21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON "Çevtk Kuvvet" adıyla bilinen ABD Merkezi Komutanlık (Centcom) Komutanı General George B. Crist, Sovyetler Birliği'nin Türkiye, Iran ve Pakistan'a bakan askeri kuvvetlerini "Güney Askeri Operasyonlan Komutanlığı" adı altında yeniden organize ettiğinı açıkladı. Sorumlulukları altında bulunan bölgedeki menfaatleri arasmda •flımL ülkelerin istikrannın teminioi saglama"nın da bulunduğunu kaydeden General Crist, bölgede nüfusun genç olmasının, radikalizasyona uygun bır ortam yarattığını da belirtti. General Crist, Cumhuriyet'in, Florida'daki karargâhına yazüı olarak yolladığı sorulara verdigi yanlı yanıtta ayrıca Merkezi Komutanlık Karargâhı'run bölgede bir yere taşınmak istendiğini de açıkladı. Merkezi Komutanlığın kuruluş nedeninin "Güneyban Asya'nın bölgesel güvenligj ve buraya yönelik Sovyet emellerini caydınnak" olduğunu kaydeden General Crist, bölgedeki belli başlı istikrarsızlık unsurlannı "AfganisUn'daki Sovyet vartıgı, terorizm ve tranIrak savaşındaki tınnanma" sırasıyla aktardı. Körfez'deki Amerikan askeri gücünün son tırmanma sırasında "Ortadoğu Birieşik Görev Giicü" (JTFME) adı altında reorganize edilmesinden bu yana, JTFME komutanının doğrudan kendisine baglandığını açıklayan Crist, bu aşamaya nasıl gelindiğini şöyle anlattı: "Eyliil ayında bir tran çıkarma botunun uluslararası sularda mayın doşedigi sırada yakalanmasından sonra bu olay Merkezi Komutanlığın tıim uluslararası gemiciliğe su yollannı açık tutmak için görev almasını gerektirdi. Amerikanın bölgeye olan taahhütunii arthrması da ılıtnlı Korfez ülkelerinin Körfez'deki donanmamıza giderek daha fazla yardımda bulunmaya gönüllu olması sonucunu getirdi. Sahıbı C umhuriyri Malbaacılık vç Cjazetecılık TUrk Anonım Şırkelı adına Nadlr >«di • üencl Yayın MudürU Hısın Ornal. Müessese Müdürü Erainr UşaklıgH. Yazı Işkrı Müdürü Oluç Goneasin. 0 Haber Merkczı Müdürü Valpn Barrr. Sa>fa Düzenı Yöneımenı Ah Ac»r, • Temsılaler ANKARA Y«lçm Doftan. İZMİR HiknKl Çttinka». ADA.NA CttaJ Baştan*K Isıanbul Haberlen Ertıan AkyıMu. Dış Haberler Efgun Baki, Ekonomı Osman Ulagzy. Kulıur Olal L'slrr, Spor Danışmanı Abdulkadir VuccJman. Düzelıme Rrflk üurbaş. BılımEfcılım Şahin Alpa>. IşSendıka Şİıknn Ketrnci. Yun Haberlen Necdcf Dogan, Dızı Yazılar Kcrem Çaüşkan, Erzurum Mchmel Guhekin, Bursa Lrvtnı GençtUı, 0 Koordınaıör Akmrl KonıLsın, O Malı Işlcr Erol Erkut, 0 Rfklam An* TonlhEk Yayınlar Hulya Akyoi 0 Idaır Huscyın Gunr, Ijleıme Ondcr Çdik, Bılgılşlem NaiJ taal. ı w Yayun ( unhvriytl Matbualık vr Guaecılık 7 A Ş. TUrk Ocajı Cad 39/41 Cli»k*u, 34ÎU Kl, PK 246lstanbuJ, Tcl 512 05 05 (20 hat), Tete» 22246 Fax (1) 526 «0 "7 • Rumlcır Ankara. Zıya <>0kaIp Blv Inkılap S. No 19/4, Tel 133 11 4M7. T d o 42344 Fu. (4| 133 82 64 9 lımir H lx~fr Blv .1352 S 2/3. Tcl 13 12 30. Tdex 52359 F u (51) 13 12 30 • fiimnM. lnönu Cad 119 S No I Kal I, Td I455OI9731. Tctoı 62155 Fax (711) 3» 056 TAKVIVI 14 K4SIM 198" İm>ak 5 15 Guneş 6.43 Öğle: 11.53 Ikindi: 14.30 Akşam: 16.54 Yatsı: 18.17 Çevîk Kuvvet Ortadoğulda merkez arıyor güvenlik yardımı. Askeri ve siyasi isbirtigi ile tamamlannıış güçlü bir güvenlik yardımı, onlann iç ve dış güvenliklerini garanti altına alır. CENTCOM'un halen 13 ülkede görevli 600 güvenlik yardımı personeli var. Banş zamanında güvenlik yardımını idare ediyorlar. Savaş zamanında ise askeri koordinasyonun alt yapısını oluşturacakiar." General Cri<tf bir kriz sırasında Merkezi Komutanlığa bağlı birliklerin nasıl sevk edileceği sorusuna da şu yanıtı vetdi: İranIrak savaşı ve Türkiye ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı, İranIrak savoşmda, Türkiye'nin tam bir tarafsızlık politikası izlediğini ve bu politikayı sürdürmeye kararlı oluğunu açıkladı. Bakanhk ayrıca, Türkiye, tran ve Pakistan 'ın üyesi bulunduğu Ekonomik tşbirliği Teşkilatı'mn kuruluş amacı dışında bir yapıya kavuşturulmasının duşünulmediğinı ve bu yönde de herhangi bir çalışmanın bulunmadığını bildirdi. Dışişleri Bakanlığı 'ndan yapılan açıklamada, İranIrak savaşı ile ilgili olarak Türkiye'nin kalıcı bir barışın tesisine imkân verilmesinin samimiyetle desteklediği gönisüne yer verildi. 13 ÛUCEDE CAREVU 600 PERSONEL George B. Crist'in verdiği bılgiye göre. Çevtk Kuvvetın haien 13 ülkede görevli 600 güvenlik yardımı personelı var Banş zamanında güvenlik yardımını idare ediyorlar Savaş zamanında ise askeri koordinasyonun altyapısını oluşturacaklar Komutaıun Merkezi Komutanlıkta toplanmasından sonra da komata ve kontrol koordinasyonu goçlendi." General Crist, bölgeye yönelik tehditleri nasıl analiz ettigi sorusunu şöyle yanıtladı: "Her ne kadar dünya kamuoyunun dikkati Körfez'de olanlara odaklanmış olsa da bölgeye yönelik en önemli dış tehdidi Sovyetler oluşturuyor. Sovyetler'in 1979 Afganistan işgali, GünevBatı Asya bölgesine baktşlannda temel ban değişikliklerin de habercisi oldu. Ornegin koşullar uygun oldugu zaman askeri bir harekâta girişmekten kaçınmayacakları artık biliniyor. Nitekim Türkiye, tran ve Pakistan'a bakan askeri kuvvetlerini 'Güney Askeri Operasyonları Komutanlığı (STVD) adı altında yeniden organize eltiler. STVD'nin amacı, savaş zamanında saldınya dönük harekâtlariçin banş zamanında hazırlanmak. STVD'nin kurulması, güç arttınmlan, modernizasyon çabalan ve siyasi girişimleri, koşullan uygun gördükleri zaman bunu yapabilecek kapasiteye ulaşbklannı gösteriyor." General Crist, bölgedeki durumu da şöyle değerlendirdi: "Afganistan'da Sovyetler, mücahitlerle olan savaşın sekizinci yılına girdiler. Bu sure İkinci Dunya Savaşı'nda Almanlaria olan çarpışmalanndan daha uzun. Pakistan bundan çok etkileniyor. Amerilu£ nın yardımıyla erken uyan olanaklan ve hava savunma sistemleri arttınldı ve modernize edildi. Bence bölgedeki en önemli olaylardan birisi olmasına karşın çoğu zaman gözden kaçan bir diğer gelişme de Yeroen Demokratik Cumhurivelindeki kanlı darbe Her ne kadar Sovyet parmagı olup olmadığı hâlâ tartışılıyorsa da darbeden sonra 1000 Sovyet askeri personelinin geldigi kesin. Merkezi Komutanlığın sorumlu oldugu bölgedeki en tehlikeli olgu ise terorizm. Hemen hemen tum terorist gnıplar İran ve Libya'nın etkisi ve desteği altında. Bunlann sayılannın 60 civannda oldugu tahmin ediliyor ve Amerikan menfaatlerine yönelik önemli miktarda tehdit oluştunıyorlar. Kablanlar da giderek artıyor. Ortadogu ülkelerinde yaş ortalaması çogunlakla 25*in albnda. Bu demografik olgu, dini, milli, ideolojik ve ekonomik nedenlerle radika Çevik Kuvvet Komutam General George B. Crist, "Her ne kadar dünya kamuoyunun dikkati Körfez'de olanlara odaklanmış olsa da, bölgeye yönelik en önemli dış tehdidi Sovyetler oluşturuyor. Sovyetler'in 1979 Afganistan işgali, güneybutı Asya bölgesine bakışında temel bazı değişikliklerin de habercisi oldu. örneğin koşullar uygun olduğunda askeri bir harekâta girişmekten kaçınmayacakları biliniyor" dedi. Crist, "Her ne kadar karşımızdaki tehdit sayısı artıyorsa da Merkezi Komutanlık artık kâğıttan kaplan değildir" dedi. CENTCOM Komutam'na göre Körfez'de her gün gösterdikleri performans bunun kamtı. lizasyon için uygun bir ortam yaratıyor." CENTCOM Komutam Crist, "Bu tehditlerin üstesinden gefanek için mütlefiklerle yakın danışma ve işbirligi" içinde bulunduklannı kaydettikten sonra "Mücadele edebilmenin tek yolu, gerçek cografik şartlar altında, karlı daglardan çollere kadar farklı iklim ozellikleri arzeden bu bölgede manevralar duzenleyerek kendimizi hazırlamak" dedi. Crist şöyle devam etti: "Bu manevralar küçük görev biriiklerinden tugay boyutunda birliklerin egitilmesine kadar dar veya geniş olabilir. Bizim manevralanmız sırasında misailr iilke de ortak harekâtlar için tecrübe ve uzmanlık kazanır. Nitekim bu yıl yapılan Parlak Yıldız tatbikatlannda 20 bin piyade denizci ve havacı ile biriikte misafir ulke biriikleri de egitilmiş oldu. Biz de müttefiklerimizle bilgi, silah, taktik degjş tokusunda bulunma fırsatı bulduk." Bir kriz anında CENTCOM'un 400 bin kişiden olusan birliklerini kısa sürede bölgeye kaydırabileceğini kaydeden Crist, şunları söyledi: "Ama 19 ülUe, Basra Körfezi ve Dogu Afrika'ya dagılan bir cografyada bu kuvvet yeterli olmaz. Bu bakımdan dostlanmızı güçlendirerek bölgede istjkrar unsuru olacak bolgesel giıçler geliştirmemiz lazım. Bu stratejiyî gerçekleştirmenin başlıca araçlanndan birisi de "Hızla güç sevk etmenin bir yolu, hava ve deniz ulaştırması. Fakat bunun dahi çok zaman alacagı düşünülürse en iyi yöntemlerden birisi malzemeyi onceden depolamak. Nitekim bu alanda çok hırslı birprogram çalışması devam ediyor. Onceden depolama, kıyıda da olabilir, açıkta bekleyen gemilerde de olabilir. Depo gemilerinin kapasilesi mühimmat açısından 100 bin ton. Bunu başarabilirsek 6100 C 141 nakliye uçagı seferinden tasarruf yapmış oluruz." Merkezi Komutanlık güçlerinin kriz bölgesindeki faaliyetleri çerçevesinde bir başka kritik unsurun da "Yüksek kalitc, istihbarat, iletişim ve komuta kontrol kapasitesi" olduğunu kaydeden Crist bu konuda da şunları söyledi: "Geçen yıl Körfez krizi dolayısıyla bu alandaki eksikliklerimizi giderme olanagı bulduk. Komutanhk karargâhının bölgede bir yere nakledilmesi sorunu öncelikler listemizin en tepelerinde. Bu olmasa bile bir ileri komutanlık karargâhı kurulması kaçınılrnaz." General Crist, son olarak şunları söyledi: "Son zamanlarda bölgedeki dost ve müttefiklerimizle askeri işbirligi ve koordinasyon yeni bir ivme kazandı. Her ne kadar karşımızdaki tehdit sayısı artıyorsa da Merkezi Komutanlık arbk kâğıttan kaplan değildir. Bunun kanıtı da Körfez'de her gün gösterdigimiz performanstır." Göç rakamları abartılı htanbul Haber Servisi Süryani Katolik Cemaati lideri Patrik Ignasyas Anton Haig II Süryaniler ile ilgili sorunları görüşmek üzere temaslarına başladı. Edinilen bilgiye göre Haig II, 10 günlük izlenimlerini Roma'ya dönüşünde Papa'ya iletecek. Süryanilerin Türkiye sözcusü Yusuf Sağ göç konusunda basında çıkan rakamların abartılı olduğunu söyledi. Yusuf Sağ, Doğu 'dan göç eden "Yezidilerin" Süryaniliği kullanarak A vrupa 'da kendilerini kabul ettirmek istediklerini belirtti. Oğretmen okulu mezunu, askeriiğini oğretmen olarak yapacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) oğretmen okulu mezunlarının askerliklerini oğretmen olarak yapabilmelerine ilişkin Milli Eğitim ve Milli Savunma Bakanlıkları tarafından ortaklaşa hazırlanan yönetmelik onaylandı. Yönetmeliğin, her iki bakanlığın onayından sonra, Sayıştay'ın da olumlu görüş belirtmesi üzerine yayımlanmak üzere Resmi Gazete'ye gönderileceği belirtildi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor BakanlığYnın ihtiyaç göstermesi ve Genelkurmay Başkanlığı'nın da uygun görmesi halinde, meslekleri öğretmenlik olan yedeksubay adaylannın askerliklerini oğretmen olarak yapmalanna ilişkin 1076 sayılı Yedeksubaylar ve Yedek Askeri Memurlar Yasası'na 16 Nisan 1987 tarihinde ek 7. madde eklenmisti. Milli Savunma Bakanlığı ile Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hazırlanan ortak yönetmelik, askerliklerini oğretmen olarak yapacak yedeksubay adaylan ile ilgili olarak şu esaslan içeriyor: " Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın ihtiyaç gös•ermesi ve Genelkurmay Başkanhğı'nın uygun görmesi üzerine, yedeksubay adayı olarak silah altına alınacaklardan, bu bakanhk kadrolannda oğretmen olarak görev yapanlar ile mesleği oğretmen olan, ancak bakanhk kadrolannda öğretmenlik görevine başlamamış bulunanlardan yeteri kadan, temel askeriik eğrtimini takiben Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı emrine verilirier. Bunlann miktan, belirtilen ihtiyacın altında oldugu takdirde, yedeksubay aday adaylan arasmda, ögrenimleri itibanyla öğretmenlik yapabileceklerden istekli olanlar da temel askeriik eğitimleri sonunda Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı emrine verilirier. thtiyacın bunlarla da karşılanamaması halinde, yeteri kadan oğretmen olabilecek öğrenimi görmüş olup da, istekte bulunmayanlar arasından kura ile tespit edilir. Bu madde hükümlerine tabi yükümlüler, bu kanunun 3. maddesi gereğince ere aynlmayıp, tamamı yedeksubay adaylıgına ayrüırlar. Oğretmen olarak aynlan ve göreve başlayan yükümlülere, 926 sayılı kanunda astegmenler için tespit edüen aylık, ödenek, yardım ve tazminatlar Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı nca ödenir. Hizmetleri askeriik şubelerinden sevk tarihinde baslar, görev yerieri Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığınca belirlenir. Hizmetleri sonunda asteğmen olarak terfais ediürier. Yabaııcıya seçim hakkı tartışması Kuzey Ren Vestfalya eyaletinin meclisi, yabancıların yerel seçimlere katılım hakkı konusunda 5 anayasa hukukçusunun görüşlerini dinledi. Alman hukukçulardan 3'ü böyle bir hakkın tanınması için anayasa değişikliğinin zorunlu olduğunu söyledi. 2 hukukçu ise yabancılara yerel seçim hakkı tanımak için anayasada değişiklik gerekmediğini belirtti. DÜSSELDORF (Cumhuriyet) Federal Almanya'daki yabancılann yerel seçimlere katılım hakkı talep etmeleri üzerine başlayan tartışma ortanu, "yakın geleceğe ilişkin ipuçlan vermeden" sürüyor. Almanya'daki Türk nüfusunun yaklaşık üçte birinin yaşadığı Kuzey Ren Vestfalya eyaletinin meclisi önceki gün yabancıların yerel seçimlere katılım hakkı konusunda, S anayasa hukukçusunun görüşlerini dinledi. Söz alan 5 Alman hukukçudan 3'ü, anayasa değişikliği yapılmadan yabancılann yerel seçimlere katılmalannın mümkün ohnadığı görüşünde birleştiler. Meclisin "yerel politika" komisyonuna görüş bildiren iki hukukçu ise böyle bir hakkın tanınmasının, anayasa değişikliği gerektirmediğini belirttiler. Alman Sosyal Demokrat Partisi'nin (SPD) geçen genel kurulunda, ani bir politika değişikliği ile "yabancılara yerel seçimlere katılım hakkı" talebini benimsemesi üzerine gözler bu partinin ySnetimde oldugu Kuzey Ren Vestfalya eyaletine çevrildi. Konuyu incelemeyi üstlenen eyalet meclisi "yerel politika komisyonu" anayasa hukukçulannın görüşlerine başvurdu. Almanya'da bu alanda ilk örneği oluşturan görüş alışverişinde, hukukçulann iki bölüme aynldıkları gözlendi: 1. Anayasa değişikliği gerekmez diyenlen Azınlıkta kalan bu görüşün savunuculan olan Prof. H. Rittstieg ve Prof. Manfred Zuleeg konuya Federal Alman Anayasası'nın 28. maddesini yorumlayarak yaklaştılar. "Eyaletlerde, bölgelerde ve yerel idarelerde halk genel, doğrudan, serbest, eşit ve gizli seçimler yoluyla temsil hakkını kullanır" ibaresinin yer aldığı soz konusu madde de geçen "halk" sözcüğü iki hukukçu tarafından yabancıların yerel seçimlere katılabilmeleri için "açık kapı" olarak yorumlandı. Anayasa hukukçulan, "halk" sözcüğünün sadece Almanlaria sınırb olmadığı görüşünü dile getirdiler. Aynı hukukçular konuya "demokrasi" açısından da eğilerek, yerel seçimlerin halkın kendini doğrudan idare etmesi anlamına geldiğini belirttiler. O bölgelerde yaşayan ve Alman kanunlarına uyan yabancılann seçimlere katılma gibi demokratik bir haktan yoksun bırakılamayacağını söylediler. Söz konusu hukukçular, yerel seçimlere katılma hakkının Almanya'da kalma süresine, AT veya Alman vatandaşiığına bağlı tutulması yolundaki görüşlere de karşı çıktılar. Alman vatandaşlığırun doğurduğu yükümlülüklerin (örneğin askeriik hizmetinin) yerel seçimlerde oy kullanmanın kriteri olamayacağını vurgulayan profesör Zuleeg, "Bu kriter uygulanırsa, kadınlann da oy haktannın geri alınması gerekir" dedi. 2. Anayasa değişikligini zorunlu bulaniar: Profesör Micheal WoüenscbJaeger,Profesör Hans Jürgen ve Profesör Isensee tarafından dile getirilen görüş de yine Federal Alman Anayasası'nın 28. maddesine dayandırıldı. Bu maddede geçen "halk" sözcüğünün sadece Alman vatandaşlannı kapsadığını kaydeden 3 hukukçu, anayasamn değişik maddelerinde (114, 79 ve 20) aynı sözcüğün "Alman halkı" olarak kullanıldığına dikkati çektiler. Yerel seçimlerde oy kullanma hakkının tamamen Alman vatandaşlığına bağlı oldugu görüşünde olan bu hukukçulardan Prof. Isensee, "Konuya politik açıdan yaklaşılmaması gerektiğini" kaydetti. Alman hukukçuları, yabancılara yerel seçimlerde secmeseçilme hakkının ancak anayasa değişikliği ile mümkün olabileceği sonucuna vardılar. Incelemelerini surdürecek olan kuzey Ren Vestfalya Eyalet Meclisi "yerel politika komisyonu" karara vardıktan sonra konuya ilişkin bir taslağı eyalet meclisine sunacak. Komisyonun yabancılara anayasa değişikliği yapılmadan yerel seçim hakkı tanınabileceği görüşüne varması halinde, SPD'nin çoğunluğu sağladığı meclisten geçecek bir yasa ile sorunun çözümü mümkün olabilecek. Aksi halde anayasa değişikliği için eyaletler meclisi ile federal meclisin yolu görünecek. Ne var ki parti programındaki vaadine karşın SPD'nin yabancılara, yerel seçim hakkı tanınması konusunda fazlasıyla "temkinli" bir tutum izlediği de dikkati çekiyor. Federal Almanya'da anayasa hukukçuları farklı görüşteler 2.5 milyurhk ehnas küpe Haber Merkezt tsviçre'nin Cenevre kentinde perşembe günü yapılan bir açık arttırmada, "Gokonda" eİmaslarından yapılan bir küpe yaklaşık 2J milyar Turk Lirası'na satıldı. Adı açıklanmayan bir kişi tarafından satın alman elmas küpenin dünyamn en pahalı mücevherlerinden biri oldugu belirtiliyor. Eski milyarder . fistık gibi OSMANİYE (AA) önceki yılbaşı, Milli Piyango'nun 1 milyarlık büyük ikramiyesini kazanan Osmaniyeli Şahin San, "Durumum fistık gibi, çünkü fistık yetiştiriciliği yapıyorum" dedi. Kendisinin bir fabrikatör gibi kalabalık bir kitleyi geçindirdiğini söyleyen San, "Biz 17 kardeşiz. Bir de bunlara çoluk çocuğu ekleyip, yeğenleri de dahil ederseniz ortaya 600700 kişilik bir rakam çıkmakta. Bunlann hepsini memnun etmek gerekir. Ben de arazi kiraladım, fistık ekiyorum ve fistık gibi geçinip gidiyorum" dedi. 1. Kanada Teknoloji Sergisi Haber Merkezi KanadaTürkiye işbirliğini güçlendirmek amacıyla düzenlenen "1. Kanada Teknoloji Sergisi", 2327 Kasım 1987 tarihlerinde OTİM'de açılıyor. Kanada Teknoloji Sergisi, iş hacimlerini günümüz teknolojisi doğrultusunda genişletmek isteyen sanayicilerin ve işadamlanmn ilgisini çekecek. Yunanistan'da ünrvefsite ögrencilerinin dün Atina' Ş f f d a y a p n M a n gOstemerde»döflrancive WroazslBci hafif yaralandı Oğrenciter ile polis arasmda çatjşma çıktı. Yunanistan'da ögrenim sisteminin hükumet tarafından yeniden düzenlenmesini ve eğitim harcamalannın arttırılmasını isteyen öğrenciler bir süredir surdürdükleri eylemlerine dün de devam ettler Dünkü olaylar, 400 kadar öğrencinin, özel bir okulu işgal etmek istemesi üzerine başladı. Olaylara engel olmak isteyen polıs, öğrencilere mudahale edince çatışma çıktı. Çıkan çatışmada, iki öğrenci, iki polis ve bir gazeteci hafif yaralandı. Bu arada, gösterilere katılan öğrenci sayısı da 15.000'e ulaştı. Atina'daki olaylar, polis gucunün arttırılmasından sonra bastırıldı. (Fstoiraf: Ratrtef) Hemingway Afrika'ya geri döndü Klimanjaro'nun karlı tepesi, hâlâ Ernest Hemingway'in bıraktığı gibi tum görkemiyle parlıyor. Maceracı kişiliğinin kendisini Afrika'ya safari aviarına kadar surüklediği Ernest Hemingvvay, Afrika için "Burada kendimi evimde gibi hissediyorum" diyordu. Belki de bu nedenle ilk kez 33 yaşında gittiğı Afrıka'dan hiç kopmadı. Fırsat buldukça Afrika'ya gidiyor, vahşi hayvan avlanna katılıyor ve izlenimleh çeşitli dergilerde yayımlanıyordu. Federal Alman bir ftlm ekibi, edebiyat dünyasında "kayıp kuşağın sözcüsu" olarak bilinen Ernest Hemingway'in 3 kıtada 7 ülkede ve 4 evlilikle geçen 62 yıllık yaşamını, aşklannı, ıstıraplarını ftlme aldı. Kenya'da dogal mekânında çekilen film, 28 milyon Alman Markı'na, yani yaklaşık 15 milyar Turk Lirası'na mal oldu Hemıngway'i TV dizisınde özel dedektif Mike Hammer olarak tanıdığımız 46 yaşındaki Stacy Keach canlandırıyor. Keach bu role bir yılda hazırlandığını belirtiyor Bunte dergısinde yer alan habere göre, Stacy Keach. Hemingway'e benzeyebilmek için her gün 3 saat süreyle makyaj yaptığı belirtiliyor. Kapı ve pencereleri bantlamak sağlığa zararlı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Kapalı ortamlarda bulunan havadaki radyoaktif gazlann konsantrasyonunun arttığı ve bu gazları uzun süre soluyan insanlarda akciğer kanseri görüldüğu bildinldi. Ege Üniversıtesi'ne bağlı Nukleer Bilimler Enstitüsü Başkanı Doç. Dr. Selman Kınacı, Türkiye'de konutlarda ısı enerjisi kaybını azaltmak için kapı ve pencere kenarlanm bantlamanın çok yaygın clduğunu anımsatarak, bunun kapalı yerlerde yapı malzemelerinden kaynaklanan radyoaktif gazlann yoğunlaşması ve insan sağlığına zararlı olması sonucunu doğurduğunu söyledi. Kınacı, "İç ve dış kaynaklardan ahnan radyasyon dozu cografik bolgelere göre değişiklik gösterebilir, fakat radyoaktif bölgeter dışında saglıklı yaşam için bir endişe oluşturmaz. Ancak dogal radyasyon çevreden ahnan radyasyon dozuna ek olarak alınacak her doz, insan sağlığı için bir risk oluşturur. BD sağlık riskinin derecesi, alman ek dozun miklanna baglıdır" dedi. Doç. Kınacı, havadaki radon ve sağlık riski yönünden radondan daha önemli olan radon urünkrinin soIunum yolu ile akciğere girip bronşlara dağıldığını ve mukozalara yapıştığını belirtti. Doç. Kınacı, yapılan bir bilimsel araştırmaya göre, havasında radon konsantrasoyonu normalin 30 katı olan bir ortamda yaşayan bir insan için akciğer kanseri riskinin, günde 10 adet sigara içen bir insan için olan risk ile aynı olduğunu söyledi. YUVARLAK VE KÖŞELİ SÖZLER
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle