Katalog

ARALIK 1987 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 Rafsancani: Her an saldırabiliriz T4HRAN (Ajanslar) tran Meclis Başkam Haşimi Rafsancani, ülkesinin Irak'la olan sının boyunca her an ve her yerde büyük bir saldırı başlatabileceğini söyledi. tran savaş uçakları da Irak'tn Basra limanını bombaladı. Bir tran tankerinin de Irak savaş uçaklarının hücumuna uğradığı bildirildL AP Ajansı'mn haberine göre, Haşimi Rafsancani, Tahran yönetiminin geçen aydan beri duyurduğu "büyük saldırı"nın her an başlayabileceğini söyledi. Kuzey Ege Petrol Şirketi, Yunan hükümetinin denetimine girdi Atnıadaıı izinsiz sondaj yok Çokuluslu Kuzey Ege Petrol Şirketi ile Devlet Petrol Şirketi arasında anlaşma imzalandı. Anlaşmaya göre Kuzey Ege Petrol Şirketi, Atina'mn onayı olmadan Taşoz adası bölgesinde sondaj faaliyetinde bulunamayacak. BERBERAKİS ATİNA Yunan hükümetinin Kuzey Ege Petrol Şirketi üzerinde denetim hakkına sahip olmastnı sağlayan anlaşma dün imzalandı. Anlaşmaya göre, Kuzey Ege Petrol Şirketi, bu şirkette hisse sahibi olan Yunan Devlet Petrolleri Şirketi'nin onayı olmadan Taşoz adası ile diğer yörelerde araştırma ve sondaj yapamayacak. Anımsanacağı gibi, mart ayı sonunda Türkiye ile Yunanistan'ı savaşın eşiğine getiren anlaşmazlık, çokuluslu Kuzey Ege Petrol Şirketi'nin Yunan hükümetinin onayını almadan "ihtüaflı bölge" olarak kabul edilen Taşoz adasının karasulan dışında sondaj işlemlerine başlamak istemesinden kaynaklanmıştı. Yunan Enerji ve Teknoloji Bakanı Anastasios Peponis yaptığı açıklamada, çokuluslu Kuzey Ege Petrol Konsorsiyumu (NAPC) ile 6 aydır yurütülen görüşmeler sonucunda Yunan hükümetinin, daha önce açıkladığı gibi şirkeîin % 51 oranındaki hisselerini satın almaya gerek kalmadığını söyledi. Peponis, Kuzey Ege Petrol Konsorsiyuraunda hisse sahibi olan Yunan Devlet Petrol Şirketi'nin (DEP) onayı alınmadan NAPC'nin Ege"de hiçbir yörede petrol arama ve sondaj faaliyetinde bulunamayacağını vurguladı. Kuzey Ege'de Taşoz adası civanndaki petrol yataklannı işleten yabancı şirketler grubunun oluşturduğu konsorsıyumun yetkilerini belirleyen anlaşma, önümüzdeki günlerde parlamentonun onayına sunulacak. POLİTİKADA İTİ SORUNLAR ERGUN BALQ Tarih Yapılıyor Başkan Reagan önceki gece orta menzilli^füzelerin kaldırılrnasına ilişkin tarihi antlaşmanın imza töreninden sonra yaptığı konuşmada "Bu antlaşma ile tarih yaptık" dedi. Doğrudur. Fransa ile İngiltere'nin antlaşmaya ihtiyatlı tepkilerine, NA i TO'da kulislerde dile getirilen kaygılara, Batı Avrupa başkentlerirtde özel sohbetlerde açıklanan kuşkulara, ABD'de muhafazakâr çevrelerden gelen tepkilere, kaldırılacak füzeierin, iki süper gücün nükleer stoklarının sadece % 4'ünü oluşturmasına rağmen INF antlaşması ile tarih yapılmıştır. En azından tarihin yapımına doğru çok anlamlı bir adırn atılmıştır. INF antlaşması ile bir şey kanıtlanmıştır: İnsanlar yıllar süren araştırmalar, yoğun çalışmalar ve milyarlarca dolarlık harcamalar sonucu meydana getirdikleri tekrtolojik harikaları çöp sepetine atabilmektedirler. Tarihte ilk kez, nükleer silahlar imha edılmekiedir. Antlaşma ile nükleer silahlann tümünün imhasına giden kapı açılmışttr. Kapının ardındaki yolun sonuna kadar yürünecek mi? Ya da bu yolda nereye kadar ilerlenecek? Bu soruların yanıtını şu anda kimse bilemez. Ama kapı açılmış, nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya artık gerçekleştirilmesi imkânsız bir düş olmaktan çıkmıştır. İnsanoğlu, kendi yarattığı, ancak sonra tutsağı olduğu canavardan kurtulmak için ilk kez karariı bir mücadeleye başlamıştır. Nükleer silahlara karşı savaş bir bakıma insanlığın özgürlük savaşıdır. Kendi gücünü aşan, bir kâbus gibi üzerine çöken. mantığını ve iradesini ona zorla kabul ettiren canavara karşı açtığı özgürlük savaşı. Nükleer silahlann savaşı önlediği kimi çevrelerce yıllardır ileri sürülür. Bu mantık bize fazla geçerli gelmiyor. Savaşı önleyen nükleer silahlar değil, nükleer dengedir. Yani savaşın kazanılamayacağı gerçeği. Nükleer dengede birtarafın lehine bir değişiklik olduğu takdtrde, o taraf her zaman saldırabilir. Dengenin bozulmaması için tek çare ise naha fazla ve daha etkili nükleer silah üretmektir. Başka bir deyışle, insanın kendisini tutsak eden canavarı her gün taze kanla daha da güçlü duruma getirmesi ve özgürlük umudunu tümüyle söndürmesidir. Barışı koruyan etken aslında güç dengesi olduğuna göre, bu dengenin nükleer olması şart değildir; konvansiyonel de olabilir. Hitler Almanyası, Avrupa'da güç dengesinin kendi lehine olduğuna inandığı için saldırmıştır. Buna inanmasaydı, Hitler gibi bir çılgın bile saldırmaya cesaret edemezdi. Soruna bu açidan bakıldığında, önceki gece Beyaz Saray: da imzalanan INF antlaşması bir noktada çılgınlıkla eşanlamlı hale gelen nükleer mantığa indirilmiş ağır bir darbedir. Tarih yapan bir darbe. Tarihi insanlar yapar. INF antlaşmasının imzalanmasında, Amerikan ve Sovyet yetkililerinin yanı sıra, yıllardır nükleer silahlar aleyhinde gösteri yapan, sokaktara dökülen ve sayıları milyonları bulan kitlelerin, polis dayağına, itilmeye kakılmaya rağmen nükleer silahlar aleyhine kampanyayı sürdüren gencecik insanların, nükleer bir savaşın dehşetini gösteren filmler yaparak kamuoyunu aydınlatmaya çabalayan film yapımcılarının, kampanyalar, gösteriler düzenleyen çeşitli Örgüt ve grupların da payı olmuştur. Bu arada fviihail Gorbaçov'un da hakkını vermek gerekiyor. Sovyet lideri, Batının hemen her önerisine "evef" diyerek, nükleer silah yanlılarını köşeye sıkıştırmış ve "Moskcva, bu önerileri nasıl olsa kabul etmez" şeklindeki hesapları bozmuştur. Başkan Reagan'la, Mihail Gorbaçov önceki gece tarih yaptmını simgeleyen bir antlaşmaya imzalarını koymuşlardır. Antlaşma, insanlığın nükleer canavara karşı ilk zaferinin belgesidir. Bern Sözleşmesi Mart ayında Türkiye ile Yunanistan'ı savaş eşiğine getiren petrol arama ve sondaj işlemlerinin, bu anlaşmadan sonra ne yönde gelişeceği henüz kestirilemiyor. Örneğin' Yunan hukümeti Ege'nin "ihtilaflı" olarak kabul edilen sularında NAPC'ye araştırma ya da sondaj yaptıracak mı? Bu sorunun yanıtı henüz bilinmiyor. Karar yetkisi artık tümüyle Yunan hükümetinin elinde bulunuyor. Türkiye ile Yunanistan'ın 1976'da yaptıkları Bern Sözleşmesi, taraflann ihtilaflı olarak kabul edilen sularda petrol aramalannı yasakhyordu. Yunanistan Başbakam Papandreu, önce Bern Anlaşmasımn Yunan hükümetini bağlamadığmı belirtmişse de, mart krizi yaklaşırken Bern Anlaşmasımn "Yunanistan için bağbryıcı niteUkte oldugu"nu kabul etmiş ve sondaj işlemlerinin yapılmayacağını ima etmişti. Peru: Kayıp uçak düştü LtMA (AA) Peru'nun ünlü bir futbol takımmın elemanlannı da taşıyan ve önceki geceden bu yana kayıp olan Peru uçağtnın, Okyanusa düştuğü belirlendi. Yetkililer, askeri birliklerin arama çalışmalarını sürdürdüklerini ve pilotla, birkaç yolcunun kurtulmuş olduğunun sanıldığını belirttiler. Alianza Lima futbol takımmın yetkililerinden Angel Soracco, takımmın 27 oyuncusunun uçakta olduğunu ifade etti. FRANSA 4 Çirkin pazarlığa' öfke büyük ğı'nca yapılan açıklamada, söz konusu üç Türk ile Paris'le gözaltında tutulduğu bildirilen bir Türk hakkında Fransa'dan bilgi istendiği bildirüdi. Halkın Mücahitleri örgütü de Paris'te yaptığı açıklamada söz konusu Türklerin kendilerinden olmadığını belirtti. ABD'de yayunlanan güvenüir U.S. News and World dergisi, Fransa'nın da ABD gibi "rehinelere karşılık silah" pazarlığına girdigini yazdı. AA'nın aktardığı dergiye göre, Fransa, lran'la olan pazarhğın bir parçası olarak Hizbullah örgütüne Lübnan'ın Bekaa Vadisi'nden propaganda yayınları yapabilmesi için "tam donanımlı" TV istasyonu kurmayı vaaı etti. Dergi, Fransız hükümetinin ayrıca geçen hafta salıverilen iki rehineye karşılık tran'a dört hücumbot radan verdiğini ve Şah'ın devrilmesi üzerine Fransız bankalannda dondurulan 300 milyon doları îran'a aktardığını da yazdı. Fransız hükümetinin halen Lübnan'da kalan üç Fransız rehine için de tran Hava Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarını karşılama sözü verdiği de derginin iddiaları arasında yer aldı. NEW YORK (AA) tsrail'in işgal altında bulundurduğu Arap topraklanndaki uygulamaları, BM Genel Kurulu 'nda önceki gece kabul edilen 7 karar tasansıyla kınandı. öte yandan tsrail askerlerinin, işgal altında tuttuklan Gazze şeridindeki bir ordu karakolu önünde gösteri yapan Filistinlilere ateş açmaları sonucunda 17 yaşmdaki bir genç öldü, 25 kişi yaralandı. Sosyalist Parti, tranlı siyasal mültecileri sınır dışı etmekle hükümetin kendi kendisini lekelediğini söyledi. BM, israiVi kınadı Mültecilerin Gabon'a vardığı öğrenildi. PARİS (Ajanslar) Fransız hükümetinin 14 Iranh siyasi mülteciyi "uhıssü giiyenlik" gerekçesiyle sınır dışı etmesi ülke içinde ve dışında sert tepkilere yol açtı. Sosyalist Parti Birinci Sekreteri, uygulamayı "tran hukümeti ile yapılan pazarlığın yeni bir nnsuru" olarak nıteleyerek Chirac hükümetinin "kendi kendini lekelediğini" söyledi. ABD'de yayımlanan bir haftalık dergide de Fransa'nın, Lübnan'daki Fransız rehinelere karşılık olarak Iran güdümündeki terör örgütü Hizbullah'a TV istasyonu kurmayı vaat ettiği öne sürüjdü. Fransız rehinelerin serbest bırakılması ve Paris ile Tahran'daki elçilik görevlilerinin 'takası'yla ilgili olarak hükümetin Iran ve teröristlerle pazar lığa oturduğuna inanan öfke içindeki Fransız kamuoyu son gelişmelere de büyük tepki gösterdi. Muhalefet partileri, hukuk çevreleri olayı "çirkin pazariık" olarak nitelediler. Filipinler^de albay Honasan yukalandı MANtLA (AA) Kaçak darbe lideri, albay Gregoria Honasan yakalandı. Filipinler televizyon ve radyosunca verilen haber, hükümet yetkililerince de doğrulandı. Geçen ağustosta Başkan Aguino'ya karşı girişilen kanlı darbe teşebbüsünün lideri Honasan'm, bugün 14.00 sıralannda, başkent Manila'nm banliyölerinden birinde bir yazlıkta ele geçirildiği belirtiliyor. Honasan'm yakalanırken hiçbir direniş göstermediği bildirildL Başkan Curozan Aquino, Honasan'm yakalanmasmdan büyük zevk duyduğunu açıkladı. Erşad: İstifa etmeyeceğun DAKKA (AA) Bangladeş Devlet Başkam Muhammed Erşad, muhalefetin kendisine yönelttiği istifa isteğini yeniden reddetti. Dakka'da konuşan Erşad, muhalefet partilerinin kendisine yönelttiği suçlamalann yersiz oiduğunu ve baskılara boyun eğmeyeceğini söyledi. Devlet Başkam, "Hükümeti anayasal olmayan yollarla ve güç kullanarak devirmek isteyenlerle, cesaret ediyorlarsa seçimlerde karşılaşalım " dedi. Erşad, işlevini yerine getirmediği gerekçesiyle geçen pazar günü, görevi 1991 'e kadar sürmesi gereken parlamentoyu feshetmişti. Bu arada, Fransa'dan sınır dışı edilen 14 tranlı rejim muhalifı ve 3 Türk, önceki gece Gabon'un başkenti LibreviUe'e geldi. Fransız ve lran muhalefet kaynaklarından öğrenüdiğine göre, sınırdışı edilen grup, kentte bir otele yerleştirildi. "Halkın Müeahitleri' adlı örgütun üyelerini taşıyan özel uçağın Paris yakınındaki Evreux askeri havaalanından hareketinden önce lranlı ve Türklere polisin kötü muamele yaptığı ve bazılanru yaraladığı bildirüdi. "Halkın Mücahitleri" örgütünün bir sözcüsü, AFP ajansına yaptığı açıklamada, bir kişinin gözünden yaralandığını ve birkaç kişinin de dövuldüğünü söyledi. Sözcü, grubun uçakta koltuklara kelepçelerle bağlandıklarım da bildirdi. Paris'teki Fransız kaynağı ise, sınır dışı edilen grubun uçağa binişi sırasında ponsin sert davrandığıru kabul etti. Ancak yaralılann durumu hakkında bilgi vermedi. Ankara'da Dışişleri Bakanh Ancak Kanada, Amerikan ve Alman petrol şirketlerinden oluşan çokuluslu "Kuzey Ege Petrol Şirketi" (NAPC), Taşoz'un dogusunda ve Yunan karasulannın 10 mil dışındaki "Babura" deniz bölgesinde zengin petrol yataklan buldugu gerekçesiyle bu bölgede 28 mart 1 nisan tarihleri arasında sondaj işlemlerine başlayacağını acıklamış ve bu açıklamanın ardından patlak veren bunalım, Türkiye ile Yunanistan'ı savaşın eşiğine getirmişti. Yunan hukümeti, Yunanistan1 ın "stratejik bölgeleri" olarak nitelediği "ihtilaflı sularda" araştırma yapmak isteyen NAPC'nin hisselerinin yüzde 51'ini alma ve NAPC'yi bütünüyle denetimi altında bulundurmaya karar verdi. NAPC bunu kabul etmeyince müzakerelere başianiı. Müzakef r e l e r sonuç vermeseydi, Yunan ™ hukümeti anayasanın 106. maduı desini devreye sokarak "ulusal çıkarlar gereği" NAPC'yi devletleştirecekti. Ancak dün yapılan açıklamalara göre hükümet ile NAPC arasında bir anlaşmaya vanldı. Hükümet, NAPC'yi devr M ı ı t » ı u Humeyni yönetimine karşı mucadele eden "Halkın Mücahitleri" letleştirmesine gerek kalmadan, örgütüne bağlı 14 siyasal mültecinin Fransa'dan smır dışı edilmesi Londr* bu bölgelerde göslereceği her türdakı Iranlılarca protesto edildi Fransa Buyukelçiliği önünde gösteri yapan deki faaliyetleri denetimi altına Iranlılar, örgüt liderleri Mesut ve Miryam Recavi nın posterlerini taşıdılar. almayı başardı. I DlŞ BASINDAN Kampuçya için umut Yaklaşık 18 yıldır sürüp giden Kampuçya sorununu çözmek üzere PnomPenh yönetiminin başkamyla Paris yakınlannda bir kasabada 4 aralıkta buluşup bir çerçeve çizme noktasına, Prens Shanuk ancak esneklik ve kararlılığı birlikte içeren bir diplomasiyle ulaşabildi. Bu ilk buluşma, bizzat katılanları bile şaşırtan bir biçimde, eski düşman kardeşler arasında kendiliğinden bir sıcak hava yarattı ve görüşmelerin akışını hızlandırdı. Prens, kararhhkla Pnom Prens Norodom Sihanuk. sırada başlayacak. Çünkü yeni hükümetin yapısı ile siyasal partilerin oynayacağı rolü çok belirgin bir biçimde Penh'de Vietnam yanlısı belirlemek gerekecek. Üstelik "halk demokrasisi" rejimi, bu görüşmede sadece mevcut yerini "Fransu usulü bir demokrasiye" bırakmadıkça iki taraf değil, görüşmelere katılmayan Kızıl Kmerler ile asla ülkesine geri dönmeyeceğini bir kez daha milliyetçi Son Sann'ın partisinin de rolleri belinti. Aynca Hanoi ile tartışılacak. tlk buluşmamn imzalanmış ve özelükle iki havası, söz konusu dört parti ülke arasındaki sınırların arasında bir uzlaşma yeniden belirlendiği olabileceği izlenimini veriyor. anlaşmaları "yok ve Yeter ki Kızıl Kmerler en çok olmamış" sayacağını da vurguladı. Ama esneklikle de yıpranmış iki yöneticilerini, yani Pol Pot ve L«ng Sary'yi dört maddelik bir çerçeve metin kaleme alınmasına rıza başlanndan atsınlar. Khieu Samphan ise kabul edilebilir gösterdi. Çerçevenin içini doldurmayı ikinci buluşmaya bir lider sayıbyor. 7 Araük 1987 bıraktı. Asıl güçlükler de o Havadaki facianın nedeni anlaşıldı Işten atılaıı işçi iııtikaııı aldı Haiti'de genel grev yaşaım felç etti PORT AUPRINCE (AP) Haiti'de, askeri yönetimin çekilmesini ve serbest seçimler yapılmasını sağlamak amacıyla pazartesi günü başlatılan genel grevin ikinci gününde şiddetli yağışların da etkisiyle hayat felce uğradı. Başkent Port Au Prince'de işyerlerinin, dükkânlann çoğu kapalı kaldı, sokaklarda sadece devriye gezen polis araçları görüldü. Ülkede, yayınını sürdüren tek radyo olan Metropole Radyosu, genel greve katılım oranımn çok yüksek olduğunu, kamu taşımacılığında kullanılan otobüslerin bomboş dolaştığını duyurdu. Grevin ilk gününde, başkentte yaklaşık 1 milyon kişi işlerine gitmemişti. Fabrikalann çoğu çok düşük kapasiteyle çahşırken, bazı işyerlerinde işe gitmeme oranı yüzde 70'i bulmuştu. Metropole Radyosu, genel grevin, ülkenin dördüncü büyük kenti Gonaives'i felç ettiğini, St. Marc, Hinche ve Port de Paix kentlerinde katılım oranımn yüksek olduğunu, ikinci büyük kent Cap Haitien'de ise grevin geniş kitlelerce desteklenmediğini duyurdu. Haiti'de General Henri Namphy liderliğindeki askeri yönetimin 29 kasımda düzenlediği, ancak çıkan olaylar nedeniyle iptal ettiği seçimlerin nasıl yapılacağı önemli bir sorun haline geldi. Muhalefet, seçimlerin askeri yönetimin gitmesinden sonra ve bağunsız bir seçim konseyi gözetiminde yapılmasını istiyor. KAMUOYUNA ÖNEMLE DUYURULUR İstanbul, Bakırköy ilçesinde yayımlanan mahalli bir gazete ve el ilanlanyla, Profilo Dağıtım A.Ş. yetkili bayii olduğunu belirten EKY PAZARLAMA'nın enflasyona darbe manşeti altında şirketimizce pazarlanmakta olan mamullerle ilgili bir kampanya başlatmış olduğunu tespit etmiş bulunmaktayız. EKY PAZARLAMA'nın şirketimiz bayii olmadığı ve mamullerimizi pazarlama yetkisi bulunmadığı gibi, Profiio Holding ve bağlı kuruluşlarının herhangi birisi ile de ilişkisi bulunmamaktadır. Dış Haberler Servisi Önceki gün ABD'de, Los AngelesSan Francisco seferini yaparken, havada infılak eden Güneybatı Pasifık Havayolları'na bağlı uçakta, düşüşten kısa bir süre önce duyulan silah seslerinin, işten çıkanlan bir işçinin, aynı uçakta bulunan şefine düzenlediği silahlı saldırı olduğu bildirildi. Olayı soruşturan FBI yetkilileri, USAIR havayolu şirketinde çalısan ve 19 kasımda ışten çıkanlan 35 yaşmdaki David A. Burke adlı işçinin yolcu üstesinde bulunduğunu saptadılar. Gümrük bölümünde çalışan Burke'un şefi olan ve işten çıkarılmasında etkili olduğu bilinen Raymond F. Thomson'ın da aynı uçakta olduğunu belirleyen FBI yetkilileri, Burke'nin eski şefinin uçakta olduğunu öğrenmesinden sonra bir gidiş bileti alarak silah ve cephane ile uçağa bindiğini açıkladılar. ABC Televizyonu muhabirlerinden Tom Schell'in polis kaynaklarına dayanarak verdiği habere göre, işten çıkanlan Burke, ardında bıraktığı notta, amacını anlattı ve intikamını alacağım yazdı. Polisin onaylamadığı ve reddettiği bu habere göre, Burke uçağa 44 kalibrelik Magnunı tipi silah ve çok sayıda mermi ile bindi. önceki gün 39 yolcusu ve 5 kişilik murettebatı ile düşen uçaktan kurtulan olmamış, bir çiftliğe düşen uçaktan geriye kalan en büyük parçanın 60 cm. uzunluğunda olduğu bildirilmişti. T.C. BAŞBAKANLIK HAZİNE VE DIŞ TİCARET MÜŞTEŞARLIĞINDAN BİLDİRİLMİŞTİR. Hazine'ce ihraç olunan 1983 Devlet İç Borçlanma V. Tertip Tahvillerinin 1987 dönemine ait ikramiye çekilişi 16 Aralık 1987 Çarşamba günü saat 14.00'te Milli Piyango İdâresi Ankara Merkez Binası'nda ve Noter huzurunda yapılacaktır. İsteklilerin hazır bulunmaları duyurulur. FKÖ heyeti Kahire'ı KAHtRE (AA) hiısır'ın 29 kasımda FKÖ Mısır temsikiliğini açma kararmdan sonra, örgüt ile Mısır hukümeti arasındaki ilk görüşmeler için, FKÖ yürütme kurulu üyesi Mahmud Abbaş (Ebu Mazen) baskanlığındaki bir Filistin heyeti önceki gece Kahire'ye geldi. FKÖ heyeti üç gün sürmesi beklenen ziyareti sırasında, Mısır Başbakam Atıf Sıdkı, Dışişteri Bakam tsmet Abdülmecid ve Devlet Başkam Hüsnü Mübarek'in dış politika danışmanı Osama El Baz ile göruşmelerde bulunacak. Heyet Başkam Mahmud Abbas, Kahire'ye hareketinden önce Tunus'ta Mısır Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, Mısır yetkilHeriyle yapacakları göruşmelerde Amman Doruğunun sonuçlarmı ve Araptsrail sorununun çözümü için uluslararast konferans toplanması gibi konulan ele alacaklarım söyledi. Sovyet bombârdıman uçağına uyarı ateşi iapon jetleri, hava sahasım ihlal eden Sovyet uçağına 1945'ten beri ilk kez ateş açtı. TOKYO (AA) Japon jetlerinin, ülkenin güneyindeki Okinawa adası yakınında Japon hava sahasım ihlal eden bir Sovyet savaş uçağına uyarı ateşi açtığı bildiriliyor. Japon Savunma Bakanlığı'nın bir sözcüsü, TU16 tipi bir Sovyet bombardırıan uçağının, dün sabah 10 dakika içinde iki kez Japon hava sahasına girdigini duyurdu. Sözcü, daha sonra iki Japon Phantom savaş uçağının olaya müdahale ettiğini ve Sovyet bombârdıman uçağının civanna uyan ateşi açtığını bildirdi. Sovyet uçağının; bunun üzerine Japon hava sahasım terkettiği kaydedildi. Japonya'nın, olayla ilgili olarak Sovyetler Birliği'ni resmen protesto edeceği belirtiliyor. Japon savaş uçaklarının, İkinci Dünya Savaşı'nın sonundan bu yana ilk kez bir Sovyet uçağına uyarı niteliğinde de olsa ateş açtığı bildiriliyor. PROFİÜO PROFİLO DAĞITIM A.Ş. Hazine'ce çıkanlan, değişken faizli 1983 Devlet İç Borçlanma IV. Tertip Tahvillerinin 16.12.1987 tarihinde vadesi gelen 4 nolu kuponları için yıllık % 45.64 oranında net faiz ödenecektir. Faiz ödemeleri, T.C. Merkez Bankası ve T.C. Ziraat Bankası Şubelerince yapılacaktır. Anılan tahviller istenildiğinde vadesinden önce paraya dönüştürülebilir. Kamuoyuna duyurulur. T.C. BAŞBAKANLIK HAZİNE VE DIŞ TİCARET MÜŞTEŞARLIĞINDAN BİLDİRİLMİŞTİR.