Katalog

CUMHURİYET/6 HABERLER 20 OCAK 1987 SHP'nin irtica konusundaki araştırma önergesi bugün TBMM'ye geliyor Samsun'da çöplere tepki Çamsun (a.a.) Samsun'un Çarşamba ilçesınde çöplerin i 3 belediye smırlan içindeki çay mahallesi yamna dökülmesi, muhtarları kızdırdı. Çevre sağlığı ekıplerince "sağlık tehdit ediliyor" diye rapor düzenlenmesine karşın çöplerin yine aynı yöreye dökülmesi muhtarlann yakınmasına yol açtt. Kirazbucağı muhtarı Ekrem Dikmen, Hacılıçay muhtarı Kazım Demirsoy, Yeni Köseli köyu muhtarı Hayatı Koşkoş ve Yukarı Dikencik köyü muhtarı Kamil Battat, "1985 yılında da aynı yöreye çöp dökülüyordu. Verdiğimiz dilekçe üzerine çöp dökmekten vazgeçtiler. Şimdi yine aynı yere çöp döküyorlar. Çevre sağlığı ekiplerinin raporuna aldıran yok. Bulaşıa bir hastalığın meydana gelmemesi için ilgililer gerekeni yerine getirmelidirler" dedi. A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP tarafmdan verilen "irtica" konusundaki ^4eclis araştırması aç;lmasını içeren önergenin genel kurulda görüşuleceği bugun, Mecliste hareketli bir gun yaşanması bekleniyor. Başbakan Turgut Özal'ın direktifleri ile ANAP grubu, irticanın Mecliste göruşülmesine karşı çıkacak. Ancak DYP'den sonra DSP de araştırma onergesini destekleyeceğim açıkladı. SHP'nin irticanın tüm boyutlanyla incelenmesi ve aydınhğa çıkarılması amacıyla verdiği Meclis araştırması onergesinin öngöruşmeleri sırasında grubun gorüşierini Genel Başkan Erdal İnömı açıklayacak. SHP grubunun bu konuda iyi hazrlandığı, Meclis kursusunden önemli bazı belgelerin açıklanacağı belirtiliyor. Başbakan Turgut Ozal'ın bu sabah loplanacak olan ANAP grubunda bu konuda bir açıklama yapacağı ve SHP'nin önergesine ANAP grubunun ret oyu vermesini önereceği bildirilıyor. Başbakan, bu sorunun kamuoyu gundeminde tutulmasmda Mecliste irtica sınavı 1 Karakaş Önergeye evet: 1 Karakaş, parlamemoda düzenlediği i basın toplantısında, irtica konusunda Meclis araştırmasının gerekli olduğunu savundu. Butun partilerden oluşturulacak bir araştırma komisyonunun yurtiçi ve yurtdışında araştırma yapmasmı, laiklik konusunda göruş birliği sağlanmasınnstedi. ÖzalÖnergeye haytr: Başbakan Turgut Özal'ın direktifleri ile ANAP grubunun irticanın Meclis'te göruşülmesine karşı çtkacağı belirtiliyor. Başbakan irtica sorununu gündemdc tutınak ıstemiyor. DYP ve DSP ise önergeyi destekleyecek. Meclis'te hareketli bir gün yaşanması bekleniyor. yarar görmuyor. ANAP'lı İsmail Dayı ile Eyüp Aşık'ın önerge üzerinde gruplannın görüşünu açıklamak istemelerine karşın, grup yonetimi söz hakkını MDP kökenli Abdurrahman Demirtas'ın kullanmasjru kararlasürdı. Başbakan Özal'ın bu konulann parti yonetimi dışında tartışılmasına karşı cıktığı ve kendisi dısında hiç kimsenin goruş belırtmemesını istediği öğrenildi. Bu arada, ANAP Grup Yönetim Kuruiu dun oğJeden sonra yaptığı toplantıda önergeye ret oyu verilmesini kararlaştırdı. ANAP Grup Başkan Vekili Haydar Ozalp, "Öoergeyi samimi bulmadıklan için" reddedeceklerini bildirdi ve şunları söyledi: "Onerge bizi itham ediyor, araştırma degil de genel göriişme yapılırsa, muhalefet sozctileri de bundan yana olursa, ortak noktalara vannz. Türkiye'nin âli menfaatleri acısından bohicülugü de icine aian genel görusmenin gizii bir ceisede yaptlmasından yanayız." Özalp, "Önergeyi meseleye parmak basar nilelikte bulmadıkiannı" da savundu. Grup başkan vekillerinden Pertev Aşçıoğlu ise, ileride inica konusunda bir genel görüşme isteğinde bulunabileceklerini belirtti. DYP grubunun göriişlerinı de Köksal Toptan açıklayacak. DYP Grup Başkan Vekili Mustafa Çorapçıoglu, parlisinin bugunkü grup toplantısında konunun tartışılacağını söyledi. Çorapçıoğlu, grubun eğiliminin araştırmanın açılması yonunde olduğunu belirterek, bu konunun Mecliste mutlaka tartışılması gerektiğini vurguladı. Çorapçıoğlu, Meclisin 4 yasama yılıdır hiçbir denetim yapmadığına, iktidann buna olanak \ermedijine dikkat çekti. DYP Grup Yonetim Kurulu'nun dunku toplantısında önergeye kabul oyu verilmesi ve bu konuda bağlayıcı karar alınması goruşu benimsendi. DSP Grup Başkanı Cahit Karakaş, dün parlamentoda bir basın toplantısı düzenleyerek irtica konusunun devletin her kademesinde göruşulup tartışıldığını belirterek, konunun araştmlmayan ve goruşulmeyen tek yerinin Meclis olduğunu söyledi. Karakaş, konunun Mecliste göruşülmesinden sonra bütün partilerden oluşturulacak bir araştırma komısyonu aracılığıyla sorunun yurtiçi ve dışında, özellikle Turk işcilerinin yoğun olarak bulunduğu Federal Almanya başta, diğer Avrupa ulkelerinde de araştınlmasını istedi. Karakaş, boyle bir araştırmanın yalnız laik cumhuriyet için değil, Türk ulusu ve Islam dini için de yararlı olacağını vurguladı. DSP olarak irtica ve laiklik konu sunda Meclis araştırması açılmasını gerekli gördüklerini belirten Karakaş, basın toplantısında şöyle konuştu: "İrtica ve laiklik, bir süredir toplumda en çok tartışılan konular durumuna gelmiştir. Başörtüsu ve liirban kavgası her gün yeni bicimlerde ideolojik tartışma ve gosterilere varacak olçulerde toplurn gundeminde surekJi devam edip gidiyor. Türk loplumu son yıllarda irtica ve laiklik konusunda bu denli bir tartışma ortanuna geimemişti. Sunıp giden bu tartışmalann kavram kargaşası ve bilgi eksikligi yuzünden bir çıkmaza sünıklenecegi ve toplumda yeni surtüşmelere ve kutuplaşmalara yol açabilecefei endişcsini taşıyoruz. 194. dönem doktorlar askere A nkara (a.a.) Şubat 1987 celbinde 194. dönem olarak / l silah altına ahnacak tıp doktoru yükumlüter yanndan itibaren kayıtlı bulundukları yerli askerlik şubelerine başvuracaklar. Yükümlüler 30 ocak cuma günu mesai bitimine kadar askerlik şubelerinden alacakları sevk belgeleh ile birlikte 1 şubatta EtimesgutAnkara Gata Sağlık Okullar ve Kurslar Komutanlığı Subay Kurs Tabur Komutanlığı 'na katılacaklar. Milli Savunma Bakanlığı 'ndan alınan bilgiye göre, 861, 862, 863, 864, 865 ve 866 grup olarak askerliğine karar alınan tıp doktorlanyla birlikte silah altına alınacaklar şunlar: 8612 ve daha önceki gruplardan 1953 ve daha önce doğumlu tıp doktorları, yoklama kaçağı veya bakayadan mahkemeye verilenler, kanuni mazeretleri sebebiyle sevk edilmeyenlerden, 15 ocak 1987 tarihine kadar mahkemesi neticelenenler, kanuni mazeretleri sona eren ııp doktorları. Toplumumuzda irtica konusunda duyariı olanlann dine karşı olduğunu sananlar vardır. A\nı şekilde laikligi din duşmanlıgı gibi gosterenler de vardır. Vapılması gereken ilk iş, irtica ve laiklik kavramlan üzerinde bir gonış birliği saglamak ve bunun yanı sıra tartışmaya neden olan olaylan ve gelişmeleri bütün vönleriyle incelemektir." Samsun'un ANAP'lı Belediye Başkanı Vehbi Gül: Şeriat Islamiyettir VEHBİ GÜL NELER DEDİ? Karavelioğlu yargılandı G önen/Bandırma (Cumhuriyet) Eski tabü senatör ve SHP eski MKYK üyesi Kâmil Karavelioğlu, 13 Nisan 1986 günü Gönen'de SHP'nin olağan ilçe genel kurul toplantısında yaptığı bir konuşmada "Cumhurbaşkam'm küçük düşürdüğii" savıyla yargılandı. Gönen Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki durusmada Karavelioğlu, "Ben üzerime yüklenen suçu işlemedim" dedi. Ayrıca bilirkişi raporunu kabul etmedi. Duruşma, hükümet komiseri ile teyp bantlarının getirtilmesi için başka bir güne bırakıldı. Devletin en başından en aşağısına kadar cahilcühela takımı irtica konusunda ahkâm kesiyor. Başörtüsu ile uğraşmak sapıklıktır. Bilmiyorlar ki şeriat İslamiyetin ta kendisidir. Namaz da oruç da şeriat icabı. SAMSUN (UBA) Samsun^ un ANAP'h Belediye Başkanı Kemal Vehbi Gül, devletin en başından en aşağısına kadar "cahil ciihela" takımırun irtica ve şeriat konusunda ahkâm kestiklerini ileri sürdü. Kadınların başortüsüne karışmanın "sapıklık" olduğunu belirten Gül, "En cahil Neron'un zamanında bile bu gorülmemiştir. Yunanistan habire silahlanıyor. tranIrak hadisesi malum, bunlarla ilgilenecek devlet ricali bunları bırakmıs gelmiş, efendim kızın başörtüsiiyle uğraşıyor" dedi. Kemal Vehbi Gül, irtica konusunda UBA muhabirinin sorulanna verdığı yanıtta, memlekette bilenin de bilmeyenin de irtica konusunda bir şeyler söylediğini belirterek herkesin kendi kafasına göre irtica oiduğunu kaydetti. İrticanın kelime anlamının "geriye gitmek" olduğunu ifade eden Kemal Vehbi Gül şunları söyledi: "İrticayı Müsliimanlık olarak anlayanlar, anlatmak isteyenler var. Halbuki inkılap yobazlığı da vardır, o da ayn bir irtkadır. Beşyüz sene evvel, 6070 sene evvel söylenmiş bir söze sarılıyor. Bu sözün şartlan değişmiş. O senenin şaıilarına göre söylenmiş. Islam dini, dünyanın en ilerici di nidir. Bir günü diğerine denk olan ziyandadır, diyor tslam dini. Ne demek bu. Daima ileriye gidin demektir. Halbuki öyle inkılap yobazları var ki, asıldıklan iplerin şartlan değişmiştir. Tamamen ona asılmak irticadır. Gericiliktir. Ama maalesef din düşmanlan emperyalisl güçlerin uşaklan var Türkiye'de. Parayla tutulmuş uşaklar var Türkiye'de, o makamlara oturtulmuş.. Onbtr ne diyorlar, irticayı Müslümanlıga yamamak istiyorlar." tRTlCA ONLARIN KAFASINDA İslamiyetin özünde gericilik olmadığını, ileriye gitmenin yattığını bildiren Kemal Vehbi Gül, "Ama devletin en başından en aşağısına kadar cahil cühela takımı bilmedikleri konuda tutup ahkâm kesiyorlar ve irticayı Müslümanlığa yamamak istiyorlar. Esas irtica onların kafasındadır" dedi. Kadınların başörtüsüyle uğraşmanın "sapıklık" olduğunu ileri süren Kemal Vehbi Gül, bu konuda da şunları söyledi: "Dünyanın dört tarafı teblikeyle sanlmış, Yunanistan habire silahlannor. tranIrak hadisesi malum, bunlarla ilgilenecek devlet ricali bunları bırakmıs, gelmiş, efendim kızın başörtüsüyle uğraşıyor. Bu kadar sapıklık olmaz. Başını örteuler devlet dairesine giremezmiş. En cahil Neron zamanında bile görülmemiştir bu. Bunu yapacaksın, bu millet de susacak. Olmaz öyle şey. Kimse kendi şahsi inancına göre insanları belli bir üniforma içinde goremez." Şeriat konusunda konuşanlann da şeriatın ne demek olduğunu bilmeden konuştuğunu ileri süren Kemal Vehbi Gül, "Şeriat tslamiyet demektir, tslam dini demektir. Namaz kılmak şeriatın icabıdır. Oruç tutmak şeriatın icabıdır. Hacca gitmek seriatın icabıdır. Bunlan bilmeyen ahmak takımı, bir şeriattır tutturmuş gidiyor. Yahudinin tazyikiyk, Amerikan emperyalist ülkelerin lazyikiyle.. Çünkii Türkiye dinine sadık olursa, tehlike olur onlar için, Ortadogu'yu sömüremezler" diye konuştu. KONYA 'DA OLA Y Konya'da çağdaş kıyafet uygulamasma karşı çıkarak rektörlük binasına girmek isteyenlerden ikisi güvenlik görevlilerince gözaltma almırken. (Fotoğraf: a.a.) Erbakan'a soruşturma yok / ' stanbul Haber Servisi Kapatılan MSP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan 'ın da katıldığı cuma namazından sonra meydana gelen olay ile ilgili soruşturma lstanbul DGM Savcılığı ve polis tarafından birlikte yürütülürken, Erbakan hakkmda herhangi bir soruşturma olmadığı açıklandı. /stanbul DGM Savcısı tsfendiyar Baruönü, olay sırasında gözaltma alınan ikisi îranlı yedi kişinin sorgularından sonra başka kişilerin de gözaltma «Imdığını, ancak sayının çok fazla olmadığını söyleyerek, "Birkaç kişi daha alındı. Soruşturma surüyor başka alınanbar da olabilir" dedi. Konya'da 26 şeriatçı gözaltma alındı Cniversitelerde çağdaş kıyafet karannı protesto eden bir grup rektörlük binasına girmek istedi. Yakalanan 26 kişiden ancak 5 tanesinin öğrenci olduğu belirlendi. Haber Merkezi Konya'da cumartesi günu yapılan gösteriden iki gün sonra dün de dinci bir grup yürüyüş yaptı. Izinsiz gösteri yapan yaklaşık 200 kişilik gruptan 26'sı gözaltma alındı. Cumartesi günkü yürüyüş sırasında gözaltma alınan 8 kişiden 4'u ise dün DGM'de tutuklandı. a.a.'nın haberine gore. universitelerin çağdaş kıyafet uygulamasına karşı çıkan bir grup dün saat 12.30 sıralarında rektörlük binasının önünde toplandı. Aralannda öğrenci olmayanların da bulunduğu grup rektorluk binasına girmek istedi, ancak daha önce önlem aian güvenlik görevlilerince kendilerine engel olundu ve bu grup kısa sürede dağıtıldı. Vali Kemal Katıtaş, gözaltma alınan 26 kişiden 5'inin öğrenci olduğunu belirtti. Katıtaş'ın verdiği bilgiye göre, gözaltma ahnanlar şunlar: Mustafa Bütüner (lmam Hatip Meslek Lisesi mezunu), Murat Şen (üniversite öğrencisi), Harun Nükte (lise mezunu), Mustafa Şimşek (lmam Hatip Meslek Lisesi öğrencisi), Hayrettin Şahin (üniversite öğrencisi), Mustafa Özdemir (sanayici). Mehmet Oğuz (emlakçı), Hasan Akdiş (çiftçi), ismail Palabıyık (emekli işçi), Öyas Kılıç (Kars'ta asker), Aii Gaze) (DSİ'den emekli). Mustafa Eroglu (besici), İbrahim Karabayır (besici), Veli Uçar (seyyar satıcı), Abbas Y'alçın (diş teknisyeni), tsmail Kocahan (işçi), Mustafa Solmaz (üniversite öğrencisi), tsmail Şen (üniversite öğrencisi), Fertaat özdemir (inşaat işçisi), Celal Aras (inşaat işçisi), Muhlis Aras (Almanya'da işçi), Nevzat Temiz (şeyyar satıcı), Yusuf Uz (işsiz), Omer Hüner (pazarcı esnafı), Mehmet Ali Akan (inşaat işçisi), Ferit Özdemir (inşaat işçisi). Olay çıkarmak isteyenlerin ve yönlendirenlerin belirlendiğini, bunların aşağı yukarı aynı kişiler olduğunu belirten Vali Kemal Katıtaş, şunları söyledi: "Kanunsuz hareketlere asla izin verilmeyecek. bu kişiler karşılarında daima devletin guçlerini göreceklerdir. Kamu duzenini bozmak isteyenlere müsamaha ve müsaade etmek asla söz konusu değildir. Bu türiü girişimler anında bastırılacak ve gerekli yasal işlemler derhal yerine getirilecektir." Konya'da çağdaş kıyafet uygulaması kararına karşı cumartesi günü yürüyüş yapan 500 kişilik gruptan gozaltına alınan 8 kişiden 4'ü DGM'ce tutuklandı. Konya Emniyet Müdurluğü ilgililerinden alınan bilgiye göre, sorgulamaları tamamlanarak DGM'ye sevk edilen ve yüniyıişte elebaşılık yaptıklan belirlenen tlahiyat Fakültesi son sınıf öğrencisi İsmail Akman, büfe işleticisi Seyit Ertul ve İsmail Duvaryapar ile çayocağı işleticisi Şerafettin Ertul, yapılan ilk sorgulamalanndan sonra tutuklandılar. Yine protesto gösterileri yapıldı Türkeş'in savunması A nkara (a.a.) Kapatılan MHP'nin Genel Başkanı JM. Alpaslan Türkeş ve arkadaşlanyla anarşik olaylara karışmış "ülkücü" kuruluş üyelerinin yargılandıkları davaya bugün devam ediliyor. Dördüncü Kolordu Komutanlığı (1) Numaralı Askeri Mahkemesi'nde, yarınki 329. durusmada Alpaslan Türkeş'in son savunmasını yapacağı öğrenildi. Alınan bilgiye göre, Türkeş 80 sayfadan oluşan son savunmasını okuduktan sonra savunma metnini mahkemeye sunacak. Alman seçimleri ve Türkiye TJrankfurt (a.a.) Alman Sosyal Demokrat Partisi SPD, X 25 ocakta yapılacak genel seçimlere bir hafta kala Turkiye'yi suçlamaya devam ediyor. SPD'nin başbakan adayı Johannes Rau, seçim kampanyası konuşmalannda, Turkiye'yi insan haklan bakımından Afganistan ve Nikaragua'ya benzetti. Rau, önceki gece Dortmund kentindeki konusmasmda, Türkiye'nin insan haklanm çiğneyen ülkelerin başında geldiği iddiasım bir kez daha yineledi. Rau, SPD'nin iktidara gelmesi halinde, Federal Almanya'nm, Türkiye ile ilişkilerini, insan haklan açısından değerlendireceğini kaydetti. Kırbaç cezasına çarptırılan işçi kalp krizinden öldü jr» ursa / A nkara (Cumhuriyet) Suudi Arabistan 'ın MJ başkenti Riyad'da kırbaç cezasına çarptırılan, ancak bu cezaları affedilen 7 Türk'ten Mevlüt Aydın dört gün önce geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yalım Eralp, Mevlüt Aydın'ın kalp krizi sonucu öldüğünü doğruladı ve cenazesinin en kısa süre içinde getirileceğini bildirdi. Mevlüt Aydın'ın ölümünden ağabeyi Bekir Aydın'ın dışında yakmlanmn haberi olmadığı belirtildi. GÜL VE SAPIKLIK Samsun 'un ANAP'lı Belediye Başkanı Kemal Vehbi Gül, başörtüsüne karşı çıkanlan sapıklıkla suçlarken, "Şeriat tslamiyettir" görüşünu savundu. "Mektup vermek olmaz" demişti Siyasîler Üruğ'ıın sözlerini beğendi AlMAP'lı Aşık: Kafalardaki şüpheleri gidermeye yardımct olacak. SHP'll Sağlar: Olması gerekeni söylemiş. Demokrasilerde sivil yönetim vardır. DYP'It Dülger: Genelkurmay Başkanı'nın söylediklerine katılmamak mümkün değil. ANKARA (ANKA) Genelkurmay Başkanı Orgeneral ıNecdet Ünıg'un, ordunun Cumhurbaşkanı Evren'e irtica konusunda verdiği belirtilen mektup ile ilgili gazetecilerin sorusunu yanıtlarken söylediği, "Türkiye'de demokratik sistem var, ordunun mektup verme olayı olmaz" şeklindeki sözleri, siyasi parti yöneticileri tarafından olumlu karşılandı. ANKA'nın konuyla ilgili görüşlerine başvurduğu ANAP TeşkilatJanma Başkan Yardımcısı Eyüp Aşık, SHP Genel Sekreteri Fikri Saglar ve DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmel Dülger, Genelkurmay Başkanı'nın sozlerinin demokrasi açısından yerinde olduğunu bildirdiler. Aşık, Sağlar ve Dulger'in konuyla ilgili açıklamalan şöyle: Eyüp Aşık (ANAP Teşkilatlanma Başkan Yardımcısı): "Mektup olayının ortaya atılması ve ondan sonraki Urtışmalar, istikrar ve itibar yönünden hızla zirveye dogru gitmekte olan Türkiye için talihsiz gelişmeler olmuştur. Bir şeyin yalanlanması bile kafalardaki şupheyi harekete geçirmektedir. Bu olayın verdiği sarsıntıyı gidermek için zamana ihtiyaç vardır. Sayın Genelkurmay Başkanı'nın demecinin de buna yardımcı olacağını ümil ediyorum." Fikri Sağlar (SHP Genel Sekreteri): "Olması gerekeni söylemiş. Bugün demokrasilerde sml bir yönetim vardır. Bunun bilincinde olan her gücün kendi görevini sağlıklı bir şekilde sürdurebilme isteğinde bulunmaları saygıyla karşılanacak bir davranıştır. Demokrasilerde silahlı kuvvetlerin mektup verme ya da uyarılarda bulunma gibi haklarının bulunmadığını daha önce de açıklamıştık." Mehmet Dülger (DYP Genel Başkan Yardımcısı): "Genelkurma) Başkanımızın beyanat vermeye zorlanmış olması aslında sıkıntılı bir şe>. Sayın Lruğ'un konuşmak zorunda kalması, zoraki yaratılan havanın zihinleri nasıl bulandırdığını gostermektedir. Genelkurma> Başkanımızın söylediklerine katılmamak mumkün değildir." 'Ya birinci ya sonuncu oluyorlar' A nkara (a.a.) Başbakan Turgut özal, Gazeteciler fm. Cemiyeti'nin tanışma kokteylinde gazetecilerle sohbet ederken, son günlerde kilo verdiğini, hedefınin daha da zayıjlamak olduğunu söyledi. Sivrihisar seçimleri konusunda "Olur böyle şeyler, bakın orada da bir ittifak var. Düziçi'nde de oldu. Hatta Kızıltepe'de de oldu. Hatta Silifke'de de yaptılar ama tutmadı. Bakın şimdi Sivrihisar'da SHP'nin aldığı oya, bir önceki seçimde ikinci sırada imiş, şimdi sonuncu. ittifak olunca ya birinci oluyorlar, ya sonuncu" dedi. Izmir'de türbanlılar sınava ahnmadı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Dokuz Eylül Üniversitesi'nde sınavların dün başlama Konya DGM tarafmdan önceki gunku olaylar nedeniyie tutuklasıyla "türban yasağı" uygulama nan 4 kişiden 2'si tutukevine götürülürken. ya konuldu. Üniversitede turbanIı ve sakallı öğrenciler giriş kapılarındaki görevliler tarafından içeri sokulmadtlar. Dokuz Eylül Üniversitesi'nde dün başlayan final sınavlarına giren öğrencilerin büyük çoğunlu' ğu "kılık kıyafel" yönetmeliğine uydu. Erkek öğrencilerin kravatlı Federal Almanya'dan sorularımızı teleksle ve ceketli olduğu gözlendi. Huyanıtlayan Murat Bayrak, Ayvalık'taki kuk Fakültesi girişindeki görevtesislerinin hiçbir zaman komando kampı li sabah erken saatlerde "sınıflarolarak kullanılmadığmı öne sürdü. da başını açmak" koşulu ile bazı türbanlı öğrencilerin içeri girİZMİR (Cumhuriyet Ege Bü emri adına bu mudahaleye karmesine izin verirken, öğleye doğrosu) Kaçak işadamı \e eski şıyım. Devletin din ve din adamru türbanlı öğrencilerin karjıdan AP milletvekili Murat Bayrak, larımız üzerindeki baskılarına girişi de yasaklandı. Türkiye'deki dini hareketleri "İsartık son verilmejidir. Bu arada iamın uyanışı" olarak değerleneğer Konya'da ve İstanbulda haEge Üniversitesi'nde de türdirdiğini söyledi. Bayrak, Ayvadiseler olmuşsa. bunları iyi alabanlı öğrencilerin sınava girmelık'taki Sancak Tatil Köyü'nün metler olarak görmekteyim. İnsi yasaklandı, ancak tum uyarıkesinlikle komando kampı olmaşallah mernleketimiz ve halkımız lara karşın, türbanını başından dığınt one sürdu. için hayıriı neticeier doğurur. Beçıkartmayan bir öğrencinin sınanim muhafazakâr bir politikacı Almanya'da 'hayalını surdüva girmesine engel oiunamadı; olarak sosyalisl ve komunist firen" Murat Bayrak, yaptığımız öğrencinin adı alındı. kirlerden korkum yok. Zira telel'on goruşmesi sonucunda, Muslüman Türk millelinin bükendisine yonelttiğimiz soruları Bursa Büromuzun haberine yük bir çoğunluğu muhafazaicıeksle yaıııtladı. Bayrak, Turkigöre, Uludağ Üniversitcsi Ilahikârdır." ye'ıîeki türban yasağına, dıııi hayat \e İktisadi Bilimler fakültcreketlere ilişkin gorüşierini şu şelerinde başörtü yasağı dün saSancak Tul'e aıt Ay\alık'(aki kilde dile getirdi: bahtan itibaren uygulanmaya tatil koyunün kesinlikle devlet başladı. Bu arada türban yasağı kredisi ile yapılmadığını ifade "Hükümetin YÖK denilen i|için çekilen telgraflar incelenmeeden Bayrak, bu konudaki açıkmi muessesesinin' hele devlel reye alındı. Ankara'ya çektikleri lamasında şunları söyledi: isinin bu meseleye mudahalesini telgraflarda hakaret unsuru göasla tasvip etmiyoruın. Hem de"Tesisler, ben millelvekili secilrülen 50 kişi hakkmda sonıstıırmokrasi adına hem de İslamiyemeden evvel lamamlanmıştır. 12 ma açıldı. tin bu husustaki sarih ve kesin Eylul'den hemen sonra yine Kaçak işadamı Murat Bayrak'la teleksröportaj Keçeciler: Başımız bağlı değil nkara (anka) ANAP Genel Başkan Yardımcıst Mehmet Keçeciler, parti içinden ve dtşmdan kendisini "boy hedefi" yapmaya çalışanlar bulunduğunu öne sürdü. Keçeciler, ANKA muhabirinin sorulannı yanıtlarken, "Parti içinden ve dışından hatta yurtdışından bazı mihraklar habire aleyhimize laf üretiyorlar. Ama bizim ağzımız bağlı değil. Günü gelince cevaplannı veririm. Şu aşamada bu konularda konuşmak doğru değil. Konuşmak istemiyorum" dedi. 'Islamcılar uyunıyor' Türkiye'deki solcuların ve siyasi muanzların tahriki ile devlet (Maarif Bakanlığı) tarafından gaspedilmiştir. Orda garson yetiştirme mektebi açılacak bahanesi ile devletleştirilmiştir. Bedel olarak 20 milyon lira takdir edilmistir. Yani 1^2 milyarlık bir tesise bu kıymet layık görulmüştür. Ancak bu konuda Danıştay'a dava açtık ve iki yıl içinde kazandık. Solculann iddia ettiği gibi bu tatil köyü hiçbir zaman komando yetiştirme kampı olmamıştır." Murat Bayrak'ın Ayvalık'taki "Sancak Tatil Köyü" 1975 \ılında komando kampına donuşturülmüştü. O yıllar pek çok olaya tanık olan "Sancak Tatil Köyü" jandarma tarafından aranmış, sorumlular hakkında soruşturma açılmıstı. O yıllarda da Bayrak, tatil kö\unde komando eğitimi yapılmadığını iddia etmiş. "Fakir ve milli>etçi gençler tatil yapıyor" demişti. Okullar dezenfekte edilecek nkara (anka) Resmi ve özel butun ilk ve orta dereceli okullar 15 günlük sömestre tatili süresince ikinci kez "dezenfekte" edilecek. Dezenfekte işlemi, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı ve belediyeler tarafından ortaklaşa gerçekleştirilecek. DYP'den TRT'ye tepki A nkara (Cumhuriyet Bürosu) DYP milletvekilleri xmı Feyzullah Yıldırır ile Murat Sökmenoğlu, TRT'nin Necmettin Erbakan 'ın /stanbul gösterisini haber olarak vermediğini belirterek, TRT'nin kamuoyundan gerçekleri saklayan tutumunu TBMM'ye getirdiler. Yıldırır, Başbakan Turgut Özal tarafından yanıtlanmasını ıstediği soru önergesinde, TRT'nin kamuoyunu sağ/ıklı ve serbestçe oluşturma görevini yerine getirmemekıe ısrar ettiğinı ifade ederek, sorumlular hakkmda yasal işlem yapılmusını istedi.