17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
LER CUMHURÎYET/7 SHP'nin kahvehane toplantısında elektrikler kesildi Eski CHP'lilerden Ecevit'e elestiri ASİYE UYSAL ŞENOL KONUKÇU SHP'nin dün gece Bayrampaşa Yıldınm Mahallesi'nde duzenlediği İstanbul'daki ilk büyük kahve toplantısında Ecevit'e yonelik ağır eliştiriler yapıldı. CHP donemindeki Meclis Grup Başkanvekili Metin Tttziin, Ecevitin konuşmalarını sert bir dille örgütüdür" diye konuştu. lstanbul adayı Hikmet Çetin, "Elektriklerin kesilmesini bir tesadiif olarak görmediklerini" belirtirken, "Sizin gttr sesinizden korkuyorlar. İnanıyorum ki, siz, Türkiye'yi aydınlığa çıkaracak oytannızı SHP'de birleştireceksiniz. Benim Meclise girmem önemli değil, önemli olan sizin oylannızla girebümemdir" dedi. ANKARATASI bargodur. Saygı, saygıyı hak edene gösterilir. Bugüne kadar sustuysak, bu, haksızlığımızdan veya korkumuzdan değildir. Bugünkü modele prim vermek istemediğimizdendir." Metin Tüzün, "12 Mart'ta, 12 Eylül'de sus deyince, susanlar kim miş?" diye sorduktan sonra şoyle devam etti: "Demokrasiyi yeniden kunna gayretlerine katkı, modele ve onun üriinii ANAP'a karşı suskun, SHP'ye yüklu sozlerle oluyorsa bu bir tercih ürunıidür. Bizim tercitaimiz böyle değil. Şimdi bu sorunu halk çözecektir. 1970 başlannda da halk çözmüştü." 1970'lerde Ismet lnönü'ye gösterdikleri saygı ve sevginin bir "taktik" olmadığını belirten Tüzün, o günlerdeki davTanışlannın yanlış olmadığını, ancak yeni bir lider doğurduğunu söyledi. Birleşme sorununu çözemediklerini, onun için halk çözsün dediklerini belirten Tüzün, "Gelin biıieşelim, bütünleşelim derHOKOMET DESTE6İ Sere serpe oturmuşlar, yorgunluk gideriyorlar. Devlet Bakanı M«srt Yıtaaz, ANAP lstanbul 6. Bölge adayı Htsnfl Do§an'a tam desteğini vermiş. Arkada Bayındırlık ve İskân Bakanı Safa flny, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa KaİMnli'nın sırtında dınleniyor. Kültür ve Turizm Bakanı Miktrram Taşçmfhı da ANAP Meclis Grubu'nu arkasına almış. Aycan Çakırojallan'na dayanmtş. Açıkçası kabine yine kendinden destek alıyor (rtrto§raf: RİZA EZER) Metim Tttzüu: Devrimci, solcu, ilerici adam kendi yandaşlarıyla kavga etmez Kendi çilesini diyet olarak sunanlara gerekli dersi vereceksiniz. eleştirirken, "Devrimci, solcu, ilerici adam kendi yandaşlanyla kavga etroez. Devrimci karşı devrimcilerle kavga eder" dedi. Tüzun, "Kendi çilesini diyet olarak sunanlara gerekli dersi vereceksiniz" şeklinde konuştu. Ecevıtler'in iki hafta önce konuştukları aynı alanda SHP'nin duzenlediği toplantıya, lstanbul milletvekili adayı Hikmet Çetin gelirken partililer tarafından omuzlara alındı. SHP toplantısının DSP toplantısına gore daha az kalabahk olduğu görüldü. Ahmet Yıldız konuşmasında, SHP'yi, "CHP aru, bütün ilericiler, artı bütün solcular, artı melleketm yazgısını değiştirmek isteyenlerin bir butunu" olarak niteledi. Yıldız, birleşmenin zorunluğuna değinirken, "Dagbra, taşlara Eeevit yazanlar bir partide, Eeevit bir partide" diye konuştu. Yıldız konuşurken, elektrikler kesildi. Bu arada parti yöneticileri bir onlem almadığından tüpgaz lambası ve mum aranırken, sjoganlar atıldı. "Elektrikleri Özal söndürdü", "İktidar SHP, Hikmet Çetin Meclise", "Bir bö25 dakikahk aradan sonra elektriklerin geldiği görüldü. Siileyman Genç, sol oyların bölünmesi uzerine konuşurken, "Ya boliıneceksiniz, doğacak çocuğu bogacaksınız, ya bütünleşeceksiniz yepyeni gurbüz bir çocuk dun\aya getireceksiniz" dedi. "Ecevit'in görevi hepimize babalık etmesiydi" diyen Genç, şöyle devam etti: "Babanız hasta diye ülkenin savunmasından kaçar mıydınız? Demokrasinin ' Büient ve Rahşan Eeevit, DSP'nin ikinci Istanbul kahve toplantdannşUandüar. Rahşan Eeevit ikinci gün yaptığı konuşmada, özaft eUştirdi. ü tkonomisine verdi ve başbakanı "topluma bir zam tuzağt"hazırlamakAYA) öplantılannda 'konuk' olarak konuştu ıh toplumu zam tiişürme peşinde t petrol fiyatlan şu mudzed Tariıal döneminde yuzde 500 arts» şu f a i n hali oe olurdu?" dedi. al'ın toplumu Köprü ve Baraj senete zam tuzağına duşürmek istediğini trgulayan Büient Eeevit şöyle dedi: ıyıa Ozal enflasyonu isteyerek yükıfuyor. Enflasyon ıtına bir kerc binndn hın boşuna gilmiş, o atUn bir inemiyor. Turkiye'de cnflasyon saie vnrgun vuran, servetine servct kair zfinre var. Onlara davamışür sırıjan Özal. ANAP Ue bu riimre arakâder birligi vardır." îvit, özal'ın enflasyonu isteyerek k".tuunasının kannlanndan biri olaâr ortaklığı hisse senetlerini anlattı. t bu konuda da şöyle dedi: senetlerin, aslmda, öteden bcri billiz HarİDe bonolanndan veya devlet Uerinden hiçbir farkı yoktur. Fakat iktklan, vatandaslann dogrudan dogbooo vcya tahvO alabilmesini guçleşea, onlan, barajlann ve Bogaziçi uşi'aün kâr orUkhgı hisse senctlerinkir ortakhgı hisse seoetierinden almaya ikna edilenler, surekli zam isteginde bulunmaya adeta zorianmaktadırlar. Baska bir anbhmla, Sayın Özal, enflasyondan şikiyetçi otaniantan bir kısmını tuzaga duşuriirerek bir zam lobisi oluşturmaya kalkişmıştır. Yalnız çıkannı enflasyona baglanus bazı vurpuncu iş çevrekrinden degil, baa iyi niyetli yurttaşlardan da zam istekleri getmedııi teşvik ve tabrik etmektedir. Nitekim, seçim dönemine gtrUdifi içln, son lylarda, dektrik ve köprü üCTetlerine zam yapdmamıştır; kâr ortaklığı hisse senetlerinin getirdigi gelir, o yuzden, devlet rekiamlannda vaat edilenin altına dnsunce de, seoetlerden almış ve geçimini buna baglamış vatandaşlardan tepkiler gelmeye baslamısiır. Ara seçimlerden sonra, hiç kuşkum yok ki, Hektrlğc ve köprü geçişine yeni zamlar getirilecektir. Eger Sayın Özal, yeni getirecegi zamlann sonımlulugunu, kir ortaklığı senetlerinden alan yurttaşlann üstüne yıkarsa ve Ne yapayım, sizler geliriniıi az buldugunuz için zam yapıyorom, derse. hiç şasraamak gerekir." Bu şekilde vatandaşı vatandaşa kırdınyor. Bunlar aslında kâr ortaklığı hisse senetleri değil, zam ortaklığı hisse senetleridir:' Büient Eeevit, KlT'lerin yabanalara satışı konusundaki yasal düzenlemenin bir ABD şırketine hazırlatılan rapor doğrultusunda gerçeklestirildiğıni anlataıak, şunlan şöyledi: "Özal, örnegin demir yollannı, PTTyi satacak. Allah mubafaza bir savaş olsa PTT ülkenin sinir sistemi demektir. Şilide demokrasiyi yıkmış olan 1TT gibi bir şirkete Özal hükumeti FTTmizi satacak." Ozal hükumetinın bu yasa değışıkliğini bir gece yarısı gerçekleştirirken ana muhalefet panisinin "Çabdaki cekişıneler yuzönden mısd mışıl uyudugunu" savunan Eeevit, "Sen ana muhalefet partisini uyutabilirsin ama halkı uyutmaya hakkın yok sayın Özal" diye konuştu. Ara seçimlerin önemli olduğunu vurgulayan Büient Eeevit, bu secimde iktidarı değiştiremezsiniz ama dur dersiniz. Uyuyan ana muhalefet partisine de "hele şöyle dur, adam ol' diyeceksiniz ve inşallah 1988'de de bu iktidara git diyeceksiniz" dedi. DSP lstanbul adayı Murteza Çelikel'ın 12 Eylülden sonra "sus" diyenlere karşı susmayan tek kişi olduğunu belırten Eeevit, "Murteza Çel'ıkel bana en kara giinlerde, 12 Eylulun hemen ertesinde gcldi. Birşeyler istemek için degil, bir şeyler verebUmek için geidi. 12 Eylul gunlerinde bu 12 aday arasında bir tek konuşan aday varsa oyunuzo ona verin. Demokrasi dur deyince duran, sus deyince susan, yiini deyince yunıyen askeri kıta degildir. Biz askercilik oynamıyonız demokrasi için ugraşıyonız" biçıminde konuştu. StrauszHupe duayen oldu Yetim ABD'nin Ankara'daki büyükelçisı Robert StrauszHupe resmi görevinin yanı sıra yeni ve önemli bir uğraş üstlendi. Ankara'daki kordiplomatiğin duayeni Somali Büyükelçisi Hatim el Sanusi merkeze alınınca, başkentteki en kıdemli büyükelçi olarak yerine StrauszHupe geldi. Duayen, şahsında Ankara'daki bütün yabancı diplomatları Dışişlerı Bakanlığı'na karşı temsil ediyor. Özellikle diplomatik muafıyetlerin kullanılmasında doğan sorunların giderilmesınde Dışişleri ile ilgilı büyükelçiler arasında aracılık yapıyor. Bu çerçevede duayenin görevleri büyükelçiliklerin gümrüksüz getırecekleri viski miktarından, diplomatların otomobi İleri ne gümrükte uygulanacak bürokratik işlemlere kadar çok geniş bir alanı kapsıyor. Duayen, zaman zaman Ankara'daki diplomatik misyon şeflerini toplantıya çağırarak onların sorunlarını dinliyor, "dert babalığı' yapıyor. StrauszHupe duayen olunca, başta Sovyet Büyükelçisi Vladimir Lavrov olmak üzere bütün yabancı diplomatların mümessilliğini üstlendi. Örneğin Lavrov, Sovyet Büyükelçıliği diplomatik dokunulmazlığın kullanımıyla ilgili sorunlarla karşılaştığında StrauszHupe'ye telefon açıp "Aman Sayın StrauszHupe, sefaret için getirdiğimiz otomobillere gümrükten çıkış izni verilmiyor. Dışişlerı nezdinde bir gırişim yapar mısınız?" diye ncada bulunacak. StrauszHupe, duayenlik görevi ile birlikte ABD'nin tanımadığı ülkeya da kuruluşların temsilcileri ile de muhatap olmak durumunda kalacak. FKÖ temsilcisi Abu Flras bunlardan biri. StrauszHupe düzenleyeceğı toplantılara Abu Firas'ı da çağırmak ve kendisiyle yakından ılgılenmek zorunda. StrauszHupe'nin duayenliği bakarsınız ABD ile FKÖ arasında hareretli bir aşka yol açabilir, özellikle Yahudi kökenli büyükelçınin FKÖ konusudakı hissiyatı hatırlandığmda... Hüsnü A h n e t Isvan: İktidara gelmemizi kendilerine solcu diyen arkadaşlanmız nasıl önlerler. güçlenmesi için, adalet için, daha çok, çok uretim için SHP'ye oy venneliyiz". Genç, topluluğa, "Sol oyları bölmemeleri ve SHP'ye vermeleri" için iki kez "evet" dedirtti. CHP'nin eski grup başkanvekili Metin Tüzün, "İstanbul'da yapılan bazı konuşmalara deginmek istediğini" söyleyerek demokrasi çabası sürerken solculaken, bir aUe ile bütünleşmek de istemiyonız, halk bütünleşsin isüyoruz" dedi. Tüzün, Ecevit'in adından sözetmeksizin, "çile ve eziyetten bahsetmesinin garibine gittiğini'" anlattı ve "Halkın çektiği çile ne oluyor?" diye sordu. Ve "Halkın çilesini dile getirirken kendi çilesini diyet olarak sunanlara siz dersini vereceksiniz arkadaşlar" dedi. Ahmet îsvan, kamuoyu araştırmalanrun İstanbul'daki seçimi kazanamayacaklarını gösterdiğini, ancak buna karşın "solda yüzde 15'e varan bir oy potansiyelinin" daha bulunduğunu söyledi. lsvan, "tktidara gelmemizi, kendilerine solcu diyen arkadaşlanmız, beraber omuz omuza mücadele verdifimiz insaniar nasıl önlerier" dedi. MKYK üyesi Cemal Seymen de, "Oylan bolmenin kaçakçdara, vurgunculara >'arayacağını" belirtti ve "Ecevit'i seveceğiz, oyumu/u SHP'ye vereceğiz" dedi. Süieyman Genç: Ya bölüneceksiniz, doğacak çocuğu bogacaksınız, ya bütünleşeceksiniz yepyeni gürbüz bir çocuk dünyaya getireceksiniz. lene hayır", "Zindanlar boşalsın, gend af', "tş, aş, ozgürlük", "tnsanlık onunı işkenceyi yenecek", "Ajdınlık, karanlıgı yenecek". Elektrik kesintisinin uzun surmesi uzerine alana getirilen bir otomobilin uzerine çıkan Ali Dinçer, konuşmasında "DİSK'e özgüriiik" sloganı atılması uzerine; "Biz DİSK'i kapanmış varsaymıyoruz. DtSK, işçilerin öz nn solcuyla, devrimcinin devrimciyle, ilericinin de ilericiyle kavga ettiğini belirtti ve şöyle devam etti: "Devrimci, solcu, ilerici adam kendi yandaşıyla kavga etmez. Devrimci, karşı devrimciyle kavga eder. Geçmişte dirsek dirsege, nefes nefese verdigirniz mucadeleyi inkâr etmek solculuk değildir. Bazı saygılanmız artık ım Başbakan Özal'ın seçim propaganda bandındaki hüzünlü sesi ANAP grubunu oldukça duygulandırdı. Hele Başbakan Ozal, İstanbul adayı Hüsnü Doğan'ı tanıtırken, sesini daha da ağırlaştırıp, "Hüsnü benim dayımın oğludur. Üç yaşındayken dayım ölmüş, Hüsnü yetim kalmıştır" deyince milletvekillerinin gözleri doldu. Hüsnü Doğan'ın vjdeo banttaki boynu bükük, üzüntülü görüntüsü ile beraber Özal'ın Hüsnü Doğan'ı "Yetim Hüsnü" diye tanıtması grubu öylesine etkiledi ki, arka sıralarda oturan Devlet Bakanı Kazım Oksay kendini tutamadı. "Vah, vah. Ne kadar da çile çekmiş." Özal'a bağlılık orneğı ANAP grubunda Başbakan: Turgut Özal'ın önünde, Kafkas oyunları gösterisi yapan Kars Milletvekili İlhan Aküzüm, "maaşallah iyi , oynuyorsun" diyerek ; kendisini kutlayan arkadaşlarına şu savunmayı yapıyordu: "Size Selam Getirmişem türküsü bizim oraların. Ben de bu oyunları iyi oynarım. Türkü çalınmaya başlayınca, sayın Başbakan ile göz göze geldik. Başbakan bana eliyle kalkıp oynamamı işaret etti. Bunun uzerine ben de kalkıp oynadım." lent Eeevit, ftinburnu ve \remini'de yaptığı vuşmalarda, "Ozal, lasyonu isteyerek :sek tutuyor, böylece avuç vurguncunun ü(sıra hisse senedi ibi iyi niyetli ttaşlan da bir zam lentisi içine sokmayı : k ve teşvik ediyor" Imaya özendiriyor. Bunuo için yogun ımpanya surduruyor. Ata Hazine bonosu veya devlet tahejil de kâr ortaklığı hisse senetltri? n jtedeni şudur: ajlann kir ortaklığı hisse senetkrinıtaa alanlar, bu senetlerte saglayacakelirierin yüksek olabilmesi için, doarak, elektrik larifelerinin vukseimeeklerler. Bogaziçi Koprusu'nun kir lıgl hisse senetlerinden alanlar da yioe olarak gelirlerinin y ukselebilmesi töpniden geçiş ücretine zam yapüntaektarler. ylect, Özal, toplumu bir zam tuzadüşürraıiş olmaktadır. Yurttaşlann üyuk çogunlugu surekli zamlardan etçidir. Surekli zamlar altında ezil•dir, fakat iktidann kumazca bir oyuzamlardan >e enflasyoDdan şikâyetçi yi niyetli yurttaşlardan bir kısmı, yani Diplomatik kulislerde şimdi bütün gözler StrauszHupe'nin vereceği sınava çevrilmiş durumda. Eğer duayen olarak Reagan üslubunu kullanırsa, kordiplomatiğin sorunlarıyla ilgilenen Dışişleri Diplomatik Işlemler Dairesi Başkanı Halil Dağ'ın işi zor. Ancak biz StrauszHupe'ye küçük bir uyarı yapalım. Geçen yılki duayen Meksika Büyükelçisi Hector Manjerrez Halil Dağ la uğraşmaya kalkınca Ankara'daki görevinden olmuştu. Tunceli neymiş? Türkiye'nin en geri kalmış yörelerinden biri Tunceli. Tunceli nin bırçok ekonomik sorunlarına son yıllarda bir de polis ve jandarmanın neden olduğu öne sürülen kimı baskılar da eklendi. Tunceli, bu yönüyle basında daha çok yer aldı ve bu yönü ekonomik geriliğini gölgede bıraktı. Kimi iddialar var bu konuda Bir iddia Tuncelı'ye vali olarak ataması yapılan emekli general Kenan Güven ve kadrosundan kaynaklanıyor. Telefonla kendisini aradığımız Vali Güven'den bu konuyu sorduk. Neden Tunceli ile ilgili iddialar yoğunluk kazanıyor, bu nereden kaynaklanıyor? sorularını yönelttik kendisine. Vali Güven'e göre bu iddialar hiç ama hıç varit değil. Bölgede adeta "asayiş berkemal." Hattabazı milletvekilleri gelmiş bölgeye, incelemelerde bulunmuşlar, Vaü Güven'e pek iltifat etmişler, "burası güllük gülistanlık" demişler. Yine bazı milletvekilleri Vali Güven'e "yahu insanlann kalbinde taht kurmuşsun" diye iltlfatlarını sürdürmüşler. Vali Güven de bu açıdan oldukça memnun; bölgesinin huzurunu bozan, bu tür iddialan yapanlart da tespit etmiş. Bu tür bölücü ve yıkıcı iddraları ortalığa saçanların hiç ama hiç şanslan yok çünkü, "takke düşmüş artık kel görünmüş." Vali Güven'e göre bu iddialar dağdaki eşkıyanın uzantıları tarafından çıkarılıyor. Vali Güven polis ile ilgili iddialar uzerine sürdürüyor konuşmasmı, "Polis cephesinde bir şey yok." Hatta Cumhuriyet muhabirini" kap gel fotoğraf makinenı, senı istediğın yere göndereyim, dediklerimi yerinde gör" diyerek Tunceli'ye çağırıyor. Barlas'ın açıklaması ANKARA Taşı'nda dün yayırhlanan bir yazı uzerine Milliyet yazarianndan Mehmet Barlas sütunumuza şu açıklamayı yaptı: "Uzun yıllar çalıştığım ve basın içindeki önemine inandığım Cumhuriyet'in 'Ankata Taşı' sütununda imzasız bir kalemin bana 'başbakamn sağdaki amigosu' dediğini okuyup, üzüldüm. Ben politikacıların basın mensuplarına 'amigo', 'fırkacı yazar' gibi deyişlerle yaklaşmasmı onaylamıyorum. Yazılarımda da bunu surekli belirtiyorum. Curohuriyet gibi, sorumlu gazeteciliği benimsemiş bir yayın organının, bizim politikacılarda benimsemediğimiz bu köttı üslubu, gazetecilere karşı kifllanması üzücüdür. Dilerim, imzasız kalemler de imzalı kalemler kadar sorumlu olur ve polrtikacılara kötü örnek teşkjl etmez. , Mehmet Barlas." '• SHP'NtN GECESİNE ELEKTRİK ENGELİ SHP'nin yeni "ağtr toplan" Balkan Türklcrinin yoğun olduğu Baynmpaşa Yddınm Mahallesi'nde kahvehane toplanasmda "sahneye çıktüar." DSP'nin iki hafta önce yaptığı toplantıdan daha az kalabahğm toplandığı gecede konuşan eski CHPTiler "birleşme bütünleşme" konusunda Ecevit'e ağır eleştirüer getirdUer. Tbplantı sırasvıda elektriklerin 25 dakika kesümesi "kasıtu" bulundu. MUletvekiti adayı Hikmet Çetin konuşmasmı tüpgaz ve mum w ğında yaptu (Fotoğraf: AStYE UYSAL ÎDRtS AKYÜZ) sorular lü'nda kahve 1an ve sokakcan kulağı ıle ıalık, biryantttn soruianbirbirlerimn ha arkadakı'unca, bağırıideonun cm"Birteşbt" deiarını biliyorEteviller, tam :*soret" eden :(ı. Kendısine •rularmda tarandvıcı, ama vor: matien ifçisiak'tabirmaen, Mevlanaz, Hemen yatnan kontenttımedi?" ı bımdan son7e oimayacaİht Oylarınızkanlar kimin v Türk halkıcevtt'm özal•or ve yıne şu loptantı mıytliçindeeleş Büglsayara bağh yaşam AJVAF Manisa 2. Bölge adayı hşmalara katüan bazı partililer. Pakdemirli'nin dolaştığı Ekrem Pakdemirli, güne sabah çok köyde bazı yurttaşlar birise, namazı ile başlıyor. Günlük "Gülmeye çalışıyor, sevimli olçalışması, gece yarılarma doğru mak istiyor, ama ne ürettigimizi sorarken 'bu soğan mı?' diyor. bilgisayara yeni bilgilerin Ama mühendislere bizim dertleyüklenmesi ile bitiyor. rimizin nasıl çözulmesi gerektiYatmadan önce de "ne var, ne ğini anlattınyor" biçiminde koyok" diye Ankara'ya telefon nuşuyorlar. Pakdemirli köyleri doîaşıyor ama pahalı olduğu ilk ediyor. bakışta belli olan ayakkabıları önce bilgisayara yüklenen bügıleri gözden geçiren Pakdemirli, değerlendirmesini de çalışma arkadaşlarından kurduğu ekiple yapıyor. Prensiplerinin biçimlediği yaşamıyla Pakdemirli, günün saatleri 1415'i gösterdiği zamanlarda önceden programa koyduğu ilçeleri ziyaret ediyor. tlçelere giderken yolda geçen sürede ise yanından ayırmadığı siyah çantasındaki bilgileri gözden geçirirken mektuplan da okuyor. Ve saat 8.00 dolaylarmda bu kez köy gezileri başlıyor. Genel Başkanı Turgut Özal'ın deyişi ile bürokrat olarak devlet yonetiminin yukanlanna çıkan Ekrem Pakdemirli, şimdi milletvekili olmak ve daha da yükselmek zorunda. Ancak bürokraside ulaşılan yerin özellikle köylülerle kurulan ilişkilerde pek yararlı olmadığını söylüyorlar çaçoğunlukla tozsuz. Ve nerede olursa olsun namaz vakti geldiğinde camiye gidiyor. Seçim calışmalannın başında helikopter kuüanacağını belirtmesiyle "uçan aday" yakıştırmasını kazanan Ekrem Pakdemirli, partililerden gelen baskı sonucu seçmene yabancı düşmemek kaygısıyla helikopter kullanmaktan vazgeçip "ucamayan aday" olsa da "Biz de zamanı çok iyi kullanınz. Zaman her an için iyi kuUanılmalı" diyor. Ekrem Pakdemirli'nin Manisa'ya dönüşü gece yanlanna rasthyor. Seçim bürosundaki bilgisayara yeni bilgilerin yuklenmesinden sonra seçim çahşmaları için kiraladığı evine yönelen Pakdemirli, düzenli yaşamında seçim hazırlıklarının aksattığı tek konu olan "uyku"suna çekilmeden önce son kez Ankara'yı telefonla anyor. "Ne var ne yok?" diye... Bir adayın 24 saatiANAP Manisa adayı Ekrem Pakdemirli tırıler almanuf nuydl?" Sorular kafamızda uzayıp giderken kendisi de bir "aydm" olan Eeevit aydınlara çatmaya başltyor. Osmanlı duneminden beri aydtnlonn halka tepeden baktığım anlatıyor ve bu yüzden Osmanlı tmparatorluğu 'ndan gerıye perışan bir haik kaldığmı söylıiyor. Sonra ekliyor: "Aydınlara göre halk cahilmif, krndi kendini idare edemezmiş, Anadohıxnun köylerinden gelmif okuma yazma bümeyen bu yurttaflanmtz, en ileri demokrasilerin uygulandığt ulkelert gidiyor, Danimarka'ya, lsveçi, Hollanda'ya gidiyor ve en ileri demokrasilere uyum sağhyor. Oraiarda Türklere kasabalann, kentlerin belediyeleri emtmet edliiyor. Demokrasiyi kusa çevirenler, Türk halkma o ülkelerin gösterdiği saygıyı gostersinler.»" SERDAR KIZ1K Ecevit'in konusma yaptığı yerlerde etrafta polısfılan görulmuMANİSA "Sistem ve zayor. Polts arabalan çok uzakta trafiği duzenlemekle yetinıyor. Son derece saygılı ve yardımsever. Anlaşılan ıkttdar bu konusmalarmanlama", Manisa 1. Seçim Böldan memnun. Kısa vadeli bu hesap doğru olabilir. Oylar ıkı sosgesi ANAP adayı Ekrem Pakdeyal demokrat partı arasında bölünürse, bıze yararlı olur diye dumirli için seçim calışmalannın şünebılır iktidar. Ancak bize göre kısa vade için doğru olabilecek bir gününde en önemli özellikler. bu hesap, uzun vadede iktidara çok yaramaz. Çünku Eeevit, ana Pakdemirli'nin 'Sistemli ve muhalefet panisinin yeterınce yapamadığı bir işı çok iyi basarıdüzenli" bir seçim gunü, yaşayor. "Ozal rejimmi" çok vurucu, akılda kalıcı bir bıçimde halka mında aksatmadığını söylediği anlatıyor. özal'ın fıyaka yaptığı pek çok konunun ıcığınt cıcığını çıkarıp halkın önune seriyor. FakFukFon'un ne menem bir şey sabah namazı ile başlıyor. Bir gün öncesinin gecesinden yapolduğunu, köprü, baraj satışının ne anlama geldığıni, enflasyomayı planladığı işler, Pakdemirnun neden düşurülmek istenmedığını halka pek guzel anlalıyor. özal'ın fıyakasını bozuyor. li'nin deyişi ile sabah kahvaltısında organize ediliyor. "Zaman", Kadınlar, Eeevit 'i unutmamışlar Kahvemn dışında Eeevit konuşurken yaşlı teyzeler, başı yaşmaklı gelinler, köylü ve kentlı ka bir anı bile tüketilmeyecek bir oldınlar, kahvenin ıçınde ust uste yığılmış, Ecevit'ı dinlıyorlar, algu olarak, hele seçim çalışmalakışlıyorlar rında en önde gozetilmesı gereEcevu, 7 yıi sonra eskı cakasıyla, eskı polemıklenyle, mavıgöm ken bir konu Pakdemirlı'ye leğıyle, giıvercinlerıyle ve yanıbaşından ayırmadığı eşıyle yıne mey göre... danlarda. Hiçbir şey değışmemis gıbt O kadar değışmemış kı kenBilgisayarh seçim bürosuna disi bile konuşurken sık sık yanılıyor. Iktıdar partisine çatarken, gelişi saat 8.30 dolaylarına rast"A SA P" dıyeceğı yerde, "Adalet Partisi" dıyor. "Özal" dıyeceğı lıyor Pakdemirli'nin, kravatsız yerde "Demirel" dıyor, sonra gulerek özıir diliyor. Her şey kaldışık giyimi ile büroda kendisini ğı yerden başlamış gıbi... bekleyen partililerle görüşmeden Bir de akla geliveren soruiar olmasa... • V! VAR I? Turkiye'de gece yarısı bile komşuları rahatşız etmeden kullanılabilen, sessiz çalışan V otomatik çamaşır makinesi var mı?... Var mı!
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle