Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLERİN DEVAMI 14 EYLÜL 198b UGUR MUMCU GOZLEM Jivkov, çağrtsına açıklık (Baştarafı I. Sayfada) ne kanşmama temeline dayandırılması gerektiğini de vurgulayarak şunları ekledi: "Türkiye ile Bulgaristan arasında karşılıklı saygı ve içişlerine kanşmama ilkesi temel alındtgında çözulemeyecek hiçbir sonın bulunmamaktadır." Dışişleri Bakanlığı çevreleri, Jivkov'un çağnsını değerlendirirken Türkiye'nin "Bulgaristan'daki Tiirklere yapılan baskıların görüşülmeyeceği bir diyaloga kapalı olduğunu" vurguladılar. Dışişleri Bakanlığı'nın bir ust düzey yetkilisi, bu konuda Cumhuriyet'e şu değerlendirmede bulundu: "Eğer Jivkov, aramızdaki bütün sonınlan ve bu çerçevede bu ülkedeki Musluman Türk azınlığa yapılan baskılann da gundeme geleceği bir diyalogdan sozediyorsa, bu Sofya açısından yeni bir tulumdur. Yok, eger eskisi gibi 'Müslüman azınbğa yapılan uygulamalar benim iç işimdir. Türkiye ile bu konuyu görüşmem, diğer konularda işbirliğini geliştirebiliriz' diyorsa, o takdirde Bulgaristan'ın tutumunda bir degişiklik söz konusu degildir. Bulgaristan bundan önce de söz konusu uygulamalann ele alınmayacağı diyalog çağnlannda bulunmus, bunlann tümiı tarafımızdan reddedilmişti." Bulgaristan'a birçok kez diyalog çağrısında bulunduk. Ancak Türk azınlıga yapılan baskıların ele alınmayacağı bir diyalogtan Aynı yetkili, "Eger Jivkov söz konusu uygulamaJan da göriişmeji kabul ediyorsa Ankara bu (Baştarafı 1. Sayfada) Evet her şey "erkeklik" uğrunadır. 12 Eylül sabahına kadar "ağabey" diye önünde ftr fır döndüğü "velinimeti" Demirel, Hamzakoy'a götürülürken, askerlerin önünde kusursuz topuk selamı ile "esas duruş"a geçip, verilen görevleri "Baş üstüne" diye kabullenmek de "erkeklik" uğrunadır. Başka ne için olabilir? Başbakan yardımcılığı döneminde, emeklinin, dulun ve yetimin parası kapkaççı bankerlerin elinde kurda kuşa yem olmuşsa bu da "erkeklik" uğrunadır. Batan şirketlerin "Özal'a öze> formüılerle" kurtarılması da aynı "erkeklik" gereğidir. Bir zamanlar "hayır duasını" almak için kapısım aşındırdığı, " Hoca hoca" diye gülsuyulu iç bayıltıcı iltifatlara boğduğu Erbakan, "din devleti kurmak" suçundan tutuklandığında kendisinin de bu partinin bir üyesi ve İzmir adayı olduğunu unutuvermek de aynı "erkek"\\ğ\n gereklerindendir. 12 Eylül yönetiminin "din devleti kurmak" suçundan mahkemeye verdiği partinin İzmir adayı olarak seçimleri kaybetmesi de "erkeklik" uğruna olmuştur; 12 Eylülcü askerler tarafından "Atatürkçü" sayılarak başbakan yardımcılığı koltuğuna "emirkumanda zinciri" ile atanması da! "Banker fadası" nedeniyle Devlet Denetleme Kurulu'nca düzenlenen raporlar "erkekçe" hasır altı edilmese, siz görürdünüz bu "erkekliği"... Başbakan yardımcısı olduğu günlerde Libya dönüşü kendisine bir işadamı tarafından hediye edilen elektronik eşyaya gümrükte el konunca, "Bu eşya benimdir" diyememek ve olayın Adnan Kahveci tarafından üstlenilmesini sağlamak da "erkeklik" içindir. Beş generalin emirleriyle Atatürk'ün en yakın silah arkadaşının oğluna seçimler yasaklanmışken, kendisine şu "alaturka liberal" partisini kurma izni verilmişse, bu da yalnızca "erkeklik" içindir. Bu yasaklı ve kısıtlı seçime Özal, işte bu koşullarda "erkekçe" girmiş ve "erkekçe" kazanmıştır. Seçimlerden sonra "erkeklik sırası" kardeşi Korkut Beyı zenginleştirmeye gelmiştir. Özal ailesinin son üç yılda birdenbire "doiar milyonerferi" arasına katılması, Turgut Özal'ın aile içindeki "erkeklik anlayışı"n\n bir sonucu değil midir? Son üç yılda enflasyon Ozal'ın deyişiyle "aşağı düşürülmemiş"; bu süre içinde Özal ailesinin mal varlığı yukarılara yükselmiştir. Özal ailesinden sonra aynı "erkeklik", ENKA ve İZDAŞ holdingler ile Manisa'nın "halktan adayı" Pakdemirli'nin bağlı olduğu şirketler başta olmak üzere bütün ayrıcalıklı "erkek şirketlere" yaramıştır. Ayncalıklı şirketler "Özal'a özel" erkeklikten pek hoşnut kalmışlardır. "Özal'a özel" demek, devlet eliyle birtakım şirketlerin ve holdingleıin kayrılması demektir. "Alaturka liberal erkeklik anlayışı" ticaret burjuvazısinde böyle "erkek şirketler" doğurmuştur. Her şey "erkeklik" uğrunadır; Araplara toprak satmak, Anayasa Mahkemesı'nce iptal edilen yasayı gece yanları kabul edıp yenıden çıkarmak, hayali ihracat yapmak, düşünce yasaklan getırmek, yurttaşları fişlemek, bu arada saray eğlenceleri düzenlemek ve Jaguarları hediye almak da hep "erkeklik" uğrunadır. Fakir Fukara Fonu'na başvuran Ankara'daki iki ayağı kesik yurttaşa "solcudur" diye yardım yapmamak da "erkeklik" uğrunadır. Emrindeki televizyonu muhalefet sözcülerıne kapatmak da aynı erkekliğin şanındandır. Güvenlik raporları da, pasaport yasaklan da, 1402'likler de Özal'ın erkekliğindendir. Bunun için Özal, seçim otobüsünde "Heeeyt, analar ne aslanlar doğuruyor" diye tanıtılıyor. Başbakanımız erkek oğlu erkektir. Kendisinden bir santim uzuna düşman, kendisinden iki kilo zayıfa düşman bir erkek? Kamyon devrîldî: 7 ölü MUST4FA EKMEKÇİ ANKARA NOTLARI Haber Merkezi Sıvas'ın Suşehri ilçesinden Tokat'ın Artova ilçesine ev eşyası taşıyan Zikri Akpolal yönetimindeki 60 DC 299 plakalı kamyon, Tokat'ın Gökdere bucağmda virajı alamayarak önce ağaca çarptı, daha sonra bir duvarı yıkarak tarlaya devrildi. Gökdere'de telaş ve korku yaratan olayda kamyonda bulunan 9 kişiden Zikri Akpolat, Remzi Kurtay, Emrab Kurtay, Ayşe Kurtay, Mualla Kurtay, Akif Kurtay, Fatih Kurtay yaşamlarını yitirdiler. Ağır yaralanan Ahmel Kurtay ise, Samsun Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Nâzım Hikmet'ten Ali Nesiıfe... 1938'de Nâzım Hikrrmt, "Harp Okulu O/a//an"ndan yargılanırken, Ankara'da Roma Hamamı'nın arkasındaki, o zaman cezaevi olarak kullanılan sarı binada tutuklu yatar. O yapının önünden zaman zaman geçer, düşünürdüm. Nâzım, kimseyie görüşiurulmez; bir süre sonra, onu istanbul'dan görmeye gelen Süreyya teyzesiyle, Sare teyzesine, o günlerde yazdığı şu şiiri okur: Birleşik Arap RAE, Devlet Başhanı IstanbuVda ri Devlet BaşkanıEmirlikleŞeyh Zayed Bin Sultan En Nahayan dün özel bir ziyaret için htanbul'a geldi. Atatürk Havalimanı'nda Cumhurbaşkam Kenan Evren tarafından karşüanan Şeyh Zayed ve beraberindekilerin IstanbuVda bir hafta kalacakları ve şehrin tarihi, turistik yerlerini gezerek dinlenecekleri bildirildi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Şeyh Zayed ile Havaümam Dış Hatlar Salonu 'nda bir süre sohbet etti. Evren, Şeyh Zayed"e Türkiye'ye çok iyi bir zamanda geldiğini belirterek "Türkiye'de bu sene 40yılın en sıcak yazı yaşandı. Bu kadar sıcağı ben ve benim yaşımdakiler görmemistir" dedi. Şeyh Zayed de, Türkiye'nin havasım çok beğendiğini söyledi. Gazeteciler dışarı çıkanldıktan sonra bir süre başbaşa görüşen Evren ve Zayed'in bugun bir görüsme daha yapacaklan belirtildi. Şeyh Zayed ile gelenler arasında oğlu Şeyh Sultan Bin Zayed, tçişlerinden sorumlu Devlet Bakanı Humudu Bin Ali, Planlama Bakanı Şeyh Hamayel Mualla ve Sosyal Güvenlik Bakanı Khalphani Rumi'de bulunuyor. Dün saat 15.15'te gelen Şeyh Zayed ve beraberindekiler Sheraton Oteli'ne yerleştiler. Karşılama töreninde 1. Ordu Komutam Orgeneral Recep Ergun, Vali Nevzat Ayaz ve Büyüksehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ile diğer ilgililer de hazır bulundu. (Fotoğraf: ŞENOL KONUKÇU) "Bugün PazarJBugun beni ilk defa guneşe çtkardıiar/Ve ben ömrumde ilk defa/Gökyüzünün bu kadar benden uzak/Bu kadar mavi/Bu kadar geniş olduğuna şaşarak/Kımıtdanmadan durdum./Sonra saygtyla toprağa oturdum./Dayadım sırbmı duvara./Bu anda ne duşmek dalgalara/Bu anda ne kavga, ne hüniyet, ne kanm./Toprak, güneş ve Gebze Mobil istasyonu önünde 13 yaşındaki Günsal Taşdemir'in kullandığı 41 ED 650 plakalı kamyon, durakta otobüs bekleyen yolculann arasına daldı, kazada, Güneser Taşar (29) i!e kızı Zübeyde Taşar (1) olay yerinde oldu, Gülüşen Karadeniz, Ferban Karadeniz, Salim Karadeniz, Fitnat Karadeniz ağır yaralı olarak lstanbul Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde tedavi altına alındüar. Çayırova Pimas Fabrikası önünde Hasan Turan yönetimindeki 34 APE 93 plakalı otobüsün altında kalan Cemal Karakaya (43) yaşamını >itirdi. Sapanca karayolu üzerinde41 AF071 plakalı kamyonun altına giren motosiklette bulunan Orhan Yerli (20) olay yerinde, Turhan Karaca kaldınldığı tzmit Devlet Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Isparta'da Mehmet Hoşşirin yönetimindeki 32 DZ 361 plakalı otobüs, Hüseyin Demiralay yönetimindeki 32 AC 497 plakalı kamyonla çarpıştı. Kazada Mehmet Hoşşirin oldu. Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde Mehmet Ateş yönetimindeki 46 DL 331 plakalı yolcu otobüsü arka tekerinin fırlaması üzerine şarampole yuvarlandı. Kazada Mehmet Ateş, Emine Akarsu olay yerinde yaşamlannı yitirdiler. 6 Belkî Demirel bize gelir' Mataracı Güneş Gazetesi'ne dava açtı KAYSERİ, (Cumhuriyet) Kayseri Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Gümrük ve Tekel eski Bakanı Tuncay Mataracı, kendisi hakkında "Cezaevinin Deii Dumnıl'u" şeklinde başlıkla haber yayımlanan Güneş Gazetesi hakkında hakaret ve tazminat davası açtı. Kayseri Kapalı Cezaevi'nde 36 yıllık cezasırun 6 yılını özel odasında tamamlayan Mataracı 5 Eylül 1986 tarihinde Güneş Gazetesi'nde "Cezaevinin Deli Dumnıl'u" baslığı ile verilen haberde kendisine hakaret edildiğini, cezaevinde her önüne çıkan görevliyi dövdüğüne ilişkin asılsız haber yayımlandığını ileri sürerek, avukatı Sümer Erol aracılığı ile bir açıklama yaptı. Mataracı, açıklamasında, cezaevinde cezasını çeken sıradan bir vatandaş olduğunu belirtti, "Cezamı çekmem için dahi rahat bırakılmıyorum. Hakkımda bugüne kadar çıkan asılsız haberler karşısında suskun kaldım, ancak son olarak Güneş Gazetesi'nde kendimle ilgili asılsız haber karşısında savunma gereğini duydum. Bu gazete hakkında ceza ve tazminat davası açtım. Açtıgım davalardan elde edecegim 5 kuruşu dahi tutuklu mahkumlara dağıtacagım" dedi. Bu arada Kayseri Kapalı Cezaevi Ceza ve tnfaz Memunı Oguz Han'ın, Mataracı'nın kendisini dövdüğü iddiasıyla 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 1986/516 esas sayılı dosyası ile açılan kamu davasına 13 ekim günü başlanacağı öğrenildi. Mataracı, olayın gerçek yüzünün yargılama sonucu ortaya çıkacağını söyledi, "Olay tamamen Oğuz Han'ın ağır tahrik ve hakaretleri sonucu meydana gelmiştir" şeklinde konuştu. Bilindiği gibi Güneş Gazetesi5 eylül günlü sayısında Oğuz Han adlı memurun Mataracı tarafından dövülmesine ilişkin "Tam Deli Dumrul gibi. Deli Dumrul, köpriiyü geçenden de gecmeyenden de para alırmış. Mataracı da önüne geleni dövüyor. Beni dövmeden önce son olarak cezaevinin kalorifercisini de dövmüştü" şeklindeki açıklamasına yer vermişti. nu nasü karşılar?" şeklindeki bir soruya da, "Biz başından beri Buigaristan'ia diyaloga açıgız. yarar görmüyoruz" karşılığını verdi. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu da düzenlediği basın toplantısında Jivkov'un önerisıni değerlendirirken şunları söyledi: "Eger aktif diyalog derken Bulgaristan'daki Türklerin durumu başta olmak üzere tüm konulan görüşmeye hazır olduğunu ifade ediyorsa bu sözler olumlu yönde atılnuş bir adım olarak kabul edilebilir." (Baştarafı 1. Sayfada) bilgilerden bir parçasını açıklayacağını söyleyerek teröristlerden birinin kimliğinin saptandığını bildirdi. Izak Rabin, halen Israil'de hapiste bulunan Abu Nidal örgütünün bir ajaruna, Istanbulda ölü ele geçen iki teröristten birinin fotoğrafının gösterildiğini, hapisteki ajanın fotoğraftaki kişiyi birini "Abu Nidal'ın adamı" olarak teşhis ettiğini bildirdi. İzak Rabin fotoğrafın nerede çekildiği ve teröristi teşhis eden ajamn kim olduğu ve hangi hapishanede bulunduğu konusunda konuşmaktan kaçındı ve "Size söylediklerim olayla Ugili olarak elimizde bulunan bilgilerin yalnızca bir parcasıdır, dikkatli olun" demekle yetindi. ABD Dışişleri yetkilileri Rabin'in açıklamalanyla ilgili olarak sinagog katliamından sorumlu olanlann kimliklerinin henüz resmen saptanmadığını bildirdiler. Terörist, Abu Dosya No: 198 3'498 Tebliğ edilecek Sebile AkıncıKurtul Köyu Gemlik Bursa Davacı Mustafa Savaşan vekili tarafından davalılar Sebile Savaşkan (Akıncı), Nüfus Mudürluğu vs. aleyhine açılan evliliğin iptalı ve kayıt iptali davasının 3.4.1986 gun 1986/191 karar sayılı ilam içeriği uyarınca davacmın kayden evlı gozuktüğu, Sebile ile hiç evlenmediği yanlışlıkla onun hanesine eşi olarak kaydmın yapıldığı anlaşıldığından, Çanakkale Biga ilçesi Hacıa^az Mah. 9ev nüfusunda ka>ıtlı davacmın Sebile Savaşkan ile olan evlilik kaydının iptaJine, davalı Saadettin Savaşkan'ın da davacı Mustafa'nın eocuğu olduğu halde yanlışlıkla davacırun kayınpederinin nufus hanesine kaydının yapıldığı Bursa ili merkez ılçe Babasultan Koyu 42 hanede bulunan ka>dının iptaline. Biga ilçesi Hacıayvaz Mahallesi 9 ev numarasına tesciline karar verilmiş olmakla yukanda adresi belirlenen davalı Sebile Savaşkan (Akıncı)'nın karar hakkında yasal yollara başvurmasına, yasal yollara başvurmadığı takdirde iş bu ilanın yayımından itibaren 7 gimlük tebliğ muddeti sonunda işleyecek 15 gunluk tebliğ mtıddeti içinde yasal yollara başvurmadığında kararın davacı yaranna kesinleşeceği tebligat yerine geçerli olmak üzere ilanen duyurulur. Basın: 27505 ANKARA 9. ASLIYE HUKUK HAKIMLİĞİ'NDEN Faturah (Baştarajı l. Sayjada) li, "Mukellefler bu tür ürünlerin faturalan ile başka fatura toplama gereksinimi duymuyorlar. Oysa vergi iadesinin temel amaçlanndan birisi, fatura toplamayı teşvik etmektir. Luks ve pahalı mallann kapsamdan çıkanlması ile bir ölçüde tasarnıf da sağlanacaktır. Gelecek yılki bütçe disiplini içinde vergi gelirlerinin her kuruşuna gereksinim vardır" diye konuştu. IST. 1. SULH HUKUK HAKIMLİĞİ'NDEN 968/731 Vasi. Mahkemece vesayet altına alınmış olan Hristina Palamutoğlu'na ait Büyukada, Yalı Mahallesi, Panço Sokak, Eski 7, yeni 6 kapı sayüı ve tapunun 16 pafta, 42 ada, 12 parsel sayılı ahşap ev, pazırlık suretiyle değeri (7.000.000) liradan aşağı olmamak kayıt ve şartı ile satılacaktır. Satış 15.10.1986 günü saat 14.00'te Ist. 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde yapılacak olup taliplilerin satış saatinden bir saat evvel kendilerini dosyaya yazdırmalan, ilan olunur. Sahibinden piyano Tel: 1668342 ORG, GİTAR, NOTA DERSLERİ 336 22 20 rek'te halka hitaben yaptığı konuşmada, Türkiye'nin eskiye dönmek istemediğini belirterek, "Türkiye, o devirleri geçti. Köprülerin altından çok sular geçti. Atı alan da Üsküdar'ı geçti" diye konuştu. Özal, eski siyasiler için, "Hayal görmeye devam etsinler bırakalım" dedikten sonra, eski liderler için bir şey söylemek istemediğini söyledi. Özal, "Biz herkesi seviyoruz. Kimseye O, askeri okullara el eth, ya o ya ben! der. Atatürk, canıyla uğbir şey soylemiyorum şimdi. Ne raşmaktadır Sesini çıkarmaz. Nâzım Hikmet'in Atatürk'e yazdığı "Sadiyeyim, Allah ıslah etsin. Belki na ve inkılapJanna ıhanet etmedim" diyen mektubu da eline geçmez... bir gün onlar da bize gelirler" Saffet Nezihi gibi, Nâzım'ı savunan bir savunman daha vardır; Fudedi. at ömer Keskinoğlu. O, aktör Mehmet Keskinoğlu''nun babası.. özal, Veysel Atasoy'un mem• * * leketi olan Devrek'te coşkuyla Salı günü, Konya Askeri Mahkemesi'nde Ali Nesin ile Sevan Nikarşılandı. Devrek girişinde yoşanyan'm duruşmalan vardı; HakJun özen, ANKA Ajansı'ndan Vartık lun iki tarafına dizilen çok sayıOzmenek birlikte Konya'ya grttık. Aziz Nesin İstanbul'dan trenle geda kurban kesilmesinden sonra tecekti. Haldun'un eşi Ulkü, "Ekmekçi, Konya kebabtnı çatalsız bıçaksa Petek2'nin çevresinde yürüyen yemiyor!" diye, Haldun'un cebine çatalla bıçak koymuş! vatandaşlarla birlikte miting alaGarajda inip doğruca kente vardık. Savunman Ve/ı Devecioğtu, Se/nına geldi. Alanda, birbirine ipçuk Pa/as'ta kalıyordu. O öğle yemeklerini yemediğı için, doğruca Arapoğlu Makası'ndakı "Evm" kebapçısına gıdıp çorba içmek ıstedik. Oralerle bağlanmış, üzerine Atasoy da da kebap yok muymuş? Ama, çatal bıçak veriyor yanında... ve Özal yazılı balonlar çocuklar Konya'da savunmalardan Ilhan UnsaFı aradım. Şuluşmak için söztarafından kapışıldı. Ulaştırma leştik. Çorbalarımızı içip, kebaplanmızı yerken, Aziz Nesin, Nuray SaBakanı Veysel Atasoy'un, Başbavaş, Ilhan Ünsal gorünmezler mi? Aziz Nesin: kan Özal'dan daha çok alkış al Ayıp yahu, dedi, oız orada açlıktan ötüyoruz, siz burada oh ohl ması dikkati çekti. Onlan da buyur ettik. Duruşma saatine çok kalmadı, duruşma saat Özal, Guneydoğu operasyonu14.00'te. Aziz Nesin, tıraş olmak ıçın, Veli Devecıoğlu'nun odasna çıktı. nu anlattıktan sonra, yine SHP Askeri Mahkemeye vardığımızda, Ali Nesin ile Sevan Nişanyan'm Genel Başkan Yardımcısı Tevfik geldiklerini gördük. Ali Nesin, Sevan Nişanyan'm kravatını takmıştı. Çavdar'ın, "Bu iş İsrail'in ArapSevan'ın savunmanı Ayavar Cankara, Isparta'da duruşması olduğu için, azıcık gecikebileceğim mahkemeye telgrafla bildirmişti. Sevan lara yaptığına benzer" sözlerini Nişanyan, heyecanlrydı. Onun yedı dil bıkjiğini düymuştum. "Bu doğru hatırlattı ve "Bak terbiyesize" dimu?" diye sordum. Güldü: ye konuştu. Yedi değil, on iki dedi, saymaya başladı: Türkçe, Ermenice, InBu sırada bir vatandaş, înögilizce, Fransızca, Almanca, rtalyanca, Ispanyolca, Portekizce, Latince, nu'yu kastederek, "Paşa çocuğu Arapça.. gerisini belleğimde tutamamıştım doğrusu, belki Farsça'da o" diye seslenince, Özal, "Hayır vardı! Sevan, Istanbul'da Kavalada, bilgisayar dalında, genel yönethayır, şimdi ona bir şey soylemimen olarak çalışıyordu. yorum, neme lazım. Sonra yanAli Nesin, 1956 doğumluydu. Ortaokulu Istanbul'da St. Joseph'de, lış anlaşıiıyor, yanlış vazılıyor" liseyi isviçre'de, Lozan'da okumuştu. Daha sonra Paris Üniversitediyerek Inönu'ye sataşmadı. si'nde matematik ögrenimi yapmış, matematik ve lojik doktorasını YaBaşbakan Turgut Ozal, Devle'de(ABD) bitırmiş, Berketey'de "Asistan, Profesör" olarak çalışırken, dört aylık kısa dönem askerlığıni yapmak için Türkiye'ye gelmişti. rek'te öğle yemeğini yerken RemAli Nesin ile Sevan Nişanyan'm Isparta'da tutuklanıp yargılanmazi Kutak adlı 10 yaşındaki bir çolan, Türkiye'de o denli degitee bile, dünya aydın kamuoyunda çok geniş cukla birlikte "Size selam getiryankılar yapmıştı. Olay üzerine Amenkan matematikçileri ayağa kalkmişem", "Arım balıın peteğim" mış, Türk yöneticilere mektuplar, telgraflar yağdırrnışlardı. Merkezi şarkılannı söyledi. Özal daha Avrupa'da bulunan "Türtdye Aydınian «te Dayanısme Gİişimi" Başkanı sonra, iki günlük Zonguldak geProf. Dr. Servet Tanilli, Ali Nesin için "Çağn"\ar yayımlamıştı.. zisini değerlendirirken, "Burayı Konya'daki duruşmayı, yerel başından, TRT ve Anadolu Ajansı Muda Burdur'dan farklı görmedim. habiri Rıdvan Bülbül, Hürriyet Haber Ajansı'ndan AUAkgül, Yeni Meİnşallah burayı da alınz. tki günram Gazetesi'nden Ibrahim Okumamış izlediler. Dinleyiciler arasında, dür gorüyoruz, insanlann yuzü eski Tabii Senatör Kâmil Karaveiıoğlu'nun kardeşi emekli Albay Af> gülüyor, çocuklar bizi seviyor, dullah Karaveiıoğlu da vardı. gençler bizi tutuyor, yaşlılann Mahkemenin o günkü oluşumunda, deöişikliklerolmustu: 21 ağustos duruşmasında mahkeme başkanı olan Istihkâm Albay Orhan Fındıkduası bizinıle. Türkiye'de yeni bir A'nın yerine Piyade Onyuzbaşı Naci özdemir, Üye Yargıç Asteğmen devir açıldı" dedi. Özal, gazeteSelahattin Demifm yerine Üye Yargıç Üsteğmen Ahmet Bilgin, Savcı cilerin bir sorusu üzerine, Bülent Kıdemlı Yüzbaşı Yücel Gö/rfaş'ın yerine de Yargıç Kıdemli Üsteğmen Ecevit için şunları söyledi: Se/çuk Ştfnşe*geürilmişti. Tutanak Memuru Kadriye Abay değiş"Ecevit'in hoşuma giden yanı memişti. şu: Ecevit, şövalye gibi ortaya Duruşma Yargıcı Selçuk Şimşek, açık duruşmaya devam edileceçıktı, eski arkadaşlan ile arası ğini bildirdi. Askeri Savcı, esas hakkındakı gorüşünü açıkladı. Sevan açık. Basında vaktiyle kendisini Bedros Nişanyan ile Hüseyin Ali Nesin'in, Askeri Ceza Yasası'nın 94/1 tutanlarla arası açık. Şimdi hepsi maddesine göre cezalandırılmalannı istedi. Bu sırada, Sevan Nişanile mücadele ediyor. Takdir ediyan'm savunmanı Ayavar Cankara salona girdi. Ali Nesin ile Sevan Nişanyan'la birlikte, iki sanık daha vardı; Bülent Karaosmanoğlu ile yorum, kolay degildir. Basında Yuksel Kunjcu, onlar duruşmaya gelmemişlerdi. Ali Nesin ile Sevan kendisini tutan kaiemlerle mücaNişanyan da, geçen duruşmadan beri tutuksuz yargılandıklanndan, dele etmek. Onlann kalemleri mahkemeye bu kez kelepçesiz gelmışlerdı. kuvvetlidir. Devamlı olarak şu Duruşma salonu düzenliydi Yargıçlar kurulunun önünde kürsunün telkin yapılıyor, şu mesaj verilise senedi çıkartmak yerine tah(Baştarafı 1. Sayfada) üzerinde telefon vardı. Bir ara telefon çaldı. Duruşma salonunda teyor: Sanki ben Ecevit'i tutuyorvıl ihraç ediyorlar ve boylece lefonu ilk kez görüyordum. gözden uzak tutmamak gerek. muşum, Özal'a aldırış etmeyin, "şirketlerini aile mülkiyeti Duruşma Yargıcı Selçuk Şimşek, savunmanlardan sonra kararı Dünyadaki "en büyük altın oylannızı SHP'ye verin diyorlar. açıkladı: üreticüerinin" başında gelen Gü içinde" tutuyorlar. Sonra da Ecevit'in cesaretine saySevan Nişanyan ile Ali Nesin'in, Askeri Ceza Yasası'nın 9471 madAma Turkiye'de altın fıyatlaney Afrika'mn son bir buçukyıl gı duyuyorum. Ecevit, 12 EylüTdesine göre, isyan kışkırtıcılığından beşer yıl ağır hapis cezası ile cerının artması ile hayali ihracat içinde dünya Uretimindeki payı den sonra da cesaret gösterdi." zalandınldıklarını, sanıklann sabıkalannın olmadığından bu ceza oran olarak azalıyor. Nispi ola arasındaki bağ son zamanlarda indirilerek, beser ay hapis cezasına çarptırıldıklarını bildirdi. Sevan Özal, basındaki bazı haberlerrak üretimdeki azalma, altın pi iyice netleşti. Mekanizma şöyle Nişanyan'm ayrıca; "içtima alanında tabur komutanına karşı amire ve den yakındıktan sonra Nazlı Ilıişliyor: yasasını etkiliyor. üste hakaret suçunu işlediği" gerekçesiyle, toplam bir ay 20 gün dacak'a çattı. Ilıcak'ın bir yazısını Hayali ihracatı gözlerine kesAncak, asıl neden Amerikan ha hapis cezasına çarptırıldığını belirtti. tiren firmalar Türkiye içinde al gosteren Özal, "Güya ben, kreekonomisine bağlı. Amerikan Kararda ayrıca, Sevan Nişanyan için "aşı" konusunda, sanığın isdi faizleri indi deraişim. Bu haekonomisi gerek dış ticaretinde, tın topluyorlar. Ülke içinde topyan kışkırtıcılığı suçu delil yetersizliği nedeniyle belirienemediğinden nımcağız da Osman Özbek'e, gerekse kendi bütçesinde büyük lanan altmlar "yurtdışına kaçıbu suçtan beraatine karar verildiği bildirildi. (Aşı konusu şuydu: Seköylülere sormuş, sonra Özal yavan Bedros Nişanyan'm tetanos aşısı yapıldığı sırada, "Ben kendienaçıklar veriyor. Ama izlemekte nlıyor". Altın kaçırma olayı lan söylüyor, diye yazmış. tnsan jektörümle aşı otacağım, dısandan gotenlerde AIDS var, bu aşılarda olduğu yuksek faiz politikası so "emniyet yetkililerince doğruîasaşırdı mı böyle oluyor. tnsan bulastk suyu var" dediği ileri sürülmüstü.) nucu, ülkesine uzun süre dolar nıyor". Sonra sıra hayali ihracahırslı olmamalı. Çok begeniyorAli Nesin'in ise, mahkeme eğitim konusunda "isyan muham'kliği" çeken ve dolann değerini yüksek ta geliyor. Örneğin tekstil yerine sa Mehmet Yazar'ın yanına git(kışkırtıcılığı) suçunu "sabit" görerek, Askeri Ceza Yasası'nın 94/1 tutabilen Amehka'da son aylar taş, toprak ihraç eden firmaya sin. Bunları da sevdiğim gazete maddesi gereğince, önce beşyıl ağır hapis cezasına çarptırdı. Bu ceza da tersine birgelişme gözleniyor. yurtdışındaki paravan şirket "ihbeş aya indirildi. Üye Yargıç Üsteğmen Ahmet Bilgin, Ali Nesın'in beolduğu için söylüyorum. yoksa Faiz oranlan A merika 'da giderek raç edilen malın bedelini" gönraat etmesi gerektiği yolunda oy kullandığından. karar oy çokluğuyla deriyor. Yurtdışına kaçınlan al söylemem" dedi. düşüyor. Faizler yüksekken hisalındı. Ayrıca, Ali Nesin'in üste hakaret ve aşı konularında oytiriiğiyÖzal, Devrek'te konuştuktan sonra se senetlerinin fiyatlan da yük tınların karşılığmdan ödeniyor le aklandığı belirtildi. öbür iki sanık Bülent Karaosmanoğlu ile YükYenice'de yuhalanan Kazım Oksay"hayali ihracatın bedeli". Bir seliyor. Ama faizler düşerken sel Kurucu'nun üste hakaret suçlanndan aklandıkları bildirildi. ın moralini düzeltmek için programıhisse senetleri fıyatı da düşüyor başka deyimle, "hayali ihracat nı defiştirdi ve Oksay'ın memleketi Ali Nesin ile Sevan Nişanyan'm cezaları ertelenemeyecek, paraya ve buna karşılık altın fiyatlan yapanfirma ile altm kaçıranfir olan Mengen'e geldi. Özal, Mengençevrilemeyecekti. Ancak Yargıtay yolu açıktı. Sanıklann tutuklulukta ma genellikle aynıftrma" oluyor. de toplanan kalabalığa kısa bir kogeçen sureleri, aldıkları cezadan düşülecekti. yükseliyor. Kısaca, Amerika'da Aziz Nesin, kararı büyük bir dikkatle izledi. Karardan sonra, gözleBoylece yurtdışına altın olarak nuşma yaptıktan sonra Ankara'ya "hisse senedînden altına doğru rinde yaşlar biriktiği belli oluyordu. Çok üzülmüştü... çıkan para, "ihracat bedeli" ola döndu. bir kaçış" başlıyor. rak Türkiye'ye donuyor. "Kaçak Amerika'da faizler düşerken IIHHHHIIIIIIIIIIIHIIIIIHIIIIHHIH IIKHIHHIIIIIMMIIIIMir altın" böylelikle "uklanmış'" olubütçe açıklannın sürmesi, eski korkuyu yeniden gündeme geti yor. İş bununla kalmıyor. Hayali riyor Enflasyon. Hisse senedin ihracat ile altm kaçakçılığı yapan den alıına kaçan yatınmcılarm firmaya devlet, ihracatı karşılıenflasyon beklentisi onümüzdeki ğında vergi iadesi ödüyor. İş degünlerde dünya çapında politik vam ediyor, "altın kaçınp hayave ekonomik etkiler yaratmaya li ihracata yönelenfirmalannbir aday gorünuyor. Bunun ilk etki bölümü yüksek ihracat yaptıkla• Ingılız o^retım si, kısaca "Waü Street"diye anı n gerekçesiyle" ustüne üstluk kadrosu • ONFOKD lan Amerikan hisse senedipiya devlet tarafından "madalya ile rnıversitesı dil ojjretım sasında kendini gösteriyor. ödüllendiriliyor". Yani altın kaprojjr.ınıLın • BBC \ ıdec çıranlar devlet tarafından ödulTürkiye'de altın fiyatlan ile dı/.ılerı • CAMBKIDGK yukarda özetledığimiz gelişmeler lendihlmiş oluyor. L nnersıtesi sınavlarını vapnıa yetkisı arasında "şimdilik " herhangi bir Bu arada milyarlar ve milyar• Modtrn dil laboratınatı • Deneyımli. bağlantı yok. Çunkü Türkiye'de lar şirketlerin cebine akıyor. Son hıl^ılı yonetım • 9 \ıllık kurum deneyimı tam anlamıyla orlaya çıkmış bir zamanlarda hayali ihracata ilişsermaye piyasası yok. Çünkü •Her du/e\de Inj^lı/ce öjjretınıı kin olaylarm voğunlaşması, saTürkiye'de sermaye ihraç eden nınz şımdi daha açıklık kazanışirketler genellikle "aile sirketle yor. Hayali ihracat arttıkça, alBIRSA AltıparmakSetbaşı Telefon: 222Ö225H94 IMMMHIIIIIIUIIHIIIIIIHKHHIIinilllllUHIUIIIMIIIHUIKIUINIIHMH ri". Dolayısıyla aile şırketleri his tın fiyatlan da firlıyor. Olt47179yorlar, '29 eylül sabahı kötü bir rüya gördük' diyecekler". Özal, Yenice girişinde de Bağbaşı köylüleri ve işçiler tarafından karşılandı. Köylüler, "tşsiz sayısı 200", "Heyelanda haksızlıga ugradık, devletle mahkemelik olduk" pankartlannı Özal'a gösterdilcr. İşçiler ise, "Aldıgımız maaş ancak kira, su ve elektrige yetiyor", "KİT'ler arasında en düşük ücreti ORÜS işçileri almaktadır", "32 bin lira maaş alıyonız, geçinemiyonız" pankartlan ile Özal'ı karşıladılar. Pankartlan okuyan Özal, "TopluÖzal sabahleyin, Bartın'da basözleşmeli degil misiniz? Pazarğımsız Belediye Başkanı Davut lık edin siz de" dedi. Fınncıoglu'nu ziyaret ederek, beBaşbakan Özal, Yenice'de yaplediyenin penceresinden halka hitığı konuşmada da, Türkiye'nin tap etti ve Bartınlılara teşekkür iyiye gittiğini belirtti. etti. Özal'ın bağımsız Belediye ANAP konvoyunu Yenice giBaşkanı Fırıncıoğlu'ndan rişinde karşılayan orman işçileANAP'a destek olmasını istediri, "tşsiz degil, açız" pankartını ği ve ANAP'ı destekleyeceği so açtı. işçiler, miting alanından zü aldığı öğrenildi. uzaklaştınlırlarken, alandaki DYP binasında da "Oylan verÇaycuma girişinde karşılanan dik anya, ormanlar gitti BoluÖzal, burada da "Havzai ya" pankartı dikkati çekti. Fahriye" yasasını anlatarak, Miting başladığında, Petek2 "Altmış yıldır hiçbir iktidann yapamadığı kanunu biz çıkardık. otobusünün üzerinden Devle' Artık tapulannız veriliyor" dedi. Bakanı Kâzım Oksay anons edilince, bazı yurttaşlar kendisini Özal, Yenice yol ayrımında da yuhaladı. çoğunluğunu kadın ve çocuklaYenice ile Mengen arasındaki rın oluşturduğu bir grup tarafınorman sınır sorununda Bolu mildan karşılandı. Özal'ın teknik danışmanı Erkal Zenger, burada letvekili olan Kâzım Oksay'ın Zonguldak adayı Şadi PehlivaBolu'dan yana ağırhğını koydunoglu'nu, "Bu kadar ilgi gösterğu bu nedenle Yenicelilerin kenmeyin, Şadi Pehlivanoglu bu ildisine kızgın olduğu bildirildi. giden ölecek" diye tanıttı. BaşBaşbakan Özal, bu nedenle bakan Özal'ın Burdur gezisinde konuşmasında orman işçilerine kendisini karşılayan konvoyun müjdeler verdi ve Yenice'nin ilçe çarpması sonucu iki çocuğun ölyapılacağına ilişkin de söz verdi. mesine rağmen Zenger, Ozal'ın Özal, zaman zaman şiirler de uğradığı bütün ilçelerde çocukokuduğu konuşmasında şunları ları Petek2'nin çevresinde söyledi: koşturdu. "Uzun ince bir yoldayız, ben buna hizmet yolu diyonım. O SHP'nin kalesi olarak bilinen Gökçebey'de de konuşan Özal, yolda bizi ifen sizsiniz. Sıkıntılannız var, biliyonım. Evet orara seçimin parlamentodaki aritmanı seviyoruz, ama insanı dametiği değiştirmeveceğini belirterek, "Ister bize oy verin, ister ver ha çok seviyoruz. Kanunlan lehinize değiştirdik. Anayasada ormeyin, hepinizi çok seviyoruz" manla ilgili yanlışlar var. Çoğundiye konuştu. Özal, yapılan yaluk verirseniz, o maddeleri de tırımların fazlalığına dikkati çedegiştiririz." kerek, şöyle konuştu: Konuşmasuıın sonunda, Yeni"Çok cesur icraatlar yapıyoce'yi ilçe yapacaklarını söyleyen ruz. Hanl hanl çalışıyonız. MuBaşbakan Ozal, "Radyolan, tehalefet, yol yapıyorsak, 'niye selevizyonu dinleyin. Hepsi Özal çim zama.ni yapıyorsunuz?' diye diyor, çünkü petek bal doldu. bizi ayıplıyor. Biz her zaman yol Kıskanıyorlar. Demek ki, Özalyapıyoruz. tktidar gücü elimizde da iş var. 29 eylül sabahı kötü bir Neden yapmayalım? Benden bir rüya görecekler" dedi. şey isterlerse, onlan yapma gücü tLERİDE İSTtKBAL, bizde var çünkü. Bizi kıskamyorGERİDE KAVGA VAR lar. SHP'nin amigolan dahil, çünkü onlar Ecevit'i de tutmuBaşbakan Turgut Özal, Dev(Baştarafı 1. Sayfada) rini şöyle sürdürdü: "Biz herkesi seviyoruz. Kimseye bir şey soylemiyorum, şimdi. Ne diyeyim. AJIah ıslah etsin. Belki bir gün onlar da bize gelir." Başbakan Turgut Özal dün Zonguldak gezisini sürdürdü. Geceyi Bartın'da geçiren özal, Devrek'e giderken yol boyundaki ilçe ve köylere uğradı. Yenice'de işçiler Başbakan özal'ı "Geçinemiyonız" diye karşıladılar. ben/BaMyanm". (Nâzım Nâzım, Aydın Aydemir, Broy Yayınlan, Sayfa 18) Savunman Saffet Nezihi Bötukbaşı. Nâzım'ın savunmanlanndandı. 79 yaşjrKJa, bir hukuk adamı. Bu hafta başında salı günü, onun Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde duruşması vardı. Duruşmayı izlemeye İstanbul'danMehmed Kema/gelmişti. Ben o gün, A/; Nesin ile Sevan Nişanyan'm Konya'daki duruşmasını izlediğim için, Saffet Nezihi Bey'in duruşmasını izleyememiştim. Saffet Nezihi Bey, Yargıtay 11. Dairesi'ne verdiği bir karar düzettme dilekçesinde, kullandığı birKaç sözcük, yargiayı küçük düşürücü göruldüğü savryia yargılanıyordu. Ağır Ceza Mahkemesi, Saffet Nezihi Bey'in savunmasından sonra, karar vermek için duruşmayı 23 eylül sabahına bırakmış. Saffet Nezihi Bölükbaşı'nın duruşması ile ilgili haberi gazetelerde okuyan Süleyman Bey, evine telefon etmış "Geçmiş olsun" demiş, "Havadisi gazetelerde okudum" diye ekJemiş; telefonda yaşlı hukukçuyu yüreklendirici, övücü sözler soylemiş... Saffet Nezihi Bey, birçok davalara girip çıkmış bunca yıl. Ben onu Nâzım'ın savunmanı olarak bilirim, çok kişi oyle bilir Yine çok kişi, Nâzım'ı, komünizmi övdüğü için hapis yattı sanır, öyle degildir. Nâzım 141142'den değil, Askeri Ceza Yasası'nın 94. maddesinden, yani orduyu isyana kışkırtma suçundan yargılanıp, hüküm giydı. 1938'de ilk davada 15 yıl, daha sonra aynı maddeden 28 yıl daha hapis cezasına çarptırıldı; indirimlerle cezası 28 yıl 4 aya indi. (Ali Nesin'le Sevan Nişanyan ayni maddeden hüküm giydiler). Mareşal Fevzi Çakmak'ın, Nâzım'ın hüküm grymesi için uğrastığı söyienir. General Ali Fuat Cebesoy, sayrı yatağında Atatürk'e giderek olayı anlatır. Mareşalin onunla uğraştığını soyler. Atatürk, son aylannı yaşamaktadır. Mareşalı çağınr, konuyu zaten bilmektedir. Söytentitere göre Maresale, Nâzım'ın üzerine bu denli gitmemesini soyler. Mareşal: ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN ssa ÇağdaşDünya'ya vızesı ÇfKJDİL