Katalog

CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 13 OCAK 1987 TELEVİZYON 08.00 Açılış Günaydın Türkiye Programda, Adık Naşil çocuklarla biriikte oluyor. Aynca, Memklılar, Türk Sanat Müziği, Türk Haik MOziği Türk Hafif MOziği, çizgi fılm Tom ve Jerry yer alıyor. Çeşitli aktüel konularv da yer verihyor. 2. KANAL / TV DÎZİSİ ÎC1NDEN MAHMUT T. ÖNGÖREN ... Gerçekte TrTTtelevizyonunun "drama bölümü" en ilginç TV birimterirvden biridir. Basından öğrendiğimize göre, 1986 yılında bu birim yerii dramalar için toplam 3 milyar 400 milyon harcamıştır. Bunun 2 milyar 200 milyonu TFTT yönetmenleri ve 1 milyar 200 milyonu ise TRT dıştndaki yönetmeler tarafından hazırlanan TV filmlerine ve dizilerine gitmiş. 1987 yılı içinde ise bu drama bölümüne 5 milyar ayrıldığı açıklanıyor. Bir başka anlatımla, TRT televizyonunun drama bölümü ya ülkemizdeki tüm özel tiyatrolardan ya da Türk sinemasından daha üstün parasal güce sahiptir. TRT, isterse ve olanaklı olsa, özel tiyatroları da sinemamızı da parasal bakımdan satın alabilir. İşin bir de etki yanı var. Devlet Tiyatroları ile beraber özel tiyatrolanmızm eriştiği ve etkılediği ızleyici sayısı çok sınırlıdır. Oysa TV dramaları (filmler ve diziler) yayımlandıkları anda belki de 30 milyonun üzerindeki bir izleyici kitlesine ulaşır. TV dizilerinin ve filmlerinin izleyiciye ulaşma süreci ise yayın sırasmdadır. Bir başka anlatımla, bir tiyatro oyunu gibi, izleyiciye ulaşmak ve onu olumlu ya da olumsuz etkilemek için TV dramalarının her gece oynanması da gerekmiyor. Bir kezlik yayınla aynı anda milyonlarca kişilik bir kitlenin önüne çıkılıyor. Aynca, tiyatrolann ve sinema filmlerinin aksine, TV dramalarının gişe kaygısı da yok. Oyun ya da film tırtar mı, tutmaz mı diye düşünmüyor TV yönetimi. Tüm bu üstünlükler TV drama bölümüne ve TRT denetçilerine çok büyük sorurnluluklar yüklemektedir. Acaba TV drama bölümü bu sorumluluklann ayırdında mı? 28 Aralık 1986 günlü Cumhuriyet Dergi'de şair ve yazar Şinasi Ûzdenoğlu'nun "Unutulmaz Bir Yılbaşı" adlı bir kısa öyküsü yer aldı. Okuyanlar anımsayacaklardır, ince ve duyarlı bir öyküydü bu. Yazar aynı öykünün daha geniş biçimini senaryolaştırarak TV drama bölümüne vermiş ve yapıtı nedensiz yere geri çevrilecek tüm senaryo yazarlan gibi herhalde önce övgüler ve kutlamalarta karşılaşmıştı. Aradan aylar, hatta yıllar geçmiş ve yine herhalde yapıtları geri çevrilen diğer yazarlar gibi Özdenoğlu da TV drama bölümünden bir yanıt alamamıştı. Sonra sayısız başvuru ve yine övgülerle dolu konuşmalar üzerine bir yanıt gelebildi: "Yapıtınız aile yuvasını tehdit edici ve aile yapısının bütünlüğünü bozucu biçimde olduğundan yayımlanamaz" diye.. O günlerde yayımlanmakta olan "Dallas" ve "Flamingo Yolu" adlı Amerikan dizileri mi aileyi birleştirici öğeler taşıyordu acaba? Ya da aynı günlerde, yine basından öğrendiğimize göre, siyasete atılmış kimi eski TRT'cilerin hazırladıkları listelerden ötürü, yeni girdiöi partiden milletvekili adaylığı veto edildiği için mi Şinasi uzdenoğlu'nun senaryosu da TRT tarafından veto edilmişti? Bunlar artık yanrtlannı alamayacağımız sorular. Ama özdenoğlu'nun senaryosunun aile yuvasını bozucu herhangi bir yetersizlik taşımadığı açıkça ortadadır. Gerçi yukarıda verdiğim örnek olay oldukça eski yıllara dayanıyor. O günlerde TV drama bölümünü yönetenler ve TRT denetçileri bugün de işbaşında. Eğer bu yönetim hep ölmüş yazarlarımızın yapıtlarını günümüzdeki tutucu, dini sömüren, ortaçağ anlayışına uygun, çağdaş yaşam biçimine ve endüstri toplumu olma özlemine ters düşen Ideolojinin örtüsü artına sokarak yayımiamaktan kendini kurtarabilseydi, belki Özdenoğlu'nun senaryosuna da sıra gelirdi. Bakalım, 5 mtlyarlık bütçeyle TV drama bölümü 1987 yılında ne yapacak? Yorumcu Saim Akçıl Wy~ ultur Servisi İkinci M\ Kanal'da bugün yayımlanacak "BestecilerYorumcular" adlı programda kemancı Saim Akçıl tamtılıyor. Turgut Masatçı'nın hazırladığı ve Özer Sezgin'in sunduğu programda, kemancı Saim Akçıl'a piyanist Cana Gurmen eşlik edecek. Saat 19.50'deki "BestecilerYorumcular" programında, hem kemancı Saim Akçıl tanıtılacak hem de Akçıl ve Curmen, Ulvi Cemal Erkin'in "Zeybek"ini, Muammer Sun'un "Köçekçe"sini, Akçıl'ın "Eski Bir îstanbul Türkusü"nu ve Ahmet Adnan Saygun'un "Horon"unu seslendirecekler. 10.00 Eğitim Önlisans Programı YnL Doç. Dr. Zulal Balpınar tngılızce dersmde "How An You" konusunu, Prof. Dr. Ahmtt Mumcu Atatürk llkeleri ve tnkılap Tanhi dersmde 'Türk Inkılabınm Doğmasma Yoi Açan Nedenler" konusunu ıslıyorlar. Geçmişten Bir Örnek 10.35 Kapanış 16.35 Açılış Eğitim Önlisans Programı Sabah yayımndaki progmmm tekran yapılıyor. 17.10 Açık Öğretim Doç. Dr. Fevzı Surmelı Muhasebe Uygulamaları dersmde "Şirkeı Türlerı ve Muhasebesi" konusunu. Doç. Dr. Onder Ozkazanç tktısadı Analiz dersmde "Aksak Rekabet Pıyasalarında Fırma Kuramt'' konusunu, Doç. Dr. Mehmet Şukru tş Idaresi dersinde '' tsleıme Buıçeien" konusunu ıkmci sımflara anlatıyorlar 18.00 Efes Pilsen Racina Maes Pils Basketbol Maçı 19.40 lyi Uykular 20.00 Haberler ve Hava Dunımu 20.45 TV Dergisi 21.40 Dikkat 21.45 TV'de Sinema: Kadımn Penceresinden (Aynntılı bilgi yandaki sütunlarda) O 23.45 Haberler • Kapanış İKtNCİ KANAL 19.50 Açılış Besteciler/Yorumcular Programda, yorumcu Saim Akçıl lanıtıhyor. BUKEZRtCHARD CHAMBERLAINE Bugüne kadar birçok kez beyazperdeye ve TV'ye uyarlanan "Monte Kristo"da EdmondDantes'i bu kez ünlü oyuncu Richard Chamberlaine canlandınyor. 20.15 Haftanın Dizisi: Monte Kristo1 (Aynnlılt bılgı yandaki sütunlarda) 21.00 Merak Ettiklerimiz Program bılım, hukuk, tıp, akıüalıle ve magazm konulannda merak ettikleri hususian soran seyircilen, kaynağından ve uzmanından aydmlatmayı amaçhyor. Dantes'in intikamı Monte Kristo (The Count of Monte Cristo) / Yönetmen: David Greene / Yapıt: Alexandre Dumas / Oyuncular: Richard Chamberlaine (Edmond Dantes), Tony Curtis (Mondego), Trevor Howard (Peder Faria), Louis Jourdan (DeVillefort), Donald Pleasence (Danglars), Taryn Pov/er (Valentine DeVillefort), Kate Nelligan (Mercedes), Angelo Infanti (Jacopo), Harold Bromley (M.Morrell), Carlo Puri (Andrea Benedetto), Alessio Orlando (Caderousse), Dominic Guard (Albert Mondego), Isabelle de Velvert (Haydee), Ralph Michael (M.Dantes), Anthony Dawson (Noirtier DeVillefort) / 1975 yapımı / 3 bölüm, 45'er dakika. 2130 22.00 23.10 24.00 Haberler İngilizce Haberler 2. Kanal 2. Gece Şiir Gecesi, Haberler Kapanış tZLEYİCİ GÖZÜYLE Özgür bir televizyon! Ülkemiz özgür ve bağımsız bir televizyona ne zaman kavuşacak? özgür ve bağımsız derken, önyargtlardan, koşullanmışlıklardan, politik hesaplardan özgür ve bağımsız bir TV'yi kastediyorum. Haber niteliği tasıyan her olayın "korkmadan"yansıtılabildiği, loplumdaki farklı görtişlerin açıkça tartışılabildiği, değişik dünya görüslerine sahip bütün sanatçıların, yalmzca sanat düzeyi ölçüt ahnarak, ekrana gelebildiği bir TV'yi kastediyorum. öyle samyonım ki, özel bir televizyonun kurulması, bu doğruttudaki gelismeyi hızlandıracaktır. En azından, devlet televizyonu karstsmda ciddi bir rakip bulacak ve takkesini önüne koymak zorunda kalacaktır. SEMÎH BA RUTÇU htanbul Kötü Uykular Çccuklar Derya Abla'nın eğitici, öğretıci, anne, baba, arkadaslık ve kardeşlik iliskilerinde olması gereken durumlan güler yüzle, yumuşak, ınandırıa ve çözümieyicı bir üslupla sunduğu "Uykudan önce" programı, küçüklen uykudan öncenın mutluluğu ve sevincıyie sarıyordu. Hele yüzlermi görmeden sevdiğimiz ıkı kuçuğümuzun seslendirdiği Cımcime ile Cingöz'ün sevimlılikleri, bız büyukleri bıle etkıliyordu. Ne yazık kı 1986 yılının bu basarılı ve sevilen "Uykudan önce"smin yerine, 1987 yılımn ilk günlerinden beri "kötü uykular çocuklar" deyimiyle eşanlamlı ve çirkınliğın, saçmalığın, korku ve kâbusun konu edildiği kötü bir çizgı fılm ekrana geldı ve suruyor. Ben bu yazı ile görevlileri daldıkian sorumsuzluk uykusundan uyandırmak istedim. Evet lutfen uyanın beyler ve çocuk psikolojisıne uygun bir yepyeni programı ızleme mutluluğuna kavuşturun çocuklarımızı. , % MESVDE GÛLCÜOĞLU lstanbul RADYO ~ T R T I 05.00 Açılı», program vt kısa haberler. 05.05 Ezgi kervanı. 05JO Şarkılar ve oyun havaları 06.00 Köyt haberler. 04.10 Günaydın. 07J0 Haberler. 07.40 Günün içindcn. 09.40 Arkası yann 10.00 Kısa haberler 10.05 Reklamlar 11.00 Kısa haberler. 11.05 Okul radyosu. 12.00 Kısa haberler 12.05 Reklamlar. 12.10 ÖJle ü2en. 12.55 Reklamlar ve radyo programları. 13.00 Haberler. 13.15 MUzik. 13.30 Bölgesel yayın 14.45 Hukuk köşesi. 15.00 Kısa haberler. 15.05 ögleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 1645 Okul radyosu. 17.00 Kısa haberler. 17.05 Köyümuz nöylümüz. 17.25 Bölgesel yayın. 18.00 Çocuk bahçesi. U.15 Haftanın çocuk sarkısı. 18.20 Karcığar Faslı. 18.50 Hafif müzik ve reklamlar. 19.00 Haberler ve olayların ıçinden. 20.00 Şarkılar. 20.20 Türkçe sözlü hsfif müzık. 20.40 Yeni sesler 21.00 Kısa haberler 21.05 Konulann ıçinden. 21J5 Türk halk müziğı dinleyıci isteklerı 22.00 Çesıtlı müzık. 22J0 Solıstlerden 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin ıçinden 00J5 GUnttn haberlerinden ozetler 01.00 Kapanış. 01.05 • 05.08 Gece yayıoı. T R T I I 97.00 Acıhş. 07.02 Soüstlerden seçmeler.07J» Haberler. 07.40 Türküler ve oyun lurolan. 08.00 Ikı solistten şarkılar 0830 Sabah konseri. 09.00 Türküler. 09.15 Çocuk bahçesi. 09.30 Elton John soylüyor. lO.OIŞarkılar 10J0 Türküler geçidi. 10.40 Türkçe sozlü hafif müzık. 11.00 KUçük koro. İIJO TUrküler. 11.45 Hafif müzik. 12.00 Beraber ve solo şarkılar 12J0 Yurtıan sesler kadınlar topluluğu 13.00 Haberler 13.15 Hafif müzik. 13J0 Caz duygusu. 14.00 Türküler geçıdı. 14.30 Yabancı dil dersi. 15J0 Barok muzik. 16.00 Şarkılar. 1620 Arkası yann. 16.40 Göniümüzün dilinden sazımızın telinden. 17.00 KüçOk koro. 17.30 Çeşitli müzik. 18.00 Yurttan sesler. 1SJ0 Din ve ahlâk. 19JM Haberler ve olaylann ıçinden. 20.00 Türkttler geçidi MJ0 Ykbancı dil dersi. 21J0 Hafıf müzık 21.45 Eğitim önlisans programı 22.15 Hafif muzik 22J0 Bir roman / bir yazardan hikâyeler. 22.45 Türkttler. 23.15 Solistler geçidi. Z3.4O Hafif müzik. 23.55 Salı lconsen. 00.55 Program ve kapanış. T R T I I I 07.00 Acılıs. 07.02 Hafif müzik. 07J0 Sabah konseri. 08.00 Sabah için müzik 09.00 Haberler. 09.15 Mttzıkh dakikalar. 10.00 Rock dünyasından 11.00 ögleye dogru. 12.00 Haberler 12.12 Günün konseri 13.00 tki solistten şarkılar. 13J0 TürkOler geçidi. 14.00 Konser saati. 15J0 Solistler geçidi. 15.55 tki solistten türküler. ML25 Haftanın çocuk sarkısı. 16.30 Caz sanatı. 17.00 Haberler 17.15 Solistler, topluluklar. 18J» Müzik yelpazesi. 19.00 Haberler. 19.15 Müzik ve yorumcular. 20.00 Müzik demeti. 21.00 Çoksesli müzık dünyasından 22.00 Haberler 22.15 Gecenm getirdikleri. 23.00 Salı konsen. 24.00 Gece ve muzik. 01.00 Program ve kapanış. Kiiltür Servisi 19. yüzyılda "tarihsel seriiven romancılığı'nın en büyuk ustası baba Alexandre Dumas'nın (18031870) geniş halk kitlelerine seslenen, tüm dünya dillerine çevrilmiş iki dev romanından biri (öbürü "Üç Silahşörier") olan "Monte Kristo Kontu" uç bölumlük TV dizisi olarak ekrana geliyor. Ikinci Kanal'da salı, perşembe, cumartesi günleri yayımlanacak mini dizinin yönetmeni 1924 doğumlu tngiliz David Greene. Kanada ve ABD TV'lerinde çalışan Greene "Zengin ye Yoksul" dizisinin yönetmeniydi. "Madam Sin" adlı bir filmini TV'de izledik. Sidne> Carroll'ın senaryosundan 1975'te TV'ye uyarlanan mini dizide Richard Chamberiain, Tony Curtis, Trevor Howard." Louis Jourdan gibi tanınmış oyuncular rol alıyor. "Monte Kristo" aslına sadık kalınarak birkaç kez fılme alındı, parça parça seruvenleriyle de sayısız filme kaynaklık etti. İlk "Monte Kristo" filmini İ912'de yönetmen Edwin S. Porter gerçekleştirdi. Herbert Rawlinson Monte Kristo Kontu'nu, Eugenie Besserer sevgilisi Mercedes'i oynadılar. 1913'teki "Monte Kristo"yu Adolphe Zukor yonetti, James O'NeUl oynadı. 1934'te iki "Monte Kristo" filmi çekildi. İlkinin yönetmeni VV'ilfred Lukas Karl Freund'du. tkincisini Rowland V. Lee yönetti, Robert Donat ve Elissa Landi oynadılar. "Monte Kristo Kontu", 1922'de Willtam Famum yönetiminde yeniden filme alındı; John Gilbert, Monte Kristo Kontu rolündeydi. 1960'ta Claude AutantLara'nın yönetmenliğini yaptığı Fransız yapımı "Comte de Monte Cristo"da Louis Jourdan, Yvonne Furneaux oynadılar. "Monte Kristo" daha sonra TV dizisi de yapıldı. Carlo Saviza yönetiminde çekilen altı bölumlük ItalyaIsviçre ortakyapımı "Monte Kristo" dizisinde Monte Kristo 1 yu Jacques Wcber, Mercedes'i Carla Romanetti canlandırdılar. Bu diziyi TV'de 1984 nisan ayında izledik. Edmond Dantes (Richard Chamberlain) evlenmek üzereyken tutuklanıp hapse atılır. Burada tanıştığı Peder Faria (Trevor Hcmard) adlı bir rahipten bir hazine planı alır. On dört yıl sonra hapisten kaçar ve hazineyi ele geçirir. "Monte Kristo Kontu" kimliği ile kendine yeni bir yaşam seçer. Sonra kendisini haksız yere hapse attıranlardan öç almak için büyük bir uğraşa girişir. Eski nişanhsı Mercedes'le (Kate Nelligan) karşılaşır ve bilmeden yardım ettiği gencin, Mercedes'in o|lu Albert Mondego (Rominic Guard) olduğunu öğrenir. Monte Kristo, satın aldığı bir evde görkemli bir şölen verir. rdu (Cumhuriyet) Ordu Belediyesi Karadeniz Tıyatrosu, yeni mevsimi Orhan Asena'nın "Fadik Kız" adlı oyunuyla açtı. Gülçin Üstuntaş'ın sahneye koyduğu iki bölumlük oyun, salı ve cuma akşamları belediye tiyatro salonunda sergileniyor. Öte yandan, Ordu Valiliği, Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu'nun sahnelediği ve sahneleyeceği butün oyunları orta dereceli okullardaki öğrencilerin izlemesini yasakladı. Valilik, yasaklama gerekçesinde soz konusu oyunlann öğrenciler için sakmcalı olduğunu öne sürdü. Ordu'da tiyatro yasağı Maltepe Ressamları Tfultür Servisi Kadıköy J\. Caddebostan'daki Dort Boyut Sanat Galerisı'nde "Maltepe Ressamları" karma sergisi açıldı. Sergide Aysu Koçak, Vural Yıldırım, Kasım Koçak, Mustafa özel, Timur Çelik, Burhan Yıldırım, Yüksel Dıyaroğlu, Selahattin Yıldırım, Ahmet Akbaş, Arıf Hikmet Erciyes ve Bayram Gümuş'ün yapıtları yer alıyor. "Maltepe Ressamları" sergisi 31 ocak gününe kadar izlenebilecek. PARİS GÜZ ŞENLİĞİ'NDEN NOTLAR Mehmet Basutçu M Çağdaş sanatın çoksesliliği J 6 Eylül 1986'da açtığı perdelerini 10 Ocak 1987'de kapayan Güz Şenliği'nin bu tam 15. etkinliği. Her yıl olduğu gibi yine değişik sanat dalları, çeşitli diller ve başka başka türler arasında ince, uzun, sağlam köprüler kuran şenlik, çağdaş sanatın çoksesliliğine alabildiğine açık. 1 Diğer sanat şenliklerine benzemeyen bir şenlik var: Paris Güz Şenliği... Admın önüne kaçıncı kez düzenlendiğini bile yazmıyorlar. Halbuki her büyük senliğin yöneticisi, yıllar birbirini kovaladıkça daha çok gururlanır; sanki kıdem arttıkça etkinlikler daha çok önem kazanmış, yepyeni bir ağırhk merkezi oluşmuştur. Şenlikler hiyerarşisi toplumsal hiyerarşinin yanıltıcı, ama kolay kurallannı benimseyiverir; her ne pahasına olursa olsun zamana karşı ayakta kalabilmek yukselmenin en kestirme yoludur... Sözgelimi 50. Venedik Sinema Şenliği, 42.sinden daha önce kutlanmış, yaşanmadan geçen yıllar için bile hemen birer mum dikilivermişti. Paris Güz Şenliği için ise yalnız yaşanan anlar önemli; afışe "Festival D'automne a Paris 1986" yaalmış. Hem sonra güz sözcüğünü bildiğimiz mevsim adının tam karşüığı olarak algılamamak gerekiyor; kaldı ki, 1986 tarihi bile yanıltıcı: Çünkü bu şenlik, bir yıldan diğerine sarkarak yaklaşık dört ay sürmekte. Güz, sanat yılının başlangıcını vurguluyor, o kadar. Fransa'nın eski kültür bakanlanndan Michel Guy'nin "Festival d'Automne"a çizdiği rotayı biraz daha ileriye, uç noktalara götürürsek, kuşkusuz hiç son bulmayan bir sanat şenliği düşüyle karşılaşacağız. Evet, Paris Güz Şenliği'nin önüne kaçıncısı olduğunu anlamamıa sağlayacak sayı konmuyor. Çince konuşan maskeler Gelin biz yine yılları sayalım: 16 Eylül 1986'da açtığı perdelerini 10 Ocak 1987'de kapatan güz şenliğinin bu tam on beşinci etkinliği. Her yıl olduğu gibi yine değişik sanat dalları, çeşitli diller ve başka başka türler arasında ince uzun sağlam köprüler kuran şenlik, çağdaş sanatın çoksesliliğine alabildiğine açık. Tiyatro, müzikal güldürü, çağdaş dans, kukla oyunu, konserler, film gösterileri, tngilizce oyunlar, Çin diliyle konuşan maskeler, bir Alman sanatçının Fransızca sahneye koyduğu dram, yetenekli bir Hollandalının güldüren/ağlatan "one man show"u... Toplam otuzu aşkın gösteri, Paris'in ve banliyösünün dört bir yanına dağılmış on dokuz salonda sunuldu; bazı konserler iki üç kez yinelendi, tek gösteriler de oldu, kimi oyunlar ise, haftalar boyu izleyici önüne çıktı... Yeni tiyatr~ örneği Açılışı yapan oyun, genç bir Amerikan tiyatro topluluğunun Euripides'ten uyarladığı bir çalışma: "Akestis." Zengin bir dekor içinde yavaş yavaş da olsa devinip duran oyuncular, çarpıcı renkler ve değişen ışıklar altında 1980'li yıllann tipik bir yeni tiyatro örneğini başanb kılıyorlar. Oyunun görsel ritmine kaptırıveriyorsunuz kendinizi. Biçimsel arayışların getirdiği bulgular yavan ve yapay değil. Birbirlerini dinlemeden kendi metinlerini söyleyen, iletişim yokluğundan kıvranan, bencillikten güç alan bu çağdaş trajedinin kahramanlan, a a gerçekleri bile gerçeküstücülüğün gizemli buğusu altında hiç de hüzünlü olmayan bir şiirselliğe dönüştürebiliyorlar.. "Alcesüs"in yönetmeni kim mi? Bu bir oyun değil ki yönetmeni olsun; bu bir gösteri, Robert VVilson'un kotardığı bir gösteri. Klasik sevenlere Paris Güz Şenliği'nin yalnız çağdaş deetkinliklerinin tanıtımını sağlamak başlı başına bir sorun. Yer, zaman, tür ya da temasal bütünlüklerden söz edilemeyeceği için, televizyon gibi geniş kitle iletişim araçlanndan fazla bir ilgi beklememek gerekiyor. Küçük ekranın kameraları ancak "önemli bir gösteri" ya da yıldız bir ad olduğu zaman çalışmaya başlayacak. örneğin TV haber bülteninin sanat olayları bölumünden sorumlu gazeteci, Chaillot Ulusal Tiyatro Merkezi'nde etkinlik gösteren Çin kukla topluluğunu ilginç bir haber olarak niteleyecek ve bir rflportaj yapacak, ama bırakın Paris Güz Şenliği'nden genel olarak söz etmeyi, yine aynı salonda("Tneâtre National de Chaillot"da) ertesi gün şenüğin genel programı çerçevesinde sunulan çağdaş bale gösterisine haber olarak değinmeyecek bile. Bu TV'DE SİNEMA Wk 1. KANAL / oskova (aa.) Moskuva'da yayımlanan "Moskova Haber" dergisi, 28 aralık gunu Paris'te kanserden ölen fılm yönetmeni Andrey Tarkovski'den övgüyle söz . eden bir yazıya yer verdi. Dergide, 1984'te ülkesinden ayrılarak Batı Avrupa'ya yerleşen Sovyet yönetmenle ilgili olarak "Amansız bir hastalığa yakalanmış olan Tarkovski, kendisine çok acı çektiren filmlerinin gerçekte birer başarı olduğunu o zaman biliyor muydu?" denildi. Yazıda, Tarkovski'nin Sovyetler Birliği'ndeyken ülkenin içinde bulunduğu "duraklama devri", bUrokrasi ve sansur dolayısıyla filmlerini göstermekte zorluk çektiği belirüldi. Sovyet sinemasının durumuna da değinilerek, hiçbir zaman gösterileceği hayal edilemeyecek filmlerin artık izlenebildiği belirtilen yazıda, "Tarkovski'nin filmi 'Aynı'nm afişleri soğuk kış ruzgârında dalgalanıyor. Tarkovski bize dönmedi, ama filmleri döndü" denildi. Tarkovski'ye övgü TürkYunan dostluğu A tina (aa.) Yunanlı Şm. besteci Statis Ülkeroğlu'nun senaryo ve müziğini gerçekleştirdiği "Bulutumuza Gelin" adlı müzikal çocuk oyunu, TürkYunan dostluğunu konu alıyor Oyunda, iki Yunanlı ve iki Türk çocuğunun sihirli birer bulutla birbirlerinin ülkelerini ziyaret etmeleri anlatılıvor. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Sert ve kaba da\ranmak. 2/ Destan... Bir peygamber. 3/ Sureç... Bir yuzey olçüsu birimi. 4/ Ateş... Genellikle arkasından yağmur getiren sert ve geçici yel. 5/ Akdeniz'de, hapishanesi ile ünlü kiıçük bir Fransız adası... Ekilen yer. 6/ Federico Garcia Lorca'nın tanınmış bir oyunu... Koz. 7/ Koca.. Avrupa1 da buyuk bir yarımada. 8/ Çağrı, ilan.. Merhamet. 9/ Üstu kapalı olamak yarışı başlamaktadır. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Urolog. 2/ Eskrimde bir karşılaşma turü... Vazgeçme, çekilme. 3/ Argoda kıç, popo... Radon elementinın simgesi. 4/ Salgın hastalık. 5/ Bir çoğul eki... Bir şeyi toptan ve goturu alma. 6/ Oyunda cezalı çocuk... Kraliçe. 7/ Bir nota... Tamirat. 8/ Tutsaklık... Kuzu sesi. 9/ Tutulacak yerinde boynuzdan iki siyah kulağı bulunan eğri demirli uzun bir bıçak. Romy Schneider Schneider'ın önemli filmlerinden... Kadtntn Penceresinden (Une Femme A'sa Fenetre) / Yönetmen: Pierre Granier Deferre / Oyuncular: Romy Schneider, Philippe Noiret, Victor Lanoux. Kiiltür Servisi 1930'ların Yunanistan'ında yeraltı komunist örgütune mensup bir adam, Fransız Büyükelçiliği'ne şofor olarak girer. Bu arada elçinin karısıyla aralarında bir ilişki başlar. Pierre Granier Deferre, Fransız sinemacılar arasında önde gelmese de kendisine saygın bir yer edinmiş, özellikle psikolojik konulan, kişilik incelemelerini seven bir yönetmen. Granier Deferre'in, Fransız yazar Drieu de la Rochelle'den yaptığı bu uyarlama, Ikinci Dünya Savaşı'nda Almanlarla işbirliği yaptığı için adı faşiste çıkan bu ilgi çekici yazarın sinemaya aktarılmış en önemli yapıtı. Deferre özellikle Romy Sclineider'e perdedeki en önemli roilerinden birini veriyor. Ve onun çevresinde oldukça karışık bir entrikanın kişiliklerini büyük bir incelikle örüyor. Ülkemizde zamanında büyük ilgi gören Fransız sinemasından gelme bu güzel füm seyretmeye değer. AMERİKALIDANSÇILAR Amerikan çağdaş dans topluluğu "Twyla şenlik izleyicilerinin heyecanla alkışladığı gruplardan biriydi. nemelerle yeni akımlara açık olduğunu sananlar yarulıyorlar. Ünlü "Comedie Française" programda yer almış: "Berenice" in on yedi kez sahnelenmesiyle, klasik tiyatroyu se\enler de unutulmamış. Jean Racine'in bu tanınmış yapıtının mizanseni Klais Michael Griiber tarafından imzalanmış... Çin Kültür Devrimi'ni Fransız aydınlarının hepsi bilir; bir bölümü derinlemesine incelemiş ve benimsemiştir de bu devrimi, ancak Mao'nun ölümünden sonra ayaklar suya ermiştir. Peki, Çin kültürünü tanımak, incelemek olanağını bulanlar ne kadardır? Kuşkusuz çok azdır sayıları; Çin'deki toplum yaşamı konusundaki bilgileri Joris Ivens'ın filmleriyle sınırlı kalmıştır. Meraklıları, son yıllarda bazı şenliklerde ve toplu gösterilerde izledikleri Çin filmleri aracıhğıyla biraz daha yakından bakabilmişlerdir bu topluma... Güz şenliği, operadan kukla gösterilerine kadar, Çin kültüründen değişik örnekler getirirken, önemli bir boşluğun doldurulmasına da katkıda bulunuyordu. Böylesine soluklu ve uzun bir senliğin Tharp", r 0 V L A E 0 ç L 1 F [p T i T A E | u: 0 R . N A "c R 0 T | M A L U A R A 2 i A T A S T B1 İ V E • • •E l •i • •ç \ T A A V B Y M A A e i Y u z HAVA DURUMU AÖJTİ Afltyımr Antorj A/ıürys AnOtya Aıtvm Btngöt f / < 1 * f 1 i ' < , Bou Bursa Canauıaie >*1B* OıyartMIV 15° 7° Eö'fHfi ' 3° 7 KrtJare* 13° 6° Erîiran •6° "3° Konya 11° 6° Emınjm i 5° '3° Maatya 8° *° Eslcşeftif < 8° 1° Mugıa 16° '0° Guuntes ' 6° 8° N.«oe 16° 10° Gumushane < 14°S l^° Samsun 15° 7° SMT3 ^ 15 1?° S n 4= 4" 'stanaji f 12° 9" S « » 3° 0° OT' 16° 2° Sıvas '6° 13° Kl3 6° !«• S Urta "4° 10° «asttnonL 7* 3" TetanlaC .5= 9° «aystn 9° 5° TabOT 1 6° 2° Ywgat 6" 2° u v h . 6= 4° 7° 3° 9° 5° 16° 5° 2° 3° 16° 9° 3° 1° 15° B° 4° 1° 7° 1° 15° 9° 16° 6° 6° 2° AmsKnU At.ia BaOOai 8efm Born BruNsei C«fırvre CJOfe framtfürt &rne <utn K K K B S A B V e 4= i6 a 17« •6° 7« S 6 Londri 6° Bc 8° 5° e K 19= e S 18^ 14* 8° Murıh Ne*, Vrjn> Osto Pans Rrvatf Rara Soiya n 8 ¥ K •0= 4= '6= 14 = Sam Tff A m Zurır 8 5 e ?= r= TraKyı Mjrmara Efl« 8at vt Cna Kiraoenı? AMlenj lc Anaoc^ı. W t & nO^* dîÖBr ytfe r Mullu gKKek VaO«ır surtuı otmak uore gr^de yağmt/ Tra<ya 3a u srtimoe OUUK HAVfi 9CAK1.IGI Mmaii dcvarr eoeceı RUZGAP Gı/ıe) ve batı vAolenjen oru aman anan (uwet< oarak psecek Dtrıae âe Mle ve todoslafi 4 4 zamar nırıv 78 uarte 1628 n m v ntnar 3^40 sefiu rmı hıda esec«t< 0€hlZ Butui demscr nvz buluDu gecccck Baiı vt Orta ^vaden'; Ma^naa Eoe ve MuKna yaCt$A gececck Oena Tiulf^ nmar »^an ^aüi aalçaı olup gflrjs uıak!^' 10 NTI ^% annaa 2 4 kn doteyvr^a oiaca« Van Gâlu n<}e havabubilu gecece* ^u^gar 91.ie^ ve ÎMÎI tol zaman zaman küvvelh olara* esecen Gfr cuçutc a«gau OM> 3uru$ unttoQı 10 mn oaaymda iSacaı M ctarolGv Gcntl Uudırıuflu ndcn alnın !*9>e s&t durumda, geriye iki tanıtma yolu kalıyor: llki yazılı basında çıkan tiyatro, müzik, ya da dans eleştirmenlerinin tanıtıcı yazılan. Ikincisi de, her gösteri merkezinin kendi geleneksel izleyicileri arasında yapacağı tanıtıcı çalışma. örneğin Paris'in 16. mahallesinde oturan ve Chaillot'taki sanat etkinliklerini yakından izleyen bir tiyatrosever, alıştığı salonda izlediği bir oyun sonunda, merakını olağan olarak güz şenliğinin diğer etkinliklerine kaydıracak ve belki kalkıp kentin öbür ucundaki Creteil'e giderek "Bagouet" topluluğunun çağdaş dansa getirdiği özgün bakışın bazı örneklerini izleyecek... Böylece, Chaillot'da heyecanla alkışladığı Amerikan topluluğu "Twyla Tharp" ile Fransız ekolünden Dominique Bagouet'in koregrafiye yaklaşımlannı karşılaştırabilecek... Işte tıkır tıkır işleyen bir tanıtma yöntemi, temelinde sanatsal ilgi ve meraka seslenmek gibi yalın bir kural yatıyor. Sonuçta, değişik gösteri merkezlerindeki salonlar hemen hemen her gece dolup taşmakta. StİRECEK Jfültür Servisi Daha JV önce 1985 ve 1986 şubat aylarında "Yılın Basm Fotoğraflan " adıyla düzenlenen sergi, bu yıl kapsamı genişletilerek açılıyor. Bugün Ankara Turk Ingiliz Kültür Derneği'nde açılacak sergi "Türkiye '86" adını taşıyor. İlk kez, foto muhabirleri dışında bütün fotoğrafçıların katılmasıyla açılacak olan sergi, ocak ayı boyunca izlenebilecek. Türkiye '86 sergisi DostlarHasat gösterileri jy~ üllur Servisi DostlarJ \ Hasat, gosterilerine başlıyor. Geçen yıllarda Mehmet Akan yönetiminde halk oyunlanndan yola çıkarak ilginç çağdaş danslar ureten DostlarHasat Topluluğu, çalışmalarına yeniden başlıyor. Topluluk, bu yıl kadrosunu geniştetmek amacıyla yeni bir sınav açıyor. Dostlar Hasat'a katılmak isteyenler, her gün 15.0018.00 arası Yavuz Top Müzik Öğretim Merkezi'ne başvurabilecek ya da "523 13 04"ten bilgi alabilecek.