğindeki Dürziler de EMEL mtlislerine karşı çarpışmaktadır. Bu arada, Suriye'nin Lübnan'daki etkinliğine karşı çıkan ve EMEL'i hiç sevmeyen Hıristiyan Falanjistler, Arafafın gerillalarını desteklıyor. Arafat'ı, Hafız Esad'a karşı bir denge unsuru olarak gören Cumhurbaşkanı Emin Cemaye/'in, FKÖ gerillalarının Lübnan'a dönmeleri için kolaylık sağladığı biliniyor. Falanjistterin yanı sıra, Sünniler de. Şii EMEL'e karşı FKÖ gerillalarını desteklemektedirler. Sonuç olarak, büyük devletlerın çıkarlarının kesıştığı noktaıda bulunan ve uluslaşma sürecine girememiş otan Lübnan'ın dramı devam ediyor. Ufukta ise henüz bir çözüm umudu gözükmüyor. cezulur tran Başbakanı Bonn'u kınadı ondra (a.a.) tran Başbakanı Mir Hüseyin vfusavı, Federal Alman Tetevizyonu'nda (ARD) vayımlanan ve Humeyni'yi ılaya alan skecin, iki ülke ırasındaki ilişkileri olumsuz vonde etkileyeceğini söyledi. Tahran radyosu, Musavi'nin, TVprogramını, "düşmanca" bir tutum olarak nitelendirdiğini de haber verdi. Radyoya göre, Ktusavi, "Federal Alman Hukümeti'nin, ırkçı ve faşist oolitikalanndan kaynaklanan bu tutumunun doğal olarak Müsluman ulkeleri öfkelendirdifıni" ifade etti. Başbakan Musavi, programm yayımlanmasının, "iki ülke arasındaki kültürel, ekonomik ve siyasi ilişkilerde temel kararlar ahnmasına yol açacağını" belirtti. L BBC radyosunun haberine göre, yüzlerce kişinin sloganlar attığı geniş bir salonda idam edilen\er. sivil giysiler ve başlıklar giymişlerdi. Bunun ardından yayına sokulan kurşuna dizilme sahnelerinde ıse, uç ayn açıdan çekilmış aynı görüntüler ardı ardına ekrana getirildi. Her iki olayda da idamlann infaz edildiği yer ya da salonun neresi olduğu konusunda bilgi verilmedi. ayrıca idama mahkum edilen 9 kişinin, suikastların hedefı Arafat: Yeniden uçak kaçırmamız mı isteniyor? fta karşılıkh kıruna devam EMEL örgütünün, Filistin mülteci kamplan üzerindeki kuşatmayı kaldırdığı bildirildi. leri ile Dürziler ve komünistler arasında Beyrut'u denetlemek rekabeti yuzünden çıkan çatışmada, Suriye, Beyrut'ta bulunan askeri birlikleri aracılığıyla çatışmaları durdurmaya çahştıysa da başanh olamadı. Yeniden hızlanan çatışmalann Commodore Oteli ve Beyrut Amerikan Üniversitesi çevresinde yoğunlaştığı, Dürzi ve komünist milislerin Şii denetimindeki bu yerleri ele geçirmeye çalıştıklan bildirildi.Şii EMEL hareketi Filistin mülteci kamplan üzerindeki dört aylık kuşatmanın kaldırıldığını açıkladı. EMEL kaynakları, Şii lider Nebih Berri'nin emriyle Beyrut yakınlarındaki Burç El Barajni ve Şatila ile güneydeki Reşidiye kamplanndan kuşatmanın kalktığını bildirdiler. Burç El Barajni'de, yiyecek satın almak için Filistinli gerillaların dışanya çıktıklan gözlendi. Beyrut'ta EMEL milislerinin kuşatması altında bulunan Şatilla mülteci kampında açlıktan ölümlerin başlaması üzerine bir açıklama yapan Filistin Kurtuluş Örgütü lideri Yaser Arafat, "Filistin halkının kendisinden başka dostu olmadıgı artık çok açık" dedi. Filistin halkından cesaretlerini kaybetmemelerini isteyen ve son derece üzgün olduğu gözlenen Arafat, UBA Ajansı'nın haberine göre, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Kardeşlerim orada açlıktan ölürken ben burada elim kolum bağlı tıiçbir şey yapamamanın ezikliği içindeyim. Ne yani, dünyaya gerçekleri göstermek için uçak kaçırmaya, elçilik basmaya >eniden mi başlayalım?" Uluslararası yardımlann ulaşmadığı Şatila mülteci kampında yaşayan dört bin Filistinlinin Şii ablukasını yarmak için son bir saldınya hazırlandıklan, kamptaki tüm hayvanların yendiği ve yiyecek hiçbir şey kalmadığı bildiriliyor. İran, 2 gemiyi durdurdu ahranBonn (a.a.) Iran, Irak'a mal taşıdığını bildirdiği iki gemiyi Basra Körfezi'nin girişindeki Hürmüz Boğazı'nda durdurduğunu açıkladı. tran askeri bildirisinde, iki geminin tran gemilerinin denetiminde bir limana çekildiği, yüklerinin burada kontrolden geçirileceği bildirildi. Ancak gemilerin tipleri ve hangi ülkelere ait oldukları açıklanmadı. öte yandan, tran'a silah ve uzun menziUi füzeler götürdüğu sanılan Federal Almanya bandırah Gretl adlı şilep, yolundan döndurüldü. J BEYRUT (Ajanslar) Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta geçen pazar günü Şii EMEL milisleri ile Lübnan Komünist Partisi ve llerici Sosyalist Partisi milisleri arasında başlayan kanlı çatışmalar dün sabah yeniden hızlandı. EMEL lideri Nebih Berri, Beyrut çevresindeki Filistin mülteci kamplan ile Güney Lübnan'daki kamplar çevresindeki kuşatmanın geçicı olarak kaldınlıp yiyecek ve ilaç iletilmesine izin vereceklerini açtklarken Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) lideri Yaser Arafat, "FDistin taükının kendisinden başka dostunun olmadıgının aRİaşıldığım" söyledi. Arafat, "Dttnyaya gerçekleri göstermek için uçak kaçırmaya, elçilik basmaya yeniden mi başlayalım" diye sordu. Aylardır Filistinli mültecilere ÇA TIŞMASIZ GÜN GEÇMtYOR Beyrut >un Müslünuaüann ço karşı Beynıt'ta ve Güney Lübğunluk ta bulunduğu batı kesimindt nüfuz rekabeti yuzünden çeşit nan'da fiili bir soykınm savaşı yürüten Şii EMEL örgütü milisli milis gruplan arasında çarpısmalar hiç durmuyor. Yugoslavya, Bulgaristan'ı suçladı T"V ış Haberler Servisi MJ Avrupa Güvenlik ve Işbırliği Konfenmsı'nın Viyana'da süren ikinci izleme toplanttsmda Yugoslavya temsilcisi, Bulgaristan'a Türk azanlığa yaptığı baskılara son vermesi çağnsında bulundu. Yugoslavya temsilcisi toplantıya sunduğu metinde ad vermeden bu ülkeyi Türklerin varlığını inkâr etmekle suçladı Ispanya'da öğrenciler kazandı MADRİD (AP) Ispanya'da eğitim sistemini protesto eden ve yaklaşık iki aydan bu yana, gösteriler düzenleyerek polisle sokak çatışmalanna giren öğrencilerin, taleplerinin bir kısmının kabul edildiği ve eğitim sistemine yeni reformlar getirileceği açıklandı. tspanya Eğitim Bakanı Jose Maria Maravall yaptığı açıklamada, üniversite giriş sınavlarının kaldınlmayacağmı, ancak okul harçlarının öğrencilerin isteği doğrultusunda dondurulduğuna, okullann bütçelerinin yüzde 50 oranında arttınldığmı ve daha fazla burs olanağı tanınması için çalışmalar yapılacağını açıkladı. Maravall, düzenlediği basın toplantısında, bu önlemlerin bakanlığının "son tavizi" olacağını belirterek. "Bundan fazlasım yapamayız, kararlryız, yarteştirecegimiz eğitim reformu bunlar olacakür" dedi. Ispanyol öğrenciler, bunlann yanı sıra, üniversite giriş sınavlarının kaldırılmasını, eğitime daha fazla yatınm yapılmasını ve öğrencilerin okullann yönetimine daha fazla katılmalarını sağlayacak bir düzen getirilmesini istiyorlardı. Bakan Maravall, basın toplantısında, bu önlemleri daha önce neden almadıklannı, reformlan gösteriler başladığmda açıklamadıklannı soran bir gazeteciye, "Bana, gösteriler nedeniyle bu önlemleri getirip geünnediğimizi söyletmek istiyorsanız, cevabım evettir. Yeni uygulamalann getirilmesinde gösterilerin payı bnvüktür. Toplu gösteriler, hükiimetin kararlarını etkiler ve ilerici her hükiimet bu tür talepleri gözönüne almak zorundadır" dedi. Bundan sonra, öğrencilerin kargaşalık yaratmaktan vazgeçerek, okullanna dönmesini ve eğitim sisteminin gelişmesi, yeni reformlann yerleşmesi için üstlerine düşen görevi yerine getirmelerini isteyen Eğitim Bakanı Maravall, öğrenci gösterilerinin en büyük nedeni olan üniversite giriş sınavlannın kaldırılması talebini yerine getirmenin mümkün olmadığını, çünkü üniversitelerdeki eğitimin kah'tesine zarar vermemeye kararlı olduklarıru belirtti. tspanyol öğrenci liderleri ise, Maravall'ın acıklamalanna henüz bir tepki göstermediler. Kıbrıs Papandreu: Kaybolanlar hakkında elimde belge var ATİNA (Cumhuriyet) Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu, "1974 Kıbns olaylannda ka>bolduklan one sunılen 1610 Rum ve Yunanlının kaderiyle ilgili bazı ipuçlannın varlıgından" soz eıtı. Papandreu dun akşam Kıbrıslı Rum kadınlarının Türk Buyükelçıliği binasının yanıbaşında kurduğu çadın ziyarel etti. Burada açılan defteri imzalayan Papandreu, kısa bir açıklama yaparak, "Tiirkiye'nin Kıbns adasında olası >eni bir harekatına izin vermeyeceğimizi bir kez daha açıkça belirti) oruz. Aksi halde bu Turkiye ile Yunanistan'ın savaşmasına neden olacaktır" dedi. Papandreu bımu ilk kez 23 ocakta Yunan parlamentosunda yaptığı konuşmada söylemişti. Yunanistan Başbakanı Papandreu 1974 olaylannda kayboldukları one sürülen kişilerden soz ederken "Sizleri he>ecanlandırmak ya da umitlendirmek istemi>orum. Elime geçen ancak henüz incele>emedigim bazı belgelerin bulunduğunu so>lemek istijorum. Bu belgeler ilk bakışta kayıplar sorununda bazı ipuçlanmn bulundugunu gosterijor" şeklinde konuştu. SOVYETLER BİRLİĞİ Taşoz petrolleri tina (aa.) Yunan hükümeti, Kuzey Ege'de Taşoz adası civannda, yabana sermaye tarafindan işletilen petrol yataklannı devletleştirme kararı aldı. Enerji ve Teknoloji Bakanliğından yapılan açıklamada, petrol yataklannı işleten yabana şirketlerin hisselerinin satın alınması için şirketleri temsil eden Kanadalı "Denison Mines" şirketine 1986 yılı sonunda teklifte bulunduğu bildirildi Le Monde'dan 140 tutuklu nıııhalifin dıınuııları inceleniyor MOSKOVA (aj.) SSCB'de, bu ay içinde çahşma kamplan ve cezaevinde tutulan ya da sürgünde bulunan 150 rejim aleyhtannın serbest bırakıldığı, aralarında Yahudi rejim aleyhtan Josif Begun'un da bulunduğu 140 kadarının durumunun incelendiği açıklandı. Dışişleri Bakanlığı sözcusü Gennadi Gerasimov önceki gün yüksek Sovyet'in aldığı kararı açıklarken, cezaevinde tutuklu bulunan psikiyatrist Anatoli Koryagin'in çok yakında serbest bırakılacağını, dinci faaliyetlerde bulunan Alexander Ogorodnikov'un da tutulmakta olduğu çahşma kampından salıverildiğini bildirdi. Sovyet yetkililerini, yandaşlannı enterne etmekle suçlayan 48 yaşındaki Kory^gin, halen tutuklu bulunan önde gelen muhalifIer arasında yer alıyor. Önceki gün düzenlediği basın toplantısında Begun'un durumuna olumlu bir çözum bulunacağını söyleyen Gerasimov, geçen hafta yaptığı açıklamada, Kremlin tarafından yayımlanan bir kararname ile, faaliyetlerine son vereceklerine dair söz veren 140 rejim aleyhtarırun affedildiğini duyurmuştu. Yahudi rejim aleyhtan Begun1 un eşi lnna ile oğlu Boris ve arkadaşları, Begun'un tutukluluk halini protesto için geçen hafta Moskova'da gosteri düzenlemişlerdi. Öte yandan ABD'li araştırmacılar, SSCB'den goc ecfen 3000 kadar kişi arasında yapılan ankette, Sovyet yonetiminden memnuniyetsizliğin gençler ve iyi eğitim görmüşler arasında yüksek olduğunun ortaya çıktığını bildirdiler. Anketi yöneten Illinois Üniversitesi Ekonomi Uzmanı James Millar, SSCB'den göç edenlerin büyük bölümünün de Sovyetler Birliği'ndeki yaşam düzeyinden memnun kaldıklarınm anlaşıldığını söyledi. İrlanda'da muhalefet oyiarını arttırdı ubJin (a.a.) Irlanda Cumhuriyeti'nde önceki gün yapılan erken genel seçimlerdet; sonra elde edilen ilk sonuçlar, seçime muhalefette giren Charles Haughey başkanhğındaki Fianna Fail partisinin oyiarını arttırdığmı gösteriyor. Gözlemciler, Fianna Fail'in Dail adıyla bilinen 166 üyeli Mecliste mutlak çoğunluk olan 84 sandalyeden bir fazlasım kazanabileceğini tahmin ediyorlar. tspanya'da öğrencilerin gösttrisi arasında polisin çok sert davrandığı gö'ze çarptı. (Fotoğraf: AP) Muhafazakârların yeni lideri eski bir rock gitaristi Ispanya'da sağ muhalefet çaresiz durumda Ana muhalefet partisi, Felipe Gonzalez hükümetine bir alternatif oluşturmuyor. NİLGÜN CERRAHOĞLU MADRİD "Böyle giderse tspanya'da Felipe Gonzalez bir on yıl daha iktidarda kalır." Ana muhalefet partisinin kongresini izleyen gözlemcilerin çoğu bu görüş üzerinde birleşiyorlar. Gerçekten de İspanya'da ana muhalefet partisinin içinde bulunduğu durum, sosyalistlere bir iktidar alternatifi oluşturamayacaklannı gösteriyor. Haziran ayında yapılan genel seçimlerle ciddi bir bunalıma giren ve sağın tek karizmatik lideri olarak görülen Manuel Fraga tribarn'nın parti başkanlığından istifasıyla gelişen olaylar, Ispanyol sosyalistlerinin gücünü onaylıyor. Geçen hafta sonunda yapılan parti kongresinde gençliğinde "Reziller" adlı bir rock grubunda gitaristlik yaprruş 35 yaşındaki Hernandez Mancha'nın yeni genel başkan seçilmesi, muhafazakârların ne denli çaresiz olduğunu kanıtlıyor. Üç ay öncesine kadar kimsenin tanımadığı bir isim olan Mancha, aslında hemen tüm Ispanyol politikacılan gibi hukukçu. Ayrıca Felipe Gonzalez gibi bir Endülüslü olan Mancha, Endülüslülere özgü rahat iletişim kurma yetenejine sahip. Ancak uzun yıllardır politikanın içinde olan Gonzalez'in aksine Mancha, politika ile tanışmasını eski lider Fraga'nın oğluyla kurduğu dostluğuna borçlu. Politikadaki ilk yıllanııda sol ile de çekingen flörtlere giren Mancha'nın, sağda karar kılmasını büyük ölçüde bu dostluğun belirlediği söyleniyor. Hernandez Mancha, politika dünyasında yaptığı büyük hamleye rağmen, ne Felipe Gonzalez, Alfonso Guerra gibi kendi yöresinden gelen Ulkenin ileri gelen siyaset adamlarını, ne sanayicileri ne de bankacılan tanıyor. Mancha'dan Ispanyol siyasi çevrelerine mal olan yorumlar ise şimdilik. "Franco, babamın dediği kadar iyi bir adam değildi, fakat solun tanıttığı denli de kötii değildi" gibi analizlerle sınırlı kalıyor. Tüm bunlara rağmen, Hernandez Mancha'nın "Halkçı Birlik"in genel başkanlığına getirilmesi, sonuçta Ispanyol sağının bir yenilik arayışınm haberciliğini yapıyor. Eski bir Franco bakanı olan Fraga'dan boşalan sandalyeye sahip çıkan, partinin sağ kanadının adayt tanınmış isim Miguel Herrero de Minon'u safdışı bırakan Mancha, merkezci kanadın temsilcisi olmakla tanınıyor. Fraga'nın "Francocu geçmişi" yuzünden bir türlü iktidar alternatifi olamayan "Halkçı Birlik" Partisi, bu seçimiyle "Modern, Avrupalı, medeni sağ"a doğru bir attlım peşinde olduğunu ortaya koyuyor. Çehresini aydın kesimlerden çok kitlelere çeviren, popülist bir lider olan Mancha'nın seçimiyle ayrıca, ülkenin ileri gelen üç partisi Sosyalistler, Suarez'in Merkezci Demokratları ve Halkçı Birlik, aynı pragmatik, popülist ve merkezci çizgide birbirlerine yaklaşıyorlar. Nihayet, ana muhalefet partisinin de başına bir Endülüslünün getirilişi, ülkenin siyasi yaşamının kalbinin Endülus'te attığını kanıtlıyor. Filipinler'de yeni bir darbe söylentisi MANİLA (a.a.) Filipinler Devlet Başkanı Corazon .\quino, GenelWurma\ Başkam Fidel Ramos'u yeni anayasa gereğince 1989'a kadar görevinde tutacağım açıkladı. General Ramos. Aquino yöneıimine karşı bir yıl içinde duzenlenen 3 darbe girişimini ortaya çıkararak başarısızlığa uğratmışiı. Bu arada. Malaya \e Business Da> gazeıeleri. ordu içinde Ramos'a karşı olan bir grup subay ile Marcos'a bağlı zengin ışadamlanndan oluşan bir grubun, Ramos'u öldurup Aquino yoneıımini devirmek amacıyla bir darbe hazırlığı yaptıklannı bildirdiler. Gazetelerin ordu içindeki yuksek ruıbeli bir subaya dayanarak \erdikleri bu haber üzerine, Başkan Aquino hiçbir yorumda bulunmazken, General Ramos da. "Bazı suba>ların baskısı>la gorevini bırakma>a niveli olmadığını" bildirdi BM,GAfrika'yı görüşüyor ]\Tew York (a.a.) BM 1 1 Güvenlik Konseyi, Afrika ülkelerinin çağrısı üzerine, 9 aydan bu yana ilk kez Güney Afrika 'daki durumu görüşmek üzere toplandı. Afrika ulkeleri, Konsey'e sundukları karar tasarısmda, Güney Afrika'daki ırkçı beyaz azmlık yönetimine karşı bazı alanlarda zorunlu yaptırımlar uygulanmasmı istiyorlar. Gonzalez Alternatifi yok.