18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HAVA DURUMU IVIeteorotoıı Genel Müdurlüğü'nden atran M(pye göre, yurdun Dofiu kesimtefi parçafe buluttu, Doflu Karadeniz ile Ooğu ve Güneydojju Anadolu'nun doğusu yagışii geçeciek, yağçlaj Güneydoğu Anadolu'nun doflusunda yağmur difler yerlerde kar şekiınde olacak. Marmara ile yurdun ıç tesımlerinde sabah saatterinde yer yer sis gorütecek. HA« SICAKLÛ: Batı NMgaierinıizden teşlanrt uzere gundüz artarken genelİde yuıdun kuzey w iç kBstnMnde geceteri B I duşmesi devam edecek. RUZ 2833 deraz frıis hızla esecek aenız kaba dalgalı olacak. vangölunde hava çok buluttu kar yağışlı geçecek Rüzgâr kuzey ve doGÂR: Kuzey ve dojju yönlerien haffi « a ğu yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette zaman zaman kuvvetlisıra orta kuvvette, yurdun doğu kesimce esecek Gö mutedil dalgalı olacak göruş uzaktığı 10 km. yalerinde zaman zamantajvveaeeesecek' ğts anında 25 km dolayında bulunacak Oenzfcriırizde rtizgir yıhkz ve giındoOusundan 35 zaman zaman 67 kuv ;£)'ya«rortt, j ss» A ac* B M M u K kart S sst ¥ vetinde saatte 1021 zaman zaman HABERLERİN DEVAMI TÜRKİYE'DE BUGÜN A 12° 3° ttyartjataf Y A 5°2°Edime A 7° 2°Eran<an B 2°7° Eraırum K 2° 7° Eskişetıır A 3° 5° Gmartep A B 15° 6°G 6°Giresun A 15° 5°GümÜ5ftaneK K A V A Balıtesir A 6°3" izmir Bilecik K 2°6°KafS Btngöl 0° 5° Kas&monu A BHSs 2° 7° Kayseri Bokı 5° 4° KırMan* Burea 2°6° Konya ÇanaMate 1° 9° Kutat^a Çocum 8° 0°M Oenzü 7° 0°Marasa 2°6° K.Maraş 1" 10°Mersin 6° 13MuJla 4° 5° Mu$ 8°1° Niğde 4 ° r Ordu 1° .11°Rize 0°6° Samsun 6°*° Sîirt 5°3° Sioop 10° 2°Sıvas 1° i1°Tek»daO •2° 9° Trataon 3°8°Tur>ce* 20.30 Uşak 3«5°Van 4° 5° taoal 40 e ZonguHak Amsterdam Amman Atjna Bafrtat Barcetona Basel Bekjral B«fWı Bonn Bıuteel Budapeşte Canevıe Cidde Dubayi Frankfurt Gtme HeSrto Kahirt p Kfitn 26 ARALIK 1987 DÜNYADA BUGÜN Y 6° B 12° B 11° Y 12» B 14° Y 4° K 5° K 7 Y 4° Y 6° S 4° B 40 B 16° A 20° A 22° Y 4° B 13° K 1° B 17» Y 3° Y 3° B 13° Uningrad Londra Madrid Mlanc Montreal Mostaıva Münlı NewYork Oslo Pans PraB Riya) Roma Sofya Şam lelAviv üınus K 0° Y 7° B 7° B 5° B 12° K 7° Y 4° B 5° Y 3° B B B B B B K B 8 22° 15° 2° 22° 17° 16° 2° 6° 5° POLTTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Sözcüğün Türkçesi Darbeler oluyor, darbeciler geliyor, darbeciler gidiyor; seçimler oluyor, partiler geliyor, partiler gidiyor, bir türlü iktidar olu' namıyor. Demek gelmeler gitmeler başka, iktidar olmak başka... Belki de bundan olacak, dilimizi anlaştınrken Arapça iktidar sözcüğüne bunca uğraşımıza karşın bir türlü Türkçe bir karşılık bulamadık. Uzman dilcilerimiz gerçi kimi sözcükler önerdiler. Ama hiçbiri yaygınca benimsenmedi. İki ayda bir yayımlanan Türk Dili dergisi, sözcüğe karşılık arama çabasına girmiş, uzmanlardan birer yantt istemiştir. Fakat uzmanlar da ortak bir sözcük bulamamışlar. Türk Dili dergisinin sorusu, daha doârusu soruları şudur: iktidar sözcüğünün anlamı nedir? Türkçe karşılığı var mıdır? Türkçe karşılık önerilebilir mi? Bu sözcük nasıl tanımlanabilir?" Arat Ovalı, bu soruları bir şatr ve altı uzman dilcimize soruyor. Ömer Asım Aksoy, iktidar sözcüğünün dilimizin ses kurallarına aykırı düştüğünü belirterek, tümerk' karşılığını öneriyor. Prof. Berke Vardar, yeni bir karşılık önermiyor, şöyle diyor: "Bu Arapça kökenli sözcük dilimizde çeşitli anlamlarla variığını sürdürüyor. Bunlann en yaygın olanı kuşkusuz siyasal anlam." Halide Dolu, sorulara yanıtı daha derinliğine alarak şöyle diyor: "Arapça kökenli iktidar (iftial vezninde) Osmanlıcaya alınmış eylemlik (Osm. masdar; isimfiil; Lat. infinitivus) turünde bir sÖzcüktür. OsmanlıcaTürkçe sözlüklerde: 'güç yetme, yapabilme' anlamındadır. İktidarın kökü kudret (fu'lat vezninde) tir. Kudret, ad türünde olup şu anlamları taşır: Güç, erk, varlık, varsıllık, Tanrı yapısı, yeterlik, yetenek, saygınlık, söz geçerliği. Orhun, Uygur, Harezm ve eskiAnadolu Türkçelerinde Arapça kudret, kuvvet, irade anlamlan karşılığı, Türkçe erk sözcüğü kullanılmıştır. Eski Türkçede, ayrıca 'hâkimiyeti ele almak, hâkimiyeti gaspetmek' anlamlarında erksinmek diye bir eylem gövdesi bulunmaktadır. Türkçede eylem kök ya da gövdelerine eylemlik kuran ve ad gibi kuiianılan ma, me ekinin ince ünlü olanını eylem gövdesi durumunda bulunan erksin'e ekleyerek erksinme (erksinme) sözcüğünü yapabiliriz. Arapça iktidar sözcüğü yerine erksinmeden güzel, akıcı ve anlam dolu başka bir Türkçe sözcük düşünemiyor ve erksinmeyi öneriyorum." Emin Özdemir, iktidar karşılığı olarak gene erki kullanma eğiliminde. Yönetim erkini buluyor, 'Yönetim sözcüğüne yeni bir anlam boyutu kazandırarak iktidar sözcüğünden kurtulabiliriz" diyor. Şair Sabahattin Kudret Aksal ise şunları söylüyor: "Sözlüklerde iktidar karşılığı olarak 'erk' yazılıdır,Erk sözcüğünün fonetiği de güzeldir. Ben, bu sözcüğü 'iktidar' yerine kullanmaya yatkınım. Onun için 'erk' sözcüğünü öneririm." Edebiyat tarihçisi Mahir Ünlü yeni bir sözcük üreterek, "İktidar, kullanıldtğı yere göre anlamlara, Vetergüç' tamlamasından oluşan bileşik bir sözcükle karşılanabilir" diyor. Sami N. Özerdim'e göre ise "... güç karşılık olabilir. 'Siyasal iktidar' anlamında ise 'erk' ya da siyasal erk' diyebiliriz." Bütün bu öneriler ve tartışmaya açık sözcükler daha siyasal iktidara dilimizde bir sözcük bulamadığımızı gösteriyor. iktidarın Türkçesini bulamazken nasıl iktidar olabiliriz ki? İktidar gibi sözünü de geveler dururuz. Sadece iktidar mı Türkçe değil? Çok değer verdiğimiz vatan, millet, devlet sözcükleri de Türkçe değil. Kökü Türkçe olmayan sözcüklerle önemli şeyleri anlatmak ıstiyoruz. Acaba anlatabiliyor muyuz? vatan sözcüğünün şuracıkta yüz yıla yakın bir geçmişi var. Onu da Namık Kemal bulmuş. Bakmış ki oturulan yere bir ad vermek gerekiyor, vatan demiş. Millet, devlet sözcükleri de öyle... Namık Kemal vatanı bulmuş... Ziya Paşa da devlet sözcüğü ile alay etmiş. Devlet mi? Döl sözcüğünden gelir, demiş. Döl yani çoğalma... Namık Kemal durur mu? Cihangiranö bir devlet çıkardık bir aşiretten. Bir aşiretten cihangirane bir devlet çıkarılabilir belki... Ama cihangirane bir devlet yıllar sonrası nasıl bir aşiret olabilir? Onun denemesi de bizde... C Vtanfik Viyana y Whi Washing1onY 9° Zuritı B 5' Hükümet programı dün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde okundu Ozal'ın pembe programı ANKARA (Cmnhuriyet Biirosu) Başbakan Tuıgut Özal, hükümet prograımnı dün Türkiye Büyük Millet Meclisine sundu. Ağırlıklı olarak 1. özal hükümetinin başlattığı uygulamalardan söz eden ve bu uygulamalann devam edeceğini bildiren programla ilgili görüşmeler pazartesi günu yapılacak. özal hükümeti için guvenoylaması ise pazartesi günkü görüşmelerin tamamlanmasından bir tam gün sonra, yani çar^amba günü yapılabilccek. Yeni TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut başkanlığında dün ılk kez toplanan danışma kurulu, siyasi parti gnıplannın hükümet programı hakkında görüş açıklama süresini l.S saat olarak belirledi. Buna göre SHP grubu adına Genel Başkan Erdal İrtonii, DYP grubu adına Genel Başkan Süleyman Demirtl partilerınin program hakkındaki görüş ve eleştirilerini 1.5'er saatte yapacaklar. Daha sonra ise iktidar partısi adına gnıp başkanvekili Mükerrem Taşçıoglu 1.5 saatte eleştirileri yanıılayacak, programı savunacak. Danışraa kurulu, program hakkında kişisel görüş açıklamak isteyenler için konuşma süresini de 15 dakikayla sınırladı. agıriık