01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 EKİM 1987 HABERLER CUMHURİYET/7 SEÇİM 87'YE DOĞRU Inönü: DSP barajı aşamaz HASAN UYSAL ANKARASHP Genel Başkaru Erdal tnönü son günlerde kendisine yöndtilen yoğun eleştirüeri, DSP'yi, parti meclisinden kendisini eleştirerek istifa eden Aydın Güven Gürkan'la durumunu, kamuoyu yoklamalannı nasıl gördüğünü ve 29 kasunda yapılacak erken genel seçimlerden ne beklediğini "Cumhuriyet'e" açıkladı. İnönü, DSP'nin barajı aşamayacağını, seçiınlerde SHP'nin iktidar partisi olarak çıkacağma inandığını belirterek, partisinin sosyal demokrat çizgiden sağa veya sola gitmesine karşı çıkacağını belirtti. İnönü, Gürkan'ın genel başkan adayı olarak kunıltayda karşısına çıkmasınm "köprülerin abkhgı" biçıminde yorumlanamayacağını da söyledi. Genel seçim hedefıni "en «2 226 millelvekili" olarak açıklayan SHP Genel Başkanı, bunun için yüzde 30 civanndaki oyun yeterli olacağını savundu. Son gelişmeler ve eleştirilerle ilgili olarak "Cumhuriyet"ın sorulannı yanıtlayan SHP Genel Başkanı Erdal tnönü'ye yöneltilen sorular ve tnönü'nün yanıtları şöyle: SHPGenelBaşkanı'nın Cumhuriyefe demeci GİMLERİN KÖPİJĞİJ AHMET TAN P a r t i y i s a g a f c « v i f a Başından beri sosyal demokrat çizgiyU ısraria ve inatla izliyoruz. Parti bu çizginin sağına ya da soluna giderse karşı çıkanm. G e a e l s e ç b a l e r : Hedefimiz iktidar, yani en az 226 milletvekili kazanmak. Yüzde 30 ciyannda oy bekliyoruz. Yüzde 30'lan aşarsak belki başkalarına stirpriz gibi gelebilir, ama bize gelmez. suresınce yerimizin süratle yukseleceğini ve birinci parti olacağımızı tahmin ediyonım. Gerçekten buna inanıyorum. Peki niye ANAP birinci parti görukayor? tNÖNÜ tktidar partUeri seçime gidilirken, özeüikJe bizde, her zaman avantajlı farz ediliyor. Onlan destekleyen çok sayıda etken var diye düşünülüyor. Seçim gününe kadar bu etkenler belli bir rol oynuyorlar, ama seçmenler bu seçimler sonunda iktidann değişebileceğini bildikleri için, iktidardan memnun değillerse bu tavırlarını gösteriyorlar. Kamuoyu yoklamalan bizim için bir anlamda uyarıcı olmasına karşm, lam gerçekleri yansmığına inanmıyorum. Son günler ve son hafta çok önemli. Çok sürpriz sayılacak değişiklikler getirebilir. Yuzde olarak ne bekli>orsuDUZ? tlk olarak gazetderde yer ılın kanaoyn yoklamalanna deginmek Siz pek buna yanasnnyorsunuz, istiyoruz. Hemen hepsinde ANAP, ama partinizin ya da hiç olmazsa siedci bir üstünlükle iktidar adayı olazin genel seçimler için bir tahminirak gözüknrken, SHP oylan yüzde 20'nin epey allında çıkıyor. Siz bu niz var mı? nu nasıl yorumluyorsunuı? İNÖNÜ Hedefimiz iktidar, İNÖNÜ Ben kamuoyu yokla ' bundan başka bir şey düşünmüyorum. İktidar için gerekli milletvekili malannda yerimizin süratle yukselsayısından daha az bir sayı düşündiği kanısındayım. Son yoklamalarmüyorum. Yani en az 226 milletveda ikinci parti olarak gösteriliyoruz, kili kazanmak amacındayız. ama bu yetmez tabii. Propaganda tNÖNÜ Biz yüzde 30 civarında oy bekliyoruz. Yüzde 30'lan aşarsak belki başkalarına sürpriz gibi gelebilir, ama bize gelmez. SHP'nin iktidar şansuu azaltan faktörterin başında DSP gösterüryor. Sizce DSP, SHP oytannı onemli ölçiide bölmez mi? Yani DSP ne yapabiUr? tNÖNÜ DSP barajı aşamaz. Bizim için DSP'den çok, kararsız oylar çok önemli. Seçmenlerin üçte biri yeni seçmenler. Onların bize yöneİeceklerine inanıyorum. SHP Genel Başkanı, bir başka soru üzerine, "yolsuzlak ve riışvel olaylanndan geçilmeyen" bir Türkiye yaratan ANAP iktidarının, işçi memur, emekli ve çiftçiyi yoksuUaştırdığıru, Türkiye'nin dış itibarıru zayıflattığını, kişilikli bir dış politika oluşturamadığını, enflasyonu önleyemediğini ve iktidan "bir avuç varlıklı kesime sundugunu" soyledi. Solda olan bir partinin ilk kez solda olduğunu söyleyerek iktidara gelmesinin bazı kesımleri ürküttuğünü belirten Inönu, "Bundan urkecek bir sey yok. l zun ve kalıcı bir iktidar için solun gelmesi Türkiye için büyttk yeniük otacaktır ve bu bir gerek liliktir. Onun için bazı kesimler buna engel olmaya çalışıyor gibi düşiınüyonım. Ben bunlan normal goriıyorum. Bugun iktidar olan partiyi destekleyen çevreler, göreceksiniz ki iktidar olduğumuzda bizi desteklemeye baslayacaklar" dedi. Erdal İnönu'ye yöneltilen öteki sorular ve yanıtları şöyle: Konuşmalaruuzda SHP'nin başansını. ANAP'ın başansızlıgına bağladıgınız izienimi var. Üstelik SHP'nin topluma gerekli ve yeterli mesaj vemıediği eleştirileri bulunuyor. ANAP'ı desteklemeyenler niye SHP'ye oy versin? tNONÜ Ben buna katılmıyorum. SHP her türlü engele rağmen, elinden geldiği oranda mesajını, programını halka duyurmaya çalışıyor. Serbestçe iletişim organlanndan yararlandınldığımız söylenemez. İktidar bunu alabildigince kullamrken, o ölçüde de muhalefeti ekranlardan kaçınyor. Bunun sorumlusu herhalde SHP değildir. Yoksul düşürültniiş, haksızlığa ugramış her kesimin umudu SHP'dir. DSP'nin flk kuruluş çahşmalanna katılan Hail Tunç, Ecevit'in danışmanı Prof. Asaf Savaş Akat ve DSP'nin eski Istanbul tl Başkanı Doç. Seyfettin Gursel'in SHP'den aday olmasını nasıl degerlendiriyorsunuz? İNÖNÜ sSHP'ye Ugi giderek artıyor. Bazı çevreler ısrarla bunu görmek istemiyor ya da inanmıyor, ama SHP giderek guçleniyor ve seçimlerden iktidar olarak çıktığında bu kanıtlanmış olacak. Size yönelik ağır eleştiriler var. Bunlardan birisi partiyi sağa çektiğiniz konusunda. Siz buna katılıyor musunuz? İNÖNÜ Buna yanıtım açık. Başından beri sosyal demokrat bir çizgi izliyoruz. Parti, bu çizginin sağına ya da soluna dogru giderse karşı çıkarım. Bence önemli olan partiyi sola sağa çekmek mesdesi değil, partinin sosyal demokrat çizgisini koruyup koruyamadığı, bu çizgiyi yürütüp yürütmediği meselesidir. Bizden beklenmesi gerekenler, partinin çizgisine sadık kalıp kalmamakur. Öbur taraftan düşuncelerimizi halka iletmek, iktidar olmaktır. Parti çizgiden sapmaya kalkarsa, buna karşı çıkmam gerekir. Bunu yaparken de herhangi bir saplantı ile yapmıyorum. Sosyal demokrat politikaya sadık kaldığtm için yapıyorum. Siz politikaya, sonradan üslelik bir bilim adamı olarak üniversite çevresinden atıldınız. Özeilikle son merkez yoklaması sonrasında. Sorunlaıia karşı karşıya kaldınız. Çok eleştiri aldınız. Sizi yıpralmaya çalıştılar. Çok >ogun mesai harcıyorsunuz. Zaman zaman keşke politikaya hiç girmeseydim dediniz mi? İNÖNÜ Böyle bir şey düşünmüyorum. Sorunlan, sıkıntıları mübalağa etmemek gerekir. Her mesleğin hoş gelen ya da sıkıntı getiren tarafları var. Yalnız bir tarafını algılamamak gerekir. Üniversitede de bilim hayatında da son derece sıkıntılı günler yaşadım. Mücadele arkadaşlanmın birlikte karar alıp, bunu yürütmek için canla başla çalışmaİarı, bu çalışma sonucu iyi sonuç alınması politikada mutluluk veren şeyler. Örneğin parti meclisinin son aldığı önseçim karan büyük mutluluk. Partiye yeni bir atılım getirdi. Gürkan istifa etti? Sizi de eleştirdi. Özal'la anlaşıp şike vaptığının ileri sürdıi. Siz eleştirileri 'genel başkanlığa ada>lıgını koyacagı için yaptı' dediniz. Aranızda kopriıler auidı mı? Kunıltayda karsı karşıya gelebilir misiniz? İNÖNÜ Kurultay için konuşmak erken daha, ama Gürkan telefon etti, parti meclisinin aldığı karar nedeniyle kutladı. Sayın Gürkan, Elazığ adayı. Onseçime girecek. Kazanacak inşallah, sonra TBMM'de birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Ben konuya kisisel olarak yaklaşmıyorum. Genel başkanı eleştirirse o arkadaşıma kızmıyorum. Zaman kimin doğru, kimin haklı olduğunu gösteriyor, gösterecektir. Önümuzdeki kurultayda birden fazla genel başkan adayı olacak herhalde. Durum onu gösteriyor. Birden fazla başkan adayı var diye partide bir bölünme de olmaz. Tabii, bu adayların anlayışına da bağlı. Mesele bunu dikkatli vürütmek, fıkir tartısrnası düzeyinde yurutmektir. Ayarı kaçırmamak lazun tabii ki. Bolünmeye göturecek biçimde davranmamaktır. Özalların 34 yıl öncesi ve sonrası | { Semra Hanım 31 Mayıs 1953 gününü şöyle anlatıyordu: "Bizim dairenin sık sık özei yemekleri olurdu. Turgut birçok defa beni oraya davet etti. Ama ben hlçbirini kabul etmedim, nazlanmaktan değil, prensipten. Katı kurallarım vardı..." "Sonunda ilk defa birlikte çıktık, ama nişan yüzükterini almak için." "Bizim daireden bir arkadaşın düğününe gttmiştik. Bir ara dansederken kulağıma 'seninle evlenmek istiyorum' dedi. Dogrusu böyle bir şeyi tahmin ediyordum. Ben 'düşüneyim' dedim. Kaşlannı çatarak 'Şimdi kararını istiyorum' demez mi? Ben ses çıkarmayınca, 'demek kabul ediyorsun' diye güldü. Sabah daireye geldiğimde bir de baktım ki Turgut servisteki arkadaşlara çikolatalar, likörier ikram ediyor. Şaşırdım kakjım. Meğer benimle nişanlandtğını anlatmış herkese." "31 Mayıs 1954 günü Ankara'da nikâhımız kıyıldı. Evde yakın dostlar arasında, ama Turgut'un ailesi Malatya'da, benimkiler İstanbul'da. İki gün sonra Malatya'da, ondan sonra da İstanbul'da ailelerimiz için birer tören daha yaptık. Yine evlerde aile arasında." 34 koca yıl... "Çok kısa geliyor bize. Ne kadar da çabuk geçti. Bu kadar yıl içerisinde inanın ciddi olarak tek bir münakaşamız olmamıştır." (FotoğraflarCumhuriyet,Sözler.Milliyet Arşivi) Nobel'in arkasındaki gerçek ğı "Nobel Edebiyat ödülü: Kararların Arkasındaki İlkeler ve Değerler" adlı kitabı 200 yıllık kurumun iç yapısı hakkında çok ilginç bilgiler veriyor. Akademi üyeleri, yaşamlarının sonuna kadar üye kalacak şekilde seçilen 18 İsveçli yazar ve edebiyat araştırmacıdan oluşuyor. Akademi'nin ödül değerlendirme tutanakları halka 50 yıl sonra açıkjığından, bazı adaylann neden seçılip, dığerlerınin neden seçilemediğinı görmek mümkün değil. Kayıtlara göre, ingılız yazarı Thomas Hardy, 1910 yılında Komite tarafından, "Kadm kahramanlannın dini ve ahlaki içerikten yoksun" olduğu gerekçesiyle ka IZMİB'den HIKMET ÇETINKAYA SHP'de Canlanma Var ÎZMÎR SHP ve DYP örgütlerinde önseçim heyecam sürerken, DSP ve ANAP'ta "sesstz bir bekleyis" var. SHP'de "eski ağır toplar" politika sahnesinde yerlerini almaya başladılar. tzmir, birinci, ikinci, üçünai ve dördüncti seçim bOlgelerinde "oy hesaplan" yapılmaya başlandı. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit bugün. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü ise yann tzmir'e geliyorlar. Ecevit, Karşıyaka'da bir kahve toplantısında konuşacak. İnönü üçüncü bölgeden Onseçime gireceği için, partili üyelerle görüşecek. Bu arada Orgüt tabanınm 29 Kasım seçimlerine ilişkin görüşünü alacak. SHP Parti Meclisi üyeleri Birgen KeUf, Türkân Akyol, Turan Beyaztt, Edip Servet Devrimcl deIzmir'de Onseçimegiriyorlar. Buyüzden tzmir, SHP için "en ilginç U" olarak nitelendiriliyor. Eski Zonguldak Milletvekili Kemal AnadoU üçüncü bölgeden yani İnönü 'aün seçim bölgesinden Onseçime katılıyor. 1973 ve 1977seçimlerinde CHP Genel Başkanı Bülent Ecevifle Zonguldak'tan milletvekili seçilen Kemal Anadol, bu kez SHP Genel Başkanı tnönü ile aynı seçim bölgesinde "önseçim " yanşına giriyor. Kemal Anadol, Cihan Hamsici (Bakırköy), Ender Ertin (tzmir), Mustafa Gazalcı (Denizli), Erdal Kalkan (Edirne), VeliAksoy (tzmir), Mustafa Şentürk (Malatya) dün ortak bir bildiri yayımlayarak, "çağdaş bir demokrasi için halkımızı SHP'de bütünlesmeye çağmyoruz" dediler. SHP'nin tüm üyelerinin katıhmıyla önseçim yapılması karan sosyal demokrat tabanda olumlu bir etki yarattı. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü bunun farkmda. Bu arada Marmaris Belediye Başkanı Muharrem Elgin'in ikinci kez tçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınması, ANAP'ın aleyhine oluyor Ege'de. Marmaris gibi turizmin en gelişmiş yöresinde, dört aydan bu yana belediye başkanlığımn 6 kez el değiştirmesi oldukça düşündürücü, Muharrem Elgin, dün bir açıklama yaptı. Belediye başkanlığmdan çekildi. SHP'den milletvekili aday adayı oldu. SHP Genel Başkanı Erdal tnönü 'nün, Muharrem Elgin 'in ikinci kez görevden alınışına gösterdiği sert tepkiden sonra, yann lzmir'de bazı açıklamalarda bulunacağı söyleniyor. tnönü, tçişleri Bakanı Ahmet Selçuk'u, ANAP'lı olmakla suçlamış, "mutlaka kendisinden hesap sorulacaktır"demişti. IzmirMerkez tlçe Belediye Başkanlığı görevinden alman Süha Baykal'm da konumu aynı. ANAP'tan istifa edip, SHP'ye geçen Süha Baykal elinde danıştay karan olmasına karşm hâlâ görevinin başına dönemiyor. SHP Genel Sekreteri Flkri Sağlar'ta dün telefonla görüştük. Sağlar, tüm üyelerin katılımıyla önseçim yapılması için, büyük çaba göstermişti. Içel'den birinci bölgede onseçime girecek olan Sağlar'ın "sans ibresi" birinci sırayı gösteriyor. Sağlar, "Ya Saytn tnönü'nün sansı nasıl?" diye sordu. Erdal İnönü de üçüncü bölgeden birinci sıraya yerleşecekti elbet. Sağlar, "Halkın tek umudu SHP" deyip ekledi: "Ben çok memnunum yeni dönemden. Ya parti olacaknk, ya da 12 Eytül fehefesinin düzeninde kavrulup gidecektik." Saym Prof. Dr. Asaf Savaş Akat ile Doç. Dr. Seyfettin Gürsel'in DSP'den istifa edip SHP'den aday adayı olmalanna ne diyorsunuz? "tnsan hakları, demokrasi, hukuk için tek birUşiUcek yerin SHP olduğuna aydmlar, sanatçüar, memurlar, dar gelirliler, köylüler inanıyorlar artık. Şu anda yanımda ArifSağ var. O da Ankara Altındağ'dan aday adayı." Tüm üyelenn katılımıyta yapılacak bir önseçim SHP'de hareket yarattı sanınm. "Evet öyle. Bunun mücadeUsuu yaptık. Eğer delege yöntemine basvursaydık, ArifSağ aday olur muydu hiç? Şimdi üyeler katılacak. Tüm üyelerin karşısına çıkacak Arif Sağ. Listeler mtyhane masalannda duıenlenmeyecek. Üyeler bildiği, inandığı isimlere oy verecek." 29 Kasım seçımlerinde şansı ne SHP 'nin ? "İktidar olacağız. Halkın somut sorunlan bizim iktidar olmamızla gerçekleşecek. Eğer demokrasi istiyonak, tüm ilerici güçleri yantmıza çağmyonız." SHP'de bir devinim ve canlılık gözle görülüyor. 1 kasımda yapılacak önseçimden sonra bu devinim ve canlılık daha da artacak. Şimdiden göninen o... SEÇİM KULİSİ ÇelebVnin "milletvekilliği projesi" tzmir (Türey Köse) Anayasa Mahkemesi'nin karan, milletvekili aday listelerinin iptali, ANAP'ın "sosyal demokrat" adayı Işın Çdebi'yi hiç etkilemedi. "Çığ atlayan Türkiye" için çalışmaya hazırlanan Çelebi, miUetvekilliğini bir "proje" olarak görüyor. Çelebi, kapı kapı dolaşıyor, gecekondu semtlerine gidip yurttaşların somnlannı dinliyor. Sonra bu somnlar, bilgisayarlarla donatılmış bttroda sınıflandınlıyor. Işın Çelebi, kendini anlatmak için bulduğu hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Ancak, "sosyal demokratl4ı" ile ilgili sorulardan pek hoşlanmıyor. Bülent Ecevit'e danışmanlık yaptığı günler anımsatıldığında, "Bütent Bey'e hâlâ saygım var, ancak artık sorunlar 1015 yıl öncesinin politikalanyla çözülmüyor" diyor. Işın Çelebi, geçen günlerde bir "rotaryen" olarak diğer rotaryenlere, "dünya ekonomisindeki gelişmeler ve Türkiye"yi anlattı. Ve rx)litikaya soyunduğunu kanıtlayan tümceler kullandı. Işın Çelebi, konuşmasım tamamladıktan sonra, gazetecilerle konuşurken de "politikacıydı." Önseçim ohırsa şansı olup olmadığı sorulduğunda, "Elbette. Kesinlikk seçüirim. Tek tek delegelerle bağlantı kurdum" yanıtım verdi. Kitap yasaklayarak, imam hatip liselerinin sayısını arttırarak çağ atlanıp atlanamayacağı sorulduğunda ise, "Altyapıya uygun gelişmeler olacaktır" demekle yetindi. Işın Çelebi, genç ekibiyle birlikte bugünlerde "milletvekilliği" projesi üzerinde çalışıyor. "Bunu da bir proje gibi ele aldık. En iyisini yapmaya çalışıyonız" diyor. Nobel Edebiyat Ödülü Lev Tolstoy, Thomas Hardy ve Graham Greene ya da Yaşar Kemal'e değil de niçın Theodor Mommsen, Kemal Paul Heyse ve Miguel Angel Asturias'a verildi? Bu sorunun yanıtı, tercihini New York'ta yaşayan Sovyet Musevi ozan Brodsky için yapan İsveç Edebiyat Akademisı üyelerinin zihinlerinde. İsveçli şair, edebiyat tarıhçisi ve akademı üyesi Kjell Espmark'm yazdığına göre "Nobel Edebiyat Ödülü'nün tarihi, açıklık kazanmamış olan bir iradenin açıklık kazanması için sarfedilen bir dizi girişim otarak ortaya çıkıyor." Dinamitın mucidi Alfred Nobel'in vasiyetinde "ödül, ıdeal anlamda en mükemmel yaprtı ortaya koyan yazara verilmelidir" sözlerini, akademi üyeleri öteden beri muhafazakar biçimde yorumluyorlar. Ûdülün ikinci kez verildığı 1902 yılında, Akademi'nin Nobel Komitesi, "Teorik anarşizm ve mistik Hıristiyanlığı savunduğu" gerekçesiyle ödülü "Savaş ve Barış'm yazarı Lev Tolstoy'a değil, "tarihı sunuşu sanatında yaşayan en büyük yazar" olarak nitelediğı Alman Roma tarihçısi Theodor Mommsen'e verdi. Esmark'ın Akademi'nin Nobel ile ilgili arşivine dayanarak yazdı bul edilmemişti. Emile Zola "Kaba ve kuşkucu natüralizmden dolayı", Norveçli oyun yazarı Henrik Ibsen ise "olumsuzluğundan" dolayı, 3ddedilmişti. İsveç'in en büyük yazartanndan olan ve ülkesinin kurulu düzeni ile hiçbir zaman anlaşamayan August Stringberg ele alınmamış bile. Aynı akıbeti Joseph Conrad paylaşmıştı. Türk yazarı Yaşar Kemal de, son edebiyat ödülüne aday gösterildi. Komitenin, Yaşar Kemal'e ne "kulp" bulduğunu ise bir komite, bir de Nobelin ruhu biliyor. Bizim bilmemiz için de elli yıl gerekiyor Karikaturler de tekerrür eder Sol fırka teşekkül ederken. SOZ Değer Demirel, "40 gün boşa harcandı" diye yakınıyormuş. Demek 70 sent ihtiyacı gibi, 40 günün değeri de, "20 yıl kere 365 günü" boşa harcadıktan sonra anlaşılıyormuş. Acaba bu «ene Mecliıte u ğ d a mı oturayım, yoksa toldjı mı? Mecluin di|inda kaln» da azizim nerede oturursan otur!.. (II Ağustoı 1930 Cumhurtytt) Migrosta şişmanlatan grev COŞKUL U KALABALIK DSP 'nin Bakırköy Zuhuratbaba 'daki mitinginde güvercin ve üzerinde DSP yaııh balonlar uçuruldu. Koçak'ın yolu açıldı Adana (Ufuk Tekin) Eczacı Ersin Kocak, Merkez tlçe eski Başkanı ve sonra "Baskanlar Başkanı" Aytaç Durak'a muhalefet edebilen birkaç ANAP'lıdan biridir. Koçak, seçim gündeme gelince ANAP'tan aday adayı oldu. "Koçak'ın şansı yok" diyenler, listeler açıklanıp da ikinci bölgeden kontenjan adayı olduğunu görünce, "Helal olsun, Durak'ın adayları bile giremezken, Koçak listeye girdi" demekten kendilerini alamadılar. ANAP, üç ilin dışında önseçim yapmayacaktı Ayrıca Adana'da da küçük bir değışıkliğe gitti. Koçak, solun kuvvetli olduğu ikinci bölgede kontenjan adaylığından alınarak "garanti" olan ikinciliğe getirildi. tkinci sıradaki Yılmaz Hocaoglu ise kontenjan adayı yapüdı. , Değişikliğin nedenini ANAP'ın üst düzey yöneticilerinden biri şöyle açıkladı: "Yılmaz Hocaoglu, MDP'den gelmedir. tyi hatiptir, ama vaktiyle başbakanı çok suçlamıştır. Örgiitte de s«vilmediği ortaya çıktı. Ersin Bey ise gecesini giindüziine katıp ANAP için çalışıyor. Degişiklik parti için iyi oldu." Ecevit, Bakırköy Zuhuratbaba'da konuştu; OSECÎMDENBU SECİME Karagöz^ıin şadırvamna benael^or Meclis'te uçak alımmda yapdan bir yolsuzluktan söz ediliyordu. Şair Yahya Keraal'e sorarlar: "Bu olaya ne dersin üstat?" "Ne diyeyim, Karagöz'ün şadırvanma benziyor." "Anlayamadım." "Httkumet muslugu açarsa akar, açmazsa sular durur." SHP demokrasiyi gözden çıkardı YALÇIN ÇAKIR DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, İstanbul Bakırköy'de Zuhuratbaba futbol sahasında yaptığı konuşmada, baştan sona SHP Genel Başkanı Erdal İnönu'yu eleştirdi. Inönu'nün Seçim Yasası'nda Ozal'la işbirliği yaparak demokrasiye ihanet ettiğini öne süren Ecevit. "SHP, muhalefetin işbuiiğini bozmasaydı, Cumhurbaşkanı bir gece dıişünmez, en az 10 gece düşunürdu. Belki de yasayı imzalamazdı. SHP'nin amacı, DSP'yi hazırfaksız seçime sokup, silmek" iddiasında bulundu. Son günlerde partisinden aynlarak SHP'ye katılanları ima eden Ecevit, "Aydın gcçinip, halkla bütunleşmeyi içine sindiremeyenlere güle güle. 'Ben hocayım, o Ukokul mezunu. Benim üzerime nasıl gelir' diyenlere güle güle" dedı. "Oy bölme" suçlaması konusunda da Ecevit, "Slogan, salon solculuğundan vazgeçme>enlerle biz yola çıkmayız" dedi. Kalabalık ve coşkulu bir topluluğa hitap eden DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, beraberinde eşi Rahşan Ecevifle saat 14.00'te özel bir uçakla İstanbul'a geldi. Konuşmasına ANAP iktidan ile Başbakan Turgut Özal'ın uygulamalannı eleştirerek başlayan Ecevit şöyle dedi: "Bir takım büyük zamlar erken seçim için bekletiliyordu. O zamlar duvan çatlallı ve sızmaya başladı. Sd gibi yeni zamlar seçimden sonra halkın önüne yıgılıcaktır. Aklı ermiyor değil. enflasyonu indiremijorda degil. Bilhassa indirmiyor. Ya başansızdır ya da bile bile halkı soymaktadır. Ozal'ın erken seçim istemedeki amacı bu sıkıntılar duyulmadan kapağı sandığa atmaktır." Erken Genel Seçim Yasası'nın Meclisten geçirilişiyle ilgili olarak SHP Genel Başkanı Erdal İnönu'yu eleştiren ve Başbakan Turgut Özal'la işbirliği yapmakla suçlayan Ecevit, "Maalesef sosyal demokrat geçinen bir parti) le, onun akıl hocalan, Özal'la işbirliği yaptılar. DYP söz verdi. Ben soz verdim. Ben ve Demirel sözlerimizi tuttuk. SHP lideri sözünii lutmadı. Bu bir oyundur bu bir tuzaktır' ° dedi. Ecevit. SHP'ye çeşitli kereler işbirliği çağrısı yaptıklannı, ancak hep olumsuz yanıt aldıklannı söyledi. İşbirliği için yıllarca ellerinden geleni yaptıklarını belirten Ecevit, "Beni bölüciilükle soçluyoriar. Bölucülük suçu ne ise bazı >azarlar sayesinde benim üstumde kaldı. Ben sosjal demokrat oylan boimek değil, nasıl buyutfbilecegimi geçmiste gösterdim" dedi. Türkiye'de bazı çok bilmiş, ilerici, aydın geçinenler olduğunu öne süren Ecevit konuşmasının son bolümünde, "Aydın geçinen kimselere, halkla bulıinleşmevi içine sindiremeyenlere güle güle, ben hocayım o ilkokul mezunu benim uzerime nasıl gelir diyenlere de güle güle" dedi. Türkİş'e bağlı Tezkoopİş Sendikası, Koç grubuna bağlı Migros'un 34 işyerinde grevde. Bu grevler 1100 işçiyi kapsıyor. 60 gününü dolduran grevin sona erdirilmesi için, sendika ile Türkiş yönetimi bir toplantı düzenledi. Şevket Yılmaz, grevdeki sendika yöneticileri; Deriİş Genel Başkanı Yener Kaya, Basınİş Genel Başkanı Ali Ekber Çiçek ve Tezkoopİş Genel Başkanı Kenan Gürbüz ile tek tek görüştu. Grevi yürüten sendikanın lideri Kenan Gürbüz, Migros greviyle ilgili görüşlerini şöyle ortaya koydu: "SORU Migros grevinde zorluğunuz var mı? 1 Hayır. Valla, ben Migros taki grevi 23 yıl daha çok rahat sürdürürüm. Migros greve gidince, bu iş bakkallara yaradı. Bakkallar, grevin devam etmesini istıyoriar ve bu yüzden Bir daha karşımda görmeyeyim Her seçimde karşısına dikilen adaya parti başkanı çıkışır: "Seni bir daha karşımda görmek istemiyorum." Aday sorar: "Sayın başkanım istifa mı ediyorsunuz?" DYP'lilerin cuma namazı DYP Genel Merkezi'ni aradık Sayın Demirel ile görüşmek istiyoruz? Efendim Sayın Genel Başkan evindeler. Ama şu anda cuma namazında sanıyorum. Sayın Dülger yok mu? Cumada efendim. Peki Mehmet Gölhan Bey? O da cumaya gitti. Peki efendim genel sekreter yok mu? Veya başka bir yetkili. Seçim kurulu karan ile ilgili acil bir konu vardı? Yok efendim. Namazdan sonra bir arayın. "Namazdan sonra" yeniden telefonu çevirdik. Bu kez yanıt hepsi için "henüz dönmediler". Genel merkeze bir arkadaşımızı gönderdik. Biraz sonra teşekkür etti: Burada partililer dışında kimse yok Gölhan öğleyin çıkarken partililer çevresinı sarmışlar. "Ne oluyor bize anlatın" diyecek olmuşlar. Gölhan çıkışmış.. "Yahu durun da bir cuma namazına gıdelim". grevci işçileri destekliyorlar. SORU Yani nasıl? Ben gidip işçilerimle görüşüyorum. Şöyle diyorlar: Biz bu Migros şubesinde pastırma, sucuk satmıyoruz. Ama şu sıralarda bol bol pastırma, sucuk, baklava, börek yiyoruz. Bunlar hediye olarak geliyor. Katık da aynı aııydı? 1946 seçimlerinden sonra Meclise giren General Kâzım Karabekir, bir gün Cevat Dursun'a şöyle der: "Biz de sosyalistler gibî aynı kara ekmeği yiyorduk." Dursunoğiu sorar: "Katık da aynı mıydı paşam?" Katİl l^işlerf Bakanıdır Ismet Paşa, bir gün Kâzım Karabekir Pasa'dan bir telgraf alır: "Kılıç Ali ve Recep Zühtü beni adım adım izliyor hayaUm tehiikededir." Hemen lçişleri Bakanı Şükrü Kaya'yı bulur, der ki: "Böyle bir şey olursa, kürsuye çtkar, katil Şükrü Kaya'dır derira." Hemen i2İeme durur, tehMke giderilir. Biz de yiyoruz' diyorlar. SORU Kimler hediye getiriyor? Bakkallar tabii. İşçilerden bazılarını tarttırdım, çalışırken 60 kilo gelenler, grev başladıktan sonra şimdi 7075 kiloya çıkmışlar Bunlara grev yaradı. SORU İşçılerle ilgili başka tesbitleriniz var mı? Ben onlara içtiğim sigaradan, yani 'Samsun216' ikram ediyorum. Bir bakıyorum onlar bana daha değişik, daha fiyakalı sigaralar veriyorlar. Moralleri çok iyi. SORU İşçilere herhangi bir mali desteğiniz var mı? Biz sendika olarak kendilerine sadece yol parası veriyoruz. SORU Peki, sonuç olarak değerlendirmeniz nedir? Migros'taki grevci işçilerimiz müthişler. Bütün işçiler böyle olsa, neler yapılmaz." İşçi sınıfının liderliğini Migros'taki 1100 grevci işçinin komutasına bırakmak, Özal'ın ücret ve işçi politikasına karşı en büyük çözüm olacak herhalde. Seçimde futbol taktiği ANAP Genel Başkan Yardımcısı, Trabzon Milletvekili Fahrettin Kurt, 'ANAP'ın seçim taktiklen"ni şöyle açıkladı " Trabzonspor Teknık Dırektörü Suat Özyazıcı'nın taktığıni uygulayacağız. Yani? Maçtan önce kendisi futbol' culara. "Şöyle yandan kayacaksınız. kısa paslarla. aşırtma yaparak ceza sahasını zorlayacaksınız" deyıp durur. Sonra? Sonra maça çıkarken futbolcuların kulaklarına eğılıp, "Bildiğıniz gibi oynayın" der. Biz de bıldiğimizgibı oynayacağız. Çunkü en iyi oyun, oyuncunun bildiği oyundur." En yetkili ağızlardan birinden böylece seçim ışının bir oyun, ANAP'lılann oyuncu, dışındakilerın de seyırcı olduğunu öğrenmiş olduk. "Mersıler" Hayatımıae gavealtk altıııda mıdır? Ismet Paşa İ950 seçimlerini yitirdikten sonra görevi yeni cumhurbaskanma tesiim ederken sorar: '•Hayatımız emniyet altında mıdır?" "Bu ne biçim söz paşam?" Paşa, rahat eder.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle