Katalog

20 OCAK 1987 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 Shultz: ABD, Nikaragua'ya asker gönderebilir TJt/ashington (an.) ABD W Dışişleri Bakanı Shultz, ülkesinin Nikaragua'ya asker çıkarmasının ihtimal dışı olmadığını ima etti. Shultz, bir televizyon programında, Nikaragua 'daki Contralarm, Sandinist rejimi devirememesi halinde, bu isi Amerikan birliklerinin yapacağı yolunda yardımcısı Elliot Abrams'ın söylediği sözleri onaylayıp onaylamadığı yolundaki soruya "hayır" diyemedi. Shultz, "Kendi toprağımızda demokrasiyi savunmaktan geri kahrsak, ortaya çıkacak sorunlar çok ciddi olur" dedi. Shultz, Nikaragua'daki Sandinist yöneümin ABD aleyhtarı politikalarmın Meksika'ya yayılması halinde bunun ülkesi için buyük tehlike olacağını bildirdi. îslam Zirvesi'nde Türkiye'nin takınacağı tutum belli oldtu Sonınlara esnek yaklaşım Evren İSEDAK Başkanı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Önümüzdeki hafta Kuveyt'te toplanacak olan 5. İslam Zirvesi'nde Turkiye, Bulgaristan dışındaki gündem konularına ilişkin "esnek" bir politika izleyecek. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in genel bir değerlendirme konuşması yapacağı zirvede Islarn ülkeleri Ekonomik ve Ticari Daimi Komitesi (İSEDAK) Başkanı olarak komite çalışmaları hakkında bilgi vermesi de bekleniyor. Yuksek duzeyli bürokratlar toplantısı ile başlayacak olan İslam Zirvesi 2224 ocak tarihleri arasındaki dışişleri bakanları hazırlık toplantısıyla sürecek. Bakanlar düzeyindeki toplantıda gundenı taslağına son biçimi verilecek, oturum başkanı seçilecek. Yine aynı toplantılarda, siyasi sorunlan ele alacak genel komite ile ekonomik ve mali iş DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Kuveyt'te yapılacak ve 6 gün sürecek olan 5. İslam Zirvesi'nde Türkiye'yi Devleî Başkanı Kenan Evren, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, Dışişleri Müsteşarı Nüzhet Kandemir, DPT ve Dışişleri yetkilileri temsil edecek. Türkiye'nin, bazı Körfez ülkeleri tarafından önerilen şeriat kurallarına göre işleyecek bir "İslam Adalet Divanı" tasarısına yakınhk göstermeyeceği sanılıyor. ler komitesi ve enformasyon, kulturel ve sosyal işler komitesi oluşturulacak. Bu hazırhklardan sonra 2628 ocak tarihleri arasın' da zirve toplantısı gerçekleşecek. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğltı, Dışişleri Müsteşarı Nüzhet Kandemir, DPT Müsteşarı Yusuf Bozkurt Özal, Cumhurbaşkanlığı, Hazine, DPT ve Dışişleri yetkililerinden oluşan Türk heyetinin yüklü zirve gündemine ilişkin yaklaşımını zirvede oluşan dengelerı göz önunde tutarak belirleyeceği belirtiliyor. Ankara, gündem taslağında yer alan konuları 3 başlık altında değerlendiriyor: 1. Kolay fikir birliğine vanlabilecek konular: 46 islam ülkesinin Kuveyt ziryesinde üzerinde kolayca görüş birliğine varabilecekleri gündem konuları İsrail1 in nükleer silahlanması, Nanıibyasorunu ve GüneyAfrika'nınkı nanmaM olarak gösteriliyor. 2. Hassas konular. Türkiye'nin savaş halindeki iki komşusu İran ve Irak zirve gundeminde birbirlerini "rahatsız edecek" iki başlık koyma girişimi içindeler. Iran zirvede "savaşta kimyasal silah kullanımının" tartışılmasını isterken, Irak da "İran ve İsrail arasındaki silah ticaretini" gundeme getirmeye çalışıyor. Türkiye'nin soz konusu iki konunun gundeme ahnması halinde izleyeceği politika şimdiden kestirilemiyor. Zirvenin ev sahipliğini üstlenen Kuveyt ise gündeme "uluslararasi terorizm" konusunun getirilmesini öneriyor. Suriye'nin konuya ilişkin tutumunun, "öncelikle terorizmin tarifinin yapılması" yonünde olduğu biliniyor. Türk resmi tezi ise, "te New York'ta grev 7V7"?*' York (a.a.) New İV York'un Long Island demiryolu işletmesinde çalışan işçilerin bağlı olduğu 11 sendikadan ikisi greve gitme karan alınca, yaklaşık 160 bin New Y >rklu, işlerine gidebilmek için sokaklara döküldü. Creve katılmayan dokuz sendika, eylemi gerçekleştiren sendikatarın haklarmt arama çabalarını baltalamamak için grev gözculerinin koyduğu geçiş yasağma uyulmasını kararlaştırdığı için, kentin banliyö trenlerinin tamamımn durduğu belirtiliyor. rorizmin tarife ihtivaç duymadığı, hiçbir ülkenin leröristlere ev sahipliği yapmaması, bunlarla geçici anlaşmalar veya pazarlıklara girmemesi gerektiği" biçiminde dile getiriliyor. Türkiye'nin bazı Körfez ülkelerince önerilen şeriat kurallarına gore işleyecek bir "İslam Adalet Divanı" oluşturulınası yönundeki tasarıya da yakınhk göstermeyeceği sanılıyor. Ekonomik konularda ise İran'ın bir "İslam Ortak Pazan" kurulması yönündeki önerisi ön plana çıkıyor. Turkiye politik sonuçları da olabilecek böyle bir butunleşme onerisine "sıcak" bakmıyor. Bunun yerine Cumhurbaşkanı Evren'in başkanlığını yürüttuğü İSEDAK toplantılannda biçim verilen "tercihli ticaret sistemi"ni bir alternatif olarak benimsiyor. Söz konusu sistem İslam ulkelerinin karşılıklı göruşmelerle ithalata uyguladıklan korumacılık önlemlerinde tavizler verilmesini ongörüyor. 3. Türkiye'nin talepleri: İslam ülkeleri nezdinde bir süredir girişimleri yürütülen, Bulgaristan1 da yasayan Türk aanlığı sorununa zirvenin kapanış bildirisinde yer verilmesi Türkiye'nin talepleri arasında başı çekiyor. Ekonomik cephede ise, İslam Kalkınma Bankası'nın uzun donemli ticaret finansmanı kolayhklarının hayata geçirilmesi isteniyor. Oluşacak 600 milyon dolarlık bir fonia İslam ülkeleri arasındaki sanayi ürünleri ticaretinin finansmanı öngorülüyor. 300 milyon doları uluslararasi piyasalardan borçlanarak sağlanacak fon kaynaklarının kalan bolümu 10 ülkenin katkıları ile tamamlanacak. Fona yönelik taahhütlerini yerine getirmiş olan Turkiye diğer ulkelerin de paylarını ödemeleri için çaba harcıyor. Sanayi üretimi diğer İslam ülkelerine gore gelişmiş olan Türkiye'nin fon kaynaklarından yararlanma şansı yüksek bulunuyor. AyncaJ uzun sureden beri üzerinde çalışılan fon mekanizmasının hayata geçirilmesi Evren'in başkanlığındaki İSEDAK'ın bir başansı olarak nitelenecek. Bu çerçevede Türk heyetinin zirve hazırlık toplantıları sırasında söz konusu fonun bir an önce işletilmesi yönünde çaba harcaması bekleniyor. Turkiye, İslam Kalkınma Bankası'nın yeni fonuna muhatap olacak Türk yerli mali kuruluşu "Eximbank"a donüştürülme çalışmaları süren Devlet Yatırım Bankası olarak seçti. Son olarak dışişleri bakanları hazırlık toplantısı ile birlikte 6 gun sürecek İslam Zirvesi'nde Türk heyetinin ikili temasjarda bulunması da bekleniyor. Önceden programa alınmayan bu tür temaslarda özellikle Ürdün ve FKÖ'nün "banştırılması" yönünde çaba harcanacağı sanılıyor. İspanyol Dersi Nilgün Cerrahoğlu, son yıllarda Cumhuriyet'e İspanya'dan gönderdiği yazılannı kitaplaştırmış, kitap yakında piyasaya çıkacak, çıktığında da sanıyorum Türk okurunun geniş ölçüde ilgısini çekecek Cerrahoğlu'nun yapıtı yalnızca yazarının titiz, iyi gözlemcı, geniş ilişkiler kurmuş, iş disiplini olan araştırıcı bir gazeteci olmasından kaynaklanmıyor, ama aynı zamanda İspanya'nın son on yılda tüm dünyaya bir "demokrasiye geçiş" dersi vermiş olmasından da doğuyor. Gerçekten de İspanya, Franco'nun kırk yılı aşkın sultasından ve bir iç savaşın hemen ardından yüzyılımızın en uzun ömürlü diktalarından biri altında inlemesinden sonra, Caudillo'nun 1975'te ölümünü izleyen 10 yıl içinde günümüzün sağlam demokrasilerinden biri haline gelebilmiştir. İşte diktadan gerçek demokrasiye bu geçişin öyküsü yalmz ilerde ispanya tarihini inceleyecekler ya da bugün ülke üzerinde araştırma yapanlar için değil, ama başta bazı Akdeniz ülkeleri olmak üzere, demokrasiye geçmenin çırpınışları içinde olan tüm toplumlar içın de son derecede degerli bir örnek oluşturmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, tarihin hiçbir döneminde elde edilmış kazanımların bir kez elde edildikten sonra, sonsuza dek kendıliğinden surdüğü görülmedığıne gore, Ispanya'da da demokrasiye geçiş süreci ve çabalarının artık bıttiğini söylemek olanaksızdır. Nitekım, dünkü Cumhuriyet'in üçüncü sayfasındaki "Madrid'de terörist avı" başlıklı haberde bu çabalardan biri daha vurgulanıyordu. Gerçekten Gonzales'in sosyalist hükümeti, son günlerde Madrid'de geniş kapsamlı bir terörist avı başlatmış ve ETA'ya ağır bir darbe indirmiş bulunuyor. Olaym ilginç yanı ise, ETA'nın siyasal uzantısı olan Herri Batasuna dışında yerel Bask partıleri de aralarında olmak üzere, tüm siyasal kuruluşların sosyalist hükümetin Bask terörıstlerine karşı aldığı önlemleri desteklemesi Bu desteğın, Bask terörünün orduyu yeniden polıtıkaya çekip, müdahaleye yöneltecek en büyük etken olmasından kaynaklandığı belırtiiıypr haberde. Gerçekten de şu anda ETA, İspanyol demokrasisinin karşısındaki en büyük tehlike. İç savaş sırasındakı Guernica olaylarıyla tüm dünyanın dikkatinin üzerine odaklandığı Bask ülkesinin mert insanları, gerek iç savaşta, gerekse sonrasında Franco'nun sultasına karşı yiğitçe direndiler. Onların bu direnişleri, Bask ülkesındekı bağımsızlıkçı terör örgütü ETA'ya da sempati kazandırıyordu. En sonunda ETA terörü, Francç'nun devlet terörüne "karşı terör" olarak kabul ediliyordu. Ne var ki, demokrasiye geçiş süreci ile birlikte ETA'nın maskesı düştü. Franco'nun öldüğü 1975'ten önceki 10 yıl içinde 60 kişiyı öldürmüş olan ETA, 197586 arası dönemde ise 475 cınayet işlemiş, başka bir deyişle terör eylemlerini 8 katına çıkarmıştır. Böylelıkle ETA'nın İspanya'da demokrasiye geçişten rahatsız olduğu ve böyle bir gidişin kendi tabanını eriteceginden korktuğu da anlaşılmıştır. Olaym daha da ilginç yönü, terör eylemlerinın özellikle demokrasiye geçişin en kritik dönemecini oluşturan 197880 yılları arasında doruğuna çıkmış olması ve bu dönem içinde ETA kurbanlannın 237'ye ulaşmasıdır. Bugün ETA ve onun siyasal uzantısı Herri Batasuna, Bask ülkesmde azınlıktadır ve Batasuna'nın temsil ettiği bagtmsızlıkçı grubun son seçimlerde yüzde 17 oranında oy almasına karşın, bölgede en fazla sandalyeye sahip olan Gonzales'in partisi yüzde 22 oranında oy toplamıştır. Bu durumda ETA'nın İspanyol demokrasisine kırmızı şala saldıran boğa gibi saldırmasını anlamak güç olmasa gerek. Ne var kı, İspanyol demokrasısi. sağı ve soluyla, ulusal ya da yerel düzeydeki siyasal kuruluşları ile tüm partilerın demokratik yönelimlerin asgari müştereğınde bırleşmeleriyle bu tehlikenin üstesinden gelmektedir. Tıpkı aynı bırleşme ile bugüne ulaşabıldiği gibi.. Gerçekten İspanyol demokrasisinin bugünlere ulaşmasında en önemlı etken, ülkenin tüm kuruluşlarıyla ve her iki yöndekı siyasal partilerinin çoğunluğuyla, iki ayağının üzennde yürüyerek amacına yönelmiş olmasıdır. Bir yandan basını ve sendikalarıyla öğrencileri, üniversiteleri, dernekleri ile ülkede tüm kuruluşlar demokrasi yolunda yeni kazanımlar elde etmenin savaşımını verir, demokrasi düzeyınde elde edilen alanları hemen kullanıp doldurarak yeni adımlara hazırlanırlarken, öte yandan sağ sol ayrımı yapmaksızın siyasal partilerin çoğunluğu demokrasiye yönelmiş ve onun önündeki engelleri kaldırmışlardır. Bu birlikte yüruyüşün attın kuralı ise demokrasının evrensel kurumlarının asgari müştereğinde bir araya gelmek olmuştur. İspanyol demokrasisi, bugün yalnız Gonzales'in ya da kuruluşunun değil, aynı zamanda Suarez'in ve yandaşlarının ve Kral Juan Carlos'un, tüm sendikaların, basının, aydınların, üniversitelerin imzasını taşımaktadır. Eğer demokrasinin asgari müştereklerindeki bu birteşme sağlanamamış olsaydı, geçen yüzyılda tam 150 darbe girişimi yaşamış olan Ispanya'da ne Franco damgalı ordunun, özel lojmanlarının ve orduevlerinin kaldırılması ve ordu ile halkın günlük yaşamda bütünleşmesi sağlanabilirdı ne de askeri okullardaki müfredat programı değıştirilebilır, jandarmanın başına olduğu gibi, Milli Savunma Bakanlığı'na da bir sivil getirilebilirdi. Görulüyor ki İspanyollar, bugün darbe girişimi tehdidinden uzak olan sağlam demokrasilerini yalnızca orduyu bir yandan kast olmaktan çıkarıp, bir yandan da kışlasına sokarak değil, ama aynı zamanda ister sağ olsun ister sol, siyasal kurumlarının ezici çoğunluğunun, demokrasinin asgari müştereklerinde birleşmelerini ve büyük bunalımlarda sivil çözümler üretmelerini sağlayarak kurup pekiştirmişlerdir. Evet İspanyol demokrasisi rastlantıların ürünü değil. "İspanyol Dersi" adlı yazının TBMM'nin toplanıp, irtica konusunu görüşeceği gün yazılmış olmasımn rastlantı olmadığını da eklemeye gerek var mı acaba? Pakistan 'da bombalı patlama: 15 ölü / slamabad (uba) Pakistan 'da son 24 saat içerisinde meydana gelen ikinci patlamada 15 kişı öldü birçok kişi yaralandı. Pakistan Uluslararasi Haber Ajansı, ülkenin Afganistan sımrındaki Orakazi bolgesinde bir otobüste patlayan bombamn 15 kişinin ölümüne ve birçok kişinin yaralanmasına yol açtığınt bildirdi. Pakistan'ın kuzeyinde pazar günu de bir saatli bombamn patlaması sonucu 11 kişi yaralanmıştı. Kıbrıs Rumlarında KKTC'nîn tanınma korkusu İZZET R1ZA YALIN LEFKOŞA Güney Kıbns Rum Cumhurbaşkanı Spiros Kipriyaon, "Rumlann başiannı hep dik tutarak, mevzilerinden çıkmamalanm" istedi. Kipriyanu, Makarios'un 10'uncu ölüm yıldönümu dolayısıyla yaptığı konuşmada, "Rum toplumu, yıldöniimii nedeniyle 21 ajn >erde sevgi jiıriıyuşu düzenleyerek, Makarios'a olan inanç ve sevgiyle sonsuza kadar mucadclelerini sürdurecegini duyurdu" dedi. Demokratık Birlik Partisi DISI Genel Başkanı Glafkos Klerides, 26 ocakta Kuveyt'te düzenlenecek İslam Konferansı'na dikkati çekerek, "tslara ulkelerinin KKTC'yi lanıma tehlikesine" işaret etti. "Rum hiikumelini uyararak sonınlann karşdanması için işbirligi önerdigini" belirten Klerides, "Turk askerîerinin Kıl>ns'tan aynlmak yerine, 32 binden 62 bine yulcseltfldiğini ilerı surdü. Rum tçişleri Bakaru Mihailidis ise Bahreyn, Abudabi, Dubai ve Kuveyt gibi İslam ülkelerine, bir aydınlatrna ve TUrk girişimlenni anlatma ziyaretine çıktı. Bu arada KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rum Başkanı Kipriyanu ve yetkililerin söz ve girişimlerine verdiği yanıtta, "Rum taradnın silahlanmak, mozilerinde oturmak ve tum Kıbns'ın temsilcisi olduğunu iddia etmesi halinde banş >oluna girilemeyecejSini" ammsattı. Denktaş, "Rum Içişleri Bakanı Mihailidis'in, İslam ülkelerini ziyaretinin suçluluk kompleksinden kaynaklandığım" söyledi. KKTC Dışişleri Bakanı Kenan Atakol, Kuveyt'te İslam Konferansı ön calışmalannda bulunmak üzere bugün KKTC'den aynlıyor. İslam Konferansı öncesi Güney Kore'de işkence Çeul (a.a.) Güney * 3 Kore'de, geçen çarşamba giinü polis sorgulamasi]' sırasmda ölen öğrenciye işkence yapıldığı belirlendi. Soruşturma raporunda, Prak Chong Chol (21) adlı dilbilim öğrencisinin boynunun küvetin kenarma bastırılarak başının pek çok kez suya batırılması sonucu boğularak öldürüldüğü açıklandı. Polis tarafından yapılan açıklamada, Park'ın ölümünden sorumlu tutulan iki polis memurunun tutuklandıkları, kısım amirinin ise görevinden almdığı bildirildi. SA VAŞACAKLAR Afgan yönetiminin ilan ettiği ateşkesi tammayan mucahiller saldırılarını surduruyor. (Foıoğraf: REUTER) Mücahitler saldınya uğradıklarını ileri sürüyorlar Afganistarîda ateşkes yürümüyor Gorbaçov, Pakistan Devlet Başkanı Ziya Ül Hak'a bir mesaj gönderdi. İçeriği açıklanmayan mesajın, Afganistan'daki tek taraflı ateşkesle ilgisi olduğu sanılıyor. İSLAMABAD (a.a.) Afganistan'da, Sovyetler Birliği desteğindeki yönetime karşı mucadele eden mücahitler, ordu birliklerinin, ilan edilen tek yanlı ateşkese rağmen kendilerine saldırılar duzenlediklenni bildirdiler. Mucahit gruplarının liderleri tarafından yapılan açıklamalarda, soz konusu saldınlann Afganistan'ın doğusundaki Paktia eyaleti ile guneydoğusundaki Kandahar eyaletinde düzenlendiği belirtildi, Mücahitler. ayrıca hükümetin ateşkes ilanını reddettiklerini vurgulamak amacıyla, Afgan ve Sovyet askerlerine yönelik saldırılarını ülkenin her bolgesinde özellikle aruırdıklarmı duyurdular. Diplomatik gözlemcilerin güvenilir olduklarını belirttikleri bu kaynaklara göre, Paktia eyaletinde Afgan topçu birliklerinin, Kandahar'da zırhlı birliklerin giriştikleri saldınlar üzerine yoğun çarpışmalar meydana geldi. Paktia eyaletinde iki mücahitin çarpışmalar sonucu öldüğünu belirten söz konusu kaynaklar, Kandahar'da meydana gelen çarpışmalardaki kayıplar konusunda bilgi vermediler. Bu arada, Pakistan'ın Peşaver kentinde bulunan ve Afganistan'daki durum konusunda doğru haber vermekle tanınan Afgan Enformasyon Merkezi de, ateşkesin ilan edildiği gunden beri, ülkenin doğusunda çarpışmalar olduğu yolunda haberler aidığını açıkladı. Bu arada mücahit grupları geçici hükümet kurma planlarını eyleme dönüştürmek amacıyla bir komisyon oluşturdular. Necibullah'ın ateşkes ilanını reddeden yedi gerilla grubunun liderlerinin, Peşaver kentinde yaptıklan toplantılar sonucunda, her gruptan ikişer üyenin katılacağı 14 kişilik bir komisyon oluşturuldu. Komisyon, bir ay içinde Sovyet askerlerinin Afganistan'dan çekilmesinden sonra mücahit gruplarının kuracaklan geçici hükümetin bağlı olacağı temel kuralları belirleyerek bir rapor hazırlayacak. Toplantıda ayrıca, yedi mücahit grubu arasındaki anlaşmazlıkları çözume bağlamak amacıyla yedi kişilik bir "hukuk kurulu" oluşturuldu. Afganistan ve Sovyet hükumetlerinin, Afgan sorununu çözmeye yönelik girişimlerine hız vermelerinden sonra, Pakistan 1 ın başkenti İslamabad da yoğun gorüşmelere sahne oluyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı Michael Armacost, Pakistan hükumet yetkilileriyle Afgan sorununa ilişkin son gelişmelerin ele alındığı göruşmeler yapıyor. Armacost, Devlet Başkanı Ziya Ül Hak ve Dışişleri Bakanı Şahipzade Yakup Han ile gorüştükten sonra Pakistan Radyosu1 na verdiği demeçte, Afgan ve Sovyetler hukumetlerinin sorunun çözumüne yönelik onerilerini "dikkatle incelediklerini" soyledi. Sovyetler Birliği Dışişleri Bakan Yardımcısı Anatoli Gavriloviç Kovalyov da, İslamabad'da Afgan sorununun çözumüne yönelik temaslar yapıyor. Öte yandan Sovyet lideri Mibail Gorbaçov, Pakistan Devlet Başkanı Ziya Ül Hak'a bir mesaj gönderdi. Pakistan'ın resmi haber ajansı APP, İslamabad'da bulunan Sovyet Dışişleri Birinci Bakan Yardımcısı Anatoli Kovalyev'in, Ziya ile goruşmesi sırasında mesajı ilettiğini bildirdi. Mesajın içeriği hakkında açıklama yapılmadı, ancak Afganistan hükümetinin tek taraflı olarak ilan ettiği ateşkesle ilgili olduğu sanılıyor. Nükleer konulu konferansa yasak • 717" üremberg (uba) l ı Almanya'mn Süremberg kentinde üç gu'ndur devam etmekte olan antinükleer konulu konferans, bölge idare mahkemesinin yasaklama karan alması sonucu sona erdi. AntiNukleer Güç adlı gençlik örgütunün dıizenlediği ve birçok ülkeden yüzün üstunde delegenin katıldığı toplantının engellenmesi için Hırıstiyan Demokrat Parti, bölge idare mahkemesine başvurmuştu. Başvuruyu inceleyerek lehte karar veren mahkeme, toplantıyı yasaklama kararını toplantıyı duzenleyen örgüte bildirmişti. Yetkililer, polisin toplantının yapıldığı binanın içinde ve dışında geniş güvenlik önlemleri aldıklarmı ve toplantının olaysız olarak sona erdiğini bildirdiler. tçişleri Bakanlığı ise toplantının yasaklanmasma, ilk gün düzenlenen yüruyüşün ve bölgedekı askeri üslere düzenlenen saldınlann neden olduğunu açıkladılar. Etnos gazetesi Kıbrıs sorunu TürkYunan savaşma yol açabilir ATİNA (a.a.) Etnos gazetesi, Kıbrıs'ta bir çatışma çıkması halinde, bunun TurkYunan savaşma dönüşeceğini öne sürdü. Papandreu yanlısı "Etnos"da yer alan "Silahlar Altında Dünya" adlı bir yazı dizisinde, "bir milis savaşı" için Kıbrıs Rum Kesimi'nde 60 bin yedek askerin bulunduğu hatırlatıldı. Gazete, Kıbns Rum Kesimi'nde 2 bin 500 Yunanlı er ve subayın bulunduğunu, sadece milli muhafız güçlerinin komuta ve eğitimi için 550 Yunanlı subayın Kıbrıs'ta görev yaptığını bildirdi. Etnos gazetesi, Kıbns Rum Kesimi'ndeki Yunan kuvvetlerinin dökumünü şöyle verdi: • 1 pıyade taburu, • 350 komando, • 550 kişilik takviye gücü, • Rum Milli Muhafız birliklerinde gorev yapan 550 Yunan subayı. Etnos gazetesi, yazıda, Kıbrıs1 ta Yunan güçlerinden başka 6 değişik askeri birlik bulunduğunu da belirtti ve şöyle sıraladı: • 13.000 kişilik Kıbrıs Rum Ordusu, • 34.900 kişilik Milli Muhafız birlikleri, • 4.000 kişilik Kıbns Türk Milli Muhafız kuvvetleri, • 4045 bin kişilik Turk ordusu, 1 4.664 kişilik İngiliz kuvvetleri, 3.500 kişilik BM Barış Gücu. Fitipinler'de darbe söylentHeH 2 şubatta yapılacak anayasa referandumu öncesinde eski Savunma Bakanı Juan Ponce Enrile yanlılarının bir darbe girişimi yapabilecekleri söylentileri yoğunlaşıyor. Mindanao Adası'nda geçen hafta meydana gelen ve 46 kişinin öldüğü çatışmaların başkent Manila'ya da sıçramasından korkuluyor. MANİLA (AP) Filipinlerde gelecek ay yapılacak olan anayasa referandumu öncesinde Müslüman ve sağcı gerillaların saldınya geçecekleri yolundaki haberler üzerine ordu alarma geçirildi. Bu arada eski Savunma Bakanı Juan Ponce Enrile, ordunun bir darbeye hazırlandığı söylentilerini yalanladı. Filipinler askeri sozcüsü Albay Honesto İsleta onceki gün yaptığı açıklamada, geçen hafta askerlerle Müsluman gerillalar arasında meydana gelen şiddetli çatışmaların başkenr Manila'ya sıçramasını öniemek amacıyla ordunun birinci derecede alarma geçirildığini bildirdi. "Mora İslamcı Kurtuluş Cephesi" gerillaları ile askerler arasında geçen hafta 5 gün süren çatışmalarda 46 kişi ölmuş, 89 kişi de yaralanmıştı. Devlet Başkanı Corazon Aquino, Islamcı gerillaların liderlerinden Hacı Murat'ı görüşmelerde bulunmak üzere başkent Manila'ya davet etti. Fılipinler'de yayımlanan gazeteler, eski Devlet Başkanı Ferdinand Marcos yanlılarının da 2 şubatta yapılacak anayasa oylaması öncesinde saldınlara girişeceklerini haber veriyorlar. Referandum öncesinde eski Savunma Bakanı Juan Ponce Enrile yanlısı askerlerin de bir darbe girişimi hazırladıkları ve 3.500 kişilik bir güce sahip olduklan yolundaki haberler de yoğunluk kazandı. Darbe söylentileri üzerine Manila'da güvenlik önlemleri arttırıldı. Enrile, önceki gün ABC televizyonuna yaptığı açıklamada, darbe planlarını yalanlayarak, "Artık hükumelte görevli olmadığıma göre Aquino vönelimini nasıl devirmeye kalkışabilirim?" dedi. Enrile bununla birlikte silahlı kuvvetierde "huzursuzluk olduğunu" söyledi. Aquino'nun danışmanlarından Joker Arro>"a, Enrile'nin şimdilik hükümet için bir tehdit oluşturmadığını ve Enrile yanlılarının güçlerinin bir darbe gerçekleştirmeye yetmeyeceğini soyledi. Arroya, "Enrile'nin bir demokrat olduğunu ve var olan anayasal düzene düşman olmadığını" belirtti. ABD'nin Filipinler Buyukelçisi de, darbe soylentilerine ilişkin yaptığı açıklamada, ülkede son aylarda ekonomik, siyasi ve sosyal gelişmeler kaydettiğini ve bir darbe olasılığının guçlü olmadığını söyledi. Contralarm silahuyuşturucu takası 7\Tew York (a.a.) 1 Y Nikaragua 'dakı Contra gerillalarının, ABD'ye uyuşturucu sokarak, silah satın aldıkları one sürüldu. Amerikan Newsweek dergisi, uyuşturucu kaçakçılığmdan yargılanmakta olan iki sanığın verdiği ifadelere dayanarak, Contralarm ABD'ye, CIA ve uyuşturucuyla mucadele servıslerinin "rızasıyla" kokain soktuklarınt ve böylece satın aldıkları silahların finansmanmı sağladıklarını yazdı. Newsweek 'e göre, halen Florida eyaletmde bir cezaevinde bulunan Gary Betzner ıle George Morales, Kolombiya kaynaklı kokainin, Kosta Rika 'da Contralar tarafından kullanılan havaalanlarından ABD'ye gonderildiğini kaydettıler. CEPHEDE HAL HA T1R SORU4 Batı Beyrut'ta Hıristiyanlar ile Muslümanlar arasında çarpışma surerken, bir ateşkes amnda Falanjist militanlar. (Foıo: REUTER) Israîl hücumbotları Filistinlileri topa tuttu BE\ RUT (AP) Dort İsrail hucumbotunun Lübnan'ın güneyindeki Sayda liman kentinde bulunan Filistin mevzilerini topa tuttuğu bildirildi. Lubnan polisi 75 dakika suren bombardıman sonucu dort Filistinli gerillanın varalandığını açıkladı. Siyasal gozlenıciler, İsrail askeri sozcusunun yalanladığı bombardımanın geçen cumartesi gunu Kudüs'un Arap kesiminde iki lsrailli gencin bıçaklannıasıııa nıisılleme oldıığuıuı talımin ediyorlar. Bıçaklama olaymı. Arafat karşıtı ve Suriye yanlısı Abu Nidal'in El FetihDe>rimci Konse>i adlı terorist orgut Şam'da dağıtılan bir bildiriyle üsılenmışti. Öte yandan, Batı Beyrut'ta SOIL'U bir siyasetçinin öldurülmesınden sonra Durziler ile Şii milisler çatışmaya başladılar. Her iki grup da Hıristivanlara karşı birlikte hareket etmekle birlikte /anıan zaman kendi aralarında da çarpışıyorlar.