verilmesi gerekmektedir. Orta ögretimden yüksekokul ve ünivrrsiteye kadar yönlendiribniş ve esnek bir insan gücü planlamasına agıriık verilecektir. Egitim ve ögretimde başta TV ve bilgisayar olmak üzere leknolojinin imkânlanndan istifade edilecektir. Herkese yabana lisan ögretilecektir. Çok kanaOı efitim tdevizyonu, öğrenci ve ögretmenlerin egitim ve ögretimde yardımcı bir araç olarak kullanılacaktır. Egitim ve ögretimde 1 milyon bilgisayar kullanılması hedef alınmıştır. • 1 milyona yakuı çırak ve meslek okulu öğrencisinin hem sosyal güverüik kapsamına alınmalan hem'de ek gelir temin etmeleri sağlanacakur. • Yökstkögretim kuruluşlanmızda, müspel Uimler, sosyal ve manevi üimler ile birlikte leorik ve uygulamah araştırma ve geüştirme faaliyetlerine önem verilecektir. • YÖK Kanunu bugüne kadar >apüan uygulamalar değerlendirilerek günün şartlanna göre değiştirilecektir. lişmesine paraJel olarak il, ilçe ve büyukşehir sayısı belirli esaslar dahilinde antırılacaktır. • Belediye ve köy kanunlan degiştirilerek mahalli idarelerİD daha da güçlenmesi temin edilecektir. ÇALIŞMA HAYATI • Çalişma hayatının, adil, istikrariı bir sistem içinde yürarülmesi esas alınacaktır. • Ücretin işe ve verimliliğe göre tespitini, eşit işe eşit ücret verilmesi, sosyal adalet anlayışı içinde gerçekleştirilecektir. • Çalişma şartlannın iyüeştirilmesi, işçi saglıgı ve iş gövenligi ile ilgili tedbirierin etkin bir şekilde alınması ve devlet denetimine sahip tutulması saglanacakbr. • Süper emeklilik uygulamasında ortaya çıkan sorunlar, gerekli tedbirler alınarak giderilecektir. • Kadmlanmızın haklanmn korunması ve ülkemizin gelişmesine daha fazla katkılannın saglanması hedefimizdir. lARIM • Tanmda başbca hedef, verimlilik ve kaliteli üretim olacak. • GAP dahi, sulama projderinde büynk hamlder yapılacak, çiftçinin geliri hızla arttınlacak. • Tarım arazisinin miras yolu ile parçalanması önlenecek. • Ham ve i^lenmis tanm öriinleri Uıracatını arttırmak için çok yönlü teşvikler uygulanacak. • Ozel orman kurulması teşvik edilecektir. • AgacUndınnada askerierden ve gençlerden istifade edilecektir. REEL ÜCRET • Memur ve işçinin enflasyonun üzerinde eline para gecmesini saglayacak, salın aima gücünü arttıracak tedbirler alınacaktır. • Dar ve orta gelirliler lehine gelir dağılımım iyileştiren gerçekçi ve akılcı politikalara devam edilecektir. • Tasannfnn ve yatınmlann teşvikinde vergi muafiyet ve kolaylıklan devam ettirilecektir. • Vergi kaçaklarının azaltılması için yeminli mali müşavirlik sistemi uygulamaya konacaktır. TüRİZM • Türizmde yatak sayısı 1988 yılında 200 bine, 1992 yılında da 350 bine ulaşacaktır. • Önümüzdeki dönemde kaliteli ve gelir düzeyi yüksek yabancı turisti Türkiye'ye çekmek bedefimizdir. • Turizm Teşvik Kanunu, yeniden ele alınacaktır. Başbakan Turgut özal tarafından dün TBMM'de okunan programın giriş bölümünde genel seçim sonuçlannın bir değerlendirmesine yer verildi. Prograraın bu bölümünde seçim sisteminde büytlk değişiklik yapılmadığını kaydedilerek "Kontenjan sistemi olmasaydı ANAP'm 292 yerioe 285 millelvekili çıkaracağı" vurgulandı. Şu anda Mecliste bulunan üç siyasi partinin toplam oylann yüzde 80.2'sini aldığı kaydedilen programda, bu yüzt de 8O'in yüz kabul edilerek partilerin aldığı oy oranlarının yeniden belirlenmesi halinde ortaya çıkan sonucun 1983 seçimlerine katılan 3 partinin aldığı oylarla aynı olduğu belirtildi. thracat ve turizm gelirleri konusunda rakama dayalı hedeflerin yer aldığı hükümet programında "Enflasyon konusunda başanlı olunamamtştır" dendi ve "Enflasyonun makul bir seviyeye indirilecegi" öne sürüldü. Hükümet programında yer alan çeşitli konular ve bu konulardaki vaat ve hedefler şöyle sıralandı: SANAYJLEŞME VE ENERJI • 1983 yılında 27,5 milyar kws olan elektrik enerjisi üretimi 1987'de 45 milyar kws'ye ulaşmıştır. Hedef, 1992 yılında 80 milyon kws enerji üretimine ulaşılmasıdır. • Enerji sornnu olmayan. altyapısı sürekli düzelen sanayimiz, önümüzdeki 5 yıida daha büyük bir hamle içnıde olacaktır. • Teknoloji ve ihracat yönünden önemli görülen sanayilere özel teşvikler uygulanacaktır. • Tekstil, elektronik, savunma sanayii ile ileri teknoloji kullanan alanlarda önemli gelişmder olacaktır. KüLTÜR • Sanatçının korunması ve sanatçı yetiştirilmesi için devlet destegi saglanacaktır. • Türkçemizin yapısını ve güzelliğini zedeleyecek gayretlere izin verilmeyecektir. • Türk edebiyatını ve sanaünı dünyada tanıtmak için yazarianmızın eserleri yabana dilierde yayımlanacaktır. YATIRIMLAR • Altyapı yatınmlannda yapişleldevret modeline devam edilecektir. • 1500 krn'lik otoyol tamamlanarak, 1500 km'lik yeni otoyola başlanacak. • Büyük şehirlerdeki metro, hafif metro ve toplu taşıma hizmetleri, mali bakımdan desteklenecek. Yurtiçinde biitün önemli merkezlere hava ulaşımı saglanacak, uçak sayısı artbnlacak, ABD, Japonya, Çin ve Avustralya gibi ülkelere uçak seferieri konulacak. EsNAF VE SANATKÂR • Esnaf ve sanatkârlarımızın ürettiği malların yurtdışında da pazarlanabilmesi için gerekli teşvikler saglanacak, yardım yapılacak. • Kredfler arttınJacak ve kolaylaştırüacaktır. • Esnaf ve sanatkârlann ekonomik ve sosyal yönden gelişmesini sağlamak için gereken yasal düzenlemeler yapılacak. SAĞLIK • Teşvik edici tedbirlerle sağlik hizmetlerinin vasıflı,. güvenilir, kolay erişilebilir, formaliteden uzak ve yurda dengeli biçimde yayılması sağlanacakur. • Hastane, saghk ocagı ve saghkevi sayısı artbnlacak, aile hekimliği sistemine geçilecektir. HABERLEŞME • Tdefonda bedefîmiz 10 milyon hata ulaşmak, her bteyene IHefoö verebilmektir. • Yeni TV kanallan devreye girecek, TV yayınlarını iyi seyredemeyen yörelere uydu kanalıyla kaliteli yayın yapma imkânı getirilecektir. • 24 saat çahşan personeUiz PTT merkezleri, seyyar lekfon sisleminin geliştirilmesi sonucu kablolu TV ve modcrn leknolojinin her yeni üriinii gecikmesü olarak uygulaoıay* sokolacaktır. • Teletext ve video text sistemleri ülke çapında yaygıolaştınlacak ve veri bankalan kurulması teşvik edilecektir. Bilgisayar ve veri nakli için sayısal şebekeler kurulacak ve genişletilecektir. IDARI YAPI • önümüzdeki dönemde, Türkiye'nin bOyümesi ve ge ADALET • Ihtilafsız, banşçı bir toplum meydana getirebilmek için hukuk ve ceza sistemi değiştirilecektir. Ihtilaflann zorunlu haller dışuıda adalet mekanizmasına gidılmeden halledilmesi için gerekli tedbirler alınacaktır. • Adliye sistemi yeniden düzenlenerek, basitleştirilecektir. Medeni Kanun ve Türk Ceza Kanunu gibi temel kanunlar, Türkiye'nin yapısına uygun hale getinlecek şekilde degiştirilecekür. • Kanun sayısı 12 binden 800'e indirilecekür. Döviz ve Demokrasi... (Baftarafı 1. Sayfada) şartlanna göre değiştirilecek. I U l i Kanunu, günün Mlışit işe eşit ücret verilmesi, sosyal adalet anlayışımızın icabıdır. M ürkçemizin güzelliğini zedeleyecek gayretlere izin verilmeyecek. DEMOKRASÎ • Türkiye, çok partili demokratik sisteme geçişimizden bu yana her 10 yılda askeri yönetimie sonuçlanan bir fastt dairemn içindedir. Meseienin lahlili yapddıgjnda her 10 yılda bir dış ödemeler deagesinin çıkmaza girdi0 , buoun ardından da ekonomik krizin başladıgı gonilmüştüT. • Ekonomik gelişmesıni nüfus artış hızına göre ayarlayamayan Türkiye, son 30 yıldır içine düştüğü fasit daireden kurtulamamıştır. • Türkiye'de siyasi ve sosyal istikrann muhafazası ve güçlcndirilmesi için siyasi partilerin yanında çeşitli kurum ve karuluşlann ve biitün vatandaştanmızın iueriac diisen görevler vardır. • Bugün her şey 1980 öncesinden farklıdır. Yönetün sivüleşmi;, sıkıyönetim kalkmıştır. Demokrasi bütün müesseseleriyle yürürlüktedir. • Bugün Türkiye'de rahat ve medeni bir tartışma ortamı mevcuttur. Farklı düşüncelere ve siyasi göriişlere sahip olanlar, eskiye göre birbirierine daha fazla tahammülln ve hoşgöriilüdür. ' 'Çok partili demokratik sisteme geçişimizden bu yana, Türkiye her on yılda bir askeri yönetimie sonuçlanan bir fasit daire içerisindedir. Mesetenin tahlili yapıldığında her on yılda bir dış ödemeler dengesinin çıkmaza girdiği, bunun ardından ekonomide krizin başladığı, daha sonra meydana gelen sosyal ve siyasi çalkantıları ise askeri yönetimin takip ettiği görulmektedir. Ekonomik gelişmesini nüfus artış hızına göre bir türlü ayarlayamayan Türkiye, son 30 yridır içine düştüğü fasit daireden kurtulamamıştır. Çünkü hızlı kalkınma ihtiyacmda olan Türkiye, büyüme hrzı yüksetdikçe döviz bakımından zorianmaya başlamış, sıkıntıya glrmiştir. 19501980 yılları arasında edinilen tecrübe, uygulanan iktisadi potitikanın köklübirşeküde değiştirilmemesi halinde, Türkiye'nin bu fasit daire içerisinde kalacağı, 1970'li yıllann sonlannda çok acık ve seçik olarak görülmekteydi. Çare, ihracatt ve diğer döviz gelirlerini arttırmaktı." Dış satımın ve öteki döviz gelirlerinin arttıntması, ekonomik büyümede süreklilik sağlayacak ve onar yıllık aralarla gelen askeri kesintilere son verecekti. Başbakan Özal'ın bu bakış açısında gerçek payı hiç kuşkusuz vardır. Ancak ülkenin zaman zaman "yönetilir olmaktan çıkması"nt fazlasıyla tek boyuta indirgediği için bu bakış açısı yetersizdir. Kaıdı kı bugün için döviz sorunu, dış ödemeler dengesi de güven verici bir çözüme henüz kavuşturulmuş değildir. İhracatta anlamlı sıçramalar kaydedilmesine karşın, dış borç sorunu güncelliğini korumaktadır. Enflasyon ve hayat pahalılığı, işsizlik ve gelir dağılımındaki bozukluk gibi temel ekonomik sorunlar da orta yerdedir. Hükümet programında bu konulara ilişkin olarak yer alan ıvimser sözlere katılmak bugün için olanaksızdır. Hele enflasyonda dört yıldır süregelen başarısızlıktan sonra söz, artık inandırıcılığını yitirmiştir. Her türlü kötülüğün kaynağında neredeyse yalnız "ödemeler dengesi sorunu"no görmek, tek boyutlu bir bakış açısıdır. Olaylann temelindeki siyasal boyutun, demokrasi sorununun görmezlikten gelinmesi, özal iktidarının başlıca yanılgılarından biridir. İkinci özal hükümetinin programını baştan sona okuyunca bu husus, bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Sayın özal'ın gündeminde "demokrasi" adına yapılacak hiçbir şey gözükmüyor. Oysa dövizle demokrasi arasında dümdüz bir çizgi yoktur ve hiçbir zaman da olmamıştır. SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL u ÇALIŞANLARIN ^ ile dostluk ve ittifak ilçkilerimizi geliştirmeye kararlıyız. mslam ülkeleri ile dostluk ve i$birliği imkânlarını daha da geliştireceğiz. m. unanistan ile diyalog tesis etmek için şimdiye kadar olduğu gibi teşebbüslerimizi devam ettireceğiz. • Millet hâkimiyetini demokratik düzenin esası haline getirebilmek, milli iradeyi devlet idaresine gercek anlamıyla yansıtabilmek için yetkilerin seçilmiş organlarda olmaa bedefimizdir. Bu maksatla, anayasa ve kanunlarda gerekli düzenlemeler yapılacaktır. Hakkımızı kaybettik mi" SORU: HuZUR VE GÜVEN EKONOMÎ • Tasarruflann teşviki, kaynaklann verimli kullanımı, yatırım ve üretim artışlarının, istihdam imkânları doğrultusunda geliştirilmesi esastır. • thracatın arttınlarak, milli gelir içindeki payı yiikseltilecek, dış müteahhillik, taşımacılık, turizm gibi döviz kazandıncı hizmetler teşvik edilecektir. Dönem sonunda ihracaün 20 milyar dolara, turizm gelirlerinin 5 milyar dolara yükseltilmesi hedei alınmışür. • Karşüıklı menfaat dengesini esas alan bir anlayışla, yabancı sermaye yatınmları teşvik edilecektir. Yülık yabancı sermaye girişinin dönem sonunda 1 milyar dolara yükseltilmesi hedeflenmiştir. • KİTIerin özeUeştirilmesi çahşmalan hızlandınlacakür. • Enflasyon üstü faiz politikasından ve devamlı ayarlanan kur sisteminden, serbest faiz ve kur sistemine geçilecek; dönem içerisinde Türk Lirası'nın konvertibl olması gerçekleştirilecektir. • Kartelleşmeyi önleyid tedbirler alınacakbr. • Sermayeyi tabana yaymak için sermaye piyasasımn geliştirilmesine daha fazla ağırlık verilecektir. • Küçiik tasarnıf sahiplerinin haklannı korumak için şeffaf muhasebe usulleri getirilecektir. • Bankacılık sektörünün parakredi piyasasında gerçek fonksiyonuna kavuşması ve kaynaklann daha iyi kullanılması için gerekli tedbirler alınacaktır. • Açıkça ifade ediyonım ki hükümetimiz bütün taahhüüerini fazlasıyla yerine getinniş olmasına ragraen, enflasyon hedefimize erişemedigimiz ortadadır. Öniimüzdeki dönemde ise enflasyonu makul seviyeiere mutlaka indireceüz. 'Kandırmaca cephesinde yeni bir şey yok' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal'ın hükümet programını okuması tam 2 saat 20 dakika sürdü. Programın sonunda ANAP grubu, Özal'ı ayakta alkışladı. SHP Genel Başkaıu Erdal İnönü, hükümet programını, "Kandırmaca cephesinde yeni bir şey yok" diyerek eleştirirken, DYP Grup Başkanvekili Köksal Toptan, "Eski hükümet programımn da gerisinde" dedi. DYP Genel Başkanı Demirel, pazartesi günü konuşacağmı söyledi. Özal'ın 67 sayfalık hükümet programında, metin dışına çıkmadığı görüldü. Muhalefet, başlangıçta sürekli olarak söz atarken, bir süre sonra SHP'lilerin büyük bölümü kulise çıktı. SHP Genel Başkanı Erdal tnönü ile DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, sıralanndan hiç kalkmadan, programı dikkatle izlediler. Demirerin, Başbakanın konuştuğu kürsüye bakmadığı, önündeki metirile ilgilendiği ve notlar aldığı görüldü. Jnönü ise, konuşmayı bazen metinden izledi, bazen de başıru kürsüye çevirerek özal'ı dinledi. Başbakan Turgut Özal'ın "komşusu aç yatarken tok yatma" ile ilgili 1. Özal hükümeti programında yer alan bu sözleri, muhalefetin koro halinde "Oooooo" uğultusuna neden oldu. Başbakan, "Enflasyon hedefine erişemedigimiz ortadadır" deyince muhalefet tarafından alkışlandı. Bu hükümet programında fazla sık kullanılmayan "ortadirek" sözcüğü geçince, muhalefetten sistemli uğultular yükseldi. Özal'ın bir ara dili sürçtü ve " 3 milyon telefon" yerine " 3 milyon ton tetefon" kelimeleri ağzından döküldü. Programın ormanla ilgili bölümünde, ormanların gerçek ve tüzel kişilerce işletilmesine imkân verecek tedbirlerin almacağını belirten Başbakan, burada metnin dışına çıkarak, anayasa değişikliğinden söz etti. Özal, muhalefete dönerek, "Orman köylüsünü seviyorsanız, yardım edersiniz, anayasa>i değişüririz" dedi. Başbakan özal saat 17.20'de hükümet programını okumayı tamamladığında ANAP grubu Başbakam ayakta alkışladı. Eski Meclis Başkanı Necmettin Karaduman, Birsel Sönmez ve Abdurrahman Bozkurt'un ayağa kalkmadıkları, oturdukları yerden Özal'ı alkışladıkları görüldü. Başbakan özal'ın dün genel kurula sunduğu hükümet prograrru üzerindeki görüşmeler 28 aralık pazartesi günü yapılacak. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, hükümet programı ile ilgili ilk izlenimlerini, "Kandırmaca cephesinde yeni bir şey yok" diye açıkladı. inönü, genel kuruldan aynlırken, gazetecilerin sorusu üzerine şöyle dedi: "Esas itibanyla seçim büdirgesiydi. Hatta seçimin bittiğinden haberi olmayan bir havada başladı. Seçim mücadelesini kazanmak için yapııklannı futbol maçı taraftarlanna mesaj verir gibi anlattı. Vaatleri sıraladı, ama bunlan nasıl yapacağına ilişkin bir şey söylemedi. Kandırmaca cephesinde yeni bir şey yok." İnönü hükümet programını değerlendirdi • Huzur ve güvenin bedeli, demokratik nizamdan, insan hak ve hürriyetlerinden vazgeçmek demek değildir. • Huzur ve güvenin saglanması için, bölgelerarası geHşmislik farklaruun asgariye uıdirilmesi, kalkınmada öncelikli yörelerin geliştirilmesi önem taşunaktadır. • tşsizlik meselesinin çözümü ile ilgili politika ve tedbirlere devam edilecektir. Özcd'ın önünü kesen Avusturalyah ANKARA (Cumhnriyet Burosu) Başbakan özal'ın Meclisten çıkarken yolu Avusturalya'da doğan ve yarı Türkçe konuşan bir genç tarafından kesildi. Türk vatandaşı olan bu genç özal'la sohbet etmek istediğiru söyledi. Başbakan özal bu ilginç olayı Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i ziyareti sırasmda açıkladı. Özal, Evren'e "Genci önce tngiliz sandıgım, sonra Türk oldngunu anladıgını, söyledi "Türkçeyi çok az konuşuyordu." dedi. Özal, bu nedenle bir süre geciktigini" belirtti. EötTİM SİSTEMİ • Yüksek ahlak sahibi, dengeli bir nesil yetiştirebilmesini teminen devletin ilk ve orta öğretim kurumlannda din, kültttr ve ahlak öğretimi yapılması için gerekli tedbirleri almasıru zorunlu görürüz. Laikliği, manevi değerlerin korunmasında, vicdan, dini inanç ve ibadet hürriyetinin uygulanmasında ve dini külturün geliştirilmesinde kısıtlayıcı bir unsur olarak anlamıyoruz. • tbtisasa yönelik ve •ygnlamalı eğiüm ve ögretime • Avrupa Toplulugu ile ilişkilerimizi, karşılıklı menfaatlerin dengelenmesini ön planda tntan bir anlayısla snrdnrecegiz. • ABD ile dostluk ve ittifak ilişkilerimizi karşılıklı menfaatlere hizmet edecek şekilde geliştirmeye kararlıyız. • lslam ülkeleriyle esasen tesis elmiş bulunduğumuz yakın dostluk iUşkilerini ve işbiriigi imkânlarını daha da geliştinmek karanndayız. Türkiye. her ikisi de dostu ve komşusu olan İran ve Irak arasındaki savaşa bir an önce son verilerek ihtilafın banşçı voldan çözümü için titizükle surdurdügu aktif larafsızlık politikası çerçevesinde çaba göstermeye devam edecektir. • Onadoğu'da adil ve kalıcı bir barışın ancak lsrailin 1967'den beri işgal ettiği Arap topraklanndan geri çekilmesi ve Filistinlilerin mesru haklanmn tanınması suretiyle kurulabüeceğine inanıyoruz. İsrail'in işgal altındaki Arap topraklarında yaşayan yerli halkın insan haklannı ihlal eden keyfı tedbirler ve uygulamalanm şiddetk kımyoruz. • Kuzey komşumuz Sovyetler Birligi ve diger sosyalist devletlerle egemenlik, bağımsızlık, hak eşitliği, toprak bütünlügüne saygı ve içişlerine kanşmama ilkeleri çerçevesinde dostluk ve iyi komşuluk ilişkilerini geliştirmeyi, özellikle ekonomik ve ticari alandaki işbirligini arttırmayı amaçlıyoruz. • Hükümetimiz Türk ve Yunan milletlerinin dostluk istediğine inanmaktadır. İyi komşuluğun ve aynı ittifaka mensubiyetin de bir gereği olarak Yunanistan ile diyalog tesis etmek için şimdiye kadar olduğu gibi teşebbüslerimizi devam ettireceğiz. Ulkelerimiz arasında mevcut meselelerin ancak bu şekilde müzakere yoluyla çözüme kavuşturulabileceğine inanıyoruz. • Kıbns için Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri tarafından hazırlanan 29 Mart 1986 tarihli çerçeve anlaşma taslağını Ada'da adil ve kalıcı bartşı kuracak bir çözüm görüyonız. Türkiye, Kıbns Türk toplumunun can ve mal güvenliğini korumaya ve garanti etmeye devam edecektir. • Bulgaristan'daki soydaşlanmızın ikili ve milletlerarası anlaşraalarla tanınmış bulunan haklanna saygı gösterihnesi ve arzu eden soydaşlanmızın Türkiye'ye göç etmelerine izin verilmesi için her türlü gayreti göstermeye devam edeceğiz. • Tarihi gerçekleri tahrif eden bazı Ermeni iddialanna karşı dünva kamuoyunu etkili bir şekilde aydınlatmaya devam edeceğiz." SSK'ya giriş tarihim 1.10.1966'dır. 1967 yılından bu yana da özel bir sigorta şirketinde sürekli çalısmaktoyım. Ozel emekli sandığı olan bu şirkelte SSK sigortalısı olarak çahştıgım 1 yıllık süre de hizmetlerime sayıldı. Süper emeklilikten yararlanmak umudu ile Süper Emeklilik Yasası'nın yürürlüge girdigi 9.7.1987'de dilekçe verdik. Çalıştığımız şirkette 20 yılımızı dolduramadıgımız için engellendik. 45 a> fark ile bu haktan yararlanamaz duruma getirildik. Sormak istedigim: 1.10.1966'dan geçerli olarak sigortalı sayıldığım için 9.7.1987'de kadın sigortalı olarak 20 sigortalılık yılımı doldurmuş ve bu 20 sigortalılık yılının 20'sinin primini de tavandan ödemiş bulunuyorum. Buna göre eski emeklilere tanınan 6 aylık süre bizler için de geçerli mi? Yoksa 31.7.1987'de çalıştığımız için bu hakkımızı kaybettik mi? S.Ü.tSTANBUL YANIT: 3395 sayılı Yasa ile getirilen süper emeklilik hakkı 1. derece 9. kademeye ulaşmış ve emekli ayhğını 1.400 göstergeden alanlara tanınmıştır. Bu haktan yararlanmak isteyen sigorta emeklilerı, Bakanlar Kurulu'nca saptanan "geçici gösterge tablosundaki derece ve kademelerden hangisi iizerinden borçlanarak prira ödeyeceklerini tespit ederek altı ay içinde" (9 Ocak 1988'e kadar) Sosyal Sigortalar Kurumu'na bildireceklerdir. Yasa ile getirilen borçlanarak süper emeklilikten yararlanabilme hakkı yalnızca yaşlıhk aylığı almakta olanlarla, başvuruda bulunmuş ve henüz işlemleri tamamlanamadığı için aylıkları bağlanamamış olanlara tanınmıştır. Yasanın yürürlüge girişinden sonra çalısmalarını sürdürenler, borçlanarak süper emekli olabilme hakkından yararlanamaya raHarHır 40 ülkeden sürpriz filmler (Boştorafı 1. Sayfada) temsil edecek. Jüride Türkiye adına Erden Kıral yer alırken, ünlü Macar yönetmen Istvan Szabo da jüri başkanı olarak görev yapacak. 7. Uluslararası Istanbul Sinema Günleri'nde, sinema sanatını konu alan filmlerden oluşan "Sinema Sinemaya Bakıyor" adlı bir bölüm de olacak. Bu bolümde sinema konulu filmlerin yaru sıra ünlü yönetmenlere ilişkin belgeseller yer alacak. Programın en ilginç yönİerinden biri de, sinema dünyasının ünlü eleştirmenlerinden Micbel Ciment, David Robinson, Ronald Holloway, Ferid Bougbedir'in filmleri. 1988"in Avrupa Sinema Yıh olması nedeniyle "Bir Avrnpa Sinemasına Dogru" başlıklı bölümde çeşitli Avrupa ülkelerinin yaratıcüannı buluşturan ortak yapımlara yer veriliyor. "Ustalar" bölümünde ise, Andrei Tarkovski ve Ettore Scola'mn yapıtlan toplu gösteri başlığı altında sunulacak. Cannes, Beriin, Venedik, Rio, Locamo, Chicago ve Nantes festivallerinde ödüllendirilmiş yapıtlar ise, "Dünva Festivallerinden" başlıkh bölümde toplanacak. "Türk Smeması 8788" bölümünde ise son yılın ürünlerinden 15 film yarışacak ve bir fılme "Eczaaba$ı Vakfı Yılın En İyi Türk Fflmi Ödülü" olarak 6 milyon TL. verilecek. Bu yıl yanşmaya katılacak Türk fılmlerinin bir ön değerlendirmeye alınmasına ve ön jürinın AtiUa Dorsay. Hülya Koçyigit, Sungu Çapan'dan oluşmasına karar verildi. Yanşmaya katılmak isteyen yapımcılann 15 Ocak 1988 tarihine kadar Istanbul Kültür ve Sanat Vakfı merkezine başvurmaları gerekiyor. Sinema Günleri '88'de aynca, "Dünya Sinemasraa Bir Bakış", "Kadın Gözüyle", "Canlandırnıa Sinemaa (Animasyoa) ve BdgeseHer" adlı bölümler de yer alacak. 7. Uluslararası Istanbul Sinema Günleri'nin ülkesi Fransa olarak belirlendi. Bu bolümde, gtinümüz Fransız sinemasından bir kesit sunulacak. SAVAŞ YILLARINDA BİR SÜRGÜN Kemal Sülker 770 lira (KDV içinde) TOrkocağı Cad. 39/41 Cağaloğhjhtanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle