Katalog

25 EKİM 1987 DIŞHABERLER CUMHUR/YET/3> Kara Ses'e darbe KÖLN (AA) Köln Idare Mahkemesi, Federal Almanya'da Türkiye aleyhinde çalışan kaçak eski Adana Müftüsü Cemalettin Kaplan 'ın yönetimindeki yurdun kapatılmasını kararlaştırdı. Köln Gençlik Dairesi tarafmdan açılan davaya bakan mahkeme, Federal Almanya'da Türkiye aleyhine faaliyetlerde bulunan Cemalettin Kaplan yönetimindeki yurdun kapatılmasını karara bağladı. liınanistarida Füze anlaşması kesin füze skandah zîrve ise "belki •99 Solcu Anti dergisi, Papandreu'nun yakın bir dostunun, Mirage2000 jetlerine takılacak füzeleri için Fransız şirketinden büyük komisyon aldığmı yazdı. Hükümet ise füze siparişinde yolsuzluk olmadığını açıkladı. HADİ ULUENGİN BRÜKSEL Paris umutlan boşa gitmeden, orta menzilli nükleer silahlann kaldınlmasına ilişkin anlaşma Sovyetler Birliği ile ABD arasında imzalanacak ve Washington'da öngörülen Reagan Gorbaçov zirvesi yü sonundan önce gerçekleşecek mi? Moskova'daki temaslanndan sonra dün Brüksel'e gelerek olağanüstü NATO Konseyi'nde müttefiklere bilgi veren Amerikan Dışişleri Bakanı George Shultz'un açıklamalanndan yola çıkıldığı takdirde, bu sorunun birinci bölümünü "evet", ikinci bölümünü ise "belki" ile cevaplamak mümkün. Yani Shultz'a göre Moskova'nın verdiği işaret, her halükârda ve zirve gerçekleşmese dahi orta menzilli füzelere ilişkin anlaşmanın imzalanacağı, Reagan Gorbaçov doruk toplantısının ise "şartlar elverdiği takdirde" yapılabileceği doğrultusunda. Yine Shultz'a göre, söz konusu " ş a r t " , önceden sanıldığı gibi Başkan Reagan'ın "Yıldız Savaşları" projesinden vazgeçmesi biçiminde şekiUenmiyor. Fakat bu "şart"ın ne olduğu da Sovyet başkentinde kendisine açıklıkla belirtilmiş değil. ABD Dışişleri Bakam'nın yorumuna göre ise, iki süper devlet arasındaki zirvenin yıl sonundan önce gerçekleşmesi ihtimali hâlâ mevcut. Kremlin'de iki gün boyunca, önce Sovyet meslektası Edouard Şevardnadze, ardından da SBKP Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov ile görüşen ABD Dışişleri Shultz, Moskova gezisi hakkında bilgi verdv DtJNYADABUGUN ALÎSÎRMEN Hayret!... Geçen pazar, hukuk öğrenimi gördükten sonra, bu uğraşı bir yana atmış ve asıl tutkusu olan ressamlığa dört elle sarılıp ününü sınırlanmız dışına taşırmış bir dost ile konuşuyorduk. Söz döndü dolaştı, ortak tantşlarımıza ve dostlarımıza ve kaçınılmaz olarak Sayın Melih Cevdet Anday'a geldi. Ressam dostu m, "Sohbetlerine bayılıyorum. Hele o yazılann keyfine doyum olmuyor" dedi. O sırada, hukuk öğrenimi görmüş, ama yaşamın sürükleyişi icinde, onu bir kenara itip esas tutkusu olan resme dönemeyip, bu isteğini içinde bir özlem olarak saklamış olan bir avukat hanım: "Ben de oyle" dedi. "Her cuma Melih Cevdet Anday'ı okuyacağım diye keyifleniyorum." Ne garip bir duygu, bende de belirti günlerin bazı yazarları aynı çağrışımı uyandırıyor. Hatta arada, bu görüşümü payiaşan yakınlarımla şakalaşıyorum. Bugün günlerden ne? Yanıtı beklemeden ekliyorum: Bugün Melih Cevdet günü. Evet cumaları benim için Melih Cevdet günü. Pazarlan da Hıfzı Veldet Hoca'nın. Sonra düşünmeye başiadım. Btçemleri ayn bu iki kişinin, hatta zaman zaman kesişmekle birlikte ilgi alanlarının ağırlık noktaları birbirinden değişik bu iki yazarın, ortak noktaları neydi ki bazı kişiler için günlere adını veren bir çağrışımda bir araya gelebiliyorlardı? Sözü geçen iki değerii yazar ve düşünürü izleyenler ki okurlanmız arasında çoğunluktalar yanıtı bulmakta gecikmeyeceklerdir. Bu iki seçkin kişiyi aynı anda çağrıştıran ortak nokta, tüm yaşamlan boyunca sürekli arayan, düşünen çağdaş kişiler olmalarıydı. Bu çağdaşlık ve aydınlık tutkusu ikisinin de diline yansryordu. Geçen pazar, Hıfzı Veldet Hocamız'ın bizden sonraki kuşaklara ulaşmasınt günümüz diline uyarlayarak kolaylaştırdığı Söylev'in 60. yıldönümü ile ilgili yazısını okurken bu çağdaşlığa, varlığımızın temeli dile gösterdiği özene duyduğum saygı daha da arttı. Hele hele, 84 yasındaki o saygıdeğer delikanlının yarı yaşında bile olmayanların, Birinci sigaralarıyla devrimi talim ettikten sonra, çark edip, hâlâ "seneyi devriye" sözcüğünü kullandıklarını görünce... Yukarıdaki konuşma ve düşüncelerin buraya aktarılmasının nedeni, kişisel beğeninin, saygının dile getirilmesinin ötesinde bir nedene dayanıyor. Sözünü ettiğim olayın üzerinden dört gün geçmişti ki 22 ekim perşembe akşamı TV 1. Kanal'ın son haberinde, "Amasya Mülakatı"nın 68. yılı dolayısıyla düzenlenen bir toplantıda yapılan konuşmaların görüntülü özetini dinlerken, oturduğum yerden fırtadım. Saşkınlığım biraz geçince, gecenin ilerlemiş saatinde telefona sarılıp Ankara'dan Uğur Mumcu'yu aradım: "Uğur, Amasya toplantısı ile ilgili haberi duydun mu?" "Evet" dedi, "Ben de şimdi onu düşünüyordum." Evet, Devlet Bakanı Sayın Oksay'ın ve Atatürk Yüksek Kurulu'nun üyelerinin bulunduğu toplantıda sözü edilen zatlar, Mustafa Kemal'in, Amasya'da Ali Rıza Paşa kabınesı temsilcilerinden Nazır Salih Paşa ile yaptıkları toplantıyı, istanbul'un ulusal kurtuluş hareketine ilk yakınlaşması olarak yorumluyorlar ve böylece, ulusal birlik ve beraberliğin kurulduğunu ileri sürüyortardı. Hatta yanılmıyorsam Sayın Bakan, bu karşılaşmanın ulusal kurtuluş savaşına anlamını verdiğini söylüyordu. O anda, hemen Hıfzı veldet Hocamız'ın günümüz diline uyarladığı Söytev'e başvurmak gereği doğdu. Çeşitli tarih kitaplarında, ansiklopedilerde, anılarda da belirtilen gerçekjer, Söylev'in on dokuzuncu baskısının (Çağdaş Yay.nevi) 150178 sayfalarında ayrıntısıyla anlatılıyordu. Soyiev ya da öbür tarih kitapları okunduğunda, belgeter araştırılığında görülecekti ki Salih Paşa'nın vaatlerine karşın, İstaobul He Anadolu arasında hiçbir konuda anlaşmaya varılamamıştı. Salih Paşa elinden geleni yapacağını ileri sürrnüştü, ama Söylev'de de belirtildiği gibi "Salih Paşa bu konuda başarı sağlamamıştı." Şimdi adı inkılap tarihi olan devrim tarihini biraz karıştıranlar, istanbul hükümetinin de, padişahın da ulusal kurtuluş hareketine, Anadolu'ya sonuna dek karşı koyduğunu bilmektedirler. Ama bir devlet bakanı ile, Atatürk'ün vasiyeti ve yasaları çiğnenerek kurulmuş Türk İslam sentezci bir buyruk kurumunun, ulusal kurtuluş savaşımızda vahdettin ile Mustafa Kemal'in kolkola, el ele ya da gizliden gizliye elbirliğiyle ulusal birlik ve berabeıiiği sağiadığı izlenimini uyandıracak konuşmalar yapmaktan çekinmiyorlardı. Bu konuşma karşısında irkilmemek elde değildi. Taraftardan biri doğruyu söylemiyordu. Kimdi acaba doğruyu söylemeyen? TV'de yayımlanan haberdeki görüşleri ileri sürenler mi? Yoksa yalan söyleyen, Mustafa Kemal miydi? Olay, aktı başında biryurttaşın midesi bulanmadan kolay kolay kaldıramayacağı boyuttaydı. Ve işte o olay, bize Söylev'i günümüz dilinden okuma olanağı sağlayan Hıfzı Veldet Hoca'nın Söylev'in altmışıncı yıldönümünün önemıyle ilgili yazdıklarını somut bir şekilde bir kez daha doğruluyordu. Garip kutu, "Fecaatin İçinden" ile yetinmeyip, yeni hikmetler savururken, ne iyi ki gençlerin elinde birer Söylev bulundurmak olanağı vardı. İşte Hıfzı Veldet Hoca'yı bir kez daha içten bir sevgi ve saygıyla anmamıza ve bu duyguları burada dile getirmemize neden olan olay bu. Evet önceki gün cumaydı: Melih Cevdet Anday günü. Bugün pazar Hıfzı Veldet Velidedeoğlu günü. Açın gazetenizi, dışarda hava pusluysa ve yağmur da yağıyorsa aldırmayın. 84 yaşında bir delikanlı içinizin ışıldamasını sağlayacaktır yine. STELYO BERBERAKİS ATİNA • Yunanistan'da sol eğilimli Anti dergisi, Başbakan Andreas Papandreu'nun yakın dostu olan Yorgos Luvaris'in, Mirage2000 . uçaklanna takıPtt mdrtu » lacajc füzeleri imal eden Fransız şirketinden büyük miktarda komisyon aldığmı iddia etti. Derginin iddiasına göre Yorgos Luvaris, Yunan Hava Kuvvetleri için Fransa'dan alınacak 40 tane Mirage2000 uçağına takılacak füzelerin, hesabına çalıştığı Fransız Matra şirketinden sipariş edilmesine ön ayak oldu. "Anti" Luvaris'in benzerlerinden üç kat daha pahalı olan Magic2 füzelerinin sipariş edilmesini sağlayarak büyük komisyon sağladığını öne sürdü. Dergiye baa Yunanlı yetkilfler, Mirage2000 uçaklan için çok daha ucuz olan ABD yapımı Sidewinder Aim9 füzelerini önererek, bu füzelerin aynca denenmiş ve basarılı silahlar olduğunu belirttiler. Ancak Yunanistan Dışalım Şirketi Müdürü Yorgos Luvaris, Fransız Matva şirketinin Magic2 füzeleri için sipariş verilmesini sağladı. Anti dergisinin, Luvaris'in Papandreu'nun çok yakın dostu olduğunu vurgulaması ve savaş malzemesi alımında komis Bildiri dağıtan bölücü vuruldu HAMBURG (AA) Federal Almanya'mn Hamburg kentinde dün sabaha karşı bölücü gruplar arasında çıkan çatışmada bir Türk öldü, ikisi ağır olmak üzere 4 Türk de yaralandı. Hamburg polisinden alınan bilgiye göre, kentin St. Pauli semtinde dün sabaha karşı bir Türke ait lokalde bildiri dağıtmak isteyen Erol Aydın (21) adlı Türk ile karşıt gruba mensup Türkler arasında silahlı çatışma çıktı. Çatışma sırasında kurşun yağmuruna tutulan Erol Aydın olay yerinde öldü. İkisi ağır olmak üzere 4 Türk de yaralandı. Aliyev, hükümetten de ayrıldı MOSKOVA (AP) Sovyet Politbüro 'sundaki görevinden sağlık nedeniyle hafta başında ayrılan Haydar Aliyev önceki gün başbakan yardımalığından da ayrıldı. Sovyet resmi haber ajansı TASS, Yüksek Sovyet Prezidyumu'nun 64 yasındaki Aliyev'in görevden aynlma isteğini kabul ettiğini duyurdu. yon alınmasını engellemeyemediği için Papandreu'yu suçlaması, Yunanistan'da hükümetin karıştığı bir füze skandah konusunda söylentilerin yoğunlaşmasına neden oldu. Anti dergisi, Luvaris'in büyük miktarda komisyon aldığımn Matra şirketi tarafından Yunan Hava Kuvvetleri'ne gönderilen teleks notlarından da anlaşıldığını belirtti. Anti dergisinin haberi üzerine, skandal söylentilerinin yoğunlaşması karşısında Savunma Bakanı Yannis Haralambopulos ile Genel Kurmay Başkanlığı'yla Hava Kuvvetleri'nin mali müdürlüğü araştırmalara basladı. Hükümet Sözcüsü Yannis Rnbattis, söz konusu araştırmalardan sonra hazırlanan raporda "Fransız yapımı füzelerin satın alınmasında hiçbir yolsuzluğun gözlenmediğini" açıkladı. Savunma Bakanhğı ise yaptığı açıklamada, Luvaris'in Matra temsilcisi ile Hava Kuvvetleri arasında yapılan görüşmeler de "çevinnen" olarak yer aldığmı belirtti. Ancak Luvaris'in Fransız Matra şirketinin Atina temsilcisi Tsatsos'un akrabaları ile olan yakın ilişkileri, bu ahşverişte araalık yaptığı yolundaki iddialan güçlendiriyor. Yunan basını, " A n t i " dergisinden ahntılar yaparak verdiği bu haberde, Luvaris'in komisyon aldıysa da "bir aracı sıfatıyla buna hakkı oldugonu" yazıyorlar. George Shultz Bakanı George Shultz, Sovyet tarafının zirve konusunu "muallakta" bırakmasından sonra, dün ayağının tozuyla Brüksel'e geldi ve buradaki olağanüstü NATO Konseyi'nde müttefiklere bilgi verdi. Türkiye ve Yunanistan dışındaki bütün ülkelerin dışişleri bakanlan seviyesinde katıldıklan bu toplantıda Shultz, Moskova'daki son gelişmeler konusunda esas olarak şunları söyledi: "Orta (LRINF) ve orta kısa (SRINF) menzilli nükleer füzelerin kaidınlması için bir anlaşma imzalanacağı artık nemen hetnen kesin. Bu konuda Moskova'da çok önemli gelişmeler kaydettik ve bir püriız çıkmadı. "Sovyet tarafı, daha önce bu anlaşmanın sonbaharda Washington'da yapüacak bir Reagan Gorbaçov zirvesinde imzalanacağını belirtmiş olmasına ragmen, bu defa 'biz zirve için daha başka Uerfemelerin de kaydedUmesini bekliyonız' yaklaşımına girerek, doruk toplantısına George Shultz. NATO müttefıklerine yaptığı açıklamada, orta menzillifüzeler konusunda ABD ile SSCB arasında bir anlaşma imzalanmasının kesin olduğunu, ancak Reagan Gorbaçov zirvesinin "şartlar elverirse" gerçekleşeceğini belirtti 2. Boğaziçi Köprüsü'ne bağlanan otoyol üzerinde,* ilişkin herhangi bir tarih önermedi." "Yıldız savaşlan konusuna deginmelerioe ragmen, bu projeden vazgeçmemizin zirvenin gerçekleşmesi için şart olduğunu da betirtmediler." "Dün Gorbaçov ile yaptıgım görüşmeden edindiğim izlenim, doruk toplantısının hâlâ yıl sonuna kadar gerçekJeştirilebileceğiidi. Shultz'un NATO'daki açıklamalanndan sonra Brüksel'de, Sovyetler Birliği'nin zirveyi "Yıldız Savaşlan" projesine bağlamadjğı görüşü ağırlık kazanınken, Mihail Gorbaçov'un neden bir tarih önermediği iki ayn yorumla değerlendirildi. Bunlardan birincisi, Gorbaçov'un, Ronald Reagan'ın zor durumda bulunduğunu ve kendi iç konumunu güçlendirmek için bir zirveye ihtiyaç duyduğunu bildiğinden, şimdilik bunu "muallakta" bırakarak Sovyetler'in pazarlık marjını yükselttiği biçiminde. Ikinci yorum ise esas olarak Sovyet iç siyasetiyle ilgili. Buna göre, Komunist Partisi Merkez Komitesinde bulunan ve ABD'ye çok taviz verildiği görüşünü taşıyan bazı "muhafazakâr" Sovyet yöneticileri, yeni bir zirv;ye karşılar. Reagan, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'la bir doruk görüşmesi yapmak için acelesi olmadığını ve salt bu görüşmenin gerçekleşmesi için, "çıkarlarını kurban etmeye zorlanamayacagım " söyledi. Bork olayı Reagaria yeni bir darbe oldu Alacağınız evin yerini neye göre belirlersiniz? Elbette ulaşım imkanlarına göre. Evden işe. işten eve ulaşmak için saatlerharcadığınıza göre böyle düşünmekte haklısınız. Günümüzün trafik keşmekeşinde sorun uzaklık değil, ulaşım imkanlarının kolaylığıdır. Bu sorunun çözüldüğü, İstanbul ulaşım ağının can damarıolacak yeni otoyol üzerinde bir kent kuruyoruz: ALTINKENT.Her türlü sosyalkültürel ihtiyaca cevap verecek yapılan, yeşil alanları, sorunsuz altyapısıyla çağdaş bir yaşam için her türlü kolaylığı bulacaksınız ALTINKENTte. Hem de otoban çağının kolaylığıyla... MIMCBfT Dış Haberler Servisi Amerikan Senatosunun, Başkan Reagan'ın adayı Yargıç Robert Borkun Yüksek Mahkeme'ye atanmasını reddetmesi, Reagan için îrangaıe skandalından sonra yeni bir darbe oluşturdu. Robert Bork Senato'da önceki gün yapılan oylamada Bork'un Yüksek Mahkeme yargıçlığına adayhğı 42'ye karşı 58 oyla reddedildi. Kadın hakları. siyahbeyaz eşitliği, konuşma özgürlüğü ve kürtaj gibi konulardaki aşırı tutucu görüşleri ile tanınan 60 yaşındaki Robert Bork, liberal çevrelerde tepkilere yol açan bir hukukçu. Bork'un Yüksek Mahkeme'ye atanması olayı, Başkan Reagan ile Kongre arasında sert bir sürtüşmeye neden olmuştu. Senato'nun Bork'un adaylığını onaylamayacağı iki hafta önceden belli olmuş, ancak Reagan buna rağmen Bork'u desteklemeye devam etmişti. AP'nin haberlerine göre, Senatoda önceki günkü oylamada 6 Cumhuriyetçi de Demokrat senatörlerle birlikte Bork'un aleyhinde oy kullandı. ALTINKENT Ulaşımın kolay olduğu yer yakındır. Arsamız28Ağustos 1987 tarih ve 43175 sayılı Noter Satış Vaadı Sözleşmesi'yle satın almmıştır. NazımlmarPlanı25Aralık 1981tasdıktarihlive 1/5000 ölçekti olarak 25 Ağustos 1987taritUı dilekçemızle Gebze BelediyesiİmarMüdürlüğü 'nden almmıştır. Pafta:32M. 1/IOOOölçeklıimarplanıkooperatıfimiztaratındanhazırtattınlmıştır.Hazırianan bu plan Gebze İmar Komısyonu ve Betediye Meclisı onayına sunulacakttr. M»T|pi lOOm^cd» mon) 121 nr" (3OMS«*O«M TEKNOLOJI BİR URUNDUR... SATIN ALABİLİR VEYA KENDİNİZ ÜRETEBİLİRSİNİZ Satın almakla üretmek arasındakl fark genelde "Genkalmışlık" ile "Gelişmişlik" arasındaki farka eşittir. Bu iarkın esiri olmayalım. • 87 ay boyunca taksitter sabit tutulacakbr. İnşaat malıyetlerinde meydana gelecek artşlar, kredilerdekı yüksetme ile katşılanacaktır. • 11.200 uyenin peşinat ve taksitleri biraraya geldiğinde yılda 2400 konutu biö'rebıiecek bir güce ulaşmaktadır. Bu şartlarda, 5 yılda tüm konutlar teslım edilecektk. • Noter kurası ile daire almaya hak kazananlar. kayıtsırastna göre dairelennı seçeceklerdır. • ihale bayındtrtık birim fiyatları esas aJınarak yaptlmıştır. TEKNOLOJİ ÜRETEN BİR TÜRKİYE KURALIM! Daha ilk okuldan veya çııaklıktan kcriasında bilim ve teknik kavramı yerleşmiş, çağın gerektiıdiği büimsel ve teknik araç ve gerçlerle eğitilmiş bilinçli bir insan ordusu verelim Türkiye'nin üretken odaklanna. Verelim ki, bizim onlara bugün verdiklerimizle, onlar yannlann Türkiye'sine gerekecek olan çağdaş teknolojiyi arasınlar, bulsunlaı ve versinler. KJ>rW ıSerBrmFiyaBnj T 6O0OTC1 U34O0OC*L \69M0O0Ti 60 000 000 TL 40CÛ0CTI SOO 000 TL 65OOO0TI 34M00OTL 57 0OOTL 87345 TL 115506 TL «50 ooo n 6241 000 TL 6 241 000 TL 6241000 TL • Altmkent'in tüm altyapı ınşaatlan kooperatifımız taralından yaptınlacaktır. • Konutlar kömür kalonferti, çıft asansörlü ve hidroforludur. Not Subay. astsubay, memur re emeklılen ılelimsml iıfler vaandaşJar kooperaffimtze uye orfsto 2 » rf |Ç«H «*. • Eylül 1987 kampanya başlangıç tarıhı olduğundan.yenı kayıt olacak üyelenmız daha önceki aylann taksttlenni peş'matta bırlikte ödeyeceklerdır • 6.241.000. TLIıkKrediKarşılığıSenet, herhangıbırsebeple, TopluKonutKredisı, Oyak Ferdi Kredısi veya Banka Ferdi Kredisi alınamaması gözönünde tutularak duzenlenmektedir. Senetın ödeme suresi son taksitten ıtibaren 10 yıldır Muvazzalsutay ve astsubaytor görvvtenuırecekien temsılctlen vasmsıyta gruplar halrh de kayıt yaporabıkrleı Kooperatıflers, jırtetfere te gnjpiara «IKMden » ı / ı » özel blok leston e d * Kooperatifvmzdekayıtlarcumartesı vepazar gunJert de uahılolmak üzere 21 OO'ekadar öevam etmektedır Banka Hesap No: Vakıllar Banka» Harbıye Şubetı 40016 Anodolu Bankası Suadrye Subnı 1912 3. ULUSLARARASIEĞİTİM ARAÇ VE GEREÇLERİ FUARI 2731 EKİM 1987 BİLİMSEL VE TEKNİK EĞİTİİvlDE ÇAĞDAŞ ÇÖZÜM Öğrettm Üyeleıi Öğıetmenler ve öğrencüer Fuan ücretsiz gezebüecekleı Fuaı Yen. FM Meliha Avıu Sözen Kultüı ve Tlcaret Merkezı Ortaklar Cad No 17 MecidıyeköyİSTANBUL . ™ y •un(liGl4İZriutKy*|> »«92 7 Şı^lı IÖ./ T«t (90/1113?gi «613291 11 13291 42 I3Z 91 51 Th 28261 CMU TD. Flr 13? 91 36 S.S. SİLAHLI KÜVVETLER MENSUPLARI KONUT YAPI KOOPERATİFİ ' Z Bogaııçı kufnsune oaglanan oloyol 7988 sorutKia rnzmete grecettır "Kooperalıfie Guvence' GENEL MUOURLUK BaharveCad Be*ı So* SKadıhoytstanbulTel 34S 11 65 (4 Hai) Te(«» 29 039 M * « IT TeWf» 345 0150 ANKARASUBESJ Uatufh Butvan 233 6 Ksv.itılıde'e Ankara TH 167 53 32 16T&9 58Teteı « IBOkbon 0 Tetttoı 168 10 X !ZWRSJB£St 1 Ko»Oo«a36 2 Altancak tzmr X 22 09 77 Te*«(aı 22 09 77 İJUJSLARARASI FUARCILM VE TICARET A S IMTERNATIONAL F A « ORGANIZATION