23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HAVA DURUMU Meteoroloji Genel Mudurtüuü'nden atnan bilgiye göre, butün bolgeter parçakyeryerçotcbukıflu, Marmara, Ege, Babve Orta Karadeniz, Bao Akdeniz ile ( iç AnadokJ'nun babsı yaflmur ve yer yer saOanak yağışlı. Yurdun doju kesimle s > rinde ise sabah saatierinde yojun sis * gorülecek. HWA SICAKLIĞI: Yajış alan Balıtes» yerterde deflişmeyecek, öteki yerterde Btook biraz artacak. RÜZGAR Güney ve doBngöl Ju yönlerden hafif, ara ara orta kuvvetBîttîs te yaflış alan yerterde zaman zaman çok buluttu. Marmara. Ege, Batı Akdeniz ve Batı Karadeniz yafl BOu kuvvetli olarak esecek Denizterde kıb murlu olup, gönjş uzakhty 10 kilometre dolayında bulunacak. Van Bursa le ve tesiştemeden 35, saatte 1021, oMunde hava parçalı bulutkı geçecek. Ruzgârtaızeyve dogu yon ÇanaMote zaman zaman 2833 denız mili hızla lerden hafil ara ara orta kuvvetfe esecek. Gol mutedil dakjaiı olup, Conjm Demzfi esecek. DENİZ: Butun denizler parçalı Borüş uzakhjı 10 klometre dolayında olacak. • yajmjrtu ; «art A Y A Y S Y A Y A Y Y Y S S Y Y Y Y Y HABERLERİN DEVAMI TÜRKİYE'DE BU6ÜN 23° 8° DiyartetiOT 18° 9°&»me 16° «"Erancan 15° 3°Erajnını 3" 10°EsİQsehir 15° 2°Gaziantep 21° 10° Giresun 21° 8°Gumushi,,:S 16° 3° Hakkâr, 30° 9°lspwu V 20° 9° Istanbul Y 17° 5°İ2H)ir Y 11° 1° Kars S 12° 2° Kasomonu Y 15° 2°K*şeri S 16° 3°Kı*areli Y W15°tonva Y 12° O°Kutahya Y 18° 8° Malatya Y 12 KASIM 1987 OÛNYA'DA BUGÛN Amsfefdam Y Amnan A 28° Abna Y 18° A 27° Baftai Barcetona A 19° B 14° Y 14° Bdgrat Bertın Y 8° Bonn Y 10° Y 11° Bruteel Budapeşte A 15° A 14° Ceoevre A 20° Ceayir A 25° Cidde A 15° Dubayi Frankfurt Y 9° GPTO A 23° Helsinlo Y 8° A 27° Kahire Kopertuj Y 7° KBkı Y 9° Leltoşa A 23° lomgrad Londra Madnd Mıöno Montreal Moskova Munih New Vork Oslo Paris B3" Roma Sofva Teı/Wıv Tünus Y Y B Y B B Y B B Y Y A Y Y A A A B Y Y B B 2° 11° 18° 20° 8° 1° 9° 4° 5° 14° 12° 36° 19° 16° 28° 26° 23° 5° 18° 14° 12° 11° Y 19° 9° A 20° 6° A 21° 9° Y 17° 5° Y 11°2° S 11° 0° B 16° W° B 17° 10° 10°3°HBB Y 19° 14° 13° 0°Samsun S 15° 3° 15° 2°SSrt Y 16° 13° 16°13°Smop S 10°3° 21°12°Sıvas Y 19° 12° 14° «»•frataon B 17° 10° A 9°3° 8° 6° lıncetl Y 16° 5° 19°11°Uşak 13° 4°V4n B 10°3° S 9° 4° 13° 3° Yozoat 12° t° Zonguldalı Y 17° 14° 17° 18° 8° •7° 13° 18° 16° 0°Manisa 10° KMacaş 6° Mefsin 2T" Mujla 4° Mus 3°Nigde 11° OnJu Nfm.ABT MUSTAFA EKMEKÇİ .. Elazığ'a ilk otuz yıl önce gelmiştim; "Yurt Köşolerinden" başlığı altında, Ulus gazetesinde röportajımsı yazılanm çıkardı. Bu yöreyi dolaşır, yazar dururdum. Elazığ, Hozat, Tunceli, Çemişkezek, Bingöl, Diyarbakır, Mardin, Malatya dolaşıp durduğum yöreler arasırvdaydı. Devlet Hava Meydanları işletmesi'nde, kulede hava trafikçısi olarak çalışırdım; ekmeğimi oradan kazanırdım. Bir gece çalışır, iki gün dinlenirdik. Ulus'taki yazılanm nedeniyle, Elazığ'a sürmüşlerdi Arayıp da bulamadığım bir şeydi böylesi bir sürgün. Kısa sürede dostlar edinmiştim. Zütfü Saka, Karakoçan'lı Abdurahman Bey bunlardandı. Bir de Halk Bankası Müdürü Gündoğdu inceefe; söyieşir dururduk. vecihı Timuroğlu, o yıllar Elazjğ'daydı; Eiazığ'ın sorunlannı "Ulus" aracılığıyla Türkiye'ye yaymaya çaltşırdım. Kızanlar da olurdu "Gölcük Sine/nas/"nda, seyircileri haremlikselamlık biçiminde oturtmalarını eleştiren bir yazım üzerine, az kaldı Elazığlı gençlerden dayak yiyordum. Yolumu çevirmişler: Etezığ'da yazacak başka şey butemadm mı? diye sormuşlardı. Üstüme üstüme yürüyorlardı. Rengim atmıştı. verecek yanıt bulamıyordum Tam o sırada, bir şey oldu; Karakoçan beylerinden Abdurahman Ber/(Abdurahman Selamı Danış) karşıdan geliyordu, seslendi: Hayrola Mustafa Bey, tur şey mi oldu? Çok rahatlamıştım Hiç, dedim, gençler biraz sıkıştıımak istiyortar beni: Abdurahman Bey, durumu anladı, gençleri azaıiadı: Haydi bakayım, üstadı rahat bırakın terbiyesizlerl dedi... Ama amca, onun Elazığ'ımız için ne yazdığını biliyor musunuz? O ne yazarsa doğru yazar, haydi bakayım, gidin burdan! Beni Şehir Kulübü'ne mi ne bir yere götürdü, yemek yedik Abdurahman Bey, çoktan öldü. Okuyan, sağduyusuyla doğruyu bulan bir kişiydi. Aramızda en az otuz yaş vardı, ama gönülsüz, kibirsizdi. Arkadaş olmuştuk... O dostlardan bir Elazığ'da Zültü Saka var; ismet Pasa geldiğinde onlarda kalırdı. Burada Zülfü Saka'yı aradım, konuştum. Elazığ'da Muzaffer izgü'yle birlikte imza günümüz vardı. 10 Kasım günü. Bir yandan da, siyasal nabzın nasıl attığını kurcalayacaktım. Otuz yıl öncesinin bir olayını, Abdurahman Bey'in bir esprisini anlatmahyım. Abdurahman Bey, CHP'li ismet Pasa'cı. Yıl 1957'ler fılan. CHP'nin o zamanki genel sekreteri Kasım Gülek'in bir hostesle olayı olmuştu. Kasım Gülek, bekardı; ismet Paşa olayı doğal karşılamıstı; ancak hostes boş durmuyor. basın toplantısı üzerine basın toplantısı yapıyor, kamuoyunun gözlerini üzerinde tutmaya çalışıyordu. Banyoda bir basın toplantısı da yapmış, "Şöyle sevişmişlik, böyle seviştik" gibilerinden anlatıp durmuştu. Bunu da, o zamanki Demokral Parti iktidarının yayın organı "Zafar" diline dolamış, yayın yapıp duruyordu Elazığ'da da Demokrat Parti il Merkezi'nin dış kapısına konan panoda Kasım Gülek'in hostesle ilgili olayı anlatılmaktaydı. Abdurahman Bey, DP İl Merkezi'nin önunden geçerken, bir Demokrat Partili: 8ey, ne olacak sizin bu haliniz? diye sorar... Ne varmış halimizde? Canım baksana, genel sekreteriniz, hostesle... Abdurrahman Bey, bir an düşündükten sonra, Demokrat Partiliye: Bu hostes, sizden m'ıymiş bizden mi? diye sorar. DP'li: Bizden! dese olmayacak, "Tabii sizden!" deyiverir. Abdurahman Bey o zaman: Canım, biz birbirimizi şey ediyoruz, size ne oluyor? yanıtını verir. Elazığ'a Malatya'dan geldim. Elazığ'a Ankara'dan bir süreden beri uçak yok. Çünkü Elazığ Havaalam'na büyük yolcu uçakları inip kalkamıyor. Malatya'da ise jet üssü var, bu nedenle oraya uçaklar inip kalkıyor Bu, Elazığlıların çok ağrına gidiyor Turgut Bey'in Malatyalı oluşu, Malatya'ya yatırımların akışı öfkelendiriyor. Malatya eskiden, 19501960 arasında da CHP'nin kalesiydi. ismet Paşa, hep oradan seçilir gelirdi. 1960'tan sonra, AP'li Hamit Fendoğlu'nun Malatya'dan gelişi Paşa'yı çok kızdırmıştı. Bir söyleşi sırasında: Malatyalılan bağışlamayacağım, karsıma Hamit Fendoğlu gibi birini çıkanp seçtileri diyordu. Turgut Bey'in hocası Süleyman Bey'in demokratlığı da oncağızdı! Malatya'da Nakşibendi şeyhlerinin "Işıkçılar" kanadı egemen; bunlar da ANAP'ı, Yusuf Bozkurt özal'ı destekliyorlar. Elazığ'a gelince, onun yazgısını da gerçekten Malatya beliriiyor; böylesine bölgecilikvapılan bir yerde, Elazığlı seçmenlerin ANAP'a oy vermemeleri doğargörülüyor. Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk'ün, Elazığ'dan umudu kesip gitmesınden sonra Cahit Aral liste başına getirildi. Cahit Aral'ı Ziraat Bankası'na girerken gördüm. Clark Gable bıyıklarıyla, sempatik bakışlarıyla yürüdü. Önünde, arkasında polisler vardı. Burada Cahit Beyle de ANAP zorlanır gibime geliyor; buradaki hayvan dışsatım merkezi de kalkmış, bundan Cahit Aral'ı sorumlu tutuyoriar. Aydın Güven Gürkan açıkladı. Malatya'ya yapılan yatırım 240 milyar TL. Elazığ'a ise sadece 27 milyar TL.; Elazığlılar, bu paranın Elazığ'dan kesilerek Malatya'ya aktarıldığı görüşündeler Burada kesimlık hayvan sayısı da onda bire inmiş. Otuz yıl önceki, belleğimdeki Elazığ. daha bir kent izlenimi verirdi, şimdi kocaman bir köy olmuş. Bir vatandaş Aydın Güven Gürkan'a şöyle demiş: Elazığ, 20 yıl önce, 25000 nufusiu bir şehirdi, şimdi 180000 nufuslu bir köy durumuna geldi! Aydın Güven Gürkan, SHP'nin listebaşı adayı burada; ikinci aday savunman Ali Hadi Emre, öbür adaylan Elazığ'da göremedim. Herhalde başka yörelerde çalışıyorlardı. DYP burada, Palu şeyhlerini liste başına koydu; birincisi eski bakanlardan Ali Rıza Septioğlu, ikincisi de Rasim Küçükel'in kardeşi Ahmet Küçükel... Süleyman Bey, seyhler konusunda çırağından geride kalmıyor. Birkaç gün önce buraya Necmettin Hoca gelmiş; oldukça büyük bir kalabalık karşılamış; Refah Partisi'nin gücünün de burada küçümsenemeyeceğı söyleniyor, ama "barajı aşamaz" diyenler de var Elazığ'dan beş milletvekili çıkacak; SHP'nin Malatya'da partizanlık dolayısıyla bir şansı yok değil; Aydın Güven Gürkan'ın burada ayn bir yeri var gibi. Siyasal yaşamdaki başarısı hatta politikayı sürdürüp surdürmemesi buradaki başarısına, alacağı sonuca bağlı. Aydın Güven Gürkan'ı, "Ankara Notlan"nda eleştirdiğim oldu; beni de pek sevdiğini, yazdıklarımı bayılarak okuduğunu sanmam. Ne yapalım, zorla kimseye kendimi beğendiremem. Ama, buradaki konuşmalar ı, bireysel çalışmalan göz ardı edilirse, oldukça basarılı görünüyor. Hep kendisinden söz ediyor, oysa seçimde aday listelerinde, adayların değil, partilerin adı geçecek... Seçim günü, Aydın Güven Gürkan'ın adım arayanlar, listede bulamayacaklar.. 10 Kasım'da Atatürk için "öğretmenevi" önünde tören yapıklı. Bir değil, iki kez saygı duruşu yapıldı. Aydın Güven Gürkan ikincisine yetişebildi. Cahit Aral, ikisinde de vardı. ilk saygı duruşu dokuza beş kala, ikincisi dokuzu beş gece oldu. llkinde, "Atatürk ve tüm şehitler için" dendi. istiklal Marşı da çalındı; göndere bayrak çekildi. Fırat Üniversitesi'ndeki gerici tutumlara, davranışlara bakarsak iki saygı duruşu azdı bile... 10 Kasım'da Eiazığ'da "Bal Kitabevi"nde, Muzaffer İzgü'yle kitaplarımızı imzaladık... Bir Nabız Yoklaması. Venedık Vıyana Zurih A agfc B bukiOu K ö r t S ssi Y yaOmurtı KmNnm' ORDU'dan YALÇIN DOĞAN ARCAYÜREK Cruise'e ne evet, ne hayır Bu türkünün "Özal'a yazıyor uyarianması" dahi havayı değiş(Baştarafı 1. Sayfada) tirmeye yetmiyor. Giresun ve Ordu il merkezten hariç olmak üzemalarından kaynaklanan, sere. Giresun ve Ordu'da kıyı bo çim sonuçlanna iyimser olmayundaki durgunluk, yerini hareyan bir bakış egemen. 6 eylüle kete ve daha canlı bir topluluğa kadar alanlar dolup taşmış, Debırakryor. Özal kürsüye çıkryor "4 mirel "Bu kalabalıklar bizi ıktidaytllık icraatın içinden" yeni bir üsra götürur" yargısını dile getirirlupta karşımıza geliyor. Özal'ın diken, sonuçtan sonra moralsiz, linde tüm "K"\ar "G'iara dönüşüyof. Ömeğin, "Garştmızda Ga hatta isteksiz. radenizliler vaar... Gari gittiğimiz Yeni seçim tarihi saptandıkyerterde..." Bilinen bir üslup. Bi tan sonra ANAP'ın 300 milletvekili çıkaracağı varsayımlarına rilerini anımsatan bir üslup. Zaman zaman Özal'ın da kullandı göre Özal'ın anayasayı nasıl degiştireceği, Cankaya'ya 1989'da ğı bir üslup. Ama bu sefer biraz çıkacağı, yargı kurumlarına çokça kuliandığı bir üslup. duyduğu öfkeyle yeni düzenleÖzal'ın sözlerine Karadenizlimeler yapacağı, siyasal dünyayı ler pankartla karşılık veriyor: allak bullak edeceği yolunda "Karadeniz dalgalı, yoğun yorumlar. Sanatkâtiarımız prangalı." Aday listeleri öncesi belli beYada: lirsiz kıpırdanmalar, muhalefette "Eğtence yeri değil, listeler saptandıktan sonra birİşyeri istiyoruz." Birkaç gün önce Başbakanlık Bu pankartlan görünce seçim den duyulan, daha belirgin sıçKonutu'Dda konu Özal ile kurramalar. Başta SHP, ardından öncesinde Özal bol bol vaatte mayfan arasında tartışılıyor. Sobulunuyor. Liman yapıyor, yol ya DYP'de örgütsel hareketlenmenuçta "gazetecilerin Özal'm otonin güçlendiğini gösteren yeni büsune alınmamastna" karar ve pryor, okul yapıyor, sanayi sitesi veriler. Anketler sandık gününe riliyor. Anlaşılan kamuoyu anket yapıyor, aklınıza gelen her şeyi yapıyor. dek sürüp gidecek, sonuncusu leri ve seçimden beklentiler Güneş'te. Genel değerlendirÖzal'ı ve çevresini son derece raVaatlere rağmen halkın bilinen mede yine ANAP başa geçiyor. hatlatyor. "Nasıl olsa basına ih coşkusu, alışılan tepkisi yine de Ne var ki "başı çekmenin bir tiyacımız yok" havası Özal ve eksik. Bir durgunluk var Karadeçevresine egemen. Özal seçimi 'aması' var" ortada. Anayasayniztide. Ya seçimin bu kadar uzakazanacağından oylesine emin la oynamayı engelleyecek bir mış olmasından ve seçim havaki, "artık kimseye ihtiyacı yok". sonuç veriyor son anket. ANAP, sınıh iyice kaybolmuş olmasınyüzde 40'ları yakalamış, Özal'ı dan dolayı ya da ANAP'lı beleNe var ki Trabzon'dan başladiyelerin halkın ihtiyaçlannı yeteüzecektir kuşkusuz. 239'da tıyan gezi, Giresun'dan geçerek kanıp kalmış. Yani salt çoğunOrdu'ya uzandıkca kıyı boyunda rince karşılayamamış olmalanndan. luk rakamı 226'nın 13 fazlasıyki her yerleşim biriminde, her kala önde. Eğer sonuç böyle gesabada her ilcede belli bir durBir ara fırsatını bulup Özal'a, gunluk kendini gösteriyor. Ger"bu durgunluğun nedenini" so lirse Özal da eski ustası Demiçekte, kentlerden gelen tepkiyi ruyoruz. Özal da bu gözleme ka rel gibi "Bulun 226'yı düşürün beni" demeye başlayacağı bir Ozal'ın kurmaytan da kabui editılıyor ve şu karşılığı veriyor: yor. Kış koşullan, belediyelerin aritmetik bu. Anayasa değıştirip "Karşı taraf yok da onun için beceriksızliğı ANAP'a tepki d o seçim havası yok. Muhalefet hâlâ Cankaya'ya çıkma düşleri hayğuruyor. Özellikle kentlerde kış milletvekili adaylarıyla uğraşıyor. dii buzdolabına. koşullanna ayak uyduramamak, Bugün bir yenisi çıkmazsa Onun için daha seçim meydanbelediyelerin halkın gereksinimilanna gelmeye vakit bulamadılar son değerlendirmenin ilginç bir ni, ömeğin odununu, kömürijnü Onlar gelse, peşrev olacak. Amabaşka yanına dikkat etmek gezamanında karşılayamamış ololmadıklan için seçim havası da rekiyor. İl il sonuçlardan sonra ması, kentlerde ANAP'a gidecek 101 milletvekilliğinin ortada olyok." oylann sayısını azaltıyor. Özal'ın Bu durgunluğu kentlerin giri duğu özenle belirtiliyor. en yakın çevresiyle bu göziemi Kesin olan şimdilik ANAPşinde yollara sıralanan ilkokul çotartıştığımızda, onların da aynı cuklan da bozmuyor. İlkokul ço ın 185 rakamına dayandığı. kanıyı paylaştığını görüyoruz. "Ortada" olan milletvekillerinin cuklarının ellerine pankartlar tuönemli bölümü, muhalefete kaBuna rağmen Özal durgunlu tuşturuluyor: yarsa ne olacak?.. Halkoylama"ANAP'lıyız, Özalcıyız." ğunu koruyor. Onun durgunluğu Düşünebiliyor musunuz ilkokul sı sonucu için özene bezene ANAP konvoyunun geçtıği Karaçocuklannın ellerinde bu pan söylediği "kılpayı fark" ile iktideniz kıyılanna yansıyor. kartlan. dara gelirse Özal ne yapacak? Zaman zaman durgunluğun Milletvekili pazarları mı açagiderilmesi için "Oy &/ Eminem" Durgun miting alanlarından türküsünün "Özaliaştınlmasına" uzakiaşıyoruz. Karadeniz'in kıyı cak? Dilediği zaman uğradığı Mecliste bir oya gereksindigi bei bağlanıyor. ANAP'lılar Karasına geliyoruz. Deniz kenarında, deniz'in bu ünlü türküsünü seuzakiara bakryoruz. Denizin dur zaman sabahlara dek nöbete çim döneminde yeniden uyanV gunluğu Türkiye'nin durgunluğu mi girecek?.. Tontonu çok üzeyor. Beste aynı, güfte değişik: na kanşıyor. cek günler gelmeyecek mi? Durgunluğu atıveren İnönü, "Seçimleri alalım, Türkiye bu kadar durgun bir Hizmette yarışalım, ülke mi? Özal bu kadar durgun parlamento oyunlarında ustaOy oy Özalım, mu? Belki halkla konuşurken, laşmış Demirel, hele yüzde 10'u aşıp Meclise girerse Eceİşçinin yanındastn, kürsüde o kadar değil. Ama Özal Çiftçinin gözündesin, o kadar durgun mu? Türkiye bu vit, kök söktürürler Ozalımız'a. Alınan bilgiler Özal'ın bu varOy oy Özalım." kadar durgun mu? sayımlara kulak asmadığını, konutta yeni beş yılda, nasıl yeni bir dünya yaratacağını hesapla(Baştarafı 1. Sayfada) lıyor demektir. Boyle olnnca da yarak günleri geçirdiğini gösteTürkiye'ye zarar verüerek dolaylı ola riyor. Muhalefet asıl becerisini defi, ftak f aktöıü de bulunduğunu" rak ittifaka zarar veriliyor olması so son on gün izlenecek radyo ve hatırlatarak, Türkiye'nin jeostratejik nncundan kaçılamamaktadır. Zanne TV propagandasına yöneltmek konumuna dikkati çekerken, değişen diyorum ki harilanın daha iyi incekoşullar ışığında hiçbir ülkenin katı lenmesi lazım." Osman Olcay, "W»s zorunda. Bugün Rize'de inönü, tutumunu sürdüremeyeceğini vurguhington Posl" tarafından yöneltilen yanıbaşındaki illerde Özal hallayarak da daha önceki konuşmaJave Türkiye'nin neden ek yüküiTÜülük kın önünde. Yanndan sonra nnda olduğu gdbi açık bir kapı bırakler almaktan kaçındığıru irdeleyen bir Manisa'da Demirel, sonra Gümaya özen gösterdi. Büyükelçi Olcay, soruva şu karsdıîı verdi: orta menzüli füzelerden (INF) doğaney'de. Bu seçimde bu geziler cak boşluğun kısa menzilli füzelerle "ABD'mn çok dgyariı olduğu 'yü fazla çarpıcı olmayan görünüşmi (SNF) kapatılacağı sorusuna ise kü paylaşmak' yaklaşıım, yükii sade ler veriyor. Seçmeni bir partiye özetle "bem hayır, bem evet" diye yace mali açıdan paylaşmak demek de yöneltecek süre anılan son on nıt verdi. Olcay şöyle konuştu: gildir. Aynı zamanda risklerin de gün. Özal, bir elinde makas, bir "Hayır derken biraz aceie ettim gapaylaşılması demektir. Türkiye'nin elinde mala şimdi "TV'ofe sıraliba, ama INFIerin doğuracağı boş bu çerçevede üzerine düşen nükleer layacağı pariak vaatlerin" altyaInğun sanki bu boşlugu ortadan kalgörevleri omuzladıgı kamsındayım. dvmak istercesine aldacde başka sis Hele ne zaman nükleer sözcüğü geç pısını oluşturuyor. temlerie tanzim edilmeye çalışılması se, keadilermin bunun dışında tutulBir konuşmasında dokunduUr NATO poUtikası degidir. Hde amasını isteyen müttefikler varken, bu ruverdi, "Hele TVde kampanya fıra afır elde edilmeye çahşıldıgı bir jeostratejik konumdaki Türkiye'nin başlasın, bakın sizlere neler dönemde hiç değüdir. Fakat öte yanneden daha fazla nükleer görev yügetireceğim" diye bir ipucu vedan ber iki tarafta ve özellikle Sov kii altına girmesi gerektiğinin haklı yrtler'de çok kısa menzüli olduğu için riverdi. Doğrusu kitlelere horoz bir izahı lazımdır. Hele bu konumnINF kapsamına ginneyen silahlar şekeri veren bu tür kampanyann paylaştığı bölgede hiç yükümlüvardır. Bu bakımdan bir modernleş hik almaya niyeti olmayanlar varken. larda şimdilik üstadın üzerine me, hatta bazı yeni silah sislemleriGördügİinüz gibi ben Türkiye'nin saçıkacak lider yok piyasada. Munin devreye girmesi kesindir. INF anvanolması gereken bir davası olduhalefet kadrolan, Ozal'ın ipuçbçmasının taraflann başka tiplerde ğu kamsında degilim. Aksine. karşı larını izleyip, satır aralarına sı•ökleer silah üretmesini önlemedigi görüşün kendisini savunması gerekkıştırdığı gelecek planlarını eğer de göz önüne ahnırsa, bu bakımdan (igini düşünuyorum. Amerika bize da evet diyorum. Boylece sonı.va bem neden daha fazla nükleer silah ko keşfedebilirse, daha bugünden kayır, bem de evet cevabını vermiş "çarpıcı karşı önlemler" almaya Buşlandırmanuz gereitigini açıklayaolayonım." bilmeü." Büyükelçi Olcay, yine " W B başlamalı. Özal'ın ayıracı, tok hington Post" muhabirinin yönelttiği bir sesle net seslenişler yapaBüyükelçi Olcay bir gazetecinin "Soran nedir? Yeni sflahlar mı, yoksa bilmekte. Kongre'nin Türkiye'ye karşı tutumuH s«yı nu? sorusuna da şöyle cevap na ilişkin bir soru yöneltmesi üzeriYoksa, TV'deki duruşa, yüz verdi: "Yaklaşık 15 yıl önce imzalanne de şöyle konuştu: çizgilerine, saç tarayışıyia giymış bnlunan bir kararnamenin bağ"NATO'nun objektif kriterieri dısilere bakarak eğilim saptayan layıcı hükümieri var. Bu kararname şında lobilerin etkisiyie Amerika'dan kesimler az değil Türkiyede. sonsuza kadar yunırlükte kalacak gelen 'harici unsurlar' sadece Tiirkdegil, fakat yürurlükten kaldınlacagı Ünlü giyimevi Bijan'dan kosiyeyi degil NATO'yu da zayıf duşugüoe kadar yüriirlüktedir. Amerika tümlerle boyunbağlarıyla, Herriiyor. Lobiler belki burada Ameribunu bfliyor, fakat bu onlann yeni mes'ten altın kalemiyle "masal kan yaşamının bir parçası olabilir, tekliflerie gelmesini engdlemiyor. ama başka iilkelerde lobiler kabui baba" kimliğine bürünecek Gayet dogai bu. Biz de tutumumuedilemez bir günab gibidirter. ÖraeÖzal tuzu kuru haneleri, köşegin lngiliz pariamentosunda ya da zu degiştirmiyonız. Özellikle aynı yi dönen çevreleri etkileyen kebölgede kimse bu konuda tek santim Alman Bnndestag'mda hiç lobi lafı simleri bir kez daha "fethedegeçtifiııi duydunuz mu? Lobi mot adım atmazken. Buna soyiedik Amerikalılara. Fakat bir gün gelir topye cek!" laka vardır, ama çok ioce ve mahikiin jeostratejik durum bazı kararEkonomi muhabirimizin son ranedir. Fakat burada böylesine kalan gözden geçirmek zomnluluğu bilgilerine göre, 30 kasımdan maya dönük olunması sadece 'sayıdoğurnrsa sayı da kategori de gözyı bulanın' baklıymış gibi gözukmebaşlayarak değistirilip serpilmiş den geçirilebilir. Azaltılır da çoğalsini saglıyor. Oysa sayılar kadar arbir yeni 24 Ocak'la taksit taksit tılır da. Bağımsız bir hükümetin bugnmanlann da gücü vardır. Örnegin nu yapmaya hakkı vardır. Ama her zamlarla canımıza okuyacak. Törk SUahlı Kuvvetleri'ne NATO kesten daha bagımsız olan AmerikaA Enflasyon mu?.. Geçende içindeki görevlerini yerine getirmesi nın da teklifte buluntnaya hakkı varTV'de gözümüze baka baka için verdiğiniz her 10 dolar için Yudır. Nitekim silolarda öyle eski sissöylediği gibi, aşağı çekmeye nan Silahh Ku^vetlcri'ne 7 dolar vermek zornnda kalışııuzı ince ve ma temler vardır ki elinize alsamz pat ne gerek, nasıl olsa seçim beş lar. Bundan ötesine benim aklım erbiraoe ortamtarda açıkJamak olanagı yıl sonra... • mez. Belki cabJDikle suçlayabilirsiniz, yoktur. Eger 'sayıyı bulmaktan Sırala TV'den cilalı vaatleri, zaten bir nükleer silah görsem onu ibaretse' sorun, o halde argamanlanasılsa umut Mehmet'in ekmebir çuval patatesten ayıramam." nnnanükihakbiıgjgeriplaDdakaği. Ye Mehmet Ye!.. (Baştarafı 1. Sayfada) Özal gazetecilerie tartışıyor. "Gazetecileri bir daha arabaya almayacağım" deyince, gazeteciler Başbakanın otobüsünü terk ediyor. Özal da bunun üzerine dün, basını otobüse almıyor. Başbakan bir otobüste, gazeteciler bir başka otobüste. Özal kendisinin basın.tarafından izlenmesini istiyor İzlenmediğı zaman, hatta kızıyor. Ama ayn ayn otobüslerde ve Trabzon'dan Odu'ya kadar uzanan şeritte Başbakanı izlemek gazeteciler açısından son derece güç otuyor. Başbakan 4 yildır "kavga istemiyoruz" sözünü iktkjannın ilkesrne dönüştürüyor. Aslında bunun çok sayıda örnekterini de sergiliyor. Ancak tam seçirn öncesinde, biraz da garip bir biçimde, galiba gazetecileri kırryor. Özal hesap bilmiyor (Baştarafı 1. Sayfada) Rize'de konuşma yaptığı alanda özellikle çay üreticilerinin hazırladığı, "Çayda alınterimiz var, demokraside nöbetimiz", "Sabah bcşte çaylıktayız, çocuk çocuk açıktayız", "Ortadirek dediler, ortadireği yedikr", "Emek biam, çay bizim, kazanç neden onlann?" pankartlan ile karşılanan İnönü, sözlerine, "Karadeniz'in yiğit. çalışkan insanlan, sizinle beraber olmak ne mutlu" diyerek başladı. Rize'nin siyasi yasaklarla ilgili referandumda yüzde 60 evet oyu vererek, demokrasiye sahip çıktığını belirten İnönü, şimdi genel seçimlerde yeni bir demokrasi sınavı verileceğini anımsattı. İnönü, iktidarın çay konusunda uyguladığı politikayı eleştirirken, vatandaşlann, "Çayda sömuriiye son" sloganlan üzerine de "Çayda sömuriiye son verecegiz" dedi. özel sektörün faaliyete geçmesi ile çay üreticisine peşin para alacağının vaat edildiğini anımsatan İnönü, üreticinin şimdi daha sefil olduğunu bildirdi. inönü, SHP iktidarında ÇayKur'un fabrikalarının geliştirileceğini ifade ederek, "Biz, hem devlet hern özel sektörii birlikte çalışbracağız. Ne gerekiyorsa onu yapacağız. Hiçbir kompleksimiz yok" diye konuştu. Erdal İnönü, miting için Rizeye gelmesi nedeni ile ağustostan bu yana bekletilen çay paralannın ödeneceğinin açıklandığına, TRT'de bu konuda yayımlanan haberlere dikkati çekerek, şunları söyledi: "Biz buraya geleceğiz diye, yazdan beri bekleyen çay paralannı ödeyeceklerini açıkladılar. Ama her gün seçim mitingi yapmak miimkün değil. Miting olmadan da çay paralannın ödenmesinin bir başka yolunu bulmak gerekir. Bunu da siz biliyorsunuz. Bu, söziinün eri insanlan iktidara getirmektir. Seçim olsa da, olmasa da üreticinin parası peşin ödenmeü." ANAP iktidanrun televizyonu parsellediğini bildiren İnönü, muhalefete TV'de yer verilmemesinden de yakındı. İnönü, bu konudaki düşüncelerini esprili bir biçimde, "Eksik olmayın, burada miting yaptınız, şimdi TV bizi de gösterecek" diye açıkladı. İnönü, seçim öncesinde televizyona her akşam; halktan, işçilerden, üniversiteden insanlar çıkartıp, görüşlerini açıklama olanağı verilmesini istedi. SHP lideri, "Ama TV'de, varsa yoksa Özal. Artık Özal'ın ne söyleyecegini biliyoruz. Konuşmasına bile gerek yok" diye konuştu. İnönü, Tekel'in önceden hazırlanmış zamlı paketlerinin yanlışlıkla satışa çıkanlması olayına da değinerek, "Allah korusun. Özal yeniden iktidar olursa, zamlar hazır. O zamlı paketlerin piyasaya çıkmasını istemiyorsanız, oylannızı SHP'de loplayın" dedi. Erdal İnönü konuşması sırasında, ezan okunmaya başlayınca, sözlerine bir süre ara verdi. Inönü'nün bu davranışı, alanda toplanan vatandaşlarca aüuşlarla karşılandı. Bu arada oğlu Ardeşen Belediye Başkanı'nın vurulması olayından ötürü yargılanan 95 yaşlarında Mehmet Tekin adındaki bir gazi, seçim otobüsünün üzerine çıkarak, Inönü ile konuştu. Demokrasiyi Inönünün kurtaracağı inancında olduğunu bildiren Tekin, oğlunun yargılanması olayından da yakınarak, "Şimdi kuvvet nerede ise adalet orada. Halbuki adalet hakhdan yana olmalı" dedi. tnönü, konuşması sırasında yanmda duran eşi Sevinç lnönünün sürekli ammsatması üzerine, yörenin sağlık somnlanna da değindi. Sevinç İnönü, bir ara eşine, yöredeki nem oranının çok yüksek olması nedeni ile birçok hastalığa rastlandığını anımsattı. İnönü de, SHP iktidarında sağlık hizmetlerinin ücretsiz ve yaygın olacağını söyledi. Inönü, özal'ın sosyal devlet diye bir şey bilmediğini, şimdi vergi iadesi uygulamasını bile kaldırmak için çaba harcadığını bildirdi. İnönü, Rize'de tl Başkanı Hasan Tuncer Türiit ve SHP'nin Adana adayı, eski TRT spikeri Mesut Mertcan'ın yaptığı anonslarla "denenmemiş tek lider, güvenilir devlet adamı, karariı insan" diye tanıtıldı. Anonslan yapan Mertcan, miting öncesinde, adaylan ve SHP yöneticilerini tanıtmak üzere seçim otobüsünün üzerine çıkınca, alanda bulunanlardan yoğun alkış aldı. SHP lideri İnönü, Rize'nin rutubetli havasında yapılan mitingde sık sık pardösüsOnü giydi, çıkardı. İnönü, konuşma sırasında pardösü ile rahat edemeyince, Uzerinden çıkarmayı yeğledi. İnönü bir ara, yanında duran eşi Sevinç İnönü'ye dönerek, "Üşüdiiysen, sen aşagıya in" dedi. Ancak, Sevinç İnönü mitingin sonuna kadar eşinin yanmdan aynlmadı ve hemşerilerini selamladı. Erdal İnönü, hükümetin kamu görevlilerini ANAP çıkanna hizmete zorladığını da bildirerek, SHP iktidarında devlet gücünü ANAP için istismar eden kamu görevlilerinden mutlaka hesap sorulacağını açıkladı. Işimize akılları ernıez (Baştarafı 1. Sayfada) erken okunuyor galiba" diyen Başbakan, konuşmasını kısık sesle sürdürdü. "Önümuzdeki beş senede iktidar ohırsak, vaptıkbnmızın iki mislini yspanz" diyen Özal, sözlerini "Toplu konut bizim icadımızdır. Diğer partiler, bizden kopya çekiyor. Biraz akıllı olsalar. bizim karşımıza çıkmazlar, bizim yaptıklanmızı daha iyi yapacaklannı söylerler. Onlann akh ermiyor" biçiminde sürdürdü. Toplu konut konusunda "bir taşta üç kuş vurduklanm" savunan özal, devlet işlerini de aile işlerine benzeterek, "İyi besap yaparsanız, işler iyi gider. Bunlar, akıl işidir" dedi. Başbakan "Devlet baba falan diyorlar. aslında babahğına fazla bakmayın. Esas sahip sizsiniz ki. gelip size yalvanyonız, verin oyunuzu diye" biçiminde konuştu. Özal, silah konusunda şunları söyledi: "Silah fabrikası isü'yoruz, pankartı laşıyorsunuz. tlerde silah isinde de bir kolaylık yapacagız. Aynen sigarada yaptıgımız gibi. Silah da kaçak gelmeyecek. Normal gelecek. Bir de, tabii yerlisi de yapılacak. Sigara ithal ediyonız. Ama baktılar ki satıyor, gelip fabrika kurmak için izin istiyoriar. Silahta da bir Makine Kimya ile olmuyor. Karadenizli burada, kendisi ufak atölyelerde gizli gizli silah yapıyor. Onları daha iyi hale getireceğiz. Bazılan korkuyor, gazelelerde yazılıyor. 'Özal Türkiye'yi Teksas'a mı çevirecek?' diye. Yok öyle bir niyeti m." ANAP'ın yeni bir takım olduğunu sayleyen Başbakan, "Bütün gazetelerin ağzından düşmeyen tek isiın. Özal. Onlar benim propagandamı yapıyor. 'özal'da iş olmasa, hepsi ona çatar mı?' demiyor musunuz? Öbürleri daha önce ne yaptılar ki şimdi ne yapacaklar?" diye konuştu. lık halk topluluğuna, hitap ederken, "Kim kızarsa kızsın, Türkiye'ye çag atlatıyonız" dedi. Lüks mal ithalatını eleştirenlerin dilinin altında, "Bu mallar kaçak girsin, karaborsacı, kaçakçı kazansın" sözü olduğunu belirten Başbakan, "Kamyoncular yolda bize niye selam veriyor? Çünkü onlara iş yapük da ondan" diye konuştu. Özal, Vakfıkebir'de bir çocuğun elindeki bir sepet dolusı ,simiti 10 bin lira vererek aldı. Yol üzerindeki vatandaşlara "Sola kaplırmayın oylan. Biraz ideolojik işler yapıyor onlar" dedi. Bir vatandaş da "Milyar verecek olsalar onlara oy yok" diye bağınnca Özal neşe içinde, "sagolasın, yaşayasın" yanıtını verdi. Ordu'da özal ve beraberindekiler daha sonra karayolu ile Ordu'ya geçerken, yol üzerinde Ayşe Kabakulak adlı bir kadın "Koeam, 20 yıl önce öldü. Dort çocagum var. Onlara iş verirsen, ben sana oy Teririm" diyerek, Özal ile pazarlık yaptı. ; özal, Ordu'da da belediye önündeki meydanda yine otobüsün uzerinden bir konuşma yaptı. Canla, başla çalısarak, hesap vermeye geldiklerini söyleyen Özal, "İcraatın İçinden programında sofranıza, evinize konuk oluyorum. Bu ayın 18'inde yine evinize gelecegım. Şöyle bir hesap verecegim" dedi. Siyasete kendisi gibi sonradan girenlerin, 55 yaşından sonra eski yöntemler ile politika yapamadıklannı vurgulayan Özal, "Buzdolabı olan çamaşır makinesi, televizyonu olan video istiyor. tşte hayal pahahlığı dedikleri bu" diye konuştu. Özal, konuşmasının bir yerinde, "Jp mi atlayacağız, çag mı atlayacagız görecekler" dedi. Silah fabrikası kurulması konusundaki sözlerini yineleyen Özal, "Ordu, Giresun ve Trabzon, üçü de silah fabrikası istiyor. Seçimlerde hangisi kazanırsa, ona yapanz" dedi. Konuşmasının son bölümünü de hava karardıktan sonra sürdürdü ve muhalefet partilerini eleştirdi. Başbakan Ordu'dan helikopter ile Trabzon'a, oradan da özel uçağı ile Ankara'ya döndü. Özal bugün de Çankın, Kastamonu ve Sinop'ta halka hitaben konuşmalar yapacak. Giresun mitingi Başbakan, Giresun'a saat 14.00'te girdı. Cumhuriyet meydanındaki mitingde, Semra Özal'ın genel başkanı olduğu Türk Kadınım Güçlendirme ve Tanıtma V'akfı'nın, "Anadolu kadınlan sana minnettardır" ve "Çağ atlayan Turkiye'de Türk kadını olmanın gururunu vaşıyoruz" pankartları dikkati çekti. Özal. otobüsün uzerinden kalaba TASARIGIİIM TASARI SmİSTÜH MODUİSUİK KURSLARI TEKSTtL TASARIMI TARIŞNASI Turkiyc ğcnclinric tüm tasanıııcılara açık tckstil sanatlan daltncla sanatçıyı tcşvik vc yapıtlannı ürctinıdc dcğcrlcnclinnck umucıylu; I'cnyc Tshirt üzerine haskı lasanını koııııltı MİMAK SİXiV\ devri saııat etkiııliklerinin yonumı ka\ııaklı, CAUSANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZŞtPAL " 7 . 0 0 0 g ü n ü tavandan" SORU: 26 yd 6 ay dgortahbgun arasında 8.400 gfin prim ödedim. Bunun en «z 7.000 giinii tavmndan ödemedir. Sigortabbgun başlangıcı 1954 yüıdır ve 1979 yılı sonunda işten aynlmak zorunda kaldun. Başka bir işte yalışmak nmndn ve anryifi İçinde 1981 yüı ortalanna kadar bekledim. Sonuç olarak da 8. dereceden emekli edildim. Oysa ki hiç zaman yitinneden ayuk baglanması için başvursa idim, bugün ben de 1. derece 9. kademeden emekli olacak ve siiper emeklilik hakkından da yararlanacaktım. Siiper Emeklilik Yasası'ndan yararlanabilmek ve borçlanabilmek için: 1 Yeni yasada sözttnn etdgim haksubfı ve ceUfkiyi giderecek bir hMkiim var nudır? 2 Yok İse hakkun oldufnna inandıgım 1. derecenin 9. kademesine gelebümem saglanabflir mi? 3 Bnna da olanak yoksa, sigortasız geçen 1980 yüını borçianarak 1. derece 9. kademeye yükselebilmek olasılıgı var mı? 4 Bu olasdıklann dışında söz konnsu haksızlıgı giderici bir yol ve yöntem bulunabüir mi? M.Ö. ANKARA yanştna (Ifıy.eıılcıııniştir. 1. (\lü\ Munsiyıın (Hutlct) ). IX (J(M).(KM). TI. 4(M).(KK). TL 15().(KMrcr.TL Si:çİ( İ Kl'Kl'L: M.S.fT. (Üizcl Suııallur Hık. "lckslil AıuLSiiıuıl Ikılı M.f". (iuzcl Sunutlur l'uk. Tcslil Aııasuıuıı Ikılı M.S.C. Cıüzcl Sunaltar Fak.Tck.stil Aııu.suııaı Ifcılı M.C (lüzcl Sonuüar l;ak. IVksiil Aııasuıuıı Ihılı M.C. Alulfırk ligiUnı l'uk Tckstil Anusuııul Ihılı Hamzugll TcksUl A.!}. l"ala TcksUl Aij. TcksUl TuNunıiKı Tasan SlUlistlik MiMİclisliik Kıırslan M(l Tasan (»iyinı. I"nıl". Ikyluııı SAI.PIKAY I h^. Kcyluın K.VYA Ynl. IX^. HurikuT()K.\ (}gr. (.ör\. (teanuy ()MI "K ()ftr («.r\. Iımin AKIX)fı.\N Aykııi HAMZAT.il. llnsıuı A Scıııra K.\S.M' llulva ASI.VX TESLİM TARtlIİ: 22 (kuk H)K8 Cıınuı Yan^nıa tjaıinunıesi a;jugi(hü<i adreslenleıı lemiıı edilehiliııir. Adres: T4SAKI ST/ÜSTÜk HOMÜSTÜK KVKSüHtl istiklal Cad. Turnacıbaşı Sok. No. 53/1 Söğütluçeşme Cad. Kadıköy Palas Kat.3 D.10 GALATASARAY İSTANBUL KADIKÖY İSTANBUL TASAKIÇfVİM YANIT Süper Emeklilik Yasası ile getirilen "süper emeklilik bakkı", Sosyal Sigortalar Yasası'na göre "Malulliik, yashbk ve ölüm sigortalanndan gösterge taUosunnn en üst göstergesinden ayiık alanlarla, ayuk almaya hak kazananlara uygulanmaktadır. Bir başka »niaftmia bu hak 1. derece 9. kademeye gdebflmiş oUny gş l d iara tanınmışür. Siiper Emeklilik Yasası'nın aygnlama esadanna ilişkin genelgeye göre de vasanın yurüriiige gtrdigi 9 lemmnz 198Tye kadar (7 Temmnz 1987 dahil) Sosyal Sigortalar Kurnmu'nca 'birinci derecenin 9. kademesinden (1400 gösterge) maInllük, yaşlılık ve ölüm aylıgı baglanmış olanlarla aynı tarihe kadar ayhk baglanması için talepte bulunmnş oJup, henöz işlemieri devam edenkrden mnracaat tarihinde birinci derecenin dokuznncu kademesinden ayhk almaya hak i f « ı » n q bulunanlara" borçlanmalan koşulu ile süper emeklilik hakkı tamnrmştır. Yasada, 1. derecenin 9. kademesine ulasamayanlara hiçbir hak tanınmamıştır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle