17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Çağdaş üniversitenin ana sorunu demokratik özgürlük ise neden TUrkiye'de hep yasal özerklikten söz ediliyor? Üniyersiteliler özerklik istiyor ya sanıldığı gibi devlet içinde, devlet parasıyla devlet olmak amacıyla değil de bilim yapma özgürlüğü için! özerklik olmadan, özgürlük sağlanamadığından. Batıda üniversitenin 400 yılhk geleneği var, bizimkisi sadece 50 yılhk. Arayı kapatmak kolay değil. özgürlük, yasa ve yasaklarla vanlacak fllkü değil, onun için savaşım vererek öğrenmek gerekiyor. rekiyor. Bu yüzden ANAP'ın seçim bildirgesinde açıklanan özerkliğin, mali yönden yeterlik kadar, akademik özgürlüğe de yönelik olması doğru olur. Varlıklının asma köpriilerden kolayca Avrupa'ya geçebileceği, parayı bastıranın her türlü düdüğü çalıp işini yürütebildiği gelişmiş ülkelerde, üniversitelerin ulusal bir örneklik içinde yönetilmesi giderek zorlaşıyor. Parayı veren karşılığını isteyecek; üniversiteler kıyasıya bir fınansman ve hizmet yarışına girecek, paralı öğrenci bulmak için ilanlar verecektir. Finansman da etküi mütevellilerle, yönetimde başanh rektörlere, eğitimliğinde ünlü öğretim üyelerine yüksek transfer ücretleri ödenecektir. Bu senaryonun ilk belirtileri daha bugünden görülüyor. ODTÜ başansının sırrı sanınm ki Amerikan modeli mütevelli heyetten çok kamu maliyesini iyi bilen Türk rektörün yetenekli kişiliğinde aranmalı. Kamu kaynaklarını kullanan kurumlarda tam mali özerklik zaten olamaz. Genel muhasebe kanunu dışında kalmak işletme kolayhğıdır ya özerklik değildir. ODTÜ'nün kurucu rektörü, mütevelli heyetle olan ilişkilerini akıllıca kurduğu gibi, Türkiye'nin en genç ve dinç bilim adamlannı kadrosunda toplayıp tutmayı bilmiştir. Bu açıdan bakıldığında üniversite salt bir sistem, Fınansman ve yasa değil insan ilişkileri, kadro ve hizmet kurumudur. Sir Brian'ın yıllarca önce yeni bir fakültemiz için söylediği gibi, "Inanılmış kisiler her türlü sistemi çauşurabilir de, inancını ve güvenini (heyecamm) yitirmiş kişileri hiçbir sistem kolay kolay çalıştıramaz!" Yeni bir sisteme geçiş hazırhkları yapılırken, üniversitede çalışanlann ve çalışmış olanlann unutulmamasını dileriz. Umanz ki yeni üniversite, bütün üniversitelilerin yakın desteği ile, geçerliliği ve etkinliği sınanmış ilkelerle, deneylerden alınmış derslerle kurulur; hayalci varsayımlar, akh, bilimi, insaru yadsıyan önyargılarla değil. Bilim ile politikayı ayrı tutmak çabasmda olanlar, "politika bilimiyle ülkenin bilim politikasını kimlerin yapacağı?" sorusunu hiç akıldan çıkarmamalı! Bilimi politika dışında tutan politikacı bilim yaptığını sanmakla yanılır. Demokratik çözüm, bilim politika dengesinin sağlıkh kurulmasındadır. Ozan Hölderlin'in söylediği gibi, "Neler neler var yapılacak Varsa dünyada inananlar!" (1) Bz: M.C.Anday "Istanbul Üniversitesi Nasıl Kuruldu? Cumhuriyet, 11 Eylül 1987; ayrıca Alman Profesör Ernst Hirsch'in Hatıralarım adlı eserinin çevirisi 3 KASIM 1987 Üniversffltelerimiziıı Sonmu: Özerklik mi, Özgürlük mü? ACI KAYBIMIZ ErzunımOltu ilçesinden merhum öğretmen Turgut Erol ile Semahat Erol'un sevgili oğulları, belleklerde yasayan Av. Aysel Erol ve Eczacı Ayhan Erol'un kardeşleri, Bale sanatçıa, yortsever Temel sorun mali özerklik değil, gelirin kaynağı, dış denetimin türüdür. 1965'lerin özel yuksek okul furyasında mali özerklik sorunu görülmedi, yapılan politik yanlışlann faturasını devlet ödemek zorunda kaldı. Yükseköğretim kamu hizmetidir, kâr kapısı değildir. Paranın nereden, nasıl bulunacağı, parayı verene karşı bilimsel özgürlüğün nasıl korunacağı Neden özerklik öyleyse? Bugün rektörlerimizin atadığı öğretim yardımhep sorun olmuştur. Mali özerklik kolay erişilir hedeflerden değildir. AYDIN EROL'un 1956 24.10.1987 günü Almanya'nın Hamburg kentinde karanlık güçler tarafından sevecenliğine, coşkulu devinimine, gülen gözlerinin aydıniıgına ve onurla sürdürdüğü yaşamına son verilmiştir. Cenazesi 4.11.1987 Çarşamba günü Hacıbayram Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra Cebeci Asri MezarlıgVnda toprağa verilecektir. Sevenleri ve arkadaşlannın bası sağolsun. Agabeyleri: AYKUT EROL, AKBM EROL, ARAS EROL, Dr.Dt. ARKAN EROL, ATAMER EROL. Kardeşl: TAMAY EROL Anoesi: SEMAHAT EROL Prof. Dr. BOZKURT GÜVENÇ YÖK Başkan Vekili Profesör Karhan, üniversitelerimizin sorunlan konusunda yaptığı açık değerlendirmede "mali özerklik olmadan 'bilimsel' Özerklik söz konusu olamaz" diyor. (Cumburiyet, 21 Eylül 1987). Haklı da, mali özerklik bunca önemliyse neden hâlâ sağlanamamış? "YÖK Yasası hazırlanırken Konsey yönetimi, askeri telakkilerden dolayı, mali özerkliğe karşı çıkmış." Aslında YÖK ile Amerika'daki "merkezi mütevelli heyet" getirilmek istenmiş, ancak bütçe yapmak yetkisi verilmediği için üniversite "kösteklenmiş." Görüşlerini açıkça söylemekten çekinmeyen Sayın Karhan'ı kutlamak gerekir. Önce YÖK'ün "dünyadaki en ileri ve en özerk" sistem olduğu çizgisindeki resmi görüşe katılmadığı; sonra da, sistemin çalışmadığı yolundaki yapıcı eleştirileri kabul ettiği için. Bu açıklamasıyla Karhan, YÖK'ü karalamakla suçlanan kimi meslektaşlannı aklayıp temize çıkarmıştır. Geç kalmış da olsa, seçimlere giderayak yapılmış da olsa, ana sorunlara değinmekten çekinmeyen Karhan'a üniversite adına teşekkür borçluyuz. Yüksek öğretimin ana sorunu, yönetimde özerklik (otonomj, muhuriyet, bağımsızlık) değil bilimde özgürlüktür. tstanbul Darülfünunu, Eğitimi Birleştirme Kanunu'nun kapsamı dışında (muhtar) tutulmuştu, özgürolamadı. Istanbul Üniversitesi özerk değildi. Profesör Hirsch ve Prof. Onar'ın katkılanyla (4936 sayılı) özerklik yasasını hazırladı. (1) Ister Kaliforniya'da uygulanan merkezi, ister Harvard'daki(ya da ODTÜ) Mütevelli Heyet öraek alınsın, Amerikan modeli üniversite özerk değildir. Birleşik Devletler Anayasası, eğitim hakkının kullamlmasını eyalet (devlet)lerine bırakmıştır. Eyaletler, eğitim alanındaki hak ve yetkilerini Mütevelli Heyet (Corporations)'lere devredebilir, ama tüzel sorumluluktan sıynlamazlar. Bu yüzden, öğretim üyelerince yönetilen denetlenen yürütülen özerk eğitim kurumlanna ruhsat veremezler. Federal hükümet eyalet kurumlarma destek olabilirse de, işine ve işleyişine karışamaz. Amerikan üniversitesi, tüzel anlamda özerk değilse bile, töreleşmiş bir özgürlüğe ve saygmlığa sahiptir. özgurluğünü konıyan üniversite, kamu vicdanmdaki özerk yerini de sakınmış olur. Senatör McCarthy, Harvard'daki " p e m b e " profesörlerin işine son verilmesini istediği zaman (1950'Ier), federal hükümetten alınmış araştınna fonlarını geri çeviren rektör, üniversitesinin onurunu ve saygınbğını kurtarmıştı! Böyle sorumlu rektörler, yüzlerce aday adayı arasında seçiür. Columbia Universitesi'nin hukuk dekanı, geçen yıl 400 aday adayı arasından seçildi; öğretmenlere, mezunlara, öğrencilere, siyasal partilere, bilim kurumlanyla meslek kuruluşlanna, basına, yazarlara danışılarak... Herkesin diyeceği vardı. Günlerce konuşuldu. alan yanrun öğretim üyeleri adaylan olacak. Rektörünü atayan universite düzeni, yarının öğretim adaylannı da belirlemiş oluyor. YÖK yöneticilerinin "atamaya da atılmalara karışmıyoruz" demesi, özerkliğin ne kanıtı ne de özgürlüğün güvencesi sayılabilir. özerklik yoksa üniversite, değişken siyasal havaların savaş alanına döner. Erken genel seçimle Meclis yapısı tümüyle yenilenebilir. Oysa bütün kadroları yenilenmiş kurum üniversite olmaktan çıkar. Bu yol demokratik gelişmeye de aykırıdır. Üniversitelere, değişken ideolojiler değil, kalıcı değerler ve denenmiş ilkeler yön vermelidir. Siyasal çoğulculuğa ve karşı düşüncenin meşruluğuna dayalı Amerikan modeli, onun için bize ters düşüyor. Fransa'da da üniversite tüzel anlamda özerk değildir. Ancak akademik özgürlük tartışma konusu olmaz. tç savaştan sonra devletin sıkı denetim ve gözetimi altına alınan Ispanyol üniversiteleri Barselona özerk üniversitesi dışında daha yeni yeni kendilerine gelebiliyor. Temel sorun öyleyse mali özerklik değil, gelirin kaynağı, dış denetimin türüdür. 1965'lerin özel yüksek okul furyasında mali özerklik sorunu görülmedi, yapılan politik yanhşlann faturasını devlet ödemek zorunda kaldı. Yükseköğretim kamu hizmetidir, kâr kapısı değildir. Paranın nereden, nasıl bulunacağı, parayı verene karşı bilimsel özgürlüğün nasıl korunacağı hep sorun olmuştur. Mali özerklik kolay erişilir hedeflerden değildir. Eğitimöğretirn harçlan ile vakıf gelirleri yasanan kapitalist gelişme sürecine paralel olarak yeterli düzeye gelinceye değin üniversitelerimiz devlet kaynaklanna bağlı ve bağunlı kalacaklardır. Bütçeyi onaylayan ya da parayı sağlayan gücün bilim özgürlüğüne müdahale etmemesi, düdüğü çahp özgür düşünceyi susturmaması için özerklik ge Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Aras Erol'un kardeşi AYDEVEROL'u İnsan sevgisi ve yiğitliği örnek olsun. Ailesine ve tüm dostlanna başsağlığı dileriz. yitirdik. Amerikan modeli özgürltik Beş yıl süren deneme ve yanılmalardan sonra, yüksek öğretimin "al baştan" düzenleneceği, mütevelli heyetler kurulacağı, paralı oğretime geçileceği anlaşılıyor. Güncel eleştiriler bilindiği, yapısal işlevsel sorunlar yazılıp çizildiği için bu yazıda yalruzca özerklik ve özgürliik sorunları üzerinde durmaya çalışıyorum. 1 Amerikan modeli özgürlük neden bize uymuyor? 2 Bilimsel ve yönetimse! özerklik neden gerekli? 3 Demokrasi neden önemli? MÜLKİ YELtLER BtRLİĞt YÖrVETtM KURULU Sevgili kardeşimiz, can dostmnuz HESAPLAŞMA BUBHAN ARPAD OKURLARDAN BedelU askerlik kaç gün? 28 nisan 1987 tarihine kadar yoklama kaçağı, saklı ya da bakaya durumunda olanlara kuraya tabi tutulmaksızm bedelli askerükten yararlanma hakkı tamyan 3358 sayılı yasanın ilk uygulaması halen sürüyor. 196Tye 3. dönem olarak askere sevk edilen ve askerliğinin temel eğitim döneminden sonraki bölümünü kamu kurum ve kuruluşlarmda çalışarak ya da bedel ödeyerek tamamlamak isteyenler, bir uygulama karmaşası ile karşı karşıya. Birçok askerlik şubesi, bu askerleri sevk ederken "77 gün askerlik yapacaksımz" şekttnde vaatlerde bulundu, ama gel gör ki, kıtalanna teslim olan askerler çok değisik uygulamalarla karşı karşıya. Kara Kuvvetleri Eğitim Komutanlığı, bir askerin "temel eğitim" süresini 11 hafta olarak belirlemiş durumda. 3358 sayılı kanunda da "lemel eğitimlerini müteakiben" deyişi kullamldığına göre, bedelli askerlik yapacakların, bu 11 hafta tamâmlandıktan sonra (6Tye 3 ler için 23 kasım pazar günü son gün) 10 gün izin verilerek (Bu 10 gün de, kanunda bedeli yatırmak için gerekli süre olarak geçiyor) kıtalanndan gönderümeleri gerekiyor. Ne var ki, uygulamada, bedelli askerler, 11. eğitim haftalannın dolmasından sonra da birliklerinde tutuhıyorlar (Diğer eğitim erleri sevk edildiği halde) ve 90 günlerini tamamuyorlar. Doksanmcı günün sonunda da 10 günlük bir izne gönderiliyorlar. Barış, bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm savaşçısı, onunımuz Böylece flilen bedelli askerlerin hizmet süresi 100 güne çıkanlmış oluyor. Bütün bunlann dışında asıl tuhaflık, 90 gün uygulamasını belirleyen bir emir ya da talimat olup olmadığının bilinmemesL Milli Savunma Bakanuğı, bedelli askerlik uygulamasınm nasıl yürütüleceğine ve yasada da Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen "uygulama esaslan"nda da geçen 'İemel eğitim süresi"nin gerçekte kaç gün olduğuna kesin bir şekilde açıklık getirirse, halen askerde olanlar ve bundan sonra askere gelecekler kaderlerini bilirler. Bir de, kimi eğitim birliklerinde bedelli askerlerin 77 günün sonunda 10 gün izne gönderildikleri yolundaki söylentiler, "uygulamada çifte standart mı var" sorusunu zihinlerde uyancarabilir, böylece onun da önüne geçilmiş olur. MELÎH SERKAN Basınköy/İstanbul AYDIN EROL'u yitirdik. Unutmayacağız. YHBIZŞADt SAMER Ingiltere'de Aupairlik organizasyonu bizim işimizdir. Derin Limited Şirketi İstanbul 158 53 42 1727 yaşlannda bayanlar Ingiltere'de çocuğa bak, karsılığında tngilizce öğren. 158 53 42 istanbul Şehir Tiyatrosu... istanbul Şehir Tiyatrosu Fatih bölümünün adı Reşat Nuri Tiyatrosu olarak değiştirifdi, çağdaş Türk edebiyatında özellikle roman türünde sağlam bir yeri oian Reşat Nuri Güntekin'in Türk tiyatrosuna önemli katkılarından öturu. Harbiye, Fatih, Üsküdar'da bir çeşit semt tiyatroları olarak görev yapan istanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosunun yakında Kadıköy bolümüyle yeni bir sahneye başlayacağı, Eyüb için de çalışmalar yapıldığı 5 Ekim 1987 akşamı törende açıklandı. 1917'de 'Çürük Temel' oyunuylâ perdesıni ilk kez açmış olan 'Dârül Bedayii Osmani (İstanbul Şehir Tiyatrosunun ilk adı), topluluğunun (Hey'eti temsiliye) sık sık dağılıp yeniden toparlanarak on yıl sürmüş bir ilk dönemi vardır. 1927'de İstanbul Belediye Başkan ı (şehremini) MuhkJdin Üstündağ'ın girişimiyle istanbul Belediyesi'ne bağlandıktan sonra, topluluk birkaç yıl daha Dârül Bedayi (Osmani sozü kullanılmayarak) firması altında oynadıktan sonra, istanbul Şehir Tiyatrosu adını kullanmaya başlar. 5 ekim aksamı Fatih bölümünde yapılan (Reşat Nuri Tiyatrosu) töreninde konuşan genel sanat yönetmeni bayan Gürün, bağtşlanmaz bir yanlış yapt: 27 Mayıs 1960 değtşiminden sonra ilk asker belediye başkanı Sayın Şefik Erensü'nün yaptırdığı hangardan farksız yapılan öven Muhsin Ertuğrul'un yazısını okudu ve şehre hizmeti geçen başka belediye başkanlarından söz açtı. Haydar Bey'in "İstanbul itfaiyesini kurdurduğunu ve Muhittin Üstündağ'ın İstanbul kanalizasyonunu başlattığını" söyledi. Oysa Muhittin Üstündağ'ın istanbul'a en büyük hizmeti, o güne değin kendi başına bata çıka ayakta kalmış olan Darülbedâyii belediyeye bağlamış olmasıdır. istanbul kanalizasyonuna başlamış olan şehremini (belediye başkanı) operatör Emin Beydir. Muhittin Üstündağ, o günlerde sık sık yurtdışına gidip gelen Muhsin Ertuğrul'la görüşerek topluluğu Belediyeye bağîamıştır. Dârülbedayi adı da birkaç yıl sonra İstanbul Şehir Tiyatrosu olarak değiştinlmiştir. Dârülbedâyii Osmani, sonra Dârülbedayi, daha sonra İstanbul Şehir tiyatrosu adını almış olan topluluğun 19271947 yıllanna rastlayan parlak bir dönemi vardır. Sunulan oyunlar, sanatçıların ve yöneticinin yorumları, seyircinin büyük ilgisi açısından. Turk tiyatrosunun kuruluşunda emeği ve olumlu çalışmaları geçmiş sanatçılar arasında en başta düşünülmesi gereken Muhsin Ertuğrul, yirmi yilt aşkın bir süre 'tek adam' olarak, ağır sorumluluk yükünü başarıyla taşımıştır. Fakat Ankara Devlet Tiyatrosu Genel Müdürlüğü görevini de yüklendiği yıllarda kimi yanlışlar yapmıştır. istanbul Şehir Tiyatrosu, Ankara Devlet Tiyatrosu, Küçük Sahne ve 1958'de yine İstanbul Şehir Tiyatrosu arasında gidiş gelişierde bocalamaya başlamıştır. Muhsin Ertuğrul'un 1927'de yönetmeye başladığı Şehir Tiyatrosu tek bir sahnedir. Tepebaşı Tiyatrosu diye bilinen o sahnede ilk büyük başanlar elde edilir. 1930'lu yılların başlarında Şehir Tiyatrosu ikiye bölünür, Fransız Tiyatrosu diye bilinen sahnede, daha çok komediler ve operetler sunulur. Daha sonra orası bırakılır ve Tepebaşı tiyatrosunun bitişiğinde Asri Sinema diye bilinen anfi salonda yine komediler oynanır. Sonra orası yıktırılır ve 1958'de Şehir Tiyatrosuna dönen Muhsin Ertuğrul Beyoğlu Lale Sineması'nda ve Şişli Site Sineması çatı katında başansız denemeler yapar. Fatih, (önceleri Aksaray), Üsküdar, Kadıköy bölümleri girişimi gelir. Bu başansız dönem için "yıpranış yılları" deyişini kullanabiliriz. istanbul tiyatroseverterinin onlarca yıl heyecanla izlediği Şehir Tiyatrosu günümüz İstanbul kargaşasında varlığından çok şey yitirmiştir. Oysa 194055 arasının kimi oyunları heyecanlandırıcı sanat olaylan olarak hâlâ akıldadır. Peer Gynt, Vişne Bahçesi, Ayak Takımı Arasında, Üç Kızkardeş, Lilliom, Fırtına, Sezuan'ın İyi İnsanı ve daha nice oyunun başarı çizgisine son yılların dört beş sahneli İstanbul Şehir Tiyatrosu ulaşamamıştır. Tıyatro sanatı, bankalar gibi şube sayısını arttırmakla yüceltilmez, yıpratılır. Dört beş yapıda oyunlar verme çabasmda direnen İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nun gerçek anlamıyla bir tiyatro yapısı yoktur. Yedi milyonluk kültür başkentimiz İstanbul adına üzücü bir gerçek. Sharpen your business edge. "If you're seriöus about international business. the Financial Times is written specifically for you'.' This statement, from a senior Morgan Guaranty executive, tells you better than we ever could why so many top European decision makers rely upon us for insight, analysis and hard business news. Indeed, 38.5% of Europe's Chief Executives read the ET. daily vvhich makes us Europe's most popular international business nevvspaper.* No wonder we're first choice. With nearly 300 editorial staff worldwide and our own team of economists, analysts and statisticians no one gives the complete picture of international business the way we do. Six days a week we keep you in touch with every political, commercial or financial development that can affect Europe's markets and your business. "You'll find our international Edition is vvritten specifically for European business leaders like you. With our fulltime correspondents assigned throughout Western Europe, vve give you better insight, more impartial coverage. And you get latebreaking stories because vve go to press in Frankfurt at 23.00hrs. That's long after most European papers are printed. So vve get the nevvs to you vvhile you still have time to act. When you read the ET. daily, you get the insight you need to stay in tune vvith your market and ahead of your competitors. So, place your subscription to the Financial Times now. *The findings of a survey of European chief executives, 1986. To. Meral Erden. Dunya. Narlıbâüce Sokak No LSCajaloglu. istanbul.Turkey.Tel (0901)5120190(10HAT).Tı: 23822 DSVO YES, I vrould like lo subscnbe to the Financıal Times Europe's leadıng business ne»spaper I »ıll allow up lo 21 days before dehvery of my first copy Please enter my subscription and bıll me for (PLEASE | I *3momİK | 1 *6months r ~ | *12months |~~| I | Charge my Amencan Express/Vısa/Eurocard/ s TICK) I I atTL 38.000 I I alTfS.OOO I I atTL 150.000 I I Bıllme | | Dıners Club Card account Card Expır> Date | SUBSCRIBE NOW Time Magazine's senior financial correspondent Frederick Ungeheuer calls us "the paper with the best coverage of internationalfinance".'To see hovv the range of coverage and depth of analysis will sharpen your business edge, subscribe now. On the coupon below, simpry choose the length of your subscription and your method of payment. Then post to: Meral Erden, Dünya. Narübahce Sokak No 15 Cağaloğlu, istanbul, Turkey, Tx: 23822. S (0901) 512 01 90(10HAT). BEHİCE BORAJVın anısı önünde saygıyla egiliyoruz. Şerifali Çiftligi sakinleri adına AŞURE ÖZÇELİK GÜLHAN TEKEÇ ve Davacı Sosyal Sıgorıalar Kurumu Genel Mudurluğu vekili tarafından davalılar Mi Okumuş ve 10 arkadaşı aleyhine açılan alacak davası reddınedaır karar, Yargıtay 10. Hukuk Daıresi'nm 24.2.1987 larıh ve 1986/4064 esas 1987/942 sayılı ilamı ile davahlar aleyhine bozulmustur Davalılardan Sıırt Yenimahalle'den Kifayeı Tanık, aynı adreste Sadullah Tanık, Ismeı Gumuş ve Abbas Çevik butun aramalara rağmen bulunamarnış ve Yargıtay ilamı ile duruşma gunü kendilerine tebliğ edılemediğınden adlarına ılanen lebligat yapılmasına karar verilmisıir. Yukarıda ısımlcrı yazılı davalıların duruşmanın alılı bulunduğu 22.12 1987 gunü saat 9 00'da duruşmada hazir bulunmalan \eya kendılerıni bir vekılle lemsil ellırmelerı ve bu süre ıçerisinde yukarıda tnrih numarası yazılı Yargıla> bozma ılamına karşı dıyeceklerını bıldnmelen, aksı lakdırde duruşmalann gıyabında yapılacağı hususu Yarg,ia\ ilamı ve davelıye verıne kaım olmak uzere ilanen tebliğ olunur Basın. 31364 Sadece COMPAKT DİSK Büyuk caz arşivi Tel: 336 53 49 Boğaziçili'den matematik, Italyanca 358 22 46 İŞ MAHKEMESİ SIFATIYLA GEVAŞ ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN ABDURRAHİM YAYLA nişanlandılar. 31.10.1987 BAĞCILAR Nüfus cüzdanımı, ehliyetimi ve sigorta kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. TAMER YETÎŞ Specıal handdehvery services are available ın the business centres of Adana. Adapazari. Ankara, Antalya, Bursa, Eskisehir. istanbul. Izmır, Kayseri, Kibns. Kocaelı, Manisa. Sarasun and Trabzon Name . Compan) Address to whıch I vvould like my Financial Times delıvered:. . Tıtle. . Tel: SATILIK MİNİBÜS Sahibınden FORDTRANSIT çift teker, 15 kişilik, sıfırda 172 28 84 172 28 85 FOTOĞRAF MAKİNESİ Minolta7000 525.000. TL. 556 04 43 . Sıgnature Date •Currenc) raıes are onl\ vatıdforthe country ın whıch the) are auoted Subscrıptıonprıces and promotıon are • ».niüuntıijistDecembCTi^ ld l 31t December Wr FINANCIAL TIMES Europe's Business Nevvspaper L o n d o n • Frankfurt• N e w Y o r k HTCI •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle